• Sonuç bulunamadı

Deniz Seferler

Belgede Hazreti Osman (sayfa 108-113)

HZ OSMAN DÖNEMİ (23-35/644-656) KUZEY AFRİKA FETİHLERİ

KUZEY AFRİKA FETİHLERİ

4. Deniz Seferler

Hz. Osman dönemi fetihlerinin daha önceki dönem fetihlerinden önemli bir farklılığı ve yeniliği deniz seferlerinin başlatılması olmuştur. Su- riye ve Mısır’ın fethiyle birlikte Müslümanlar, sahil şehirlerindeki donan- ma, tersane, gemi ustaları ve gemicilere sahip olmuşlardı. Ancak bu imkân- larını kullanmaları Hz. Osman döneminde gerçekleşmiştir. Bu anlamda de- niz seferlerinin ilki Şam valisi Muaviye b. Ebu Süfyan’ın Hz. Osman’dan izin almasıyla başlatılmıştır. Bu ilk sefer için Akka, Beyrut, Sûr limanların- daki gemiler yanında Mısır kıyılarında yer alan İskenderiye ve Trablus li- manındaki gemiler kullanılmıştır. Söz konusu Suriye ve Mısır sahil şehirle- rindeki Bizans’tan kalma tersanelerden yararlanarak oluşturulan bu deniz gücü sayesinde denizlerde de önemli zaferler kazanılmıştır.

Muaviye, Hz. Ömer’den Kıbrıs seferi konusunda izin istemişti. O, Kıb- rıs’ın kendilerine çok yakın bir noktada olduğunu ifade etmek için; Kıbrıs’ın köpek havlamalarının ya da horozların ötüşlerinin Suriye’den duyulduğunu ifade etmişti. Hz. Ömer, bu konuda Amr b. Âs ve ashaptan diğer bazı kişilerle is- tişareler yapmış ve sonuç olarak Kıbrıs seferine izin vermemişti.45 Onun bu konuda Muaviye’ye izin vermemesi, muhtemelen Müslümanların Kızılde- niz ve İran körfezindeki bazı başarısız girişimlerinden dolayı deniz seferi konusunda henüz hazır olmadıkları kanaatinden kaynaklanmaktaydı.46

43 Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 332-333;

44 İbn Abdulhakem, Futûhu Mısr ve’l-Mağrib, 188-189; Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 333; İbn Hur- dazbih, Yollar ve Ülkeler Kitabı, 78; Mes’ûdî, Murûc, c. 2, 17; Bozkurt, ‚Nûbe‛, 33: 222; Özku- yumcu, ‚Mısır ve Kuzey Afrika Fetihleri‛, 2: 239, 240; Yiğit, ‚Osman‛, 33: 440; P. Hitti, ‚Siyasi

ve Kültürel İslam Tarihi‛, trc. Salih Tuğ, (İstanbul: Boğaziçi Yayınları, 1989), 1: 254. 45 Taberî, Târîh, 4: 258-260.

Hz. Osman halife olunca, Muaviye daha önce Hz. Ömer’den izin iste- diği gibi ondan da Kıbrıs’ın fethi için izin istemiştir. O, Hz. Osman’a da Kıbrıs’ın Suriye’ye çok yakın bir noktada yer aldığını ve kolayca fethedile- bileceğini ısrarla belirtmiştir. Hz. Osman önce Hz. Ömer’in endişelerini dikkate alarak bu konuda izin vermemiştir. Ancak Muaviye, ısrarlı taleple- rini sürdürerek Kıbrıs çıkartması için sonunda istediği izni almayı başar- mıştır. Böylece ilk defa Akdeniz’de Müslümanların donanması yüzmeye başlamış, deniz seferleri düzenlenmesinin yolu açılmıştır. Fakat Hz. Os- man’ın deniz seferi konusundaki endişeleri devam ettiği için Muaviye’ye verdiği izni bazı şartlara bağlanmıştı. Bu anlamda onun bu deniz seferine sadece gönüllülerle çıkması, kendisin eşi ve oğlunun da sefere bizzat katıl- masını şart koşmuştur.47

Muaviye sefer için izin aldıktan sonra hemen hazırlıklara başlamış ve bu anlamda öncelikle limanlarındaki gemilerin tamir ve bakımlarını yap- tırmıştı. Hazırlıklar tamamlanınca Muaviye donanmasıyla Kıbrıs'a hareket etmiştir. Bu sefer için Mısır valisi Abdullah b. Sa’d da İskenderiye limanın- dan çıkardığı bir donanma ile Muaviye’nin donanma gücüne destek olmuş- tur.48 Kıbrıs deniz seferi ve fethi Muaviye ve ona destek veren Abdullah b. Sa’d tarafından gerçekleştirilmiş ve bu komutanlara ve askerlerine önemli bir tecrübe kazandırmıştır. Müslümanlar Kıbrıs’a çıkarma yaparak burada- ki insanlarla bir anlaşma yapmışlardır. Anlaşma gereğince, Kıbrıs halkı Müslümanlara Bizans’a ödediği vergi miktarınca yıllık vergi ödeyecek, Müslümanların düşmanlarına maddi ya da manevi destek vermeyecekler, onların üçüncü taraflarla yapacakları savaşlarda karşı tarafla işbirliği yap- mayacaklar ve Müslümanların deniz seferlerinde onlara kolaylık sağlaya- caklardı (28/649).49

Hz. Osman döneminde Müslümanların Akdeniz’de gerçekleştirdikleri başarılı savaşlardan biri de Mısır valisi Abdullah b. Sa’d komutasında Bi- zans donanmasına karşı kazanılan ‚Zâtussevârî‛ savaşıdır. Bu savaşta yer alan gemi direklerinin çokluğundan dolayı bu savaş, direkler/yelkenler anla- mına gelen Savârî ismiyle anılmıştır.50 Savaşın en önemli sebebi, Müslüman-

47 Taberî, Târîh, 4: 260; Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 208; İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 347-352; İbnu’l- Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 489, 490; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, 444-445; Hitti, ‚Si-

yasi ve Kültürel İslam Tarihi‛, 1: 254.

48 Taberî, Târîh, 4: 258; Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 208; İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 348; Halife b. Hayyât, Tarîh, 92; İbnu’l-Esîr, el-Kâmil fi’t-Târîh, 2: 488; Hitti, ‚Siyasi ve Kültürel İslam Tarihi‛, 1: 253.

49 Belâzurî, Kıbrıslıların Muaviye ile yıllık 7.200 dinar vergi vermek üzere anlaştıklarını belirt- miştir. Bkz. Belâzurî, Futûhu'l-Buldân, 208.

50 Murat Öztürk, ‚Zâtussevârî‛, Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi, (İstanbul: TDV Yayın- ları 2013), 44: 152; Özkuyumcu, ‚Deniz Seferleri‛, 2: 259; Fayda, ‚Abdullah b. Sa’d b. Ebî Serh‛, 1: 131.

ların Suriye ve Mısır yanında İfrikiyye’yi alması ve Akdeniz’de Kıbrıs ve diğer bazı adaları vergiye bağlayarak Bizans’a önemli kayıplar verdirmiş olmasıdır. Bizans, kayıplarını telafi etmek ve bölgede yeniden hâkimiyet kurmak için harekete geçmiştir.

Bizans İmparatoru Herakleios, Zâtussevârî savaşında 500-600 gemilik bir donanma gücüne sahipti. Bizans donanması II. Konstans komutasında İstanbul’dan Akdeniz’e doğru harekete geçmişti. Bizans donanmasının Ak- deniz’e doğru açıldığını haber alan Mısır valisi Abdullah b. Sa’d, 200 gemi- lik bir donanmayla Bizans’a karşı durmak için harekete geçmişti. Abdullah b. Sa’d’a destek olmak için Şam valisi Muaviye de Şam donanmasını Büsr b. Ebî Ertât kumandasında Suriye sahillerinden hareket ettirmişti.

Akdeniz’de iki donanmanın karşı karşıya geldiği yer tartışmalıdır. Bu konuda savaşın İskenderiye ve Finike açıklarında olduğuna dair rivayetler bulunmaktadır. Ancak savaşta öncelikle Mısır donanmasının harekete geçmiş olması, savaş mevkiinin İskenderiye açıkları olmasının daha man- tıklı olacağını düşündürmektedir. Zâtussevârî olarak adlandırılan bu savaş, zorlu bir mücadele sonunda Müslümanların zaferiyle sonuçlanmıştır (31/652).51 Müslümanlar bu deniz galibiyetle Bizans’ın Akdeniz’deki hâki- miyetine son vermeseler de, onlara önemli bir darbe indirmişlerdir. Ancak bu dönemde Müslümanlar arasındaki iç karışıklık bu üstünlüğü sürdür- mek ve buradaki hâkimiyeti tam olarak sağlamak konusunda aksamalara sebep olmuştur. Bu karışıklıklar aynı zamanda Müslümanların İstanbul’u fetih hedeflerini ertelemelerine sebep olmuştur.52

İslâm tarihinin en parlak deniz zaferlerinden biri olarak tarihe geçmiş bu savaştan sonra bölgedeki Rumların denizden aldıkları destekleri önemli ölçüde kesilmişti. Bu durum Müslümanların sonraki yıllarda devam edecek olan Kuzey Afrika fetihlerinin daha kolay bir şekilde yürütülmesinin yolu- nu açmıştır.53

SONUÇ

Hz. Osman dönemi denilince ilk akla gelenler iç karışıklıklar olsa da aslında bu tam olarak doğru değildir. Hz. Osman dönemi, en azından fetih- ler anlamında Hz. Ömer döneminin bir devamıdır. Bu dönemde karadaki fetihler yanında bir de deniz cephesi açılmış ve Müslümanlar deniz savaşla- rında da üstünlüklerini göstermişlerdir. Bu dönemde Hz. Ömer döneminde

51 İbn A’sem, Kitâbu'l-Futûh, 355-356; İbn Kesîr, el-Bidaye ve’n-Nihâye, 7: 297; Apak, ‚Kuzey Af- rika’da İslam Fetihleri‛, 159; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, 444.

52 Hitti, ‚Siyasi ve Kültürel İslam Tarihi‛, 1: 253.

53 İbn Abdulhakem, Futûh, 189-191; Taberî, Târîh, 4: 288; Özkuyumcu, ‚Deniz Seferleri‛, 2: 258, 259; Apak, ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛, 444; Öztürk, ‚Zatüssevarî‛, 44: 152-153.

başlatılan ve İran’dan Afrika’ya uzanan fetih faaliyetleri daha ileri noktalara taşınmıştır.

Kuzey Afrika ve Nil vadisi üzerinden Sudan içlerine doğru yapılan se- ferlerle Müslümanların hâkimiyet alanları, Orta Afrika’dan Akdeniz sahil- lerine, İfrikiyye’den (Tunus) Çin ve Hint sınırlarına kadar uzanmıştır. Bü- tün bunlarla birlikte bu dönemde Müslümanlar Akdeniz’de önemli bir güç olmaya başlamışlardır. Kısa sürede Kıbrıs ve Rodos gibi önemli adalarla Doğu Akdeniz’de genel anlamdahâkimiyet kurulmuş, Malta ve Sicilya’ya çıkarmalar gerçekleşmiştir.

Müslümanların Hz. Osman döneminde Akdeniz’de deniz seferlerini başlatmaları, Kuzey Afrika’daki fetih faaliyetlerini yakından ilgilendiren ve destekleyen bir boyutunu oluşturmuştur. Öncelikle bu deniz seferlerinde elde edilen her başarıdan sonra Kuzey Afrika sahillerinden batıya doğru yeni adımların atılması söz konusu olmuştur. Dolayısıyla deniz seferleri Kıbrıs’tan başlayarak batıya doğru ilerleyip sahillere paralel biçimde Sicil- ya’ya kadar uzanmıştır. Donanmanın faaliyete geçmesiyle, Müslümanlar Suriye, Mısır ve Kuzey Afrika boyunca olduğu gibi Akdeniz’de de Bi- zans’ın hâkimiyetine önemli bir darbe indirmişlerdir. Hz. Osman’ın halife- liğinin son dönemlerinde gerçekleşen deniz seferleri ve elde edilen zaferler, onun halifeliğinin son altı yılında fetihlerin durduğu yönündeki anlayışın da tam olarak doğru olmadığını göstermektedir. Ancak Hz. Osman döne- minin sonlarında Müslümanlar arasında başlayan ihtilaflar tamamen ken- dileri lehine işleyen sürecin bir müddet durmasına sebep olmuştur.

KAYNAKÇA

Apak, Âdem. ‚Hz. Osman Dönemi Fetihleri‛. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 9/1 (Ocak2000).

Apak, Âdem. ‚Kuzey Afrika’da İslam Fetihleri‛. Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Der-

gisi 17/2 (Haziran 2008): 159-173.

Apak, Âdem. ‚Hz. Ömer Döneminde Müslümanların Mısır’ı Fethi‛. Cumhuriyet Üniversi-

tesi İlahiyat Fakültesi Uluslararası Hz. Ömer Sempozyumu Kitabı (Sivas 2018). ed. Ali

Aksu. 1: 475-499.

Azimli, Mehmet. Dört Halifeyi Farklı Okumak-3 Hz. Osman. Ankara: Ankara Okulu Yayın- ları 2013.

Belâzurî, Ahmet b. Yahya b. Câbir (ö. 279/892). Futûhu'l-Buldân. Thk. Abdullah Enîs et- Tabbâ’. Beyrût: Müessesetu'l-Maârif, 1987.

Bozkurt, Nebi. ‚Nûbe‛. Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi. 33: 222-223. İstanbul: TDV Yayınları 2007.

Fayda, Mustafa. ‚Abdullah b. Sa’d b. Ebî Serh‛. Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi. 1: 130-131. İstanbul: TDV Yayınları 1998.

Halife b. Hayyât, Ebî Amr b. Ebî Hubeyre el-Leysî el-Usfurî (ö. 240/854). Tarîhü Halife b.

Hayyât. Nşr. Mustafa Necîb Fevvaz-Hikmet Keşlî Fevvaz. Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-

Hitti, Philip K. Siyası ve Kültürel İslam Tarihi. Trc. Salih Tuğ. İstanbul: Boğaziçi Yayınları 1989.

İbn Abdulhakem, Abdurrahman b. Abdullah (ö. 257/871). Futûhu İfrikiya ve’l-Endelus. Thk. Abdullah Enes et-Tabbâ’. Beyrût: Maktebetu’l-Medreseti ve Dâru’l-Kitâbi’l- Lübnânî, 1963.

İbn Abdulhakem, Abdurrahman b. Abdullah (ö. 257/871). Futûhu Mısr ve’l-Mağrib. Thk. Charlos Tory’, Kâhire: y.y ts.

İbn A'sem, Ebû Muhammet b. Ahmed (ö. 314/926). Kitâbu'l-Futûh. Thk. Ali Sîrî. Beyrût: Dâru'l-Edvâ 1991.

İbn Hurdazbih (ö. 300/912-3). Yollar ve Ülkeler Kitabı. Trc. Murat Ağarı. İstanbul: Kitabevi Yay. 2008. (İbn Hurdazbih, Ebi’l-Kâsım Ubeydullah b. Abdullah (ö. 300/912-13).

el-Mesâlik ve’l-Memâlik. Thk. M. J. De Goeje. Leiden: Matbaatu Brill, 1889).

İbn Kesîr, Ebu’l-Fidâ İsmail (ö. 774/1373). el-Bidaye ve’n-Nihâye. Thk. Riyad Abdulhamid Murad-Muhammed Hasan Ubeyd. Katar: Vezâretu’l-Evkaf ve’ş-Şuûni’l- İslamiyye Devleti’l-Katar 2015.

İbn Sa’d, Muhammed, b. Menî’ ez-Zührî (ö. 230/). Kitabu Tabakâti’l-Kebîr. Thk. Ali Mu- hammed Ömer. Kâhire: Mektebetu’l-Hâncî, 2001.

İbnu’l-Esîr, Ebu’l-Hasan Ali b. Ebi’l-Kerem Muhammed b. Muhammed b. Abdulkerîm b. Abdulvâhid eş-Şeybânî (ö. 630/1233). el-Kâmil fi’t-Târîh. Thk. Ebu’l-Fidâi Abdullah el-Kâdî. Beyrût: Dâru’l-Kutubi’l-İlmiyye, 1987.

Suyûtî, Ebü’l-Fazl Celâlüddîn Abdurrahmân b. Ebî Bekr (ö. 911/1505). Halifeler Tarihi. Thk. Cemal Mahmud Mustafa. Trc. Abdullah Gündüz. İstanbul: Asalet Yayınları 2018.

İstahrî. Ülkelerin Yolları. Trc. Murat Ağarı. İstanbul: Ayışığı Kitapları, 2015.

Mes’ûdî, Ebu’l-Hasan Ali b. Hasan b. Ali (ö. 346/957). Murûcu’z-zeheb ve Maâdini’l-cevher. Nşr. Kemal Hasan Merî. Beyrût: el-Mektebetu’l-Asriyye, 2005.

Özkuyumcu, Nadir. ‚Ukbe b. Nâfi’‛. Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi. 42: 64-66. İs- tanbul: TDV Yayınları 2012.

Özkuyumcu, Nadir. ‚Mısır ve Kuzey Afrika Fetihleri‛. İslam Tarihi ve Medeniyeti. Ed. Ahmet Önkal-Mehmet Ali Kapar. 2: 207-250. İstanbul: Siyer Yayınları 2018. Özkuyumcu, Nadir. ‚Raşit Halifeler Döneminde Yapılan Deniz Seferleri‛. İslam Tarihi ve

Medeniyeti. Ed. Ahmet Önkal-Mehmet Ali Kapar. 2: 251-259. İstanbul: Siyer Yayın-

ları 2018.

Öztürk, Murat. ‚Zâtussavârî‛. Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi. 44: 152-153. İstan- bul: TDV Yayınları 2013.

Taberî, Ebû Cafer Muhammed b. Cerîr (ö. 310/922). Târihu’r-Rusul ve’l-Mulûk. Thk. Mu- hammed Ebu’l-Fadl İbrahim. Kâhire: Dâru’l-Maârif, 1967.

Vâkidî, Ebû Abdullah Muhammed b. Ömer b. Vakid (ö. 207/822). Kitâbu’l-Megâzî. Thk. Muhammed Abdulkadir Ahmed Atâ. Beyrût: Dâru’l-Kütübi’l-İlmiyye, 2007. Wiedemann, E. ‚Sübeytila‛. İslam Ansiklodisi. 10: 767. Eskişehir: MEB Yayınları 2010. Ya’kûbî, Ahmed b. Ebî Ya’kûb b. Ca’fer b. Vehb b. Vâdıh (ö. 292/905’ten sonra). Târihu’l-

Ya’kûb. Thk. Abdulemîr Mehnâ, Beyrût: Şirketu’l-A’lemî li’l-Matbûât, 2010.

Yiğit, İsmail. ‚Osman‛. Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisi. 33: 438-443. İstanbul: TDV Yayınları 2007.

HZ. OSMÂN DÖNEMİ (23-35/644-656)

Belgede Hazreti Osman (sayfa 108-113)