• Sonuç bulunamadı

Bozahmetli Yörük Aşiretinde Aile Yapısı ve Akrabalık İlişkileri

4.2. BOZAHMETLİ YÖRÜK AŞİRETİ'NDE SOSYO-KÜLTÜREL HAYAT

4.2.3. Bozahmetli Yörük Aşiretinde Aile Yapısı ve Akrabalık İlişkileri

en önemli unsurları ise aile ve akrabalık ilişkileridir. İbni Haldun, “Şüphe yok ki, insani içtima (insanların toplum halinde yaşamaları) zaruridir. Filozoflar bu hususu “insan, tabiatı icabı medenidir” sözleriyle ifade etmişlerdir. Yani insan için cemiyet düzeni içinde yaşamak şarttır” (2013: 213). Aile, bir toplumu oluşturan en önemli yapı taşlarından birisidir. Klan toplumlarda aile ve akrabalık ilişkileri daha kuvvetlidir, yerleşik hayat ve neticesinde oluşan kent kültürü ise geniş aile başta olmak üzere akrabalık ilişkilerini büyük sekteye uğratmıştır. Türkdoğan (1995: 395), “Yörüklerin gelenek ve göreneklerinde günümüze kadar orijinalliğini korumasındaki önemli bir faktör, bu insanlarda asabiyet ve grup dayanışmasının yüksek olduğudur. Grup dayanışması bir taraftan bu toplum yapısı içindeki sınıflaşmayı engellerken, diğer taraftan da hızlı değişmeye engel olmuştur”.

Kültür, aile ve akrabalık ilişkilerinde önemli mihenk taşlarındandır. Toplumsal ortamda hayat bulan insan için en önemli oluşumların başında yer alan kültür, en temelde yaşam tarzı olarak görülebilir. Bu anlamda kültür bir toplumun ve o toplumda yer alan bireylerin nasıl yaşadıkları, düşündükleri, eyledikleri, neyi ne şekilde ürettikleri sorununa karşılık gelmektedir. Bu toplumu, toplumsal grubu belirlemek, tanımak, tanımlamak doğrudan onun sahip olduğu kültür düzlemine bakmaktan geçer. Kültür düzlemi insanın yapıp etmelerinin tümünü yansıtan bir aynadır çünkü. Bu bakımdan toplumsal varlık olan insanın kimliğini, bakış açısını, yaşam tarzını ele verecek en önemli kavramların başında kültür gelmektedir (Alver, 2013: 185). Kültürü oluşturan en önemli unsurlardan birisi dil diğeri ise ailedir. Aile kurumu, toplumu oluşturan en önemli kademedir. Dikeçligil’e göre aile; “Bireyin toplum ile bağını oluşturan ve sürekliliğini sağlayan sosyal bir kurum olarak aile, çocuğun bakımı, ihtiyaçlarının giderilmesi ve sosyal inşasını gerçekleştirmektedir” (2012: 24). Yine aile kurumu ile ilgili birçok çalışması bulunan Aydın ise; “aile kavramı ile ilgili bir tanımlama yapacak olursak; genelde iki cins arasındaki ilişkileri, neslin devamını düzenleyen, standartlaştıran bir sistemdir. En yaygın formu, erkek ve kadının çocuklarıyla birlikte evde yaşadığı monogamidir. Bu temel kurum altında nişanlılık, evlilik, çocuk bakımı, yasal ilişkiler ve bunlara benzeyen alt kurumlar yer alır” (2011a: 21) görüşüne yer vermiştir.

Çekirdek aile, anne, baba ve çocuklardan oluşur. Eskiden hane halkına yalnız çekirdek aile yani anne, baba ve çocuklar değil, bunlarla birlikte birinci derece akraba olan fertler ve aileleri de dâhildi. Bu akraba aileler daha ziyade baba tarafından olanlar; kayın biraderler, eltiler ve çocukları, amcaları ve eşleri, çocukları amcaoğulları ve eşleri, çocukları, görümceler, kocaları ve çocukları da dâhildi. Ayrıca, akrabalık ve arkadaşlık ilişkilerinin oldukça güçlü olduğu kırsal bölgelerde akrabalık ilişkileri ve arkadaşlık ilişkileri bazen o kadar ileri gider ki kan kardeşliği yapılması gündeme gelebilir. Kan kardeşliği, iki taraf bir araya gelir, kollarında veya ellerinde ufak bir yer kanatırlar ve birbirlerinin kanlarını emerler, böylece kan kardeşi olurlar (Erdentuğ, 1968: 31-47). Yörük obalarında ve kırsal bölgelerde sıkça rastladığımız kan kardeşliği, akraba fertlerin aile ve akrabalık ilişkilerinde birbirlerine ne denli bağlı olduklarını göstermesi açısından oldukça önemlidir.

Egawa-Şahin, “Yağcı Bedir Yörüklerinde sosyal yapılanmanın en küçük ve en temel birimi hanedir. Bir hane, genellikle bir çadıra sahip olan ve bir çadırda oturan aile üyeleridir. Bu bakımdan diğer göçebe gruplarda olduğu gibi Yağcı Bedir Yörüklerinde de çadır denince hane akla geliyor. Hanelerin birleşmesinden de cemaat adıyla bilinen grup veya birim meydana gelmektedir. Burada dikkat çeken en önemli hususlardan biri, evli hane sahibi biraderlerin ayrı ayrı yazılmış olmasıdır” (2007: 49).

“Konargöçer olan Bozahmetli Yörük Aşiret’i mensuplarında aile yapısı geleneksel Türk aile yapısında olduğu gibidir. Aile, sadece anne, baba ve çocuklardan oluşmaz, dede ve ebenin de olduğu hatta evli kardeşlerinde bulunduğu bir obadan söz edebiliriz. Ailenin reisi aynı zamanda obanın da reisidir. Obanın reisi, aşiretin en yaşlı akil adamıdır. Ancak, yerleşik hayata geçmiş aşiret mensuplarının aile yapısı, modern Türk aile yapısı gibidir. Ebe ve dedenin etkinliği kırılmıştır. Günümüzde ise aile, daha çok anne, baba ve çocuklardan oluşur” (AU, 69, E).

Bozahmetli Yörük Aşireti’nde de akrabalık ilişkileri oldukça güçlüdür. Aşiret, kısmen dışa kapalı bir topluluktur. Zira aşirette yakın geçmişe kadar aşiret dışından kız alıp verme yok denecek kadar azdır. Akrabalık ilişkilerinin birbirine geçtiği aşirette evlilikler genellikle yakın akrabalardandır. Amca, dayı, hala ve teyze çocukları arasındaki evlilikler, son yıllarda göçebelerin yerleşik hayata geçmesi ve yeni komşular, yeni iş arkadaşları edinmeleriyle birlikte nitelik değiştirmiştir. Aşiretin büyük bir kısmı Manavgat’ta yaşamaktadır. Manavgat’ın turizmle olan bağı gereği aşiret mensubu gençlerin büyük çoğunluğu turizmle uğraşmaya başlamış ve iş ortamlarının getirdiği yeni yüzlerle tanışma imkânı neticesinde de yeni evlilikler ve yeni akrabalıklar görülmüştür. Antalya merkez, Seydişehir, Akseki, Serik, Beyşehir ve civar köylerde yaşayan aşiret üyeleri Taşeli ve Teke bölgelerinde yoğun olarak yaşamakta ve bulundukları bölgede yeni akrabalıklar oluşturmaktadırlar.

“Bugün aşiretin büyüklüğü on binlerle ifade edilir haldedir. Benim küçük bir araştırmalarım neticesinde Antalya ve Konya bölgesinde toplam yirmi bini aşkın Bozahmetli Yörük Aşireti’nden bahsedebiliriz. Son çeyrek asırda hızla büyüyen ve genişleyen aşiret sadece Türkiye

sınırları ile sınırlı kalmamış başta Almanya olmak üzere dünyanın dört bir köşesine yayılmıştır. Sosyal medya ile biraz olsun iletişim kurma imkânımız olsa da, artık özel bir nüfus sayımı yapılmadığı sürece net bir nicel yapının tespiti pek mümkün görünmüyor” (MA, 32, E).

Aşirette kültürel yapı oldukça güçlü ve önemli bir yere sahiptir. Aşiret mensupları arasında akrabalığın verdiği bağ neticesinde ilişkiler güçlüdür. Düğün ve özel günlerde aşiret mensuplarının tümü davet edilmemiş bile olsa doğal davetli sayılır. Aşiret mensubu olmak, tıpkı bazı spor kulüpleri vb. de olduğu gibi özel statü ve ayrıcalık oluşturur.

“Biz Manavgat ırmağının Alanya yakasında oturduğumuz için bize Turşamba Yörükleri derler. Fakat aşiret ister ırmağın bu yakasında otursun iterse öteki yaka da otursun soyadı Koç olsun, Özden olsun, Uyanık olsun fark etmez, hepimiz Bozahmetli Yörükleriyiz”(HYU, 82, E).

Aşirette toplu merasimler oldukça önemlidir. Doğum, ölüm, düğün, nişan, asker uğurlama, diş göllesi (diş bulguru) gibi acı ve tatlı günlerde aşiret mensuplarının büyük bir kısmını görme olanağı ortaya çıkmaktadır. Davet olsun olmasın, bir Bozahmetli’nin merasimi varsa doğal davetli olarak görülür. Zaten toplu merasimlerdeki içten yapılan sohbetler, muhabbetler, ortak anılar bunların en temel göstergesidir. Örneğin orta yaşlardaki bir aşiret mensubu düğüne gelen davetlilerin hemen hemen tamamını isim isim bilir. Kim, kimin çocuğu yahut babası bunlar herkesçe bilinen bir durumdur.

“Aslına bakacak olursak bir sülaleyiz. Sonuçta çoğumuzun büyük büyük dedesi Ali Kiya’dır. Ali Kiya’nın dörk karısı varmış, Uslu’lar, Eskiler ve Şirinler bir karısından, Bozlar, Şekerler ve Çetinler bir karısından, Güzeller, Tuğcular bir karısından Özdenler, Curalar bir karısından vesaire yani hep bir soydan gelmekteyiz. (Acırlar ve Özler ise akraba olmalarına karşın aynı atanın evlatları değillerdir.) Babalarımız bir, fakat analarımız farklı, bu yüzden analardan kaynaklanan farklar olabiliyor bazen. Çeşitli rivayetler olsa da benim bildiğim kadarıyla Ali Kiya veya onun babası mı dedesi mi belli olmayan bir köselerden

bahsediliyor. Goca Köse yahut Köseler diye birisi varmış en dipte, fakat ondan aşağısı bilinmiyor.” (MU, 80, E).

Bozahmetli Yörük Aşireti’nin üyelerinde diğer birçok sosyal grupta ve derneklerde görülmeyen tabii bir etkileşim vardır. Aşiretin bir üyesi hastalanmış ve hastaneye düşmüşse, hastane çalışanlarını zor durumda bırakacak derecede bir ziyaretçi yoğunluğu yaşanır. Düğün ve cenazelerde de bölgedeki bütün aşiret üyeleri hazır bulunur. Düğünlerde garsonluk hizmetini aşiretin genç erkekleri gerçekleştirir. Yemek pişirenler ve bulaşığı yıkayanlar da gönüllü aşiret kadınlarıdır. Cenaze hizmetlerinde de herkes ne yapması gerektiğini bilir.

“Bizim Yörükler birbirlerine çok tutkundur. Acı ve tatlı günlerinde oba bir bakmışsın hemen birlik ve beraberlik içerisine girmiş. Çok acılar yaşadım, çok mutlu günler gördüm. Arkadaş dediğin şey gelip geçicidir. Akraba ise kan bağının verdiği bir şey olsa gerek, bir bakmışsın hemen herkes toplanı vermiştir. Mesela geçtiğimiz günlerde Cemile ebeyi kaybettik. Allah rahmet etsin. Hafızhoca mezarlığında gördüğüm şey çok netti. Tokuç Mustafa ve Kümük’ün Ramazan mezarlarını kazdılar. Adamlar bu işi yaparken hiç yüksünme falan bir şey yok, zevkle yapıyorlar” (EÖŞ, 33,E).

Bozahmetli Yörük Aşireti akraba bir topluluk olduğundan genel olarak ilişkiler doğal ve samimi bir seyir izlerken, bazen çekirdek aile içerisinde de görülebilen sıkıntılar da yaşanmaktadır. Aşiret, sanki büyük bir aile gibi tutum sergiler ve bir Yörük aşireti mensubuna yakışmayacak hareketler tüm aşiret tarafından yadırganabilir. Bazı kötü alışkanlıkları olan aşiret üyeleri toplumsal baskı ile karşı karşıya kalabilir. Aşirette, güzelliklerin takdir edildiği, yanlışlara karışıldığı bir durum söz konusu olup, çok formel bir yapıda olmasa da gizli bir iç denetim vardır.

Bozahmetli Aşireti’nde, tıpkı geleneksel Türk aile yapısında olduğu gibi ailenin reisi babadır. Buna karşın obalarda kadının rolü ve önemi çok fazladır. Kadının çadıra mutlak hâkimiyeti vardır. Obalarda aile içi görev dağılımı vardır; genellikle davar çobanları ailenin büyük oğlanlarından, oğlak çobanları küçük oğlan

çocuklarından seçilir. Kız çocukları daha ziyade mutfak işleri, çamaşır işleri ve sutaşıma işleri ile vazifelidirler. Evin kadını çadırla ilgili bütün işlerden ve çocuklardan sorumludur. Çadırda ekmek haftada birkaç kez kadınlar tarafından yapılır. Aile reisi erkek, pazar alışverişlerinden ve sürünün alım satımı gibi oba için çok önem arz eden durumlardan sorumludur.

4.2.4. Bazı Yörük Aşiretlerinde ve Bozahmetli’lerde Misafirperverlik