• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 1: 1892-1893 MERZİFON ERMENİ OLAYLARI

2.2. İngiltere’nin Olaylara Müdahalesi

3.1.2. Mahkeme Öncesi Genel Af

Osmanlı idari makamları Ankara Mahkemesi’nin emsallerine ibret olacak şekilde gerçekleştirilmesi ve bu tür olaylara bir daha fırsat verilmemesini istiyordu (BOA, Y.

MTV, 76/49). Bu sebeple de vilayetlerde bulunan Ermenilerin bir an evvel Ankara’ya getirilmesi ve mahkemenin başlaması gerekiyordu. Ankara Valisi Abidin Paşa, mahkemenin uzun müddet gecikmesinin uygun olmayacağına işaret ediyor ve Sivas vilayetinden gelecek olan tutukluların bir an önce gönderilmesi gerektiğini bildiriyordu. Olaylara sebep olanların mahkemelerinin icrası ile yaşlı olanların kefaletle serbest bırakılıp bırakılmayacağını soruyordu (BOA, Y. MTV, 76/62). Bu sırada çeşitli vilayetlerde tutuklu bulunan sanıkların Ankara’ya nakilleri hızla devam ediyordu.

Ankara’da bulunan İngiliz Konsolosu Tom Newton, 11 Mart günü Sivas vilayetinden gönderilen tutukluların Ankara’ya vardığını bildiriyordu. Mahkûmların yeni yapılmış olan hapishaneye yerleştirildiğini söyleyen Newton, bazı raporlarda askerî birliklerin Ermeni evlerinde barındığına dair bilgiler olduğunu, fakat bu bilgilerin dikkatli değerlendirilmesi gerektiğini, zira kendi edindiği güvenilir bilgilerin bu raporlara inanmasına imkân vermediğini ifade ediyordu. Yerel yetkililerin büyük bir gizliliği muhafaza ettiklerini ve mahkûmlarla kimsenin görüşmesine izin vermediklerini söylüyordu. “Bu adamların tutuklanması sessizce ve aşırı bir sertlik olmadan sonuçlandırıldı. İdarecilerin zamanında hareket etmeleri sayesinde olay büyük kitlelere yayılmadı” diyordu (Turkey, 1896: Belge No: 100/5, s. 73-74; Şimşir, 1989: Belge No: 111, s. 152-153).

Bu sırada Ankara Valisi Abidin Paşa 13 Mart’ta, mahkemenin kanunlar çerçevesinde yürütülebilmesi için dürüst ve güçlü bir reise ihtiyacı olduğunu hatırlatarak mahkemenin bir an önce başlaması gerektiğini bildiriyordu. Ankara İstinaf Ceza Mahkemesi reisliğine tayin olacak kişinin dava evrakını görmek ve bilgi almak üzere en kısa süre içinde Ankara’ya gelmesinin büyük önem taşıdığını düşünüyordu. Vali, Sivas’tan gönderilecek olan tutukluların ise biran evvel gönderilmesini istiyordu (BOA, Y. MTV, 75/196). Ankara İstinaf Mahkemesi reisi olan Hakkı Bey’in bu mahkemeyi yürütebilecek iktidarı bulunmamasından dolayı kendisi Konya İstinaf reisliğine tayin edildi. Yerine Ankara İstinaf Mahkemesi reisi olarak istinaf savcısı Hüsnü Efendi getirilirken, onun yerine ise Bidayet Mahkemesi Reisi Arif Efendi tayin edildi (BOA, Y. MTV, 75/233).

Tutuklu bulunan Ermenilerin Ankara’ya nakledilmeleri ile birlikte Ankara hapishanesi çok sayıda tutuklu ile dolmaya başlamıştı. Yargılanmak üzere Ankara’ya getirilen tutuklu sayısının çokluğuna binaen hapishane yakınındaki süvari zaptiye koğuşları yeniden düzenlenerek hapishane haline getirildi (BOA, A. MKT. MHM, 733/19). Hâlbuki Osmanlı hükûmeti olaylara karışan sanıkların tümünün Ankara’ya nakledilmesini uygun görmemişti. Hükûmet, sadece olaylara karıştığı tespit edilenler ile komiteye mensup oldukları belirlenen elebaşların Ankara’ya nakledilmesini ve yargılanmalarını istiyordu. Zira çok sayıda Ermeninin aylarca tutuklu olarak mahkeme edilmeleri Ermenilerin Avrupa’ya karşı kendilerini mağdur göstermelerine sebep olacaktı. Konu başta İngiltere ve Avrupa parlamentolarında görüşülerek bilahare Ermenilerin himaye edilmelerinin kapılarını açacaktı. Bu ise Ermenilerin Kumkapı hadisesinde elde edemedikleri maksada ulaşmaları demekti. Dolayısıyla Ankara’ya gönderilmek üzere Merzifon’dan Çorum’a teslim olunan 36 tutukludan elebaşı durumunda olanların tutulup, diğerlerinin vilayet dışına çıkmamak şartıyla kefaletle salıverilmeleri istendi (BOA, Y. PRK. BŞK, 29/95).

Ankara’da ise tutuklu bulunanlardan olayları planlayan ve teşvik edenler ile katil olanlar dışındakilerin sadakatten ayrılmayacakları, bu tür olaylara karışmaktan uzak duracaklarına dair yemin ederek ve eğer gerekirse daha sonra mahkeme edilmek üzere kefaletle tahliyelerine karar verildi. Böylece nisan ayı başından itibaren bu kişiler Adliye memurları hazır olduğu halde Ermeni murahhasası tarafından İncil üzerine yemin ettirilerek serbest bırakılmaya başlandı. Kefalet verenler hemen tahliye edilirken kefalet veremeyenler ise memleketlerine gönderilerek burada kefaletle serbest bırakıldılar (BOA, Y. MTV, 76/84; Y. A. HUS, 272/88). Böylece Ankara’da bulunan 165 Ermeni’den olaylara karıştığı tespit edilenler ayrılarak 133 kişi kefaletle serbest bırakıldılar (BOA, Y. A. HUS, 272/88).

Sivas Valisi Halil Paşa da bu karar üzerine harekete geçti ve Çorum’a gönderilen 36 tutukludan 11’i Ankara’ya gönderilirken, Tokat ve Aziziye kasabalarından yalnız 4 kişi Ankara’ya sevk edildi, diğerleri ise serbest bırakıldı (BOA, Y. MTV, 76/114; OBE, c. 12, Belge No: 37). Ermenilerin bu suretle tahliye edilmesi üzerine Ankara hapishanesinde tutuklu bulunan 8-10 Müslüman’ın da serbest bırakılmaları hususu Ankara Valisi Abidin Paşa tarafından dile getirildi. Bu kişiler de af edilerek serbest

bırakıldılar (BOA, Y. MTV, 76/104: Y. A. HUS, 272/89). Böylece Ankara vilayetinde tutuklu bulunan 332 kişiden 283 kişi tahliye edildi. Vilayet merkezinde ve merkeze bağlı olan yerlerde olayların elebaşısı olarak 49 Ermeni tutuklu olarak kaldı (BOA, Y. MTV, 76/114; OBE, c. 12, Belge No: 36). Nisan ayında çıkarılan af ile tutuklu bulunan Ermenilerin sayısı azalmış ve yeni tutuklamalar da gerçekleşmemişti (BOA, Y. A. HUS, 273/36). Ankara Valisi Abidin Paşa, tutuklu bulunanların sayısının azalmasından dolayı geride kalanların mahkemeleri sırasında yeni askerî kuvvete ihtiyaç kalmadığını bildiriyordu (BOA, A. MKT. MHM, 733/43, A. MKT. MHM, 733/47).

Tutuklu bulunan ve mahkeme edilmek üzere Ankara’ya sevk edilenlerin3 sayısı yabancı konsolosların da yazışmalarına konu oldu. İstanbul’daki İngiliz büyükelçisi Francis Clare Ford4, 3 Nisan tarihinde İngiltere Başbakanı Rosebery’ye çektiği telgrafta tutuklu bulunan Ermenilerin bir kısmının af edildiğini, olayların elebaşları olduğuna dair deliller bulunan Ermenilerin ise Ankara Mahkemesi’ne sevk edildiklerini bildiriyordu (Turkey, 1896: Belge No: 102, s. 74; Şimşir, 1989: Belge No: 119, s. 164). 7 Nisan tarihli raporunda ise genel aftan 500 Ermeninin yararlandığını ve Ankara’da yargılanacak olan tutukluların sayısının 50 olduğunu bildiriyordu (Turkey, 1896: Belge No: 107, s. 79; Şimşir, 1989: Belge No: 122, s. 179).

Tutuklu Ermenilere uygulanan af konusu gazetelere de yansıdı. The Times gazetesi 5 Nisan tarihinde İstanbul’dan aldığı af haberini duyuruyordu. Sultan’ın olaylara karışan Ermenilerin tahliyesini emrettiği yazıyordu (The Times, 6 April 1893: 3). Chicago Daily Tribune, Türk hükûmetinin bildirileri dağıtmakla suçlananlar dışında tüm Ermenileri serbest bırakmayı İngiltere’ye garanti ettiğini ve İngiliz hükûmetinin bu yüzden Ermeni sıkıntıları ile ilgili diğer devletlerle herhangi bir müzakere yapmaya

3 Çeşitli vilayetlerde tutuklu bulunan Ermenilerin mahkeme edilmek üzere Ankara’ya sevk işlemleri sırasında birtakım karışıklıklarda meydana geldi. Merzifon’dan başka bir mahale gönderildikleri ihbar edilen mahkûmların Çorum’da ise burada muhafaza edilmeleri, değillerse de nerede oldukları Sivas Vilayeti’nden soruluyordu (BOA, A. MKT. MHM, 733/48). Bu tutukluların Çorum’a sevk edildiklerinin anlaşılması üzerine, bunların tekrar Merzifon’a iade edilmesi istendi (BOA, A. MKT. MHM, 733/32).

4 Clare Ford 1892 Mart’ında Berlin Antlaşmasının 61. maddesinin uygulanması hususunda ısrar etmek için talimatlarla İstanbul’a geldi (Nicolson 1903: 72). William White’ın yerine büyükelçilik görevini devralmıştı. Lord Salisbury, bu durumu Osmanlı Devleti’nin genel idaresinde oldukça büyük bir gelişme olarak memnuniyetle karşılamıştı (Salt, 1990). Olaylarla ilgili haberler İngiltere ve Amerika’ya ulaştığı zaman Clare Ford görevinden ayrıldı ve tüm sorumluluk Nicolson’a kaldı (Nicolson, 1930a: 72; Nicolson, 1930b: 98).

gerek görmediğini iddia ediyordu (Chicago Daily Tribune, 15 April 1893: 5). New York Times gazetesi ise Londra’dan aktardığı haberinde Avam Kamarası’nda 17 Nisan günü Dışişleri Müsteşarı Edward Grey’in Ermeni tutuklular için genel bir af ilan edildiğini 50 kadar tutuklunun mahkeme edileceğini beyan ettiğini bildiriyordu (The New York Times, 18 April 1893: 2). Washington Post ise olaylara karıştığı iddiasıyla 900 kişinin tutuklandığını, ilan edilen gelen af ile 600’ünün serbest bırakıldığını, kalan tutukluların ise Ankara’da mahkeme edileceği duyuruluyordu (The Washington Post, 18 April 1893: 1). Chicago Daily Tribune 30 Nisan tarihli haberinde sultanın 2 Nisan tarihinde, geçen üç ay boyunca tutuklanan ve hükûmete karşı bildiri dağıtmakla suçlanan tüm Ermenilerin neredeyse tamamını serbest bıraktığını bildiriyordu. Geriye kalanların ise muhtemelen ileriki günlerde tahliye edileceği iddiaları yazılıydı (Chicago Daily Tribune, 30 April 1893: 8). Aynı haber Atlanta Constitution (The Atlanta Constitution, 30 April 1893: 15) ve Brooklyn Eagle (Brooklyn Eagle, 30 April 1893: 1) gazetelerinde, “Hristiyanlar Serbest Bırakıldı” ve “Ermeni Hristiyanlar Serbet Kaldı” başlıklarıyla yer aldı.

Ancak gazetelerde sadece af konusu ile ilgili haberler yer almadı. Başlamak üzere olan Ankara Mahkemesi kamuoyuna Hristiyan Ermenilerin dini baskısı olarak duyuruluyordu. İncil Cemiyeti (Evangelical Alliance) Genel Sekreteri A. J. Arnold tarafından Daily News gazetesine gönderilen ve “Ermenistan’daki Dini Baskılar” başlığı ile 20 Nisan tarihinde yayınlanan mektupta, Tomayan ve Amerikalı misyonerlerin adil bir yargılamadan kaçmayacakları söyleniyordu. Ancak 800 Ermeninin mahkeme edilmek üzere Ankara’da toplandığı iddia ediliyor, bunların hepsinin adil bir şekilde mahkeme edilemeyecekleri savunuluyordu (Şimşir, 1993: Belge No: 239, s. 252-253). Bu türden haberlerin, mahkeme öncesi ilan edilen affa rağmen Avrupa kamuoyunda istenilen olumlu etkinin oluşmasına engel olduğu açıktır. Ankara Mahkemesi, Hristiyanlara baskı yapıldığı iddialarının gölgesinde başlayacaktı. Tutuklu bulunan Ermenilerin ne kadar olduğu sorusu Avam Kamarası’nda da gündeme geldi. Bu soruya İngiliz Dışişleri Müsteşarı Edward Grey, 17 Nisan 1893 tarihli oturumda verdiği cevapta sultanın genel bir af çıkardığını, affa uğrayanların bildiri asma olayına karışanlar da dahil olmak üzere 500 kişi olduğunu, bunlardan olayların planlayıcısı durumunda olan 50 kişinin mahkemeye sevk edildiklerini bildiriyordu

(BOA, Y. A. HUS, 273/6, HR. SYS, 2825/20; OBE, c. 12, Belge Belge No: 54; The Times, 18 April 1893: 6). Ermeniler ile ilgili olarak çıkarılan bu affın Merzifon’daki Anadolu Koleji öğretmenleri Tomayan ile Kayayan’ı da kapsayıp kapsamadığına dair 24 Nisan’da İngiltere Meclisi’nde sorulan sorulara ise Edward Grey, bu genel affın şüphe üzerine tutuklanmış olan Ermenileri kapsadığını bildiriyordu. Stevenson’un sorduğu soru ise İngiltere Hükûmeti’nin Ankara Mahkemesi’ni izlemek için bir kişiyi görevlendirip görevlendirmediği idi. Hariciye Müsteşarı Grey, Ankara’ya özellikle bir diplomatik temsilci atanmadığını, fakat Ermeni tutukluların mahkemesi ile ilgili gelişmeleri takip eden Konsolos Yardımcısı Newton’un orada bulunduğu cevabını verdi (BOA, Y. A. HUS, 273/51, HR. SYS, 2825/21; The Times, 25 April 1893: 6; OBE, c. 12, Belge No: 51). 28 Nisan’da ise bu kez Tomayan’ın durumu soruluyordu. Dışişleri Müsteşarı Grey, İngiltere Hükûmeti’nin bu konu hakkında fikir beyan edebilecek yeterli bilgiye sahip olmadığını, Ankara konsolos vekilinin Ankara Mahkemesi’ne dair bir rapor hazırlamakla görevlendirildiğini, Berlin Antlaşması hükümlerine aykırı bir durum olup olmadığının ise şimdiden söylenemeyeceğini bildiriyordu (BOA, HR. SYS, 2825/23). İngilizlerin bu suretle, daha mahkeme başlamadan mahkemenin antlaşma hükümlerine aykırı olup olmadığı tartışmalarını başlatmaları ise son derece manidardı. Mahkeme öncesi ilan edilen genel af ile Osmanlı hükûmeti, sadece olaylara karıştığı tespit edilenler ile Merzifon Hınçak Cemiyeti’ne mensup oldukları belirlenen kişilerin Ankara’ya nakledilmelerini sağlamış oluyordu.

Benzer Belgeler