• Sonuç bulunamadı

ASKLEPIOS KÜLTÜ ve AELIUS ARISTIDES

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ASKLEPIEIONLAR

3.9. ASKLEPIEION YAZITLARI

3.9.1. ASKLEPIOS KÜLTÜ ve AELIUS ARISTIDES

Asklepios’un hastaları ardında çok az yazılı kayıt bırakmış olup bunlar genelde kısa ve sübjektif örneklerdir. Bunların arasında hastalara ait uyku tedavisi sırasında görmüş olduğu rüyaları anlatan ve minnet duygularını ifade eden eserler bulunmaktadır.625

Bunlardan en önemlisi de MS 117-181 yılları arasında yaşamış hatip “Aelius Aristides” tarafından kaleme alınan “Hieroi logoi-Kutsal Konuşmalar” adlı eserdir. Bu tarz örnekler, Hıristiyan mucize kayıtlarında da görülebilmekte olup bunlar pagan kalıntılarıdır. 626

Tam adı “Publius Aelius Aristides Theodorus” olan “Aristides” MS 117’de Pergamon Kenti yakınlarındaki Hadrianouthera-Balıkesir civarında doğmuştur. Bölgenin tanınan toprak sahiplerinden birisi olan babası, aynı zamanda civarda

624 Edelstein, a.g.e, 1945, s. 249.

625 Florian Steger, “Aristides, Patient of Asclepius in Pergamum”, (Ed. Mohr Siebeck), In Praise of

Asclepius, 2016, s. 129.

bulunan bir Zeus tapınağının da rahibidir. Smyrna Kentinin vatandaşı olan ailesi, MS 123 yılında bir imtiyazla Roma vatandaşlığını da almıştır. Bundan dolayı aile Hadrianus’un ön adı olan Aelius’u da kullanmıştır.( resim) 627

Babasının ekonomik durumunun iyi olması sayesinde iyi bir eğitim alma şansına sahip olmuştur. Homeros, Pindaros, Platon gibi önemli isimlere ve eserlerine ilgi duymuştur. Aristides, sadece kendi ailesinin katkılarıyla okumamış ve aynı zamanda hamiliğini yapan farklı ailelerden de destek görmüştür.628

Aristides, “Epagathus” isimli kişinin rüyalar yoluyla ilahi varlıklarla iletişim kurmasını öğrettiğini dile getirmiştir.629

Aristides, daha sonraları filozof İmparator Marcus Aurelius’un hocası olan Kotiaion’lu (Kütahya) Alexander’dan eğitim alabilmiştir.630

Pergamon’da tanrı Asklepios, hayatın her alanında söz sahibi olan kurtarıcı bir kimliğine bürünmüştü. Bu tespit, dönemin hatibi Aelius Aristides’e aittir. Bir dönem Pergamon’da istirahate çekilmiş olan yazar P. Aelius Aristides’in eserinde açık bir biçimde gözler önüne serilmektedir. Aristides, “Hieroi logoi-Kutsal Konuşmalar” adlı eserinde sık sık kurtarıcısı Asklepios’la girdiği hayali diyalogları anlatmaktadır.631

Aristides’in ilk nesir methiyeleri Mısır’a yaptığı ziyaret sırasında tanrı Serapis için kaleme almıştır.632

“Serapis, yaz mevsiminde Nil nehrini getirir, kışın geri götürür; Mısır

topraklarındaki kırk adet mabedi ve diğer tüm tapınakları süsleyip korur.”

Aristides, eğitim amaçlı Roma’ya yaptığı seyahatler sırasında nefes darlığı, kulak ağrısı, soğuk algınlığı gibi şikâyetlerle hastalanır. Hastalığına çare bulunmak için doktorlar vücuttan atılması gereken iltihabı “elaterium-acı kavun” içirerek atmaya

627 Turhan Kaçar, “Eskiçağda Tapınak Tıbbı: Bir Tedavi Yöntemi Olarak Aelius Aristides’in Rüyaları”

Toplumsal Tarih, Sayı:170, Şubat 2008, s. 73.

628 a.g.e., s. 73.

629 Lineke Brink, Aelius Aristides' Pilgrimages in the Hieroi Logoi, Leiden University, Master’s Degree, 2016, s. 14.

630 Wilamowitz-Moellendorf, U, Von Der Rhetor Aristides, Sitzungsberichte Der Preussischen

Akademie Der Wissenschafen, 1925, ss. 333-53.

631 W. Jürgen Riethmüller, Anadolu’da Helenistik Bir Başkent: Pergamon, Ed. Pirson Felix, Scholl Andreas, İstanbul, Yapı Kredi Kültür Sanat, 2014, s. 493.

çalışmışlar ve nefes darlığını azaltmak için kasıklarına kadar kesikler açmışlardır. Eski Mısır kökenli şifa tanrısı Serapis’ten derman ararken ve Symrna Kenti yakınlarındaki Agamemnon kaplıcalarında tanrı Asklepios’u rüyasında görmeye başlamıştır.633

Tanrı Asklepios kendisine ilk defa burada görünmüştür. Asklepios’un, Aristides’e çok farklı formlarda gözükmektedir: Bunlar arasında şu şekiller bulunmaktadır:634

1.Apollon, Athena gibi tanrılar olarak gözümekle beraber tapınak ziyaretçilerinden birisi bir konsül gibi sıradan insanlar da bulunmaktadır.

2.Telesphoros, Serapis gibi tanrılar; Platon, Hermes, Demesthones, Lysias, Sophokles gibi filozoflar ve hatta İmparator Hadrianus gibi birçok kişi de yer almaktadır.

Aristides’in anlatımlarında yer alanlara göre, Pergamon’daki rüyalar ve bunların kayıt altına alınması tedavinin ana konusudur. 100 adetten fazla rüyadan bahseden hatip, bunların fizyolojik ve psikolojik olarak onu tedavi ettiğini dile getirmiştir. Aristides eseri Hieroi Logoi içinde, ele aldığı rüyaların öneminden bahsederken bu durumu şu şekilde getirmiştir:635

“…Ama eğer birisi tanrının bana nasıl davrandığını öğrenmek isterse;

yazdığım rüya kayıtlarını araştırmanın vakti gelmiş demektir. Onlarda birçok şifalı sohbet, uzun söylev ve çok farklı konularda düz yazı ile kaleme alınmış mucizeler bulacaktır.”

Aristides rüyalarla ilgili emri Asklepios’tan aldığını söyler: 636

“En başından beri tanrı bana rüyalarımı yazmamı emretti. Bu onun ilk

emriydi.”

Asklepios, Aristides’e tedavi olması için bir takım yollar önermektedir. Onun banyo yapmasını, istifra etmesini, lavman uygulamasını, kendi kanını akıtmasını ve

633 Kaçar, a.g.e, ss. 73-74.

634 Tamer Akça ve İlter Uzel, “Tıbbi Bakış Açısıyla Bergama Asklepieionu’ndaki Tedavi Uygulamaları”, II. Uluslararası Bergama Sempozyumu, 9-10 Mayıs 2013, s. 178.

635 Steger, a.g.e, s. 138.

636 Kilborne, a.g.e., 486; Ayrıca Bknz. Charles, Behr, A, A.Aelius Aristides And The Sacred Tales, Amsterdam, 1968.

farklı Asklepieionlara kutsal yolculuklar yapmasını emreder. Kasığındaki tümörün ameliyatla alınmasını ve ölümünün doktorlarca yakın olduğunu tespit edildiğini duyar duymaz yazar tanrının tavsiyesine uyar ve bu “bahçıvanları” dinlememesini öneren Asklepios’a bütün gücüyle kendini adar. Diğer hafif rahatsızlıkları yıllarca sürse de yazar gerçekten de birkaç ay sonra tümörden mucizevi bir biçimde kendi kendine kurtulur.637

Aristides, sadece tedavi olmakla kalmaz ve bu esinler sonucu tanrı Asklepios yazarın “rüya arkadaşı” durumuna gelir. Düş ziyaretlerini kaydettiği “Hieroi

Logoi-Kutsal Konuşmalar” adlı eserinde Aristides, tanrısı Asklepios’u şu şekilde

betimlemektedir:638

“(Tapınakta) ilk olarak her yanı ateşle parlayan üç başlı bir heykel görünür.

Sonra tanrı Asklepios’a övgü ezgisi söylenirken biz inananlar başında dikiliriz ki; ben her zaman en öndeyimdir. İşte bu anda, bir keresinde; tanrı, dışarı çıkmamızı işaret etmişti. Bu yüzden diğerleri çıktılar ve ben de çıkmak için yöneldim ve tanrı eliyle kalmamı işaret etti. Ve ben diğerlerine tercih edilmenin onuru ve mertebesini hissettim. Bu duyguyla kıvançlı bir şekilde Asklepios’u tek “tanrı” olarak gördüğüm için “eşsiz tanrı” diye bağırdım. Fakat o, tanrı beni eşssiz görerek “O sensin”dedi.”

Aristides bu düşü şöyle yorumlar: “Tanrı Asklepios’un bu hareketi, benim için

yaşamımdan daha değerliydi. Hastalıklar karşısında başka herhangi bir lütuf bundan daha değersiz kalırdı. Bu hareket beni daha güçlü ve yaşamaya istekli kıldı.” 639

Rüyada tanrı Asklepios heykeli dile gelir ve bir lütuf hareketiyle Aristides’e işaret gönderir. Bu harekete tepki veren Aristides tanrını tekliğini ve ilahiliğini övme çabasıyla “bir olan” diyerek dile gelir. Fakat tanrı eşsiz olan kimseyi takipçisi Aristides saymaktadır. Ve bu durumu dile getirip “O sensin” demektedir. Bunun bir sonucu olarak tapınak uykusununda rüya görenle rüya tanrısının özdeşleşmiştir.640

637 a.g.e., 486; Ayrıca Bknz. Charles, Behr, A, A.Aelius Aristides And The Sacred Tales, Amsterdam, 1968.

638 Aristides, The Sacred Tales, 4.50 ( Çevr. Behr, Complete Works 2:328)

639 Aristides, a.g.e. 4.51.

Aristides ve Asklepios ilişkisi kişisel boyutta gözükmesine rağmen döneminin bir simgesi olarak okunabilmektedir: Aristides hatipliğin toplumda gözde olduğu bir dönemde gayet başarılı bir hatiptir ve aynı dönemde Küçük Asya adıyla bilenen bölgede Asklepios Kültü yeni filizlenmektedir. Bu olgu, yükselen kültürel değerler bağlamında görülecek olan bir yeni trende işaret etmektedir. 641

Aristides’in bu eserinin çarpıtmalar ve metnin anlaşılamayan retorik tarzı nedeniyle inandırıcılığını azaldığı iddia edilmektedir. Bu nedenle birçok yazar Aristides’in anılarını psikolojik sorunlarının ürünü olarak görmektedir. Eserden yola çıkarak Aristides’in kişiliği analiz edildiğinde baskılanmış politik hırsları, Hıristiyanlık tarzı kişisel bir din yaratma amacı, Asklepios’la özdeşleşmiş ideal baba figürünü ve Freudian bakış açısıyla histerik bir hipokondriak bir diğer deyişle hastalık hastası kişiye ait homoseksüel eğilimlerinin ifadesi, narsizm gibi görüşler öne sürülmektedir. Hastalık hastası Aristides’in “sağlığının kötü olmasından” “hoşnut olması” düşüncesi de bu fikirler arasındadır.642

Aristides’e göre ise; Asklepieion tapınağı “insanlığın ortak evi” olarak görülmelidir. Ve Aristides, “en güvenli bir liman” olarak görmekle kalmayıp herkesi kucaklayacak kapasitede olduğunu düşünmektedir. Tapınaktan ayrıldığında kendisini Tanrı’nın koruyucu kalkanından mahrum hissetmektedir. Aelius Aristides gerçek bir “henoteist” 643 “diğer tanrıları reddetmeden tek bir tanrıya tutunan bir pagandır”.644

“Zeus Serapis eşsizdir.”, “Dionysos tektir.” gibi ifadeleri Aristides’in henoteist bakış açısına örnek olarak gösterilebilmektedir. Politeist (çoktanrılı) tona sahip Aristides, sırasıyla bahsettiği her tanrıyı tek tek övmekte ve metnin bazı bölümleri henoteist bir hale dönüşmektedir.645

641 Alexia Petsalis-Diomidis, Truly Beyond Wonders: Aelius Aristides and the cult of Asklepios, Oxford, 2010, s. 2.

642 Akça ve Uzel, a.g.e., s. 177.

643 Henoteizm, politeist bir kişininbirçok tanrı arasından geçici olarak tek tanrıyı yüceltme eğilimidir. Mariasusai Dhavamony, “Dinlerde Tanrı Anlayışı”, (Çev. Fuat Aydın), Sakarya Üniversitesi İlahiyat

Fakültesi Dergisi, Cilt: XII, Sayı: 22 (2010/2), ss. 189-190.

644 Akça ve Uzel, s. 182; Petridou, a.g.e., s. 312.

645 Robert Parker, “Religion in the Prose Hymns”, In Praise of Asclepius: Aelius Aristides, Selected Prose Hymns, Mohr Sierbeck, 2016, s. 83.

Eserde, Aristides’in dünyasında; tanrıların alegorik biçimsel hallerinden bahsedilmektedir; ancak Aristides, bu fikre katılmamaktadır. Örneğin; Aristides, Poseidon’un sular tanrısı, Asklepios’un sağlığın temsilcisi olduğunu söylemekte ancak onları sadece bu şekilde özdeşleştirmemektedir.

Aristides’in eserinden o günün ritüel pratiklerine dair hiçbir bilgi alınamamaktadır. Hatta çok sevdiği Pergamon kenti Asklepeion’unun bulunduğu coğrafyaya dair betimlemeler bile kesin değildir. Ancak iyi bir methiyeci olarak Aristides, ele aldığı bir tanrının etkilerini anlatabilmek için tasvirlere ihtiyaç duymaktadır. Ele aldığı yazılara göre tanrıların üzerinde yoğun etkisi bile bir tasvir olabilmektedir. O, kendi döneminin bir figürüdür. Buna paralel olarak Asklepios’un doğaüstü güçleri herhangi bir spesifik zaman ya da yer belirtilmeksizin uzunca listelenmektedir. 646

Aristides, sadece Asklepios’a övgülerde bulunmamıştır. Onun bu söylevleri yazmaktaki motivasyonu tanrıların işlerini de eserlerinde ele almayı da içermektedir.647

Aristides, Asklepios Kültüyle tanışmadan birkaç yıl önce Nil kıyısındaki Elephantine yolculuğunda da hastalanmış ve sağlığını İskenderiye’de varlığını sürdüren bir Mısır-Yunan karışımı olan ve Roma İmparatorluğu döneminde kendisine şifacılık atfedilen tanrıça Serapis kültünde aramıştır. Aristides, büyük olasılıkla Elephantine’de iken Mısır’ın Helenistik dönem öncesi inkübasyon tedavisi de uygulamakta olan İmhotep kültü ile tanışmıştır. Bu durum kendisinin Asklepios Kültüne bu kadar içten bağlanmasını da açıklamaktadır.648