• Sonuç bulunamadı

2. OTOMOTİV SEKTÖRÜ FİNANSMANI, SATIŞLARA ETKİLERİ VE TEORİK

2.2. TÜKETİCİ FİNANSMANI

2.2.2. Tüketici Finansmanı Şirket Türleri ve Disintermediasyon Etkisi

2.2.2.2. Satış Finansman Şirketleri

Satış finansman şirketleri (Türkiye’de şu anda yoktur), otomobil ve diğer dayanıklı tüketim ürünleri satan bayilerden taksitli satışların senetlerini satın almak suretiyle tüketicilere dolaylı kredi veren kuruluşlardır. Bu şirketlerin çoğu bir bayi ya da üretici tarafından kontrol edilmektedir. Bunların ana fonksiyonu sponsor firmanın ürün ve hizmetlerini kredilendirerek satışlarını arttırmaktır. Bu tür satış finansman şirketlerine sahip olan kuruluşlara General Motors, General Electric, Motorola, Sears ve Wards örnek verilebilir (Karadağ, 1997).

Genellikle satış finansman şirketleri perakendeci bayilere sözleşmenin vade, minimum ödemeler ve kredi oranları gibi kabul edebilecekleri unsurları önceden bildirirler. Bu şirketler, bayilere önceden satış yapıldığı zaman dolduracakları "kapalı uçlu perakende taksit" formunu gönderirler. Bu kontrat gereğince tüketici belirli zaman dilimlerinde finansman şirketine taksitlerini ödemekle yükümlüdür. Bu tür krediler tüketim mallarının finansmanında ağırlıklı olarak kullanıldığı gibi üretim mallarının finansmanında da kullanılabilmektedir. Perakende finansmanının yanında, birçok şirket toptan finansmanla da uğraşmakta, bayiye üreticiden malları satın alması için gereken kaynağı sağlamaktadır.

Satış finansman şirketleri kendi aralarında operasyonlarına göre bölümlere ayrılmaktadır. Bazıları sadece otomobil satışlarını finanse etmekte iken diğerleri çeşitlendirilmiş ürünleri kabul etmektedir. Bir kısım şirketler de her ikisi ile ilgilenmektedir. Bu şirketlerden üretici firma kontrollü olanlara "Captive Finansman Şirketi" denilmektedir. Satış finansman şirketleri ülkenin her yerinde faaliyet gösterebilmelerine rağmen tüketici finansman şirketleri belirli coğrafi alanlarda hizmet verebilmektedirler.

Satış finansman şirketlerince otomobil satışları finansmanı önemli bir yer tutmaktadır. Otomobil satın almak isteyen müşteriler bu işlemi kredi kullanarak yapmak istediklerinde çeşitli yollar mevcuttur. Bu aşamada bayi tüketiciyi çeşitli finansal kuruluşlara yönlendirebileceği gibi kendi kaynaklarından da finanse edebilmektedir. Genellikle bayi, satış finansman şirketini tercih etmektedir. Bu şirketlerce satın alınan satış kontratı; komisyon, peşin ödenen tutar, sigorta türü ve taksit sayısını ihtiva etmektedir. Araba satın alan kişi gerekli yasal formları imzalamasının yanında müşteri beyannamesini de doldurmaktadır. Bayi komisyon tutarını, finans şirketinin kendisine yansıttığı planı dikkate alarak belirlemektedir. Bu plan asgari peşinat tutarını ve azami taksit vadesini içermektedir. Sigorta işlemleri genellikle finansman şirketi tarafından yerine getirilmektedir. Müşteri beyannamesi ya da kredi başvuru formu satın alınan otomobil hakkındaki detaylı bilgi yanında müşteri mali bilgilerini de içermektedir.

Bayi ciro ettiği kontratı müşteri beyannamesi ile birlikte finansman şirketine sunmakta ve karşılığında finans masrafları ve sigorta masrafları kadar eksik tutarda satmış olduğu arabanın bedelini finansman şirketinden almaktadır. Bayinin finansman şirketi

ile yapmış olduğu anlaşma türüne göre bayinin bu aşamadan sonra finansman şirketi ile ilişkisi bitebildiği gibi tüketici ödemelerinin sonuna kadar bu ilişki devam da edebilmektedir.

Finansman şirketi satıcıya ödeme yaptıktan sonra, tüketiciye mektup göndererek bayi ile yapmış olduğu kontratı satın aldığını bildirmektedir. Bu mektupta tüketici ödemelerinin finansman şirketine ne şekilde yapılacağı açıklanmaktadır. Genellikle finansman şirketi tüketici ile tüketici ödemelerini düzenli bir şekilde yaptığı müddetçe yakın temas içinde değildir. Diğer taraftan, finansman şirketince günlük olarak açık kredi dosyaları gözden geçirilmektedir. Eğer tüketici vadesinde ödemez ve vadeden itibaren 2 ile 5 gün geçmesine rağmen ödeme yapmaz ise, finansman şirketince tüketiciye uyarı mektubu gönderilmektedir. Tüm uyarılara rağmen tüketici ödemede bulunmaz ise müşteri hesabı normal tahsilat dosyalarından ayrıştırılarak acil işlemlerin yürütülmesi için kredi personeline aktarılmaktadır. İlk dört taksit ödemesindeki gecikmeler veya ödememe durumu genellikle krediye konu olan mala el konulmasını doğurduğundan finansman şirketince bu tür hesaplara daha çok önem verilmektedir.

Tüketici ödemeyi 15-25 gün içerisinde yapmaz ise finansman şirketince daha etkin tedbirler uygulamaya alınmaktadır. Şirket yöneticilerince bu tür müşteriler ile özel görüşmeler yapılmaktadır. Bu görüşmede tüketiciye ödemesini bir an önce yapması gerektiği, aksi taktirde otomobiline el konulacağı ifade edilmektedir. Finansman şirketi ve bayi açısından arabaya el konulmasından ziyade tüketicinin ödemesini sağlatmak daha önemlidir. Bu amaçla finansman şirketince tüketiciye alternatif koşullar öne sürülebilmektedir. Bunlar; kontrat döneminin uzatılması, taksit sayısının arttırılarak ödeme tutarlarının düşürülmesi veya tüketicinin borç bulması için başka finansal kurumlara yönlendirilmesi şeklinde olabilmektedir. Tüm bu çabalara rağmen tüketici ödemede bulunmazsa araca el konulmaktadır.

Finansman şirketi ile bayi arasındaki ilişki ise finansman şirketinin bayinin taksitli satışlarını finanse etmesi şeklindedir. Bayinin finansal güvenilirliği finansman şirketi açısından son derece önemlidir. Finansman şirketinin pazarlama bölümünün bu konuda çok sıkı çalışma yaparak bayinin riskini analiz etmesi gerekmektedir. Bayiye açılacak olan kredi limiti bayinin finansal performansının ölçümlenmesinde en iyi göstergelerden biridir. Finansman şirketi ile bayi arasındaki ilişki arabaya el

konulmasından sonra perakende plan çerçevesinde yürütülmektedir. Bu plan genellikle üç kısma ayrılır; geri dönülemez, geri dönülebilir ve yeniden satınalma şeklindedir (Karadağ, 1997).

Geri dönülemez planda kontrat bayi tarafından "Geri Dönülemez" olarak finansman şirketine ciro edilmiş ve bayice yeniden satın alma anlaşması yapılmamış ise bayinin sorumluluğu kontratın finansman şirketi tarafından satın alınmasıyla sona ermektedir. Olağan olmamakla birlikte bayinin konrat gereği kefil olması veya cironun geçerli olmaması halinde sorumluluğundan söz edilebilmektedir. Genellikle finansman şirketi el konulan teminatın satılmasından sorumludur.

Geri dönülebilir planda finansman şirketinin kredi riski önemli ölçüde tüketicinin ödememesi halinde bayinin sorumluluğundan dolayı azalmaktadır. Bu durumda bayi tüketici tarafından ödenmeyen kısmın tamamını finansman şirketine ödemekle yükümlüdür. Otomobile finansman şirketince el konulsa bile bayi ödemeyi yapmakla yükümlüdür. Finansman şirketince otomobilin satılmasından elde edilen para bayiye transfer edilmektedir.

Yeniden satınalma planında ise satıcının yükümlülüğü ciro ettiği her bir kontrattan gelmemekte, fakat finansman şirketi ile imzalamış olduğu ayrı bir anlaşma ile olmaktadır. Bu anlaşmaya göre bayi ödenmeyen borç olduğu veya finansman şirketince teminata el konulması halinde tüketici tarafından ödenmeyen kısımdan sorumludur. Bazı düzenlemelerle bayi belli miktara kadar veya tüketici tarafından belli sayıda taksitin ödenmiş olması koşuluyla zararı üstlenmektedir. Bu tür cirolarda ve hatta geri döndürülebilir planda finansman şirketi tüketicinin ödeme yapmaması ihtimali karşısında bayi rezervi olarak kontrat fiyatının %1 ile %3’ü arasındaki bir tutarı kontratın büyüklüğüne, otomobilin eski veya yeni olmasına göre ayırmaktadır. Bayinin kontrat ile ilgili yükümlülüğü tamamlandıkça bu rezerv tutar bayiye iade edilmektedir.