• Sonuç bulunamadı

Çağdaş Polonya Edebiyat

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çağdaş Polonya Edebiyat"

Copied!
9
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

Çağdaş Polonya Edebiyat

(2)

Kolomblar

• II. Dünya Savaşı sırasında yazan ve çoğunluğu savaşta ölen şairlerin oluşturduğu şiir grubudur. Şiirler savaş temalı, felaketçi ve oldukça pesimisttir. Antik ve Romantizm dönemlerinden izler taşır. Değerler iflası şiirlerde en sık görülen konudur.

• Savaş sırasında Baczyński, Gajcy, Trzebiński gibi pek çok genç şair başlıca teması savaş olan, insanlığı, tarihi sorgulayan, dünyayı kıyamet gününe benzeten şiirler yazdılar. Yaklaşık 1920’de doğan bu

şairlerin- Borowski, Różewicz hariç- hemen hepsi savaş sırasında öldüler. Aslında bu durum, yani savaş ve işgal, Polonya ulusu için pek yabancı, ya da tanınmadık bir şey değildi. Böylesi bir durumda

Polonyalı şairlerin Romantik şairler gibi yazmaya başlamaları, vatansever, milliyetçi duyguları harekete geçiren sözcükleri kaleme dökmeleri anlaşılır bir durumdu. Wladyslaw Broniewski’nin şiirlerinde Romantik şairlerin, yani, Mickiewicz’in, Słowacki’nin, Norwid’in sözcüklerinin bulunması, Józef

Łobodowski’nin “Dua” (Modlitwa) adlı şiirinin Słowacki’nin “Üzgünüm Tanrım’ ın” (Smutno mi Boże) dizelerini anımsatması rastlantısal değildir. Bu anlamda yalnızca Łobodowski’nin ve Broniewski’nin şiirlerinden söz etmek, Maria Pawlikowska- Jasnorzewska’ya[ “Gül ve Yanan Ormanlar”, “Kurbanlık Güvercin”(Róża i lasy płonące, Głąb ofiarny)], Antoni Słonimski’ye [„Alarm”, „Kül ve Rüzgar” (Alarm , Popiół i wiatr)], Jan Lechon’a [ „Bekwark Gibi Lir Çalmak.”(Lutnia po Bekwarku)] , Karzimierz

Wierzyński’ye [„Wilczyca Toprağı.” (Ziemia Wilczyca)] Kazimiera Iłłakowiczówna’ya [„Yapraksız Şiirler”

(Wiersze bez listne)] ya da Julian Tuwim’e [“Polonya Çiçekleri” (Kwiaty polskie)] haksızlık olur.

Romantizm geleneğine seslenişin savaş döneminde derin bir anlamı vardır.

(3)

• Varşova Ayaklanmasını, 1830’da olan Kasım Ayaklanmasına benzeten şairler, Kasım Ayaklanmasının başarısızlığının faturasını yöneticilerin zayıflığına bağlayan Romantik şairler gibi, bu ayaklanmanın başarısız olmasının nedenini komutanların beceriksizliğinde bulurlar. Romantik, bir diğer deyişle ulusal mitlerin yanı sıra, antik çağ mitleri de bu şairler için önemlidir. Şiirlerinde güzelliğe, ölçüye, uyuma seslenirken, bunlara olan özlemlerinin yanı sıra, gerçekten bu kavramların varolup olmadığını da sorgulamak isterler. Kan dökmenin, acı çekmenin, kurban olmanın insanlığı kurtarmak bağlamında anlamını irdelerler. Bu anlamda, Tuwim’in, Miłosz’un savaş dönemi şiirlerinde gördüğümüz bu yaklaşımın, daha sonra, Baczyński, Borowski, Różewicz, Herbert tarafından devam ettirilmesi hiç de rastlantısal değildir. Czesław Miłosz [„Şiirler” (Wiersze)], Julian Przyboś [„Sana Benim Hakkımda” (Do ciebie o mnie)], Mieczysław Jastruń [„Nöbetçi Saat”(Godzina strzeżona)] gibi şairlerin şiir kitapları yanında, yeni yazmaya başlayan Krzystof Kamil Baczyński [ „İki Aşk”,”Seda ile Kapanmış”, „Seçilmiş Şiirler” (Dwie miłości, Zamknięty echem, Wiersze wybrane)], Tadeusz Gajcy[„Hayaletler”,Büyük Yıldırım” (Widma, Grom powszechny)],Tadeusz Borowski [„Dünyanın Herhangi Bir Yerinde”

(Gdziekolwiek ziemia)], Tadusz Różewicz [„Orman Sedaları” (Echa leśne)] gibi şairlerin şiir kitapları da savaş sırasında basıldı. Ne var ki, bu yeni şairler genç yaşta çok önemli bir sınav vermek zorunda kaldılar. Ancak hepsini birbirine bağlayan ortak bir şey vardı ki, o da kendilerini bu savaşın suçlusu değil, kurbanı olarak görmeleriydi. Kendilerini vatanları için, bağımsızlıkları için ölen atalarının yanında hissediyorlardı. Antikçağa seslenirken, ‘Ithaka’ dan dönülmeyeceğinin de bilincindeydiler.

Onun içindir ki, şiirlerinde kötümser bir hava, belacı bir yaklaşım vardı.

(4)

Krzysztof Kamil Baczyński

• Krzystof Kamil Bacynski, 1921 de doğdu. Yani 1939 da daha liseyi yeni bitirmişti. Savaş üniversteye izin vermiyordu o da bu işi yer altında tamamladı. varşova ayaklanmasına katıldı ve 1944 de öldü.

• Kolomb kuşağının en önemli ismidir. Varşova ayaklanması sırasında Almanlar tarafından yirmi üç yaşındayken

öldürülmüştür.

• Kuşağının diğer sanatçıları gibi o da tüm kuşağın sözcülüğünü üstlenerek birinci çoğul şahısta yazmıştır.

• Pokolenie, Elegia o chłopcu polskim, Z głową na karabinie ve Gdy

broń dymiącą z dłoni wyjmę en önemli yapıtları arasında yer alır.

(5)

Tadeusz Gajcy

• Kuşağının önemli isimleri arasındadır. Karol Topornicki, Roman Oścień ve Topór takma adlarıyla yazmıştır.

• Armia Krajowa’nın askerlerinden biri olarak işgalcilere karşı savaşmıştır.

• Yirmi dört yaşında Varşova Ayaklanması sırasında ölmüştür.

• Wczorajszemu, Temu, który przyjdzie ve Żegnając się z matką önemli yapıtlarından bazılarıdır.

Andrzej Trzebiński

• Kuşağına sözcülük yapan önemli şairlerdendir.

• Sağcı kültür dergisi Sztuka i Naród'un editörlüğünü yapmış ve Naziler tarafından tutuklanmıştır.

• Yirmi bir yaşında idam edilerek öldürülmüştür.

• Ojczyzna wzywa nas do boju ve Żołnierzom walczącym za Bugiem önemli yapıtları arasında yer alır.

(6)

Nesir

• Homerosun İlyada’sı, Tolstoy’un Savaş ve Barışı Henryk Sienkiewicz’in Trylogia’sı savaş romanlarıdır. Ama burada kahramanlar hep askerlerdir. Oysa bu savaş sivillerin de öldürüldüğü bir savaş oldu. Topluca bir ölme ve öldürme

durumu var. siviller askerlerden daha çok öldüler bu savaşta.

Öldürme makineleri gibi kamplar kuruldu, Borowski’nin ve Grudiznski’nin eserleri bu bağlamda önemlidir. Düzyazı,

şiirdense gerçeklere daha yakın olmuştur çoğu zaman. Özellikle tarihin dönüm noktalarında böyle olması gerekiyor belki de.

Savaş sırasında daha çok belgelere dayanan eserler ortaya

konur. Özellikle savaş röportajları yagın biçimde görülmeye

başlanmıştır.

(7)

• Melchior Wańkowicz’in “Eylül İzleriyle” (Wrześniowym szlakiem) ve Arkady Fiedler’in “Tabur” (Dywizjon) adlı eseri bu bağlamda anılmaya değer. Elbette ki röportajın yanı sıra, kamplara , hapislere düşen yazarların anıları ve

günlükleri de sıkça görülmektedir. Maria Kuncewiczowa’nın “Anahtarlar”ının”

(Klucze) yanı sıra, belki de SSCB’deki Polonyalı savaş esirlerinin dramlarını anlatan ilk eser olması ile ün kazanmış , Józef Czapski’nin, ”Starobielsk

Anıları” (Wspomnienia starobielskie) adlı eseri bu alanda görülen en başarılı eserdir. Yazarların başlarına gelenlerden yola çıkarak kurmaca olayları

yazdıkları öyküler ve romanlara da rastlanır elbet bu dönemde. Bu gruptan eserler içinde en sözü edilmeye değer olanları: Ksawer Pruszyński’nin

“Narvik Yolunda” (Droga wiodła przez Narvik), Aleksander Kamiński’nin “Taş Barikat” (Kamienie na szaniec) adlı eserleridir. Bu romanlarda savaş, askeri güçlükler başlıca konulardır. Romanların kahramanları genellikle toplumdur.

(8)

• Gerek öykü, gerek roman olsun savaş sırasında yazılan bu eserler, Polonya dışında basıldı. Örneğin Jerzy Putrament’in Kiev’de basılan “Eylül Öyküleri” (Opowieści wrześniowe) bunlardan birisidir. Bu arada, işgal altındaki ülkede de pek çok Polonyalı yazar yazmaya devam etti , ama eserleri ancak savaştan sonra okuyucusu ile buluştu. Örneğin, Jerzy Andrzejewski’nin, apel (toplmam

kamplafrındaki değer yitirme) wielki tydzien (Varşova gettosunda yanmaya karşı Polonyalıların durumu) “Mahkeme Öncesi” (Przed sądem) , “Gece” (Noc) gibi öykü kitapları, ya da Iwaszkiewicz’in “Yeni Aşk ve Diğer Öyküler” (Nowa milość i inne opowiadania) ya da “İtalya Öyküleri’ni” (Nowele włoskie)’ bu gruptan saymak mümkündür.

• Savaş sırasında yazılmış en iyi roman tartışmasız, Teodor Parnicki’nin “Gümüş kartallar” (Srebrne orły) adlı romanıdır. Kral Cesur Bolesław’ı anlatan bu tarihi romanın, geçmişin destanlarını anlatarak, savaşı yaşayanlara güç ve destek vermek açısından yüklendiği misyon önemlidir.

(9)

KAYNAKLAR

Święch, Jerzy. Literatura Polska W Latach II Wojny Światowej. Warszawa:

Wydanictwo Naukowe, 2005

• Jerzy, Święcha. Krzysztof Kamil Baczyński,

Wybór Poezji. Wrocław: Biblioteka Narodowa, 1989.

• Wroczyński, Tomasz. Literatura Polska Po 1939 Roku. Warszawa: Szkolne i Pedagogiczne,

1993.

Referanslar

Benzer Belgeler

İki Savaş Arası Dönem’in ilk yıllarında ve aslına bakılırsa tüm dönem boyunca düzyazı, toplumsal-siyasi sorunsala daha açık biçimde yönelmiş ve bu sorunsal nedeniyle

İkinci bölüm ‘Nawłoć’ta geçer: Polonya’daki ağalık sisteminin, köylülerin ve mevsimlik işçilerin betimi burada verilir.. Son bölüm “Doğudan Esen Rüzgâr”

Yaklaşmakta olan yeni yüzyıla uygun bir biçimde yetiştirilen Barbara, çiftçiliği yaşam biçimi olarak seçen Bogumił’le

Kariyer basamaklarını hızla tırmanmak isteyen Zenon, yoksul ve eğitimsiz gördüğü babasına benzememek için Paris’te okur.. Ne var ki, üniversite yılları

• “Panny z Wilka” (Wilkolu Genç Kızlar) ve “Brzezina” (Kayın Ağacı Koruluğu) adlı öyküler “Młyn nad Utratą (Utrata.. Üzerindeki Değirmen) adlı öykü gibi,

• 1948 yılına gelindiğinde Sovyetler Birliğini’nin Polonya için özgürlük ve umut olmaktan çok yeni bir esarete dönüşeceği anlaşılmaya başlar. • Sosyalizme

• Savaş sonrası toplumsal ve kültürel gelişmelerin bir yansıması olarak ahlaki değerlerin irdelendiği yeni bir sanat akımı olarak moralist şiir ön plana çıkar..

başlıklı tablosundan esinlenerek "İkarus" şiirini, Katalan sürrealist Salvador Dali'nin 1935 yılında yarattığı eseri "Yanan Zürafa" başlıklı