• Sonuç bulunamadı

İfrikiyye Sefer

Belgede Hazreti Osman (sayfa 102-106)

HZ OSMAN DÖNEMİ (23-35/644-656) KUZEY AFRİKA FETİHLERİ

KUZEY AFRİKA FETİHLERİ

2. İfrikiyye Sefer

Hz. Osman, halife olarak biat aldıktan bir süre sonra, Mısır’ın Said bölgesinde yöneticilik yapan Abdullah b. Sa’d b. Ebi Serh’in mâlî işleri, Amr b. Âs’ın da askerî faaliyetleri ve diğer idarî işleri yürütmesini istedi. Kısa zaman sonra bu yeni görev taksimine şiddetle karşı çıkan Amr b. Âs ile Abdullah arasında tartışma çıktı. Hz. Osman, tarafları dinleyip Amr’ı haksız bularak onu görevden aldı ve Abdullah b. Sa’d’ı Mısır valisi olarak görevlendirdi (25/646).11

Hz. Osman’ın sütkardeşi olan12 Abdullah b. Sa‘d b. Ebî Serh, Hz. Pey- gamber döneminde Medine'ye hicret etmiş ve vahiy kâtipliği de yapmıştı. Ancak daha sonra irtidad etmiş ve müşriklerinin yanına Mekke’ye dön- müştü. Burada vahiy kâtipliği yaptığı sırada kendisine yazdırılmak isteni- len vahyi keyfi olarak arzusuna göre tahrif ettiğini söylemiş ve Mekkelilerin Müslümanlar aleyhindeki faaliyetlerine destek vermişti. Mekke fethedildi- ğinde de "görüldükleri yerde öldürülmeleri istenilenler" (kanı helal sayılan- lar) arasında sayılmıştı. Ancak sütkardeşi Hz. Osman'ın affedilmesi için ıs- rarlı bir şekilde Hz. Peygamber nezdinde şefaatte bulunmasıyla affedilip biatı kabul edilmişti. O, Hz. Ömer zamanında Amr b. Âs'la beraber Mısır'ın

9 İbn Abdulhakem, Abdurrahman b. Abdullah (ö. 257/871), Futûhu Mısr ve’l-Mağrib, thk. Char- los Tory’, (Kâhire: y.y ts), 175-180; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 476; Ebu’l-Fidâ İsmail İbn Kesîr, (ö. 774/1373), el-Bidaye ve’n-Nihâye, thk. Riyad Abdulhamid Murad-Muhammed Hasan Ubeyd, (Katar: Vezâretu’l-Evkaf ve’ş-Şuûni’l-İslamiyye Devleti’l-Katar, 2015), 7: 287; Halife b. Hayyât, Ebî Amr b. Ebî Hubeyre el-Leysî el-Usfurî (ö. 240/854), Tarîhü Halife b. Hayyât, nşr. Mustafa Necîb Fevvaz-Hikmet Keşlî Fevvaz, (Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-İlmiyye, 1995), 91. 10 Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 313-314; Ya’kûbî, Târîh, 2: 58; Taberî, Târîh, 4: 250; Halife b. Hayyât,

Tarîh, 91; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 476; Yiğit, ‚Osman‛, 33: 399. 11 Fayda, ‚Abdullah b. Sa’d b. Ebî Serh‛, 1: 130-131.

12 Vâkidî, Ebû Abdullah Muhammed b. Ömer (ö. 207/822), Kitâbu’l-Megâzî, thk. Muhammed Abdulkadir Ahmed Atâ, (Beyrût: Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 2007), 2: 279; İbn İzârî, Merrakuşî,

el-Beyânu’l-Mu’rib fî Ahbâri’l-Endelus ve’l-Mağrib, thk. G. S. Colin - L. Provençal, (Beyrût:

fethine katılmış ve buradaki komutanlardan biri olarak görev yapmıştı. Hz. Osman döneminde de Mısır valiliğine tayin edilmişti.13 Bu atama sonrasın- da bölgedeki fetihler Abdullah b. Sa’d tarafından yürütülmüştü. O, bu gö- revi esnasında Müslümanların hâkimiyetini batıya doğru yaymaya devam etmiştir. Ancak Mısırlıların, Abdullah b. Sa’d'ın vali olmasını kabulleneme- dikleri yorumu yapılmıştır. Onun İfrikıyye’yi fethetmesi ve Müslümanların Bizans İmparatorluğu'yla yapılan deniz savaşlarını kazanmasına önemli öl- çüde katkı sağlamış olması da bu hoşnutsuzluğu gidermeye yetmemiştir.14

Abdullah b. Sa’d b. Ebî Serh Mısır valiliğine atanmasından sonra -daha önce Amr b. Âs’ın izin istediği gibi- Hz. Osman’dan İfrikiyye fethi için izin istenmiştir. Hz. Osman, Hz. Ömer’in daha önceki olumsuz kararına bağlı kalarak istenilen izni vermemiştir. Ancak Abdullah b. Sa’d, bölgenin eko- nomik yönden verimli ve savunma anlamında da zayıf olduğunu belirterek izin taleplerini ısrarlı şekilde devam ettirmiştir.15 Nitekim o, daha kendisine bölgenin fethi için izin verilmeden önce de bu bölgeye yönelik olarak süvari birlikleriyle akınlar düzenlemiş, hem keşiflerde bulunmuş ve hem de ga- nimetler ele geçirmişti.16

İfrikiyye’nin fethi konusunda başlangıçta Hz. Ömer’in bu konudaki tavrını esas alan Hz. Osman, sonunda sahabîlerin önde gelenlerini toplayıp istişare etmeye karar vermiştir. Hz. Osman, istişareye katılan Hz. Ali, Talha, Zübeyr, Sa’d b. Ebî Vakkas, Saîd b. Zeyd gibi kişilerle sabah gün doğma- sından öğleye yakın bir döneme kadar uzun uzun istişare etmiş ve sonunda bölgenin fethi için izin verilmesine karar vermiştir (27/648).17 Böylece Kuzey Afrika’da batıya doğru uzanan hatta fetihler yeniden başlatılmıştır.

Hz. Osman’ın Kuzey Afrika’da yeni fetihlere izin vermesiyle bu sefere katılmak üzere Medine’de ashabın çocuklarından çok sayıda kişinin de gö- nüllü olarak katılımıyla yaklaşık 6.000 kişilik18 bir ordu kurulmuştur. Hz. Osman, bu ordunun teşekkülüne destek amacıyla şahsi servetinden 1000

13 İbn Sa’d, Tabakât, 3: 129-132; Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 313; Ya’kûbî, Târîh, 2: 58; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 482; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 8; İbn Kesîr, el-Bidaye ve’n-Nihâye, 7:

288; Halife b. Hayyat, Târih, 92.

14 Fayda, ‚Abdullah b. Sa’d b. Ebî Serh‛, 1: 131.

15 İbn A’sem, Ebû Muhammet b. Ahmed (ö. 314/926), Kitâbu'l-Futûh, thk. Ali Sîrî, (Beyrût: Dâru'l-Edvâ, 1991), 357; Âdem Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, Uludağ Üniversitesi İla-

hiyat Fakültesi Dergisi 9/1 (Ocak 2000), 443.

16 İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 9; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, 443.

17 İbn Abdulhakem, Futûhu İfrikiya, 34-35; Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 316-317; İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 358; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 480; Nadir Özkuyumcu, ‚Raşit Halifeler

Döneminde Yapılan Deniz Seferleri‛, İslam Tarihi ve Medeniyeti, ed. Ahmet Önkal-Mehmet Ali Kapar, (İstanbul: Siyer Yayınları 2018), 2: 245.

18 İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 359; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 283-484; Özkuyumcu, ‚Deniz Seferleri‛, 2: 245.

deve ile askeri teçhizat ve erzak bağışlamıştır.19 Bu orduda çok sayıda (yedi tane) Abdullah isimli sahabe olduğu için, İfrikiyye Seferine ‚Gazvetu’l- Abâdile‛ de denilmiştir.20

Abdullah b. Sa’d’ın ordusu, Medine’den Haris b. Hakem komutasında yola çıkan gönüllüler birliğiyle beraber 20.000 kişiye21 ulaşmıştır. Bu ordu, Berka’dan geçerek22 Trablusgarp’a ulaşmış ve ilk önce buradaki Rumları it- aat altına almıştır. Müslümanlar buradan hareket ederek İfrikiyye bölgesine girmişlerdir. Burada Gabes Körfezi’nden ilerlerken hükümdar Georgias,23 İfrikiyye’nin o zamanki merkezi konumundaki Subeytula’ya24 çekilmiştir (27/649).

Müslümanların hedefindeki merkez olan Subeytula, Kayravan şehri- nin kurulduğu Kamûniyye’ye yaklaşık 70 mil/120 km. mesafedeydi.25 İbn İzârî, bölgenin kralı Gregorios’ungeniş bir alanda hâkim olduğunu rivayet etmektedir. Onun hâkimiyetinin Trablusgarp’tan başlayıp Tanca’ya kadar bütün Kuzey Afrika’yı içine aldığını belirtilmiştir.26 Abdullah b. Sa’d, sava- şa başlamadan önce kral Gregorios’a elçi göndererek, kendisini Müslüman olmaya davet etmiştir. Ona, kendi dininde kalmak isterse de bölgeyi Müs- lümanlara teslim ederek cizye vermeyi kabul etmesini teklif etmiştir. Gre- gorios’un bu teklifleri kabul etmemesi üzerine savaş kararı alınmış ve ku- şatma başlatılmıştır.27 Rivayetlere göre Gregorios’un sayıca oldukça büyük olan (120.000 kişilik) ordusuna karşı Müslümanlar 20.000 kişilik orduyla savaşmışlardır. Bu savaş öncesinde Rum komutan Gregorios, askerlerinin dinî duygularını coşturmaya çalışmış, onları Mesih ve Hıristiyanlık adına

19 İbn İzâri, el-Beyân ve’l-Mu’rib, 1: 9; Özkuyumcu, ‚Deniz Seferleri‛, 2: 245.

20 Bu sahabiler; Abdullah b. Zübeyr, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Amr b. Âs, Abdullah b. Abbas, Abdullah b. Mes’ûd, Abdullah b. Ca’fer ve yine komutan Abdullah b. Sa’d b. Ebî Serh. Bkz. Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 317; İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 359; Halife b. Hayyât,

Tarîh, 92; Özkuyumcu, ‚Deniz Seferleri‛, 2: 246; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, 443. 21 İbn Abdulhakem, Futûhu İfrikiya, 37; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 9.

22 Berka, günümüz Libya’sında, ülkenin doğusunda yer alan Bingazi yakınlarında bir sahil şeh- ridir.

23 Bu isim Arapça kaynaklarda ‚Curcîr/Cercîr‛ )ريجرج( şeklinde ifade edilmiştir. Bkz. İbn Ab- dulhakem, Futûhu İfrikiya, 35-36; İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 359; İbn Hurdazbih, Yollar ve Ül-

keler Kitabı, 79; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 9; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 483- 484; İbn

Kesîr, el-Bidaye ve’n-Nihâye, 7: 289-290.

24 Sübeytula, bugünkü Tunus’ta, Kayravan şehrine 70 mil mesafede, buranın güney batısında yer alan ve Hristiyan kral Georgias’a nispet edilen merkezi bir şehirdi. İbn Hurdazbih ( 300/912-3), Yollar ve Ülkeler Kitabı, trc. Murat Ağarı, (İstanbul: Kitabevi Yayınları 2008), 79; Wiedemann, E. ‚Sübeytila‛, İslam Ansiklopedisi, (Eskişehir: MEB Yayınları 2010), 10: 767; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, 443.

25 Halife b. Hayyât, Tarîh, 92.

26 İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 360; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 9. 27 İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 360.

savaşmaya teşvik etmiştir. Bunun yanında askerlerini savaşa teşvik etmek için en iyi şekilde giyindirip kuşandırıp kırk tane cariyenin arasında kendi kızını takdim ederek, bu savaşta Arapların komutanını öldürene onu eş olarak vereceğini vadetmiştir.28 Gregorios’un bu gayretleri olumlu netice vermiş ve Müslümanların kuşatmasına karşılık güçlü bir direniş gösteril- miştir. Bunun sonucunda Subeytula fethinin gerçekleşmesi gecikince Hz. Osman, Medine’den bölgeye Abdullah b. Zübeyr komutanlığında yeni bir destek birliği göndermiştir.29 Abdullah b. Zübeyr’in orduya katılması, Müs- lümanlar için büyük bir moral kaynağı olmuştur. Diğer yandan Abdullah b. Zübeyr devam etmekte olan savaş için yeni bir savaş planı önermiştir. Bu yeni plan zaferin kazanılmasında önemli bir faktör olmuştur. Günlerce sü- ren kuşatma ve savaş esnasında Müslümanlarla Hıristiyan birlikler sabah- tan öğleye kadar savaşıyor, öğle vakti gelince geri çekilip herkes kendi ka- rargâhında dinlenmeye başlıyordu. Yeni savaş planına göre Abdullah b. Zübeyr,Müslümanların ordusu iki gruba ayrılacak, bunlardan bir grup sa- vaşırken ve diğer grup çadırlarda gizlenerek savaş için bekleyecekti. Plan gereğince hareket edilmiş, sabahtan savaşa başlayan grup öğleye kadar çok çetin bir mücadeleyle düşmanı iyice yormuş ve herkes kendi karargâhına çekilmişti. Tam bu sırada çadırlarda gizlenerek bekleyen Müslüman asker- ler hücuma geçmiş ve iyice yorulmuş olan düşman birliklerine hücuma ge- çerek onları ağır bir yenilgiye uğratmıştır. Buradaki çatışmalar esnasında Abdullah b. Zübeyr, Gregorios’u öldürülmüştür.30

Abdullah b. Sa’d tarafından, İfrikiyye’nin merkezi olan Subeytula’nın fethinden sonra bölgedeki Kafsa31 ve Hısnu’l-Ecemme gibi şehirlere ve di- ğer bazı kalelerle birlikte, bölgenin eski merkezi Kartaca’ya askeri birlikler gönderilmiştir. Neticede İfrikiyye bölgesindeki bu önemli şehirler fethet- mişlerdir.32 Elde edilen bu zaferler sonrasında Müslümanlar İfrikiyyeliler- le yaptıkları anlaşmalarla maddi anlamda da önemli miktarda (2.520.000

28 İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 283; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 10. Burada verilen bilgile- re göre, Abdullah b. Sa’d da askerlerini motive etmek için Gregorios’u öldürene onun kızını cariye olarak vereceğini bildirmiştir.

29 Âdem Apak, ‚Kuzey Afrika’da İslam Fetihleri‛, Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 17/2 (Haziran 2008), 165.

30 Belâzürî, Futûhu’l-Buldân, 318; Ya’kûbî, Târîh, 2: 165; İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 357-362; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 11-12; İbnü’l-Esîr, 2, 483, 484; İbn Kesîr, el-Bidaye ve’n-Nihâye, 7: 289-290; Azimli, Hz. Osman, 37-38; Yiğit, ‚Osman‛, 33: 440.

31 Kafsa, Sübeytula’nın güneybatısında buraya yaklaşık 120 km. uzaklıkta verimli topraklara sahip olan bir şehirdi.

32 İbn Abdulhakem, Futûhu İfrikiya, 35; İbn İzârî, el-Beyânu’l-Mu’rib, 1: 11; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 284; Özkuyumcu, ‚Deniz Seferleri‛, 2: 248; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛,

dinar) ganimet elde etmişlerdir.33 Abdullah b. Sa’d, ganimet paylaşımında askerlerinden süvarilere 3000, piyade olanlara da 1000’er dinar pay ver- miştir.34

Müslümanların İfrikiyye zaferi sonrasında vali Abdullah b. Sa’d, Ab- dullah b. Zübeyr’i zafer hakkında bilgi vermesi için Medine’ye göndermiş- tir. Abdullah b. Zübeyr, 24 günlük bir yolculuktan sonra Medine’ye gelerek Hz. Osman’a kazanılan zaferle ilgili bilgi vermiştir. Hz. Osman bu bilgiden çok memnun kalmış ve daha sonra Abdullah b. Zübeyr’i minbere çıkararak Medine’deki Müslümanlara da savaş ve zafer ile ilgili bilgi vermesini sağ- lamıştır. Mescidi Nebi’de toplanan Müslümanlar onun savaşla ilgili anlat- tıklarını coşkuyla dinlemişlerdir.35

Abdullah b. Sa’d, bölgede bir yıldan fazla kalmış, buradaki halk ile an- laşmalar yaptıktan sonra ordusuyla Mısır’a dönmüştür (28/649). Ancak da- ha sonraki dönemlerde İfrikiyye eşrafı, buranın eski sahipleri olan Bizanslı- ların da teşvikiyle Müslümanlarla yapılan anlaşmayı bozmuşlar, Kartaca’da Hıristiyan Patrik’in etrafında birleşmişler ve Müslümanlara karşı ayaklan- mışlardı. Kaynaklarda anlaşmanın nasıl ve niçin bozulduğu ve ikinci sefe- rin ayrıntıları ile ilgili bilgi bulunamamıştır. Özkuyumcu, İfrikiyye’deki Rumların Müslümanların Nûbelilerle savaşlarında başarılı olamamaların- dan cesaret alarak ayaklanmış olabileceklerini muhtemel sebepler olarak belirtmiştir. Ayrıca Zâtussevâri Savaşı öncesindeki Bizans’ın büyük bir do- nanmayla Müslümanlar üzerine geldiği yolundaki haberler ve propaganda sebebiyle Hıristiyanların kendilerinde cesaret bulmaları onları isyana sevk etmiş olabilir.36 Müslümanlar da yapılan anlaşmanın bozulması üzerine İf- rikiyye’ye ikinci kez sefer düzenlemişler ve bölge ikinci kez Müslümanlar tarafından itaat altına alınmıştır (33/653).37

Belgede Hazreti Osman (sayfa 102-106)