• Sonuç bulunamadı

KISALTMALAR LİSTESİ

B. Eğitsel Sınıflandırma: Zihinsel engelli çocukların eğitim gereksinimlerine göre

3.5 Verilerin Toplanması

Araştırmaya ilişkin veriler 05.04.2011-25.04.2011 tarihleri arasında toplanmıştır. Araştırma için ilk olarak, Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nden 2010-2011 yılında eğitim veren özel eğitim kurumlarının iller bazında bir listesi alınmıştır. Araştırmanın yapılacağı özel eğitim okullarının adresleri belirlenmiş ve okullara gidilmiştir. Öğretmenlerle görüşmeden önce araştırma etiği çerçevesinde ilk önce okul müdürü/müdiresi ile görüşülerek çalışmanın amacı hakkında bilgi verilmiş, onayları ve görüşleri alınmıştır. Ankara Valiliği Milli Eğitim Müdürlüğü Araştırma izni ve mühürlü görüşme soruları (Ek-3) fotokopi ile çoğaltılarak okul idaresine istenirse verilmiştir. Daha sonra varsa okulda görev yapan görsel sanatlar öğretmeni/öğretmenleri ile görüşme zamanının belirlenmesi için ön görüşme yapılmış, kendileri için uygun olan boş zamanlara ilişkin bilgi alınmıştır.

Görüşmeler, öğretmenlerin kendilerinin belirledikleri uygun gün ve saatlerde gerçekleştirilmiştir. Görüşmelerin tamamı öğretmenlerin çalıştıkları okullarda ve

öğretmenlerin isteği doğrultusunda ders saati sırasında, 13’ü sınıf/atölye ortamında, 3’ü müdür/idareci odasında, 2’si de okul kütüphanesinde yapılmıştır. Görüşmeler araştırmacı tarafından birebir olarak gerçekleştirilmiştir. Görüşmelere başlamadan önce araştırmacı kendini tanıtmış, araştırmanın amacını açıklamıştır. Eğitim araştırmalarında doğabilecek bilimsel ahlak problemlerine karşı önlemler alınması gerekmektedir. Bu nedenle görüşme yapılmadan önce görüşülen kişiye araştırmanın amacının açıklanması, görüşme nedeniyle görüşülen kişiye herhengi bir zarar gelmeyeceğinin bildirilmesi, görüşmenin kaydedilmesinin tamamen görüşülen kişinin iznine ve isteğine bağlı olduğu açıklanmalıdır. Araştırmaya katılan kişi ya da kurumları doğabilecek zararlardan korumak için kişi/kurum adı ve kimliği mutlaka gizli tutulmalı gerçek isimler yerine takma isimler veya kod isimler verilmelidir. (Çepni, 2007; Yıldırım ve Şimşek, 2011). Bu araştırmada yapılan görüşmeler sırasında araştırmacı tarafından öğretmenlerin isteği doğrultusunda kendi isimleri kullanılmamış “siz” diye hitap edilmiş, görüşmeler bittikten sonra araştırmacı görüşülen öğretmenlerin isteği doğrultusunda kendi belirlediği kod isimleri vermiştir.

Görüşmeler esnasında konuşma hızıyla yazılı olarak kayıt tutmanın zor olması nedeniyle ve veri kayıplarını önlemek amacıyla ses kayıt cihazı kullanmak için öğretmenlerden izin istenmiştir. Kayıt cihazı ile kaydedilen görüşmeler araştırmacı açısından önemli kolaylıklar sağlar ancak görüşmecilere onların onayı olmadan elde edilen verilerin yayınlanmayacağının garantisi verilmelidir, rapor yazıldıktan sonra görüşülen kişilere raporun sunulması ve fikir birliğine varılması gerekmektedir (Çepni, 2007; Yıldırım ve Şimşek, 2011). Yapılan görüşmelerin sonunda tutulan kayıtların katılımcılar tarafından dinlenebileceği, görüşmelerin gizli tutulacağı, araştırma için kullanılacağı ifade edilmiş, gerektiğinde kayıtlardaki görüşlerin isteğe bağlı olarak kısmen ya da tamamen çıkarılabileceği belirtilmiştir. Böylece kayıt cihazının öğretmenler üzerinde yaratabileceği olumsuzluklar önlenmeye çalışılmıştır. Ancak Valilik izninde de belirtilmesine rağmen ses kaydı gönüllülük ilkesine bağlı olduğu için bazı öğretmenler (3 öğretmen (Erken Çocukluk Eğitim Merkezi Anaokulu ve İlköğretim Okulu (Cp) öğretmeni, Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi öğretmeni, İşitme Engelliler İlköğretim Okulu öğretmeni)) kayıt vermek istememiş ve araştırmacı not tutmuştur. Araştırmada öğretmenlerin kendilerini rahat ve huzurlu hissedebileceği ve görüşlerini içtenlikle açıklayabilecekleri bir görüşme ortamı sağlanmasına özen gösterilmiş, uygun bir etkileşim ortamı oluşturulmuş, öğretmenlere konu ile ilgili görüşlerini çok açık bir

dille objektif olarak açıklamalarının araştırmanın amacı açısından önemli olduğu söylenmiştir.

Öğretmenlerin konu ile ilgili görüşlerini rahatça ifade edebilmeleri için görüşmeler, araştırmanın doğal ortamında ve yüz yüze yapılmıştır. Görüşme sırasında, öğretmenlerin soruları cevaplarken araştırmacıdan etkilenmemesine çalışılmıştır. Araştırmacının yansız olması, etkin bir biçimde anlatılanları dinlemesi ve soruları yansız bir ifadeyle sorarak verilen yanıtları içerik yönünden etkilemeyecek yönlendirmeyecek bir biçimde davranması araştırmanın yansızlığı bakımından büyük önem taşımaktadır (Yıldırım ve Şimşek, 2011). Bu bağlamda araştırmada soruların yanlı ifade edilmesinden kaçınılmış, görüşmecilerin sözlerinin kesilmemesine, tamamen onaylayıcı ya da reddedici tavır ve jestler kullanmamaya özen gösterilmiştir.

Görüşmeler sırasında toplam 34 soru belirlenen sırada sorulmuştur. Öğretmenler bir soruyu yanıtlarken, sorulan soruyla birlikte başka bir sorunun cevabını da vermişse, cevabı verilen soru tekrar sorulmamıştır. Ancak cevabın tamamen alınmadığı düşünülmüşse cevap alınma amacıyla, açıklamaya yönelik sondalar kullanılmıştır. “Bu konuya ilişkin olarak eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?, bu durumda siz neler yapıyorsunuz?, örnekler verebilir misiniz? ” diye sorularak yanıtı tam alınamayan soru öğretmene sorulmuştur. Yıldırım ve Şimşek’e (2011) göre bu tür sondalar görüşülen bireyin aynı konuda biraz daha konuşmasını ve ek veriler vermesini sağlamaya yönelik olarak kullanılır. Bu araştırmada görüşme sırasında görüşülen kişi sorunun tam anlamını ifade edemediyse ya da soruya tam olarak cevap alınamadıysa, soru özel bir vurgu ile tekrarlanmış, görüşmeciyi yönlendirmeyecek şekilde kısa açıklamalar yapılmıştır. Ancak öğretmenlerin zaman kaybını önlemek amacıyla demografik özelliklerin yer aldığı bölüm araştırmacı tarafından öğretmenlere yöneltilen sorular karşılığında el ile doldurulmuştur.

İkinci bölümdeki görüşme soruları sorulmaya başlandığı anda ses kayıt cihazı açılmış ve görüşme boyunca ses kayıt cihazı açık kalmıştır. Baş ve Akturan (2008) derinlemesine görüşmede görüşülen kişinin neler söylediğinin yanında nasıl söylediğinin de büyük önem taşıdığını bu nedenle görüşmecinin görüşülen kişinin sözlerinin yanı sıra kullanılan üslup, beden dili gibi hususları da not etmesi gerektiğini belirtirler. Erlandson ve diğerleri’ne (1993) göre araştırmacı etkileşimden kaynaklanabilecek tehditleri kontrol etmek için çeşitli yöntemler (sorularda yönlendirici olmama, gözlem yaparken kendi algı ve düşüncelerini betimsel verilerden ayrı not etme,

vb.) geliştirmeli ve bunları raporunda belirtmelidir (akt: Yıldırım ve Şimşek, 2011). Bu durum araştırmanın geçerliliğini artıran özelliklerdendir. Bu bağlamda bu araştırmada da görüşme sırasında yapılan gözlemler ile ilgili notlar alınmıştır.

Görüşme formunda 25. maddede yer alan “Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?” sorusu sorulduktan ve cevap alındıktan sonra ses kayıt cihazı kapatılmıştır. Görüşülen hemen her öğretmen bu çalışmanın sonucunu çok merak ettiklerini ve bittiği zaman kendilerine de bir adet gönderilmesini istemiştir.