• Sonuç bulunamadı

1368`de Sığnak şehrinde tahta çıkan Urus Han kısa süre sonra Ejderhan`ı (Hacı-

Tarhanı), altı yıl sonra da 1374-1375 yılında Saray`ı ele geçirdi132. Urus Han Hacı-

Tarhan`dan Hacı Çerkez`i sıkıştırıp çıkardı. Ardından ise Aybek Han’ın oğlu Karun Han`ı bertaraf ederek Saray`ı ele geçirmiş ve adına para bastırdı. Ancak İbn Haldun`un zikrettiği

bu şehir eski Saray olmalıdır133. Çünkü bu dönemde Yeni-Saray Mirza Arapşah (1373-

1378)`ın idaresi altında bulunuyordu. Bu dönemde Mamay Mirza, Saray tahtına

Muhammed Bölek Han`ı (1370/1372-1380) oturtmuştu134. Fakat Urus Han güçlü

ordusu`nun ve onu destekleyen birtakım Altın Orda emirlerinin de desteğiyle Muhammed

Bölek Han`ı Saray`dan sıkıştırıp çıkarmayı başarmıştır135.

Urus Han 1377 yılında Saraydan sonra İtil Bulgaryası ve çevresindeki topraklarda etkisini iyice artırdı. Nitekim onun adı geçen bu bölgeleri kontrol altına alması kaynaklara da yansımıştır. Bu sebepledir ki o dönemde İdil Bulgaryası ve civarı “Urus Han Yurtu”, olarak isimlendirilmişti136. Artık Urus Han, bütün Altın Orda topraklarını tek bir devlet halinde birleştirmek niyetindeydi. Bu amaçla 1375 yılında çağırdığı kurultayda kardeşi Toy-Hoca Oğlan`dan yardım taleb etti. Fakat Toy-Hoca`nın Urus Han’ın bu yardım

talebini geri çevirdi. Bunun üzerine Urus Han’ın emri ile Toy-Hoca katledildi137. Urus

Han’ın amcazadesi Toy-Hoca Oğlanı öldürtmesi kendisine karşı tehlikeli bir rakibin yani

Toy-Hoca oğlu Toktamış Oğlan`ın ortaya çıkmasına neden oldu138. Böylece Toktamış,

Urus Han`dan kaçarak Semerkand`a gitmiş ve Timur`a sığınmıştır.

132 Kamalov, age., s. 96.

133 Kafalı, Altın Orda Hanlığı, s. 96.

134 Yakubovskiy, Altın Ordu ve Çöküşü, s. 121; Vernadsky, Moğollar ve Ruslar, s. 295; A. G. Muhamadiyev, Bulgaro-Tatarskaya Monetnaya Sistema XII-XV.vv,. Moskova 1983, s. 96-97.

135 Poçekayev, Mamay İstoriya Antigeroya, s. 31.

136 A. H. Halikov, Mongolı, Tatarı, Zolotaya Orda i Bulgariya, 1994, s. 67.

137 V. Tiesenhausen, Sbornik Materialov II, s. 131-132; 211-212; 213-214; Safargaliyev, Raspad Zolotoy Ordı, s. 130.

25

BİRİNCİ BÖLÜM

TOKTAMIŞ HANIN SOYU VE HAN OLUNCAYA KADARKİ HAYATI I. TOKTAMIŞ HANIN ADI

Toktamış Han (1379-1397) Altın Orda Devletinin önemli hükümdarlarından biridir. Onun ismi tarihi kaynaklara farklı şekillderde yansımıştır. “Toktamış” adı devrin resmi vesikalarında şu şekilde geçmektedir: Toktamış Han tarafından 1393 yılında Lehistan

(Polonya)-Litvanya Kralı Yagayloya gönderilen Uygur alfabesiyle yazılmış yarlığın139 ilk

satırında “Toqtamis”140 şeklinde; yine Toktamış Han’ın Bik Haci`ye verilen 19 Şubat 1381

tarihli yarlıgda “Tüqtamiş” olarak kaydedilmiştir. Kazan Hanlığı141nın kurucusu Uluğ

Muhammed Han’ın II. Murad`a142 gönderdiği Arap harfleriyle yazılımış 14 Mart 1428

tarihli yarlığın 6. satırında ise “Tüqtamiş” şeklinde yazılmıştır143. Doğu ve Batı

kaynaklarında “Tuktamış144 , Toqtamış, Tohtamış”145 gibi farklı şekillerde de rast

gelinmektedir. Bu isim daha ziyade hareket durumundan sakin hale geçme anlamına gelen “tokta-mak” fiiliyle ilgilidir146. Toktamış adına basılan paralarda ise bu isim daha ziyade

“Toktamış” olarak geçmektedir147.

Çağdaş seyyah Clavijo tarafından “Totamix, Tortamix”, şeklinde kaydedilen bu isim, eski Rus kaynaklarında “Toktamaış”, edebi kaynaklara ise “Tuqtamış” veya

139 Yarlık Türk ve Moğol devletleri`nde hükümdar buyruğu ya da fermanı olarak tanımlanabilir. Bu kelime Türkçe`den Moğolca`ya geçmiştir. Türk ve Moğol dillerinde “buyruk, emir, ferman” anlamına gelir. Geniş coğrafyalara hakim olan Moğol hanları, kendilerini Çin imparatorları gibi “Gökün oğulları” diye gördükleri ve yeryüzünde kendilerine eşit insanların bulunmadığını düşündükleri için başkalarına söyledikleri veya yazdıkları her şeyi “büyüğün küçüğe söylediği söz, emir” şeklinde telakki etmiş divan-ı inşalarında çıkan bu tür yazılara yarlık demişlerdi. İlyas Kamalov, “Yarlık”, mad., C. 43, DİA, İstanbul 2013, s. 334.

140 T.İ. Sultanov, “Pisma Zolotoordınskix Xanov”, Türkologiçeskiy Sbornik 1975, Moskova 1978, s. 235. 141 Kazan Hanlığı İdil-Ural bölgesinde 1437-1552 yılları arasında mevcut olan Türk Devletidir. Kazan

Hanlığı ismini Kazan şehrinden almıştır. Bu Hanlık 1437 yılında AltınOrda Devleti`nin tabiyetinde olan İdil-Ural topraklarında ortaya çıkmıştır. Kazan Hanlığı 1437 de Altın Orda Hanı Uluğ Muhammed (1437- 1445) tarafından kurulmuştur. İsmail Türkoğlu, “Kazan Hanlığı”, mad., DİA, C. 25, İstanbul 2002, s. 136- 137.

142 II. Murad (1421-1451) Osmanlı Padişahlarının altıncısıdır. Detaylı bilgi için bk; Halil İnalcık, “II. Murad” mad., DİA, C. 31, İsatnbul 2006, s. 164-170.

143Osman Gazi Özgüdenli-Göksel-Öztürk-Aylin Koç,“Toktamış Adı Hakkında,” Osmanlı Araştırmaları. Prof. Dr. Nejdet Göyünçe Armağan, XXIV, İstanbul 2004, s. 323.

144 Pavel Stepanoviç Savelyev, Monetı Djuçidov, Djagataidov, Djelairidov, Obraşavşyasıya v Zolotoy Ordı v Epohu Toktamışa, Vpusk Pervıy, Yekaterinoslavskiy Klad, Sankt-Petersburg, y.y. 1857, s. 65-66. 145 Kafalı, Ötemiş Hacıya Göre Cuci Ulusunun Tarihi, s. 132.

146 İlyas Kamalov, “Toktamış Han”, mad., DİA, C. 41, İstanbul 2012, s. 231. 147 İlyas Kamalov, Avrasya Fatihi Tatarlar, Kaknüs yay. İstanbul 2007, s. 102.

26

“Tühtamış” şeklinde yansımıştır148. Bu ismin en çok kabul edilen şekilleri ise “Tohtamys”,

“Tohtamış”, “Tuktamış149” ve “Toktamış” şekilleridir. Kurat, Toktamış Han’ın isminin

“Tohtamış” şeklinde yazılmasınının doğru bulmamakta150 ve bu ismin “Toktamış” ya da

“Tuktamış” şeklinde yazılmasının daha doğru olduğunu belirtmektedir. Kurat, Tohtamış

şeklinin daha ziyade Rusların kullandıkları bir telaffuz olduğunu belirtiyor151. Toktamış adı

eski Türk ad verme gelenekleri ile yakından bağlantılıdır. Bu konudaki ilk ciddi çalışma ise Macar araştırmaçısı olan Laszlo Rasonyi, tarafından yapılmıştır. Toktamış ve aynı kökten ortaya çıkan Tokta-Toktay-Tohtakaya-Toktabay-Toktogul-Toktabike adını, Rasonyi tarafından tesbit edilen ana başlıklardan ikincisini teşkil eden “amaçlı isimler, ruhlara verilen işaretler” içerisinde, “yeni doğan çocuğun hayatta kalması için” ana-babanın

kendileri için dilekleri tasnifi içerisine yerleştirmek mümkündür152.

Anlaşıldığına göre anne-baba, daha önceki çocuklarının ölümünden etkilenerek, yeni doğan çocuklarının yaşamalarını sağlamak için onlara Turdı (durdu), Toktamış

(durmuş) ve Tokta (dur, dursun) gibi isimlerle isimledirmekteydi153.

Timur`a154 karşı uzun bir süre mücadele eden Altın Orda hükümdarı Toktamış

Hanın isminin kaynaklarda farklı şekillerde yazılmış olmasına rağmen, Türkçe tokta (durmak) gövdesinden, durmuş, duran, kalan, vefat etmeyen manalarında, eski Türk isim

verme geleneklerine tamamen uygun bir ad olduğu anlaşılmaktadır155. Türkçenin hemen

hemen bütün lehçe ve ağızlarında yaygın olarak kullanılan tokta-fiilini Moğolca`ya

148 Özgüdenli, agm., s. 325.

149 R. Z. Sagdeyeva, Serebryanıye Monetı Hanov Zolotoy Ordı, y. y. b.y. s. 43-44; Toktamış Han’ın isminin sikkelerde yer alan yazılış şekilleri hakkında detaylı bilgi için bk.; Serebryanıye Monetı Hanov Zolotoy Ordı,s. 43-51; Savelyev, Monetı Djuçidov, Djagataidov, Djelairidov, Obraşavşyasıya v Zolotoy Ordı v Epohu Toktamışa Vpusk Pervıy, s. 66-157.

150 Kurat, Altın Otdu, Kırım Ve Türkistan Hanlarına Ait Yarlık ve Bitikler, s. 33; Özgüdenli, agm., s. 330. 151 Kurat, aynı. yer.

152 Özgüdenli, agm., s. 331. 153 Özgüdenli, agm., aynı. yer.

154 Timur`un adı farklı şekillerde söylenilmiş ve tarihi kaynaklarda birkaç isimle zikredilmiştir. Aksak Timur, Timurlenk, Temür, Emir Timur, Timur Güregan (Kürekan), Sahipkıran v.s. gibi. Temür, kelimesi Türkçede “demir” demektir. İbn Arabşah, Acaibul Makdur Fi Nevaib-i Timur, s. 31-32; İsmail Aka, “Timur”, mad., DİA, C. 41, İstanbul 2012, s. 173; Timur`un ortaya çıkışı ve Cağatay Hanlığın`da iktidarı ele alması hakkında deatylı bilgi için bk.; Nizameddin Şami, Zafername, s. 14-88; İbn Arabşah, Acaibul- Makdur, s. 31-57; Mirza Haydar Duğlat, Tarih-i Reşidi, s. 176-214; Cahun, Asya Tarihine Giriş, s. 355- 385; Grousset, Stepler İmparatorluğu, s. 406-415; Aka, Timur ve Devleti, s. 6-15; Alan, Timurlular, s. 25- 32; Bademci, Cengiz ve Yasası Timur ve Tüzükatı, s. 147-163; Cüneyt Kanat-Mustafa Alican, Timur, s. 21-50; O. Cengiz, Timur, s. 11-22; Kafalı, “Timur”, mad., İA, İstanbul 1979, s. 336-346.

27

bağlama girişimleri ise filolojik dayanaklardan uzaktır156. Toktamış Hanın Toy-Hocanın

kaçıncı oğlu olduğu, kendisinden önce doğan herhangi bir kardeşinin olup olmadığı, eğer olduysa onların ölüp ölmediği ve adının ona Türk kültüründeki “çocuğu yaşatma arzu ve dileği” bağlamında verilip verilmediği hakkında maalesef kaynaklarda herhangi bir bilgi

bulunmamaktadır157. Toktamış adı “hayatta kalan, yaşayan” anlamı vermektedir. Bu ismin

erkek çocuğa verilmesi Toktamış’ın anne ve babasının bu ismi ona vermesinin asıl nedeninin kendisinden önceki kardeşlerinin kısa zaman hayatta kalmış olmalarından dolayı olduğu söylenebilir. Çünkü kaynaklarda Toktamış Hanın kardeşleri ile ilgili herhangi bilginin yer almaması bu durumu doğrulamaktadır.