• Sonuç bulunamadı

2.1. Uluslararasılaşma Süreci

2.1.4. Global Doğan Firmalar

Küresel doğan işletmeler, uluslararasılaşmanın bir basamağından bir diğerine göreceli olarak daha hızlı bir şekilde geçmektedir. Küresel doğan işletmeler dünya genelindeki pazarlata çeşitli mal ve hizmet satmak suretiyle, uluslararasılaşmanın henüz başlangıç aşamalarında önemli satış rakamlarına ulaşmayı başarmaktadır (Çavuşgil, Knight, & Üner, 2011, s. 9).

Küresel doğan işletme olgusuna göre, bir işletme kurulur kurulmaz ya da kurulduktan kısa bir süre sonra yurtdışı pazarlarda faaliyette bulunabilmektedir. Başka bir ifade ile geleneksel uluslararasılaşma teorilerinin öngördüğü aşama aşama uluslararasılaşma sürecine karşı bir alternatif olarak, işletmelerin belli bir olgunluğa erişmeksizin de yurtdışı pazarlarda faaliyette bulunabileceği tezi ileri sürülmektedir. Öte yandan literatürdeki çalışmalar; küresel doğan işletme olgusunun savunduğu şekilde, yurtdışı pazarlara erken açılmaya etki eden faktörlere yönelmiştir. Nitekim yapılan çalışmalarda, küresel doğan işletmelerin geleneksel uluslararasılaşma sürecini yaşamadan uluslararasılaşma davranışı gösterebildiği ortaya konulmuş ancak bu davranışta etkili olan faktörler konusunda tam bir fikir birliğine ulaşılamadığı gözlemlenmiştir (Üner & Kalyoncuoğlu, 2010, s. 4).

Küresel doğan işletme ifadesi, ilk kez McKinsey ve Co. (Mckinsey & Company (1993), Emerging Exporters: Australia’s High Value- Added Manufacturing Exporters, Melbourne, Australian Manufacturing Council) tarafından Avustralya’da hızlı bir şekilde uluslararasılaşan işletmeleri tanımlamak üzere kullanılmıştır.

Küresel doğan işletmeler için literatürde (Üner & Kalyoncuoğlu, 2010, s. 5), Küresel Doğanlar (Born Globals) (Rennie, 1993; Çavuşgil, 1994a; Çavuşgil, 1994b; Knight ve Çavuşgil, 1996; Madsen ve Servais, 1997; Aspelund ve Moen, 2001; Moen ve Servais, 2002; Knight, Madsen ve Servais, 2004; Hashai ve Almor, 2004: 465; Gabrielsson ve Kirpalani, 2004: 555; Freeman ve Çavuşgil, 2007), Uluslararası Yeni Girişimler (International New Ventures) (McDougall, Shane ve Oviatt, 1994; Oviatt ve McDougall, 1994, 1997; Welbourne ve De Cieri, 2001: 652; Oviatt ve McDougall, 2005a; Oviatt ve McDougall, 2005b; Coviello, 2006), Anında

18

Uluslararasılaşanlar (Instant Internationals) (Fillis, 2001), Anında İhracata Başlayanlar (Instant Exporters) (McAuley, 1999), Küresel Uluslararasılaşanlar (Born Internationals) (Kundu ve Katz, 2003), Küresel Başlayanlar (Global Start-ups) (Oviatt ve McDougall, 1995; Hordes, Clancy ve Baddaley; 1995), Yüksek Teknolojili Başlangıç Yapanlar (High Technology Start-ups) (Johnson, 2004) Erken Uluslararasılaşan İşletmeler (Early Internationalising Firms) (Rialp, Rialp ve Knight, 2005) gibi çeşitli karşılıklar kullanılmaktadır.

Küresel doğan işletme kavramı yerine farklı araştırmacılar tarafından aynı şeyi ifade etmek üzere, farklı bir kavram önerilmesi; literatürde kavram birliğinin oluşmadığını göstermektedir (Üner & Kalyoncuoğlu, 2010, s. 12).

Gerçekte, az sayıda işletme kuruldukları anda uluslararasılaşabilirken, çoğunluğu da kuruluşlarını takip eden bir veya iki yıl içerisinde uluslararasılaşmaktadır (Çavuşgil, Tamer, Knight & Riesenberger, 2008, s. 10).

Tarihsel olarak, işletmelerin önce kendi pazarlarında güçlü bir temel oluşturmaları, daha sonra faaliyetlerini diğer ülke pazarlarına götürmeleri gerektiğine inanılmaktaydı. Bunun nedenlerinden birisi de, yeni ve uzak bir pazara girmenin, pazar bilgisi elde etmek, etkili bir satış organizasyonu için aracı ve temsilcileri yönetmek gibi yüksek sabit maliyetlerinin bulunması idi. Ancak son yıllarda ortaya çıkan dramatik değişiklikler, işletmelerin kuruluşlarını takip eden ilk günlerden itibaren uluslararası işletmecilikte rekabet becerilerini arttırmalarına imkân vermektedir (Çavuşgil, Tamer, Knight & Riesenberger, 2008, s. 11). Burada adı geçen uluslararası işletmecilik, işletmelerin ulusal sınırları dışında gerçekleştirdikleri ticaret ve yatırım faaliyetleri şeklinde tanımlanabilir (Çavuşgil, Tamer, Knight & Riesenberger, 2008, s.7).

Küresel doğan işletmeler aşağıda sıralanan özelliklere sahiptir (Çavuşgil, Tamer, Knight & Riesenberger, 2008, s.13).

Kuruluşlarıyla beraber ve kuruluşlarını takip eden kısa bir süre içerisinde uluslararası pazarlarda bir hayli aktif olmaları. Küresel doğan işletmeler, kuruluşlarını izleyen birkaç yıl içerisinde mal ve hizmetlerinin ihracatına başlar ve toplam üretimlerinin ¼ ya da daha fazlasını ihraç edebilirler. Uluslararasılaşma aşamalarından geçerek en gelişmiş konuma ulaşabilmek için, yabancı ortaklarla işbirliği ve hatta doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını tercih edebilirler. Birçok küresel doğan işletme dünya genelinde onlarca ülkede faaliyette bulunmaktadır.

19

Sınırlı miktarda finansal ve somut kaynaklara sahip olmak. Küresel doğan işletmeler göreceli olarak küçük işletme olma eğilimindedirler. Birçoğu küçük ve orta ölçeklidirler. Küçük işletme olmalarının doğal bir sonucu olarak, uzun zamandan beri küresel ticaret ve yatırımın egemen gücü konumunda olan büyük çokuluslu işletmelere nazaran çok daha az miktarda finansal, beşeri ve somut kaynaklara sahiplerdir. Uluslararası işletmecilik tarihine bakıldığında, diğer ülke pazarlarında faaliyette bulunmanın küçük işletmeler için uzak bir şans olduğu görülecektir. Ancak, artık günümüzde çeşitli eğilimler tüm işletmeler için uluslararası pazarlarda iş yapmayı uygun bir seçenek haline getirmiştir. Sonuç olarak, kuruluşlarında ve kuruluşlarının izleyen kısa bir süre içerisinde uluslararasılaşan küresel doğan işletmeler, dünya genelindeki birçok ülkede önemli sayılarda karşımıza çıkmaktadırlar.

Birçok farklı endüstrilerde yer almak. Bazı bilim adamları küresel doğan işletmelerin teknolojik açıdan yüksek olan endüstrilerde yoğunlaştıklarına inanmaktadır. Oysaki küresel doğan işletmelerin daha geniş bir dağılım gösterdiklerine ilişkin önemli miktarda delil bulunmaktadır (Moen, 2002; Renniei 1993 gibi). Örneğin Danimarka’da küresel doğan işletmeler, metal üretme, mobilya, işlenmiş gıda ve tüketim malları gibi birçok farklı endüstride faaliyet göstermektedir (Madesen ve Servais, 1997).

Yöneticilerinin güçlü bir uluslararası bakış açısına ve uluslararası girişimcilik yönelimine sahip olması. Küresel doğan işletmelerin üst kademe yöneticileri kuruluşlarından itibaren dünyayı işletmelerin pazarı olarak görme eğilimindedirler. Birçok geleneksel işletmenin aksine, küresel doğan işletmelerin yöneticileri diğer ülke pazarlarını tipik olarak iç pazarlarına basit bir ilave olarak yorumlamazlar. Birçok küresel doğan işletme, girişimcilik yapısına sahip olan proaktif yöneticiler tarafından kurulmuştur. Girişimcilik yönelimi; yönetsel vizyon, risk alma eğilimi, proaktif rekabet duruşu ile ilişkili olup, uluslararası pazarların yüksek düzeyde proaktif ve saldırgan şekilde ele alınmasını yansıtacaktır. Girişimcilik yönelimi, işletmenin yeni fikirleri takip etme ve yeni mal ile hizmetleri geliştirme istekliliğini yansıtan yenilik yapma eğilimini ifade etmektedir.

Sıklıkla farklılaştırılmış stratejiye başvurmak. Küresel doğan işletmeler, farklı dizaynlardaki ürünleri kapsamına alan farklılaştırılmış stratejiyi uygulama eğilimindedirler (Porter, 1980). Çok sayıda küresel doğan işletme, göreceli olarak farklı ürünlerle, büyük işletmeler tarafından yeterli ilgiyi göremeyecek olan niş pazarları hedefler. Bu şekilde de, belirli bir ihtiyaca özel olarak cevap vermek suretiyle müşteri sadakatini yükseltirler. Kaynaklarında uzmanlaşmış olması ve niş pazarların hedeflenmesi nedeniyle farklılaştırılmış stratejinin özellikle küresel doğan işletmeler için uygun bir strateji ifade edilebilecektir. İnsanlar ve işletmeler her geçen

20

gün üzerinde biraz daha fazla uzmanlaşılmış ve kişiye özgü ürünler talep etmekte ve böylece küçük işletmeler için niş pazarlar önemli bir fırsat kaynağı haline gelmektedir.

Sıklıkla üstün ürün kalitesini vurgulamak. Birçok küresel doğan işletme, rakiplerine nazaran daha yüksek kalitede ve daha iyi dizayn edilmiş güncel ürünlerini müşterilerine sunmaktadır. Küresel doğan işletmeler ürün kategorilerinde veya endüstrilerinde sıklıkla teknolojik açıdan uç konumundadır. Sahip oldukları teknolojik üstünlükleri sayesinde dünya genelinde pazar arayışında bulunurlar. Bu işletmeler teknolojileri nedeniyle genellikle geniş mal pazarları içinde yer almaz, üstün kaliteli ürünler sunabilecekleri niş pazarları hedeflerler. Gerçekte, küresel doğan işletmelerin ortaya çıkışı yeni mal ve hizmetlerin geliştirilmesiyle ilişkilidir.

Gelişmiş iletişim ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak. İletişim ve bilişim teknolojileri, küçük işletmelerin bilgiyi etkin şekilde işlemelerine ve dünya genelindeki ortak ve müşterileriyle sıfır maliyetle iletişim kurabilmelerine imkân vermektedir. İletişimdeki gelişmeler, işletmeler arasındaki sınırları ortadan kaldırmış ve her işletmeye dünya geneline yayılmış işletme sistemlerini yönetebilme imkânı tanımıştır. Çok sayıdaki küresel işletme de, gelişmiş teknolojiler yardımıyla müşterilerini daha dar küresel niş pazarlarda bölümleme imkânına kavuşmuştur. Böylece, yüksek düzeyde uzmanlaşmış alıcı ihtiyaçlarının daha hünerli şekilde karşılanabilmesi mümkün olmuştur.

Diğer ülke pazarlarında dağıtım amaçlı olarak dışsal, bağımsız aracıları kullanmak. Küçük ölçekleri ve sınırlı kaynakları nedeniyle küresel doğan işletmelerin çoğu, ihracat yoluyla uluslararasılaşırlar (OECD, 1997 gibi). Dolayısıyla, yurt dışında yerleşik bağımsız aracıların kaynaklarından ve doğrudan uluslararası satış imkânlarından yararlanma yoluna giderler. Küresel doğan işletmeler FedEx ve DHL gibi dışsal kolaylaştırıcı işletmeleri kullanmak suretiyle, uluslararası sevkiyatlarını organize ederler. Bu da işletmelerin uluslararası pazarlara girişi ve çıkışını göreceli olarak hızlandırmakta ve kolaylaştırmaktadır. Daha tecrübeli olan küresel doğan işletmeler, ihracat ile ortaklaşa yatırım ve doğrudan yabancı sermaye yatırımı gibi diğer stratejileri birleştirebilirler. Özellikle ihracatın düşük maliyet ve düşük risk doğasının, yabancı ortakların kolaylaştırıcı becerileriyle birleştirilmesi, ihracatı özellikle de yeni kurulmuş genç işletmeler için uygun bir strateji konumuna getirmektedir.

21

Tablo 1. Küresel Doğan İşletmelerin Ayırt Edici Özellikleri: HIZLANDIRICI FAKTÖRLER

Küreselleşen pazarlar,

 Haberleşme teknolojilerindeki gelişmeler,  Küresel niş pazarlar

 Küresel şebekeler.

KÜRESEL DOĞAN İŞLETMELERİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ

 Kuruluşlarıyla beraber ve kuruluşlarını takip eden kısa bir süre içerisinde uluslararası pazarlarda bir hayli aktif olmak,

 Sınırlı miktarda finansal ve somut kaynaklara sahip olmak,  Birçok farklı endüstri içinde yer almak,

 Yöneticilerin güçlü bir uluslararası bakış açısına ve uluslararası girişimcilik yönelimine sahip olması,

 Sıklıkla farklılaştırılmış stratejiye başvurmak,  Sıklıkla üstün ürün kalitesini vurgulamak,

 Gelişmiş iletişim ve bilişim teknolojilerinden yararlanmak,

 Diğer ülke pazarlarında dağıtım amaçlı olarak dışsal, bağımsız aracıları kullanmak. ULUSLARARASI TETİKLEYİCİLER

 İhracata çekme,  İhracata itme,

 Dünya genelindeki tekel konumu,

 Ürün-pazar koşullarının uluslararası katılımı gerektirmesi,  Üstün ürün özellikleri,

 Küresel şebeke ilişkileri,  Küresel niş pazarlar.

(Kaynak: Çavuşgil, Knight, & Üner, 2011, s. 13-14).

KOBİ’ler içinde ele alınan küresel doğan işletmeler, dünya ekonomisinin ve uluslararası işletmeciliğin şekillenmesinde oldukça büyük bir role sahiptir. Küresel doğan işletmeler; kaynakları göreceli olarak yetersiz olan KOBİ’lerin, yurtdışı pazarlara açılma sürecini hızlı bir şekilde nasıl gerçekleştirebildiklerini açıklamaya yönelik bir olgudur. Küresel doğan işletme olgusu; işletmelerin yurtdışı pazarlara açılmasında, geleneksel modellerde öngörülen uzun dönemli ve aşama aşama sürdürülen çabaların alternatifi niteliğindedir. Küresel doğanlar,

22

kuruluşlarından itibaren veya kuruluşlarından kısa bir süre sonra uluslararası pazarlarda faaliyette bulunmaya başlayan teknoloji odaklı KOBİ’lerdir. En öne çıkan özelliği ise, küresel doğanların dünyayı sınırları olmayan bir bütün olarak gören, küresel vizyona ve güçlü uluslararası iş ağlarına sahip uluslararası deneyimli girişimciler tarafından yönetilmesidir (Üner & Kalyoncuoğlu, 2010, s. 11).

Küresel doğan işletmelerin özelliklerine ilişkin olarak yapılan çalışmalar neticesinde ulaşılan sonuçlar şöyledir (Çavuşgil, Tamer, Knight & Riesenberger, 2008, s. 18).

 Geleneksel olarak uluslararasılaşan işletmelerin aksine; küresel doğan işletmeler kuruluşlarından itibaren yabancı pazarları, yurtiçi pazarın basit bir uzantısı olarak değil, hitap edilecek pazar alanı olarak görmektedirler,

 Kuruluşlarından itibaren ortalama olarak iki yıl içinde bir veya birçok ürünle ihracata başlamaktadırlar,

 Toplam üretimlerinin en az dörtte birini (yaklaşık %25’ini) ihraç etme eğilimindedirler,

 Ülkeler açısından ihracatta büyük roller üstlenmelerine karşın genellikle küçük üretici olma eğilimindedirler,

 Yıllık satışları ortalama olarak 100 milyon doları aşmamaktadır,

 Kurucularının büyük çoğunluğu aktif girişimcilerdir,

 Bazı süreç ve teknolojilerde önemli bir buluş sonucunda ortaya çıkma eğilimindedirler,

 Eşsiz bir ürün geliştirmek veya bir iş yapmak amacıyla ileri teknolojiye başvurarak önemli bir yenilik yapan işletmelerdir,

 Sattıkları ürünler tipik olarak büyük katma değere sahip olup bu ürünlerin büyük çoğunluğu endüstriyel olarak kullanılmaktadır.

Çavuşgil, Tamer, Knight & Riesenberger (2008) küresel doğan işletmelerin erken uluslararasılaştığına işaret etmiş; bunun neden ve nasıl olduğunu şu şekilde çeşitli açıklayıcı faktörler ile açıklamışlardır:

İhracata çekme. Birçok ülkede bir grup mal ve hizmete yönelik önemli düzeyde talep olmasına karşılık, yeterli yerel tedarikçinin olmaması durumunda ihracata çekme ortaya çıkabilecektir. İhracata çekme, yerel alıcıların ürünleri diğer ülkelerden satın alarak ihtiyaçlarını karşılayabileceklerini ifade etmektedir. Buna bir tepki olarak, küresel doğan işletmeler diğer ülke pazarlarındaki niş-dar pazar dilimlerindeki talebin karşılanması için ürünlerini pazarlamaya başlarlar. Çekme etkisi, spesifik bir ürün-pazar fırsatını algılayan yerel bir aracı ve yabancı tedarikçiyi farkına varan nihai kullanıcı tarafından başlatılabilecektir.

23

İhracata itme. Birçok küresel doğan işletme, ürünlerini diğer ülke pazarlarında satma gibi güçlü güdülere sahip olan uluslararası yönelimli girişimciler tarafından yönetilmektedir. Yabancı ülke pazarlarına satış yapabilmek için, finansal, beşeri ve diğer kaynakların tahsis edilmesiyle yöneticiler dünyanın önemli bir kısmını kendi pazarları olarak görmeye başlarlar. Yöneticiler, ürünlerini nihai alıcılarına tutunduracak olan yabancı aracılara bir itme stratejisi uygulayarak aktif şekilde tutundurma faaliyeti gerçekleştirirler (Oviatt ve McDougall, 1995 gibi). Alternatif olarak, birçok küresel doğan işletme ürünlerini doğrudan yabancı aracılara tutundurabilmek üzere yoğun reklam kullanır ve kendi satış örgütlerini kurarlar. Modern işletmecilik altyapısı ve gelişmiş iletişim teknolojileri ile taşıma, herhangi bir işletmenin kendi ülkesi dışındaki pazarları hedefleme becerisini yükseltecektir. Örneğin; depolanan hububat ve diğer mahsullerdeki toksinleri öldüren ürünler üretmekte olan AntiTox Corporation, Latin Amerika’da ürünlerine uygun çeşitli pazarlar bulmuştur. İşletmenin faaliyetlerinin ilk beş yılı içerisinde, işletme kurucuları rakip ürünler tarafından hedeflenmeyen pazarlarda güçlü ihtiyaçlar olduğunu algılamışlardır.

Dünya çapındaki tekel konumu. Bazı işletmeler belirli ürünlerde tekel veya tekele yakın bir konuma ulaşabilecek kadar şanslı olabilecektir. Bu avantaj, ifade edilen koşullar altında, küçük işletmeler tarafından bile uluslararası pazarlarda rekabet üstünlüklerine çevrilebilecektir. Tekel gücü, işletmeyle bütünleşmiş bilgi, ürün, süreç veya diğer varlılardan elde edilebilecektir. Belirli bir ölçüde tekel gücüne sahip olan işletmeler, rakip ürünlere karşı önemli düzeyde farklılaştırılmış ve/veya rakip ürünlere nazaran daha üstün olan ürünlerle kısa dönemli bile olsa rekabet üstünlüğü elde edebileceklerdir. Son olarak, pazarlama veya diğer bazı vasıtalar kullanılarak, ürün alıcılarının, ürünün türünün emsalsizi olduğu konusunda ikna edilmesiyle de işletmeler belirli bir rekabet üstünlüğü elde edilebileceklerdir (Porter, 1980).

Ürün-pazar koşullarının uluslararası katlımı gerektirmesi. Genç işletmeler tarafından üretilmekte olan ürün, aksam veya parçalar çok özellikli olmaları nedeniyle iç pazarda yeterli taleple karşılaşamayabilirler. İç pazarın küçük olması, işletmeleri diğer ülke pazarlarına satışa zorlayacaktır. Bu durum Avrupa’nın küçük ülkelerinde kurulan işletmelerin erken uluslararasılaşmasında yaygın olarak karşılaşılan bir güdüdür. Diğer taraftan, bazı işletmelerin ihtiyaç duydukları kaynakların kendi ülkelerinde yetersiz miktarda olması veya uygun olmayan kalitede bulunması halinde de, kaynak temin edebilmek için yurt dışı operasyonlara gidebilecektir (Çavusgil, Knight ve Reisenberger, 2008). Birçok küresel doğan işletmenin yönetimi, yeni ve iyileştirilmiş ürünler için katlanılan geliştirme maliyetlerini hızlı bir şekilde geri alma isteğindedir. Bu ise, uluslararasılaşmayı gerektiren bir yaklaşım içerisinde ürünlerin

24

olabildiğince çok sayıda ülkede satılmasıyla başarılabilecektir. Japonya’da genç işletmeler için sermaye piyasası diğer ülkelerde olduğu kadar çok gelişmiş değildir. Bunun sonucu olarak, bazı küresel doğan işletmeler Amerika Birleşik Devletleri’nde bir şekilde mevcudiyet kurarak adı geçen kaynaklardan fon temin etmeye çalışmaktadır. Diğer bazı işletmeler de, işgücü gibi ucuz üretim faktörlerine ulaşabilmek için diğer ülkelere gitmektedir.

Üstün ürün önerileri. Birçok küresel doğan işletme, ürün-süreç temelli işletme olarak işe başlamakta, takiben dünya genelinde kabul gören üstün bir ürüne sahip olmanın getirdiği avantajlara dayanarak uluslararası pazarlamacı olarak belirginleşmektedir. Çok sayıdaki küresel doğan işletme; inovasyon, emsalsiz ve/veya yüksek kaliteli ürüne sahip olmanın getirdiği güç ile uluslararasılaşmaktadır. Diğer bir ifadeyle, erken uluslararasılaşma, inovasyon veya çarpıcı bir ürün hamlesiyle ilişkili olabilecektir. Ürün, gelişme teknoloji şeklinde nitelendirilebilir, önemli düzeyde değer yaratabilir, üstün bir teknolojide olabilir ve emsalsiz özelliklerdedir. Küresel doğan işletmeler tarafından üretilen ürünler küresel çekiciliği olan ürünlerdir. Bazı küresel doğan işletmeler bir ürün kategorisinde, teknik açıdan uluslararası bir tanınmışlığa sahiptir. Bu özellik de işletmelerin kuruluşlarının takiben yabancı pazarlara genişlemesine fırsat vermektedir.

Küresel şebeke ilişkileri. Önemli küresel şebeke ilişkilerinin varlığı da işletmelerin erken uluslararasılaşmasının bir diğer tetikleyicisidir. Bir endüstriyel şebeke; perakende tüketiciler, aracılar ve diğer işletmeler gibi nihai kullanıcıların tüketimi için, kaynakların (girdilerin) nihai mallara, yarı mamullere ve hizmetlere dönüştürüldükleri, üretim ve pazarlama gibi ekonomik faaliyetlerin içerisinde yer alan birbirleriyle ilişkili çok sayıdaki işletme ve kişi gibi aktörlerden meydana gelen örgütsel yapıdır. Bilim adamları küresel doğan işletmelerin uluslararasılaşmasında şebeke ilişkilerinin oynamakta olduğu kritik rolün altını çimektedir (Bell,1995; Coviello ve Munro,1995; Ramussen, Madsen ve Evangelista,2001 gibi). Yabancı distribütörler, dış ticaret şirketleri, stratejik işbirliği ortaklarının yanı sıra daha geleneksel alıcı ve satıcılar ile yurt dışında yerleşik kişi ve birimlerle kurulacak şebeke bağlantıları yoluyla yabancı pazarlarda faaliyette bulunmak kolaylaşabilecektir. Şebekeler, diğer ülkelerde yürütülen iş faaliyetleri, hükümetler tarafında gerçekleştirilen aracılık faaliyetleri veya yönetimin kişisel temasları yoluyla geliştirilir ve tedarik gibi içe yönelik veya ihracat gibi dışa yönelik etkileşimleri ortaya çıkarır. Bu tür ilişkiler, uluslararası işletmecilik yöntemleri ve fırsatları hakkında küresel doğan işletmelere paha biçilemeyecek bilgiler sağlayabilecektir (Welch ve Luostarinen,1993 gibi). Şebeke ilişkileri, bu tür bağlantıları olmaması halinde,

25

küresel doğan işletmelerin göreceli olarak ulaşabilmesinin mümkün olamayacağı önemli avantajlar elde etmesine izin verecektir.

Küresel niş pazarlar. Eşzamanlı olarak birçok ülkede bulunun dar Pazar dilimleri de, işletmeler için bir uluslararasılaşma güdüsüdür. Pazarların küreselleşmesi birçok endüstride müşteri istek ve ihtiyaçlarına özel mal ve hizmetlerin talebini arttırmıştır (Dalgıc ve Leeuw, 1994; ve McDougall, 1995). Teknoloji, bir yandan daha yüksek düzeyde uzmanlaşmaya imkân verirken, diğer yandan da ülkeler arasında dar Pazar dilimlerinin ihtiyacına cevap verecek küçük ölçekli işletmelerin ortaya çıkmasına fırsat tanımaktadır. Çok sayıda endüstride artan rekabet üretim teknolojilerindeki gelişmeler, küçük girişimcilerin büyük rakipleri tarafından dar olmaları nedeniyle dikkate alınmayan Pazar segmentlerini belirleme ve adı geçen segmentlerde faaliyette bulunabileceği küresel niş pazarların belirlenmesinde, “niş düşünme” şeklinde genele uygulanabilecektir.

Bu modellerin birbiri ile karşılaştırılması için aşağıda özet bir tablo verilmiştir:

Tablo 2. Geleneksel modeller ile küresel doğan firmalar modelinin karşılaştırılması

Uluslararasılaşma özellikleri Geleneksel Süreç Modelleri Küresel Doğan Firmalar Modeli Ana ülke Yerel pazarlarda öncelikli gelişme Yerel pazarlar çoğu zaman göz ardı

edilir

Uluslararasılaşma öncesi tecrübe Tecılibc yoktur İlgili uluslararası pazarlarla önemli derecede tecrübe

Uluslararasılaşmanın boyutu Uluslararası pazarlar sıra ile geliştirilir

Birçok uluslararası pazarlar aynı anda geliştirilir

Uluslararasılasmanın hızı Asama Asama Hızlı

Psikolojik mesafe Yakından ıızaâa doğru bir gidiş Psikolojik mesafe önemli değildir Uluslararasılaşmayı Öğrenme Elde edilen tecrübelerden öğrenme. Öğrenme uluslararasılaşmanın

getirdiği üstün bilgilerden dolayı hızlı bir şekilde ortaya çıkar

Firma Stratejisi Firma stratejisinin, firmanın uluslararasılaşma konusundaki motivasyonunda önemli rolü yoktur

Rekabetçi avantaj lann elde edilmesi hızlı bir şekilde uluslararasılaşma gerektirmektedir. Ürün ve Pazar daha çok niş pazarlarda ve belli bir alanda yoğunlaşmıştır

Bilgi kullanımı ve iletişim teknolojisi

Uluslararasılaşmada çok aşırı bir önemleri yoktur

Küresel pazarlara ulaşmada ve öğrenmede önemli rolü vardır

İş ortaklarının oluşturduğu network

İlk aşamalarda kullanılır ve sonraları firma tecrübesi ön plana çıkar

Hızlı bir şekilde küresel pazarlara ulaşmak önemli bir network ve ortaklıklar gerektirmektedir.