• Sonuç bulunamadı

2.6. JEOTERMAL ENERJĠ FAALĠYETLERĠNDE UYGULANAN HUKUKĠ

2.6.5. Hukuki Destek Araçların Türleri

2.6.5.2. YeĢil Sertifika Sistemi

Kota sistemi geniĢ olarak Amerika BirleĢik Devletleri ve Avrupa‘da özellikle BirleĢik Krallık ile Ġsviçre‘de uygulanmaktadır. Bu sistemde devletler gerek yenilenebilir enerji kaynaklarından elektriğin üretilmesi gerek bu elektriğin Ģebekeye aktarılması konularında mümkün olduğunca pasif kalırlar. Buradaki sorunların çözülmesi üretici, dağıtıcı ve tüketicilere bir takım yükümlülüklerin getirilmesi ile gerçekleĢtirilir158

.

YeĢil sertifika sisteminin kısmi tanımı dolaylı bir Ģekilde 2009/28/EC sayılı Direktifin 2. maddenin (l) bendinde ―yenilenebilir enerji yükümlülüğü‖ baĢlığı altında

156

Frede Hvelplund, "Renewable Energy: Political Prices or Political Quantities", Switching to

renewable power: A Framework for the 21st Century, Earthscan Publications Limited, 2005,

London, s. 243

157 COM (2005) 627 sayılı ve 7.12.2005 tarihli yenilenebilir enerji kaynaklı elektriğin desteklenmesi

hakkında Komisyon Raporu, s. 4. Bakınız:

http://eur-lex.europa.eu/LexUriServ/LexUriServ.do?uri=COM:2005:0627:FIN:EN:PDF

düzenlenmiĢ olduğunu belirtebiliriz. Buna göre, enerji üreticilerine ürettikleri enerjinin belirli bir kısmının yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilmesi gerektiğini, enerji tedarikçilerine tedarik ettikleri enerjinin belirli bir kısmının veya tüketicilere tükettikleri enerjinin belirli bir kısmının yenilenebilir enerjiden oluĢması gerektiğini yükümlülüğü getiren düzenlemeler yenilenebilir enerji yükümlülüğü olarak kabul edilmektedir. Bendin son cümlesinde bu tür yükümlülüklerin yeĢil sertifika sistemi ile yerine getirilebileceğini belirtilmiĢtir.

Sertifika sisteminin asıl amacı devlet müdahalesini en aza indirerek – mümkünse tamamen kaldırarak – hem enerjinin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilmesini sağlamak hem de yeĢil sertifikaların satıĢa sokulması ile birlikte rekabeti artırarak fiyatların düĢük olmasını sağlamaktır159

.

Günümüzde kota sistemi yükümlülük/sertifika ve ihale sistemi Ģeklinde uygulanmaktadır. Amerika BirleĢik Devletleri‘nde genellikle Yenilenebilir Portföy Standartları uygulanmaktadır. Burada yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilmesi gereken veya aktarılması gereken en az enerji miktarı belirtilir ve zamanla bu üretim miktarı artırılır. Sistemde belirli dönemler için belirli hedefler konulur ve üreticilerin veya tedarikçilerin bu hedeflere ulaĢması istenilir. Yatırımcılar ve üreticiler bu hedeflere nasıl ulaĢacaklarını, hangi teknolojilerini kullanacaklarını (eğer teknoloji bakımından bir sınırlama getirilmemiĢse) fiyat ve anlaĢma süreleri bakımından yol çizerler. Hedef süresi sonunda elektrik üreticileri veya tedarikçiler, gerçekleĢtirdikleri iletim sonucunda kredilerini tamamladıklarını ve böylece hedeflere ulaĢtıklarını kanıtlamak zorundadırlar, aksi takdirde para cezasını ödemek zorunda kalacaklardır. Üreticiler yenilenebilir enerji kaynaklarından ürettikleri elektrik enerjisi için ―yeĢil sertifikalar‖ Ģeklinde kredi almaktadırlar. Bu sertifikalar satılabilir veya ticari iĢlemlere konu olabilir, bunların bu tür iĢlemelere konu olmasındaki amaç yenilenebilir kaynaklı enerji kotalarına ulaĢamayan diğer iĢletmelerin ceza almamaları

159 Volkmar Lauber, "Tradeable Certificate System and Feed-in Tariffs: Expectations Versus

Performans", Switching to renewable power: A Framework for the 21st Century, Earthscan

için bu tür sertifikaları satın alarak kotalarını tamamlamıĢ olduklarını gösterebilmesidir160

.

YeĢil sertifikaların alım satıma konu olabilmesi üreticileri yenilenebilir kaynaklı enerjiyi daha fazla üretmeleri için teĢvik etmektedir. Bunun nedeni sahip oldukları fazla yeĢil sertifikaları diğer iĢletmelere satarak ek gelir elde edebilme olanaklarının bulunmasıdır. Böylece hem yeĢil sertifikayı satın alan hem de yeĢil sertifikayı satan karlı durumuna geçerken, yenilenebilir kaynaklı enerjinin üretiminde de artıĢın olması beklenmektedir. Fakat dikkat edilmesi gereken husus bu sistemde yenilenebilir enerji kaynaklı enerjinin üretim kapasitelerinin artırılması için hiçbir önlemin alınmamıĢ olduğudur. Bu nedenden dolayı sistem uygulamada baĢarılı sonuç verememiĢtir.

Sistemin baĢarısız olmasının diğer nedenleri ise uygulanan kotaların politik nedenlere dayanması, fiyatların sadece pazarın niteliğine göre belirlenmeyip üzerinde politik karar etkilerinin bulunması olarak gösterilebilir. Bunun yanında fiyatların sürekli dalgalanması yatırımcıların kredi almalarında güçlükler doğurmakta, fiyatların enerji üretimi bakımından verimli – verimsiz bölge ayırımı yapılmadan ve üretim zamanına bakılmaksızın tespit edilmesi üreticileri sıkıntıya sokmaktadır. Belirlenen kota sürelerinin uzun olması (6 – 8 yıl) ve bu sürede teknoloji geliĢmelerine bağlı olarak yeĢil sertifika fiyatlarının değiĢmemesi, üreticilerin yeni teknolojiye yönelmelerini isteksiz bırakılmaktadırlar. Bunun nedeni eski teknolojiden üretilen enerji ile yeni teknolojiden üretilen enerji fiyatlarının aynı kalmasıdır161

.

Kota sistemi ve sabit tarife sistemi karĢılaĢtırıldığında, ikincinin daha baĢarılı olduğu görülür. Genellikle sabit fiyat sisteminde fiyatlar sertifika sistemine nazaran daha yüksek olup devlet yardımları kısmı da daha düĢüktür. Sabit fiyat sisteminde fiyatlar sabittir. Halbuki sertifika sisteminde fiyatların sürekli değiĢmesi kaçınılmazdır. Ġki sistemde yatırımcıların konumları ele alındığında, yatırım süresi, güvenliği ve kredi olanakları bakımından sabit tarife sisteminin daha elveriĢli olduğu

160 Miguel, ss. 10 – 11. 161 Hvelplund, s. 243.

sonucuna varılır. Kota sisteminde üreticilerin kredi sözleĢmelerini akdedememeleri, geri ödeme sürelerinin kısa olması ve yüksek fiyat riski, yeĢil sertifikaların satılabilir olması gibi olumlu özelliğine rağmen baĢarısız sonuçlar doğurmaktadır. Almanya‘da ve Ġspanya‘da uygulanan sabit tarife sistemi bu ülkelerin 2001 – 2003 yılları arasında dünya çapında üretilen rüzgar enerjisinin %65‘e sahip olmalarını sağlarken, kota sistemi uygulanan BirleĢik Krallık ve Amerika BirleĢik Devletleri‘nde baĢarı oranı %17 olmuĢtur. (2003 yılı itibari ile BirleĢik Krallıktaki rüzgar enerji kapasitesi 530MW iken Almanya‘daki kapasite 12,000MW)162

.