• Sonuç bulunamadı

KAZIM HÜSNÜ BEY (HALİL İBRAHİM NAKIPOĞLU)

Kazım Hüsnü Bey, 1883 yılında Konya’nın Karatay ilçesinde Piri Mehmet Paşa Mahallesinde doğmuştur. “Konyalı Kazım” ve “Büyük Kazım” isimleriyle bilinmektedir. Babası İsmilli Mülazım Halil ağanın torunu Vilayet Baştabibi Mehmet Hüsnü Efendi, annesi Rabia Hanımdır. Konya rüştiyesindeki eğitimini tamamladıktan sonra Konya İdadisinden 1900 yılında mezun olmuştur.255

Kazım Hüsnü Bey, mezuniyetine müteakip Konya Muhacirin Komisyonu katipliğine tayin edilerek memuriyete başlamıştır. Burada bir yıl görev yaptıktan sonra 1901 yılında Sanayi mektebinde Türkçe Öğretmenliğine başlamış, aynı yıl Konya Sanayi Mektebi ve İdadiye memur komisyonları ile Konya’da medreseleri ıslah etmek amacıyla kurulan talebe komisyonunun fahri katipliğini de yapmıştır. 1907 yılında Konya’da açılan Hukuk Mektebine girmiş, bir sene devam ettikten sonra sağlık sorunları yüzünden doktor raporu ile okulu bırakmak zorunda kalmıştır. Sonrasında Konya gazetesi başyazarlığı ve il basımevi müdürlüğü görevlerinde bulunmuştur. 1910 yılında sınavla il mektupçuluk kalemine müsevvit olarak tayin edildiyse de burada 4 yıl görev yaptıktan sonra 1914 başlangıcında memuriyetten istifa ederek ticaretle uğraşmaya başlamıştır. Bu dönemde İttihat ve Terakki Fırkasında siyasete girerek Konya İl Genel Meclis üyeliğine seçilmiş, aynı zamanda Daimi Encümen üyeliği de yapmıştır.256 Milli Mücadele’nin başlaması

üzerine ilk kurulan Konya MHC Merkez Heyeti’nin olumsuz faaliyetlerinden sonra Heyeti Temsiliye tarafından Konya MHC Merkez heyetine üye olarak atanmıştır.257

254 Babalık, 21 Eylül 1933, No.4243, s.1.

255 Türkiye Büyük Millet Meclisi Arşivi, Kazım Hüsnü Bey Özlük Dosyası, Sicil Dosya No: 285; Çoker,

Parlamento Tarihi-TBMM I. Dönem, C.3, s.670; TBMM Albümü, C.1, s.159; Atalay, Konya Kuva-yı Milliyecileri, C.1, s.110; Selçuk Es, “Konya Büyükleri Kazım Hüsnü Bey”, Şehir Postası, 1 Ağustos 1966, No.1443, s.2.

256 TBMMA, S.D.N: 285; Çoker, Parlamento Tarihi-TBMM I. Dönem, C.3 s.670; TBMM Albümü, C.1,

s.159.

61

Tekalifi Milliye emirlerinin yayınlanması üzerine kendi şirketi olan Kazım Hüsnü Bey Ticarethanesi adına 20 bin kuruş bağış yapmıştır.258

Osmanlı Mebusan Meclisinin son döneminde Konya’dan milletvekili olan Kazım Hüsnü Bey, 1920 yılında Heyet-i Temsiliye’nin çağrısına uyarak TBMM’ye katılmıştır. 1934 yılındaki ölümüne kadar Konya milletvekili olarak görev yapmıştır. Yakalandığı üremi hastalığı nedeniyle 1 Mart 1934 tarihinde İstanbul Alman Hastanesinde vefat eden Kazım Hüsnü Bey, İstanbul’da Büyükada Mezarlığına defnedilmiştir.259 1 Mart 1934

tarihli TBMM oturumunda Kazım Hüsnü Bey’in vefatı ile ilgili tezkere okunmuş ve 1 dakikalık saygı duruşunda bulunulmuştur.260 Kendisinden boşalan milletvekilliğine Ali

Muzaffer Göker seçilmiştir.261

2. Delibaş Olayı ve Yargılanması

Delibaş kuvvetleri Konya’yı ele geçirince karargahlarını Kayıklı Kahveye kurmuş, şehrin ileri gelenleri evlerinden alınıp buraya getirilmiştir. Bunlardan biri de Ankara’ya dönecekken orduya iane ve at toplamak için Konya Valisinin ısrarları ile şehirde kalan milletvekili Kazım Hüsnü Beydir. Asilerin kahvede kurdukları yeni hükümette Mustafa Remzi Efendi Vali Vekilliğine, Kazım Hüsnü ve Keresteci Mehmet Efendi de Vali yardımcılıklarına getirilmişlerdir.262 İsyancılar tarafından bir odaya

kapatılan Kazım Hüsnü Bey verilen görevi kabul etmemesi halinde odadan çıkamayacağı için Vali Yardımcılığını kabul ettiğine dair belgeyi imzalamak zorunda kalmıştır. Daha sonra isyancıların Vali Vekili olarak atadığı Mustafa Remzi’nin yanına gelen Kazım Hüsnü Bey, oradaki asi elebaşlarına; şehri derhal terk etmelerini, Haydar Bey’in Alâeddin’den gelerek görevinin başına dönmesini, valinin merhametli olduğunu ve asileri affedebileceği şeklinde telkinlerde bulunmuştur. Bunun üzerine Eyüp Sabri Bey (Hayırlıoğlu), “yaptıkları şey sadece şehri terk etmekle affedilemez, Yunanı Manisa’ya kadar kovsunlar, öyle gelip af dilesinler” demiştir. Bu sözler oradaki asilerin hoşuna gitmemiş, Kazım Hüsnü Bey, Eyüp Beyi kolundan çekerek “doğru söylüyorsun, makul

258 Avanas, Milli Mücadele’de Konya, s.243.

259 Atalay, Konya Kuva-yı Milliyecileri, C.1, s.119; Es, “Konya Büyükleri Kazım Hüsnü Bey”, s.2. 260 TBMMZC, Devre IV, Cilt 20, Birleşim 21, s.6.

261 TBMMZC, Devre IV, Cilt 20, Birleşim 27, s.50; Goloğlu, Tek Partili Cumhuriyet, s.344.

262 Mehmet Önder, Milli Mücadele Konya Delibaş Hadisesi, Yeni Kitap Basımevi, Konya 1953, s. 178,

62

olanı da budur. Ama bunlar o adam mı? Sen kendini mi öldürteceksin” demiştir.263 Daha

sonra Alâeddin Tepesindeki savunmayı bırakarak şehre inen Vali Haydar Bey’in de aralarında olduğu heyeti karşılayan Kazım Hüsnü Bey, Vali’nin saldırıya uğraması üzerine saldırganlara engel olmaya çalışmıştır. Devamında Hükümet Konağı’nın önüne gelindiğinde orduya iane ve at topladığı için Kazım Hüsnü Bey de saldırıya uğramıştır.264

İsyan bastırıldıktan sonra Konya’ya gelen Refet (Bele) Bey, şehre girer girmez “Çelebi Efendi duruyor mu? Kazım Hüsnü asıldı mı?” diye sormuştur. Refet Beye aktarılan bilgilerde olayların sorumlusunun Abdülhalim Çelebi ve Kazım Hüsnü Bey olarak iletildiği anlaşılmaktadır.265 Bu ortamda her iki milletvekili de tutuklanıp Divanı

Harbi Örfi’de yargılanarak Erzurum’a sürgün cezasına çarptırılmışlarsa da milletvekili olmaları nedeniyle farklı bir prosedür uygulanmıştır. Buna göre Divanı Harp tarafından haklarında verilen karar, şahısların milletvekili olmalarından dolayı suçüstü yakalansalar bile yargılanmalarının önce TBMM tarafından yapılması gerektiğine vurgu yapılarak anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulmuştur. Divanı Harpte verdikleri ifadelerin meclise gelmesiyle konu TBMM genel kurulunda görüşülmüştür. Mecliste bu konunun kapalı oturumda görüşülmesine karar verildiyse de sanıkların iddiaların ciddiyeti nedeniyle herkesin meseleyi en açık ve doğru şekilde takip edebilmesi için görüşmenin açık oturumda yapılması hakkında önerge vermişlerdir. Bunun üzerine mesele açık oturumda görüşülmüş, vekillerin suçsuz olduklarına kanaat getirilmiştir.266

3. TBMM 3. ve 4. Dönem Konya Milletvekilliği a. TBMM 3.Dönem Konya Milletvekilliği

1927 genel seçimlerinde 1053 oyla yeniden Konya Milletvekili seçilen Kazım Hüsnü Bey, 7 Eylül’de Konya İl Teftiş Heyetinden mazbatasını alarak 2 Kasım 1927 tarihinde meclise katılmıştır.267 Dönem içerisinde Ticaret, İktisat ve Bütçe

komisyonlarında görev almıştır. Ayrıca Damga Kanunu için kurulan Karma Komisyonun üyeliğine seçilmiştir.268 Kazım Hüsnü Bey’in bu dönemdeki meclisteki faaliyeti önceki

263 Önder, Delibaş Hadisesi, s.180-182.

264 Önder, Delibaş Hadisesi, s.210-211; TBMMZC, Devre I, Cilt 6, Birleşim 109, s.247. 265 Önder, Delibaş Hadisesi, s.247.

266 TBMMZC, Devre I, Cilt 6, Birleşim 109, s.24; Atalay, Konya Kuva-yı Milliyecileri, C.1, s.118. 267 TBMMA, S.D.N: 285.

63

dönemlere nazaran azalmıştır. Dönemin sonuna doğru vefat eden Konya Milletvekili Musa Kazım Bey’in cenazesinin getirilmesi ve çocuklarının okutulması için iki kanun teklifi vermiştir.

Musa Kazım Bey’in Viyana’da vefatı üzerine 8 Aralık 1930’daki genel kurul toplantısında Kazım Hüsnü Bey ve 112 milletvekili269, cenazenin merhumun memleketi

olan Konya’ya getirilmesini ve masrafın TBMM tarafından karşılanmasını teklif etmişlerdir. Teklif genel kurulda kabul edilerek tüm işlemlerin TBMM tarafından yapılmasına karar verilmiştir.270 Aynı toplantıda yine Kazım Hüsnü Bey ve 112

milletvekili, vefat eden Musa Kazım Bey’in çocukları Ahmet, İhsan, Orhan ve Melahat’ın maddi imkanlarının olmaması nedeniyle eğitim masraflarının devlet tarafından karşılanması için bir kanun teklifi vermişlerdir. Teklif oylama sonucu Bütçe Komisyonuna gönderilmiştir. Oylama yapılırken genel kurulda “tasviben” sesleri yükselmiştir, bunun üzerine oturumu yöneten başkanvekili Nurettin Ali Bey “bu tezahüratı encümenin dikkate alacağı tabiidir” diyerek genel kuruldaki eğilimi yansıtmıştır.271 19 Ocak 1931 tarihli toplantıda da Rize Milletvekili Atıf Bey (Mehmet

Atıf Tüzün) ve 88 arkadaşı Musa Kazım Bey’le aynı günlerde vefat eden Eskişehir Milletvekili Sait Bey’in çocukları Şükrü ve Sabiha’nın da ücretsiz okutulmaları için bir kanun teklifi vermiştir.272 Bu iki kanun teklifi birleştirilerek görüşülmüştür. Bütçe

Komisyonu konuyu görüşürken merhumların kızlarını tasarıdan çıkarmış,273 sadece

oğullarını kapsam dahiline almıştır. Bütçe komisyonu raporu genel kurula geldiğinde Çanakkale Milletvekili Ziya Gevher Bey Musa Kazım Bey’in kızı Melahat’ın, Rize Milletvekili Esat Bey de Sait Bey’in kızı Sabiha’nın okul taksitini ödeyemediğinden dolayı okulu bırakmış olduğunu belirterek kızların da kanun kapsamı dahiline alınmasını teklif etmiştir. Bu teklifler kabul edilerek tasarıya eklenmesi için Bütçe Komisyonuna verilmiştir. Bütçe Komisyonu raporu düzelttikten sonra genel kurulda yapılan oylama sonucu kız erkek fark etmeksizin merhumların tüm çocuklarının yatılı okullarda ücretsiz

269 Konya Milletvekilleri olarak şu isimler vardır: Mustafa Bey, Refik Bey, Tevfik Fikret Bey, Ahmet

Hamdi Bey ve Fuat Bey.

270 TBMMZC, Devre III, Cilt 23, Birleşim 4, s.15-16; Resmi Gazete, 13 Aralık1930, No.1671, s.103. 271 TBMMZC, Devre III, Cilt 23, Birleşim 4, s.16-17.

272 TBMMZC, Devre III, Cilt 24, Birleşim 4, s.40.

273 Bütçe Komisyonundaki bu karara komisyon üyelerinden Sivas Milletvekili M. Remzi Bey muhalefet

64

okutulması konusundaki tasarı kabul edilerek yasalaşmıştır.274 Bu sayede Kazım Hüsnü

Bey Osmanlı Meclisi Mebusanı dahil 4 dönem boyunca birlikte görev yaptığı arkadaşına olan vefa borcunu ödemiştir.

b. TBMM 4.Dönem Konya Milletvekilliği

1931 seçimlerinde 1069 oy alarak Konya Milletvekili seçilen Kazım Hüsnü Bey, Konya İl Teftiş Heyetinde 25 Nisan’da aldığı mazbatasıyla 4 Mayıs 1931 tarihinde meclise katılmıştır.275 Olağanüstü ve birinci yasama yıllarında Bütçe Komisyonunda

üyelik, ikinci yasama yılında da başkanvekilliği yapmıştır.276 Bu dönemde bir kanun

tefsiri önerisi ve Halkevleri ile ilgili olarak iki kanun teklifi vermiştir.

1931 yılında Türk Ocaklarının kapatılmasından sonra 1932 Şubatında CHF’nin kültür kurumu olan Halkevleri kurulmuştur. Kazım Hüsnü Bey Halkevlerini bina vergisinden muaf tutmak için 31 Mayıs 1932 tarihinde bina vergisi kanunu görüşülürken ek bir kanun teklifi vermiştir. 1837 numaralı bina vergisi kanununun istisnalarla ilgili maddesi, genel eğitime ve kamuya yararlı derneklere ait binaları kazanç elde etmemek şartıyla bina vergisinden muaf tutmaktadır. Kazım Hüsnü Bey, verdiği teklifte halkın ve gençliğin kültürel ve bedeni gelişimine ücretsiz tahsis edilmiş olan Halkevleri binalarının da bu kapsamda değerlendirilmesini istemiştir. Teklif, 7 Haziran’da Maliye Komisyonunda, 18 Haziran’da da Bütçe Komisyonunda onaylanarak genel kurula gönderilmiştir. 25 Haziran tarihli oturumda görüşülen teklifin kabul edilmesi sonucu Halkevleri bina vergisinden muaf tutulmuştur.277

Kazım Hüsnü Bey Halkevleri ile ilgili verdiği ikinci kanun teklifini Hakkı Tarık (Us) Bey’le ortak hazırlamışlardır. 8 Mart 1933 tarihinde TBMM başkanlığına verdikleri kanun teklifiyle Halkevlerinin kullanımı için ithal edilecek olan radyo ve sinema cihazlarının278 gümrük ve muamele vergileri ile oktruva279 vergisinden muaf tutulmasını

274 TBMMZC, Devre III, Cilt 26, Birleşim 39, s.113-117; Cumhurbaşkanlığı Arşivi, EBİS Sıra

No:01003283, Ek No:54, Belge Kayıt No:545242; Resmi Gazete, 2 Nisan 1931, No.1764, s.356.

275 TBMMA, S.D.N: 285.

276 Çoker, Parlamento Tarihi IV. Dönem, C.2, s.383.

277 TBMMZC, Devre IV, Cilt 9, Birleşim 58, s.36; TBMMZC, Devre IV, Cilt 9, Birleşim 66, s.180,

TBMMZC, Devre IV, Cilt 9, Birleşim 70, s.301; Resmi Gazete, 29 Haziran 1932, No.2137, s.1623.

278 Muafiyet 400 radyo alıcı makinesi, 4 radyo verici makinesi, 25 sinematograf film çevirici makinesi, 100

film gösterici makinesi ve 100 projeksiyon veya yansıtma cihazını kapsamaktadır. Bu sayıların üzeri vergi muafiyet kapsamının dışındadır.

65

talep etmişlerdir. Gümrük ve Tekel, Maliye ve Bütçe Komisyonlarında onaylanıp genel kurula gönderilen teklif 20 Nisan 1933 tarihli oturumda kabul edilmiştir.280

Kazım Hüsnü Bey’in bir de kanun tefsiri önerisi vardır. 6 Temmuz 1932’de Muvazene Vergisi Kanununun istisnaları içeren 2. fıkrasının tefsiri hakkında bir önerge verdiyse de sonuç alınmamıştır.281

F. KEMAL ZAİM (SUNEL) BEY