• Sonuç bulunamadı

1.2 Bazı Temel Konular

1.2.3 Suç Normunun Yapısı

Normlar: "Münferit müşahhas hadiselere tatbik olunan umumi mer'iyeti haiz bir takım kaziyeler"109 şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanıma göre normlar, ayrı ayrı teşhis edilmiş hadiselere uygulanan genel yürürlüğe sahip bir takım kurallardır. Her norm özünde korumayı amaçladığı bir ya da daha fazla hukuki değeri barındırmaktadır. Hukuki değerler: "Duyu organları aracılığıyla algılanabilir varlıklar olarak değil, toplum içindeki güvenliğe, sükûna ve varolmanın onuruna istinad eden toplumsal düzenin manevi değerleri"110

şeklinde tanımlanmıştır. Hukuki değerleri koruyan normların bir araya gelmesiyle birlikte hukuk düzeni oluşmaktadır. Bu düzende normun işlevi, çatışma hâlinde olan menfaatlerin dengelenmesini sağlamaktır111. Bu bağlamda, normatiflik hukukun olmazsa olmaz bir niteliğini oluşturmaktadır. Normatiflik: "Bir şeyi emretmeyi, yasaklamayı, izin vermeyi, yetkilendirmeyi veya hak tanımayı"112

ifade etmektedir.

Ceza normları belirli bir davranışın yapılmasını veya yapılmamasını emreden kurallarla, bu emirlere aykırılığın yaptırımlarını gösteren kurallardan oluşmaktadır113. Başka bir deyişle, ceza normları, davranış ve yaptırım normlarından oluşmaktadır114. Davranış normları, kişilerin davranışlarını düzenlemektedir. Bu normlarda suçu oluşturan fiilin tanımı yer almaktadır115. Davranış normlarının ihlali hâlinde yaptırım normları uygulanmaktadır. Yaptırım normlarının uygulanabilmesi davranış normlarının ihlaline bağlıdır116. Örneğin

109

Çağıl, 1962: 109. Ayrıca bk. Gözler, 2015: 58.

110 Ünver, 2003: 130. Bir başka anlatımla hukuki değerler: "Hukuk düzeninin benimsediği ve ulaşmak istediği

idealleri" göstermektedir. Güriz, 2013: 27.

111

Keyman, 2000: 25-27.

112

Kayar ve Üzülmez, 2013: 36.

113 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 64. Ceza normlarının özellikleri ile ilgili açıklamalar için bk. Soyaslan, 2014a:

95; Toroslu ve Toroslu, 2016: 33.

114

Demirbaş, 2014: 48; Hakeri, 2015: 65; Toroslu ve Toroslu, 2016: 34; Soyaslan, 2014a: 96.

115 Toroslu ve Toroslu, 2016: 35. 116 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 64.

kaçakçılık suçunu düzenleyen VUK m. 359/1-a'dan çıkarılan: "defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapmamak, gerçek olmayan veya kayda konu işlemlerle ilgisi bulunmayan kişiler adına hesap açmamak, defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri vergi matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya diğer kayıt ortamlarına kaydetmemek, defter, kayıt ve belgeleri tahrif etmemek, defter, kayıt ve belgeleri gizlememek, muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlememek veya bu belgeleri kullanmamak" fiilleri davranış normu niteliğindedir. Bu normlara aykırı davranan kişilere on sekiz aydan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmesi ise yaptırım normunu oluşturmaktadır.

Ceza normları, aralarındaki bağlantılar bakımından, bağımsız ceza normları ve bağımlı ceza normları şeklinde sınıflandırılmıştır117. Bağımsız ceza normları, konusu yapmak veya yapmamak olan bir davranış kuralıyla, bir yaptırım kuralından oluşan normlardır118. TCK'nın özel hükümlerinde, özel ceza kanunlarında ve ceza hükmü içeren diğer kanunlarda yer alan çoğu norm, bağımsız ceza normu niteliğindedir. Bağımsız ceza normları da kendi içinde tam ceza normları, eksik ceza normları ve açık ceza normları şeklinde sınıflandırılmıştır119

. Tam ceza normlarında, davranış ve yaptırım eksiksiz olarak, kanunun tek bir hükmünde veya tek bir maddesinde yer almaktadır120. Örneğin TCK m. 81'de bir tam ceza normu yer almaktadır. Eksik ceza normlarında ise, davranış ve yaptırımdan oluşan bir bütünün, yalnızca bir kısmı yer almaktadır121

. Bu tür normlarda davranış ya da yaptırım normu eksiktir122. Örneğin TCK m. 257'de geçen "görevinin gereklerine aykırı hareket etmek" veya "görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstermek" ifadelerinden ne anlaşılacağı, kamu görevlisinin görevini düzenleyen mevzuata bakılarak belirlenebilecektir123

. Bu nedenle, TCK m. 257'de bir eksik ceza normu yer almaktadır. Açık ceza normlarında ise, bir yaptırım normu yer almakta; fakat hangi davranışların bu norm kapsamında değerlendirileceği hususundaki boşluk idarenin düzenleyici işlemlerine bırakılmaktadır124

. Örneğin TCK m. 195 (Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma) "yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymamayı" suç saydığından

117 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 65; Işıktaç ve Metin, 2013: 151. 118

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 65; Işıktaç ve Metin, 2013: 152; Demirbaş, 2014: 117; Hakeri, 2015: 65.

119 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 66-68.

120 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 66; Işıktaç ve Metin, 2013: 152; Demirbaş, 2014: 117; Hakeri, 2015: 66;

Soyaslan, 2014a: 97; Zafer, 2015: 4.

121

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 67; Işıktaç ve Metin, 2013: 153; Demirbaş, 2014: 117; Hakeri, 2015: 66; Soyaslan, 2014a: 96; Zafer, 2015: 4.

122 Toroslu ve Toroslu, 2016: 35-36. 123

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 67.

124 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 67; Demirbaş, 2014: 118; Soyaslan, 2014a: 96; Toroslu ve Toroslu, 2016: 36;

bir açık ceza normudur125

. Açık ceza normları için beyaz norm (beyaz hüküm) ya da çerçeve kanun kavramları da kullanılmaktadır126

.

Bağımlı ceza normları ise, bir davranışı ve bir yaptırımı içermeyen, diğer normlarla tamamlanan, diğer normların kapsamını, sınırlarını veya uygulanmasını düzenleyen normlardır127

. TCK'nın genel hükümleri bu kapsamdadır. Bağımlı ceza normları kendi içinde yönergesel normlar, tanım ve yorum normları, genişletici ve daraltıcı normlar, gerçekleştirici ve geçici normlar, çatışma normları ve atıf normları şeklinde sınıflandırılmıştır128. Yönergesel normlar, belirli bir konu veya alanda, izlenmesi gereken ilkeleri belirleyen normlardır129. Örneğin TCK m. 1 ila 4'te yönergesel normlar yer almaktadır. Tanım normları, kanunun belirli ifadelerine verdiği teknik anlamı açıklayan normlardır130. Örneğin TCK m. 6 bu kapsamdadır. Yorum normları ise, diğer normların anlamını, diğer normların yorumlanmasında uygulanması gereken esasları belirleyen normlardır131

. Örneğin TCK m. 2/3 bu kapsamdadır. Genişletici ve daraltıcı normlar, var olan normların kapsamını daraltan veya genişleten normlardır132

. Örneğin TCK m. 20 ila 23'te yer alan normlar bu kapsamdadır. Gerçekleştirici ve geçici normlar, kanunların yürürlük koşullarını düzenleyen normlardır133

. Örneğin 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un hükümleri bu kapsamdadır. Çatışma normları, normların kişi, yer ve zaman açısından uygulanmasına ilişkin konuları düzenleyen, normların çatışması durumunda bunlardan hangisinin uygulanacağını belirleyen normlardır134. Örneğin TCK m. 42 ila 44'te yer alan normlar bu kapsamdadır. Atıf normları ise, diğer bir normu gerektiren veya diğer bir norma göndermede bulunan normlardır135

. Örneğin vergi mahremiyetinin ihlali suçunu düzenleyen VUK m. 362, "ticarî sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması suçu"nu düzenleyen TCK m. 239'a atıfta bulunmaktadır. Bir normun diğerine atıfta bulunması, kendi kendisini tamamlaması anlamına gelmektedir136

. Bir norm, diğer bir normun ya davranış kısmına ya da yaptırım kısmına atıf yapmaktadır. Bir normun diğer bir

125

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 68.

126 Özgenç, 2015: 112.

127 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 68; Işıktaç ve Metin, 2013: 153; Demirbaş, 2014: 117; Hakeri, 2015: 65;

Soyaslan, 2014a: 97; Toroslu ve Toroslu, 2016: 36-37; Zafer, 2015: 4.

128 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 69-72; Işıktaç ve Metin, 2013: 153; Toroslu ve Toroslu, 2016: 36-37. 129

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 69; Demirbaş, 2014: 118; Hakeri, 2015: 66; Soyaslan, 2014a: 97.

130 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 69; Işıktaç ve Metin, 2013: 154-155; Demirbaş, 2014: 118; Hakeri, 2015: 66;

Soyaslan, 2014a: 97.

131

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 69; Işıktaç ve Metin, 2013: 155-156; Hakeri, 2015: 66; Soyaslan, 2014a: 97.

132

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 69; Işıktaç ve Metin, 2013: 157; Demirbaş, 2014: 118; Soyaslan, 2014a: 97.

133 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 70; Işıktaç ve Metin, 2013: 157-158; Demirbaş, 2014: 119; Soyaslan, 2014a: 97. 134 Hafızoğulları ve Özen, 2015: 70; Işıktaç ve Metin, 2013: 158; Demirbaş, 2014: 119; Soyaslan, 2014a: 98. 135

Hafızoğulları ve Özen, 2015: 71; Işıktaç ve Metin, 2013: 153; Demirbaş, 2014: 119; Hakeri, 2015: 66; Soyaslan, 2014a: 97.

normun yaptırım kısmına atıf yapması durumunda, suç oluşmuşsa, yaptırım atıf yapılan norma göre belirlenmektedir137. Doktrinde, bir suçun yaptırımının atıf yoluyla belirlenmesinin, kanun koyucunun iki hüküm arasındaki yakınlığa ya da benzerliğe işaret etmesi anlamına geldiği ifade edilmiştir138

.

Araştırma konumuz olan mükelleflerin özel işlerini yapma suçu VUK m. 363'te düzenlenmiştir. VUK m. 363'te yer alan normun yapısına bakıldığında ise bunun bir atıf normu olduğu görülmektedir. Atıf normları, diğer bir hukuk normunu gerektiren veya diğer bir hukuk normuna göndermede bulunan normlardır. VUK m. 363, davranış normu açısından VUK m. 6/son'a atıfta bulunmaktadır. Burada VUK m. 363'ün, VUK m. 6/son'da yer alan birtakım hususları tekrarladığı görülmektedir. VUK m. 6/son: "Vergi muameleleri ve incelemeleri ile vergi mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştayda görevli olanlar, mükelleflerin vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili hesap, yazı ve sair özel işlerini ücretsiz de olsa yapamazlar." şeklindedir. VUK m. 363'te ise: "Bu Kanunun 6 ncı maddesinin son fıkrası gereğince mükelleflerin vergi kanunlarının uygulanması ile ilgili hesap, yazı ve sair özel işlerini yapmaları yasak edilen memurlardan" ifadeleri yer almaktadır. VUK m. 6/son, VUK m. 363'ten farklı olarak, yasağın öznesini belirlemekte ve yapılan iş karşılığında ücret alınıp alınmamasının bir öneminin bulunmadığını ifade etmektedir. VUK m. 363'te ise, yasak kapsamındaki kişiler hakkında, VUK m. 6/son'da yer almayan "memur" ifadesi kullanılmıştır. Bu bağlamda, suçun davranış normu açısından VUK m. 6/son ve VUK m. 363 birbirini tamamlamaktadır. VUK m. 363, yaptırım açısından ise TCK m. 257/1'e atıfta bulunmaktadır. TCK m. 257/1: "Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." şeklindedir. VUK m. 363'te, TCK m. 257/1'e atıfta bulunulurken "bu yasağa aykırı harekette bulunanlar Türk Ceza Kanununun 257 nci maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre cezalandırılır" ifadelerine yer verilmiştir. Bu ifadenin lafzından, yapılan atfın yalnızca cezalandırma açısından olduğu anlaşılmaktadır. Zira neyin yasak olduğu ve suçun faillerinin kimler olduğu VUK m. 6/son'un ve VUK m. 363'ün birlikte değerlendirilmesinden çıkarılmaktadır. Bu suça uygulanacak yaptırımın belirlenmesi ise TCK m. 257/1'i gerekli kılmaktadır. Buna ek olarak, VUK m. 363'te, VUK m. 344'e yapılmış bir atıf da bulunmaktadır. Bu bağlamda, VUK m. 363'te: "Bu hareketlerle vergi ziyaına neden olunması halinde, kişiye ayrıca bu Kanunun 344 üncü maddesine göre vergi ziyaı cezası kesilir." ifadesi yer almaktadır.

137 Artuk vd., 2015a: 114; Zafer, 2015: 70. 138 Dönmezer ve Erman, 1997: 136.