• Sonuç bulunamadı

Emsallerine Uygunluk Aralığının (Range) Kullanımı Kullanımı

İLKENİN UYGULANMASINDA GELİŞTİRİLEN YÖNTEMLER

2.4 Emsallerine Uygunluk Aralığının (Range) Kullanımı Kullanımı

Emsal bedel aralığı, aynı transfer fiyatlandırma yönteminin farklı karşılaştırılabilir kontrolsüz işlem verilerine uygulanmasından

307 OECD Transfer Pricing, 2001, a.g.e., s. I – 15-16, Soydan, 1995, a.g.m., s. 111 – 112, Uyanık, 2001, a.g.e., s. 243, Adams; Coombes, 2003, a.g.e., s. 12, İngiltere, işlemin ekonomik mahiyeti itibariyle bir sermaye katkısı olmakla beraber borç gibi yapılandırıldığı durumlarda, bu yapılandırmayı Transfer Fiyatlandırma Rehberinde olduğu gibi örtülü sermaye saymaktadır. Bkz.: (Çevrimiçi)

http://www.inlandrevenue.gov.uk/bulletins/tb37.htm, 06.08.2004

308 OECD Transfer Pricing, 2001, a.g.e., s. I – 17-18, ABD 482 – 1(f)(2)(i)

veya aynı verilere farklı transfer fiyatlandırma yöntemlerinin uygulanmasından elde edilen değişik emsal fiyatların oluşturduğu fiyat dizisidir.309

Bazı durumlarda ticari işlemin koşullarının emsallerine uygun olup olmadığını anlamak için güvenilir tek bir fiyat ya da marja ulaşmak yeterli olabilir. Bununla birlikte, transfer fiyatlandırma tam anlamıyla bir bilim sayılamayacağı ve muhakeme yeteneği gerektireceği için en uygun yöntemin ya da yöntemlerin uygulanması, göreceli olarak hepsi eşit derecede güvenilir bir aralıktaki birden fazla fiyat veya marj ortaya koyabilmektedir. Bu durumlarda, aralığı oluşturan rakamlardaki farklılıklar, genellikle emsallerine uygunluk ilkesinin uygulamasının bağımsız teşebbüsler arasındaki koşullara ilişkin yaklaşık bir fikir ortaya koymasından kaynaklanıyor olabilir.

Ayrıca bir aralıktaki farklı noktalar, karşılaştırılabilir koşullar altında karşılaştırılabilir ticari işlemlere giren bağımsız teşebbüslerin, ticari işlem için tamamen aynı fiyatı belirleyemeyebileceği gerçeğini ortaya koymaktadır. Diğer taraftan bazı durumlarda, incelenen karşılaştırılabilir ticari işlemlerin hepsinde göreceli olarak eşit karşılaştırılabilirlik derecesi olmayacağından tek bir fiyat veya marj elde edilmeyecektir.310

ABD’de 1993’den önceki düzenlemelerde yalnızca tek bir emsal bedel sonucu öngörülmekteydi. Daha sonra bu katı tutumdan yukarıdaki gerekçelerle vazgeçilmiştir. Bazı olaylarda başvurulan bir yöntem, emsallere uygunluk konusunda en iyi, en güvenilir tek bir sonuç verebileceği gibi bazı olaylarda ise birden fazla yöntemle elde edilen sonuçlar emsallere uygun olarak kabul edilebilir. Bu sonuçların hepsi de güvenilir olabilir. Mükellef saptanan bu sonuç aralığı içersinde bir tutar belirleyebilmektedir.311 Mükellef, aralık içersinde bir fiyat veya kar marjı belirlemesi durumunda gelir idaresinin ne gibi işlem yapacağı ABD düzenlemelerinde aşağıdaki gibi ayrıntılı olarak açıklanmıştır.

ABD uygulamasında, emsallerine uygunluk aralığı en iyi yöntem kuralları altında benzer karşılaştırma ve güvenilirlik özelliğine sahip birden fazla kontrolsüz işlemden yararlanılarak yalnızca bir fiyat

309 Öz, 2005, a.g.e., s. 294

310 OECD Transfer Pricing, 2001, a.g.e., s. I – 19, ABD 482 – 1(e)

311 ABD 482 – 1(e), Gustafson; Peroni; Pugh, 1997, a.g.e., s.510, Kapusuzoğlu, Haziran 1999, a.g.m., s. 66 - 67

veya marj bulunması yoluna gidilir. Bu mümkün değilse kontrolsüz işlemlerde karşılaştırılabilirlik ve güvenilirlik açısından önemli ölçüde sapma gösteren vakalar, emsallere uygunluk aralığı saptanmasında elemeye tabi tutulur. Maddi varlıkların etkisi saptanabildiği durumlarda gerekli uygun ayarlamalar yapılarak emsallere uygunluk aralığı bulunur. Buna karşılık kontrolsüz işlemler benzer değilse veya gerekli ayarlamalar yapılamıyorsa, uygun istatistiki yöntemler kullanılarak bir aralık bulunabilir. Geçerli istatistiksel yöntemler uygulanarak elde edilen fiyat veya kar marjı verilerinden bir seri elde edilir. ABD’de istatistiki yöntemle elde edilen fiyat veya marj serisine dörtlü aralık (Inter quantile range) denmektedir. Dörtlü aralık kullanıldığı durumlarda emsal alınacak fiyat veya marj, dörtlü aralıktaki bütün fiyat kar veya marjların medyanı olarak dikkate alınır.

Seri dörde bölündükten sonra serinin en alt %25 ve en üst %25’lik dilimlerinde kalanlar analiz dışı bırakılarak elde edilen aralık emsal bedel aralığı olarak nazara alınır. Diğer bir deyişle elde edilen serinin

%25 olasılığına tekabül eden noktanın üzeri ile %75 olasılığı tekabül eden noktanın altındaki rakamlardan oluşan bir aralık emsal bedel aralığıdır.312

İstatistiki kavram olan medyan, Türkçe’de aynen medyan olarak kullanıldığı gibi ortanca olarak da kullanılmaktadır. Medyan büyükten küçüğe veya küçükten büyüğe doğru dizilmiş bir serinin tam ortasında yer alan değer olarak tanımlanmaktadır. Seride tek sayıda eleman bulunuyor ise tam ortadaki değer medyan olarak belirlenir. Buna karşılık çift eleman var ise ortada iki değer olacağından medyan ortadaki iki sayının tam ortasındaki değer olacaktır.313

Mükellefin beyanı bulunacak aralığın dışında ise gelir idaresi mükellefin beyanını, aralık içindeki medyana getirip tarhiyat yapa-bilir. Gelir idaresi medyanı esas alarak kendi tarhiyatını yapacaktır.

Mükellefin beyanı emsal bedel aralığı içinde ise gelir idaresi tarhiyat yoluna girmeyecek, beyan esas alınacaktır. Dörtlü aralık kullanıl-mayan olaylarda ise aritmetik ortalama kullanılarak gelir idaresi emsal kabul edilebilecek bir fiyat veya marja ulaşılabilmektedir.314

312 ABD 482 – 1(e), Gustafson; Peroni; Pugh, 1997, a.g.e., s.510, Kapusuzoğlu, Haziran 1999, a.g.m., s. 66 - 67

313 Çev. Fethi Şeniş, İstatistik, Eskişehir, 1998, Açıköğretim Fakültesi Yayınları No:77, s. 102

314 ABD 482 – 1(e), Gustafson; Peroni; Pugh, 1997, a.g.e., s.510, Kapusuzoğlu, Haziran 1999, a.g.m., s. 66 - 67

Yukarıda da açıklandığı gibi OECD rehberinde hedef fiyat veya marj yerine emsallerine uygunluk ilkesiyle tutarlı bir aralık kabul edilmiştir. Bu ilke paralelinde ABD’de de emsallerine uygunluk aralığı esası benimsenmiştir. Dörtlü aralık uygulaması olarak adlandırılan emsal bedeli aralığı ABD’de yerleşmiş durumdadır.

Ülkelerden bazıları ABD uygulaması paralelinde güvenli limanı kabul etmektedirler. Güvenli liman uygulaması, vergi idarelerince belirlenen kuralların mükelleflerce yerine getirilmesi halinde ilave tarhiyata maruz kalmama garantisini elde etmesidir. Buna karşılık OECD güven aralığı kabul etmekle birlikte bunu bir güvenli liman olarak değerlendirmemektedir.315

Almanya’da emsallerine uygunluk aralığındaki fiyatlar mükellefin yararına transfer fiyatı kabul edilmektedir. Mükellefin yararına kabul edilecek transfer fiyatına, ispat külfeti ile ilgili bölümde ayrıntısı açıklanan silsile takip edildikten sonra ulaşılabilecektir.

Silsileye göre gelir idaresi mükellefin belirlediği fiyatların gerçek olmadığını gerekçeleriyle iddia edecek, mükellef de kendi iddialarını ortaya koyacak daha sonra her iki taraf için makul olabilecek ve mükellefin yararına fiyat veya bedel kabul edilecektir.316

Buna karşılık bazı ülkeler aralık kullanımına karşı çıkmaktadırlar. Örneğin Hindistan’da 2001 yılında yürürlüğe giren Maliye Kanunu (Finance Act) ile 1961 tarihli Gelir Vergisi Kanununa (Income Tax Act) 92 ila 92F bölümlerini eklenmiştir. Emsallerine uygunluk aralığını kabul etmemektedir. Eğer en makul olan yöntem birden fazla emsal fiyatı ortaya koyabiliyor ise bu fiyatların aritmetik ortalaması emsallerine uygun fiyat olarak kabul edilecektir. Hindistan Gelir İdaresi daha sonra çıkardığı tebliğle (Circular), emsaline uygun olan fiyatın %5 altındaki veya üstündeki fiyatları emsaline uygun kabul ederek mükellef üzerindeki yükü bir nebze hafifletmeyi amaçlamıştır. Ancak yakın gelecekte bu ülkede de emsal aralığının kullanılabileceği yönünde beklenti bulunmaktadır.317

315 Turner; Okawara; Miall, 2003, a.g.m., s. 43 - 45

316 Alexander Vogele; William Bader, “New Deal for German Transfer Pricing ” International Tax Review, Feb 2002, Vol.13, Issue 2, s. 26

317 Vispi Patel, “Transfer Pricing in India : Why Clarity is Essential”, International Tax Review, Nov 2001, Vol.12, Issue 10, s. 45 - 47, (Çevrimiçi)

http://www.legalmediagroup.com/internationaltaxreview/includes/print.asp?SID=17 39, 20.04.2005

Benzer Belgeler