• Sonuç bulunamadı

Tanpınar, 9 Asır Türk Edebiyatı Tarihi, s 250 2 Akyüz, Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri, s 7.

ANSİKLOPEDİST BİR DERGİ: “HAFTA”

1 Tanpınar, 9 Asır Türk Edebiyatı Tarihi, s 250 2 Akyüz, Modern Türk Edebiyatının Ana Çizgileri, s 7.

ANSİKLOPEDİST BİR DERGİ: “HAFTA” 111

Şemsettin Sami, Tanzimat döneminin diğer sanatçıları gibi özellikle de Ahmet Mithat Efendi’ye benzer bir anlayışla Osmanlı toplumunu her yönden bilgilendirmeyi görev bilmiş bir aydındır. Bu amaçla Hadika, Siraç, Trablusgarp gibi gazetelerde çalışır, kendi başına 8 Mart 1876’da Sabah gazetesini çıkarır. Bu gazete kapandıktan sonra yayına başlamış olan Tercüman-ı Şark gazetesinin 22 Haziran 1878 tarihinden itibaren sorumluluğunu üstlenir. Bu gazete onun kendi başına çıkardığı son gazetedir. Toplumu bilgilendirme konusunda bu dönemin aydınlarının kullandığı vasıta- lardan biri de dergilerdir. Şemsettin Sami de dil ve sözlük çalışmalarına başlamadan önce dergiler çıkarmış ve toplumun değişik kesimlerine yeni bilgiler aktarmıştır. Onun ilk dergi tecrübesi Muharrir’de olmuştur. Ebuzziya Tevfik, 1873 Nisan’ında Rodos’a sürülmüş ve 1876 Haziran’ında İstanbul’a dönebilmiştir. İstanbul’a dönmeden önce sürgün hayatının son zamanlarında bir dergi yayımlamayı istemiştir. Fakat kendisi sürgünde olduğu için derginin ilk dört sayısını onun adına Şemsettin Sami çıkar- mıştır.3 Toplumda zihniyet değişimi için ilk önce aile bireylerinin eğitimin önemli

olduğunun farkında olan Şemsettin Sami, haftalık olarak yayımlanan Aile dergisini kendi başına çıkarmaya karar verir. İlk sayısı 27 Mayıs 1880’de yayımlanan, devrine göre zengin bir içeriğe sahip olan ve üç sayı çıkan dergi 10 Haziran 1880’de yayın hayatına son vermiştir. Muharriri Şemsettin Sami, imtiyaz sahibi Mihran’dır. Derginin alt başlığında “Aileye, kadınlara yani çocuklara ve ev işlerine müteallik mebâhis-i mütenevviayı câmi’ mecmuadır.” yazılıdır. Dergi 16 sayfa kapaksız basılmaktatır. İlk sayısındaki “İfade-i Merâm”da derginin çıkış amacı şöyle anlatılmaktadır: “Bu mecmuanın tahririnden garaz, unvanından dahi anlaşıldığı üzre aile yani ‘familya’lara bir hizmet etmektir.”

Aile ve çocuklarla ilgili bilgileri içeren dergideki yazılar, yalın bir dille hazır- lanmıştır. İlk sayıda dergide bulunacak bölümler şöyle sıralanmaktadır: aile, ihtar, ev

idaresi, sıhhat, iğne ve makas, çocuklara hikâye, oyun, mesâil, lugaz. Dergideki yazılar

diğer sayılarda da ev, aile, kadın ve çocukların eğitimi konularındadır.

Şemsettin Sami’nin edebî ve fikrî hayatının ve dönemin en nitelikli yayınlarından biri Hafta dergisidir. Hafta’nın ilk sayısı 22 Ramazan 1298 (18 Ağustos 1881) tarihinde yayımlanır. Derginin alt başlığında “Edebiyat ve Fünûn ve Sanayie Dair Mecmuadır” ifadesi bulunsa da dergide roman, hikâye ve şiir gibi edebî yazılar mevcut değildir, sadece Abdülhak Hamit tarafından Hoca Tahsin için yazılan bir mersiye bulunmaktadır.4

Derginin imtiyaz sahibi Mihran Efendi olup muharriri Şemsettin Sami’dir. Dergideki yazılar imzasız yayınlansa da bu yazıların, derginin muharriri Şemsettin Sami tarafından kaleme alındığını söyleyebiliriz. Dergi ilk sayıdan itibaren numaralandırılmıştır. Her sayıda hem sosyal hem de fen bilimleriyle ilgili makale vardır. Genelde her sayının

3 Gür, Ebuzziya Tevfik Hayatı; Dil, Edebiyat, Basın, Yayın ve Matbaacılığa Katkıları, s. 267. 4 Tarhan, “Mersiye”, Hafta, s. 157.

112 MUAMMER ÖZTÜRK

sonunda “Emsal”, “Letaif”, “Garaib”, “Lugaz” başlığı altında genel okura hitap eden bilgiler verilmiştir. Ö. Faruk Akün Hafta dergisi hakkında şu değerlendirmeyi yapar:

Şemsettin Sami dergi sahasında asıl faaliyetini 1881’de tesis ettiği devrinin en ciddi mec- mualarından biri olan Hafta’da gösterir. Her hafta çıkan ve bütün yazılarını kendi yazdığı bu mecmuada tam bir ansiklopedist hüviyetle kendini gösteren Şemsettin Sami, burada çeşitli fennî bahislerden lisan, umumî edebiyat meseleleri ile ahlak ve sanata kadar çok değişik mevzuları ele alır.5

Şemsettin Sami, derginin ilk sayısında “İfade-i Meram” adlı yazıda dergiyi çı- karma amacını şöyle açıklar:

Bu mecmuanın cem’ ve tahririnden maksad umumun istifadesini mûcib olacak birtakım ma’lûmat ve mebâhis-i nâfianın enzâr-ı âmmeye arzıyla, ümemin îkaz ve ihyâsı içün bir iksir-i saadet ve âb-ı hayat-ı ma’nevi hükmünde olan maârifin ta’mim ve intişarı yolunda evlâd-ı vatana âcizane bir hizmet etmektir.6

Dergiyi çıkarma amacını bu şekilde açıklayan Şemsettin Sami, aynı yazıda der- gilerin uzun süre çıkamayışından şikâyet eder. Bunun sebebi olarak da okurların ilgi- sizliğini, okuma alışkanlığının olmamasını gösterir. Fakat bu olumsuzluklara rağmen “muhabbet-i vataniyesi ve gayret-i milliyesi bulunan ashab-ı kalemin” daha çok çalış- ması gerektiğini vurgular. Şemsettin Sami’nin derginin ilk sayısında devam meselesini ele alması onun sistemli bir fikir inşasına başlayacağının göstergesidir. Çünkü ileride de üzerinde durulacağı üzere bu dergideki yazılar belirli bir düzen ve fikrî arka plan içermektedir. Bu açıdan bakıldığında yazar bu dergi için zihinsel hazırlık yapmıştır, diyebiliriz. Bunun en önemli göstergesi derginin çıkarılmasından önce yazarın çıkardığı cep kitaplarıdır. Bunun için derginin devamı konusunda ısrar etmekte ve herkesi yar- dıma çağırmaktadır. Dergide birbirinden farklı konulardaki yazılar da yazarın bundan sonra yazacağı sözlükler ve ansiklopedi için malzeme oluşturmuştur.

Şemsettin Sami’nin dergideki ilk makalesi önemlidir, çünkü derginin çıkış amacını açıklar niteliktedir. “Terakki ve Maarif” adlı makalede yazar ilerlemeyen milletlerin geri kalacağını vurgulayarak maddi ve manevi ilerleme kavramları üzerinde durur. Ya- zar, maddi ilerlemenin “kuvvet” ve “servetle”, manevi ilerlemenin de “akl-ı selim” ve “kalb-i selim”le mümkün olabileceğini öne sürer. Ona göre her iki alanda da ilerlemek ise ancak “maarif” le mümkün olabilir. Yazar, terakki ve maarif konusunda insanlığa iki türlü hizmet edilebildiğini bunlardan birinin eski bilgilere yeni buluşlar ilave etmek, diğerinin de şu ana kadar gerçekleştirilen buluşların toplum tarafından öğrenilmesi için o bilgilerin neşrine çalışmak olduğunu ifade eder: “Bizim keşfiyat-ı cedideye şimdilik

5 Akün, “Hayatı, Hizmetleri ve Eserleri ile Şemseddin Sami” s. 8. 6 Ş. Sami, “İfade-i Meram”, Hafta, 22 Ramazan 1298, nr: 1, s. 1.

ANSİKLOPEDİST BİR DERGİ: “HAFTA” 113

ne iktidarımız ne de ihtiyacımız vardır. Bizim terakki ve temeddünümüz ancak Avrupa asar-ı medeniyesinin vatanımıza nakl ve ta’mimiyle ve Avrupalıların gittikleri yola süluk etmekliğimizle olabilir.” Avrupa maarifinin ülkemize nakledilmesi için ulum ve fünuna dair kitapların tercüme edilmesi gerektiğini ifade eden yazar, bu kitapların sadece okullarda okutulmasının yeterli olmayacağını, sadeleştirilerek halka lazım olan bilgilerin toplumda yayılması gerektiğini ifade eder. Okula gitmeyen kesimleri de bilimsel bilgiyle buluşturmayı amaçlayan yazar, bunun için “Cep Kütüphanesi” adıyla kitaplar çıkardığını okurların dikkatine sunar. Bu fikirleriyle Ahmet Mithat’tan etkilendiğini söyleyebileceğimiz yazarın ondan farkı, bilimsel konulardaki zengin birikimidir. Bu yönüyle o, Beşir Fuad ve Münif Paşa’ya daha yakındır.

Hafta dergisindeki makaleleri sosyal bilimler ve fen bilimleri olmak üzere iki

bölümde inceleyebiliriz.

Benzer Belgeler