• Sonuç bulunamadı

Kadastro Davalar›nda Dava Sebepleri ve Delillerin Bildirilmesi Zorunlulu¤u Meflruhatl› Davetiye ile Tebli¤ Edilmelidir

ÖZET: Dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir. Kadastro davalarında da-vacılar, dava sebep ve delillerini dava dilekçelerinde bildirmek zorun-dadır. Dava dilekçesinde bu bilgiler yer almamışsa dava sebeplerini ve delillerini bildirme zorunluluğu meşruhatlı davetiye ile tebliğ edilmeli-dir. Davacının ilk oturuma kadar dava sebep ve delillerini dilekçe ile veya ilk oturuma gelmek suretiyle bildirmez ise hakimin davanın açıl-mamış sayılmasına ve tespit gibi tescile karar vereceği hususları da da-vetiyede açıkça belirtilmelidir. Somut olayda, usule uygun davacıya uyarıda bulunulmamıştır. Buna rağmen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi hatalıdır.

➣ 3402 sayılı Kadastro Kanunu m. 28.

T

araflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜL-DÜ:

Kadastro sırasında 137 ada 6 parsel sayılı 12.692,08 metrekare yüzölçü-mündeki taşınmaz hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı

Zeynel ile davalı Mustafa ve arkadaşları adına paylı olarak tespit edilmiştir. Da-vacı Zeynel, yasal süresi içinde satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği-ne dayanarak Mustafa payına yözilyetliği-nelik dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargı-lama sonunda 3402 Sayılı Yasanın 28.maddesi uyarınca davanın açılmamış sa-yılmasına ve çekişmeli parselin tespit gibi tesçiline karar verilmiş; hüküm, da-vacı Zeynel tarafından temyiz edilmiştir.

Kadastro Kanunu’nun 28/2. maddesinde; davacı gerçek ve tüzel kişilerin, dava sebep ve delillerini dilekçelerinde bildirmek zorunda oldukları, dilekçede bu husus bildirilmemiş ise, hakimin gönderilecek davetiye ile dava sebep ve de-lillerini bildirmesini davacıya tebliğ edeceği, davacı, ilk duruşma oturumuna ka-dar dava sebep ve delillerini dilekçe ile veya ilk oturuma gelmek suretiyle bil-dirmez ise, hakimin, davanın açılmamış sayılmasına ve tespit gibi tescile karar vereceği hususu düzenlenmiş olup, bu hükmün davetiyede açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Somut olayda davacı tarafa 3402 Sayılı Yasanın 28/2. maddesi-ne uygun tebligat yapılmamış, davacıya çıkartılan davetiyede 3402 Sayılı Yasa-nın 28/2. maddesine uygun yasal uyarıda bulunulmamıştır. 06.11.2009 tarihli celsede davanın taraflarına delillerini bildirmek üzere süre verilmiş iken sonra-ki celse davacının yüzüne karşı 3402 Sayılı Yasanın 28/2. maddesi gereğince da-vanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi isabetsiz, temyiz itirazları bu ne-denlerle yerinde görüldüğünden davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hük-mün BOZULMASINA, 24.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 18.01.2011 Esas: 2010/7957 Karar: 2011/72

Memur ‹fllemini fiikayetle Birlikte Aç›lan ‹stihkak Davas› Tefrik Edilmelidir; ‹stihkak Davalar›nda Taraflar Ça¤r›l›p Dinlenilmeden Karar Verilemez

ÖZET: Dava, usulsüz icra emri tebliği işlemlerinin iptali ile üçüncü kişinin İİK’nun 96. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.

Davacılar, aynı dava dilekçesi ile hem usulsüz icra emri tebliğine iliş-kin memur işleminin şikayet yoluyla iptalini, hem de bu takip nedeniy-le haczedinedeniy-len menkulnedeniy-lerin kendinedeniy-lerine ait olduğunu iddia ederek

istih-●

kak talebinde bulunmuşlardır. Memur işlemini şikayetle birlikte açılan istihkak davası tefrik edilmeli; mahcuzların değeri üzerinden dava har-cı alınıp yargılamaya devam edilmelidir. İstihkak davalarında taraflar çağrılıp dinlenilmeden karar verilemez.

➣ 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu m. 16, 97.

➣ 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu m. 46.

➣ 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu m. 167.

T

araflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi için-de davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

Karar

Davacı 3. kişi vekili, İstanbul 13. İcra Müdürlüğü’nün 2009/22490 Esas sa-yılı dosyasından, dava dışı borçlu K... H...Lokanta Turizm İşletmeleri Ltd. Şti.

adına çıkarılan icra emrinin Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine aykırı olarak borçlu ile ilgisi bulunmayan müvekkilerinin adresine tebliğ edildiğini, usulsüz tebligata dayanılarak 18.11.2009 tarihinde haczedilen menkullerin müvekkille-rine ait olduğunu belirterek Tebligat Kanunu hükümlemüvekkille-rine aykırı olarak gerçek-leştirilen icra emri tebliğ işleminin iptaline, mülkiyeti borçluya ait olmayan mahcuzların davacılara iadesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

Mahkemece evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda; takip dosyasında taraf olmayan davacıların tebligat usulsüzlüğünü ileri sürme hakkı olmadığı ge-rekçesiyle taraf ehliyeti olmayan davacıların şikayetinin reddine karar verilmiş;

hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, usulsüz icra emrinin tebliği işlemlerinin iptali ile 3. kişinin İİK. 96 ve devamı maddelerine dayalı açtığı istihkak davasına ilişkindir.

Davacılar, aynı dava dilekçesi ile hem usulsüz icra emri tebliğine ilişkin me-mur muamelesinin şikayet yoluyla iptalini, hem de bu takip nedeniyle 18.11.2009 tarihinde haczedilen menkullerin kendilerine ait olduğunu belirterek istihkak iddiasında bulunmuştur.

Mahkemece davacıların istihkak iddiasına ilişkin talepleriyle ilgili dava tef-rik edilerek mahcuzların değeri üzerinden dava harcı tamamlatılıp yargılamaya devam edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyla hü-küm tesisi isabetli görülmemiştir.

Kabule göre de; istihkak davalarına İİK. 97/11. madde hükmünce genel hü-kümler dairesinde ve basit yargılama usülüne göre bakılır. Mahkeme, yasada be-lirtilen durumlar ayrık olmak üzere tarafları çağırıp dinlemeden hükmünü vere-mez (HUMK md. 73, 97/11, 507-511). Bu nedenle duruşma açılması, taraflara duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ olunarak gösterecekleri delillerin toplanması ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken mahkemece yukarıdaki yasal gerekliliğe uyulmaması ve ayrıca istihkak davası yönünden de olumlu-olumsuz karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozul-ması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazla-rının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temiz iti-razlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek ha-linde temyiz eden davacılara geri verilmesine 18.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 17. HUKUK DAİRESİ

Tarih: 17.01.2011 Esas: 2010/11670 Karar: 2011/20

Ölü Kifli Hakk›nda Aç›lan Davan›n Reddi Gerekir – Ölü Kifli