• Sonuç bulunamadı

ARKİTEKT M İ M A R L I K, Ş E H İ R C İ L İK VE B E L E D İ Y E C İ L İK D E R G İ Sİ

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "ARKİTEKT M İ M A R L I K, Ş E H İ R C İ L İK VE B E L E D İ Y E C İ L İK D E R G İ Sİ"

Copied!
2
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

ARKİTEKT

M İ M A R L I K , Ş E H İ R C İ L İ K V E B E L E D İ Y E C İ L İ K D E R G İ S İ

Revue d'architectüre d ' u r b a n i s m e ~ Periodicly published on architec- ^ ^ Mojıütsheft f ü r Baukunst et des a r t s decoratifs t u r e city p l a r m m g atıd decoration Staedtebau uııd Dekoratioa İMTİYAZ SAHİBİ VE BAŞ YAZARI : Z E K Î SA YÂR. U. N E Ş R İ Y A T M Ü D Ü R Ü A B İ D İ N MORTAŞ A D R E S : A R K İ T E K T ANADOLU H A N No. 83 E M İ N Ö N Ü , İ S T A N B U L T E L E F O N : 2 2 1 3 0 7

MESLEK POLİTİKASI :

KURULUŞU: 1931 Cild : 25 No. 285

Abone ş a r t l a r ı : İSTANBUL'UN İMÂRINDA ŞEHİRCİ MİMARIN ROLÜ

Yıllığı 20.— T.L.

Altı aylığı 12.— T.L. Yazan: Y. Mimar Zeki SAYÂR Bu sayı 8.50 T.L.

Yabancı memleketler için : 25. T.L. ARKİTEKT'in KOLLEK.SİYONLARI:

İstanbulun imâr hareketlerinde mi-mar ve şehircilerimizin rollerini ince-lemek faideli olacaktır.

Belediyede vazifeli meslekdaşları-mızm durumu bilhassa, dikkati çekmek-tedir. Beş sene önce, Prost'un ayrılma-siyle, Belediyede vazife alan profesör ve mütehassıslarımız, biri müstesna, sonradan birer birer ayrılmışlar, yerleri-ni bugün eskiden olduğu gibi yabancı şehirciye terketmişlerdir.

Bu suretle, Türk şehirci ve mimar-larının, bir fırsat kaçırmakta oldukları b?.riz bir hakikattir.

Altı ay önce başlayan (yıldırım -yıkma) hamlesi İmar Müdürlüğünü zırlıksız bulmuş, tafsiâlt palanlarının ha-zır olmaması, yıkma işlerini programsız bir hale sokmuştur. Artık tatbikatta in-siyatifin tamamen şehirciden idareciye geçtiğini, istimlâk ve yıkmaların, bir projeye istand etmeden mahallinde ayak üstü yapılan sathî incelemelere göre yapıldığını, görmekteyiz.

Hâdiseleri takip edenler, meselâ, Karaköy meydanı ve civarı müstakbel şeklinin el'an şehir mütehassıslarınca mehcul olduğunu müşahede ediyorlar. Yıkma ameliyesinden sonra, meydana çıkan şekilsizlik ve çirkinliğin nasıl ön-leneceği, etüdler ve proje olmadığı için, el'an malûm değildir. Karaköy meyda-nının etütlerine yeni başlanmıştır. Bun-dan sonra işlerin proje ve programla yapılacağına inanabiliriz.

Belediye, bugünkü haliyle, yalnız Karaköyde büyük bir şehircilik problemi ile karşı karşıya kaldığını, ancak

may-danı yıkıp açtıktan sonra anlamış bu-lunmaktadır. Meydana verilecek geniş-lik ve deringeniş-lik, köprü ile meydanın mü-nasebeti, bilhassa yayalar ile vasıtaların sirkülasyonunun tanzimi, yeraltı geçit-leri, ve bütün bu dâvaların en iyi, en güzel ve en ekonomik bir şekilde halli-nin işe başlamadan önce, esaslı etüd ve proje tanzimi ile daha rasyonel ne-tice vereceği muhakkak idi.

Keza, Kabataş da bugünkü tatbi-katta, bir acelenin ve plansızlığın neti-cesidir. Tekel binasının, önce bir portik üzerine alınması, sonra kısmen .kesil-mesi, nihayet tamamen kaldırılmasına karar verilmesi, âni ve fevri kararların şehircilik işlerinde tatbik edilmiyeceği-ni göstermeğe kâfi bir delildir. Çünkü, şehircilik işlerinde etüd ve projeye isti-nad etmeden verilen kararların zararları ancak milyonlarla ölçülmektedir. Sık sık, karar değiştirilmesi yüzünden tekel bi-nasına sarfedilen emek ve paralar heba olmuştur. Hangi şehircilik zaruretleri-nin, önce Tekel binasının kısmen kesil-mesini, bilâhara tamamen kaldırılmasını icap ettirdiği malûm değildir.

İki istikamette sirkülasyona açık bu-lunan caddenin, Kabataş vapur iskelesi önünden geçmesi, esasen, burada daima bir trafik zorluğu yaratacağından, Te-kel binasının yıkılması bu dâvayı halle, belki kâfi gelmiyecektir. Kabataş iske-lesi ile Beşiktaşdaki Hayrettin iskele-sinin, trafik meselesi bir kül olarak etüd edilmedikçe ve şehircilik mütehassısları bu problemi önce proje üstünde hallet-medikçe, yapılan tatbikatın doğru ol-mıyacağı muhakkaktır.

1931 — 1935 beher cildi 25.— T.L. 1936— 1940 » » 22,50 T.L. 1941 — 1945 » » 20.— T.L. 1946 — 1955 » » 20.— T.L. İlân tarifemiz talep üzerine gönderilir. Bütün yazı; foto; resim ve abone bedelleri ARKİTEKT'in adresine posta ile gönderil-melidir. Basılmıyan yazılar iade edilir. Adreslerini değiştiren abonelerin en geç iki ay içinde idarehanemizi haberdar etme-leri lâzımdır. Aksi takdirde kaybolan der-gilerden Müdürlüğümüz mes'uliyet kabul

etmez.

Pour tout payement et demande des ren-seignements; ainsi que pour tout envoi des documents, tels que photos, articles, annon-ces bibliographie â inserer, s'adresser â la

Direction.

Adresse: A R K İ T E K T No. 33 Anadolu Han, Eminönü

İstanbul Turquie

Ankara Mümessili Y. Mimar Muzaffer VANLI

(2)

Şehircilik meselelerinde etüd ve te-enni ile hareket zarurîdir. Acele ile atılan her adım hatalı neticeler doğura-bilir.

Bir başka misal olarak, Unkapanı meydanını alalım. Bu meydanın trafik projesi henüz yapılmadığı halde, bir ta-rafına inşa edilecek bloklar için Emekli Sandığı tarafından müsabaka açılmıştır. Müsabakaya iştirâk eden mimarlar, daha şimdiden halli icap eden bir çok prob-lemle .karşı karşıya kalmışlardır.

Bsyoğlundan Şehzadebaşma, Emi-ncinünden - Eyüp istikametine geçen iki kuvvetli yolun düğüm noktasını teşkil eden bu meydanın trafik meselesi, ge-çitleri ve seviyeleri halleden bir proje etüdü yapılmamıştır. Hal böyle iken, bu mühim trafik meydanının bir köşe-sine büyük bir blok inşası için müsabaka açılması, sadede meslenin ehemmiyeti-nin idrâk edilmemesini gösterir. ,

Beyazıt'te istimlâkten sonra mey-dana gelen şekilsizlikten de, bahsetmek kabildir. Misaller pek çoktur ve her biri hakikaten bir dâvadır.

Bu yazıdaki mevzuumuz, bu mühim meseleler karşısında Türk şehircisi ve mimarinin durumu ve rolüdür.

Maalesef memleket mimar ve şehir-cileri rollerini icap ettiği şekilde ifa ede-memektedirler. Adetâ roller değişmiştir. İdareci imarı isteyen makam değil, şe-hircinin rolünü tekabbül eden tatbikatçı mevkiindedir.

Geçen yazımızda imar hamleleriyle başlıyan, Devlet - Belediye iş birliğini övmüş ve bundan hayırlı neticeler bek-lediğimizi belirtmiştik.

Fakat ne yazık .ki, bu hamle Bele-diyeyi hazırlıksız bulmuştur. İmar Mü-dürlüğü kesin tatbikat plânlarının hazır olamamasından, bu sür'at temposuna uyamamış, İmardaki mütehassıslar, rol-lerini idareciye kaptırmışlardır. Büyük caddelardeki genişletmeler müstesna, şehirin ke«if iş bölgelerindeki, açma ve genişleme hareketlerinin sonuçları ni-hayet idarecileri de, tatmin etmemiştir. Şehrin imar projesinin bir kül olarak etüd edilmesi zaruretini nihayet anla-mış olacaklar ki, bir otoriteye ihtiyaç olduğunu hissetmişlerdir.

Son zamanlarda, Prost'un daveti ve nihayet Alman şehircisi Prof. Högg ile mukavele imzalanması bunun neticesi-dir.

Bu netice, beş 'Senedenberi İstanbul palânına emek veren,, Prost'un eski na-zım plânını tadil, hatta tashih ederek ona yeni bölgeler ilâve eden ve şehir hudutlarını genişleten kendi mütehassıs-larımızın şüphesiz ki, aleyhindedir. İs-tanbul Belediyesinde, beş senedenberi yapılan bir çok müsbet mesai vardır. Fakat, bu mesai yukarıda da kaydetti-ğimiz gibi, daha ziyade ş ehrin etraf bölgelerine teksif edilmiş bulunuyordu. İmar hamlesi haklı olarak merkez böl-gelerine teksif edilince İmar Müdürlü-ğünü tatbikat plânlarında hazırlıksız bulmuştur.

Şehircilerimiz teknik ve estetik me-selelerde idarecilerin bütün isteklerini hiç bir reaksiyon göstermeden kabul et-mektedirler. Bu yumuşak hareketlerin-den tatmin edici sonuçlar alınmadığı görüldüğünden bizzarure, eskiden olduğu gibi yine yabancı mütehassısa, rücu edil-diği görülmektedir. Halbuki, Türk şe-hircilerinin, ne kadar büyük ve ehem-miyetli olursa olsun şehircilik problem-lerini hal ve fasla kifayetli ve yetkili ol-duğuna inanmaktayız.

r

^

Okuyucularımıza :

Kaliteli kâğıt temini kabil olmadı-ğından ve tahsis alamadığımızdan dergi-mizi daha fazla geciktirmemek için si-mili ince kâğıda basmak mecburiyetinde kaldık. Özür dileriz.

^ J

\

Referanslar

Benzer Belgeler

Basılmıyan yazılar

Belediyemiz, İstanbul'un dört yıllık imâr programını ilân etmemiş olduğu için, hemşehrilerin inşa ettirecekleri bü- tün binalar muvakkat inşaat kategorisi- ne

Nihayet imâr, is- kân ve mesken gibi, her biri birer dev mesele olan işlerle, müstakilen uğraşa- cak bir Vekâletin kurulmasını falihayır sayabiliriz.. Bu üç meselenin,

Velhasıl, gerek komitenin ziyaret programından anlaşılacağı, gerekse bu tetkiklere iştirâk etmiş Olan mimar- lar odası delegelerinin kısa raporlarında belirttikleri şu

Galata'da büyük bir İş hanı bir ban- ka tarafından bir sene önce, yarısı kadar fiyat bulunmadığı halde, 3,5 milyon lira- ya satın alınmıştır.. Akabinde, içindeki

Belediyemiz mesken için ayırdığı fonu, büyük caddelerde, orta sınıfın otu- rabileceği 3 ve 5 odalı dairelere hasre- decek yerde, bilhassa (gece kondu) ya-

Bir yapının, malzeme ihtiyaçlarının ancak % 10 veya 20 sini vererek, üst ta- rafı için, onu karaborsaya sevkedecek yerde, bir çok memleketlerin ikinci dün- ya harbinden

Eğer, yirmi beş yıl zarfında mimarlık, şehircilik, arkeoloji ve diğer sanat kolla- rında yayınladığımız eserler ve doküman- larla mimarlık arşivimize hizmet edebildiy-