• Sonuç bulunamadı

Kazandırılması istenen değerlere ilişkin görüşler

2.3. İlgili Çalışmalar

2.3.1. Değerler ve değerler eğitimine ilişkin görüşleri ele alan çalışmalar

2.3.1.2. Kazandırılması istenen değerlere ilişkin görüşler

farklı örneklemlerden görüşlerin alındığı çalışmaların çoğunda, kazandırılması istenen değerlere ilişkin bulgular yer almaktadır. İlgili çalışmalara göre öğretmenlerin görüşlerinde öne çıkan değerler, adil olma, barış, estetik, dürüstlük, sorumluluk, hoşgörü, duygu ve düşüncelere saygılı olma, hak ve özgürlüklere saygılı olma, farklılıklara saygı duyma, vatanseverlik, yardımseverlik değerleridir (Ateş, 2013; Avcı, 2011; Bakdemir, 2010; Başçı, 2012; Çelikkaya & Filoğlu, 2014; K. Yıldırım, 2009; Keçe ve diğerleri, 2016; Memişoğlu, 2013; Ö. Can, 2008; Varol, 2013; Yazar & Yanpar Yelken, 2013; Yıldırım, Becerikli & Demirel, 2017). Ancak başka çalışmalarda estetik değeri, en az önemsenen değer olarak bulunmuştur (Balcı & Yanpar Yelken, 2013; Baysal, 2013). Sosyal bilgiler dersi aracılığıyla verilen önemli değerler üzerine sosyal bilgiler ve sınıf öğretmenlerinin görüşlerini alan bir

başka çalışmada (Topkaya, 2011) öğretmenler, sosyal bilgiler dersi aracılığıyla Türk büyüklerine saygı, aile birliğine önem verme ve vatanseverlik değerlerini kazandırdıklarını ifade etmişlerdir. Kurtdede Fidan (2013) ve Avcı (2011) tarafından yapılan çalışmalarda ise öğretmenler, sosyal bilgiler dersi aracılığıyla milli ve ahlaki değerlere vurgu yapmaktadırlar. Çengelci (2010) tarafından yapılan araştırma sonucunda sosyal bilgiler öğretmenleri, sadece programda geçen değerleri değil, konu içeriğiyle ve günlük yaşamla bağlantılı olabilecek başka değerleri de kazandırmaya çalıştıklarını belirtmişlerdir. Ayrıca öğretmenler saygı ve dayanışma gibi değerlerin programda daha ağırlık yer alması gerektiğini ve değerlere yönelik kazanımların yeterli olmadığını düşünmektedirler (Uçar, 2009). Yiğittir (2009) tarafından yapılan çalışma sonucuna göre, öğretmenlerin çoğunun değerlerin doğrudan ünitelere dağıtılmasından memnun olmadığı görülmektedir. Varol’a (2013) göre ise sosyal bilgiler öğretmenleri, pratikte, programda yer alan değerlerin her birine eşit yer vermemektedir.

Öğretmen adayları ile yapılan araştırmalara bakıldığında ise Kınacı (2018) tarafından yapılan çalışmada, öğretmen adaylarının değer kavramını farklı şekilde anlamlandırdıkları görülmüştür. Kazandırılması istenen değerlerde ön plana çıkanların ise sevgi, saygı, yardımseverlik, vatanseverlik, bağımsızlık, adil olma, sorumluluk değerleri olduğu

görülmüştür (Kınacı, 2018; S. Yılmaz, 2013; Tural & Gürgil, 2012). Bununla birlikte yapılan bir başka çalışma sonucunda, öğretmen adaylarının Sosyal Bilgiler dersinde kazandırılacak değerlerin önem sıralamasında önceliği bilimsellik, saygı, vatanseverlik, adil olma değerlerine verdiği görülürken, bağımsızlık, dayanışma, özgürlük, sağlıklı olmaya önem verme ve

temizlik değerlerini hiç sıraya koymadıkları bulunmuştur (Öztürk Demirbaş & Çelikkaya, 2012). Tay (2009) tarafından yapılan çalışmada ise sosyal bilgiler öğretmen adayları, 2005 öğretim programında geçen yirmi değerden on dokuzunu kazandırılması önemli olan değerler olarak belirtirken, estetik değerine hiç yer vermemişlerdir.

saygı, bilimsellik değerleri öncelikli değerlerdir (Tay, Durmaz & Şanal, 2013). Bununla birlikte öğrenciler, sosyal bilgiler dersinde edindikleri değerlerden ise yalnızca saygı, hoşgörü ve yardımseverlik değerlerini günlük yaşamlarına aktarabildiklerini düşünmektedirler (Yaşar & Çengelci, 2012). Ayrıca öğrencilerin çoğu okulda saygı, çalışkanlık ve sorumluluk

değerlerini kazandıklarını belirtmişlerdir (Yıldırım ve diğerleri, 2017).

Velilerin görüşlerini alan çalışmalarda mevcuttur. Bakır (2017) tarafından yapılan araştırmada velilerin öncelik verdiği değerlerin saygı, vatanseverlik ve dürüstlük olduğu bulunmuştur. Ayrıca aynı çalışmada üst sosyo-ekonomik düzeye sahip velilerin adil olma, duyarlılık, bilimsellik ve bağımsızlık değerlerine; orta sosyo-ekonomik düzeye sahip olan velilerin çalışkanlık değerine; alt sosyo-ekonomik düzeye sahip velilerin aile birliğine önem verme, saygı, vatanseverlik ve hoşgörü değerlerine önem verdikleri ortaya çıkarılmıştır. Değer sınıflaması açısından velilerin tercihlerinde milli, geleneksel ve ahlaki değerlerin ön plana çıktığı; demokratik ve çevreyle ilgili değerlerin ise yeterince tercih edilmediği görülmüştür (Yiğittir, 2010). Bir başka çalışmada ise diğer çalışmalara benzer olarak veliler en çok çocuklarına saygı, vatanseverlik, dürüstlük, sevgi değerlerinin kazandırılmasını önemli görmektedirler. Özgürlük, adil olma ve duyarlılık değerleri ise veliler tarafından en az belirtilen değerlerdir. Sosyal Bilgiler Öğretim Programında belirtilen barış ve bağımsızlık değerleri ise veliler tarafından hiç seçilmemiştir (Tay & Yıldırım, 2009). Veugelers ve Kat’ın (2003) yapmış olduğu çalışmada ise velilerin okulda aktarılmasına izin verdikleri değerlerin doğruluğu genel olarak kabul edilmiş değerlerin ve kamuda baskın olarak yer alan değerler olduğu tespit edilmiştir.

Kazandırmakta zorlanılan değerler açısından yapılan araştırmalara bakıldığında, öğretmenler en çok farklılıklara saygı (Balcı & Yanpar Yelken, 2013; Kapan, 2014; Keskin ve diğerleri, 2014), sorumluluk, estetik, çalışkanlık (Başçı, 2012) ve adil olma (Çağatay, 2009; Kapan, 2014) değerlerini geliştirmekte zorlanmaktadırlar. Bunların yanı sıra, sosyal bilgiler

dersi öğretmenlerinden eğitim fakültesi mezunlarının diğer fakülte mezunlarına göre değerleri kazandırmada daha çok zorlandığı bulunmuştur (Berkant & Sürmeli, 2013). Değer

kazandırma sürecinde yaş faktörünü inceleyen başka bir çalışmada (Çiçek, 2017) ise daha yaşlı ve daha kıdemli öğretmenlerin gençlere nazaran zorluklarla baş etme gücünün daha yüksek olduğu ve değer kazandırmayı daha kolay yerine getirdiği tespit edilmiştir.

Kazandırılması beklenen veya kazandırmakta zorlanılan değerlerin yanı sıra

öğretmenlerin, öğrencilerin veya velilerin sahip olduğu değerlere, değer yönelimlerine veya değer sınıflamalarına ilişkin yapılmış birçok çalışmaya da rastlanılmıştır. Söz konusu çalışmaların büyük çoğunluğunun öğretmen adaylarını veya üniversite öğrencilerini hedef aldığı (A. Oğuz, 2011; Altunay & Yalçınkaya, 2011; Dilmaç, Bozgeyikli & Çıkılı, 2008; Dilmaç, Deniz & Deniz, 2009; Dilmaç, Ertekin & Yazıcı, 2009; Gömleksiz, Kan & Öner, 2012; Karakavak Çırak, 2006; M. Aydın, 2003; Mehmedoğlu, 2006; Yazar, 2012)

görülmektedir. Doğrudan sosyal bilgiler öğretmen adayları üzerine yapılan çalışmaların ise daha az sayıda (S. Yıldırım, 2014; Yazıcı ve Aslan, 2011) olduğu tespit edilmiştir. Ancak sözü edilen bu çalışmalar, doğrudan değer tercihlerini değil, öğretmen adaylarının değerler ile ilişkilendirdiği örnek şahsiyetleri belirlemeye yöneliktir. Öğretmenlerin değer sınıflamaları üzerine yapılan çalışmalara az rastlamakla beraber, çeşitli araştırmaların yapıldığı

görülmüştür. Akdeniz (2018) tarafından yapılan çalışmada, sosyal bilgiler ve tarih öğretmenlerinin Schwartz’ın değer sınıflamasında en fazla önem verdikleri boyutların evrensellik, yardımseverlik ve güvenlik; en az önem verilenlerin ise hazcılık, uyarılım, güç boyutları olduğu görülmüştür. Coombs-Richardson ve Tolson (2005) tarafından Amerikalı ve Avustralyalı ortaokul ve ilkokul öğretmenlerinin öncelikli değerleri karşılaştırılmıştır.

Çalışma sonunda, her iki ülkenin öğretmenlerinin aile güvenliği, mutluluk ve özgürlük değerlerine ilk sıralarda seçtikleri ortaya çıkarılmıştır. Ancak her iki ülkenin öğretmenlerinde bazı farklar da tespit edilmiştir. Örneğin amaçsal değerler içerisinden ‘kurtuluş’ Amerikalı

öğretmenler tarafından sıklıkla tercih edilirken Avustralyalı öğretmenler tarafından daha alt sıralarda tercih edilmiştir. Araştırmacılara göre bu durum, Amerikalıların Tanrı inancına bağlılıklarıyla açıklanabilir. Ayrıca ulusal güvenlikte Amerikalı öğretmenlerin ilk

tercihlerinde yer almaktadır. Buna karşılık Avusturalyalı öğretmenlerin ilk sıralarda seçtiği açık fikirlilik ise Amerikalı öğretmenlerin tercihlerinde daha alt sıralardadır. Bunun dışında literatürde farklı branşlarda öğretmenlerin değer tercihleri üzerine inceleme yapan (Durmuş, Bıçak & Çakır, 2008; E. Yılmaz, 2009; Şahin Fırat, 2010) veya yetişkinlerin değer profilini ortaya koyan (Güngör, 2010) araştırmalar da mevcuttur.

Öğrencilerin değer yönelimlerini veya değer tercihlerini ortaya koyan çalışmalar da mevcuttur. Polat ve Çalışkan (2013), Schwartz değer listesi aracılığıyla ortaokul

öğrencilerinin değer yönelimlerini incelemişlerdir. Çalışmada, kız öğrencilerin erkek öğrencilerden daha fazla başarı, iyilikseverlik, evrensellik, özyönelim, güvenlik ve uyma değerlerini tercih ettikleri bulunmuştur. Genel olarak değerlendirildiğinde, öğrencilerin değer yönelimlerinin cinsiyet, ebeveyn eğitim durumu, aile gelir düzeyi ve sınıf kademesine göre farklılaştığı sonucuna ulaşılmıştır. Benzer bir çalışmada Yiğittir (2012) tarafından yapılmıştır. Araştırma sonucuna göre, ortaokul öğrencilerinin Schwartz’ın değer sınıflamasına göre, ‘güç ve hazcılık’ sınıflaması hariç diğer sınıflamalar içerisindeki değerlerden en az birini seçtikleri bulunmuştur. Ayrıca aynı çalışmaya göre öğrencilerin, 2005 Sosyal Bilgiler Öğretim

Programında geçen misafirperverlik, aile birliğine önem verme, özgüven, adil olma, dayanışma, tarihsel mirasa duyarlılık, bağımsızlık gibi değerlere hiç değinmedikleri

görülmüştür. Tokdemir ve Artan (2012) tarafından yapılan çalışmada ise öğrenciler, evrensel değerleri milli değerlerden daha fazla vurgulamaktadırlar. Coşkun (2011) tarafından yapılan çalışmada ise öğrencilerin doğal çevreye ve tarihsel mirasa duyarlılık ile vatanseverlik değerine karşı daha hassas oldukları ancak sorumluluk ve hoşgörü değerlerini uygulamaya geçiremedikleri ve genellikle sosyal arzulanabilirlik düzeyinde cevap verdikleri bulunmuştur.

Sayılan çalışmalar dışında ortaokul öğrencilerin değerlere ilişkin ürettikleri metaforlar üzerinden öğrencilerin değer algıları ortaya çıkarılmaya çalışan araştırmalar da (Çelikkaya & Seyhan, 2017; Kılcan, 2013; Sözcü, 2015) literatürde mevcuttur.