• Sonuç bulunamadı

Cumhuriyet Savcıları Vasıtasıyla İlgili Resmi Makamlar

A. Davacılar

2. Cumhuriyet Savcıları Vasıtasıyla İlgili Resmi Makamlar

PatKHK md. 165/2’de, resmi makamların hükümsüzlük davasını Cumhuriyet Savcılığı vasıtasıyla açabilecekleri öngörülmüştür. Dolayısıyla resmi makamların

203 TEKİNALP, s. 686; KARAHAN, (Dava Şartı), s. 13.

204

NOYAN, Erdal, Marka Hukuku, Yenilenmiş ve Genişletilmiş 4.Baskı, Ankara 2009, s. 362; Aynı doğrultuda, KARAHAN, (Hükümsüzlük), s. 140; TEKİNALP, s. 442.

205 Y. 11. HD. E. 2005-13840 / K. 2007-494 T. 22.01.2007, www.kazanci.com.tr, (16.10.2010).

hükümsüzlük davalarını doğrudan açma hakkı yoktur207. Cumhuriyet Savcıları kamu menfaatinin sözkonusu olduğu herhalde bu davayı açabilirler208.

İlgili resmi makamlar ibaresi kamu erkini kullanan209, tescile bağlanan faydalı model belgesi ile ilgisi, menfaati ve kamu yararının bulunması kaydıyla, bakanlıklar, belediyeler, il özel idareleri, üniversiteler, YÖK, TSK ve Cumhuriyet Savcıları, ilgili resmi makam sıfatıyla aktif dava ehliyetine sahiptirler210.

Yeni PatFMKT; faydalı modele ilişkin cezai hükümler başlıklı 143. maddesinin 9 nolu son fıkrasında, şikâyet hakkına sahip olan ilgili resmi makamları, 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanununa veya 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununa tabi kuruluşlar ve tüketici dernekleri olarak açıkça saymıştır211.

Yeni PatFMKT’da şikâyet hakkına sahip olanlar açıkça sayılmışken, hükümsüzlük davasını açacak olan davacılardan hiç bahsedilmemiş olması bir eksikliktir.

Bir görüşe göre; kamu yararının geniş anlaşılması gerektiğini, ilgili resmi makamların menfaatin bulunması durumunda kamu yararının varlığının kabulünün gerekeceği dile getirilmektedir212.

207 TEKİNALP, s. 686; KARAHAN, (Dava Şartı), s. 16.

208 TEKİNALP, s. 574.

209

TEKİNALP, s. 686.

210 KARAHAN, (Dava Şartı), s. 14.

211 17.04.2009 tarihli Türk Patent Enstitüsü tarafından Başbakanlığa gönderilen Patent ve Faydalı

Model Kanun Tasarısı ve Genel Gerekçesi. Bkz: Yeni PatFMKT’de için

http://www.turkpatent.gov.tr/dosyalar/taslaklar/Patent_Kanun_Taslagi.pdf Bkz: Gerekçe için

http://www.turkpatent.gov.tr/dosyalar/taslaklar/Patent_Kanun_Taslagi_Gerekce.pdf, (04.01.2010).

Diğer bir görüşe göre; kamu yararının bulunmaması halinde resmi kurumun belge ile ilgisi bulunsa bile dava açamaması, böyle durumlarda dava açma yetkisinin sadece şahsi menfaati zarar gören üçüncü kişilerle, belge isteme hakkı ihlale uğrayan kişilere ait olmasının gerektiğini ifade etmektedir. Kısaca kişilerin menfaati olduğu durumlarda ilgili resmi makamların ve Cumhuriyet savcılarının dava açmamasının uygun olacağını vurgulamaktadır213.

Kanaatimizce resmi makamların menfaatinin bulunması faydalı modelin hükümsüzlüğü için Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla dava açılması için yeterlidir. Zira kamu yararı bulunmaktadır.

Doktrinde Tekinalp; Türk Patent Enstitüsünün, resmi makamlar ibaresi kapsamına girmeyeceğini ifade ederken, buradan sanki dava hakkının bulunmadığı anlaşılmakla birlikte, devamında tescil işlemini re’sen ve itiraz üzereni iptal edemeyeceği özel durumunu belirterek, dava hakkının varlığını kabul etmektedir214. Karahan ise; sayın Tekinlap’ in dile getirdiği durumu biraz daha açarak incelemekte ve Türk Patent Enstitüsünün de dava açma hakkının olduğunu açıkça vurgulamaktadır. Tescil işlemini gerçekleştiren kurumun bizzat kendisi olduğu, tescil işleminden sonrada gerek re’sen gerekse itiraz üzerine faydalı model belgesinin mevcut tescilinin iptal edilmesinin düşünülemeyeceği dile getirilmektedir215.

213 KARAHAN, (Dava Şartı), s. 16.

214 TEKİNALP, s. 686.

215

TEKİNALP, s. 686; “Türk Patent Enstitüsü bundan sonra tescil edilmiş bir marka statüsünü

kazanmış olan markalar üzerinde yeniden inceleme yaparak o markaların hukukunu ihlal edecek şekilde karar alamaz. Dairemizin konuya ilişkin 03.06.1999 gün ve 1999/2118-4802 sayılı kararında da değinildiği gibi; bu şekilde kesinleşmiş ve tescil yapılmış bir markanın her ne sebep olursa olsun mevcut yasal düzenlemeye göre, tescili yapan kuruluşça re’sen iptali ve terkini mümkün olmaz. Nitekim doktrinde de bu görüş benimsenmiş bulunmaktadır. (Bk. Prof. Dr. Sabih Arkan, Marka Hukuku C.II. Ankara 1998 s. 166 vd.) Davalı TPE’nin kendi kuruluşu ve uyguladığı 556 sayılı KHK nin yürürlüğünden çok önceki idari düzenleme tarzına dayanarak Danıştay’ın re’sen terkinine imkan tanıyan idari yargı çerçevesinde geçerli olabilecek olan ve o dahi idari dava açma süresi ile sınırlı olarak idareye kendiliğinden iş bu iptal yetkisi tanıyan 20.02.1973 gün E.1971/2335-1973/446 sayılı kararına dayanmış olması Enstitünün bu işlemine geçerlilik tanınması sonucunu doğurmaz…” 11.HD. 1.5.2000, E.2756/K.3680

Gerçekten, faydalı modeller tescil edildikten sonra TPE’nin belge ile ilgili re’sen bir işlem yapmasına ilişkin PatKHK’da bir düzenleme yoktur. Ancak faydalı model belgesi verildikten sonra şekli eksikliklere itiraz PatKHK m. 163’de düzenlenmiştir.

Enstitü tarafından yapılan inceleme sırasında, buluşun bütünlüğü dışında, faydalı model belgesi verilmesi işlemleri ile ilgili 42’nci ila 52’nci maddelerde belirtilen, şekli bir işlem yerine getirilmemişse veya önemli bir şekli işlemde eksiklik yapılmışsa, itirazın bu noktada giderilmesine ilişkin Enstitü tarafından karar verilebilir. Ancak bu karar hükümsüzlük kararı olmayıp, faydalı model belgesi verilmesi ile ilgili işlemlerin geçersizliği ve eksikliğin yapıldığı yere kadar geriye dönülerek, işlemlerin yeniden yapılması sonucunu doğuran bir karar olacaktır (PatKHK m. 163/2).

Patent ve faydalı modelin dışında marka, tasarım, coğrafi işaretlerin korunmasını düzenleyen sınai haklar mevzuatında, Cumhuriyet Savcıları kanalıyla ilgili resmi makamların dava açma hakkına ilişkin sınırlayıcı hükümlere rastlamak

(Yayınlanmamıştır) A, Marka Hukuku, C.II, s. 166 vd.”, KARAHAN, (Dava Şartı), s. 14, 15. Yargıtay Kararları Dipnot 6.

“Yüksek Mahkeme endüstriyel tasarımlar ile ilgili bir davada verdiği bir kararıyla bu hususu açıkça vurgulamıştır. Marka mevzuatı ile olan benzeşme dolayısıyla aynı hükmün markalar hakkında da uygulama alanı bulacağı kuşkusuzdur. Bu bağlamda bu hükme göre “…554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkındaki KHK’nin 37/2 maddesi uyarınca, itirazların yayın tarihinden itibaren 6 aylık sürede yapılmasının gerektiği, aksi halde tasarım tescilinin kesinlik kazandığını, buna göre 1.4.1997 de yayınlanan 5 no’lu tasarıma 28.10.1997 de itiraz edildiği için bu itirazın reddine karar verilmesi gerekeceğinden (Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından yeniden incelemeye alınarak tasarım tescil belgesinin iptaline karar verilmesi yerinde değildir)”. Y. 11. HD. E. 7432 / K.9012 T. 17.12.1998, (FMR. C.1, S.3,

s. 192).”, KARAHAN, (Dava Şartı), s. 14, 15. Yargıtay Kararları Dipnot 7.

“…Kesinleşmiş ve tescili yapılmış bir markanın her ne sebeple olursa olsun mevcut yasal düzenlemeye göre, tescili yapan kuruluşlarca re’sen iptali ve terkini mümkün olamaz. Bu nedenle, davalı TPE nin davaya konu teşkil eden 17.2.1998 gün ve m-91 sayılı kararı dayanaktan yoksun olup, hükümsüzdür.” 11.HD.1.5.2000, E.2756/K.3680 (yayınlanmamıştır).”,

mümkün olmayıp bu durumda patent ve faydalı modellere ilişkin hükümlerin ilgili mevzuat ile uyumlu olduğu da söylenemez216.