• Sonuç bulunamadı

Nispi Temsil Sistemlerinde Uygulanan Yöntemler

Belgede Türkiye'de katılımcı demokrasi (sayfa 185-188)

SEÇİM OLGUSU VE KATILIM UYGULAMALARI

3. Seçim Olgusu

3.1. Yönetime Katılmanın Temel Unsuru- Seçim Olgusu

3.1.2. Seçim Sistemleri

3.1.2.2. Nispi Temsil Sistemleri

3.1.2.2.1. Nispi Temsil Sistemlerinde Uygulanan Yöntemler

3.1.2.2.1.1. En Yüksek Bakiye Yöntemi

Bu sistemde öncelikle yapılması gereken şey partilerin almış olduğu oy miktarlarını çevre seçim sayışma bölmektir. Partilerin almış oldukları oy miktarı bu sayının tam olarak kaç katı ise öncelikle o kadar milletvekili kazanılmış demektir.

Daha sonra ise yapılması gereken şey bölme sonucunda ortaya çıkan artık oyları sıralamaya koymaktır. Yukarıdaki tabloya bakıldığında bölüm işleminin sonuçları görülmektedir. Ortaya çıkan sonuçlara göre sıralama yapıldığında milletvekillerinin partilere göre dağılımının A–3, B–2, C–2, D-l ve E-l milletvekili şeklinde olduğu görülmektedir. Bu sistem küçük partilerin parlamentoda temsiline elverişli bir sistem olarak görülmektedir. Bu hesaplama işlemi ikinci bir yöntem olan en yüksek ortalama595 sistemi ile de yapılabilmektedir.

594 Arslan ve Kılavuz, s. 79.

595 Bu sistemde partinin almış olduğu oy miktarı çevre seçim sayısının kaç katı ise o kadar milletvekili kazanılmış olur. Burada da aynı bölme işlemi ile hangi partinin kaç milletvekili çıkardığı hesaplanmaktadır. Partinin almış olduğu oy çevre seçim sayısının kaç katı ise o kadar milletvekili kazanılmış olur. Artık oyların hesaplaması ise yukarıdaki yöntemden biraz farklıdır. Burada ilk bölme sonucu partilerin kazanacağı milletvekili sayısına bir ekleyerek alman oy tekrar bu sayıya bölünmektedir. Yani ilk bölme İşleminde (toplam alınan oy/çevre seçim sayısı) sonucu A partisi 3 milletvekili kazanmıştı. 3 sayısına 1 ekleyerek A partisinin almış olduğu oy 4 e bölünür. Aynı işlem bütün partiler İçin uygulanır. Daha sonra ortaya çıkan sonuçlar büyükten küçüğe sıralanır. Sonuçlara bakıldığında bu sistemin küçük partilerin parlamentoda temsil edilme şansını azaltan bir sistem olduğu görülür. Bu sistem en yüksek bakiye sisteminin tersine belirli bir ölçüde büyük partiler yararına işlemektedir. Daha ayrıntılı bilgi için bkz. Arslan ve Kılavuz age.

3.1.2.2.1.2. Klasik d‟Hondt Sistemi

Bu sistem Belçikalı bir hukukçu ve matematikçi olan Victor D‘Hont tara-fından bulunduğu için bu adla anılmaktadır. Bu yöntem temsilciliklerin tek bir sayı ile bölümünü sağlayacak bir seçim ölçüsü bulma amacıyla ortaya konulmuştur.596 D‘Hont sitemi ilk olarak 1855 yılında Danimarka‘da daha sonra 1899 yılında Belçika‘da uygulanmıştır. Birinci Dünya Savaşından sonra İngiltere, Sovyet Rusya ve Türkiye597 hariç bütün Kıta Avrupası‘nda uygulanmaya başlamıştır.598

Bu sistemin özelliği hesaplama yönteminin oldukça basit oluşudur. Bölme işlemi o seçim çevresinden çıkarılacak milletvekili sayısına kadar devam etmektedir.

Bölme işlemleri sonucunda kalan paylar sıralamaya konur. Sonuçta A 4, B 2, C 2, D 1 milletvekili kazanır. D‘Hondt sistemi599, büyük partiler lehine olarak en yüksek ortalama sistemi ile aynı sonucu vermektedir.600

3.1.2.2.1.3. Klasik Sainte - Lague Sistemi

D‘ Hont sistemindeki dağılımın küçük partilerin aleyhine olması sonucu bu sistem üzerinde bazı küçük değişiklikler yapılarak yeni sistemler geliştirilmiştir. Bu sistemde amaç bölme İşleminin tekniğinden faydalanmaktır. Yani bir sayıyı daha büyük bir sayıya böldüğünüzde ortaya çıkacak olan sayı otomatik olarak daha küçük olacaktır. Bu durum küçük partilerin lehine bir sonuç ortaya çıkarır. Diğer işlemler d‘

Hont yöntemiyle aynıdır. Bu sistemde partilerin aldıkları oy miktarları 1, 3, 5, 7...

gibi tek sayılara bölünür. Bu sistemle yapılan bölme işlemi sonucu tablodaki verilere göre A 3, B 2, C 2, D 1, E 1 milletvekili kazanmaktadır. Bir önceki dağılımda A partisinin kazanmış olduğu bir milletvekili bu yöntemde en küçük parti olan E partisine kaymıştır.601

596 Armaoğlu, s. 119.

597 Türkiye 1961 yılından sonra D‘Hont sistemini uygulamaya başlamıştır.

598 Akyıldız, s. 134.

599 Türkiye‘de 1961‘den bu yana -1965 Millet Meclisi genel seçimi ile 1966 Millet Meclisi ara seçimi dışında- bütün milletvekili genel ve ara seçimlerinde D‘Hondt sistemi uygulanmıştır; günümüzde de yürürlükte olan sistem budur.

600 Teziç, s. 284.

601 Arslan ve Kılavuz, s. 68-69.

3.1.2.2.1.4. Barajlı Sistemler

İstikrar ilkesini ön plana çıkarmak düşüncesiyle baraj uygulamaları getirmek mümkündür. Baraj uygulaması yerel ölçekte olabileceği gibi ülke düzeyinde de olabilir. Klasik anlamda çevre barajı çevre seçim sayısına eğittir. Yani o bölgede geçerli toplam oyların seçilecek aday sayına bölünmesiyle bulunan sayıdır.602

3.1.2.2.1.4.1. Hare Yöntemi

―Hare sistemi‖ de denilen “devredilebilir tek oy” sistemi sadece İrlanda da uygulanan karışık bir sistemdir. Bu sistemde bir seçim çevresinde aday olan herkes bir listeye yazılır. Oy verenler listedeki adayları sırasıyla tercih eder. Seçmenin ―1‖

numara ile numaralandırdığı aday, seçim kotasına ulaştığında, yani seçildiğinde artık bu adayın ihtiyacı olmayan oy, seçmenin ―2‖ ile numaralandırdığı ikinci sıradaki adaya devredilmektedir603. Bu yöntem Danimarkalı politikacı C.C.G. Andrea tarafından geliştirilmiştir. Fakat aynı yıllarda İngiltere de bir avukat olan Thomas Hare de aynı esaslara dayanan yöntemini geliştirmiştir. Hare yönteminin özelliği, seçmenlerin tercihlerini sonuca etki bakımından en verimli olacak bir biçimde değerlendirmesi, dolayısıyla oy ziyanının en aza doğru çekilmesidir.604

Yönteme göre oylamalar sonucunda hangi adayın, seçilebilecek oy sayısına sahip olduğunun belirlenmesi belli bir seçim sayısı kullanılarak yapılır. Bu seçim sayısı “ roop Kotası” dır. Bütün karmaşıklığına rağmen genel olarak ele alındığında, seçim sayısı yöntemi, seçmene tam bir serbesti sağlaması ve milletvekili adaylarını her türlü tesirlere karşı koruması bakımından üzerinde durulmaya değer bir yöntemdir.605 Bununla beraber Armaoğlu‘na göre ―nispi temsili gerçekleştirmek için bu kadar karışık bir sistemi tatbike kalkışmak lüzumsuzdur. Bu sistemin birçok seçim çevresini ihtiva eden bir memlekette tatbik edileceği düşünülürse, mahzurun büyüklüğü daha kolay anlaşılabilir.606

602 Arslan ve Kılavuz, s.70.

603 Kemal Gözler, Anayasa Hukuku, (Çevrimiçi) (Erişim) http://www.anayasa.gen.tr. 22-12-2017.

604 Ersin Kalaycıoğlu ve Murat Sertel, Türkiye çin Yeni ir Seçim Tasarımına Doğru, TÜSİAD Yayını, İstanbul, 1995, s. 60.

605 Varlık ve Ören, s. 29.

606 Armaoğlu, s. 87.

3.1.2.2.1.4.2. Değişme Tek Sayı Yöntemi

Bu yöntemde kazanan temsilcinin saptanmasında en belirleyici rolü oynayan sayı, seçim sayısından farklı olarak, seçimin başında tüm seçim bölgeleri için aynı olmak üzere belirlenir. Seçime katılacak seçmen sayısına göre değişeceği için bölge-lerin çıkaracağı temsilci sayısı önceden belli değildir. Seçim çevreleri seçimin belli aşamalarında farklılıklar gösterebilirler. Şöyle ki: ilk hesaplamadan sonra artık oyların değerlendirmeye alınabilmesi için, birkaç seçim çevresi birlikleri, daha sonra da birlikler tek bir seçim çevresini oluşturur. Her listenin oylan, birkaç seçim çevresinin bir arada birleştirilmesi suretiyle oluşturulan seçim çevreleri birliğin ve gene aynı şekilde her listenin tüm seçim çevrelerinden artan oylan bir milli seçim çevresinde toplatılır. 607

Artan oylarla birlikte her liste (parti) seçim sayısını kaç defa geçiyorsa yine o sayıda milletvekili kazanır. Her bölgedeki seçilen temsilciler eşit sayıda seçmeni temsil ederler. Yani temsil kuvvetleri eşittir608. Bu sistemde, bütün seçim çevrelerinde uygulanmak üzere seçimden önce bir ―değişmez tek seçim sayısı‖

belirlenmektedir. Daha sonra seçim çevrelerinde bu sayıya göre milletvekillikleri partilere dağıtılmakta; her partinin bırakmış olduğu artık oylar ise birkaç seçim çevresinin birleştirilmesinden oluşan seçim çevreleri birlikleri içinde toplanarak bölge bakiyeleri bulunmaktadır. Partilerin bölge bakiyelerinin değişmez tek seçim sayısına bölünmesiyle her partinin seçim çevreleri birliği düzeyinde kazandığı milletvekillikleri ortaya çıkmaktadır.609

Belgede Türkiye'de katılımcı demokrasi (sayfa 185-188)