• Sonuç bulunamadı

Savaşın Sonucları ve Toktamış`a Karşı Rakip Hanların Ortaya Çıkması

Timur Kutluğ ve İdigü, Timur`a gelip iltica ettiler614. Timur bunlara iltifat gösterip taltif edilmelerini emretti. Timur’un emriyle bunlara cevher, altın ve külah kemer ve soylu atlar

verildi615 . Bundan sonra bu prensler, Timur’un huzuruna gelerek “Eğer ferman

buyurursanız biz evlerimize gidelim, kendi illerimizi toplayıp sizin yanınıza getirelim” diye

rica ettiler616. Timur bunların tekliflerini kabul ederek bunlardan hiç kimsenin evlerine ve

mallarına ve maiyetlerine tecavüz edilmemesi hakkında emir verdi617. Bunlar verdikleri

sözü yerine getireceklerine dair Timur`a ahdederek kendi illerine döndüler. Fakat illerine ulaştıktan sonra sözlerinde durmayıp vefasızlık ettiler.

Halkını aramak için giden Timur-Kutluğ Oğlan, halkını bulup düzeni sağladıktan sonra han olmak sevdasına düşerek Timur`a verdiği sözü tutmadı ve halkını toplayıp

614 Şami, Zafername, s. 152.

615 Şami, Zafername, aynı. yer; Yezdi, Zafername, s. 195. 616 Şami, Zafername, s. 153.

91

bozkıra çekildi618. Könçe Oğlan da bir ara Timur’un yanına geldi ise de Altın Ordadaki gelişmeler üzerine tekrar yurduna döndü.

Ebülgazi Bahadır Hana göre; Toktamış Han`dan kaçarak Timur’un yanına gelmiş olan Timur-Kutluk, Timur`a “Toktamış Han benim mevrus halkımı almıştı. Onlar dağınık

durumdadır, onları toplayıp sizin hizmetinize alıp getireyim” dedi619. Timur da onun

gitmesine müsaade etti. Timur Kutluk, ilini İtil nehri boyunda toplayıp Timur`a taraf yönelmişti. Ancak Emir Edige, Timur Kutluk Hanı uyararak, Timur’un onları alıp Semerkand`a götürüp her birini bir tarafa taksim edeceğini ve önde gelenlerin Timur`a

nöker olacağını söyledi620 . Timur Kutluk Edige Mangıt`ın bu sözlerine uydu ve

aksakallarla istişare yaparak Timur’un yanına gitmeyip başka bir bölgeye çekildi621.

Alan, Timur’un bunların gidişine izin vermesini, Altın Orda içinde bir karışıklık

çıkmasını, bir taht mücadelesi olmasını istemesinin bir sonucu olarak yorumlamaktadır622.

Toktamış Han, Timur karşısındaki Kunduzca Muharebesi`ndeki (1391) yenilgisi ile Altın Orda Devletinin doğu bölgesini yani Doğu Deşt-i Kıpçak topraklarını kaybetti. Cengiz Han ananesinin aksine Timur, artık tehlikeli olmadığını zannederek Toktamış`ı Volganın

ötesinde takip etmedi623. Timur’un Toktamış Hanın kişiliğini ve kaynaklarını yeterince

değerlendirmediği kısa zamanda anlaşıldı. Toktamış Han Cuci Ulusunun bütün doğu kısmını (Yayık nehrini doğusunu) kaybetmesine rağmen devletin batı ksımı yani Batı Deşt- i Kıpçak`ı hala kontrol ediyordu. Altın Orda`daki prenslerin ve devlet ricalinin büyük çoğunluğu hanlarına sadık kalmışlardı. Timur’un Altın Orda Devleti üzerine olan birinci seferi (1391) Rus Knezlerinin iştahını iyice kabarttı. Toktamış Hanın güc kaybetmesi ve Altın Orda Devleti`nde ortaya çıkan zaaftan yararlanmaya çalışan Rus Knezleri kendilerine sınır teşkil eden ve yakın mevkide yerleşen İtil Bulgarları üzerine sefer yapmaya karar

verdiler. Bu bağlamda Nijegorod Knezi, 1391 yılında İtil Bulgarları üzerine sefer yaptı624.

Buna karşılık Altın Ordalılar da aynı yılda Vyatka bölgesine sefer yapmakla karşılık verdiler625.

618 Şami, Zafername, aynı.yer; Yezdi, Zafername, aynı. yer.

619 Ebül-Gazi Bahadır Han, Türkün Soy Ağacı, s. 170; Alan, Timurlular, s. 55. 620 Ebül-Gazi Bahadır Han, age., aynı. yer ; Alan, Timurlular, aynı. yer. 621 Ebül-Gazi Bahadır Han, aynı.yer.

622 Alan, Timurlular, s. 56.

623 Vernadsky, Moğollar ve Ruslar, s. 326.

624 Y.V. Selezniyev, Russko-Ordınskiye Konfilıktı XIII-XV. Vekov, Moskova 2017, s. 111. 625 Selezniyev, age., aynı. yer.

92

Timur Altın Orda Devleti üzerine yapmış olduğu I. Deşt-i Kıpçak seferi ile bu devletin birlik ve düzenine büyük darbe vurduğu ve devleti iki parçaya ayırımak için büyük gayret gösterdiği anlaşılıyor. Timur Toktamış`ı hem insan kaynakları hem de ekonomik kaynakları bakımından zayıflatmak için Altın Orda Devletinin güçünü zayıflatmış ve devlette yeni iç mücadelen`in fitilini ateşlemiştir. Artık Toktamış Hanın tekrar kendini toparlaması ve Altın Orda Devleti`nde kendi hakimiyetini yeniden kurması epeyce zaman alacaktı. Timur Toktamış`a vurduğu bu darbe ile onun bir daha kendisine karşı çıkmayacağı ve Altın Orda Devletinin büyük oranda güç kaybedeceğini zannetmişti. Fakat kısa süre sonra yanıldığını geç de olsa anlayacaktı. Timur’un yardım ve desteğiyle Doğu Deşt-i Kıpçakta Toktamışa düşman olan Urus Han’ın torunu olan Timur-Melik`in oğlu Timur Kutluk Han, Urus Hanın oğlu Künçe Oğlan, Kayrıçak Oğlan ve Emir Edige Mangıt gibi şahıslar bölgede etkili olmaya başladılar. Bununla beraber adı geçen Prensler Toktamışa karşı açık muhalefettten çekiniyorlardı. Çünkü Toktamış Hanın Altın Orda Devleti`ndeki etki ve nüfuzu hala kuvvetli idi.

93

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

TOKTAMIŞ HANIN KUNDUZCA YENİLGİSİNDEN (1391) SONRA RAKİP HANLAR VE EMİR EDİGE İLE MÜCADELESİ (1391-1406)

I. BEK-BULAT (1391-1392) İLE MÜCADELE

Bek-Bulat hakkında kaynaklarda detaylı bilgi zikredilmemektedir. Toktamış Hanın Tebriz seferinde (1385-1386) ve yine Kunduzca Muharebesi`nde Bek-Bulat tümen komutanı olarak görev yapmıştır. Onun, komuta kademesinde yer alması Altın Orda Hanının önemli komutanlarından biri olduğunu göstermektedir. Bundan başka Altın Orda ordusunda özellikle emirler arasında büyük etki ve nüfuzunun olduğu da anlaşılıyor. Toktamış’ın yenilgiye uğraması bir çok hanedan üyesinin özellikle de generallerinden olan

Bek-Bulatın kendisine karşı çıkmasını tetiklemişti626. Nitekim Toktamış Han Litvanya

Knezi Yagayloy`a gönderdiği yarlıkta kendisine karşı çıkanlardan “hainler” olarak bahsetmişti627.

Safargaliyev, Bek-Bulatın ortaya çıkışını 1391 yılında olduğunu Kunduza

Savaşı`nda Toktamış Han`ı terkederek aşağı Don havzasına gittiğini ve orada kendisini

Han ilan ettiğini belirtiyor628. Ardından 1391 yılında kendi adına para bastırmıştır. Saray

şehrinde onun adına basılmış sikke mevcuttur. Para üzerine “Adaletli Sultan”, şeklinde ünvan yer almaktadır. Fren, ise Bek-Bulatın “Adaletli Sultan Bek-Bulat”, ismiyle para

basıtırdığını belirtmektedir629. Anlaşılan o ki, Bek-Bulat Saray`da uzun süre kalamamış ve

Saray`ı terk ettikten sonra Kırım`a gitmiştir.

İbn Haldun, bu olay üzerinde detaylı olarak durmakta ve bu düzensizliğin sorumlusu olarak Bek-Bulat veya Pulad-Oğlanı ve Toktamış’ın diğer akrabalarını göstermektedir. İbn Haldun`a göre, Bek-Bulat diğer emirlerle beraber Timur nezdinde Toktamış`a karşı haince bir girişimde bulunmuş, Toktamışla Timur’un arası açıldıktan

sonra Saray`a giderek orayı ele geçirmiş, Toktamış’ın harem ve mallarına tecavüz etmiştir..

Fakat Toktamış’ın tekrar kuvvetlenip Saray`ı ele geçirmesi üzerine Kırım`a yönelmiş; Toktamış onu takip ederek Kırım`ı kuşatma altına almış, ancak Urus Hanın torununun Saray`a saldırması üzerine geri çekilmeye mecbur kalmıştır. Ancak ordusu kuşatmayı sürdürerek Kırım`ı zabt etmiş ve sonutta Bek-Bulat katledilmişti. Bu esnada Timur’un

626 Vasili Dimitriyeviç Smirnov, Osmanlı Dönemi Kırım Hanlığı, çev. Ahsen Batur, İstanbul 2016, s. 106. 627 Smirnov, age., aynı. yer.

628 Safargaliyev, Raspad Zolotoy Ordı, s. 158.

629 H. M. Fren, Monetı Hanov Djuçiyeva Ulusa İli Zolotoy Ordı (Raznuh Inıh Muhammedinskih Dinastii), Sankt-Petersburg, 1832, s. 30-31.

94

irtibat kurduğu beyler çeşitli bölgelere dağılmış ve İbn Haldun`un belirttiğine göre sınır

bölgelerine giderek bu bölgeleri ele geçirmişlerdi630.

Toktamış Hanın Kunduzca yenilgisinden sonra büyük oranda güc kaybetmesi birtakım emir ve hanedan üyelerinin payitaht Saray da dahil olmak üzere devletin bir çok ücra köşelerini ele geçirmeisteklerini ve bağımsız hareket etme iştahlarını kabartmıştı. Bu bölgelerden biri de Kırım idi. Bek-Bulatın etkin olduğu bölgenin Kırım toprakları olduğu anlaşılıyor. Nitekim bu dönemde Kırım, Altın Orda Devletinin uzak ücra bölgelerinden biri idi.

Bu dönemde Kırım bölgesinde hem Altın Orda Hanları hem Cenevizliler hem de Kırım`da hüküm süren Altın Orda hanlarının tayin ettiği genel valiler kendi adlarına para bastırmışlardır. Nitekim Toktamış Han`dan ayrılarak 1391-1392 yıllarında Kırım`da bağımsız olarak iktidarda bulunan Bek-Bulatın adına kestirmiştir. Bek-Bulatın Kırım`da kurduğu iktidarının çok uzun sürmediği anlaşılıyor. Çünkü çok geçmeden Saray`a geri dönen Toktamış Han iktidarı yeniden eline aldı. Dolayısıyla 1392 yılında Toktamış Han Bek-Bulat`ı ortadan kaldırmış ve Kırım`ı yeniden kendi hakimiyeti altına almıştı. Bu durumu 1392 yılından sonra Kırım`da Bek-Bulatın isminin sikkelerde yeralmaması da kanıtlamaktadır. Bek-Bulatın ortadan kaldırılması ile Toktamış’ın Batı Deşt-i Kıpçak`taki en kuvvetli rakibi de bertaraf edilmiştir.

II. TOKTAMIŞ HANIN LİTVANYA VE RUS KNEZLİKLERİ İLE İLİŞKİLERİ (1393)

Kunduzca yenilgisinden sonra Toktamış Deşt-i Kıpçakta hakimiyetini korumuş ve

yeni bir mücadele için hazırlanmaya başlamıştı631. Bu dönemde Toktamış Han, hem

Litvanya hem de Moskova Knezliği ile olan ilişkilerini yeniden gözden geçirmek zorunda kaldı. Toktamış Han Moskovay`ı kendi tarafında tutmak için Rusya politikasını temelden

değiştirdi632. Toktamış Han, Dört Rus Knezliği arasında denge sağlamak yerine Doğu

Rusya üzerindeki hakimiyetini sürdürmek için tek şansının en güçlü Knezliğe, yani Moskova`ya, taviz vermekte olduğuna karar verdi. Moskova Knezi I. Vasili (1389-1425) derhal yeni durumdan faydalanarak Handan Nijniy-Novgorod Knezliğin`in tamamını Moskova`ya verilmesini istedi. Bunun için Vasili, şahsen Toktamış Hanın karargahına gitti

630 Smirnov, aynı. yer.

631 Kafalı, Altın Orda Hanlığı, s. 111. 632 Vernadsky, Moğollar ve Ruslar, s. 326.

95

ve hem hana hem de büyük asilzadelere hediyeler sundu633. Vasili handan Nijniy-

Novgorod Knezliğinin beratını alarak Moskova`ya geri döndü. Sonra Vasili tekrar Toktamış Hanın ordugahına davet edildi ve burada büyük bir saygı gördü. Nijniy-

Novgorod`a ilaveten Han ona Gorodets-Mişerskiy ve Tarusa prensliklerini de hediye etti634.

Buna karşılık Moskova Knezi Toktamış`ı metbusu olarak sürdürmeyi kabul etti. Bütün bunlar Moskova Knezliğinin güçlenmesini sağlamıştı. Doğu Rusya`nın birliği için de

önemli bir adım atılmış oluyordu635.