• Sonuç bulunamadı

Arabuluculukta Etik 223 1 Gönüllülük ve Eşitlik Kuralı , 2 Tarafsızlık ve

Belgede Bireysel Dinî Yaşayış ve Hac (sayfa 142-147)

All photos taken at the event has been published in IKSAD CONGRESS SOCIETY Facebook Group // to get the pictures, please, visit the group and become a member…

Modül 14 Arabuluculukta Etik 223 1 Gönüllülük ve Eşitlik Kuralı , 2 Tarafsızlık ve

Bağımsızlık Kuralı, 3 Gizlilik Kuralı, 4 Menfaat İlişkisi ve Çatışma Olmaması Kuralı, 5 Mesleki Yeterlilik Kuralı , 6 Unvan Kullanımı ile Reklam ve Tanıtım Kuralı, 7 Ücret ve Diğer Giderlerle İlgili Kural ,8 Arabuluculuk Sürecinin Niteliği, Görevin Özenle İfası ve Taraflarla

KONGRE ÖZET KİTABI www.iksadkongre.org www.iksadkongre.com Sayfa 107

İletişim Kurma Kuralı, 9 Arabuluculuk Uygulamasının Geliştirilmesi Kuralı, 10 Beyan ve Belgelerin Kullanım Yasağı Kuralı, 11 Tarafların Bilgilendirilmesi Kuralı , 12 Belge Saklama Yükümlülüğü Kuralı, 13 Arabuluculuğun Sona Erdirilmesi ve 15 inci modül olarak da Yenileme eğitiminin alındığı Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığının Sitesinde yer alan Temel Arabuluculuk Eğitimi Katılımcı kitabındaki konuların listesi bu şekildedir. İhtilaflı iki tarafın bir masa etrafında toplandığı, taraflar için gönüllülük ve eşitliğin esas alındığı, arabulucu için ise tarafsızlık bağımsızlık ve süreç yönetme ile ilgili konulara slayt eşliğinde değinelim. Arabuluculuk sürecinde arabulucunun eşitlik ilkesi gereğince sürece müracaat eden veya talepte bulunan arasında bir fark yaratılmadan “taraflar” olarak nitelenen ihtilafa dahil olanların beden dillerinden, ihtilafı anlatırken kullandıkları kelimelerin dahi fark edip kontrol etmektedir (Yeniden çerçeveleme) . Süreç yöneticisi olarak sadece açılış konuşmasında” Tarafların birbirinin sözünü kesmemelerini , hakaretamiz kelimeler kullanılmamalarını söylemesi yeterli olmayacak kendisinden beklenen, “Yeniden çerçeveleme” gerek kendisinin ve gerekse tarafların ”Ben dili “ile konuşmasını sağlamak gerek kendisinin gerekse tarafların “kişileri sorunlardan ayrı olarak görmeleri” ni sağlamak için gayret sarf etmesini gerekecektir. Bunların yapılması kelime ile ifade edildiği kadar uygulanmaya başlandığında kolay olmayacaktır. Özellikle toplum olarak gittikçe az kelime kullanarak konuşan bir toplum olduğumuz düşünüldüğünde olayların farklı yumuşak kelimelerle anlatılmasının kişiler açısından uygulanabilirliğini konusunda çok gayret sarfe dilmesi gerekmektedir.

Bu güne kadar yaptığım 23 yıllık Avukatlık ve 15 yıllık akademisyenlik hayatımda bu kuralların çok önemli olduğuna katılmakla birlikte bunların uygulanmasının çok kolay olmadığını düşünmekteyim.

Bu amaçla arabuluculukta temel eğitim süresinin kısaltılması, yenileme eğitimi yerine zorunlu olarak “ön koltuk –arka koltuk arabuluculuğu şeklinde arabuluculuk stajının getirilmesinin, menfaat temelli çözüm süreci olana arabuluculuk için çok daha fazla katkı sağlayacağını düşünmekteyim.

Arabulucu olacak hukukçularımızın kendilerini geliştirerek başardıkları, tarafların zorda kalmaları nedeniyle hak bir yana ihtiyaçlarından dahi fedakarlık etmedikleri yada ettirilmedikleri arabuluculuk sürecinin uygulandığı dostane ve geleceğe yönelik olarak ihtilafların giderildiği bir toplum dileğiyle,

Katılımlarınız için teşekkür eder, hepinize saygılar sunarım.

KONGRE ÖZET KİTABI www.iksadkongre.org www.iksadkongre.com Sayfa 108 BATTALGAZİ’NİN (MALATYA) TARİHİ COĞRAFYASI

Prof. Dr. Ramazan SEVER

Giresun Üniversitesi

Özet

Bu çalışmada, Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük ve en önemli yerleşmelerinden biri olan Malatya şehrinin, yerleşme tarihi bakımından en eski ikinci sahası (İlki, Bahçebaşı/Orduzu Aslantepe höyüğü çevresi, Paleolitik) olarak kabul edilen, Battalgazi kasabasının yerleşme tarihi konu edilmiştir. Coğrafya iliminin alt disiplini olan tarihi coğrafya ve yerleşme coğrafyasının araştırma yöntemleri (tarih, coğrafya, tarama, saha çalışması, mülakat… gibi) kullanılarak incelenmeye çalışılan Battalgazi (Eski Malataya) ilçesinin yerleşme tarihi, Neolitik Çağ öncesinden başlayarak günümüze kadar gelmektedir. Kuşkusuz bu yerleşim sahasının ortaya çıkmasında ve yaklaşık 7000-8000 yıldan beri çeşitli uygarlıklara (Hitit, Urartu, Asur, Roma, Bizans, Arap, Selçuklu, Osmanlı gibi) iskân sahası olarak günümüze kadar gelmesinde uygun doğal, beşeri ve ekonomik coğrafya özelikleri yatmaktadır. Gerçektende insanların yerleşmesine olanak sağlayan geniş bir ova, uygun iklim ve zengin su kaynakları ile başlayan yerleşme çekiciliği, yüksek tarım potansiyeli ve ulaşım olanakları bakımından kavşak bir noktada olması ile avantajlarını yükseltmesi, buradaki yerleşmelerin birçok saldırı ve yağmaya uğramasına rağmen varlığını sürdürmesine ve günümüze kadar gelmesine neden olmuştur. İlçenin geçmişteki bu uygun yerleşme özelliklerinin bir kısmı Karakaya Barajı rezervuar sahasında kalması, ulaşım güzergahlarının değişmesi (Malatya-Sivas) ve hızlı gelişen Malatya şehrinin gölgesinde kalmasına rağmen ilçenin gelişimi halen devam etmektedir. Bugün Battalgazi ilçesinin toplam nüfusu 307 067 kişidir (2017,TUİK). Böylesi köklü bir tarihi geçmişe sahip, çeşitli medeniyetlerin beşiği olmuş Battalgazi ilçesi, verimli tarım alanları, tarihi ve turistik değerleri, sonradan ortaya çıkan kültür balıkçılığı, su sporları, kültür turizmi gibi ilçe ekonomisine gelir sağlayacak yeni kaynaklarının etkisiyle de gelişmesini sürdüreceği tahmin edilmektedir.

KONGRE ÖZET KİTABI www.iksadkongre.org www.iksadkongre.com Sayfa 109 DOĞAL AFETLER ve DOĞAL AFET EĞİTİMİ

Prof. Dr. Ramazan SEVER

Giresun Üniversitesi

Özet

Afetler özellikle de doğal afetler insanların kontrolü dışında, kısa zamanda büyük yıkımlara yol açan önemli mal ve can kayıplarına neden olan büyük çaplı felaketlerdir. Tarih boyunca milyonlarca insanın maruz kaldığı doğal afet felaketleri bugün de ciddiyeti ve önemi korumaktadır. Aslında beşeri faaliyetler ve etkilerin dışında doğada kendiliğinden meydana gelen; hidrografik (Okyanus dalgaları, yüzey sularındaki seviye değişmeleri, deniz yükselmesi ve çekilmesi gibi), atmosferik (yıldırım düşmesi, aşırı yağışlar, kuraklık, fırtınalar ve kasırgalar, hortumlar, aşırı sıcaklar veya soğuklar vb. gibi) ve yersel/yere dayalı (volkanik patlama, deprem, tsunami, kaya düşmesi, erozyon, heyelan vb. gibi) pek çok doğa olayı doğal sistem içindeki olaylardır. Ancak insanoğlunun ekolojik sistemleri yanlış kullanma ve kontrol etme arzusu maalesef telafisi mümkün olamayan büyük afetlere yol açmaktadır. Bu çalışmada doğal afetleri kategorize etmek ve açıklamak, doğal afet eğitimi ve önemine vurgu yaparak sürdürülebilir afet eğitimi için bazı öneriler amaçlanmıştır. Nitel araştırma yaklaşımının benimsendiği çalışmada, veri toplamada doküman yönteminden yararlanılmıştır. Ayrıca coğrafya ilminin gezi-gözlem tekniği ve ifade teknikleri de kullanılmıştır. Yaşadığımız dünyanın bir gerçeği olan doğal afetler, toplumları ve çevreyi her türlü açıdan etkilemektedir. Dünyanın farklı yerlerinde farklı zaman ve türlerde yaşanan bu afetler; psikolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel yönden insanların yaşamını derinden etkilemektedir. Bilindiği üzere ülkemiz de doğal afetler açısından son derece riskli bir konumdadır. Türkiye’nin, matematiksel ve özel konumu nedeniyle zaman zaman doğal afetlerle yüz yüze kalmaktadır. Doğal Afet tehdidine karşı çeşitli önlemler alınsa da afet bilinci ve afet eğitimi yeterli olmayan toplumlarda bu doğal çevre olayları karşısında korunmak veya zarara uğramamak mümkün gözükmemektedir. Afet bilinci ve afet eğitimi, çevreye duyarlı ve çevreyle uyumlu insan profilinin oluşmasında ister formal isterse informal olsun eğitimin ve öğretim programlarında yer verilmelidir. Doğal afet eğitimi her bilim alanını doğrudan veya dolaylı bir şekilde ilgilendirmektedir. Dolayısıyla doğal afet eğitimi disiplinler arası bir yaklaşım gerektirir. Afet eğitimi eğlenceli ve zevkli hale getirmek için çocuklara afet deneyimi kazandıracak etkinlikler düzenlenebilir. Başta deprem ve yangın gibi afetleri, gerçeğe yakın olarak insanlara gösterip, gerçekleştiğinde nasıl hareket edilmesi gerektiği hususunu eğlendirerek ve deneyim kazandırarak öğretmeyi amaçlayan doğal afetler eğitim parkları yaygınlaştırılmalıdır. Doğal afetler tehdidi ve riskiyle birlikte yaşadığımız Dünyada, temel eğitim kurumlarından yükseköğretim kurumlarına kadar öğretimin her kademesinde afet similasyonlu tatbikatlar düzenlenebilir. Ayrıca lokal ve bölgesel afetler (kaya düşmesi, heyelan, çığ vg gibi) konusundaki geleneksel yerel bilgiler ile genel afet bilgileri birleştirilebilir.

KONGRE ÖZET KİTABI www.iksadkongre.org www.iksadkongre.com Sayfa 110 Anahtar Kelimeler: Doğal afet, afet eğitimi, çevre, coğrafya

KONGRE ÖZET KİTABI www.iksadkongre.org www.iksadkongre.com Sayfa 111 HAYAT BİLGİSİ DERS KİTAPLARINDAKİ METİNLERİN DEĞERLER EĞİTİMİ

Belgede Bireysel Dinî Yaşayış ve Hac (sayfa 142-147)