M o d e r n h a s t a h a n e i n ş a a t ı
Yazan : Arkitekt Hermann Distel( H a s t a n e idarecilerinin malûmatım arttırmak üzere Berlinde açılan bir kurs münasebetile verilen bir konferanstan alınmıştır).
Birbirlerinden ç o k farklı çeşit çeşit binaları bünye ve hacim itibarile tertip etmek mimarın vazi. fesi v e imtiyazıdır. İçinde yapılacak hacim taksima-tına taallûk eden program zaten malûm bulunan veya ufak bir tetkikat neticesinde anlaşılması kabil o -lan binalarda tertip meselesini halletmek mimar için nisbeten kolaydır. F a k a t binanın kullanılacağı tek-nolojik teşkilât ehemmiyet itibarile hacim icabatın-dan daha ön safta geliyor ise, bu takdirde mimarın işi güçleşir. Meselâ; kimyevî m a d d e l e r imal eden bir fabrikanın mamıılâtınm yapılmasında mezkûr mamulâtın geçirdiği safhalar v e gördükleri muame-leler o derece ehemmiyetlidir ki mimara kalan iş sadece b u ameliyeyi bir bina içine alıp örtmekten ibaret olur; yani mimar binanın kullanıldığı tekno-lojik tesisatın icabatına t a m a m e n tâbi olmak mec-buriyetindedir.
M o d e r n bir hastane binasnın plânlanışında d a vaziyet buna benzer. Hastanenin sadece bir yatak-hane, bir hastalar koğuşu telâkki edildiği zamanlar artık geçmiştir. Hastalar müessesesi bugün gayet çapraşık bir tesisattır. Doktorlara yardım eden bir-çok. yüksek değerli makinelere, geniş taksimatlı bir boru şebekesine, gidiş geliş v e tedavi bakımların-dan büyük bir akıllılıkla v e riyazî surette hesapla-nıp bulunması icap eden bir sirkülâsyona lüzum var-dır- B u hususlar hatalı v e y a e b a d itibarile kusurlu olursa bundan müessesenin faaliyeti ç o k müteessir olur v e ekonomik bir surette çalışamaz; o derece-de ki, zamanla tamamen v e y a kısmen muattal k a l . maya veyahut da her sene lüzumundan fazla tahsisat icap ettiren bir yük haline gelmeğe mahkûm olur.
B u hali, yapısı yanlış tertip edildiği için ilk se. ferinde fazla kömür yaktığı anlaşılan v e bu sebeple tadili veya sökülüp yeniden kurulması lâzımgelen büyük bir transatlantik vapuruna benzetmek müm-kündür. Fakat, binaların sökülüp yeniden kurulması o kadar kolay bir iş olmadığından böyle fena ter-tip edilmiş bir müessesede çalışan idareler ekseriya senelerce b u hal içinde sürüklenip giderler. B u ise hastaların v e maliyenin zararınadır. B u müşkülâtın
Çeviren : Adnan Kolatan Almanca (D. B. Z.) No. 18-1939 dan hangi sebeplerden ileri geldiği ekseriyetle malûm bu-lunmadığı için birçok tetkikat yaptırılmasına v e b u tetkikat neticesinde modern hastane inşaatı hakkın-da ilmî bir nazariye istihraç edilmesine lüzum hasıl olmuştur.
E v v e l â ; mevcut hastanelerdeki hata m e n b a -ları aranıp tesbit edilmeğe çalışılmıştır. B u araştır-malar neticesinde hataların hemen daima ayni hata-lar olduğu anlaşıldı, şöyle k i : Servis yani şube mefhu-mumu iyi kavranmamıştı ve bu bakımdan taksimatta irtibat yoktu, ikinci derecedeki müteferri o d a ve sa-lonlar ç o k küçük ve azdı. Hastaların kabulüne mah-sus mahal meselesi halledilmemiş ve yüksek merdi-venler birbirlerinden ayrılmamıştır. Büyük hastane-seleleri gözetilmemişti. Koridorlarda tekatular, gidiş gelişi oyalayan şurada burada bir takım küçük mer-divenler, upuzun koridorlar v e yollar, dış v e iç gi-diş - gelişin birbirine karışması gibi haller fena ter-tip edilmiş hastanelerin hepsinde görülür. Dosquet sisteminde dahi olsalar, pek büyük salonlar hasta-ları sıkar. Kat irtifahasta-ları ekseriya yüksektir, merdi-venler birbirlerinden ayrılmamıştır. Büyük hastane-lerde pavyon sisteminde ademi merkeziyet usulü ekonomi bakımından harabiyetlere sebep olmuştur ve yatak fiatları hakkındaki keşmekeş ise hepsinin fevkindedir. B u fiat, müfit vahidin y a t a k itibarile fiatıdır.
B u hataların esasını bulmak maksadile hastane-leri parçalara ayırmağa başladılar, yani hastanenin ayni neviden bina gruplarını bir araya getirdiler. Bunların satıh v e hacim itibarile umum sathın met-re kamet-resine v e bina ile ihata edilen hacmin metmet-re- metre-kübüne nisbetini hesap ettiler. Bürüt yani gayri s a f satıh demekle bir katın dış derisini ölçtüğümüz za-man bulduğumuz miktarı kasdediyoruz. Net yani saf satıh demekle bütün iç döşemelerin yekûnunu, yani bütün duvarlar, vantilâsyon bacaları v e saire çıktıktan sonra kalan sathı kasdediyoruz. A n c a k böyle b i r parçalayış, yani taksim sayesindedir k i hastaneleri mukayese etmek ve hataları bulmak hu-susunda vahdetli bir esas elde edilmiştir.
mahaller, yan bizzat hastane bünyesine dahil bulun-mıyan kısımlar, meselâ ikametgâhlar, d o k t o r evleri, hemşire ikametgâhları, anne binaları ve hususî tesi-sat mukayeseden hariç tutulmalı, h a c i m d e n v e sa-tıhtan ayrılmalı, umum hesaptan dışarıda bırakılma-lıdır.
B u m e y a n d a meselâ şu erkam elde edilmiştir: Bir katın net sathı vasatı olarak brüt sathından yüz-de ( 1 7 ) ilâ ( 2 0 ) nisbetinyüz-de daha küçüktür. B e h e r yatak başına isabet eden satıh miktarı ( 3 1 ) m e t r o kare net satıh ve ( 3 8 ) m e t r e k a r e brüt satıhtır. Y a -taklara tahsis edilen bir bina kısmı için normal or-ta cesamette bir hasor-tanede vasatı o l a r a k b e h e r ya-rak için ( 1 2 0 ) metreküb lâzımdır. Bütün tedavi kı-sımları birlikte o l m a k üzere, k o m p l e m a n denilen mezkûr tedavi kısımları için ( 3 0 ) metreküp lâzım-dır. Y a n i c m ' a n ( 1 5 0 ) metreküptür. F a k a t istik-baldeki tekâmül d a h a büyük hacimlere lüzum göste-recektir.
A y n i surette bu araştırma sistemi muhtelif ba-kım cüzütamlarına ve muhtelif tedavi kısımlarına da teşmil edilmiştir.
Bütün bu tahlili metodun tam olabilmesi için, müfit vahit olan yatağın hesaplanması lâzımdır ve işte asıl bu n o k t a d a en müşkül farklar olduğu görülmüştür. B u sebeple, A l m a n y a belediyeler k o n g r e -sinin rapor encümeni y a t a k fiatının hesabı için sabit bir usul tesis etti, ki bu usul, fiiliyat sahasında, m a -lûm bulunan normal y a t a k fiatlarınan ç o k daha dü-şük fiatlar bildirildiği zaman, tatbika şayandır. B u m e y a n d a idarî y a t a k ve hesabî y a t a k o l m a k üzere iki nevi tefrik edilmektedir. İdarî yatakların miktarı mü-tehavvildir. S a l o n a fazla y a t a k d o l d u r m a k v e mu-vafık olan 1 0 0 y a t a k yerine 1 3 0 y a t a k k o y m a k mümkündür ve bunun aksi dahi varit olabilir. F a -kat hesabî yatakları dahi pek muhtelif suretlerde saymak kabildir Gündüzlük o d a ve salonlar da d a -hil o l m a k üzere bütün hacim satıhlarının cemedilerek zarurî vahi': olan b e h e r y a t a k başına ( 6 ) metrekare ile taksim edildiği vaki ise de bu şekil muvafık de-ğildir. A l m a n y a belediyeler kongresinin şartlarına göre şu suretle hesap yapılmalıdır: B e h e r y a t a k için normal satıh o l m a k üzere tesbit edilmiş olan ( 7 j ) m e t r o k a r e y e istinaden her oda v e y a salon tetkik edilmeli, mahallin sathı ( 7 £ ) ile taksim olunmalı ve ( 7 £ ) ile taksim edilmiyen bakiyeyi atmalıdır. F a k a t bu m e y a n d a , ancak hakikatte k o n a c a k olan yataklar miktarında y a t a k hesap edilmelidir. Ç o c u k yatakları ve m e m e d e k i çocuklara mahsus yataklar muayyen ,bir norm osasma göre büyüklere mahsus yatak haline ifrağ edilip ona göre hesaplanır.
Satıh, hacim ve müfit vahitten m a a d a bir de, teknik itibarile, bina tarafından ihata edilmiş olan hacmin b e h e r metrekübünün fiatı vardır. B u fiat an-cak tahminî ve takribî bir mahiyettedir ve t a m a m e n avni neviden olan binalar d a mütemadiyen tahavyül
sa c ^ B ea
ı s j j p a *-/. 1 S 7 U M - ™ ' 4 3 J " ->Sİ
ne için etUdler eder. Malzemenin ve teçhizatın kalitesine göre de-ğişir ve inşa rayicine, yani inşa sırasında muteber bu-lunan m a l z e m e fiatlarına ve işçi ücretlerine tâbidir. İnşa rayici v e y a inşa endeksi A l m a n y a d a bugün b e -her metreküp için ( 2 0 ) ile ( 2 5 ) kuruş arasında olup etraf işleri, hususî tesisat bundan hariçtir, yani sadece inşa kısmıdır. H e s a b î yatakların adedinden, b e h e r yatağa isabet eden hacimden ve metreküb fia-tından müfit vahit olan yatak için kusursuz bir mu-kayese fiatı elde edilebilir.
Dahilî gidiş geliş için yeni icabatın tetkik ve t.esbiti hususî bir müşkülât arzetmiştir. B u m e y a n d a her şeyden evvel yemeklerin ve çamaşırların b a k ı m
®
cüzütamlan ortasından geçip gitmesi tarzmı ortadan kaldırmak icap etmiştir. Şimdi gidiş geliş müstevileri vardır ve bunlar yataklı mahallerin altından, üstün-den v e y a arasından geçer ve b a k ı m cüzütamı ile tekatu etmez. H e r z a m a n mümkün o l m a m a k l a b e r a -ber, mutfak ile çamaşırhanenin bittabi bu gidiş geliş müstevisi ile bir seviyede bulunması lâzımgelir, ki bu da ekseriya zemin katı altındaki bir kısımdadır, fa-kat b o d r u m d a değildir. İstisnaî olarak mutfağı en üst kata, yani en iyi kata k o y m a k dahi mümkün-dür. A n c a k , bunu mutlaka kaide ve icap şeklinde telâkki etmekten kat'iyyen sakınmak lâzımdır. Mut-fağı binanın yan cenahında orta bir irtifaa k o y m a k ve gidiş gelişi bir asma kat vasıtasile s e v k e t m e k dahi mümkündür. Büyücek hastanelerde v e para b u -lunduğu hallerde cesetlerin ve kirli çamaşırların gi-diş gelişini ayrı yolda tertip ederek temiz gigi-diş ge-liş yolundan ayırmak muvafık olur.
Hastaneye giriş faaliyetini bir tertip altına almak hususî müşkülât ile karşılaşır: Y ü k s e k merdivenlerle ' asansöre ulaşmak m u v a f ı k c?eğildir. B i n a e n a l e y h , hastanenin etrafındaki bütün araziyi mühendisçe o suretle tertip etmelidir ki caddeler, muvasalat ma-halleri ve saire muhtelif irtifalarda bulunsun- Ziya-retçilerin geliç mahalinin hastaların geliş mahallin-*
den ayrılması lâzım olup olmadığı ve lâzım ise ne surete başarılacağı bina plânının nevine bağlıdır. H e r halde hastanın en kısa y o l d a n asansöre eriştiril-mesi icap eder.
H a s t a n e dahilindeki gidiş gelişi harice müteallik gidiş gelişten t a m a m e n ayırmak lâzımdır. Z i y a -retçilerin geliş mahalinin hastaların geliş mahallin-malıdırlar, yani başka hastaların koğuşlarından geç. memelidirler. A y a k t a tedavi edilenlerle dahilde ya-tanların ise hastanede sirayet b a k ı m ı n d a n t a m a m e n ayrı yollardan işlemeleri zaruridir. A y a k t a tedavi ol-m a k üzere dışarıdan gelenler ile dahilde tedavi gören-ler ekseriya ayni tedavi şubesine taallûk ettikgören-leri, yani ayni tedavi mahalline müracaatleri lâzımgeldiği için bu tedavi mahallerinin bu iki kısım hastaya m a h -sus ayrı ayrı gidiş geliş yollarının arasına konulması muvafık olur.
1 numaralı şekil hakkında izahat: Bütün tekliflerde: Binanın yataklı kısmı şark -garp istikametinde olup kısmen tek, kısmen çift itti-hadıdır, koğuşlar ( 6 ) yataklı olup gerek b u n l a r ge-rekse gündüzlük mahaller çıkıntı halinde c e n u b a doğru kaydırılmıştır.
Enfeksiyon ve asabiye dairesi ayrı evlerdedir. I A — Binanın yataklı kısmı üç katlı olup ortası ileri alınmıştır. Uzunluğu takriben ( 2 9 0 ) metredir.
Binanın tedavi kısmı şimalde olup içinde b i r avlusu vardır. A n a kapısı ve hastaların muvasalat mahalli ortada şimaldedir. İki asansör bataryası ile m u t f a k ve çamaşırhane şimaldeki iki arzanî c e n a h a ilsak olunmuştur.
I A —• İkinci tarz: Yataklı kısım: Y u k a r ı d a k i T e d a v i kısmı: Y u k a r ı d a k i gibidir. M u t f a k v e çamaşırhane yan cenahlarda ve nısfı zemin katı üçün-de.
I B — Yataklı kısım: Y u k a r ı d a k i gibi ise de ortası geri alınmıştır.
T e d a v i kısmı: T şeklinde olup şimale mütevec-cihtir. A n a kapısı orta arzanî cenahın ortasındadır-Santral bir asansör grubu vardır. Mutfak ve çamaşırhane muvazi cenahın nihayetlerindedir. H a s t a -ların muvasalat mahalli asansör grupunun yaııın-I B — İkinci tarz: Y u k a r ı d a k i gibi olup b a n y a , röntgen ev operasyon daireleri birinci kattadır.
I C — Tatbik edilen p r o j e :
Yataklı kısım: Y u k a r ı d a k i gibi olup ortası geri çekilmiştir.
T e d a v i kısmı: T şeklinde olup şimale m ü t e v e c -cihtir ve yandaki avlularda ara binalar vardır.
A n a kapı arzanî binanın ortasındadır. Y a t a k l ı kısmın ortasında merkezî b i r asansör bataryası v e onun yanında hastaların muvasalat mahalli
T e d a v i kısmı: Ş i m a l d e olup içinde iki avlu var-dır. A n a kapı ve hasta muvasalat mahalli ortada şi-maldedir. Merkezî bir asansör gurupu vardır.
II B — Yataklı kısım: Ortası geriye alınmıştır. Sair husüsatta yukarıdaki gibidir.
III B — Yataklı kısım: D ö r t katlıdır. T a k r i b e n ( 2 3 0 ) metre' uzundur. Ortası geriye alınmıştır.
T e d a v i kısmı: Şimaldedir. Y a n l a r ı n d a iki k o -ridor bulunmakta olup ko-ridorlarda banyolar, mut-fak, çamaşırhane ve saire, yataklı kısma müvazi olarak, bulunur. A n a kapı ve hastaların muvasalat m a -halli ortada şimaldedir, iki asansör bataryası vardır.
2 — 3 0 0 yataklı askerî bir hastane etüdü: Bütün tekliflerde : Y a t a k l ı kısım 3 katlıdır. Koğuşları ( 6 ) yataklıdır. Gündüz kısımları ce-nup istikametinde ileri çıkıntılıdır. Uzunluk takriben
( 1 7 0 ) metredir.
I — Y a t a k l ı kısım: Şark - garp istikametinde olup enfeksiyonlu ve tenasülî hastalıklar şubesini ha-vı garp istikametinde bir arzanî cenah ihtiva eder.
T e d a v i kısmı T şeklinde olup şimal istikame-tindedir. M u t f a k ile çamaşırhane şark ve garp ta-rafında paviyon halindedir. A n a methal ile hasta-ların geliş kapısı şimal ciheti ortasmdadır. Merkezî vaziyette bir asansör gurubu vardır.
II — Y a t a k l ı kısım düz ve b o y d a n b o y a mütemadidir. İntanî hastalıklar için hususî b i r cenah y o k -tur. T e d a v i kısmı şimal cihetinde olup içinde iki av-lusu vardır. A n a methal ile hastaların geliş kapısı ortada şimaldedir.
III — Y a t a k l ı kısım yukarıdaki gibidir. T e d a v i kısmı Y şeklinde olup şimale mütevec-cihtir. Methaller yukarıdaki gibidir- A s a n s ö r batar-yası da öyledir.
I V — Y a t a k l ı kısım açık ( \ _ / ) şeklinde ortası geri çekilmiştir.
T e d a v i kısmı: T şeklinde ve şimale m ü t e v e c -cihtir. Ş a r k t a ve garpte m u t f a k l a çamaşırhane hu-susî binalar halinde iltisak ettirilmiştir. A n a methal ile hasta geliş kapısı ortada şimal cihetindedir. M e r -kezî vaziyette bir asansör bataryası vardır.
I V a — Y a t a k l ı kısım yukarıdaki gibidir. T e d a v i kısmı : A ç ı k ( f i ) şeklinde şimale mü-teveccihtir. Mutfakta çamaşırhane hususî binalar ha-linde olup tünel irtibatını havidirler.
V — Y a t a k l ı kısım ( I ) numaradaki gibidir. T e d a v i kısmı ( L ) şeklinde olup şimale mü-teveccihtir. A n a methal garpte arzanî cenahtadır. Hasta geliç kapısı onun yanındadır. B i r asansör ba-taryası vardır. Mutfakla çamaşırhane hususî binalar halinde şimal cihetinde öndedir. Yalnız zemin katı-nın yarısına k a d a r gider.
V I — Y a t a k l ı kısım: I numaradaki gibidir. T e d a v i kısmı: ( J ) şeklinde ve şimal cihetinde olup yataklı kısma müvazi iki cenahı vardır. M e t -hal yukarıdaki gibidir.
V I I — Y a t a k l ı kısım yukarıdaki gibidir. T e d a v i kısmı U şeklinde şimale müteveccihtir ve yataklı kısma arzanî vaziyette kısa bir cenah ih-tiva eder. A n a m e t h a l ve hasta geliş kapısı şimaldeki avlunun ortasmdadır. B i r asansör bataryası vardır.
V I I I — T e d a v i ve lokanta cenahları sarih bir surette ayrılmıştır.
T e d a v i cenahı yataklı kısmın ortasında ve ar-zanî cenah halinde şimale müteveccihtir ve anâ met-hal ile hasta egliş kapısı garptedir. Merkezî vaziyet, te bir asansör gurubu vardır.
şi-izbon Üniversitesi sirkülasyon plânı
m a l e müteveccih olup mutfağı ve çamaşırhaneyi ihtiva eder ve yataklı kısmın şark nihayetindedir. T e -davi ve lokanta cenahları arasında lokanta avlusu
I X — Yataklı kısım yukarıdaki gibidir. T e d a v i kısmı yukarıdaki gibidir. Mutfakla ça-maşırhane ayrı bîr cenah halinde yataklı kısmın şark ve garp kısımlarına konmuştur ve gidiş geliş müste-visi zemin katı altındadır.
Y u k a r ı d a müteaddit defalar «bakım cüzütamı» tabiri geçmektedir. B u n d a n maksat eskiden servis v e y a istasyon denilen şeydir. B u mefhum, her hastane müessesesinin nazarî olarak tertibinde esas h ö c -reyi teşkil eder. B u mefhum beynelmilel hastaneler cemiyetinde bilhassa d o k t o r A l t e r ile İsviçreli Dr. F r e y taraflarından işlenmiştir. B a k ı m cüzütamı ta-biri sabit bir mefhum olup muayyen bir miktarda hasta yataklarını, tali oda ve salonları ve bunlara-mahsus hemşireleri ihtiva eder v e inşaî noktai na-zardan sabit bir surette tahdit edilmiştir- B a k ı m cü-zütamı tek ve çift olmak üzere iki türlüdür. T e k ba-kısm cüzütamı 2 0 - 3 0 yataklı olup meselâ intanî hastalıklar gibi hususî hastalıklar için daha az ya-takla tertip edilebilir. Çift ( b a k ı m cüzütamı) ise 4 0 - 4 8 yataklıdır ve biraz daha iktisadidir.
B a k ı m cüzütarmnda, mümkünse t a m a m e n cenuba müteveccih olmıyarak, güneş tarafına y a t a k -lar konur ve umumiyetle 1 - 6 yataklı salon-lardan mürekkep olmak üzere karışık sistemdedir. Henüz ameliyattan çıkmış olanlarla hususî kısımlar için da-ha ziyade tek yataklı o d a l a r a lüzum vardır. Diğer-leri umumiyetle müteaddit yataklıdırlar. Y a t a k l a r a ait o l m a k üzere bir gündüzlük o d a ve ekseriya diğer cihette de hezeyan v e y a ölüm halindekilere mahsus bir oda bulunur.
H a s t a odaları ekseriya en mühim açık h a v a te-davileri için pençereler vasıtasile dışarıya açıktır. Pençereler normal sistemde olup ayrıca verandaları ve b a l k o n bandı sistemi de vardır. P e n ç e r e kapıla-rı Fransız sistemnde v e y a v e r a n d a sistemindedir. Bugün, imkân olursa her o d a d a en az bir pençere-nin kapılı olması arzu edilmektedir ve p e n ç e r e altındaki duvarların mümkün olduğu k a d a r alçak b u -lunması lâzımdır ki yataktan bakınca sade gökyüzü değil de bütün dışarısı görülebilsin. ( B a l k o n b a n d ı ) sistemindeki b a l k o n l a r dardır. B u n l a r sadece kapı-ları muhafaza etmek, pencereleri temizlemek v e y a hava hücumlarından sonra icap eden tamiratı yap-m a k içindir. B u b a l k o n b a n d l a r ı n d a hastaların oturmaması icap eder. Hastaların oturması için ise v e -randa sistemi vardır ve önünde takriben 1 , 7 0 - 1 , 9 0 metre genişlikte v e r a n d a bulunur. Bittabi önleri bu k a d a r geniş veraııdalı olunca oda ve salonları daha az derin (yani 5 - 6 metre yerine 4 , 2 0 - 4 , 5 0 m e t r e ) v a p m a k icap eder. Bu takdirde de b a k ı m cüzütam-ları o t o m a t i k m a n uzunca
söyle-nildiği gibi, hezeyan halindekilere mahsus o d a dahi derpiş edilmiştir. A m e r i k a d a ayrıca ziyaretçilerle konuşmağa mahsus bir salon ve bir d e çiçekleri mu-hafazaya mahsus o d a ilâve ediliyor.
T a l i o d a ve salonlara olan ihtiyaç büyük oldu-ğundan bu tali oda ve salonların umum uzunluğu ekseriya hasta solanlarınkinden daha büyüktür ve bu hal projenin ihzarında birçok müşkülât doğurur. Fa-kat, b u n a rağmen, tali o d a v e salonların yataklı oda ve salonların karsısında orta koridorda iki ittihatlı olarak sıralanması tarzındaki iki ittihatlı tertip her halde arzanî cenah tarzındaki tertipten d a h a iyidir. A n c a k ,iki ittihadı tertipte, tenvir için koridorların genişletilmesi icap eder, ki bu da artistik ve ikamet bakımlarından p e k sevimli bir halde yapılabilir.
Katların iç irtifaı ( 2 , 3 0 ) metre olursa kâfidir. D a h a yüksek y a p m a k t a m a n a yoktur. A l m â n y a d a n başka memleketlerde ( 3 ) metreye k a d a r inildiği gö-rülür. B a k ı m cüzütanılarının hasta asansörüne ve ana merdivene doğrudan doğruya iltisakı olmalıdır. F a -kat ayrıca bir de tali merdivene iltisakları bulunması lâzımeglir.
M o d e r n bir hastanede nasıl olması icap ettiğini yukarıda izah ettiğimiz b a k ı m cüzütamı A l m a n y a d a cari olan Prusya nizamlarına riayet e t m e k icap edin-ce gayri kabili tatbiktir ve bu nizamlara göre m o d e r n bir hastane kurulmasına hiç imkân yoktur. B i r ç o k istisnalar yolu ile işin idaresine çalışılıyor. H a l b u k i bunları büsbütün ortadan kaldırmak daha muvafık B a k ı m cüzütammın büyüklüğü ve dolayısile de yataklı binanın cesameti, esas itibarile, b e h e r y a t a k için kabul veya talep edilen satha bağlıdır. A l m a n -y a d a vasatî olarak b e h e r -y a t a k için metrekare kabul edilmiştir v e Prusya nizamı bu nizamı bu esası ilk koyan nizamdır. Zaruret halinde, istisnaî nizam-n a m e y e istinizam-nadenizam-n ( 6 ) metreye k a d a r inizam-nebilir. Al. askerî hastanelerinde ise vasatî olarak ( 1 0 ) m e t r e karedir. Esas eb'adın riyazî bir kat'iyetle tatbikine asla imkân yoktur. P r o j e d e umumiyetle biraz daha büyük e b ' a d elde edilir. F a k a t , mukayeselerde her halde nizama uygun esas satıhlar nazarı itibare alın-malıdır.
U m u m î hastaneler sisteminden ayrı olarak üni-evrsite hastaneleri mütalâa edilmesi lâzımdır ve bunlarda ayrı bir mikyasa ihtiyaç vardır. Bunlar daha azametli, d a h a monümantaldir. Millî varlığı temsil ederler, kültür eserlerini isbat eden birer v e -sika mahiyetindedirler ve her şeyden evvel ilim sa-hasındaki tetkikata ve öğretme faaliyetine hizmet ederler. Normal surette ( 2 , 3 0 ) metre olursa kâfi görülen koridorları bunlarda daha geniş y a p m a k , hasta odalarını biraz daha büyültmek icap eder, çün-kü sadece doktorların ziyaretinde y a n ı n d a birçok talebelerin d e bulunacağını düşünmek bile b u lüzu-mu izah etmektedir.
Pathologi gidiş-geliş si.klllasyonu M ü k e m m e l bir hastaneye, yataklı kısım kadar mühim olan ve pek d e münasip olmıyan bir tabirle ( ( k o m p l e m a n ) denilen bütün tedavi v e muayene şubeleri d e lâzımdır. A m e l i y a t şubesi, röntgen şu-besi, fiziyoterapi şuşu-besi, kardiyografi, kan, sistosko-pi ve saire daireleri bu meyandadır. Merkezî lâbo-ratııvarları, eczaneyi, dershaneleri ve intizar salonile birlikte d o k t o r mahallerini, muyene odalarını, dok-torla görüşme odalarını ve tedavi mahallerini de bunlara ilâve etmek lâzımdır.
Hekimler kısmı ile kompleman, poliklinik ile birlikte veya polikliniksiz olarak ekseriya h e m dahil-deki hastaların ve hem de hariçten gelen hastaların hizmetindedir. B u sebeple bu daireler, yukarıda da dediğimiz gibi, dışarıdan gelen hastalar kısmı ile içe-rideki hastalar kısmı arasında bulunmalıdır. Bu iki kısım hasta gidiş gelişinin nasıl en iyi bir surette ter-tip edileceği ise mimarın maharetine bağlıdır.
Bir iklim tesisatı y a p m a k muvafık ise d e ekse-riya pahalı görülerek sarfınazar edilir. Basit fakat iyi düşünülmüş bir vantilasyon tertibatı kâfidir. Bir b a l k o n kapısı ile doktorlara mahsus bir duş tertiba-tını da unutmamak icap eder.
A l m a n y a d a , diğer memleketlerdekinin aksine olarak bazı üniversite profesörleri halâ büyücek, iki masalı ameliyat salonları isterler- Halbuki ayrıca iki v e y a üç ameliyat odası y a p m a k d a h a muvafıktır. Müteaddit odalardan m ü r e k k e p ameliyat tesisatı bilhassa h a ı p halinde daha iyidir.
Birbirine kaı ıştır;'imasın diye septik ve aseptik odaların duvar renkleri muhtelif olmalıdır. Y a t a k l ı binanın muhtelif katlarında dahi böyle yapmalıdır. F r a n s a d a Fondation F o c h hastanesinde ameliyat dairesi mavi renkli c a m l a camlanmıştır. Sinekleri tutmak için mutfaklarda d a b ö y l e yapılmaktadır. F a kat hoş bir tesir yapmıyor. D o l a p l a r g ö m m e o l m a -lıdır. Mümkünse slerilizasyon apareyleri d e g ö m m e olmalıdır, ki ufkî satıhlarda toz tabakaları hasıl ol-masın. B u takdirde kontrol yolları ile sterilizasyon aparelerine erişmeyi temin e t m e k icap eder.
Memnuniyetle şunu söylemek lâzımdır ki, gerek sterilizasyonda, gerekse umumî olarak ameliyat dai-resinde yerden tasarruf e t m e ğ e çalışmak doğru ol-maz. Sterilizasyon kısmında sargı ve p a m u k sterili-zasyonujıu enatroman sterilizasyonundan ayrı tut-m a k icap edip ettut-mediği tut-meselesi henüz tavazzuh et-memiştir. A m e l i y a t odası ile hazırlık odasındaki b ö l m e duvarlarını yarım yükseklikte y a p m a k husu-sundaki yeni bir cereyanın tarafları da aleyhtarları vardır.
Ameliyat kısmına alçı kısmı da dahil olup bu mahallinin protezler ve saire için ayrıca bir bölmesi olmak lâzımgelir. G e r e k bu mahal, gerekse ameliyat kısmına dahil bulunan sistoskopi kısmı icabında ta-m a ta-m e n karanlık bir hale getirilebilecek tertibatı ha-iz olmalıdır.
R ö n t g e n dairesi şimdi kolay tesis edilebiliyor, çünkü cihazlar artık emniyetlidir. F a k a t ekserya kâfi d e r e c e d e b e k l e m e mahalleri olmadığından v e rönt-gen muamelesi biten hastalar için ayrı bir çıkış ka-pısı bulunmadığından n a t a m a m yapılıyor.
Fiziyoteropi, yani kaplıca tedavisi, A l m a n y a -da son derece bir ehemmiyet almış ve bu suretle pek büyük bir inkişaf göstermiştir. B u husustaki te-sisat A l m a n y a d a gayet mükemmeldir. Yalnız, bu kısımların açık ve sarih bir tarzda yapılması, birçok kapalı münferit odalar usulünün kaldırılması ve önlerine perdeler asılı locaları havi büyük bir de b a n -yolar avlusu tesisi arzu edilmektedir. B u suretle ser. vis kolaylaşır.
Pataloji ve ceset kısmı da bir d e c e y e k a d a r k o m p l e m a n mefhumuna dahildir. B u kısım ilmî
tet-kikat ile alâkadar bulunduğu cihetle tedavi kısımla, rından pek uzakta bulunmaması icap eder. A n c a k , biraz saklı olması ve ayrıca kendine mahsus gidiş v c çıkış kapılarını havi bulunması muvafıktır. B u kışın-da kâfi miktarkışın-da frigorifik okışın-dalar, iklim v e y a van-tilasyon tesisatları bulunması pek mühimdir ve rad-yatörlere lüzum yoktur.
Bir hastanenin iktisadî b a k ı m d a n en mühim üçüncü bir kısmı da şu daireleri ihtiva e d e r :
İdare kısmı ile hastaların ilk kabulünü yapan daire ve ilk yardım, lokanta ve m u t f a k ve çamaşırhane, kalorifer, kuvvet merkezi, o t o m o b i l ve k a m -yon holleri, telefon tesisatı ve saire. Bittabi, idarî kı-sım ile hastaların kabulüne ve ilk yardıma mahsus olan daire methalde ve merkezî vaziyette bulunma-lıdır. K a z a l a r mütemadiyen ç o ğ a l m a k t a olduğundan ilk yardım gittikçe daha büyük bir ehemmiyet ka-zanmaktadır.
Berlinde bir hastane müdürünün dediği gibi, en iyisi, hastayı o t o m o b i l ile doğrudan doğruya a m e -liyat masasına k a d a r getirebilmektir. G e c e ve gün-düz servisleri için bir ikamet odası bu kısımda bu-lunmalıdır. M e t h a l d e n asansöre k a d a r olan yol uzun görülürse, bu takdirde ikinci bir methal, yani hasta-ların girişine mahsus bir methal y a p m a k muvafık olur. B u suretle ana methalin daima tıkalı bulunması gibi bir mahzurun da önüne geçilmiş olur. Hastala-rın geliş kapısı ekseriya d a h a aşağı bir katta veya ana methal altında olabilir, ki pek iyidir. B u suretle gerçe ayrı bir personel masrafı hasıl olur ise de bu-na mukabil gidiş gelişte rahatlık ve kolaylık temin edilmiş olur. Bittabi mimarın iyi düşünerek tertip et-tiği ve inşa ettirdiği methal kısmını sonradan kullan-mıyarak bina hakkında şikâyetlerde bulunmak doğru bir hareket değildir. F a k a t ekseriya görülen haller-dendir. İdare kısmında hastalar h a k k ı n d a bir karto-tek, hastalara mahsus bir kütüphane lâzımdır.
Mutfağın üst katta olması hakkındaki mütalâ-alar artık ortadan kalkmalıdır. Inşaî bir tertibi mut-fak kokularına tâbi tutulmasında m a n a yoktur, çünkü zamanımızda bu kokuların uzaklaştırılması k o -laydır. Mutfağın nerede yapılacağı meselesi d e m ü . him değildir. Mühim olan mesele, b a k ı m cüzütam-larmı taciz etmeksizin yemeklerin tevziini mümkün kılan bir gidiş geliş müstevisi temin etmektir. V a z i -y e t e v e icabata göre mutfak alt katta, ilâve edilmiş bir cenahta, hususî b i r b i n a d a v e y a en üst katta y a . pılabilir. B u hususta yapılacak tetkikat neticesinde hangisinin en muvafık olacağı anlaşılır. Mutfağın en üst katta yapılması, ancak alt kattaki mahallin sair işler için lüzumlu bulunması halinde muvafıktır.
tarafından tatbik edilmiştir. A n c a k , bu şekil, normal hastaneler için pek pahalıdır.
Hastanenin akla gelebilen bütün şube ve kısım-ları için vahdetli bir b l o k temin e t m e k hususundaki gayretler, çamaşırhanenin kat'iyyen yataklı b i n a d a tesis edilmemesi icap ettiğini göstermiştir. Makinele-rin gürültülü sesleMakinele-rini b o ğ a c a k k a d a r kuvvetli izolas-yon henüz kabil olamamıştır. Dezenfeksiizolas-yon dairesi de çamaşırhaneye taallûk eder ve gidiş kapısı dışa-rıda olmalıdır. T e m i z ciheti ise hiç olmazsa vasıtalı surette çamaşırhane ile irtibatlı bulunabilir. T e m i z oda ile kirli o d a arasında bir b a n y o v e y a duş yap-mak icap edip etmediği meselesi bugün münazifihtir.
İşletme dairesinde en mühim tesisat kalorifer ve vantila»yon tesisatıdır ve bu hususta büyük tekâmül-ler devresine doğru gidiyoruz. R a d y o t ö r l e r sıhhî ol-madıkları gibi o d a y a biçimsizlik de veriyorlar.
Artık kâfi d e r e c e d e tecrübe edinmiş olduğu-muz tavan teshin tertibatında hiç radyatör yoktur. O d a l a r ve salonlar tavandan gelip yayılan hararetle ısınır. B u sebeple bu tarza (intişarlı teshin) denil-mektedir ve döşeme teshin tarzile karıştırılmamalı-dır. K a z a n ve borular normal kalorifer tesisatmdaki gibidir. Bütün binayı olmasa bile hiç değilse enfek-siyon, asabiye ve lâboratuvar kısımlarında bu tarzı tercih etmelidir. B u n d a n başka bir de vantilasyon teshin tarzı vardır, ki bunun da tekâmül etmiş şek-line iklim tesisatı deniliyor ve b i r ç o k şubeler için mü-kemmel neticeler vermiştir. B u n a ilâveteıj sis gider-me tertibatı da vardır, ki fazla teshin edilmiş h a v a verir ve mutfak, çamaşırhane ve tedavi banyoları içindir. B u husustaki fazla masraf az z a m a n d a ken-disini çıkarır. Bugün umumiyetle sıcak sulu kalorifer kullanılmakta olup bu da ekseriya tek boruludur ve çatı arasında taksim olunur. S ı c a k suya doğrudan doğruya kazan dairesinde elde edilir veyahut buhar vasıtasile kaplarda ısıtılır. Büyük tesisatlarda bir ak-tarma tulumbası lâzımdır. Etüv makinesile sterilizas-yon için yüksek tazyikli buhara ihtiyaç vardır. Mes-ken olarak kullanılan binalarda ise yüksek tazyikli buhar kazanları yasaktır. M e r k e z d e n sevk meselesi ise ekseriya uzun olur. B u sebeple alçak tazyik bu-harı kullanmak ve bunu ihtiyaç mahallerinde elek-trik v e y a hava gazi ile yüksek tazyikli buhar haline kalbetmek muvafık olur.
A l m a n y a d a m o d e r n hastanelerde hava hücum-larına karşı emniyet meselesi büyük bir ehemmiyet almıştır. B u emniyet tesisatı hastane masraflarını en az yüzde bir nisbetinde çoğaltır ve ayrıca b u n a mah-sus mahal ihtiyacını da nazarı "ıtibare almak lâzımge-lir ki, masraflar üzerine bunun da tesiri aşikârdır. Bunların konstrüksiyonu h a k k ı n d a şimdiye k a d a r kâfi miktarda neşriyat yapılmıştır. V e bu m e y a n d a mese-lâ L o e f f k e n tarafından yapılan neşriyatı hatırlatırız. Bu itibar ile biz sadece bazı umumî mülâhazalar ser-detmekle iktifa edeceğiz. H a v a hücumlarına karşı
emniyet meselesinde en mühim nokta, merdiven ve asansörlerin emniyetidir. Bunların aşağıdan yukarı-ya k a d a r infilâka karşı emniyetli kule halinde yukarı- yapıl-ması lâzımgelir. M u t f a k gibi hayatî ehemmiyeti haiz kısımlar en üst katta olurlarsa tehlike daha büyük o -lur. En alt k a t t a tehlike d a h a azdır. İnfilâk halinde bilhassa pençereler parçalanır ve bunlara kepenk koymak, fikrimce pek f a y d a etmez. R u l o tarzındaki kepenklere nazaran kanatlı kepenkler daha iyidir. En mühim mesele pençere menfezlerini her türlü ak-la gelen malzeme ile sür'atle kapayabilmektir ve bu maksatla b a l k o n veya v e r a n d a sistemi en iyisidir. Bodrumun üstünde olup hususî bir sağlamlıkta ya-pılması icap eden muhafaza tavanının b o d r u m üstün-de mi yoksa d a h a iyisi zemin katı üstünüstün-de mi yapıl-ması muvafık olacağı meselesi henüz tam bir surette tetkik edilmemiştir. Z e m i n katı üstünde yapılırsa da-h a iyi olmakla b e r a b e r ç o k dada-ha pada-halıya mal olur. Z e m i n katı üzerinde yapıldığı takdirde ağır hastalar için pek muvafıktır ve ayni z a m a n d a yine bodrum katında dahi sığınaklar y a p m a k icap eder. Gidiş ge-liş bakımından, koridorun dışarıda, meselâ hastala-rın yatmasına mahsus taraçalahastala-rın altında bulunması dahilî koridordan teşaup şekline müraccahtır. H a v a gazı, su, elektrik ve saire saatleri bir kapıcı binasının bodrumuna konulmalı ve icabında süı'atle tevkifi imkânı olmalıdır. Bina haricindeki nâkiller ve boru-lar imkân dairesinde toprak altından sevkedilmelidir.
B o d r u m d a , mümkünse ameliyat salonunun al-tında, icabında kullanılmak üzere bir yedek ameli-yat salonu ve gaz giderme mahalli lâzımdır. B u ma-hallin hava hücumu halinde belediyenin umumî gaz giderme tesisatile irtibatı olup olmıyacağı da düşü-nülebilir. H a s t a n e desantralizasyon tarzında ise en iyisi, yemeklerin, çamaşırların ve hastaların nakline mahsus o l m a k üzere zaten lâzım olan toprak altı yol-larıdır. Y e n i yapılacak bir hastanenin mevki ve irtifaı itibarile d e hava hücumlarından masuniyet bakımın-dan tetkiki zaruri olduğu aşikârdır. A n c a k , bu hu-susta dahi fikirler pek muhteliftir. Hastanenin o r g a . nizasyonu, irtifaın tahdidine pek de imkân vermez. ( 4 0 0 ) v e y a ( 5 0 0 ) yataklı bir hastaneyi, bazan res-mî dairelerin talep ettikleri gibi, ( 1 ) ve ( 2 ) katlı y a p m a k kabil değildir. B ö y l e olursa doktorun has-tayı muntazaman ziyaret etmesi mümkün olamaz. Bazı memleketlerde h a v a hücumu tehlikesine rağ-men hastaneler bililtizam şehrin meskûn mahalleleri arasına yapılıyor.
M o d e r n hastane hakkındaki meselelerin mü-himlerini şöylece hulâsa edelim:
2 . — İrtifa: 4 ile 8 kat arasında olması en mu-vafıktır.
3 . — Yataklı bina: B u kısım dahilî ve haricî kı-sımlara göre iyi bir surette, şakulî v e y a ufkî tarzda organize edilmelidir. E r k e k ve kadın kısımları ayrı olmalıdır. B a k ı m cüzütamları göz önünde tutulmalı ve mümkün olduğu k a d a r fazla tali odalar derpiş edilmeli ve harice açılan pençereler ve saire açık hava sisteminde, olmalıdır.
4 . — Ameliyat kısmı: B u kısım yataklı bina kısmında bulunmalı v e y a en üst veya en alt katta ol-malıdır. Y a h u t da cenah kısmında bulunabilir. A n a merdivenlerle alâkası olmamalıdır. Bugün ameliyat salonları ekseriya ç o k büyük fakat umum ameliyat dairesi ise çok küçük yapılıyor. Bilhassa hususî te-daviler için kâfi miktarda odalar ayırmak lâzımdır.
5 . — Fıziyo t e r a p i : A l t katta yapılacağına yu-karı katlardan birinde yapılmak da mümkündür. Hattâ A l m a n y a d a A c h e n şehrindeki gibi en üst k a t -ta dahi yapılabilir. T a r a ç a l a r ve güneş banyoları için yer ayırmak lâzımdır.
6 . — Röntgen dairesi: B u daire dahi bugün ç o k küçük yapılmaktadır. Büyük intizar salonları, geniş kapılar, emniyetli cihazlar lâzımdır.
7 . — Dahildeki gidiş geliş plânı: Merdiven kıs-mı ayrı olmalıdır. Y e m e k l e r ve çamaşırlar için gidiş geliş müstevsii bulunmalı ve bu, b a k ı m cüzütamm-dan hariçte olmalıdır. Hariçten geliş gidişle dahilî gi-diş gelişi birbirinden ayırmalıdır. T o p r a k seviyesin-d e methaller bulunmalıseviyesin-dır. B u methaller ziyaretçiler ve hastalar için ayrı ayrı olabilir. Hastanenin etrafın-daki arazi tam bir surette modellenmeli ve üstünden ve altından yollar yapılmalı, avlular derpiş olunma-lıdır; bu maksatla icap eden hafriyat yapımalıdır.
8 . — Hasta kabul kısmı: B u r a d a tam bir tekâ-mül lâzımdır. İlk imdat ve yardım dahi tekâtekâ-mül et-tirilmelidir. Poliklinik, teşhis ve müşahede istasyon-larından mürekkep o l m a k üzere bir müşterek ilk
muayene sistemi tesis e t m e k hususunda tetkikat ya-pılmalıdır. Y a n i büyük bir e l e m e servisi yapılması-na çalışılmalıdır.
9 . — Hasta vak'aları, itina ve kütüphane kısım-sımları gibi mahallerin ilâvesi ile idare kısmı geniş-letilmelidir.
1 0 . — Mutfağın vaziyeti tetkik olunmalıdır. B o d r u m d a olmayıp ya alt katta v e y a yataklı bina-nın en üst katında yapılmalıdır. C e n a h t a da yapıla-bilir. H e r halde daima y e m e k gidiş geliş müstevisi ile irtibatlı bulunması icap eder.
1 1 . — Çamaşırhane: Bunu kat'iyyen yataklı bi-n a d a yapmamalıdır. Kezlik gidiş geliş müstevisibi-ne iltisakı bulunmalıdır.
1 2 . — İşletme dairesi: Radyatörsüz, intişarlı ye-ni sistem kalorifer lâzımdır. V a n t i l â s y o n kaloriferi hasta odttlarında olmamalıdır. İklim tesisatı bulun-malıdır. Haricî h a v a ile kat'iyyen irtibatı k e s m e k hu-susunda A m e r i k a d a y a p ı l m a k t a olan tecrübeleri ta-kip etmek lâzımdır.
1 3 . — Y e n i inkişaf yekpare, yani b l o k tarzın-daki hastanelere mütemayil olup trabant yani peyk halinde munzam binalar ilâve edilebilir. A y n i za-m a n d a da santralizasyon tarzında fakat za-müteaddit katlı paviyonlardan m ü r e k k e p hastaneleri d e tercih edenler vardır' F a k a t bunlar tüneller, köprüler, yer altı yolları v e saire ile birbirlerine irtibat ettiriliyor. B u tarz, büyük hastaneler için istikbalde ehemmiyet kesbedecektir.
14. — Methal holleri iyi ve güzel bir şekilde tertip edilmelidir. Bütün binanın güzel ve estetik bir surette şekillendirilmesi icap eder.
1 5 . — H a s t a n e binaları dahi ileride, sanatkâ-rane yapılmış birer eser olarak diğer yeni binalar meyanında millî üslûbun bir ifadesi olarak