• Sonuç bulunamadı

Ühbar TazminatÍnda KÍdemin Önem

KARARIN ÜNCELENMESÜ I Karara Konu Olay

III. ÜÛçinin KÍdem Süresinin Belirlenmes

4. Ühbar TazminatÍnda KÍdemin Önem

Konumuzla ilgisi olmasÑ nedeniyle “ihbar tazminatÑnda kÑdemin önemi” üzerinde kÑsa- ca durmak faydalÑ olacaktÑr. Kanunumuzda belirsiz süreli ià sözleàmelerinin feshedilmesi durumlarÑnda, iàçi ve iàveren tarafÑ için iàçinin kÑdemine göre artan oranda bildirim süresi dü- zenlenmiàtir. Bu durumda bildirim süresi, fe- sih beyanÑnÑn karàÑ tarafa bildirildiÜi tarihten ià iliàkisinin son bulduÜu tarihe kadar geçen süre olarak tanÑmlanmÑàtÑr18.

Belirsiz süreli ià sözleàmelerinde ià iliàkisi- nin bildirim süresi yoluyla sonlandÑrÑlma hak- kÑnÑn tanÑnmasÑ temelde taraflarÑn kiàilik hak- larÑnÑn korunmasÑ ilkesine dayanÑr19. Bu amaç

doÜrultusunda, belirsiz süreli ià sözleàmesini feshetme hakkÑna sahip olan tarafÑn karàÑ tarafa vereceÜi zararÑ da kÑsmen de olsa karàÑlamak zorundadÑr. Bu durumda, ihbar tazminatÑnÑn amacÑnÑ; belirsiz süreli ià sözleàmesini feshetme hakkÑnÑ kullanan tarafÑn bu hakkÑnÑ kullanÑrken karàÑ tarafa vereceÜi zararÑn tazmini olarak ka- bul edebiliriz.

Þhbar tazminatÑ, iàçinin iàyerindeki çalÑàma süresine (kÑdemine) göre uyulmasÑ gereken bildirim süreleri göz önünde tutularak hesap- lanÑr20. Þà Kanunu’nda, iàçinin iàyerinde kÑdemi

arttÑkça bildirim sürelerinin de artmasÑ kabul edilmiàtir. Kanuna göre, fesih bildirimi süreleri,

iài altÑ aydan az sürmüà iàçi için iki, iài altÑ ay- dan bir bucuk yÑla kadar sürmüà iàçi için dört, iài birbuçuk yÑldan üç yÑla kadar sürmüà iàçi için altÑ, iài üç yÑldan fazla sürmüà iàçi için se- kiz haftadÑr. Süreler fesih bildiriminin karàÑ ta- rafa ulaàmasÑyla birlikte baàlar. Þà Kanunu’nda öngörülmüà olan bu bildirim süreleri hem iàçi hem de iàveren tarafÑndan yapÑlan fesihlerde geçerlidir (Þà K. M. 17).

Fesih bildirimi, bir yenilik doÜuran hak nite- liÜini taàÑdÑÜÑndan ve karàÑ tarafÑn hukuki alanÑ- nÑ etkilediÜinden açÑk ve belirgin biçimde ya- pÑlmalÑdÑr. Yine aynÑ nedenle àarta baÜlÑ fesih bildirimi geçerli deÜildir. Fesih bildiriminin ya- zÑlÑ olarak yapÑlmasÑ, 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 109. maddesinin bir sonucudur. Ancak yazÑlÑ àekil àartÑ, geçerlilik koàulu olmayÑp ispat àartÑ- dÑr. Þà Kanunu’nda öngörülen fesih süreleri as- gari sürelerdir. Bu süreler ià sözleàmeleri veya toplu ià sözleàmeleriyle artÑrÑlabilecektir.

Þà Kanunu’nun 17. maddesinin devamÑnda bildirim àartÑna uymayan tarafÑn bildirim süre- sine iliàkin ücret tutarÑnda ihbar tazminat öde- mesi gerektiÜi düzenlenmiàtir. Bu durumda iàveren bildirim süresine ait ücreti peàin vere- rek iàçiyi derhal iàten çÑkarabilecektir (Þà K. M. 17/V). ÖÜretide farklÑ görüàler olmakla birlikte, Yüksek Mahkeme’ye göre iàveren, iàçinin ücre- tini peàin ödeyerek sözleàmeyi feshettiÜini bil- dirmesiyle ià sözleàmesi derhal sona erecektir. Bir baàka ifadeyle bildirim sürelerinin ücretinin peàin ödenmesi hallerinde bu süreler iàçinin çalÑàma süresinden sayÑlmayacaktÑr.

Deneme süresi içinde taraflar ià sözleàmesini bildirim süresine gerek olmaksÑzÑn feshedebi- lirler (Þà K. M. 15/2). Belirsiz süreli ià sözleàme- si, deneme süresi geçtikten sonra feshedilirse, iàçinin hizmet süresi esas alÑnarak kanunda öngörülen bildirim süreleri ücreti kadar ihbar tazminatÑ ödenir.

Birden çok ià sözleàmesi ile aynÑ iàverenin bir veya deÜiàik iàyerlerinde aralÑklarla çalÑàmÑà iàçinin belirsiz süreli ià sözleàmesi feshedildi- Üinde, bu iàçiye ne kadar süre üzerinden bildi- rim süresi ücreti ödeneceÜi hususu açÑk olma- yÑp, yÑllÑk ücretli izne hak kazanmada ve kÑdem tazminatÑ hesabÑnda olduÜu àekliyle, aralÑklÑ çalÑàmalarda hizmet sürelerinin birleàtirilmesi

ile ilgili yasal düzenleme de söz konusu deÜil- dir. Bu sebeple ihbar tazminatÑnÑn amacÑna uy- gun olarak, her belirsiz süreli ià sözleàmesinin feshinde bildirim süresinin kullanÑlmasÑ ya da bildirim süresinin ücreti söz konusu olacaktÑr. Çünkü ià sözleàmesinin her feshinde fesheden tarafÑn karàÑ tarafa vereceÜi bir zarar söz konu- su olacaktÑr. Þhbar tazminatÑna da hak kazana- bilmek için kÑdem tazminatÑn hak edilmesi için öngörülen bir yÑllÑk kÑdem süresine de ihtiyaç yoktur.

IV. DeÙerlendirme

ÞncelediÜimiz YargÑtay 9. Hukuk Dairesi ka- rarÑ özü itibariyle, aynÑ iàverenin bir veya de- Üiàik iàyerlerinde aralÑklÑ sürelerle çalÑàan iàçi- nin belirsiz süreli ià sözleàmesinin feshedilmesi halinde ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas alÑ- nacak bildirim süresinin belirlenmesinde, hiz- metlerinin toplanarak birleàtirilmesi ve toplam çalÑàÑlan süre için ihbar tazminatÑ hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresi ücreti kadar ihbar tazminatÑ ödenmesinin ihbar tazminatÑ kuru- munun amacÑna uygun olup olmayacaÜÑ me- selesidir.

YargÑtay 9. Hukuk Dairesi inceleme konu- muz olan bu kararda, ihbar tazminatÑna esas süresinin belirlenmesinde hizmetlerin birleàti- rilmesinden bahsetmekte ve çalÑàÑlan tüm süre göz önünde bulundurularak ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas olan bildirim sürenin belirlen- mesinin ihbar tazminatÑ kurumunun amacÑna uygun olacaÜÑnÑ belirtmekte, aksi durumda aralÑklÑ çalÑàmalarda her bir fesih tarihinden iti- baren ayrÑ ayrÑ ihbar tazminatÑ talebi gündeme geleceÜini ve bu durumun kÑdem tazminatÑ ba- kÑmÑndan hizmetlerin birleàtirilmesini öngören 1475 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 14. maddesinin II. fÑkrasÑna aykÑrÑlÑk oluàturacaÜÑnÑ ifade etmek- tedir.

1475 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 14. maddesinin II. fÑkrasÑ “Þàçilerin kÑdemleri, hizmet akdinin de- vam etmià veya fasÑlalarla yeniden akdedilmià olmasÑna bakÑlmaksÑzÑn aynÑ iàverenin bir veya deÜiàik iàyerlerinde çalÑàtÑklarÑ süreler göz önü- ne alÑnarak hesaplanÑr” hükmünü içermektedir. Bu hüküm maddenin baàlÑÜÑndan da anlaàÑla- caÜÑ üzere kÑdem tazminatÑ ile ilgili bir düzen-

lemedir. ÖÜretide bu maddedeki “kÑdem” de- yiminin hem tazminata hak kazandÑran asgari çalÑàma süresi, hem de tazminatÑn hesaplanma- sÑnda göz önünde tutulan tüm çalÑàma süresi anlamÑnda kullanÑldÑÜÑnÑ, yapÑlan düzenleme- nin sadece kÑdem tazminatÑ hesabÑnda herhan- gi bir çalÑàma süresinin yitirilmemesi amacÑna dayandÑÜÑnÑ ve yalnÑzca kÑdem tazminatÑnÑn ödenmediÜi sürelerin birleàtirilmesi ile ilgili ol- duÜu àeklinde yorumlanmÑà, gerekçe olarak da maddenin ilk fÑkrasÑnda ki kÑdem tazminatÑnÑn hesabÑnda “ià sözleàmesinin devamÑ süresinin” esas alÑnacaÜÑ ilkesi ile aynÑ süre için birden fazla kÑdem tazminatÑ ödenmeyeceÜi hükmüne dayanÑlmÑàtÑr21. KanÑmÑzca öÜretideki görüà isa-

betli olup halen yürürlükte olan 1475 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 14. maddesi tamamen kÑdem taz- minatÑ ile ilgili düzenlemeleri içeren bir madde- dir. Maddenin baàlÑÜÑ “KÑdem TazminatÑ” olup yine maddenin II. fÑkrasÑndaki iàçilerin kÑdem süresi ile ilgili düzenleme de kÑdem tazminatÑ- nÑn hesaplanmasÑ ile ilgili düzenlemedir.

YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, 4857 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 120. maddesi hükmüne göre ha- len yürürlükte olan 1475 sayÑlÑ Yasa’nÑn 14. maddesinin II. fÑkrasÑ ve yine aynÑ Kanunun 54. maddesinin I. fÑkrasÑ hükümlerine göre “hizmet sürelerinin birleàtirilmesi” ile ilgili is- tikrarlÑ kararlar vermiàtir22. YargÑtay 9. Hukuk

Dairesi, 1991 yÑlÑnda vermià olduÜu bir kara- rÑnda, yÑllÑk ücretli iznin hak edilmesi ilgili hiz- met sürelerinin hesabÑnda konuyu emekli olan ve kendisine kÑdem tazminatÑ ödenen bir iàçi açÑsÑndan ele almÑà ve davacÑnÑn emekli olup kÑdem tazminatÑnÑ aldÑktan sonra iàyerinde ça- lÑàmasÑnÑn sürdürmüà olmasÑnÑn, yeni bir ià söz- leàmesine dayandÑÜÑnÑ belirterek, emeklilikten sonraki hizmet sürelerinin emeklilikten önceki süreye ilave edilerek, yÑllÑk ücretli izin hesabÑ yapÑlamayacaÜÑnÑ belirtmiàtir23. Yine YargÑtay

9. Hukuk Dairesi, emekli olduktan sonra aynÑ iàyerinde çalÑàmasÑnÑ sürdürmüà olan iàçiye ödenecek ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak sürelerin belirlenmesinde de emekli- lik sonrasÑ hizmet sürelerinin emeklilik öncesi hizmet sürelerine ilave edilerek ihbar tazmina- tÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin belirlenemeyeceÜi àeklinde kararlar vermiàtir24.

Yüksek Mahkeme; incelediÜimiz kararda ih- bar tazminatÑnÑn hesaplanmasÑnda esas alÑnacak bildirim sürelerinin belirlenmesinde, bir iàçinin aynÑ iàverenin bir veya deÜiàik iàyerlerindeki hizmet sürelerinin birleàtirilerek ortaya çÑkan çalÑàma süresinin dikkate alÑnmamasÑnÑn, halen yürürlükte olan 1475 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun “kÑ- dem tazminatÑ bakÑmÑndan hizmetlerin birleàti- rilmesini öngören” 14. maddesinin II. fÑkrasÑn- da aykÑrÑlÑk oluàturacaÜÑ görüàündedir. Yüksek Mahkeme’nin bu düàüncede olmasÑnÑn sebebi- ni, yÑllÑk ücretli izne hak kazanma ve izin süre- lerinin kademeli olarak belirlenmesi ile kÑdem tazminatÑnda kÑdemin hesabÑnda dikkate alÑna- cak sürelerin belirlenmesine iliàkin kararlarÑnda görebiliriz. Yüksek Mahkeme aàaÜÑda belirtece- Üimiz kararÑnda, Þà Kanunu’nun 54. maddesinin I. fÑkrasÑnda yer alan yÑllÑk ücretli izne iliàkin düzenleme ile halen yürürlükte olan 1475 sayÑlÑ Þà Kanunu’nun 14. maddesindeki düzenleme- yi karàÑlaàtÑrarak, kÑdem tazminatÑ hesabÑnda dikkate alÑnmasÑ gereken hizmet süresinin he- saplanmasÑnda esas alÑnan ölçütlerin, yÑllÑk izne hak kazanma noktasÑnda da dikkate alÑnmasÑ yerinde olacaÜÑnÑ belirtmià, ihbar tazminatÑ he- sabÑnda esas alÑnacak bildirim sürelerinin belir- lenmesinde de uygulamÑàtÑr.

YargÑtay 9. Hukuk Dairesi’nin, hizmet sürele- rinin hesaplanmasÑna yönelik açÑklayÑcÑ kararÑ25:

“ …Þàçinin aralÑklÑ çalÑàmalarÑnda ià sözleàme- sinin feshinin ardÑndan, bir dönem için kÑdem tazminatÑ ödenmià olmasÑ halinde bahsi geçen çalÑàmalarÑn tasfiye edilmià olduÜu sonucuna varÑlmaktadÑr. KÑdem tazminatÑ ödenmek sure- tiyle tasfiye edilen sürelerin iàçinin aynÑ iàve- renin bir ya da deÜiàik iàyerlerinde daha sonra gerçekleàen hizmet süresine eklenmesi, müm- kün görülmemektedir. Buna karàÑn, ià sözleà- mesi feshedildiÜi halde tazminatlarÑ ödenerek tasfiye edilmeyen hizmetlerin sonraki çalÑàma süresine ekleneceÜi, Dairemizce kabul edil- mektedir. Yine, iàverenin ilerde daha az kÑdem tazminatÑ ödemek için gerçekte ià sözleàmesi sonlandÑrÑlmadÑÜÑ halde kÑdem tazminatÑ öde- me àeklinde bir uygulama içine girmesi halin- de, iàçi aleyhine sonuçlar doÜuran bu tutumu yasalar karàÑsÑnda korunmamakta ve yapÑlan ödeme avans niteliÜinde kabul edilmektedir.

KÑdem tazminatÑ hesabÑnda dikkate alÑnmasÑ gereken hizmet süresi yönünden varÑlan bu so- nucun, yÑllÑk izne hak kazanma noktasÑnda da dikkate alÑnmasÑ yerinde olur. Gerçekten 1475 sayÑlÑ Yasa ile 4857 SayÑlÑ Þà Kanunu’nun bahsi geçen hükümleri, birbirine oldukça yakÑn dü- zenlemeler içermektedirler...” àeklindedir26.

YargÑtay 9. Hukuk Dairesi bu kararÑyla, iàçi- nin hizmet süresinin esas alÑndÑÜÑ iàçilik alacak- larÑ ile ilgili kÑdem süresinin hesabÑnda, aralÑklÑ çalÑàmalar sonucu ortaya çÑkan hizmet sürele- rinin hangi esaslar çerçevesinde birleàtirilmesi gerektiÜinin de sÑnÑrlarÑnÑ çizmià olmaktadÑr.

Yüksek Mahkeme’nin fasÑlalÑ geçen hizmet sürelerinin kÑdem tazminatÑ açÑsÑndan ve yÑl- lÑk ücretli izne hak kazanma açÑsÑndan yasada düzenlenià biçimleri arasÑndaki benzerliÜe ilià- kin tespiti öÜretide ßahlanan tarafÑndan isabetli görülmüàtür27. Þnceleme konumuz kararda da

YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin be- lirlenmesinde dikkate alÑnacak kÑdemin tespi- tinde, iàçinin aynÑ iàverenin bir veya deÜiàik ià- yerlerinde çalÑàtÑÜÑ süreler birleàtirilmià, kÑdem tazminatÑ ve yÑllÑk ve yÑllÑk ücretli izine hak kazanmadaki kÑdemin hesabÑnda dikkate alÑ- nacak sürenin belirlenmesine iliàkin esaslardan hareket ederek açÑk yasal düzenleme olmayan bir konuda içtihat niteliÜinde karar vermiàtir.

Bu karara göre, kÑdem tazminatÑ ve yÑllÑk üc- retli izine hak kazanmada olduÜu gibi, ihbar tazminatÑnda da iàçilerin kÑdemleri, halen yü- rürlükte olan 1475 sayÑlÑ Kanun’un 14. madde- sinin II. fÑkrasÑna göre hesaplanacak, ià sözleà- mesinin devam etmià veya aralÑklarla yeniden akdedilmià olmasÑna bakÑlmaksÑzÑn aynÑ iàve- renin bir veya deÜiàik iàyerlerinde çalÑàtÑklarÑ süreler birleàtirilecektir. Þhbar tazminatÑna ilià- kin olarak kÑdemin hesabÑnda dikkate alÑnacak hizmet sürelerinin birleàtirilmesi bazÑ sorunlarÑ da beraberinde getirecektir.

Bu baÜlamda, iàçinin birden fazla ià sözleà- mesi ile yapmÑà olduÜu aralÑklÑ çalÑàmalarda, her aralÑklÑ çalÑàma sonunda ià sözleàmesinin feshi halinde, bu süre için ihbar tazminatÑ peàin olarak ödenmià veya bildirim süresi kullanÑl- mÑàsa, bir baàka ifadeyle çalÑàÑlan önceki süre- ler tasfiye edilmià ise tasfiye edilen bu süreler,

daha sonra yapÑlan çalÑàmalar sonunda ià söz- leàmelerinin feshi halinde ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda dikkate alÑnabilecek midir?

YargÑtay 9. Hukuk Dairesi, emekli olduk- tan sonra aynÑ iàyerinde çalÑàmasÑnÑ sürdürmüà olan iàçiye ödenecek ihbar tazminatÑnÑn hesap- lanmasÑnda da emeklilik sonrasÑ hizmet süre- lerinin emeklilik öncesi hizmet sürelerine ila- ve edilerek ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin belirlenemeyeceÜi àeklinde ki kararlarÑnda görüà deÜiàikliÜine gi- decek midir?

Yine kanun gereÜi evlenme nedeniyle kÑ- dem tazminatÑ alarak iàten ayrÑlan kadÑn iàçinin daha sonra tekrar aynÑ iàyerinde iàe baàlamasÑ durumunda kÑdem tazminatÑ alarak tasfiye ettiÜi çalÑàma süreleri, sonraki bir zamanda gerçekle- àecek fesih halinde ihbar tazminatÑnÑn hesabÑn- da esas alÑnacak bildirim sürelerinin belirlen- mesinde etkili olabilecek midir? Yine muvazzaf askerlik dolayÑsÑyla ià sözleàmesini feshederek kanun gereÜi kÑdem tazminatÑnÑ alan iàçinin as- kerlik sonrasÑ aynÑ iàverenin iàyerinde iàe baà- lamasÑ ve daha sonra ià sözleàmesinin feshi du- rumunda ihbar tazminatÑnÑn hesaplanmasÑnda esas alÑnacak bildirim sürelerinin belirlenme- sinde askerlik öncesi çalÑàÑlan sürelerin etkisi olacak mÑdÑr?

AynÑ iàverenin bir veya deÜiàik iàyerlerinde önceden belirli süreli ià sözleàmesi ile çalÑàmÑà, daha sonrada belirsiz süreli ià sözleàmesi ile çalÑàÑrken ià sözleàmesi feshedilen iàçinin ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin belirlenmesinde belirli süreli ià söz- leàmesi ile yapÑlan çalÑàmalar da göz önünde bulundurulacak mÑdÑr?

Þnceleme konumuz kararda, ihbar tazmina- tÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin belirlenmesinde, iàçinin aynÑ iàveren nezdinde yaptÑÜÑ aralÑklÑ çalÑàmalar birleàtirilerek ortaya çÑkan kÑdem süresi dikkate alÑnmÑàtÑr. Bildirim àartÑna uymayan taraf, bildirim süresine iliàkin ücret tutarÑnda tazminat ödemek zorundadÑr (Þà K. m.17/3) hükmü gereÜi aynÑ àekilde iàçinin iàverene ihbar tazminatÑ ödemek zorunda kal- masÑ durumunda yine hizmet süreleri birleàtiri- lebilecek midir?

AynÑ iàverenin bir veya deÜiàik iàyerlerin-

de aralÑklÑ sürelerle çalÑàan iàçinin, her çalÑàma süresinde yeni bir ià sözleàmesi ile çalÑàtÑÜÑnÑ kabul etmek gerekir. Bu sebeple, iàçilik hakla- rÑnÑn hesabÑnda iàçinin ihbar tazminatÑ ve hak etmiàse diÜer alacaklarÑ da ödenerek tasfiye edilen çalÑàmalarÑnÑn yeniden yapÑlan ià sözleà- mesi çerçevesinde yeniden deÜerlendirmeye alÑnmasÑ hakkaniyete uygun olmayacaktÑr. Öte yandan ihbar tazminatÑ, 10 yÑllÑk zamanaàÑmÑ süresi içersinde her zaman talep edilebilecektir (B.K. m. 125).

Yüksek Mahkeme, inceleme konumuz bu kararÑnda, aralÑklÑ çalÑàmalarda hizmet sürele- rinin birleàtirilmesinde, her bir fesih tarihinde ayrÑ ayrÑ ihbar tazminatÑ talebinin gündeme gelmesinin önüne geçmek düàüncesindedir. KanÑmca; Yüksek Mahkeme’yi bu düàünceye götüren nedenler arasÑnda, uygulamada sÑkça rastlanÑlan ve iàçilerin çÑktÑ-girdi yapÑlarak bir yÑldan az sürelerle çalÑàtÑrÑlmasÑ ve yine hizmet alÑm ihaleleri kapsamÑnda bir yÑldan az süreli ià sözleàmeleriyle uzun yÑllar aynÑ iàyerinde muh- telif iàverenlerle çalÑàan iàçileri koruma düàün- cesi de olabilir.

V. Sonuç

ÞncelediÜimiz karara konu olan olayÑn te- melinde yatan sorun, ihbar tazminatÑnÑn hesa- bÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin belirlen- mesinde, aralÑklÑ çalÑàÑlan sürelerin göz önünde bulundurulup bulundurulmayacaÜÑdÑr. Yerel mahkeme iàçinin kÑdem süresinin hesabÑnda aynÑ iàverenin bir veya deÜiàik iàyerlerinde ça- lÑàÑlan sürelerin toplamÑnÑ göz önünde bulun- durmamÑà, son çalÑàÑlan süre üzerinden bildirim süresini 4 hafta belirlemiàtir. Yüksek Mahkeme ise, kÑdem tazminatÑ bakÑmÑndan hizmetlerin birleàtirilmesini öngören ve halen yürürlükte olan 1475 sayÑlÑ Kanunun 14. maddesinin II. fÑkrasÑnÑ gerekçe göstererek ihbar tazminatÑnÑn hesabÑnda esas alÑnacak bildirim süresinin 8 hafta olmasÑ gerektiÜini kabul etmiàtir. Konuya iliàkin açÑk bir kanuni düzenleme de mevcut deÜildir.

Kanun koyucu, iàçinin hizmet süresinin esas alÑndÑÜÑ haklarÑn belirlenmesinde dikkate alÑ- nacak çalÑàma sürelerini Þà Kanunu’nda açÑk- ça düzenlemiàtir. Yukarda da belirttiÜimiz gibi,

feshin geçerli sebebe dayandÑrÑlarak yapÑlmasÑ durumunda ià güvencesi hükümlerinden yarar- lanacak iàçinin kÑdem süresini ve bu sürenin hesaplanmasÑnda esas alÑnacak çalÑàmalar (Þà. K. M. 18/IV), yÑllÑk ücretli izine hak kazanmada esas alÑnacak çalÑàmalar (Þà K. M. 54/I), kÑdem tazminatÑnÑn hesaplanmasÑnda esas alÑnacak çalÑàmalar (1475 sayÑlÑ Þà. K. M. 14/II) kanun koyucu tarafÑndan tahdidi olarak düzenlenmià- tir. Hatta kanun koyucu çalÑàma süresinden sayÑlan haller (Þà K. M. 66) ile yÑllÑk izin ba- kÑmÑndan çalÑàÑlmÑà gibi sayÑlan halleri de (Þà. K. M. 55) düzenlemiàtir. Kanun koyucu tara- fÑndan, ihbar tazminatÑna iliàkin bildirim süre- sinin belirlenmesinde dikkate alÑnacak kÑdem- de, aralÑklÑ çalÑàmalarÑn birleàtirilmesi ile ilgili benzer bir düzenleme yapÑlmamÑàtÑr. OlmasÑ gereken hukuk bakÑmÑndan da, bu yönde bir düzenlemeye ihtiyaç olmadÑÜÑ kanaatindeyiz. Zira, ihbar tazminatÑna iliàkin olarak bildirim süresinin belirlenmesinde, daha önceki aralÑklÑ olarak çalÑàÑlan sürelerin dikkate alÑnmasÑ ih- bar tazminatÑ müessesesinin yapÑsÑ ve amacÑ ile baÜdaàmamaktadÑr. YargÑtay’Ñn açÑk ya da örtü- lü bir kanun hükmü olmayan bir konuda iàçi yararÑna yorum ilkesinin sÑnÑrlarÑnÑ zorlayarak hüküm kurmasÑnÑ ihbar tazminatÑnÑn amacÑna uygun bulmuyoruz. Bu sebeple YargÑtay’Ñn gö- rüàünü katÑlamÑyoruz.

DÜPNOTLAR

1 NarmanlÑoÜlu Ünal, “AralÑklÑ Kurulmuà Þà Sözleàmeleriy- le ÇalÑàan Þàçinin KÑdem/Hizmet Süresinin Belirlenmesine Þliàkin Kanuni Esaslar ve YargÑtay’Ñn Tutumu”, Halid Kemal Elbir’e ArmaÜan, Þstanbul, s.309; Özer Hatice Duygu, “Do- Üum Þzninin Þàçinin KÑdemine ve Þà Sözleàmesinin Feshine Etkisi”, ÇalÑàma ve Toplum, 2009/2, s.126.

2 Çelik Nuri, Þà Hukuku Dersleri, Yenilenmià 22. BasÑ, Þstan- bul 2009, s.77.

3 Yarg. 9.HD., 5.2.1988, E. 987/11973 K.987/743, Tekstil Þàv. D, Mart 1989; Süzek Sarper, Þà Hukuku, Yenilenmià 4. BaskÑ, Þstanbul 2008, s.461; Çelik, s.77.

4 Çelik, s.102. 5 Özer, s.127.

6 Uçum Mehmet, “Þàe Þade Sonucuna BaÜlÑ Olarak DoÜan Haklara Þliàkin BazÑ Uygulama SorunlarÑ”, Sicil Þà Hukuku Dergisi, Eylül 2008, s.52; Özer, s.126.

7 Þà Kanununa Þliàkin ÇalÑàma Süreleri YönetmeliÜi, RG. 25425, 06.04.2004.

8 Çelik, s.219; Yarg. 9.HD., 12.01.2005, E. 2004/28186 K.

2005/7562, Çankaya Osman Güven/Günay Þlhan Cevdet/ Göktaà Seracettin; Türk ià Hukukunda Þàe Þade Davala- rÑ, Ankara 2005, s.303; Legal ÞHD, 2006/11, s.993-994; 29.01.2007 K.T., E.2006/30008 K.2007/1222, ÇalÑàma ve Toplum, 2007/3, s.241-242.

9 Çelik, s.219; Süzek, s.497; Yarg. 9. HD., 16.09.2003 E. 2003/14463 K. 2003/15650, Çimento Þàv.D., Mart 2004, s.48; Çankaya/Günay/Göktaà, s.175; KÑlÑçoÜlu Mustafa/ßenocak Kemal, Þà Güvencesi Hukuku, Þstanbul 2007, s.171-172. 10 Yarg. 9.HD., 18.10.2005, E. 2005/30929, K. 2005/33949,

Legal ÞHD, Ocak 2006, s.152-153; Yarg. 9.HD., 28.11.2005 K.T., E. 2005/34667, K. 2005/37461, KÑlÑçoÜlu/ßenocak, s.168, Dipnot:591.

11 KÑlÑçoÜlu/ßenocak, s.167. 12 Çelik, s.364.

13 Çelik, s.305; Süzek, s. 693; OÜuzman M. Kemal, Türk Borç- lar Kanunu MevzuatÑna Göre Hizmet Akdinin Feshi, Þstan- bul 1955, s.246; Çenberci Mustafa, Þà Kanunu ßerhi, 5. BasÑ, Ankara 1984, s.306.

14 Çelik, s.298.

15 Çelik, s.306; Yarg. 9. HD.,17.12.1991, E. 991/16202, Teks- til Þàv. D., MayÑs–Haziran 1992, s.41-42; Odaman Serkan, “YargÑtay KararlarÑ IàÑÜÑnda Þàçinin AynÑ Þàverenin Þàyerinde AralÑklÑ ÇalÑàmasÑ Durumunda KÑdem TazminatÑnÑn Hesap- lanmasÑ”, Kamu-Þà, Temmuz 2000, s.152-154.

16 Çelik, s.308; Yarg. 9. HD., 04.12.2007 K.T., E. 2007/22866 K. 2007/36816, Legal ÞHD., 2008/17, s.150-152.

17 Çelik, s.310.

18 MollamahmutoÜlu Hamdi, Þà Hukuku, 3. BasÑ, Ankara 2008, s.530; Özer, s.130.

19 Süzek, s.456. 20 Süzek, s.471. 21 Çelik, s.307.

22 ßahlanan Fevzi, “YÑllÑk Ücretli Þzin HesabÑnda KÑdem Tazmi- natÑ Ödenmià Sürelerin Durumu”, Þà Hukuku Þle Þlgili YargÑ- tay KararlarÑ: Karar Þncelemeleri, Þstanbul 2011, s. 170. 23 Yarg. 9. HD., K.T. 13/05/1991, 451/8352, Þà Hukuku Dergi-

si, Nisan-Haziran 1991, s.305; ßahlanan, s.170; Çelik, s.365. 24 Çelik, s.203; Yarg. 9. HD., 7.11.2001, E. 2001/13451, K.

2001/17373, KÑlÑçoÜlu Mustafa, Þà Kanunu ßerhi, 2. BasÑ, s.1233; Yarg. 9. HD., K.T. 14.10.2003, E. 2003/3526, K. 2003/16955, ÇalÑàma ve Toplum, 2004/3, s.215-216. 25 Yarg. 9. HD., K.T. 30.01.2007, E.2066/12556 K.2007/1252,

ßahlanan, s.167.

26 “…Þàçinin aralÑklÑ olarak aynÑ iàverene ait ià yerinde çalÑàma- sÑ halinde önceki dönemin kÑdem tazminatÑ ödenerek fes- hedilmià olmasÑ, izin yönünden sürelerin birleàtirilmesine engel olmaz” àeklinde farklÑ bir karar vererek görüàünü de- Üiàtirmiàtir. YargÑtay’Ñn bu kararÑ, öÜretide ßahlanan tarafÑn- dan, görüà deÜiàikliÜine gerekçe gösterilmemesi nedeniyle eleàtirilmiàtir. Yarg. 9. HD., K.T. 05.11.2009, E. 2008/11592 K.2009/30499, ßahlanan, s.342.

1. BilindiÜi gibi bir toplu ià sözleàmesinden taraf iàçi sendikasÑnÑn üyesi iàçiler yararlanÑr. Üye olmayanlarÑn dayanÑàma aidatÑ ödeme ya da sözleàmenin Bakanlar Kurulu kararÑ ile teàmili dÑàÑnda toplu ià sözleàmesinden yarar- lanmalarÑ mümkün deÜildir. Esasen Sendikalar Kanunu (Sen.K.) md.36’da da bu husus ifade edilmektedir. Söz konusu hükme göre “Þàçi ve iàveren sendika ve konfederasyonlarÑnÑn ken- di faaliyetleri ile üyelerine saÜladÑklarÑ hak ve menfaatlerin üyesi olmayanlara uygulanmasÑ, Toplu Þà Sözleàmesi, Grev ve Lokavt Kanunu hükümleri saklÑ kalmak kaydÑ ile sözkonusu sendika veya konfederasyonunun yazÑlÑ muva- fakatÑna baÜlÑdÑr.”

SendikanÑn kendi faaliyetleri ile üyelerine saÜladÑÜÑ hak ve menfaatlerin baàÑnda, toplu ià sözleàmesi olduÜunda kuàku yoktur. Öte yan- dan, Sen.K.md.31/III’de iàin sevk ve daÜÑtÑmÑn- da, iàçinin mesleki ilerlemesinde, iàçinin ücret, ikramiye ve primlerinde sosyal yardÑm ve di- siplin hükümlerinde ve diÜer hususlara iliàkin hükümlerin uygulanmasÑnda veya çalÑàtÑrmaya

son verilmesi bakÑmÑndan herhangi bir ayÑrÑm yapÑlamayacaÜÑ belirtilmià ve böylece hemen hemen genel nitelikli bir sendikalÑ-sendikasÑz ayÑrÑmÑ yasaÜÑ konulduktan sonra, maddenin hemen takibeden IV. fÑkrasÑnda, “ücret, ikrami- ye, prim ve paraya iliàkin sosyal yardÑm konu- larÑnda toplu ià sözleàmesi hükümlerinin saklÑ” olduÜu açÑkça belirtilmiàtir. Bu düzenleme kar- àÑsÑnda, her ne kadar toplu sözleàmeden yarar- lanmayÑ düzenleyen Toplu Þà Sözleàmesi, Grev ve Lokavt Kanunu Md.9’da, Sen.K.md.31’e açÑk bir yollama yapÑlmamÑàsa da, iki madde arasÑn- da düzenlenen konulardan dolayÑ zorunlu bir baÜ olduÜu ortaya çÑkmaktadÑr.

Yasal düzenlemedeki bu durum karàÑsÑnda, “iàyerinin çalÑàma düzenine iliàkin” toplu söz- leàme hükümlerinden; baàka bir ifade ile “pa- raya iliàkin olmayan hükümler”den, sendikalÑ olsun olmasÑn iàyerinde çalÑàan bütün iàçiler yararlanacaktÑr. ÖrneÜin, iàyerinde çalÑàma ve dinlenme zamanlarÑ, hafta tatili, ià güvenliÜi, iàçilerin topluca taàÑnmasÑ, yemek verilmesi, disiplin, iàe son verme gibi konularda toplu

Prof. Dr. Fevzi ÚAHLANAN

Outline

Benzer Belgeler