• Sonuç bulunamadı

Amerikan Kentlerinde Çatışmacı Hareketlilik ve Güvenlik (1660

1.2 Polis ve Polislik Kavramının Tarihsel Geçmişi

1.2.3 Amerikan Kentlerinde Çatışmacı Hareketlilik ve Güvenlik (1660

17 yy. sonunda ve 18 yy. başında Amerikan yönetim sisteminde polise benzer kamu güvenlik birimlerine çeşitli örneklerde rastlanılmıştır. Koloni kasabalarda Avrupa uygulamalarının ne olduğunu iyi bilenler ve gönüllüler izleme sistemi kurmuşturlar. New York kentinde (önceki ismi New Amsterdam) önce gündüz çalışanlar “Schout”, gece çalışanlarda “Burgner Guard” olarak adlandırıldı. 1658’de “Rattle Watch” bir diğer deyişle 8 kişi bir ekip amirinden oluşan ekipler kurulmuştur. İngiltere’de 19 yy. başları boyunca gönüllü izleme sisteminde para ödenen memurlar tercih edilmiştir. Yine de sistem yok olmuştur, çünkü çatışmacı hareketliliğe, suça, göç eden kalabalığın etkilerine uygun hareket edememiş ve hükümetin desteklediği yeni ahlâki reform gerçekleşmiştir (Richardson, 1974:15).

Kentsel hareketliliğin ilk nedeni göçtür ve ayrıca Amerikan polisliği İngiliz polisliğinden oldukça farklıdır. 1830’lar da Amerikan kentleri daha pek çok yönden altyapı olarak hazır olmadan güvenlik, sağlık, iş nedenleri ile pek çok kişinin katıldığı göç başlamıştır. İrlandalı göçmenler belirli bir zamanda çoğunluktaydı ve İrlandalılar polismesleğinde baskın rol almıştırlar. Kuzey Avrupa’dan da göçmenler gelmiş, göçmenler arasında tifüs, kolera karantinaları, şiddet yayılmıştır. Göçmenler istenmeyen, arzu edilmeyen bir iş olarak polislik yapmaya başlamış ve 1840’larda yoğun olarak İrlandalı Amerikalılar kent polis güçlerinde çalışmıştırlar. 1850’lerde New York polis gücünün ¼’ü İrlandalı’ lardan oluşuyordu (Richardson, 1974:52).

Bu dönemde İrlandalı’ larla bazı Protestan gruplar arasındaki husumet ve tansiyon artmıştır. Polis gücü görevde alkolü yasaklamış, sınırlamıştırlar ve İrlandalı polisler alkol almanın ahlaki olmadığını anlamadılar, nitekim bu da sorunlara neden olmuştur (Richardson, 1974:24). İngiltere’de kent güvenliğinde çevre daha homojendi yasal emirler ve davranış normları arasında gerilim olmuyordu, fakat bunun tam tersi şekilde Amerika’da çevre oldukça farklı bir yapıda bulunmaktaydı.

karşı ayak takımının karışıklık yaratmasına neden olmuştur. 1739’da New York İngiliz modelini izlemiş ve ücretli daimi halk gözlemi için birim kurulmuştur. Halkın karışıklık olaylarına karışması genel bir kent problemi olarak 1740’larda kazanç sağlamak için başlamıştı. Kentlerin nüfusunun 1/5’i Afrika kökenli Amerikan kölelerdi ve polise karşı ayaklanacaklarından korkuluyordu, 1735’te halk gözlemcisi birimi 10 sivil kişi ve iki polis memurundan oluşmuştu, hızla 300 kişiye kadar yükselmiş ve 1741’de meydana gelen “ikinci zenci komplosu” olarak bilinen 14 kölenin yandığı olayda, dört beyaz tutuklanmıştı. 1788’de doktorlar toplumsal olayı olarak bilinen olay boyunca sivil ve askeri güvenlik birimleri kent hastanesini ve Columbia Kolejini yangına karşı güçlükle korumuştur. 1796’da kentte kölelerin eğilimi ile “üçüncü zenci komplosu” adı verilen yeni bir başkaldırı girişimi başlamış ve kentte alarm verilmiştir. 1806’da Katolik karşıtlığı hareketlerinin başladığı yeni yılda bekçilerden öldürülenler ve yaralananlar olmuş, New York’ta karışıklık çıkacağından şüphelenilmiştir. Sonradan 1830’lara kadar devam edecek olan ordu ve polisler tarafından tekrar yeni bir düzen kuruldu. Bu süreçte sadece birkaç suç ile ilgili ölümler olmuş, 1819’da New York’ta ilk kez bir katil kayıt altına alınmış buna karşın, Boston’da 1822 ve 1834 arası sadece bir cinayet kayıt altına alınmıştır (Richardson, 1974:19).

Kentte daha sık hareketlilik göçmenlerin yaşadığı sahiller boyuncu meydana gelmiştir. New York kentinde 1832’de sorumluluk alanları 60’dan 100’e çıkmasına rağmen, 1834 yine karışıklık yılı olmuş ve Nisan ayında belediye seçimlerinde karışıklıklar yaşanmıştır. Kent politikacıları ile polisler arasındaki fırsatçı toplantılar seçimleri ve oy kayıtlarını etkilemiştir. New York kentinde polis ve asker yağmacıların kiliselere yönelik zarar ve saldırılarından bu yerleri koruyamamıştırlar. 1836’da üniversite binalarına zarar vermeler başlamış, “Stone Cutters” karışıklığı olarak bilinen bu olay dört gün ve gece boyunca sürmüştür. Aynı yıl kentte tekstil bölgesinde de büyük yangın olarak adlandırılan yangını polisler önleyememiş ve askerlerden yardım alınarak, kontrol yeniden sağlansa da sonuçta toplam asker sayısı arttırılmıştır. Halk hareketleri bir tek New York’ta değil, diğer kentlerde de devam etmiştir. Birçok polis bir generalin emri altında izleme biriminde çalışmış ama aynı sorunlar devam etmiştir (Richardson, 1974:27). 1854 döneminde kentte

yapılandırılan resmi polis bölümü iki yüzyıldır eski gece izlemesi sorumluluğunu da içerecek şekilde çalışmaya başlamıştır.

1830’larda ve 1840’larda Philadelphia’da ciddi hareketlilik yaşanmış, bunları Philadelphia’ya yerleşen siyahlar, ilgacılar ve İrlandalı Katolik göçmenler başlatmıştır. 1833’te 24 kişi gündüz, 120 kişi de gece polis gücü olarak polis birimi bu olaylarında etkisi ile Stephan Girard isimli banker ve tüccar birisi tarafından finanse edilerek kurulmuştur. 1842, 44 ve 49’da kentlerde çatışmacı hareketlilik yeniden başlamış, kiliseler ve kamu binaları tahrip edilmiş ve sonuçta öldürülenler olmuştur. 1854’te kentte genişletilmiş yeni sınırları ile yeni bir polis gücü kurulmuştur (Richardson, 1974: 21-25).

İngiliz polis modeli ve Amerikan polis modeli arasındaki bir diğer farkta polislerin nasıl kontrol edildiğidir. İngiliz polisi profesyonel etik kuralları ve kanunun emirlerine uymaktaydı. İngiliz özgürlükçüleri ordu tarzı çalışma duruşuna pek çok sivilde direnç olduğunu belirtmiştirler, İngilizler Amerikan tarzı ordu duruşuna güvenmeseler de Amerikan polis modeli farklı konularda güvensizliklerinin üstesinden gelmiştir. Hakim olan sapkınlıklara, zulmedici, bunaltıcı yönetime karşı en iyi savunma polisin uygulamaları olarak ortaya çıkmıştır. Polisler seçilen memurlar vasıtasıyla yetkilendirilen kişilere bağımlı kılındılar ve bu doğrudan demokratik kontrol yolu ile polisin verimliliği büyük ölçüde engellenmiş oldu. Amerikan polis bölümleri yerel politik liderlerle yakın çalışmaları, etik olmayan bir durumu ortaya çıkartmış ve sonuçta Amerikan güvenliği İngiliz güvenlik birimlerince aşağılanmıştır. Politik mekanizmada polisin kontrolü mekanizma için hayatidir, sadece polis birimsel koruma kaynağı değildir, ayrıca polisin düzenleyici rolleri de bulunmaktadır. A.B.D.’de politik olarak kontrol edilen polisler ve yasal olarak kontrol edilen Londra Polisi arasında farklar vardır ki en önemli fark Londra Polisinin daha akademik olmasıdır. Londra Polisi belirli bir dönemde araştırma yapar ve onlarla ilgili çalışır. Araştırmalarda “Ulusal durumların, psikolojinin, geleneklerin, verimli polis çalışmasında etkili olduğunu” belirtilirler. Bu nedenlerle Amerikan ve İngiliz polisliği birbirlerinden farklıdır (Kadish, 1983: 284).

güçlendirilmesi, güçlü yerel politik yöneticilerin duruşları ile polisin soygun, hırsızlık, kapkaç ve diğer suç faaliyetlerini azaltması beklenir. Bu noktada düzensiz devriyenin bir caydırıcılığı olabilir düşüncesi ile çalışmalar yapılmıştır; Boston, Salem’ in bazı bölümleri ile Buffalo ve New York’ta ciddi şekilde suç oranlarında gerileme sağlanması beklendi. Fakat endüstrileşme ve kentleşme ile beraber yeni toplukların bulunduğu alanlar ile kırsal alanlarda artışlar gözlendi (Kadish, 1983: 396-397). Pek çok bakış açısından polisin etkinliğinin artmasının sonucu olduğu düşünülse de, yine de bu düşünce sayesinde 1830 ve 1850 arasında suç oranlarında azalma meydana gelmiştir. Pek çok kent bölümünün sorumluluğu halk hareketlerini kapsamaktır. Eğer suç azalıyorsa polisin özellikleri ortaya konarak bu durum açıklanabilir mi? Yoksa kişisel suç nasıl şekillenir? bunlarmı ortaya konmalıdır. Suç oranlarındaki düzensizlikler için en iyi açıklama, kırsal toplumlardan gelen göçmenlerin yeni kent çevresine ve kentsel yerleşim alanlarına uyum gösterememe sorunudur. Bu bir mülkiyet alanı ile ilintili suç oluşumudur. Ciddi suçlar göçmenlerin asimilasyonu ile yakından ilişkilidir. Kırsal alandan gelen göçmenlerin kent alanlarında asimilasyonu suç oranlarını Fransa ve Almanya’da etkilemiştir (Morrison ve Kadish, 1983:397-398). Tüm bu şartlar altında polisin devriyesi var olan durumu kolayca değiştiremez ancak suç için fırsatları sınırlandırabilir.