• Sonuç bulunamadı

İ k a m e t g âh i n ş a a t ı n da h a r a r et Mimar H. Avni

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "İ k a m e t g âh i n ş a a t ı n da h a r a r et Mimar H. Avni"

Copied!
4
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

İ k a m e t g â h i n ş a a t ı n d a h a r a r e t

Mimar H. Avni

İ k a m e t g â h inşaatında h a r a r e t i n iyi bir su- rette temini ve idamesi sıhhat ve rahatlık n o k - tai nazarından f e v k a l â d e e h e m m i y e t i haiz bir meseledir. Ev idaresinde teshin m a s r a f ı da m ü - h i m bir yekûn tutmaktadır.

Bundan başka muhtelif teshin usullerine ( k a l o r i f e r , elektrik, gaz, soba ilâh. vasıtasile teshin) bir nazar atfedilirse görülür ki, teshin, teknik noktasından olduğu kadar usul noktal nazarından da tetkike şayan bir meseledir.

İnsan, sıhhatini idame v e zayiatını t e l â f i için bedeni dahilinde m u a y y e n miktarda h a r a - ret neşreder. İnsan, kanının derecei harareti ile bedenini m u h i t h a v a n ı n suhuneti arasında büyük f a r k bulunmadığı z a m a n kendini e n i y i hisseder. H a v a sıcak olduğu zaman h a f i f giyi- nir v e bilâkis soğukta kalın giyinmek mecbu- riyetini hisseder. Sıcak fazla olursa bedenî f a - aliyet kabiliyeti azalır, serin havada ise h a r e - ket arzusu • fazlalaşır. İnsan, açık h a v a n ı n sühu- netini tanzim edemediğinden fazla sıcak m e v - simlerde serin gölgeyi v e bilâkis soğuk z a m a n - larda sıcak güneş şualarını arar. F a k a t daima muhitin h a r a r e t derecesine uygun elbiselerle bedenini m u h a f a z a etmek mecburiyetindedir

veyahut binalar dahilinde barınır. Binalar da- hilinde havanın, icabına göre, soğutulması v e - ya ısıtılması; v e her daire dahilinde sühune- tin, yapılacak hareket ve faaliyete m u v a f ı k bir surette tanzimi mümkündür.

İ k a m e t g â h inşaatında m i m a r ı n vazifesi, bina dahilini sıhhî şeraitin icap ettirdiği d e r e - ceye teshine i m k â n ^verecek bilcümle tedbir- leri evvelden düşünmek ve faydalı bir surette tatbik etmektir. Muhtelif maksatlara tahsis olunan odalar veya salonlardaki sühunet o maksatlara uygun derecede olmalıdır. Oda, sa- lon v e koridorların lâzım gelen derecede teshi- ni ve bu derecenin sabit tutulması usulleri m ü - teakip bahislerde zikrolunacaktır.

M i m a r ı n ikametgâh inşaatında halledece- ği fevkalâde m ü h i m mesele bilhassa şudur: B i - nayı o suretle arsa üzerine yerleştirmeli ve da- hilî aksamını o suretle t a n z i m etmeli ki h e m ihtiyaç v e maksada e n uygun şekilde olsun v e ayni zamanda da teshin ile alâkadar olan m e - seleler e n iktisadî şekilde halledilebilsin. Onun vazifesi muzaaftır. T e s h i n v e y a tebrit tesisatı- nın b i n a n ı n heyeti umumiyesile azamî derece- de hemahenk olmasını t e m i n edecek ve sona

(2)

da oda ve salonları tahdit eden duvarlardan hararetin ziyamı asgarî hadde tutacaktır. Bi- rinci vazife 'bir kereye mahsus tesis ve teçhiz masarifinin ikincisi de masarifi daimenin ikti- sadî hudutlar dahilinde sureti halline tâbidir.

Burada birinci vazife ve onun neticeleri ikinci vazifenin sureti ifasına ve onun netice- lerile münasebettardır. İnşaat masarifi gayri- ma'kul nisbette tenkis olunursa, masarifi dai- me de makul haddin haricine çıkar ve inşaat için tasarruf olunan meblâğın faizini birkaç misli tecavüz eder. Binaenaleyh mimarın vazi- fesi tesis ve idame masarifi namı verilen bu iki masraf zümresini makul hadler dairesinde biribirinıe bağlamak ve parayı tediye eden ze- vata da bu makul hadlerin esbabı mucibesini açık surette izah etmektir.

Mimar daha arsa intihap edilirken ve arsa üzerine binanm inşa suretini, dahilî taksimatı- nı tesbit ederken binanın hararet ihtiyacını cezrî surette teminini düşünmelidir. Cenuba nazır odalar, güneş olmasa dahi, diğer istika- metlere nazır odalardan daha sıcak olurlar;

cenuba nazır odaları teshin için diğer istika- metlere nazır ve ayni cesametteki odaları tes- hin için lüzumu olan mahrukatın ancak bir kısmı kâfi gelir. Bundan maada cenuba nazır odalarla hararet zayiatı da diğerlerinden daha azdır. Bilâkis gölge tarafındaki (şimale nazır) odalar oldukça serindirler ve diğer cephedeki odalardan daha fazla mahrukatla ısıtılabilirler.

Son seneler zarfında Almanyada şehir inşa edenler mehafilinde muvafık görülen mütale- alara nazaran, küçük ve vasat ikametgâhların şimalden cenuba doğru imtidadı ve pencerele- rin şark ve garp cephelerinde açılması müna- sip görülmektedir. Bu tarz daima yegâne doğru tarz olarak kabul edilemez. Pencereleri cenup ve şimal cephesinde bulunan ikametgâhlar da- ha sıhhî ve ev idaresi nofctai nazarından daha iktisadî olabilir. Bu binalarda merdiven, mut- fak, banyo, hâlâ ve hattâ lüzumunda bir oda şimal cephesinde ve buna mukabil oturma ve yatma odaları cenup cephesinde bulunabilir.

Kış mevsiminde güneş ihtiyacı - hiç olmazsa ikametgâhlarda - çok büyüktür. Bu soğuk mev- simde insan, havalarm muhalefetinden naşi evde kalır. Bu mevsimde güneş yalnız cenuba nazır pencerelerden binanın derinliklerine nü- fuz edebilir. Bilâkis şarka veya garba nazır odalara güneş ancak kısa bir müddet ve mailen gelir ve hiçbir zaman cenuba nazır odalar ka- dar ısınamaz. Yaz mevsiminde uzun müddet güneşe maruz odalar için bir tehlike mevzuu- bahs değildir. Zira bu basit vasıtalarla bertaraf olunabilir.

Binaenaleyh hali hazırda mergup olan bi- nanın şimal - cenup istikametinde ve pencere- lerin garp ve şark cephelerinde olması sistemi o kadar şayanı tavsiye değildir. Çünkü böyle binalar güneş az aldıktan başka şiddetle esen garp rüzgârına da geniş ve pencerelerle delin- miş bir: cephe arzederler. Rüzgâr duvarların mesameti olan inşaat malzemesine nüfuz ede- rek mesamat dahilindeki sakin havayı tahrik ve tardeder ve binnetice duvarın tecrit kabili- yetini azaltır. Bundan başka rüzgâr yağmur damlalarını,, duvarlara çarpar; sakin hava ile dolu olan mesamatı rutubetle imlâya sebep olur ve bu suretle duvarın harareti geçirmemek kabiliyetini azaltır. Zira yaş malzemei inşaiye kurusuna nisbetle harareti fazla naklederler.

Rüzgâr ve yağmur dolayısile zayi olan ve zayi- at miktarı fena havaların imtidadile artan harareti daha kuvvetli teshin ile telâfi etmek zarureti baş gösterir.

Binaenaleyh geniş cephesi şiddetli rüzgâr istikametinde olan evin teshin sarfiyatı diğer vaziyette bulunanlardan daha fazla olmak icap eder. Bu sebepten şiddetli rüzgâra nazır cephe diğer cephelerden farklı olarak rüzgâra ve su- ya karşı gayrikabili nüfuz malzemeden inşa edilmiş olmalıdır. Eski nesiller şedaidi hava- iyeye maruz cepheyi muhafaza için hususî va- sıtalarla setretmek suretile takviye etmişlerdir.

Dağlık mmatıkta yapılacak ıbir gezinti bu ha- kikati etraf ile isbata kâfidir. Dağlık mıntaka- lardaki en basit evlerin şiddetli rüzgâra maruz cephelerinin ağaç kaplama; kiremit; arduvaz veya çinko gibi mevatla mestur bulunduğu gö- rülür.

Mimarın ilk endişesi evin güneşe karşı va- ziyetini iyi tanzim etmek, ikincisi rüzgâr isti- kametini iyi kestirmek ve haricî duvarların buna karşı gelecek surette yapmak; üçüncüsü binanın dahilî taksimatını teshin o maksada en uygun surette tanzim etmek olmalıdır.

Arsa girintili çıkıntılı ise bazı odalar veya daireler esas binaya nazaran az veya çok bir sıkıntı teşkil edecek ve böyle bu oda muhtelif istikametlerden rüzgâra maruz bulunacağından hararet zayiatı ve binnetice umum binanın ha- raret zayiatı artacaktır.

Bir duvarla muhat bir dairenin hararet zayiatı duvarın haricindeki ve dahilindeki su- hunetin dereceleri arasındaki farkla mütena- siptir. Eğer bir odanın üç tarafı ayni suhunette odalarla muhat ise mezkûr odayı mücavir oda- lardan ayıran duvarlar vsıtasile hararet zayi- atı olmıyacak fakat odayı hariçten tefrik eden duvar vasıtasile zayiat zayiat olacaktır. Bina- enaleyh bina nekadar sade inşa olunur, dahilî

(3)

taksimatı yekdiğerine mülâsık olur ve ayni sü- hunette bulunan daireler birbirine mücavir bu- lundurulur ve dahilîî harareti az olan odalar nekadar binanın haricî duvarlarına çekilirse, ev dahilinde hararet intikali o nisbette mun- tazam ve hararet zayiatı o nisbette azalmış ve teshin iktisadı o derece mükemmelleştirilmiş olur.

Bina dahilinde mütevassıt daire olarak bodrum ve tavanarası gayet iyi rol ifa ederler.

Bodrum ve tavanarası bulunmıyan evlerde ha- raret zayiatı ve mahrukat ihtiyacı çok fazla olur.

Bir dairenin en fazla hararet ziyama sebep olan kısmı pencereleridir.

Sakin havada âdi bir pencereden hararet zayiatı, normal yani taş kalınlığında ve her iki sathı sıvalı duvarn ayni pencere eb'adında- ki kısmından vukubulan zayiatın dört misli kadardır. Eğer pencere çifte katlı olursa bu za- yiat duvara nazaran iki misli kadar olur.

Havanın hareket ettiği yani rüzgâr estiği zamanlar pencereler vasıtasile hararet zayiatı duvarlara nisbetle daha fazlalaşır. Hali hazırda büyük pencereler merguptur. Bunların büyük- lükleri hararet zayiatı ve ziya ihtiyacı noktai nazarından değil sadece biçime uygun düşecek şekilde tesbit olunmaktadır.

İnsa san'atınm müsbet esaslarını açıkça ifade eden mimarların, yapmış oldukları işler tetkik edilse, bu noktai nazara nadiren riayet ettikleri görülür.

Dairelerin aydınlık olması ve mümkün ol- duğu kadar fazla güneş alması ndktai nazarını tatmin edecek hadden fazla eb'atta pencere açmak doğru değildir. Hadden fazla büyük pen- cere vasıtasile vukubulacak hararet zayiini, müstamel mevat ile mestur duvarların hararet zayiatile nisbet kabul etmiyscek kadar büyük- tür.

Mimar pencerelere lüzumu kadar eb'at ve- rirse binanın hararet iktisadını temin etmiş ve duvar inşaatı için de harareti az zayi eden mal- zeme intihap ederse meseleyi daha mükemmel bir surette halletmiş olur. Dr. Ing. Cammerer'in Mitteibungen der Reichsfors chungs gesellschaft mecmuasının 26 numaralı ve kânunusani 1929 tarihli nüshasında intişar eden makalesinde muhtelif malzemenin hararet muhafazası kabi- liyetleri grafik halinde tesbit ve neşrolunmuş- tur. Mezkûr mecmuadan iktiıbas olunan 1 nu- maralı şekil muhtelif malzemenin harareti mu- hafaza noktai nazarından mütesavi sühanları- nı göstermektedir. Şekil vâzi surette hararet ziyama az mukavemeti olan malzeme kullanıl- dığı takdirde duvarın nekadar çok kalın yapıl-

ması icap ettiğini ve bilâkis tamamen harareti çok az zayi eden malzeme ile veyahut tabaka tabaka muhtelff taklitte malzeme kullanarak nekadar ince duvarla ayni neticeye varılabile- ceğini göstermektedir.

Harici duvarlar yalnız hararetin zıyaına mukavemet etmekle mükellef değildirler; bun- dan başka bir takım şeraiti de tatmin etmeli- dirler. Binaenaleyh mimarın vazifesi haricî du- varları bütün .bu şeraiti ayni derecede temin ve tatmin edecek inşa tarzını bulmaktır.

Haricî duvarın i f a ettiği vazifeler - binayı tutma mukavemeti müstesna - üç zümreye irca olunabilir. İ ) Harareti iddihar ve tevkif. 2) Rüz- gâr ve yağmurdan muhafaza. 3) Muhafaza zarfı vazifesi.

Harareti ithar vazifesi duvarın dahilî sat- hına mücavir kısmı tarafından ifa olunur; da- hilî harareti ithar edecek olan bu tabaka tabi- aten harareti bel ve ithara müsait malzeme ile yapılır. Hararet iddiharına müsait malzemenin en iyisi pişmiş taşlardır. Eğer oda harice naza- ran daha fazla müshin ise duvarın dahilî taba- kası tarafından ithal olunan hararet mütema- diyen harice kaçar. Binaenaleyh müddehar ha- raretin kaçmasına mâni olmak icap eder. Hara- reti iddihar eden tabaka hararetin zıyaına mâni olacak tabaka ile muhafaza olunur. Harareti iddihara müsait olan malzeme tabiaten hara- retin ziyama az mânidirler. Binaenaleyh hara- retin ziyama mümanaat için başka malzeme kullanmak daha muvafıktır.

Hararetin iddiharmı temin ve zıyaına mâni olan tabakalar duvarın dahilî cephesinde bu- lunurlar; rüzgâra ve yağmura mukavemet ede- cek tabakalar ise haricî cephesinde - ekseriyet- le haricî sıva halinde - bulunur. Binanın hari- cî duvarlarının muayyen derecede havaya nü- fuzuna müsait bulunması lüzumundan bahse- dilmektedir. Bu mesamiyetin bulunması harç derunünde mevcut suyun kimyevî ittihadına hadim havanın nüfuzuna ve artan suyun hari- ce çıkmasına lüzum olan duvarlar için fayda- lıdır. Bundan başka yağmurlar ıslanan duvar- için de mesamiyete lüzum vardır. Zira mesa- mattan giren hava duvarın süratle kurumasını temin eder. Mezkûr ihtiyaçlardan azade bulu- nan duvarlar için hava nüfuzuna müsait bu- lunmak zarureti yoktur. Zira duvar dahiline nüfuz eden hava hararet zıyaile alâkadardır.

Şu izahata göre duvara hava nüfuzunu mennetmek, duvarın hararet zıyaına karşı mu- kavemetini arttırmak demektir. Duvar dahilde harcın tasallülbü için hava ihtiyacı bulunmı- yan ahvalde duvarı bilâhare binaya ve sakin-

(4)

İerine zarar gelmeksizin h a v a nüfuzuna m u k a - v i m y a p m a k mümkündür.

F a k a t bu takdirde duvarı y a haricî sıvasi- le veyahut inşaatın icap ettirdiği derinlikte bir tabaka ile rutubete karşı gayrikabili n ü f u z h a - le sokmak icap eder. Rutubetin n ü f u z edebile- ceği derinliğe kadar havada n ü f u z edebilmeli- dir ki n ü f u z etmiş bulunan su kolayca tebah- hur edebilsin. Duvarın suya v e hava nüfuzuna karşı takviyesi «malzemei m â n i a » (sperrsteppe) n a m ı verilen suyu geçirmez v e h a v a y ı geçirmez malzeme ile yapılır.

Haricî duvarların su vazifesi, • bina dahilini hariçteki gürültülerden m u h a f a z a eder. Haricî duvarın, tadat olunan bilumum vezaifini i f a edecek kabiliyeti olabilmesi için hangi nevi

malzemenin intihabının münasip olacağı düşü- nüldüğü zaman m i m a r y a duvarı bir tek m a l - zemeden yapar ve icabına göre bu duvarı da- hilî ve h a r i c î cephelerinden münasip tabakalar setreder veyahut ta her b i r v a z i f e y e tekabül edecek tabakaları bir araya getirerek muhtelit bir duvar inşasına karar verir.

Bittabi birinci tarzı inşanın tatbikatı b a - sittir. F a k a t fazla malzeme gider. İkinci inşa tarzında ise bilâkis tatbikî müşkülât vardır;

f a k a t m a l z e m e israfı yoktur. Hangi tarzın da- ha iktisadî olacağı işin hususiyetine göre bil- hesap tayin olunmalıdır. M a l z e m e intihabında ve inşaatta yalnız işçilik m a s r a f ı değil işçilik m a s r a f ı n ı n ; duvar nefasetine v e onun mezkûr şeraiti t a t m i n kabiliyetinin nisbeti d e tetkik olunmalıdır.

ııza gönderilen eserler:

La putrelle dans le Bâtirnent (2 cilt)

Y a p ı d a p u t r e l

technique pour l'utilisation Le comtoir sideru

Y u k a r ı d a yazılı bürolar t a r a f m d a n hazır- lanan bu kitap iki ciltten ibarettir. Binada put- relin istimalini ve putrelli binaların, diğer tarzı inşalara nazaran f a y d a l a r ı n ı m ü d a f a a etmek ma ksadile; en basit istimal tarzından başlıya- rak, bunların mukavemet hesabatmı, çok açık bir surette, herkesin anlıyabileceği bir i f a d e ile, a n - latan, birçok misalleri, pratik bir surette tanzim edilmiş cetvelleri ve hesabat tablolarını ihtiva e -

H a b e

Stadyum inşaatı

Keşif bedeli 1,369,782 lira 84 kuruş olan A n k a r a şehri stadyum v e hipodromunun m u - a y y e n bir kısmının inşası toptan götürü ola- rak v e keşif bedeli 368,424 lira o l a n İncesu mecrasının ıslah ve c i v a r ı n ı n d r e n a j ı vahidi kıyasî f i a t esası ile 16 nisan 1934 tarihine k a - dar münakaşaya çıkarılmıştır. İ h a l e A n k a r a vilâyetinde 16 nisan 1934 pazartesi günü saat 15 'te yapılacaktır.

den bu kitap güzel tasnif edilmiş bir eserdir.

Bilhassa putrelli döşemeler imâlinde son kullanılan yapı tarzları ve malzemesi tetkik e - dilmiş, itinalı resimlerle muhtelif sistemler tes- bit edilmiştir.

D e m i r inşaatı tatbik etmek istiyenler; b u kitapta e n basit ve açık hesabatı bulabilecek- lerdir. Bu eseri bilhassa viîâyetlerdeki arkadaş- larımıza tavsiye ederiz.

r I e r

D a h a ziyade m a l û m a t almak istiyenlerin Ankara vilâyeti N a f ı a Başmühendisliğine m ü - racaatı lâzımdır.

Belediyelere verilen yüzde onlar (Gazetelerden)

Dahiliye Vekâletinden vilâyetlere g e l e n bir tamimde belediyelerin oktruva resminin yerine ikame edilen v e gümrüklerce tahsil olunan yüzde o n belediye hisselerinden evvelce böyle

Referanslar

Benzer Belgeler

[r]

[r]

Bir iş sahibinin arzusu üzerine mimar tarafından hazırlanan proje mevkii tatbike konulmaz ise, o binanın inşası için miktarı tesbit edilen malzemenin ve bütün binanın

Direkler evin dere- cesine göre işlenmeden bırakıldığı gibi ayrı ayrı renklere d

Bu yekûn bir şehirliyi kol'kutacak bir şeydir.. Ve şehirliler bu devamlı

(1982) worte a book in Urdu, entitled, "Sir Sayyid Aur Aligarh Tehrik (Sir Syed a n d Aligarh Movement)".^^ In this book, the common topics are, life a n d works of

Bilâkis gölge tarafındaki (şimale nazır) odalar oldukça serindirler ve diğer cephedeki odalardan daha fazla mahrukatla ısıtılabilirler. Son seneler zarfında Almanyada

Burada altı kata kadar inşaata müsaade vardır.. 2 inci mıntaka — Eski tahkimat sahasında- ki