• Sonuç bulunamadı

Kayıt Dışı Ekonominin Tanımı, Kapsamı, Nedenleri ve Tahmin Yöntemleri

EKONOMİSİNDE KAYIT DIŞI EKONOMİNİN TAHMİN EDİLMESİ 1

2. Kayıt Dışı Ekonominin Tanımı, Kapsamı, Nedenleri ve Tahmin Yöntemleri

Kayıt dışı ekonomi, bir ülkede gerçekleşen yasal veya yasal olmayan bazı iktisadi faaliyetlerin resmi istatistiklere dahil olmamasıdır (Haliciog-lu, 1999: 177-178; Schneider ve Enste, 2004: 6). Tanzi (1980) de kayıt dışı ekonomiyi raporlama veya eksik raporlama gibi faktörler nedeniyle resmi istatistiklere yansımayan gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) şeklinde tanımlamaktadır. Dolayısıyla bu tanım doğrultusunda kayıt dışı ekonomi-de gelirin önemli bir faktör olduğu söylenebilir. Yani bireyler veya firma-lar tarafından gerçekleşen yasal veya yasal olmayan herhangi bir faaliyet sonucu gelir elde ediliyorsa ve bu gelir resmi kayıtlara yansımıyorsa bu faaliyetler kayıt dışıdır (Tanzi, 1980: 428).

Kayıt dışı ekonomi kavramı, yoğun bir şekilde bilimsel çalışmalara konu olmasına rağmen literatürde bu kavramın tanımlamasına ilişkin net ve ortak bir uzlaşının olduğu söylenemez. Bunun nedeni ise kayıt dışı eko-nomiye konu olan faaliyetlerin ve bu faaliyetlerin nedenlerinin çeşitlilik göstermesidir (Schneider, 2005: 599; Özsoylu, 1996: 10). Ancak her ne

kadar kayıt dışı ekonomi için net ve ortak bir tanımlama olmasa bile ister yasal ister yasal olmayan olsun gerçekleşen tüm iktisadi faaliyetler resmi rakamlara yansımadığı ve milli gelir hesaplamalara dahil edilmediği süre-ce kayıt dışıdır. Bununla birlikte literatürde, kayıt dışı ekonomi kavramı için gizli ekonomi, yeraltı ekonomisi, illegal ekonomi, enformel ekonomi, düzensiz ekonomi, gölge ekonomi, paralel ekonomi ve ikincil ekonomi gibi faklı adlandırmalar da kullanılmaktadır (Schneider, 2005: 599; Frey ve Schneider, 2000: 1-2).

Kayıt dışı ekonomi kavramının tanımlamasındaki zorluklardan dolayı kayıt dışı iktisadi faaliyetler çok farklı şekillerde sınıflandırılabilmekte-dir. Kayıt dışı iktisadi faaliyetler öncellikle yasal olan/yasal olmayan ve parasal olan/parasal olmayan işlemler şeklinde sınıflandırılmaktadır. Bu bağlamda aşağıdaki Tablo 1 kayıt dışı iktisadi faaliyetlere ilişkin bir sınıf-landırmayı göstermektedir. Tablo 1’de görüldüğü üzere kayıt dışı ekonomi, devlet tarafından yapılan düzenleme ve vergilemeden tamamen veya kısmi bir şekilde gizlenen faaliyetler ve bu faaliyetler soncunda elde edilen geliri kapsamaktadır. Bu bağlamda herhangi bir ekonomide yasal düzenlemeler-den, vergilemelerden kısmen veya tamamen herhangi bir şekilde gizlenen iktisadi faaliyetler kayıt dışı ekonomi kapsamında değerlendirilmektedir.

Aynı şekilde yasal olmayan faaliyetler, yasal olan fakat herhangi bir neden-den ötürü kayıt dışı kalan, vergi kaçırma amacı gütsün veya gütmesin res-mi istatistikler dışında kalan bütün faaliyetler iktisadi bir gelir elde ettikleri sürece kayıt dışı ekonomi kapsamına girmektedir (Savaşan, 2011: 7).

Tablo 1: Kayıt Dışı Ekonomi Faaliyetlerinin Kapsamı

Faaliyet Türleri Parasal İşlemler Parasal Olmayan İşlemler

Yasal Olmayan Çalıntı eşya ticareti, uyuşturucu üretimi ve ticareti, fuhuş, kumar ve kaçakçılık vb.

Uyuşturucu, çalıntı eşya, kaçakçılık ürünlerinin takası, bireysel ihtiyaçlar için hırsızlık, bireysel kullanım için uyuşturucu üretimi vb..

Vergi Kaçırma Vergiden Sakınma Vergi Kaçırma Vergiden Sakınma

Yasal Olan

Yasal mal ve hizmet değişimi.

Kaynak: Erkuş ve Karagöz, 2009: 128-129; Halicioglu, 1999: 179-180.

Kayıt dışı ekonominin ortaya çıkmasında ve boyutlarının genişlemesinde ülkenin iktisadi, mali, sosyal ve siyasal gibi etkenler önemli

bir rol oynamakta ve her ülkede bu nedenler farklılık gösterebilmektedir. Her ülkede kayıt dışı ekonominin nedenleri farklılaşmakla birlikte literatürde üzerinde uzlaşılan belli başlı bazı nedenleri olduğu söylenebilir. Bu bağlamda genel olarak kayıt dışı ekonomiye yol açan nedenleri şu şekilde sıralanabilir; vergi yükü, sosyal güvenlik katkı yükü, kurumsallaşma sorunları, yolsuzluk, düzenlemeler, vergi ahlakı, vergi afları ve vergi cezalarının caydırıcı olmaması, işsizlik, hantal bürokrasi ve bürokratik engeller, eğitim seviyesi, ekonomik ve siyasi istikrarsızlık, vergilemede adaletin sağlanamaması, vergi oranlarının yükseltilmesi, adaletsiz gelir dağılımı, enflasyon ve ahlaki değerler (Schneider ve Buehn, 2018: 4-5;

Enste, 2010: 233; Hassan ve Schneider, 2016: 4; Halicioglu, 1999: 5-6).

Kayıt dışı faaliyetlerin kapsamı, tanımlanması ve ölçülmesi gibi zorluklardan kayıt dışı ekonominin tahmin edilmesi zor olmasına rağmen uzun yıllardan beri araştırmacılar tarafından çeşitli tahmin yöntemleri geliştirilmiştir (Eilat ve Zinnes, 2002: 1238; Frey ve Weck, 1983: 23-24).

Bu anlamda literatürde kayıt dışı ekonomiyi ölçmeye yönelik doğrudan (direct), dolaylı (indirect) ve model metodu olmak üzere üç farklı yöntem bulunmaktadır (Gaspareniene ve Remeikiene, 2016: 754). Mikro yöntemler olarak da bilinen doğrudan yöntemlerde, anket yardımıyla kayıt dışı faaliyetlerin tespit edilmeye çalışılmaktadır. Bu amaçla iyi tasarlanmış sorulardan oluşan anketler aracılığıyla gönüllü bireylere ve firmalara vergi kaçırma, sigortalı işçi çalıştırılıp çalıştırtılmadığı gibi kayıt dışı faaliyetlerde bulunup bulunulmadığına dair sorular sorularak doğrudan cevaplar alınmaya çalışılmaktadır. Kayıt dışı faaliyetleri ölçülmesinde en iyi yöntemin doğrudan yöntemler olduğu söylenebilir. Ancak bu faaliyetler kayıt dışı olduğundan ve bazı yasal yükümlülük getirdiğinden ankete katılan katılımcıların doğru bir şekilde yanıt vermeyebilirler. Bu nedenle bu yöntemin uygulanmasının zor olduğu ileri sürülebilir (Schneider, 2016:

45; Medina ve Schneider, 2018: 7-10).

Dolaylı yöntemler ise literatürde makro yöntemler ve gösterge yak-laşım (indicators approach) olarak da tanımlanmaktadır. Bu yöntemde çe-şitli makro ekonomik göstergeler yardımıyla kayıt dışı ekonominin zaman içerisinde gelişimi analiz edilmeye çalışılır (Schneider ve Buehn, 2018: 7;

Schneider, 2008: 91). Makro yöntemlerde kayıt dışı ekonomi, GSYİH yön-temi, istihdam yaklaşımı, verginden kaçınma yönyön-temi, parasal yöntemler ve fiziksel girdi yöntemi (elektrik tüketim yöntemi) olarak üzere beş farklı yöntem bulunmaktadır (Pickhardt ve Pons, 2006: 1707; Schneider ve Ens-te, 2004: 15; Öğünç ve Yılmaz, 2000: 8).

Model yöntemi ise genel olarak MIMIC modeli olarak tanımlanmaktadır. MIMIC modeli, psikometri ve sosyal bilim araştırma alanlarında yaygın olarak uygulanan ve gözlemlenmemiş değişkenlerin istatistiksel teorisine dayanan özel bir yapısal denklem modellemesidir.

MIMIC modeli, birçok ekzojen (exogenous) nedensel değişkenlerin kayıt dışı ekonomi üzerindeki etkisini ve aynı zamanda kayıt dışı ekonominin gösterge değişkenler (indicators variables) üzerindeki etkisini görmek amacıyla uygulanan bir yaklaşımdır (Hassan ve Schneider, 2016: 2).

3. Türkiye Ekonomisinde Kayıt Dışı Ekonomiye Yönelik