• Sonuç bulunamadı

Azerbaycan’da slâmiyet’in Yay2l272

Tarih boyu insanl k say s z miktarda sava+, fetih, iskân ve göçlere +ahit olmu+tur. skân genelde galip toplumlar n kendi insanlar n ele geçirdikleri ülkelere yerle+tirmeleri +eklinde görülür. Lâkin ma lup olan toplumlardan sanat ve ilim erbab ba+ta olmak üzere galip gelenler ülkesine götürülmü+tür. Özellikle fetih, siyasî hâkimiyet dü+üncesi yan nda bir din veya medeniyeti yerle+tirmek maksad yla yap lm +sa, o zaman galip unsurun ele geçirilen yerlere yerle+mesi kaç n lmaz bir durum arz eder.

167 Belâzürî, Fütûh, s. 326; Ya’kût, I, 173; bnü’l-Esîr, el-Lubab, III, 22

168 Belâzürî, Fütûh, s. 200, 439; Ya’kûbî, II, 381; Patkanov K., storiya, s. 261; Bünyadov, Ziya,

Önceki toplumlarda cereyan eden iskân siyasetinin, slâmî dönemde daha da düzenli bir +ekilde devam etti inin +ahidi oluruz. Bilhassa ilk fetihlerde ele geçirilen hemen her yere Müslümanlar n yerle+tirilmesi bir zaruret halini alm +t . Çünkü slâmiyet’in yay lmas , kültür ve medeniyetinin benimsetilmesini sadece fetihle gerçekle+tirmek olmuyordu. Müslümanlar n ya+ant lar , örnek halleri ve tatbikatlar yla yerli halkla iç içe olmalar gerekiyordu. Zaten slâmiyet’in di er toplumlar taraf ndan kabulü ve yay lmas genelde böyle olmu+tur.169

Böyle bir durumda ilk fetihler döneminde dünyan n birçok yerlerinde Müslüman Araplar n ba+ka yerlere yerle+tirilme i+lemlerinden biri de, Azerbaycan’da tatbik edilmeye ba+lanm +t . Di er yerlerde oldu u gibi burada da gerçekle+tirilen bu uygulama, günümüz sömürü dü+üncesinde olan bir istilâ de ildi. Çünkü Azerbaycan’a yerle+tirilen Arap kabileleri, imtiyazl bir cemiyet kurmak, aristokratik bir toplum olu+turmak yerine, halk n içine giren, onunla kayna+an bir parça olmu+lard . Hatta her geçen gün artan Arap-Azerbaycanl kayna+mas Revvâdîlerde görüldü ü gibi zamanla onlar bu ülke halk ndan sayma durumuna getirmi+tir. Bunun yan s ra Müslümanlar n bu fetih hareketlerini ve iskânlar n Yunanl lar nkinden daha tahripkâr görenler de vard r.170

Barthold’un fikrine göre ise Müslümanl k H ristiyanl ktan farkl olarak ferdî misyonerlerden istifade ederek yay lmamaktayd . slâm, toplu +ekilde ahaliye örnek olmakla yay l r ve di er din mensuplar n da takip etmemi+lerdir.171

Belâzürî’nin malumat na göre Arap kabilelerinin Azerbaycan’a yerle+tirilmesi Hz. Osman (23–35/644–656) zaman ndan ba+lam +t r. Bu dönemde Kûfe vâlisi Velid b. Ukbe ile Azerbaycan’a gelen E+’as b. Kays burada görevlendirilerek isyanlar

169 Faysal, Tükrî, el-Müctemeâtu’l- slâmiyye fi’l-Karni’l-Evvel, Beyrut, 1973, s. 31 ve 210

170 Ganîm, Hamid, “ nti+aru’l- slâm fi’r-Rihâb”, Mecelletu’l-Ezher, Kahire, 1970, XXXXII/6, 516–517 171 Barthold, Vassiliy Vladimiroviç, Mesta Prikaspiyskix Oblastey v storii Muslumanskogo Mira,

bast rd ve “Ehl-i Atâ ve Divân”dan bir toplulu u Azerbaycan’a yerle+tirdi ve onlar halk slâm’a davetle görevlendirdi.172

Azerbaycan’ n ilk vâlisi Huzeyfe b. el-Yemân gibi, E+’as b. Kays da merkez olarak Erdebil’i seçmi+ti. Bu nedenle Azerbaycan’a getirilen ve belki de ço unlu unu sahâbîlerin olu+turdu u bu ilk kafile Erdebil’e yerle+tirilmi+tir. Böylece Erdebil

slâmiyet’e davetle görevli olan Arap ailelerinin ilk vatan durumuna gelmi+ti.173 As l önemli ve etkili iskân faaliyeti Hz. Ali (35–40/656–661) zaman nda 36/656–57 y l E+’as b. Kays’ n yeniden vâli tayin olundu u zaman gerçekle+mi+ti. Vâlinin ifadesine esasen bu dönemde bir çok Azerbaycanl slâm’ kabul etmi+ ve Kur’an okumaya ba+lam +lard .174

Kaynaklara bakt m zda Azerbaycan’a yerle+en Arap kabilelerinin ço u Yemen’den olup idarecilik ve birçok sahada maharet sahibi olan Ezd ve Kinde kabilelerin oldu unu görürüz. Nitekim Azerbaycan’ n ilk vâlisi Huzeyfe b. el-Yemân Ezd kabilesindendi. En uzun vâlilik yapm + olan E+’as b. Kays ise Kinde kabilesine mensuptur.175

Kaynaklar bu dönemde Azerbaycan’a yerle+en Arap kabilelerini olu+turan insanlar n say lar ile ilgili aç k bir bilgi vermemektedirler. Taberî, Azerbaycan’da alt bin ki+ilik slâm ordu birli inin bulundu unu kaydeder. Lâkin bunlar yerle+mek için de il, savunma gücü olarak gelmi+lerdi ve her y l de i+iyorlard . Bunun yan nda Abdülmelik b. Mervân zaman nda Tuayb b. Malil komutas nda Benî Ta lib

172 Belâzürî, Fütûh, s. 459; Kendilerine devlet hazinesinden y ll k maa+ verilenler. Dihkân, Ali,

Serzemin-i Zerdü t R dâiyye, y.y, 1348, s.334; Mahmûd, Hasan Ahmed, el- slâm fî Asyâ’l-Vustâ, M s r, 1972, s.56

173 Hamid, Ganîm, a.g.m., XXXXII/6, 514-515; Dihkân, Ali, a.g.e., s. 334

174 Bu haber sadece Belâzürî, Fütûh, s. 460’ta geçerken di er hiçbir kaynak bu faaliyetleri konu

edinmemi+ler

175 Kudâme, bn Ca’fer Ebu’l-Ferec bn Ziyad, el-Harac ve-s-S naâti’l-Kitâbe, n+r., M. Hüseyin ez-

Zebîdî, Ba dat, 1981, s. 378; Me’sûdî, Mürûcü’z-Zeheb, Beyrut, 1997, I, 325; Ya’kût, I, 129; Kehhâle, Ömer R za, Mu’cemu Kabâili’l-Arab el-Kadîme ve’l-Hadîse, Beyrut, 1985, III, 998–999

kabilesinden iki bin ki+ilik bir ailenin Azerbaycan’a yerle+tirildi i rivâyet edilir.176 Ancak bölgeye Müslümanlar n yerle+tirilmesinde yo unluk hicrî II. as rda Abbâsîler zaman nda cereyan etmi+tir.177

Araplar n Azerbaycan’da yerle+im alanlar na gelince bu da slâmî fetihler gibi, güneyden ba+layarak kuzeye do ru yay lm +t r. slâm ordular özellikle bölgenin merkez +ehirlerini, stratejik önem ta+ yan bölgeleri ve harbî tehlikelerin ola bilece i istikametleri daha çok tercih etmi+lerdi. Bu bak mdan Erdebil, Tebriz, Bazz, Mara a, Berde, Beylekan, Tamah ve Derbend +ehirleri Müslümanlar n yo un olarak yerle+tirildi i +ehirlerdir.178

Fetihlerden sonra Arap kabilelerinin Azerbaycan’a göçleri ve yerle+meleri sonucu bu bölge bundan öncekinden daha çok farkl görünüm kazanmaya ba+lad . Bu sadece imârda, yeniden kurulmada ve geli+imde de il, ülke insanlar n n slâm dinini kabul etmeleriyle inanç, dü+ünce, dil ve etnik olarak da kendini gösterdi.179 slâm’ n getirdi i s cak ortam burada yerli halkla Araplar aras nda s k bir kayna+maya neden oldu. Hâlâ bu gün Azerbaycan’da Arap ismini ta+ yan ve Arapçay unutmayan köy ve kasabalar vard r. Ayn zamanda Türkle+mi+ Araplara da rastlamak zor de ildir.180

Buraya göçen Müslümanlar n esas görevi, Bizans ve ranl lar n yapt klar n n tersi olarak, dinde zorlama olmadan, örnek hal ve ya+ay +lar , ayn zamanda yumu+ak idareleriyle halk n güvenini kazanmak olmu+tu. lk fetihler s ras nda halka verilen can ve mal emniyeti ise insanlar üzerinde en çok iz b rakan bir muâmele olmu+tur. Çünkü

176 Taberî, V, 246; Togan, Zeki Velidi, “Azerbaycan”, A, stanbul, 1979, II, 95

177 Kesrevî, Ahmed Tebrizî, Jehriyârân- Gumnâm, Tahran, 1335, s. 149; Togan, Zeki Velidi,

“Azerbaycan”, A, II, 95

178 Belâzürî, Fütûh, s. 463; stahrî, Mesâlikü’l-Memâlik, Beyrut, 1997, s. 108; Ya’kût, I, 201; Kehhâle,

Ömer R za, I, 49; Minorski, A history of Sharvan and Darband, Cambridge, 1958, s. 18; Bak hanov, Abbaskulu A a, a.g.e., s. 51; Velihanl , Naile, a.g.e., s. 63

179 Bak hanov, Abbaskulu A a, a.g.e., s.17; Te+en, Ramazan, Salahaddin Eyyübî ve Devlet, stanbul,

1987, s. 36

180 Türkle+en Araplara daha çok kuzey ve güney Azerbaycan’da rast gelinir. Onlar Azerbaycan’da

“Seyyîd” olarak bilinir ve “Ulemâ” s n f n olu+tururlard . Bunlar n Kurey+’ten, ehl-i beyt’ten olabilecekleri de muhtemeldir. Geni+ bilgi için bkz., Togan, Zeki Velidi, “Azerbaycan”, A, II, 93

insanlar n en de erli varl n n ba+ta can , daha sonra mal oldu u, herkesçe kabul edilen bir husustur.181

Yerli Azerbaycan ahalisi, Bizans- ran sava+lar ndan ve Hazarlar n y k c hücumlar neticesinde tamamen fakir halde ya+amaya ba+lam +lard . Bu nedenle ahali

slâm ordular na kurtar c gibi bak yorlard . Özellikle Emevî hilâfetinin ba+lar na kadar Araplar ahaliden sadece vergilerini al r ve onlar n dâhili i+lerine kar +mazlard . Bu nedenle Azerbaycan ahalisi fetihten sonraki ilk on y lda öncekilere nispetle daha iyi ve sakin hayat sürmü+lerdi.182

Baz ara+t rmac lara göre fetihlerin ilk y llar nda dinî zorlaman n olmamas n n birkaç nedeni vard . Bunlardan biri, slâm ordular nda i+tirak eden Araplar n kendileri bile dini hâla iyi bilmemekteydiler. Di er bir neden de, Azerbaycan ahalisinin ço unlu unun “Kitap ehli” yâni H ristiyan olmalar yd .183 Tüm bunlara bakmayarak Azerbaycan aristokrasisi köylüye nispetle daha erken slâm dinini kabul etmi+ti. Bunun da nedeni idarî olarak hilâfete ba l l n ve yakla+ma iste inin daha da güçlü olmas d r.184

Kaynaklardan edindi imiz malumata göre, bölge olarak Azerbaycan’da ilk Arran’ n Balasagun arazisinde ya+ayan ahali slâm dinini kabul etmi+tir.185 Lâkin kaynaklar neden onlar n eski dinlerini b rakarak slâm dinini tercih etikleri konusunda malumat vermemektedirler. Bununla bile burada iki cihet üzerinde durmak mümkündür. Birincisi, bu toplumun ekserisi slâmiyet’ten önce Mecûsî dinine tâbi idiler.186 Öyle anla+ labilir ki, Müslümanlar ilk olarak Mecûsî din mensuplar üzerinde daha s k durmu+lard r. kincisi, slâm dinî esaslar n n daha da üstün niteli e sahip

181 Necdet,Hammâ+, el- dâre fi’l-Asri’l-Emevî, Beyrut, t.y., s. 131-132

182 Piqulevskaya, N.V., K Voprosu ob Ob estvenn h Otna eniyah na Blijnem Vostoke, Sang-Petersburq,

1948, s. 68

183 Geni+ bilgi için bkz. Belyayev, Yevgeni, Musulmanskoye Sektantstvo, Moskova, 1957, s. 17-18;

Aziz, Hüseyn Kas m, a.g.e., s. 59

184 Barthold, Vassiliy Vladimiroviç, K storii Krestyanskih Dvijeniy v Persii, Moskva, 1923, s. 57 185 Belâzürî, Fütûh, s. 285; bnü’l-Esîr, el-Lubab, III, 85

olmas ve be+er f trat na uyum sa lamas idi. Bu insanlar arad klar n babadan kalma dinlerinde de il, slâmiyet’te bulmu+lard .

Görüldü ü kadar ile Hilâfetin iskân siyaseti olarak Azerbaycan’a yerle+tirmi+ kabilelerle yerli halk aras nda zor hallerin ya+and n n +ahidi olmamaktay z. slâm dininin insanlara kazand rd ho+görü ve karde+lik duygular onlar n bir arada ya+amalar na neden olmu+tur. “Dinde zorlama yoktur”187 kural ndan hareket edilerek insanlara din, ibâdet, mabet ve ya+ama hürriyetinin verilmesi ve bunun aksi olan zorlamaya hiçbir zaman ba+vurulmamas da önemli âmillerdendir.188

lk gelen kabileler aras nda sahabîlerin ve Hz. Peygamber’e (sav) yak n olan insanlar n olmas da ba+ka bir önem arz etmektedir. Biz bunlar onlara olan sayg ve hürmetin derecesinden aç k olarak görebiliriz. Önceki Bizans ve Sâsânî zulüm ve takiplerini unutmayan halk Müslümanlar n getirdikleri +efkat ve adâlet dinine iltica etmi+lerdir. Saym + oldu umuz bu hallerin devam etti i dönemde Azerbaycan’da hiçbir zorluk ya+anmam +t r. Lâkin tarihin tüm safhalar nda bunlar n +ahidi olmamaktay z. Böyle olan durumlarda da itirazlar n ve isyanlar n ba+ gösterdi ini görmekteyiz.