• Sonuç bulunamadı

1.3. II Abdülhamid Döneminde Vilayet Düzeni

1.3.4. Vilayet Meclisleri

1.3.4.1. Vilayet İdare Meclisi

Bitlis vilayet merkezi olduktan sonra vilayetteki en önemli meclis, vilayet idare

meclisi olmuştur295. Meclis, idarî anlamda yürütme yetkisine de sahip olup, valinin en

büyük yardımcısı konumundadır296. Bu mecliste görev yüklenmek için taşra ileri

gelenleri, eşraf, millet ve cemaat temsilcileri birbiriyle yarışmışlardır. Hatta bir süre sonra meclisteki hiyerarşi için Şûrâ-yı Devlet Tanzimat Dairesi karar almıştır. Buna göre vilayet, sancak ve kaza idare meclislerinde protokol vali/mutasarrıf/kaymakam, hâkim/naib, defterdar/muhasebeci, müftü, ruhani reisler ve diğerleri şeklinde

oluşmuştur297. Meclise başkanlık eden vali, bir yandan eşrafın desteğini sağlamak, öte

taraftan aşırılıklarını dizginlemek noktasında bir politika izlemiştir. İdare meclisi üyelerinin değişimi padişahın onayına tâbiydi.

1864 tarihli Vilayet Nizâmnâmesi ve 1871 tarihli İdare-i Umûmiye-i Vilâyet Nizâmnâmesi’ne göre vilayet idare meclislerinde üyelerin dağılımına bakıldığında, tâbii/devamlı üyelerin vali, maiyetindeki memurlar (mektubî, defterdar, naib, müftü gibi) ve ruhani reislerin olduğu, geçici/seçilmiş üyelerin ise o yörenin halkını temsilen

seçilen yarısı Müslim, yarısı gayrimüslim dört kişiden oluştuğu görülmektedir298.

Seçimle azalığa getirilmesi gereken kişileri, valinin tayin ettiği ve bu kişilerin uzun süre bir daha seçim görmeden görev yaptığı, Bitlis ahalisinden İstanbul’a gönderilen telgraflardan anlaşılmaktadır. Örneğin, 1881 yılının Ekim ayında Bitlis’ten Dersaâdet’e 291SVE, H.1290 (M.1873), s.102.

292SVE, H.1291(M.1874), s.102. 293SVE, H.1292 (M.1875), s.85.

294 Mazbata için bkz. Ek 5; BOA. Y.EE. 68/1, 02 Z 1293 (19 Kasım 1876). 295Kırmızı, a.g.e., s.137.

296 Ortaylı, Tanzimat Devrinde…, s.71. 297Kırmızı, a.g.e., s.138.

gönderilen arzıhalda299 (ki ahaliden 204 Müslim ve 240 gayrimüslimin imzası vardır)

“…meclis-i idâre ve de’avî ve ticâret ve belediye â’zâlığına intihâb kanûna mürâca’at olunmaksızın me’mûrîn-i mülkîye ma’rifetiyle ta’ayyûn kılınmış olan Cafer ve Ohannes Ağalar ile Müfti ve Hacı Necmüddin ve Mustafa ve Yasin ve Agop ve Belediye Re’isi Avadis Efendiler dâhi el-ân bilâ-intihâb devâm itmekde olup…” denilerek vilayetteki en

önemli meclis azalarının tayinle atandığı ve hâlâ bu durumun devam ettiği ifade edilmiştir. Şûrâ-yı Devlet Tanzimat Dairesi’nde 13 Ekim 1881 tarihinde konunun

görüşülüp karara bağlandığı anlaşılmaktadır300. Buna göre meclis-i idare, ticaret ve

mahkeme-i bidayet heyetlerinin Bitlis daha kaza iken tayin edildikleri ve halen bu göreve devam ettiklerinin belirlendiği, buna mukabil bu azaların yenilenmesinin kanuna uygun olarak yapılması gerektiği Bitlis’e bildirilmiştir. 13 Ağustos 1885 tarihinde Bitlis’ten Dâhiliye Nezareti’ne yazılan yazıda bu değişikliğin yapıldığı zikrolunmuştur. Buna göre Müslümanlardan Cafer Ağa ve Abdullah Efendi, gayrimüslimlerden ise Süryanilerden Agop ve Ermenilerden Gayricyan Ağa idare meclisi azalığına seçilmişlerdir301.

Bahse konu olan aza tayini sorunu sadece Bitlis’te değil civar vilayetlerde de meydana gelmiştir. Dersim vilayetinde 1887 yılına kadar tayin edilen azalarda değişikliğe ve seçime gidilmemiştir. Hatta azaların değişikliği konusunda kanuna aykırı bazı tekliflerde de bulunulmuştur. Bunlar, 1890 yılına kadar üç yıllık bir sürede meclis-i idare azalarının tayinle göreve devamları, Müslüman aza sayısının dörde çıkarılarak 3-4 ayda bir aşiret beylerinin sırayla bu mecliste görev almalarının sağlanmasının aşiretlerin denetime alınmasına büyük katkı sağlayacağı, bizzat Dersim Valisi Mehmed Reşid

tarafından Dâhiliye Nezareti’ne teklif edilmiştir302. Benzeri bir teklif de 1888 yılında

Bitlis vilayetinden gelmiştir. Meclisin seçilmiş azalarının sayısının dört olduğu, bunların diğer heyetlerdeki görevlerine binaen devamlarında sıkıntılar hâsıl olduğu, bunlara

299 Arzıhalda, ayrıca 8 Ağustos 1881 tarihinde meclis azalarının seçimle başa gelmesi konusunda Dâhiliye

Nezareti’nden valiye talimat verildiği ama valinin bunu dikkate almadığı ifade edilmiştir. Vali ve meclis-i idarenin aldığı kararlar gereği halkın yol tamiri konusunda büyük bir mağduriyet yaşadığını eğer bu meclis azaları görevden alınmaz ise halkın vilayeti terk etmeye başlayacağı konusundaki bilgi paylaşılmıştır. Arzıhalın içeriği ile ilgili diğer detaylar için bkz. BOA. DH.MKT. 1337/1, 01 Zilka’de 1298 (Eylül 1881).

300BOA. ŞD. 1874/36, 19 Za 1298 (13 Ekim 1881). 301BOA. ŞD. 1875/60, 2 Za 1302 (13 Ağustos 1885) . 302BOA. ŞD. 1876/37, 4 C 1304 (29 Ocak 1887).

herhangi bir ücret ödenmediği ve Suriye vilayetinde de uygulanageldiği üzere aza

sayısının sekize çıkarılması teklif edilmiştir303. Bu teklif kabul edilmemiştir.

İdare meclisinin verdiği hükümler temyize açıktır. Bitlis idare meclisinin hakkında verdiği hükmü kabul etmeyen Malazgirt Eski Kaymakamı Yusuf Efendi, 29

Kasım 1891 tarihinde Şûrâ-yı Devlet Riyaseti’ne temyiz talebini iletmiştir304. Bitlis

idare meclisinin bazen yetkisi dışındaki işlere müdahil olduğu da olmuştur. 1889 yılında tüccardan Şaban Bey’in havaya fişenk attığı gerekçesiyle tutuklanması kararını idare meclisi verip, onu hapishaneye göndermiştir. Bunun üzerine ilgili kişinin şikâyette

bulunması üzerine Bitlis idare meclisine bu yetkiyi nereden aldığı sorulmuştur305. Bazen

de meclisteki görevine binaen bazı azaların hukuksuzluklara imza attığı da yazışmalara yansımıştır. Mecliste uzun bir süre görev yapan Necmeddin Efendi’nin köy ve mezraları basıp buraları sahiplerine yasaklattığı ile ilgili köy ve mezra sahiplerince şikâyet

edilmiştir306. Bitlis idare meclisinin 1892’deki durumu şöyledir:

1892 Yılı Meclis-i İdare-i Vilayet307

Reis Tahsin Paşa (Vali)

Atanmış/Daimi Üyeler Seçilmiş/Geçici Üyeler

Abdurrahim Şükrü Efendi (Naib) Hacı Necmeddin Efendi (Müderris) İsmail Zihni Efendi (Defterdar) Derviş Bey

İlyas Sami Efendi (Mektubçu) Hacı Yasin Efendi

Şeyh Mehmed Fehmi Efendi (Müftü) Avadis Efendi (Gayrimüslim)

Murahhasa Ağacan Efendi (Gayrimüslim)

Meclis-i İdare Kalemi

Başkâtib Mehmed Vasıf Efendi İkinci kâtib Resul Sıdkı Efendi

Mübeyyiz Ahmed Efendi

Tabloya bakıldığında, seçilmiş üye konusunda Müslim ve gayrimüslim ahali arasında eşitsizliğin olduğu görülmektedir. Zira eşit sayıda olması gerekirdi. Hiyerarşik düzene bakıldığında vilayette validen sonra en kıdemli devlet adamının naib olduğu anlaşılmaktadır. Gayrimüslim ahaliyi temsilen daimi üyelerden olan murahhasa ise bu

303BOA. ŞD. 1877/28, 9 Za 1305 (17 Ağustos 1888). 304BOA. ŞD. 2950/49, 13 C 1309 (14 Ocak 1892).

305 Konuya ilgili detaylar için bkz. BOA. DH. MKT. 1652/106, 02 M 1307 (29 Ağustos 1889); BOA. DH.

MKT. 1658/82, 22 M 1307 (18 Eylül 1889).

306BOA. DH. MKT. 2545/143, 5 B 1319 (18 Ekim 1901). 307SVB, H.1310 (M.1892), s.107.

gruptakilerin en sonuncusudur. Meclis’in yazışma ve karar alma yükünün fazlalığı buraya tahsisli bir kalem idaresinin varlığından anlaşılmaktadır.

1898 Yılı Meclis-i İdare-i Vilayet308

Reis Mecid Bey (Vali)

Atanmış/Daimi Üyeler Seçilmiş/Geçici Üyeler

Mehmed İnsanullah Efendi (Naib) Yusuf Cemil Efendi (Müderris) Şükrü Efendi (Defterdar) Derviş Bey

Mehmed Ramiz Bey (Mektubçu) Ağacan Efendi (Gayrimüslim) Seyyid Fethullah Efendi (Müftü) Aza (boş) (Gayrimüslim) Andon Efendi (Vali Muavini)

Ermeni Murahhasa Vekili Iğış Efendi

Meclis-i İdare Kalemi

Başkâtib Ahmed Hilmi Efendi İkinci kâtib Resul Sıdkı Efendi Mübeyyiz Nasrullah Efendi

1898 yılındaki meclisin idarî yapısı incelendiğinde seçilmiş azalar arasında Müslim ve gayrimüslim olarak eşitliğin sağlandığı görülmektedir. Fakat gayrimüslimlerden bu azalığa henüz birisinin tayin edilmediği anlaşılmaktadır. Bir diğer değişiklik ise vali muavininin mecliste yer bulmuş olmasıdır. Gayrimüslim vali muavini Bitlis’te 1895 yılından itibaren meclis-i idareye katılmaya başlamıştır. Vali muavinin hiyerarşik düzende bulunduğu konum müftüden sonra, murahhasadan evveldir.

1899 Yılı Meclis-i İdare-i Vilayet309

Reis Mecid Bey (Vali)

Atanmış/Daimi Üyeler Seçilmiş/Geçici Üyeler

Mehmed EminEfendi (Naib) Yusuf Cemil Efendi (Müderris) Andon Efendi (Vali Muavini) Derviş Bey

Şükrü Efendi (Defterdar) Ağacan Efendi (Gayrimüslim) Mehmed Ramiz Bey (Mektubçu) Aza (boş) (Gayrimüslim) Seyyid Fethullah Efendi (Müftü)

Ermeni Murahhasa Vekili Iğış Efendi

Meclis-i İdare Kalemi

Başkâtib Şemsi Efendi İkinci kâtib Resul Sıdkı Efendi

Mübeyyiz Abdülaziz Efendi

308SVB, H.1316 (M.1898), s.103. 309SVB, H.1317 (M.1899), s.107.

1899 yılı meclis-i idare yapısına bakıldığında gayrimüslimlere eşit temsiliyet hakkı verildiği halde hâlâ bir azanın tayin edilmediği görülmektedir. Vali muavini; naibten sonra, hiyerarşide vilayette üçüncü sıraya gelmiştir. Kayıtlara artık bir Ermeni murahhasasının ismi de yansımaya başlamıştır. Fakat gayrimüslimlerin bu meclisteki temsiliyeti ile ilgili diğer cemaatlerden de teklif gelmesi üzerine İstanbul’dan görüş istenmiştir. Buna göre beratlı ruhani reislerin nöbetleşe olarak idare meclislerinde görev

alabilecekleri cevabı alınmıştır310.

1900 Yılı Meclis-i İdare-i Vilayet311

Reis Hüsnü Bey (Vali)

Atanmış/Daimi Üyeler Seçilmiş/Geçici Üyeler

Süleyman Efendi (Naib) Hacı Necmeddin Efendi (Müderris) Andon Efendi (Vali Muavini) Halil Kemal Efendi

Salih Zeki Efendi (Defterdar) Kigurak Efendi (Gayrimüslim) Tahir Bey (Mektubçu) Haçik Ağa (Gayrimüslim) Seyyid Fethullah Efendi (Müftü)

Ermeni Murahhasa Vekili Iğış Efendi

Meclis-i İdare Kalemi

Başkâtib Şemsi Efendi İkinci kâtib Resul Sıdkı Efendi

Mübeyyiz İzzet Efendi

1900 yılı meclis-i idare yapısına bakıldığında gayrimüslimlere eşit temsiliyet hakkı verildiği ve eksik olan azalığa da tayin yapıldığı görülmektedir. Vali muavini ise konumunu korumuştur. 1909 yılına kadar meclisteki dağılım bu haliyle devam etmiştir. Sadece 1889 yılında Nakibü’l-eşraf kaymakamlarının meclis-i idareye devam edip edemeyeceği Bitlis’ten sorulmuş, cevap olarak da zikrolunan makamdaki kişinin meclise devamına valinin karar vereceği, meclise katılacaksa daimi üye kısmından değerlendirilip, hiyerarşik olarak müftüden sonra zikrolunması gerektiği ifade

edilmiştir312. Bu yazışmadan sonrası takip edildiğinde nakibü’l-eşraf kaymakamının

meclis-i idareye devam etmediği görülecektir. Aynı dönemde (1890-1899 yılları arasında) Mardin idare meclisinde ise nakibü’l-eşraf kaymakamının daimi üye olarak

310BOA. DH. MKT. 2270/111, 11 B 1317 (15 Kasım 1899). 311SVB, H.1318 (M.1900), s.107.

312 Konu ile ilgili detaylar için bkz. BOA. DH. TMIK.S.. 36/17, 14 Ra 1317 (23 Temmuz 1899); BOA.

DH. TMIK.S.. 26/65, 27 R 1317 (4 Eylül 1899); BOA. DH. TMIK.S.. 30/55, 27 S 1318 (26 Haziran

görev yaptığı kayıtlıdır313. Bu da gösteriyor ki idarî birimler bu konuda insiyatif kullanmışlardır.

Vilayet merkezindeki bu meclislerin birer örneği, temsiliyet esası dikkate alınarak sancak, kaza ve nahiye merkezlerinde de teşkil edilmiştir. Bu yerleşim birimlerindeki meclislerde seçilecek azaların iki senelik tayin edilecekleri ve bu süreden

fazla görevde tutulamayacakları ifade edilmiştir314.