• Sonuç bulunamadı

Tükenme ilkesini düzenleyen söz konusu hüküm emredici hüküm niteliğinde olup413 şartların gerçekleşmesi ile birlikte, taraflar arasındaki sözleşmede yer alan hükümlerden bağımsız olarak, yayma hakkı otomatik olarak tükenecektir.

tam yararlanmaya imkân verecek bir şekilde gerçekleşmiş olması gerekir418. Örneğin, yayınevinin yok edilmek üzere devrettiği malzemeler arasında eser nüshaları da varsa burada ne eserin ticaret hayatına sokulması amacı ne de hak sahibinin bu yönde bir rızası olduğundan tükenme ilkesi uygulama alanı bulamayacaktır419.

Mülkiyetin eşya hukuku anlamında devri ile fikir ve sanat eserleri hukuku anlamında devrinin farkını vurgulamak amacıyla eser nüshasının mülkiyeti muhafaza kaydıyla devri örnek gösterilebilir. Böyle bir durumda eşya hukuku anlamında mülkiyet, bedelin tamamen ödenmesi ile devredilmiş olacakken fikir ve sanat eserleri hukuku anlamında devrin gerçekleştiği ve tükenme etkisinin ortaya çıktığı kabul edilmektedir420. Yine, bir eserin aslı veya nüshalarının üçüncü bir kişiye teslim edilmesi, hak sahibinin eser üzerindeki tasarruf imkanını tamamen ortadan kaldırmıyorsa bu takdirde de tükenmeden söz edilemeyecektir421. Örneğin, teminat amacıyla teslim durumunda eşya hukuku anlamında mülkiyetin devri gerçekleşmiş olsa da tükenme ancak teminatın paraya çevrilmesinin şartlarının ortaya çıktığı anda gerçekleşecektir422.

Yayma hakkının tükenmesi ile sonuçlanan satış veya diğer sözleşmeler geçersizse ya da feshedilmişse, bu durumda tükenme ilkesinin uygulanıp uygulanmayacağına yönelik doktrinde farklı görüşler mevcuttur. Tekinalp’e göre, eserin dağıtımını gerçekleştiren bayiler ve tüketiciler, geçersizlik veya fesih durumundan haberdar olamayacağı için hakkın tükenmiş olması gerekir423. Öztan’a göre ise, böyle bir durumda yayma hakkı canlanacak olup tükenme gerçekleşmeyecektir424.

b. İlk Satış veya Dağıtımın Ülke Sınırları İçerisinde Yapılmış Olması

FSEK m. 23/2-c. 1 ve 2’ye göre, “Eser sahibinin izniyle yurt dışında çoğaltılmış

418 Aksu, 2015, s. 7, dn. 37.

419 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 370; Aksu, 2015, s. 7.

420 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 371; Aksu, 2015, s. 7. Karş. Yıldız, Tükenme, s. 603; Tekinalp, s. 191;

Bozbel, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 115.

421 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 370.

422 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 370; Aksu, 2015, s. 7.

423 Tekinalp, Fikrî Mülkiyet, s. 191.

424 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 371.

nüshaların yurt içine getirilmesi ve bunlardan yayma yoluyla faydalanma hakkı münhasıran eser sahibine aittir. Yurt dışında çoğaltılmış nüshalar her ne surette olursa olsun eser sahibinin ve/veya eser sahibinin iznini haiz yayma hakkı sahibinin izni olmaksızın ithal edilemez.” Söz konusu düzenleme ile ülkemizde paralel ithalat yasağı kabul edilmiş425 ve bu düzenlemeye paralel olarak da FSEK m. 23/2-c. 3, tükenme ilkesini yalnızca Türkiye’de mülkiyeti devredilerek satışa sunulan eser nüshaları ile sınırlı tutmuştur. Bu bağlamda, FSEK’te açıkça, coğrafi alana göre ülkesel tükenme ilkesi benimsenmiştir426.

Bu cümleden olmak üzere, FSEK m. 23/2-c. 3’e göre tükenme ilkesinin gerçekleşmesi için bir diğer şart, eserin mülkiyetinin devri ile sonuçlanan satış veya dağıtım işleminin Türkiye sınırları içerisinde yapılmış olmasıdır427. Mülkiyetin devri ile sonuçlanan sözleşmenin akdedildiği yer ile ifa yerinin farklı olduğu durumlarda söz konusu şartın gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti açısından ifa yeri esas alınmalıdır.

Böyle bir durumda, FSEK m. 23/2-c. 3’te yer alan “mülkiyeti devredilerek” ifadesinden hareketle, ilk satışın yapıldığı yeri belirlemede temel kıstasın, sözleşmenin taahhüt aşaması değil, tasarruf aşaması olduğu ifade edilmiştir428.

Söz konusu şarta göre, bir eserin ilk satışı veya dağıtımı yabancı bir ülkede

425 Dalyan, s. 191; Ateş, Hakların Kapsamı, s. 415; Tekinalp, Fikrî Mülkiyet, s. 192.

426 Tekinalp, Fikrî Mülkiyet, s. 191; Yıldız, Tükenme, s. 610; Ateş, Hakların Kapsamı, s. 414; Küçükali, 68; Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 371; Bozbel, Fikrî Mülkiyet, s. 83; Kali, s. 56; Atar, s. 117. Bu bağlamda ilk satış veya dağıtım AB ülkelerinden birinde gerçekleşmişse yayma hakkı AB’ye üye ülkelerde tükenecek ancak Gümrük Birliği’ne rağmen Türkiye’de tükenmeyecek ve hak sahibi bu eserlerin Türkiye’ye paralel ithalatını önleyebilecektir. Nitekim, Türkiye-Avrupa Topluluğu Ortaklık Konseyi’nin 1/95 sayılı Kararı’nın fikrî haklara yönelik 8 numaralı eki m. 10/2’de Türkiye ve AB arasında yapılan ticaretin fikrî ve sınai hakların tükenmesine ilişkin benimsenen hukuki rejimi etkilemeyeceği ifade

edilmiştir (Karar metni için bkz.

https://www.ab.gov.tr/files/ardb/evt/1_avrupa_birligi/1_3_antlasmalar/1_3_8_gumruk_birligi/turkiye_gu mruk_birligi_karari_1995.pdf). Bu konuda bkz. Erel, s. 173; Yıldız, Tükenme, s. 609; Şahin, s. 124;

Tekinalp, Fikrî Mülkiyet, s. 192. Bununla birlikte Pınar’a göre, Gümrük Birliği sebebiyle Türkiye de bölgesel tükenme ilkesine dahil olmalıdır. Bkz. Pınar, s. 894-895.

427 Karş. SMK. m. 152. İlgili madde sınai mülkiyet hakkının somutlaştığı ürünün ilk kez piyasaya sürülmesi açısından bu işlemin ilk defa Türkiye’de yapılmış olması şartını aramadığından ve hakkın yalnızca ülke sınırları içerisinde tükeneceğine ilişkin herhangi bir belirleme yapmadığından sınai mülkiyet hakları bakımından “uluslararası tükenme ilkesi” kabul edilmiştir. Bkz. Sınai Mülkiyet Kanunu Tasarısı (1/699) ve Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Raporu, TBMM Yasama Dönemi:

26, Yasama Yılı: 1, Sıra Sayı No: 341, s. 85-86.

428 Pınar, s. 863; Yıldız, Tükenme, s. 604; Küçükali, s. 78.

yapılmışsa bu takdirde hak tükenmeyecek ve hak sahibi eserin Türkiye içerisinde gerçekleştirilecek olan yeniden satışlarına engel olabilecektir. Bir başka ifadeyle, hak sahibi ilk satış veya dağıtımı yabancı bir ülkede gerçekleştirilmiş olan eser nüshalarının Türkiye’ye ithal edilmesini engelleyebilir429. Yurt dışında çoğaltma amacıyla verilen izin ise ithalat iznini kapsamayacaktır430.

c. İlk Satış veya Dağıtımın Yetkili Kişiler Tarafından Yapılması

Kanun’da açıkça belirtilmemiş olmakla birlikte, tükenme ilkesinin uygulanabilmesi için eserin ilk satış veya dağıtımının eser sahibi ya da eser sahibinin izniyle üçüncü kişiler tarafından gerçekleştirilmiş olması gerekir431. Bununla birlikte eğer yayma hakkı FSEK m. 48/1 uyarınca üçüncü bir kişiye devredilmişse bu takdirde, ilk satış veya dağıtımın hak sahibi tarafından ya da onun rızasıyla üçüncü kişi tarafından ilk satış veya dağıtımı gerçekleştirilmelidir432. Nitekim FSEK m. 23/2-c. 3’te de “belirli nüshaların hak sahibinin yayma hakkını kullanması sonucu mülkiyeti devredilerek” ilk satış veya dağıtımın yapılmasından söz edilmiştir.

Yayma hakkının FSEK m. 48/1 uyarınca süre, yer ve muhteva bakımından sınırlandırılarak devredilmesi durumunda tükenme ilkesinin de sınırlı bir şekilde

429 Kali, s. 57; Yıldız, Tükenme, s. 604; Küçükali, s. 68; Ateş, Hakların Kapsamı, s. 414; Dalyan, s. 191.

Bu noktada FSEK’te, paralel ithalat yasağını düzenleyen hükümde “yurt dışında çoğaltılmış nüshaların yurt içine getirilmesi” ifadelerine yer verilmiştir. Bu bağlamda paralel ithalatın konusunu yurt dışında çoğaltılmış eser nüshaları oluşturmaktadır. Dolayısıyla eser yurt dışında çoğaltılmış ve mülkiyeti yurt dışında devredilmişse bu takdirde hak sahibi bu nüshaların ülke içine ithalini engelleme hakkına sahiptir.

Bununla birlikte eser Türkiye’de çoğaltılmış ancak mülkiyeti ilk defa yurt dışında devredilmişse hak sahibinin bu nüshaların ithaline engel olup olamayacağı FSEK m. 23’te düzenlenmemiştir. Böyle bir durumda ilk satış ülke sınırları içinde yapılmadığı için FSEK m. 23/2-c. 3 uygulanamamakta ve dolayısıyla hak tükenmemektedir. Aynı şekilde FSEK m. 23/2-c. 1 de uygulanamamakta ve yayma hakkı tükenmemiş olmasına rağmen hak sahibi bu nüshaların ülke içine ithalini engelleyememektedir. Bu durum ise ülkesel tükenme ilkesinin uygulandığı durumlarda hak sahibinin paralel ithalata engel olabileceği yönündeki temel kurala aykırılık teşkil etmektedir. Bu nedenlerle Yıldız’a göre, tükenme ilkesinde temel kıstas ilk satış olduğu için, FSEK m. 23/2-c. 1 ve 2’de eserin çoğaltma yerine işaret eden ifadelerin, ilk satış yeri olarak anlaşılması daha yerinde olacaktır. Böylece Türkiye’de çoğaltılmış olsa dahi, ilk defa yurt dışında ilk satış veya dağıtımı gerçekleştirilen eser nüshalarının Türkiye’ye ithali hak sahibi tarafından engellenebilecektir.

Bu konuda bkz. Yıldız, Tükenme, s. 610-611; Yıldız, Burçak: “Exhaustion and Parallel Importation of Copyright Goods Under Turkish Law”, JIPLP 2006, C. 1, S. 8, s. 552.

430 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 371; Tekinalp, Fikrî Mülkiyet, s. 192.

431 Genç Arıdemir, s. 113; Kali, s. 58; Aslan, s. 205; Yıldız, Tükenme, s. 604; Ateş, Hakların Kapsamı, s.

412; Küçükali, s. 79; Dalyan, s. 190.

432 Yıldız, Tükenme, s. 604; Küçükali, s. 79. Eser sahibi ya da hak sahibinin rızası olmaksızın, eserin ilk defa dağıtıma konu olması durumunda FSEK m. 66 uyarınca tecavüzün ref’i talep edilebilir. Bu konuda bkz. Küçükali, s. 18.

uygulanması gerekir433. Dolayısıyla yayma hakkının, bu şekilde sınırlandırılmış olarak devredilmesi durumunda hak, yalnızca bu süre ve yer ile sınırlı olarak tükenecektir434. Nitekim Yargıtay da bir kararında, mali hakkın yer bakımından sınırlı bir şekilde devredilmiş olması durumunda eserin, söz konusu sınırlandırmaya aykırı olarak başka bir mecrada yayımlanması durumunda hakkın tükenmeyeceğini belirtmiştir435.

Ancak Öztan’a göre, mali hakkı devreden ve devralan arasındaki sözleşme nispi nitelikte olduğu için söz konusu sınırlamalar yalnızca sözleşmenin karşı tarafını bağlayacak olup, eseri devralan sonraki şahıslar bu sınırlamalardan etkilenmeyecektir436. Bununla birlikte bu görüş bazı noktalardan eleştirilebilir niteliktedir. Nitekim yazarın ifade ettiği bu görüş çerçevesinde, esasen, hak sahibinin, sözleşmede yer alan sınırlamaya aykırı bir şekilde devri gerçekleşmiş olan belirli eser nüshalarının takip eden devirlerine engel olamayacağı ve dolayısıyla bu nüshalar bakımından tükenmenin gerçekleştiği söylenebilir. Oysa, tükenmenin gerçekleşebilmesi için FSEK m. 23/2-c. 3’e göre “hak sahibinin yayma hakkını kullanması sonucu” eserin mülkiyetinin devredilmiş olması gerekir. Yayma hakkı, FSEK m. 48/1 uyarınca yer veya süre bakımından sınırlı bir şekilde devredilmişse, bu takdirde, hak sahibi yalnızca o yer veya süre itibariyle yayma hakkına sahiptir. Sözleşmede belirtilen sınırlandırmaya aykırı bir şekilde, eserin dağıtıma konu olması durumunda ise “hak sahibinin yayma hakkını kullanması”ndan söz edilemeyecektir. Dolayısıyla tükenme ilkesine ilişkin hükmün emredici niteliği de göz önünde tutularak eserin, devir sözleşmesine aykırı bir şekilde ilk satış veya dağıtıma konu

433 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 369; Tekinalp, Fikrî Mülkiyet, s. 187; Gökyayla, s. 172; Küçükali, s.

62.

434 Yıldız, Tükenme, s. 586.

435 Yargıtay 11. HD, T. 07.10.2019, E. 2018/5073, K. 2019/6260 sayılı ilgili kararına göre “Taraflar arasındaki sözleşme ile dava konusu eserin promosyon tanıtımları ve dağıtımı taraflar arasında sıkı şartlara bağlanmış olup, sözleşmede dava konusu kitabın sadece AKŞAM Gazetesi ekinde bir kereye mahsus promosyonu şart koşulduğu halde, davalının eseri bir başka mecrada (Tercüman Gazetesi) yayımını yapması nedeniyle, eserden doğan hakkın tükenmesi söz konusu olmayıp, Mahkemece davacının mali haklarının ihlal edildiğine ilişkin tespit ve gerekçe yerindedir.” (Kazancı İçtihat Bankası).

436 Öztan, Fikir ve Sanat Eserleri, s. 372. Sözleşmelerin nispi niteliği hakkında detaylı açıklamalar için bkz.

Kılıçoğlu, Ahmet M.: Borçlar Hukuku Genel Hükümler, 22. Baskı, Turhan Kitabevi, Ankara 2018, s. 16 vd.

olması durumunda, tükenme ilkesinin şartları gerçekleşmediğinden yayma hakkının tükenmediği sonucuna varılması ve bu sınırlamaların herkese karşı ileri sürülebilmesi gerekmektedir.

d. İlk Satış veya Dağıtımın Hukuka Uygun Bir Şekilde Yapılması

Yayma hakkının tükenebilmesi için son olarak, eserin ilk satışı veya dağıtımının hukuka uygun olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Yine, kanun hükmünde açıkça ifade edilmemiş olmakla birlikte “hak sahibinin yayma hakkını kullanması sonucu mülkiyeti devredilerek” ifadesi, söz konusu şartı da içermektedir437. Bu açıdan hukuka aykırı bir şekilde çoğaltılmış, taklit ya da korsan nitelikteki nüshaların ilk satış veya dağıtıma konu edilmesi durumunda hakkın tükenmesinden söz edilemeyecektir438. Bir başka ifadeyle hakkın tükenmesi için eserin hukuka uygun nüshaları dağıtıma konu olmalıdır.

C. Kapsamı