• Sonuç bulunamadı

Depolama Sonrası Olası Çiftçi Kazanç Durumu

4. TÜRKİYE’DE LİSANSLI DEPOCULUK SİSTEMİNİN MEVCUT DURUMU

4.3. Depolama Sonrası Olası Çiftçi Kazanç Durumu

Çiftçilerin mevcut teşvikler kapsamında lisanslı depoculuk sisteminden olası kazanç ve kayıplarının ortaya koyulmasında yarar bulunmaktadır. Bu da belirli varsayımlar altında aşağıdaki şekilde yapılabilir:

Öncelikle ülkemizdeki hasat dönemleri dikkate alınmak suretiyle arzın üç aya ve talebin tüm yıla yayıldığı buğdayın, tüketim miktarının aylar itibarıyla aynı

olduğu ve bu kapsamda hasat döneminde toplam tüketim173 miktarının yüzde 25’inin

satılacağı ve toplam tüketim miktarının yüzde 75’inin ise 1 ila 9 ay arasında değişen sürelerde lisanslı depolarda depolanacağı varsayılmıştır. Hali hazırda gelir vergisi, KDV, damga vergisi istisnaları ile kira desteği teşviği dikkate alınarak 2010/2011, 2011/2012 2012/2013, 2013/2014 ve 2014/2015 dönemleri için depolama maliyetleri hesaplanmıştır. Analizlerde hasat dönemi fiyatı olarak üretimin yoğun olarak gerçekleştirildiği Haziran ve Temmuz ayları ortalaması kullanılmıştır. Çalışmanın devamında yer alan hesaplamalar bu varsayımlar temelinde yapılmakla birlikte, bu varsayımların dışına çıkılmasını gerektiren diğer durumlar ilgili kısımlarda açıklanmaktadır.

Hesaplamalar geçmiş yıl gerçekleşmeleri dikkate alınarak üreticinin depolama ve finansmana ilişkin karşılaştığı birim maliyetler üzerinden yapılmıştır. TMO-TOBB LİDAŞ, 2015 yılı depo ücretini KDV hariç 6 TL/Ton; yükleme ve

172 Şakar, 2012: 22

88

boşaltma ücretini ise KDV hariç 3’er TL/Ton olarak belirlemiştir.174 Kira desteği

kapsamında depo kirasının 3 TL/Ton’unun devlet tarafından karşılanması nedeniyle kira ücreti KDV dâhil 3,54 TL/Ton olarak alınmıştır. Üreticinin ürününü depoladıktan sonra sattığı, bu kapsamda yalnızca ürünün depolanması aşamasında yükleme, analiz ve tartım ücretlerine katlandığı varsayılmıştır. Yükleme ücreti olarak KDV dâhil tutar olan 3,54 TL/Ton dikkate alınmıştır. Tartım ücreti KDV dâhil 4,13

TL/Ton ve analiz ücreti kamyon başına 25 TL olarak tahsil edilmektedir.175 Birim

başına analiz ücretini bulmak için kamyon kapasitesinin 15 ton olduğu varsayılmış ve ton başına KDV dâhil analiz ücreti 1,97 TL/Ton olarak alınmıştır. Ürün senetleri karşılığında kullanılan kredilerde faiz maliyeti ticari kredilerin 1 puan altında yıllık

yüzde 11-12 seviyesindedir.176 Bu kapsamda üreticinin depolama maliyeti aylık

yüzde 1 faiz maliyeti üzerinden hesaplanmıştır.

Mevcut durumda çiftçinin elde edeceği kazanç iki farklı senaryo kapsamında değerlendirilmiştir:

Birinci senaryoda, ürününü lisanslı depoya teslim eden çiftçinin almış olduğu ürün senedini teminat göstererek kredi kullanması durumunda söz konusu dönemde elde edeceği muhtemel kazançlar değerlendirilmiştir. Bu senaryo kapsamında çiftçi kira, yükleme, boşaltma, analiz ve tartım gibi maliyetlerin yanında faiz maliyetine de katlanacaktır. Yapılan anket sonucunda çiftçinin hasat döneminde ihtiyaç duyduğu ortalama finansman oranı yüzde 76 çıkmıştır. Bu kapsamda, finansman ihtiyacı olarak bu oran baz alınmıştır. Çiftçinin ürününün yüzde 25’ini hasat döneminde sattığı varsayımı çerçevesinde finansman ihtiyacının yüzde 25’ini karşılayacağı, kalan yüzde 51’lik tutar için ise depolanan yüzde 75’lik ürünün karşılığı olan ürün senet bedeli üzerinden kredi kullanacağı varsayılmıştır.

İkinci senaryoda ise çiftçinin ürün senedi karşılığında kredi kullanmadığı durumda oluşacak olan kârlılık durumu değerlendirilmiştir.

174 TMO-TOBB LİDAŞ, 2015:29 175 Eğerci, 26 Ocak 2016, sözlü görüşme. 176 a.g.e.

89

Söz konusu hesaplamalarda TR5 Batı Anadolu177 bölgesindeki Çiftçinin

Eline Geçen Fiyatlar178 (ÇEF) dikkate alınmıştır. TR5 Batı Anadolu bölgesinin

hesaplamalar için tercih edilmesinin nedeni, bu bölgenin Türkiye’de buğday üretiminin yoğun olarak gerçekleştirildiği bir bölge olmasının yanı sıra 2010 yılından beri faaliyette bulunan TMO-TOBB LİDAŞ’ın Polatlı ve Ahiboz lisanslı depolarının bu bölgede bulunmasıdır.

Bununla birlikte, TMO’nun destekleme alımları dolayısıyla piyasadaki varlığı arzın fazla olduğu hasat dönemlerinde fiyat düşüşlerinin daha fazla gerçekleşmesini sınırlamaktadır. Bu durum hasat dönemi ve sonrasında oluşacak fiyatlar arasındaki farkın daha az olmasına dolayısıyla gerçek kazanç oranının tam manasıyla bilinememesine neden olabilmektedir. TMO’nun ürün alımı yapmadığı normal bir yılda oluşacak piyasa fiyatı gerçek kazancın ne olduğu konusunda belirleyici olabilecektir. Ayrıca kuraklık gibi iklime bağlı etkenler nedeniyle, ürün arzının az olduğu hasat dönemlerinde fiyatlar yükselmekte, sonrasında ise fiyat düşüşleri gerçekleşebilmektedir. Analiz sonuçları yorumlanırken bu faktörlerin göz önünde bulundurulmasında yarar bulunmaktadır.

Depolama ve faiz maliyeti ile kazanç hesaplanırken aşağıdaki formüller kullanılmıştır.

(1) Depolama Maliyeti (Faiz maliyeti dâhil) = ((Hasat Dönemi Ürün Değeri×

Faiz Oranı × 0,51) + Kira Gideri) × Depolama Süresi + Diğer Giderler179

(2) Depolama Maliyeti (Faiz maliyeti hariç) = Kira Gideri × Depolama Süresi + Diğer Giderler

177 Türkiye İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırmasına göre Ankara, Karaman ve Konya illerini kapsayan Türkiye’nin 12 istatistiki bölgesinden biridir.

178 Çiftçinin eline geçen fiyat (ÇEF) TÜİK tarafından yayınlanmaktadır. ÇEF, çiftçinin ürettiği veya yetiştirdiği ürünleri aracı kullanmadan doğrudan perakende veya toptan satması ile oluşan ve çiftçinin eline geçen birim başına fiyattır. Bu fiyata KDV dâhil değildir. ÇEF, pazar kurulan il merkezi ile ilçe Tarım Müdürlüğü’nden aylık olarak ağ (web) üzerinden İstatistik Bilgi Sistemi (İBS) ile derlenmektedir. ÇEF formunda yer alan tarla ürünlerine ait madde fiyatları üreticinin tüccar ve fabrikalara yaptığı toptan satış fiyatını, sebze ve meyve gruplarında yer alan maddeler için pazar kurulan ilçelerde her ayın birinci ve ikinci haftası ile üçüncü ve dördüncü haftası ortalama pazar fiyatlarının (perakende) yanı sıra, hal ve tüccara yapılan toptan satış fiyatlarını, canlı hayvanlarda ilçe hayvan pazarı, tüccar ve mezbaha kesim fiyatlarını ve hayvansal ürünler için de ilçe pazar, tüccar ve fabrika alım fiyatlarını içermektedir.

90

(3) Depolamadan Elde Edilen Kazanç = Satış Dönemi Ürün Değeri - Hasat Dönemi Ürün Değeri - Depolama Maliyeti

Yukarıda açıklanan varsayımlar dâhilinde hazırlanan Tablo 4.1, çiftçilerin hasat döneminde ürünlerini lisanslı depolara teslim ettiği ve acil finansman ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kredi kullandıkları varsayımı çerçevesinde lisanslı depoculuktan muhtemel kazanç durumlarını göstermektedir. Çiftçilerin hasat dönemi öncesinde yapmış oldukları giderler nedeniyle finansman ihtiyacının ortaya çıkması bankalardan kredi kullanılmasını da zorunlu kılmaktadır. Özellikle ülkemizde hububat üretiminin çok küçük ölçeklerde yapılması ve üretim maliyetlerinin yüksekliği finansman ihtiyacını daha da belirgin hale getirmektedir.

Tablo 4.1. 2010-2015 Dönemi Faiz Maliyeti Dâhil Kazanç Tutarı ve Değişim Oranı

2010-2011 2011-2012 2012-2013 2013-2014 2014-2015 (TL/Ton) Yüzde (TL/Ton) Yüzde (TL/Ton) Yüzde (TL/Ton) Yüzde (TL Ton) Yüzde Ağustos 7,5 1,5 -21,3 -3,5 10,3 1,7 -23,4 -3,3 -7,4 -1,4 Eylül 24,7 4,8 -31,3 -5,1 17,0 2,7 -30,6 -4,3 -8,5 -1,7 Ekim 31,9 6,2 -37,9 -6,2 33,6 5,4 -31,0 -4,4 -3,0 -0,6 Kasım 39,1 7,6 -41,2 -6,8 33,6 5,4 -28,1 -4,0 -4,1 -0,8 Aralık 32,9 6,4 -47,8 -7,9 33,5 5,4 -18,6 -2,6 8,2 1,6 Ocak 36,7 7,2 -64,5 -10,6 43,5 7,0 -12,4 -1,8 3,7 0,7 Şubat 67,3 13,1 -61,1 -10,0 40,1 6,5 3,8 0,5 6,0 1,2 Mart 61,1 11,9 -71,1 -11,7 40,1 6,5 -3,3 -0,5 -1,8 -0,4 Nisan 51,6 10,1 -84,4 -13,9 33,4 5,4 -3,8 -0,5 -9,6 -1,9 Mayıs 35,4 6,9 -91,1 -15,0 26,7 4,3 -4,2 -0,6 -27,4 -5,3 Kaynak: TÜİK, 2016d, 18 Aralık 2016, <http://www.tuik.gov.tr/>’den yararlanılarak oluşturulmuştur. TL/Ton: Hasat dönemi fiyatına göre kazanç değişim tutarını göstermektedir.

Yüzde: Hasat dönemi fiyatına göre kazanç değişim oranını göstermektedir.

2010/2011 döneminde hasat sonrası dönemde ürün fiyat artışı lisanslı depoları kullanan üreticilerin kazançlı çıkmasını sağlamaktadır. Tablo 4.1’den görüldüğü üzere üreticinin Şubat ayına kadar ürününü lisanslı depolarda tutması durumunda kazancı ton başına yaklaşık olarak 67,3 TL seviyesine yükselmektedir. Üretici bu durumda hasat dönemine göre yüzde 13,1 daha fazla kazanç elde edebilmektedir.

2011/2012 döneminde çiftçiler, hasat sonrası dönemde yaşanan fiyat düşüşleri nedeniyle söz konusu faaliyetten zarar etmektedirler.

91

2012/2013 döneminde çiftçiler lisanslı depo faaliyeti sonucunda kazanç elde etmekte ve bu kazanç Ocak ayında ton başına yaklaşık 43,5 TL seviyesine

yükselmektedir. Aynı ayda hasat dönemine göreüretici kazancı yüzde 7 daha yüksek

gerçekleşmektedir. Çiftçi açısından karlılık düzeyi devam etmekle birlikte diğer aylarda daha düşük gerçekleşmiştir.

2013/2014 döneminde lisanslı depoculuk faaliyeti çiftçi açısından Şubat ayı hariç zararla sonuçlanmaktadır. 2014/2015 döneminde çiftçiler söz konusu faaliyet sonucu hasat sonrasında ilk dört ayda zarar ederken, Aralık ayında başabaş noktasını geçerek kazanç elde etmeye başlamakta, Mart ayından itibaren ise kazanç tekrar zarara dönüşmektedir.

Üreticilerin finansman maliyetlerine katlanmadığı, dolayısıyla depolama maliyetlerine faiz maliyetlerinin ilave edilmediği durumda çiftçilerin lisanslı depoculuktan muhtemel kazanç durumları ise Tablo 4.2’de yer almaktadır.

Tablo 4.2. 2010-2015 Dönemi Faiz Maliyeti Hariç Kazanç Tutarı ve Değişim Oranı

2010-2011 2011-2012 2012-2013 2013-2014 2014-2015 (TL/ Ton) Yüzde (TL/Ton) Yüzde (TL/Ton) Yüzde (TL/ Ton) Yüzde (TL Ton) Yüzde Ağustos 10,2 2,0 -18,2 -3,0 13,5 2,2 -19,8 -2,8 -3,2 -0,6 Eylül 29,9 5,8 -25,1 -4,1 23,3 3,8 -23,4 -3,3 -0,1 0,0 Ekim 39,7 7,7 -28,6 -4,7 43,1 6,9 -20,3 -2,9 9,7 1,9 Kasım 49,5 9,6 -28,8 -4,7 46,2 7,5 -13,8 -2,0 12,9 2,5 Aralık 46,0 9,0 -32,3 -5,3 49,3 8,0 -0,7 -0,1 29,3 5,7 Ocak 52,5 10,2 -45,9 -7,5 62,5 10,1 9,1 1,3 29,1 5,7 Şubat 85,6 16,7 -39,4 -6,5 62,3 10,0 28,9 4,1 35,6 6,9 Mart 82,0 16,0 -46,3 -7,6 65,4 10,5 25,4 3,6 32,0 6,2 Nisan 75,2 14,6 -56,5 -9,3 61,8 10,0 28,5 4,1 28,5 5,6 Mayıs 61,6 12,0 -60,0 -9,9 58,3 9,4 31,6 4,5 15,0 2,9 Kaynak: TÜİK, 2016d, 18 Aralık 2016, <http://www.tuik.gov.tr/>’den yararlanılarak oluşturulmuştur. TL/Ton: Hasat dönemi fiyatına göre kazanç değişim tutarını göstermektedir.

Yüzde: Hasat dönemi fiyatına göre kazanç değişim oranını göstermektedir.

Söz konusu hesaplamalardan, 2010/2011 ve 2012/2013 dönemlerinde faiz maliyetinin dâhil edildiği duruma göre kârlılık seviyesinin belirgin bir şekilde yükseldiği görülmektedir. 2010/2011 dönemi Şubat ayında kazanç ton başına yaklaşık 85,6 TL seviyesine, 2012/2013 dönemi Mart ayında ise 65,4 TL seviyesine çıkmaktadır. Bununla birlikte 2010/2011 dönemi Şubat ayında üretici hasat

92

dönemine göre yüzde 16,7, 2012/2013 dönemi Mart ayında ise yüzde 10,5 daha fazla kazanç elde edebilmektedir.

2011/2012 döneminde kayıp seviyesinde faiz maliyetinin dâhil edildiği duruma göre azalma gerçekleşmiştir. 2013/2014 döneminde faiz maliyetinin dâhil edildiği durumla karşılaştırıldığında Ocak, Mart, Nisan ve Mayıs aylarındaki kayıp yerini kazanca bırakmaktadır.

2014/2015 döneminde Eylül ayında başabaş noktasına ulaşan çiftçiler Ekim ayından itibaren kazanç elde etmeye başlamakta ve bu kazanç Şubat ayında ton başına 35,6 TL seviyesine yükselmektedir. Bununla birlikte ürünün hasat dönemi yerine Şubat ayında satılması durumunda üretici yüzde 6,9 daha fazla kazanç elde edebilmektedir. Faiz maliyetinin dâhil edildiği durumda sadece 3 ayda küçük kazançlar elde eden çiftçi, faiz maliyetinin dâhil edilmediği durumda 8 ayda daha yüksek kazanç elde edebilmektedir.

Tablo 4.1 ve 4.2’de yapılan hesaplamalar lisanslı depoculuğa ilişkin KDV, stopaj yoluyla tahsil edilen yüzde 2 gelir vergisi ve ürün senetlerinin el değiştirmesi sonucunda oluşan kazanca ilişkin gelir vergisi, damga vergisi istisnaları ile kira desteği teşviğinin etkisini de içermektedir. Bununla birlikte, çiftçi açısından söz konusu teşviklerin etkisini görebilmek için yukarıda açıklanan varsayımlara dayalı olarak Tablo 4.3’te teşviklerin sağladığı avantajlarla birlikte faiz dâhil depolama maliyetlerine yer verilmiştir.

Tablo 4.3’te ürününü lisanslı depolarda tutan çiftçinin iki farklı ayda durumunun değerlendirilmesi için Aralık ve Nisan aylarında ürününü sattığı varsayılmıştır. Söz konusu aylar için ayrı ayrı hesaplamalar yapılmıştır. Bu teşvikler lisanslı depoculuk sistemini bir bütün olarak etkilemekle birlikte, çiftçi açısından etkileri farklılık gösterebilecektir. Bu nedenle söz konusu teşvikler ayrı ayrı Tablo 4.3’te yer alan veriler ışığında değerlendirilecektir.

93

Tablo 4.3. Mevcut Teşviklerin Sağladığı Avantajlar ve Depolama Maliyetleri

(TL/Ton) Mevcut Teşvikler Mevcut Durumda Faiz Dâhil Depolama Maliyeti Yüzde 2 Stopaj Avantajı (Gelir Vergisi İstisnası) Yüzde 1 KDV

İstisnası Kira Desteği

Ürün Senedinin El Değiştirmesi Sonucunda Oluşan Kazanca İlişkin Gelir Vergisi İstisnası Aralık Ayı 2010/11 10,3 5 15 15 40 2011/12 12,2 6 15 0 43 2012/13 12,4 6 15 15 43 2013/14 14,1 7 15 5 45 2014/15 16,6 8 15 11 49 Nisan Ayı 2010/11 10,3 5 27 23 65 2011/12 12,2 6 27 0 69 2012/13 12,4 6 27 21 70 2013/14 14,1 7 27 14 74 2014/15 16,6 8 27 14 80

Kaynak: TÜİK, 2016d, 18 Aralık 2016, <http://www.tuik.gov.tr/>’den yararlanılarak oluşturulmuştur. Söz konusu teşviklerden KDV ve stopaj yoluyla tahsil edilen yüzde 2 gelir vergisi istisnalarının çiftçi açısından doğurduğu sonuçlar benzerlik göstermektedir. Lisanslı depoculuğun kullanılması durumunda her iki istisna da çiftçinin vergi maliyetini azaltmaktadır. Nitekim lisanslı depoculuğun olmadığı durumda çiftçi düşük hasat dönemi fiyatlarının yanı sıra satış bedeli üzerinden stopaj yoluyla tahsil edilen yüzde 2 oranında gelir vergisi ve yüzde 1 oranında KDV’ye maruz kalmaktadır. Tablo 4.3’ten de görüldüğü üzere, bu iki istisnanın çiftçiye sağladığı avantaj ürün değerine göre değişkenlik göstermekle birlikte ton başına yaklaşık 15 ila 25 TL arasındadır. Normal durumda ödenen bu tutarların istisna kapsamına alınması, çiftçinin katlandığı depolama maliyetlerinin bir kısmının devlet tarafından vazgeçilen gelirle karşılandığı şeklinde yorumlanabilecektir.

Diğer bir teşvik unsuru olan kira desteğiyle devlet, doğrudan çiftçinin lisanslı depolara ödeyeceği depo kirasının bir kısmını lisanslı depolara ödeyerek çiftçi açısından depolamayı daha ucuz hale getirmektedir. Kira desteği stopaj yoluyla tahsil edilen yüzde 2 gelir vergisi ve KDV istisnalarında olduğu gibi devlet açısından vazgeçilen bir gelir kaynağı değil, doğrudan çiftçi lehine yapılan bir ödeme

94

şeklindedir. Tablo 4.3 incelendiğinde, çiftçinin ürününü Aralık ayında satması durumunda ton başına 15 TL, Nisan ayında satması durumunda ise ton başına 27 TL kira desteği aldığı görülmektedir.

KDV, stopaj yoluyla tahsil edilen yüzde 2 gelir vergisi istisnaları ve kira desteği ödemeleri doğrudan çiftçinin depolamadan kaynaklı maliyetlerini telafi edebilecek teşviklerdir. Tablo 4.3’te görüldüğü üzere ürünün Aralık ayına kadar lisanslı depolarda depolandığı durumda söz konusu üç teşvik olmasaydı depolama

maliyetleri yaklaşık yüzde 75 ila 80 oranında artacaktı.180 Ürünün Nisan ayına kadar

lisanslı depolarda tutulduğu durumda ise bu artış oranı yaklaşık olarak yüzde 65 seviyesindedir. Söz konusu teşvikler önemli ölçüde depolama maliyetlerini azaltmakla birlikte lisanslı depoculuk sistemi henüz işler hale gelmemiştir. Bu teşviklerin sağladığı avantajlarla birlikte finansman maliyeti ve fiyat riskleri gibi çiftçinin lisanslı depoculuk sisteminden kazançlı çıkmasını engelleyen başka unsurlar da bulunmaktadır.

Ürün senetlerinin el değiştirmesi sonucunda oluşan kazanca ilişkin gelir vergisinin istisna tutulması diğer bir teşvik unsuru olarak sisteme dâhil edilmiştir. Bu kapsamda, ürün senedinin borsada tüccar, sanayici ve diğer yatırımcılar arasında el değiştirmesi sonucunda oluşacak kazanca ilişkin vergi istisnasından üretici yararlanamayacaktır. Bu teşvik uygulamasıyla esas olarak ürün senedine dayalı ticaretin geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Üretici yukarıda da bahsedildiği üzere ürün senedini elinden çıkardığı dönemde yani senedin ilk satışında stopaj yoluyla tahsil edilen gelir vergisi istisnasından yararlanabilecektir.

Son olarak damga vergisi istisnasının üretici üzerindeki etkisini değerlendirebiliriz. 25/12/2015 tarihli ve 29573 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Damga Vergisi Kanunu Genel Tebliğine göre ürün senedine eşdeğer olarak düşünebileceğimiz makbuz senedine ilişkin damga vergisi tutarı 16,60 TL olarak belirlenmiştir. 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun üçüncü maddesine göre Kanunda belirtilen kâğıtları imza edenlerin damga vergisi mükellefi olduğu dikkate alındığında, ürün senedini imzalayan üreticiler ve lisanslı depo işletmeleri istisna

180 2010-2015 dönemi ortalamasıdır. (Stopaj İstisnası + KDV + Kira Desteği)/Mevcut Depolama Maliyeti formülü kullanılmıştır.

95

tutulmamış olsalardı, 16,60 TL damga vergisi ödeyeceklerdi. Bu istisnayla üretici bu tutar kadar bir giderden de muaftır.

Sonuç olarak mevcut sistemde, lisanslı depoculuk faaliyeti çiftçiler açısından bazı dönemlerde kazançla sonuçlanmakla birlikte, teşviklerin sağladığı avantajlara rağmen bazı dönemlerde kayıplara da yol açabilmektedir. Depolama sonucunda çiftçinin finansman maliyetine katlandığı durumlarda faiz maliyetinin etkisiyle ya çiftçinin kârlılığı düşmekte ya da çiftçi zarar etmektedir. Faizin depolama maliyeti dışında tutulduğu durumda ise çiftçinin kazanç seviyesi artmakta ve faizin maliyete dâhil olduğu durumda zarar edilen bazı dönemler çiftçi açısından kâra dönüşebilmektedir.