İlkokul ve ortaokul seviyesinde yürütülen DGY ile gerçekleştirilen nicel paradigma araştırmaları

İlköğretimin ikinci kademesinde DG konularında DGY kullanılarak, deney ve kontrol grupları oluşturularak yarı deneysel olarak yapılan çalışmalarda DGO'da anlatılan DG konusunda öğrencilerin başarısının daha yüksek olduğu, öğrenilen bilgilerin kalıcılığının arttığı, matematik dersine ve konularına karşı olumlu tutum kazandırdığı görülmüştür (Akgül, 2014; Altın, 2012; Çetin, Erdoğan ve Yazlık, 2015;

Egelioğlu, 2008; Karakuş, 2008; Kurak, 2009; Mercan, 2012; Şataf, 2009; Yahşi Sarı, 2012; Yazlık, 2011).

Akgül'ün (2014) çalışmasında DGY kullanılarak yapılan öğretimin geleneksel öğretim ile karşılaştırılması ve sekizinci sınıf öğrencilerinin DG konusundaki matematik başarısı, geometrik düşünmesi, matematik ve teknolojiye olan tutumları üzerine etkisini incelemeyi amaçlamıştır. Araştırma modeli Statik Grup ön test, son test araştırma desenidir. Çalışmada deney grubu öğrencilerine DG konusu GGB kullanılarak öğretilmiş, kontrol grubu öğrencilerine ise geleneksel öğretim kullanılarak işlenmiştir.

Veri toplama aracı olarak Van Hiele Geometrik Düşünme Düzeyi Testi, Matematik Başarı Testi ve Matematik ve Teknoloji’ye Yönelik Tutum Ölçeği kullanılmıştır.

Araştırmanın sonucunda, sekizinci sınıf öğrencilerinin DG konusunda GGB destekli öğretimin, geleneksel öğretime göre, matematik başarısı ve geometrik düşünme üzerinde istatistiksel olarak, anlamlı ve olumlu bir etkisinin olduğu ortaya çıkmıştır.

Ancak öğrencilerin matematik ve teknolojiye yönelik tutumları üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olmadığı görülmüştür.

Altın (2012) ise DG konusunun sekizinci sınıf öğrencilerinin DGY olan GGB ile hazırlanan etkinliklerle işlenmesinin öğrencilerin başarı ve matematik dersine yönelik tutumlarına olan etkisini araştırmayı amaçlamıştır. Bu çalışma deneysel bir araştırma deseni olup ön test, son test kontrol gruplu deney deseni kullanılmıştır. Verileri toplama aracı olarak Matematik Dersi Tutum Ölçeği ve DG başarı testi kullanılmıştır.

Araştırmanın sonuçlarına göre DG konusunun DGY ile işlendiği derslerde deney grubunda diğer yapılandırmacı yaklaşımla konuların işlendiği kontrol grubuna göre akademik başarı olarak ve matematiğe olan tutumları açısından anlamlı farlılıklar çıkmıştır. Deney grubundaki öğrencilerin kontrol grubuna göre başarılarının daha yüksek olduğu, dinamik ve görsel öğelerin kalıcılığı artırdığı gözlenmiştir.

Çetin, Erdoğan ve Yazlık (2015) tarafından yapılan çalışmada sekizinci sınıf öğrencilerinin GGB ile DG konusundaki başarılarına etkisi araştırılmıştır. 5E modeli ile hem GGB da hazırlanan çalışma yaprakları ile hem de ders kitaplarındaki kağıt kesme ve materyal destekli etkinlikler ile öğrencilerin DG'deki öğrenmeleri karşılaştırmak amaçlanmıştır. Her iki gruba da DG ile ilgili hazırlanan başarı testleri, ön test, son test, yarı deneysel desen uygulanmıştır. Verilerin analizi sonucunda her iki grupta da öğrencilerin başarıları artmış son test lehine anlamlı farklılık çıkmıştır. Fakat deney grubunda yani GGB yazılımı ile anlatılan DG konusunda öğrencilerin başarısı, kontrol grubu öğrencilerine göre daha fazla olarak gözlemlenmiştir. Bunun nedeni olarak GGB

sayesinde öğrencilerin verilen şekilleri istedikleri şekilde ve yönde hareket ettirebildikleri, sürükleyebildikleri, aktif olarak derse katılım sağlayıp kendi bilgilerini oluşturmalarına, inceleme, araştırma yapmalarına ve düşündüklerini test edebilme fırsatını bularak anlamlı öğrenmeyi gerçekleştirdikleri söylenebilmektedir. Kontrol grubunda; çizimlerde ve etkinliklerde zaman kaybının olması, derse karşı ilginin azalmasına yani grubun başarısının düşmesine neden olduğu görülmüştür.

Egelioğlu (2008) çalışmasında yedinci sınıf öğrencilerinde DG ve dörtgensel bölgelerin alanlarının bilgisayar destekli öğretilmesinin başarıya ve epistemolojik inanca etkisinin olup olmadığının araştırılmasını amaçlamıştır. Araştırma deseni olarak ön test, son test kontrol gruplu model uygulanmıştır. Bilgisayar destekli öğretimin uygulandığı deney grubu ve geleneksel öğretimin uygulandığı kontrol grubu oluşturulmuştur. Veri analizlerinde normallik, homojenlik, güvenirlik olmak üzere üç farklı testten elde edilen verilerden yola çıkarak bilgisayar destekli eğitim ile geleneksel eğitimin karşılaştırılmalı yorumlarına yer verilmiştir. Araştırma sonucunda yedinci sınıf öğrencilerinde bilgisayar destekli eğitimin başarıya ve epistemolojik inanca olumlu yönde etkisi olduğu yani bilgisayar destekli öğretim yönteminin uygulanmasının öğrenci başarılarını artırdığı ortaya çıkmıştır. Ayrıca bilgisayar destekli öğretime olumlu yönde yorumlar gelmiştir.

Karakuş (2008) ise DG'de bilgisayar destekli öğretimin öğrenci erişisine etkisini incelemek için yedinci sınıf öğrencileri ile ön test, son test kontrol gruplu deneysel bir çalışma yapmıştır. Seçilen sınıflardan deney gruplarına önce DGY anlatılmış sonra DG konuları bilgisayar destekli olarak işlenmiştir. Kontrol grubunda dersler Öğretim Programına uygun olarak etkinlik temelli anlatılmıştır. Araştırma sonucunda bilgisayar destekli öğretim ile DG'nin öğretimi yapılan deney grubunun lehine anlamlı bir fark oluşmuştur. Yüksek başarılı öğrencilerde, DG konuları değerlendirildiğinde, deney ve kontrol grubu arasında deney grubunun lehine anlamlı bir fark görülmüştür. Düşük başarılı öğrencilerde, DG konuları değerlendirildiğinde, deney ve kontrol grubu arasında anlamlı bir fark gözlemlenmemiştir. Bilgisayar destekli olarak ders işlemenin DG'nin öğretiminde, geleneksel yöntemle ders islemeye göre daha etkili olduğu görülmüştür. Öğrenciler bilgisayar destekli öğretimi keşfederek kendi bilgilerine ulaşabildikleri, derse aktif katılım sağladıkları, şekilleri hareket ettirerek daha kolay çizimler yapabildikleri ortamlar olarak görmüşler ve bu nedenle matematiğe karşı olumlu yaklaşımlar sergilemişlerdir.

Kurak (2009) çalışmasında yedinci sınıf öğrencilerinin DGY Cabri kullanımının DG konusunu anlama düzeylerine ve akademik başarılarına etkisini belirlemeyi amaçlamıştır. Deney ve kontrol grupları ile yarı deneysel bir tasarım yapılmıştır. Deney grubunda Cabri ile hazırlanmış öğretim materyalleri kullanılmış, kontrol grubunda ise mevcut sınıf ortamındaki materyaller kullanılmıştır. Veriler geometri başarı testi, geometri düzeyleri anlama testi ve klinik mülakatlar yoluyla toplanmıştır. Verilerin analizi sonucunda deney grubu öğrencilerinin akademik başarıları ile kontrol grubu öğrencilerinin akademik başarıları arasında anlamlı farklılık tespit edilememiştir. DG anlama düzeyleri bakımından DGY 'nin kullanıldığı deney grubunun anlama düzeyleri, sınıf ortamında bulunan kontrol grubunun anlama düzeylerinden yüksek çıkmıştır.

Yapılan mülakatların bu sonucu destekler nitelikte olduğu görülmüştür.

Mercan'ın (2012) yaptığı çalışma; yedinci sınıf öğrencilerinin Matematik Dersi Öğretim Programında yer alan DG konusunun öğretiminde, GGB’nin kullanımının öğrenci başarısına ve bilgilerin kalıcılığına etkisini incelemek amacı taşımaktadır.

Araştırma ön test, son test kontrol gruplu deneysel çalışmadır. Deney grubunda öğretim programına uygun olarak GGB’nin aktif kullanımını içeren yapılandırılmış etkinlikler kullanılmıştır. Kontrol grubunda yine öğretim programına uygun olarak dersler işlenmiştir. Araştırma sonucunda, GGB’nin öğrencilerin öğrenme ve başarılarını olumlu yönde etkilediği görülmüştür. Deney ve kontrol grubunun son testleri karşılaştırıldığında, deney grubu lehine anlamlı bir farklılık bulunmuştur yani GGB destekli öğretimin, müfredata bağlı kalınarak yapılan öğretime göre daha etkili olduğu, öğrenci başarısını daha çok arttırdığı görülmüştür. Deney ve kontrol grubuna yapılan kalıcılık testleri sonuçlarına göre ise, deney grubu lehine anlamlı bir farklılık olduğu gözlemlenmiştir. Yani GGB ile yapılan öğretimin, ders kitabına bağlı olarak yapılan öğretime göre kalıcılık üzerinde daha etkili olduğu anlaşılmıştır.

Şataf (2010) bilgisayar destekli matematik öğretiminin sekizinci sınıf öğrencilerinin DG alt öğrenme alanındaki kazanımlarından olan “Koordinat düzleminde bir çokgenin eksenlerden birine göre yansıma, herhangi bir doğru boyunca öteleme ve orijin etrafındaki dönme altındaki görüntülerini belirleyerek çizer.” ile üçgenler alt öğrenme alanındaki “Üçgenin iki kenarının uzunluğunun toplamı veya farkı üçüncü kenarının uzunluğu arasındaki ilişkiyi belirler.” kazanımının GGB ve geleneksel yöntemle öğretilmesinin başarı ve matematiğe karşı tutumlarının etkisini belirlemek amacıyla yapılmış bir çalışmadır. Deneysel desenlerden ön test, son test kontrol gruplu desene uygun olarak deney ve kontrol grupları oluşturulmuştur. Araştırma sonucunda

hem GGB hem de geleneksel öğretimle işlenen derslerde öğrenci başarılarında anlamlı bir artış görülmüştür. Bilgisayar destekli öğretimin geleneksel öğretime göre DG konusu ve üçgenin kenar uzunlukları arasındaki bağıntının, öğrenilmesinde ve öğretilmesinde başarı yönünden anlamlı derecede farklılık çıkmıştır.

Yahşi Sarı (2012) ilköğretim yedinci sınıf DG alt öğrenme alanının öğretiminde GSP ve GGB'nin kullanımlarının öğrencilerin akademik başarısına, öğrenmelerin kalıcılığına etkilerinin karşılaştırılmasını ve bu yazılımların geleneksel öğretimlere katkısını inceleyen bir çalışmadır. Bu araştırma, gerçek deneysel desenlerden ön test, son test kontrol gruplu desene uygun olarak yapılmıştır. Araştırma, DG konusunun deney gruplarında bilgisayar destekli öğretim ve kontrol grubunda geleneksel yöntemle hazırlanan çalışma yaprakları ve etkinliklerle öğretim yapılmıştır. Verilerin analizi sonucunda DG konusunun öğrenilmesinde başarı açısından bilgisayar destekli öğretimin kullanıldığı deney gruplarının geleneksel yöntemlerin kullanıldığı kontrol grubundan daha başarılı, kalıcılık açısından daha faydalı olduğu ve öğrencilerin bilgiyi daha uzun süre akılda tuttukları gözlenmiştir.

Yazlık'ın (2011) ise ilköğretim yedinci sınıf öğrencilerinde Cabri Geometri Plus II'nin DG öğretimine etkisinin olup olmadığını ve bu yazılıma yönelik öğrencilerin tutumlarını incelemeyi amaçladığı bu çalışmada kontrol gruplu ön test ve son test araştırma deseni kullanılmıştır. DG konusu deney grubunda Cabri Geometri Plus II kullanarak, kontrol grubunda ise geleneksel ders işleme yöntemi ile anlatılmıştır.

Araştırmanın verileri Matematik Başarı Testi ile grupların akademik başarıları arasında anlamlı bir farklılık olup olmadığına Cabri Geometri Plus II Programı ile deney grubu öğrencilerinin Cabri programı hakkındaki görüşleri ise Tutum Ölçeği ile incelenmiştir.

Araştırmanın sonucunda deney ve kontrol grubundaki öğrencilerin akademik başarılarında artış olduğu sonucuna varılmış ancak deney grubu öğrencilerinin akademik başarılarının kontrol grubu öğrencilerinin akademik başarılarından daha yüksek olduğu yani anlamlı bir farklılık olduğu sonucuna varılmıştır. Aynı zamanda deney grubu öğrencilerinin tutumlarına ilişkin Cabri Programının DG konusunun kavramlarının anlaşılmasında kalıcı öğrenmeleri sağladığı yani olumlu bir tutum sergiledikleri sonucuna ulaşılmıştır.

Sadece ikinci kademede değil birinci kademede de simetri konusunun öğretiminde yapılan DGY'nin kullanıldığı yarı deneysel çalışmada, yine DGO'nun öğrenci başarısının artırdığı görülmüştür (Özçakır Sümen, 2013).

Özçakır Sümen'in (2013) ilkokul dördüncü sınıf öğrencileri ile yaptığı çalışmada GGB yazılımı ile simetri konusunun öğretiminin öğrencilerin matematik başarısı ve kaygısına etkisi belirlenmek amaçlanmıştır. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden ön test, son test kontrol gruplu yarı deneysel yöntem, bilgisayar destekli öğretime yönelik öğrencilerin düşüncelerini belirlemek için ise, nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Simetri konusu deney grubunda GGB yazılımıyla, kontrol grubuna ise öğretim programı dahilinde yapılandırmacı yaklaşıma göre işlenmiştir. Araştırmada simetri başarı testi ve matematik kaygılarını ölçmek için matematik kaygı ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizi sonucunda ise GGB yazılımının, yapılandırmacı yaklaşıma oranla öğrenci başarısını daha fazla artırdığı, yapılandırmacı yaklaşımı ve GGB yazılımı kullanılan derslerde öğrencilerin matematik kaygılarında herhangi bir değişikliğe neden olmadığı ortaya çıkmıştır. Deney grubu öğrencilerinin GGB ile matematik dersine karşı olumlu yaklaşımlar sergiledikleri, yararlı buldukları ve kalıcılığı arttırdığı gibi sonuçlarda gözlemlenmiştir

2.2.2 İlkokul ve ortaokul seviyesinde yürütülen DGY ile gerçekleştirilen