İvan 'ın Çocukluğu'nda 2
dakikadan fazla süren planlar yok denecek kadar azdır.
Andrey Rublev'de
planlar daha uzundur. Bu planlardan bazıları3
dakikadan fazla sürmektedir.
Solaris'te
ise en uzun plan4
dakikalıktır.Ayna'
da (ki Tarkovski'nin filmleri arasında106
dakikalık süreyle uzun metrajlı en kısa filmi olarak bilinir ve200
plandan oluşmaktadır) planların süresi ortalama yarım dakikadır. Bu filmdeki en uzun plan, Natalia'nın lgnat hakkında Alexei ile konuştuğu, toplam
3,5
dakika süren bir plandır. Batılı ölçülere göre buraya kadar, Tarkovski sinemasırun uzun planlardan oluştuğu söylenemez. AncakStalker'
da bambaşka bir Tarkovski sineması ile karşılaşırız. Bu filmde planlar2,5
dakikadan fazla sürmektedir ve4
dakikalık planlar oldukça çoktur. Filmin en uzun planı6
dakika55
saniyelik plandır. Bu aynı zamanda Tarkovski sinemasının o güne kadarki en uzun planıdır.
Nostalghia'
da Andrey Gorçakov yakmakta olan mumu heykele doğru
8
dakika45
saniyede götürür.Nostalghia'
dan23
dakika daha uzun olanKurban'
da ise planların sayısıNostalghia'
daki planların sayısına eşittir:
1 1 5
plan ...Kurban'
da planlardan biri9
dakika25
saniye sürer.5-6
dakikalık planlardan fazlaca vardır. Otto'nun Alexander'a Maria'yı görmeye gitmesini teklif etmesi z dakika12
saniye sürer.Tarkovski filmlerindeki uzun planlar, yumuşak geçişli ritmi ağır montajın işi
ni kolaylaştırır.
Nostalghia'
da Gorçakov'un otel odasındaki yalnızlığı sadece2
planla gösterilmiştir.
Kurban'
daki 2 meşhur plan/sekansın toplam süresi17
dakikadır. Bu plan/sekans, temanın daha gerçekçi görünmesi için bir tür ha
zırlıktır. Sekans içinde kesme kullanılmasa dahi eksiksiz ilerleyebilecek uzun
84 Tarkovski, Sculpting in Time, s. 1 10.
Karanlıkta Yarablanlar li Z_
bir plandır bu ve temayı bir bütün olarak gösterir. Uzun planda genel kodlar daha az kullanılmıştır. Öyle ki seyirci bizatihi varlı9ıyla beraber sanki zamanın süreklili9i içindeki olayların akışı ve eylemlerin oluşması içinde bir rol üstle
nir. Eleştirmenler plan/sekans akışı içinde anlatımın homojen olaca9ı konu
sundaki endişelerini belirtirler; ancak hemen söylemeliyiz ki bu beyhude bir kaygıdır. Zira plan/sekansta da aynen mekan seçimi, görüntünün çerçevesi, kameranın görüş açısı, hızı ve hareket şekli gibi birçok unsurla karşı karşıya
yız. Yani plan-sekansta di9er biçimlerdeki gibi böyle bir ihtimal vardır; ama bu asla elde edilen gerçeklik ile bir tutulamaz.
Plan/ sekansın tanımlayıcı, dikkat yo9unlaştıncı etkisinin azlı9ı gibi sebep
lerden dolayı seyircinin dikkati asli eylemlere kayar. İtalyan göstergebilimci B ettetini, plan/sekans hakkında şöyle der:
Plan/sekans sadece montajla tanışmamış ilk dönem sinemasına sade bir dönüş de�ildir. Bu örtük işlev düzeni, montajı azalttı�ı gibi sinema öyküsüne olan dikkatleri de artırır. Sosyal (kültürel ya da spor) veya siyasal olaylan konu eden haber filmlerindeki ya da aktüel filmlerdeki uzun planlar daha ziyade öyküsel sinemadan devşirilmiştir ki bu da eylemin dışa vuruşu sebebiyle filmin gerçekçi nedenselli�ini daha da belirginleştirir. 85
Klasik Amerikan sinemasında genel olarak her plan
5
ita15
saniye sürelidir.100
ila120
dakikalık filmler ortalama500
plandan oluşur. Hitchcock'un bazı yapıtlannda bu planlann sayısı ıooo'i bulur. Öme9in
Kuşlar
filminde toplam1366
plan vardır. Oysa Dreyer'in119
dakikalık Gertrud'unda bu sayı80
ile sınırlıdır.Macar Yönetmen Miklos Jansco sinemasında ise bu sayı 8o'in de altındadır.86 Andre Bazin, Robert Flaherty'nin
Nanook of the North
filmindeki fok avı sahnesini tahlil ederken uzun planlardan söz eder ve plan/ sekanslann seyircinin dikkatini eylemlerin iç mekanizmasına çekti9ini belirtir. 87 Orsen Welles'in
Bit
meyen Balayı (Touch of Evil)
filminin başında kamera güzel bir plan/sekansta caddelerde dolaşarak seyircide gizemli bir korku yaratır. Antonioni'ninYolcu (Reporter)
filminde ise kameranın pansiyon odasından dış mekana geçişi, oradan tekrar odalara dönüşü Jack Nicholson'ın öldürülmesi süreci ile tek planda eş zamanlı akar.
85 G. Bettetini, The Language and Technique ofThe Film, The Hague, 1973.
86 Y. Biro, Miklos fansco, Paris, 1977, s. 1 16- 1 19.
87 Bazin, Qu est-ce que cinema?, s. 59.
118 Kayıp Umudun izinde: AndreyTarkovski Sineması
Kurban,
uzun plan/sekanslardan oluşmuştur. Bu yönüyleNostalghia'dan
bile daha güçlü ve zengindir. Plan/sekanslar daha çok kamera ile tema arasındaki dikkate değer mesafeyi gösterir.88Kurban'm
başı ve sonundaki plan/sekanslar akıllarda kalan en önemli plan/sekanslardandır; o enteresan görüntü mü
kemmelliklerinin yanı sıra nedensellikleri ile dikkate şayandırlar. Yani kesme yöntemiyle yapılacak kurgudaki planlardan elde edilecek anlam ve duygula
rın plan/sekans yöntemine göre daha zayıf olacağı ispatlanabilir. Alexander ile çocuğun beraber ağaç diktiği birinci plan/ sekanstan, ormanlık alandaki ağaçlar arasında oturmalarına kadarki plan/sekansa kadar seyircinin korkusu anbean artmaktadır. Zira seyirci nahoş bir olayın meydana geldiğini duyumsa
maktadır veya büyük bir tehlikenin bu baba ile oğlu tehdit edeceğini düşün
mektedir. Eğer bu sekans normal şekilde plan plan çekilmiş olsaydı eylemler
deki devamlılık duygusu gibi tehlikenin farkına varan içgüdünün sürekliliği de parçalanırdı. Plan/ sekansın başında, arka plandaki göle kadar uzanan yeşil vadide ne varsa, abartılı şekilde durağan ve hareketsiz görünmektedir. Plan/
sekansın ortasında hafif bir rüzgar esmekte ve çimenleri, ağaçların yapraklan
m hışırdatmaktadır. Rüzgann, yapraklann ve çimenlerin sesi gittikçe yükselir.
Plan/sekansın sonunda ise rüzgar daha da şiddetlenir ve çıkardığı sesler du
yulur. Tehlikenin yaklaşmakta olduğunu daha fazla hissetmeye başlanz. Bu uzun planda önemli olan şey temadaki olaylann ritmidir. Bu planda olayların ve unsurların birbiriyle kurduğu muntazam ilişkinin estetiğini görüyoruz. Ola
yın gerçeklik zamanı bizi de etkisi altına almıştır. Çevre ve mekanın gerçek uzamını görebiliriz. Tarkovski'nin 'zamanı tutuklama-mühürlüme' düşüncesi,
Kurban'm
bu birinci plan/sekansında olduğu kadar diğer filmlerinin hiçbirinde bu şahanelikte anlaşılabilir değildir.
Kurban'm
son plan/sekansı ise7
dakikalıktır. Bu sekansın kesme yöntemiyle kurgusu seyircinin dikkatini asli gerçeklikten saptırıp ikincil olaylara yön
lendirecekti. Karakterlerin korku ve heyecanına dikkatle tanık olacaktık.
Maria'nın karşısında
diz
çöküp elini öpen Alexander'a tepkisi, Otto'nun dökülen gözyaşlan, Yulya, Marta ve Victor'un endişesi olduğundan daha fazla önem kazanacaktı. Oysaki plan-sekansta Tarkovski ve Anna Asep'in şahane sahne tasanmı ve oyunculann o mükemmel istisnai oyunu sayesinde seyirci, tüm bu olaylan aynı anda görmektedir. Ancak hiçbir şekilde gördüğü şeyin içsel
man-88 Cahiers du cinema, 289 (Haziran 1978), s. 15.
Karanlıkta Yarablan\ar ızg_
tığına, detayına kendini kaptırmamaktadır. Onun için önemli olan her eylemin mantığı değil eylemlerin birbiri ile olan entegrasyonudur. Otto, Alexander'ın evini yakmasındaki ritüel eylem yönüne bakarak olayın belgesel yönünü fark ediyor. Evin yanmasıru değişik mesafelerden ve farklı açılardan görmek bir tür korku, belki de enteresan bir duyguya sebep olacaktır. Ancak filmde kamera
nın tema ile olan mesafesi, daha da önemlisi plan/sekans sayesinde o ritüel
leşmiş ve efsanevi ruhiyenin her aşaması izleyenin ruhunda belirginlik kaza
nıyor. Alexander'ın hızlı ve endişeli hareketleri yakanşın, belki de şükredişin bir göstergesi olarak açılmış elleri, yere düşmüş Adalayd'ın durumu -ki o da ellerini eve doğru uzatmıştır, güya evi kurtarmak istemektedir- bu olayı sanki bekliyormuş gibi bir doğallıkla izleyen Maria'nın rahatlığı, başını ambulansa yaslamış Otto'nun acısı . . . Tüm bunlar sabit bir noktada durmuş, kendi ekse
ninde ritüel bir raksı andınrcasına ağır ağır hareket eden kameranın dönüşü sayesinde çekilmiştir:
Bu sahnede amacım seyirciyi görünen olgular karşısında anlamsız heyecanla
ra düçar etmek değildi. Seyirci, "İnsanın görünürde zaruri olan şeylere sahip olması neden yanlış ya da günah bir eylemdir?" sorusunu kendisine sorsun is
tedim. Ayrıca seyirci, delice gibi görünen bu sahneye hiçbir aracı olmaksızın katılsın ve onu şimdiki zaman dilimindeki gerçeklikte imtihan etmek suretiyle Alexander'ın hasta bilincine vakıf olsun istedim. Bu sahne tüm filmlerim için
deki en uzun plan/sekanstır.89
Tarkovski böyle söylüyor ve şu iddiada bulunuyor: ''Bu sahne belki de sine
ma tarihinin en uzun planıdır." Zira o zamanın facialannı başka filmlerdekine benzer sahnelerden çok daha yavaş ve uzun şekilde göstermiştir.