• Sonuç bulunamadı

KURAMSAL ÇERÇEVE VE İLGİLİ ARAŞTIRMALAR

4.2. Anababa Kabul/İlgisi, Kontrolü ve Anababanın Eğitim Düzeyi

Anababanın kabul/ilgi ve kontrolünün anababanın eğitim düzeyine göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemek için tek yönlü varyans analizi ve çoklu karşılaştırma testi (post-hoc test) uygulanmıştır.

Annenin kabul/ilgi ve kontrolünün annenin eğitim düzeyine göre tek yönlü varyans analizi sonuçları çizelge 12 ve çizelge 13’de gösterilmiştir.

Çizelge 12. Anne Kabul/İlgisinin Eğitim Düzeyine Göre Tek Yönlü Varyans Analizi

Kaynak KT sd KO F p

Gruplar arası 10.070 3 3.357 .407 .748 Gruplar içi 9284.607 1126 8.246

Toplam 9294.677 1129

Çizelge 12’deki analiz sonuçlarına göre annelerin gösterdiği kabul/ilgi eğitim düzeylerine göre anlamlı düzeyde farklılık göstermemektedir [F (5-1126)= .407, p>

.05].

Annenin algılanan kontrolünün eğitim düzeyine göre tek yönlü varyans analizi sonuçları çizelge 13’de gösterilmiştir.

Çizelge 13. Anne Kontrolünün Eğitim Düzeyine Göre Tek Yönlü Varyans Analizi Kaynak KT sd KO F p Gruplar arası 163.216 3 54.405 3.216 .022 Gruplar içi 19050.939 1126 16.919

Toplam 19214.156 1129

Çizelge 13’deki analiz sonuçlarına göre, annelerin gösterdiği kontrol eğitim düzeylerine göre anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır [F (3-1126)= 3.216, p< .05]. Farkın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek amacıyla yapılan Schefee testinin sonuçları, üniversite mezunu annelerin kontrol puan ortalamalarının ( = 25.59), ilkokul mezunu annelerin kontrol puan ortalamalarından ( =24.62) daha yüksek olduğunu göstermektedir.

Annenin uyguladığı kontrolün eğitim düzeyine göre farklılaştığı odak grup görüşmelerinde elde edilen bulgularda da görülmektedir. Buna göre eğitim düzeyi düşük kişilerin bulunduğu grupta kurallardan ve kuralcı olmaktan söz edilmezken, eğitim düzeyi yüksek kişilerin bulunduğu grupta, özellikle annelerin çoğunluğu (6 annenin 5’i) kontrolden söz etmişler ve kendilerini kuralcı olarak tanımlamışlardır.

Aşağıda bununla ilgili ifadeler bulunmaktadır.

“Katı, kuralcıyım, her şey düzenli olsun isterim, eksik olmasın, ben önceden onu uyarırım, anlatırım…” (Anne: 43 yaş, üniversite mezunu, çalışıyor, evli, 2 çocuk).

“Ben de öyleyim, ben de her söylediğini eleştiririm, her yanlışına muhakkak müdahale ederim. Şöylesi doğru olur, böylesi doğru olur diye…” (Anne: 42 yaş, üniversite mezunu, çalışıyor, evli, 2 çocuk).

“… Ama en büyük sorunumuz otorite altına girmemesi, ders çalışması gerektiğini söylediğimizde sana ne demesi…”. (Anne: 44 yaş, üniversite mezunu, çalışıyor, evli, 3 çocuk).

“Benim de kurallarım var, biraz sonuca odaklı hareket ediyorum galiba, ders çalışmadığında sonuç ne olur, şu işi yapmadığında sonucu ne olur diye düşünerek bazı şeyleri yapmaya çalışıyorum…” (Anne: 49 yaş, üniversite mezunu, çalışıyor, evli, 2 çocuk).

Babanın kabul/ilgi ve kontrolünün babanın eğitim düzeyine göre tek yönlü varyans analizi sonuçları çizelge 14 ve çizelge 15’de gösterilmiştir.

Çizelge 14. Baba Kabul/ İlgisinin Eğitim Düzeyine Göre Tek Yönlü Varyans Analizi

Kaynak KT sd KO F p

Gruplar arası 193.640 3 64.547 6.150 .000 Gruplar içi 11534.269 1099 10.495

Toplam 11727.909 1102

Çizelge 14’deki analiz sonuçlarına göre babaların gösterdiği kabul/ilgi eğitim düzeylerine göre anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır [F (3-1099)= 6.150, p< .001].

Farkın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek amacıyla yapılan Schefee testinin sonuçlarına göre, üniversite mezunu babaların kabul/ilgi puanı ortalamaları ( =24.52) ilkokul ( =25.54) ve ortaokul ( = 25.44) mezunu babaların kabul/ilgi puanı ortalamalarından daha düşüktür.

Babanın kontrolünün eğitim düzeyine göre tek yönlü varyans analizi sonuçları çizelge 15’de gösterilmiştir.

Çizelge 15. Baba kontrolün Eğitim Düzeyine Göre Tek Yönlü Varyans Analizi

Kaynak KT sd KO F p

Gruplar arası 65,716 3 21.905 1.397 .242 Gruplar içi 17278.549 1102 15.679

Toplam 17344.265 1105

Çizelge 15’de görülüğü gibi, babaların gösterdiği kontrol eğitim düzeylerine göre anlamlı düzeyde farklılık göstermemektedir [F (3-1102)= 1.397, p> .05].

Eğitim düzeyi düşük grupta baba olmadığı için bu konuda doğrudan bir karşılaştırma olanaklı değildir, ancak eğitim düzeyi yüksek guruptaki üç babadan ikisi kurallardan söz etmemişler, çocuklarını özgür bıraktıklarını, sorumluluğu çocuklarına bıraktıklarını ifade etmişlerdir.

“… Çocuklara sınırsız tolerans tanıyan, onları sınırsız dinlemeye çalışan biriyim… Onlara sınırsız davranış serbestisi verebileceğimin güvenini verirler bana…”.

(Baba: 45 yaş, üniversite mezunu, çalışıyor, evli, 2 çocuk).

“… Çok fazla kuralcı olmayı sevmiyorum. Kendi hayatımda da böyle.

Çocuklarım bazı şeyleri kendileri düşünsün, kendileri yapsın istiyorum. Bizim illa onların önünde giden bir durumda olmamızı istemiyorum… Çok zorlamıyorum yani.

Bazı şeyleri kendi düşünebildiği için yapsın istiyorum. Onun da yaptığı şeyler oluyor, yapamadığı şeyler oluyor, kızamıyorum…”. (Baba: 52 yaş, üniversite mezunu, çalışıyor, evli, 3 çocuk).

Eğitim düzeyi düşük gruptan bazı anneler ise eşlerinin katı kontrol ve denetleme kullandıklarını ifade etmişlerdir.

“Bazen bir şeyler anlatırken baba hemen susturur. Önce sen askeri okulu kazansaydın der, sonra konuş. Okulda ya da dışarıda olan bir olayı anlatırken baba hemen susturur, kestirir atar. O zaman ağlar… Zaman zaman da dinlenmediği için anlatacağı şeyleri anlatmıyor olabilir… Ben kendimi hep arada kalmış bir anne olarak görüyorum. Babayla çocuklar arasında. Doğrudan diyalog kuramıyorlar. Büyük oğlum 21 yaşında, o bile doğrudan babaya söyleyemiyor. Hep bana söylüyorlar, ben babaya söylerim. O nedenle arada kalmış anneyim”.”. (Anne: 43, ilkokul, çalışmıyor, evli, 2 çocuk).

“... Eşim pek anlayışlı değil. Kızım bir yere gitmek istiyor, eşim gidemezsin diyor. Onların arasında kalıyorum...”. (Anne: 39 yaş, Ortaokul mezunu, çalışmıyor, evli, 5 çocuk).

Gençlerin bildirimlerine göre babaların gösterdiği kontrol eğitim düzeylerine göre anlamlı düzeyde farklılık göstermemektedir. Ancak yukarıda üniversite mezunu babalardan yapılan alıntılarla, eğitim düzeyi düşük gruptaki annelerin eşleri için yaptıkları betimlemeler incelendiğinde düşük eğitim düzeyine sahip babaların eğitim düzeyi yüksek olanlara göre daha denetleyici oldukları görülmektedir.

Sonuçlar genel olarak anababaların çocuklarına karşı ilgili/ sevgi gösterici olduklarını göstermektedir. Ancak görüşme sonuçları özellikle eğitim düzeyi yüksek annelerin çocuklarını denetleme davranışlarının oldukça yaygın olduğunu göstermektedir. Türk toplumunda çocuk sevgisi ve çocuğu kontrol altında tutma aynı anda var olabilen yaklaşımlardır. Onur (2007) seyhatname ve anı yazarlarının gözlemlerine dayanarak Türk toplumunda çocuk sevgisinin ve dayağın tarih boyunca sürüp geldiğini ve günümüzde de var olan yaygın özellikler olduğunu belirtmektedir.

Türk toplumu her ne kadar “çocuksever” bir toplum olsa da, dayak bir çocuk yetiştirme yöntemi olarak tarih boyunca varlığını sürdürmüştür. Türk toplumunda çocuk ne kadar sevilirse sevilsin kontrol altında tutulmak istenmektedir.