• Sonuç bulunamadı

Çocukların çalıştırılmasının ekonomik büyümeye etkisi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Share "Çocukların çalıştırılmasının ekonomik büyümeye etkisi"

Copied!
182
0
0

Yükleniyor.... (view fulltext now)

Tam metin

(1)

T.C.

DOKUZ EYLÜL ÜN VERS TES SOSYAL B L MLER ENST TÜSÜ

ÇALI MA EKONOM S VE ENDÜSTR L K LER ANAB L M DALI ÇALI MA EKONOM S VE ENDÜSTR L K LER PROGRAMI

YÜKSEK L SANS TEZ

ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ

EKONOM K BÜYÜMEYE ETK S

Ekrem Ersin CESUR

Dan man

Prof. Dr. Zeki ERDUT

(2)

YEM N METN

Yüksek Lisans tezi olarak sundu/um “Çocuklar n Çal t r lmas n n Ekonomik Büyümeye Etkisi” adl çal man n, taraf mdan, bilimsel ahlak ve geleneklere ayk r dü ecek bir yard ma ba vurmaks z n yaz ld / n ve yararland / m eserlerin bibliyografyada gösterilenlerden olu tu/unu, bunlara at f yap larak yararlan lm oldu/unu belirtir ve bunu onurumla do/rular m.

Tarih 30/06/2006

Ekrem Ersin CESUR mza

(3)

YÜKSEK L SANS TEZ SINAV TUTANA#I Ö%rencinin

Ad( ve Soyad( : Ekrem Ersin CESUR

Anabilim Dal( : Çal(/ma Ekonomisi ve Endüstri li/kileri Program( : Çal(/ma Ekonomisi ve Endüstri li/kileri

Tez Konusu : Çocuklar(n Çal(/t(r(lmas(n(n Ekonomik Büyümeye Etkisi

S(nav Tarihi ve Saati :

Yukar da kimlik bilgileri belirtilen ö/renci Sosyal Bilimler Enstitüsü’nün ……….. tarih ve ………. Say l toplant s nda olu turulan jürimiz taraf ndan Lisansüstü Yönetmeli/inin 18.maddesi gere/ince yüksek lisans tez s nav na al nm t r.

Aday n ki isel çal maya dayanan tezini ………. dakikal k süre içinde savunmas ndan sonra jüri üyelerince gerek tez konusu gerekse tezin dayana/ olan Anabilim dallar ndan sorulan sorulara verdi/i cevaplar de/erlendirilerek tezin,

BA ARILI D OY B RL E ile D

DÜZELTME D* OY ÇOKLUEU D

RED edilmesine D** ile karar verilmi tir.

Jüri te kil edilmedi/i için s nav yap lamam t r. D***

Ö/renci s nava gelmemi tir. D**

* Bu halde adaya 3 ay süre verilir. ** Bu halde aday n kayd silinir.

*** Bu halde s nav için yeni bir tarih belirlenir.

Evet Tez burs, ödül veya te vik programlar na (Tüba, Fullbrightht vb.) aday olabilir. D Tez mevcut hali ile bas labilir. D

Tez gözden geçirildikten sonra bas labilir. D

Tezin bas m gereklili/i yoktur. D

JÜR ÜYELER MZA

………. L Ba ar l L Düzeltme L Red ...……...

………. L Ba ar l L Düzeltme L Red …...…...

(4)

ÖZET Yüksek Lisans Tezi

Çocuklar(n Çal(/t(r(lmas(n(n Ekonomik Büyümeye Etkisi Ekrem Ersin CESUR

Dokuz Eylül Üniversitesi Sosyal Bilimleri Enstitüsü

Çal(/ma Ekonomisi ve Endüstri li/kileri Anabilim Dal( Çal(/ma Ekonomisi ve Endüstri li/kileri Program(

Uluslararas( Çal(/ma Örgütü (UÇÖ)’ne göre, günümüzde çocuklar(n istismar ve suistimalinin en önemli kayna%( olan çocuklar(n çal(/t(r(lmas(, 15 ya/(ndan (baz( geli/mi/ ülkelerde 14) küçük çocuklar(n sa%l(klar(na zarar veren, fiziksel, zihinsel, tinsel ve sosyal geli/imlerini tehdit eden ve e%itim olanaklar(n( tehlikeye sokan i/lerde çal(/t(r(lmalar( olarak tan(mlanmaktad(r.

UÇÖ, dünyada 5-14 ya/ grubundaki 217.700 bin yak(n çocu%un çal(/t(r(ld(%(n( ve bu çocuklardan 74.400 bininin tehlikeli durum ve ko/ularda oldu%unu tahmin etmektedir. Bu tahmini rakamlar, konunun boyutunu ve önemini göstermektedir.

Çocuklar(n çal(/t(r(lmas(, dünyada ve özellikle geli/mekte olan ülkelerde yayg(n bir sorundur. Özellikle çal(/maya kabulde en az ya/a ili/kin düzenlemelerin bulunmad(%( tar(ma dayal( ekonomilerde daha fazla say(da çocu%un çal(/t(r(ld(%( görülmektedir. Farkl( birçok nedenin varl(%( söz konusu olmakla birlikte, çocuklar(n çal(/t(r(lmas(n(n en önemli nedeni yoksulluktur ve çocuklar(n çal(/t(r(lmas( ile bu sorunun çözülece%i dü/ünülmektedir. Ailelerin çocuklar(n( e%itmek yerine daha karl( oldu%u dü/ünülen çal(/maya yönlendirilmelerinde etkili olan bir di%er unsur, kurumsal e%itime eri/ilememesi veya kalite e%itim olana%(ndan yoksunluk gibi e%itsel sorunlard(r. Baz( ülkelerde kal(pla/m(/ kültürel ve sosyal roller de e%itimi engelleyerek, çal(/t(r(lan çocuk say(s(n( artt(rmaktad(r. Çocuklar(n çal(/t(r(lmas(n(n bir di%er nedeni küreselle/me sürecinde i/gücü piyasas(ndaki de%i/imdir. Yap(sal uyum programlar( çerçevesindeki esneklik uygulamalar( ve kurals(zla/t(rmalar da geli/mekte olan ülkelerde yoksullu%a neden olarak bu ülkelerde çocuklar(n çal(/t(r(lmas(n( artt(rmaktad(r.

Çocuklar(n çal(/t(r(lmalar( k(sa dönemde ailelerinin gelirini artt(rmakla birlikte, uzun dönemde bunun tersi bir sonuç vermektedir. Çocuklar(n çal(/t(r(lmas( onlar(n e%itimini engelledi%i gibi nitelikli i/gücü olmalar(n( da engellemektedir. Bu nedenle, çocuklar(n çal(/t(r(lmas( uzun dönemde ekonomik büyümeyi olumsuz etkilemektedir.

Anahtar Kelimeler: 1) Çocuk Çal t r lmas , 2) Ekonomik Büyüme, 3) sizlik, 4) Yoksulluk, 5) Sosyal D lanma

(5)

ABSTRACT

The Master Thesis

The Effect of the Child Labour on Economic Growth Ekrem Ersin CESUR

Dokuz Eylul University Institute of Social Sciences

Department of Labour Economics and Industrial Relations Labour Economics and Industrial Relations Programme

Child labour which is the most important source of child exploitation and child abuse today to International Labour Organization (ILO), is defined as work that damages children’ health, restricts their physical, mental, psychological and social development and jeopardize education facilities that is done by children the age of 15 (14 in some developing countries).

The ILO estimates that 217.7 million children aged 5-14 work throughout the world and 74.4 million of those work in hazardous situations and conditions. These conjectural figures display the size and importance of the issue.

Child labour is a pervasive problem throughout the world, especially in developing countries. Child labour is especially prevalent in rural areas where the capacity to enforce minimum age requirements for work is lacking. Children work for a variety of reasons, the most important being poverty and the induced pressure upon them to escape from this plight. Schooling problems also contribute to child labour, whether it be the inaccessibility of schools or the lack of quality education which spurs parents to enter their children in more profitable pursuits. Traditional factors such as rigid cultural and social roles in certain countries further limit educational attainment and increase child labor. The another reason of the child labour is the labour market change in the globalization process. In the structural adjustment programme context, flexible application and deregulasitions give rise to poverty in the developing countries therefore child labour is increased in these countries.

Although, child labour increases family income in short-run, it is given the exact opposite of this result. Child labour jeopardize children’ education and to be well qualified workforce at the same time. Hence, child labour affect economic growth negatively in the long-run.

Key World: 1)Child Labour, 2)Economic Growth, 3)Unemployment

(6)

Ç NDEK LER

YEM N METN ...II YÜKSEK L SANS TEZ SINAV TUTANAEI ... III ÖZET...IV ABSTRACT... V Ç NDEK LER ...VI KISALTMALAR ...IX TABLO L STES ...XI EK LLER L STES ...XII G R ... XIII

B R NC BÖLÜM KAVRAMLAR

I. ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASI KAVRAMI ... 1

A. Tan m ... 4

B. Unsurlar ... 5

1. e Al nmada En Az Ya ... 5

2. Gelir Getirici Bir Görülmesi ... 6

3. Me ruiyet ... 7

II. EKONOM K BÜYÜME KAVRAMI... 8

A. Tan m ... 9

B. Unsurlar ... 11

1. Sermaye Birikim Modeli... 12

2. Kamu Harcamalar ... 17

3. Gelir Da/ l m ... 21

K NC BÖLÜM ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ GEREKÇELER , B Ç M VE SONUÇLARI I. ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ GEREKÇELER ... 24

A. Ekonomik Gerekçeler... 24

1. Ekonomik Büyümenin Sa/lanmas ... 24

2. gücü Piyasas n n Yap s n n De/i imi... 27

(7)

B. Toplumsal Gerekçeler ... 33

1. Nüfus Art ... 33

2. Göç ... 34

3. Yoksulluk ... 36

C. Siyasal Gerekçeler ... 38

1. Yap sal Uyum Politikalar ... 38

2. Esneklik... 41

3. Kurals zla t rma ... 44

D. Kültürel Gerekçeler ... 46

1. Geleneksel Aile Yap s ... 46

2. Ücretsiz Aile Çal mas ... 47

3. Ç rakl k... 50

II. ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMA B Ç MLER ... 51

A. çi Statüsünde Çal t r lma... 51

B. Ç rak Statüsünde Çal t r lma... 54

C. Ücretsiz Aile Çal an Olarak Çal t r lma... 55

III. ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ SONUÇLARI... 56

A. B REYSEL SONUÇLAR ... 56

1. Çocuklar n Sa/l / Bak m ndan Sonuçlar ... 56

2. Çocuklar n E/itimi Bak m ndan Sonuçlar ... 60

B. TOPLUMSAL SONUÇLAR ... 62

1. sizlik ... 62

2. Yoksulluk ... 65

3. Sosyal D lanma... 68

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ EKONOM K BÜYÜMEYE ETK S I. KISA DÖNEMDE EKONOM K BÜYÜMEYE ETK S ... 73

A. Nüfus ... 73

B. E/itim ... 77

C. Sa/l k... 81

(8)

E. Gelir Da/ l m ... 87

II. UZUN DÖNEMDE EKONOM K BÜYÜMEYE ETK S ... 89

A. Nüfus ... 90 B. E/itim ... 93 C. Sa/l k... 96 D. stihdam... 99 E. Gelir Da/ l m ... 103 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASI LE MÜCADELE ED LMES I. ULUSAL DÜZEYDE... 106

A. Devlet Müdahalesi... 106

B. Sosyal Taraflar... 110

II. ULUSLARARASI DÜZEYDE... 115

A. Uluslararas Çal ma Örgütü Düzenlemeleri... 116

B. Çocuk Çal t r lmas n n Ortadan Kald r lmas Uluslararas Projesi (IPEC) ... 123

SONUÇ ... 130

(9)

KISALTMALAR

AB Avrupa Birli/i

ABD Amerika Birle ik Devletleri

APEC Asia Pacific Economic Cooperation

Anadolu Üniversitesi

Ak.Ü Akdeniz Üniversitesi

An.Ü Ankara Üniversitesi

bkz. Bak n z

BM Birle mi Milletler

C. Cilt

CDDRL Center on Democracy, Development, and The Rule of Law

CM S Çimento Müstahsilleri verenleri Sendikas

CREA Centre de Recherche en Economie Appliquée

DEÜ Dokuz Eylül Üniversitesi

DFID Deparrment for Institute Development

D E Devlet statistik Enstitüsü

D SK Devrimci çi Sendikalar Konfederasyonu

DPT Devlet Planlama Te kilat

Erciyes Üniversitesi

FDI Foreign Direct Investment

GSY H Gayri Safi Yurtiçi Has la

Gazi Üniversitesi

Hacettepe Üniversitesi

ICFTU International Confederation of Free Trade Unions

ILO International Labour Organization

IMF International Monetary Fund

IPEA Instituto de Pesquia Econômica Aplicada

IPEC International Programme on the Elimination of Child Labour

stanbul Bilgi Üniversitesi

BF ktisadi dari Bilimler Fakültesi

(10)

IZA Instituts zur Zukunft der Arbeit

Kamu- / Kamu letmeleri verenleri Sendikas

Kocaeli Üniversitesi

MESS Türkiye Metal Sanayicileri Sendikas

Marmarar Üniversitesi

No Number

OECD Organisation for Economic Co-operation and Development

PETROL- Türkiye Petrol, Kimya, Lastik çileri Sendikas

s. Sayfa Numaras

Sa. Say

SBE Sosyal Bilimler Enstitüsü

SBF Siyasal Bilgiler Fakültesi

SELA El Seminario en Latino América de Teoría Constitucionally Politica

SHY Sosyal Hizmetler Yüksek Okulu

Sakarya Üniversitesi

TC Türkiye Cumhuriyeti

TES- Türkiye Enerji, Su ve Gaz çileri Sendikas

T SK Türkiye veren Sendikalar Konfederasyonu

TÜH S Türkiye A/ r Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu verenleri Sendikas

TÜ K Türkiye statistik Kurumu

TÜRK- Türkiye çi Sendikalar Konfederasyonu

UÇK Uluslararas Çal ma Konferans

UÇÖ Uluslararas Çal ma Örgütü

UN United Nations

UNDP United Nations Development Programme

UNESCO United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization

UNICEF United Nations Children’s Fund

US United States

Uluda/ Üniversitesi

Vol. Volume

(11)

TABLO L STES

Tablo 1: Farkl Ya Gruplar nda Çal t r lan Çocuklara li kin Tahminler s. 3 Tablo 2: Dünyada Okur-Yazar Olmayanlar n Toplam Nüfus çindeki Pay s. 78

Tablo 3: 138 ve 182 Say l Sözle melerin Onay Durumu s.121

(12)

EK LLER L STES

ekil 1: Çocuklar n Çal t r lmas ve Yoksulluk K s r Döngüsü s. 66

ekil 2: Nüfus Art n n Piyasa Emek Sunum E/risine Etkisi s. 74

ekil 3: Dünyada Nüfus Art H z (1990-1999) s. 91

ekil 4: Ki i Ba na Gayri Safi Yurtiçi Has la Art Oranlar (1990-1999) s. 91

(13)

G R

Çocuklar n çal t r lmalar endüstri devrimi öncesine kadar uzanan ve günümüzde de geçerlili/ini koruyan bir sorundur. Özellikle azgeli mi ülkelerde, temelinde yoksulluk olmakla beraber, çe itli ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel gerekçelerle çocuklar n çal t r ld klar görülmektedir. Ancak, bu sorun sadece az geli mi ülkelerde de/il, ayn zamanda s n rl olarak geli mi lerde de görülmektedir. Küreselle me sürecinde üretim yap s nda meydana gelen de/i imle geli mi ülkelere ba/ ml hale gelen azgeli mi ülkelerin, artan rekabet ortam nda kendilerine sadece i gücü maliyetlerini dü ürerek avantaj sa/lamalar , sorunun kayna/ n ve yönünü göstermektedir.

Çocuklar n çal t r lmas sorunu hakk nda bilgi sahibi olabilmek için Uluslararas Çal ma Örgütü (UÇÖ) tahminlerinden yararlan lmaktad r. 2006 y l nda Uluslararas Çal ma Konferans (UÇK)’n n 95. oturumunda, dünyada 18 ya ndan küçük 317.400 bin çocu/un gelir getirici bir i te çal t r ld / , bunlar n içinden 217.700 bin çocu/un sa/l k, geli im ve e/itimlerini olumsuz etkileyen üretim faaliyetlerinde ve 126.300 bin çocu/un da tehlikeli i lerde çal t r ld / n n tahmin edildi/i aç klanm t r. Buna göre, dünyada 200 milyondan fazla çocu/un sa/l / n , fiziksel ve zihinsel geli imini ve e/itimini olumsuz etkileyen artlarda çal t r lmalar , sorunun ne denli önemli oldu/unu göstermektedir.

Çocuklar n çal t r lmas n n salt ekonomik de/il, ayn zamanda sosyal gerekçeleri de bulunmaktad r. Nitekim son y llarda, çocuklar n çal t r lmas n n ekonomik boyutuna ili kin bilimsel ara t rmalar n giderek artt / görülmekte, ancak sosyal gölgede kalmaktad r. Çocuklar n çal t r lmas n n en önemli nedenlerinden biri olarak gösterilen yoksullu/un ortadan kald r lmas nda, ekonomik büyümenin çözüm olarak gösterilmesi sonucunda, az geli mi ülkelere yönelik geli tirilen yap sal uyum programlar n n, uyguland / ülkelerde ekonomik büyüme sa/lamamas yan nda, yoksullu/u ve dolay s yla çocuklar n çal t r lmas n daha da artt rmas , teorik çal malar n sosyal gölgede kal nedenini aç klamaktad r.

(14)

Çocuklar n çal t r lmas n n ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin

sorguland / çal ma, çocuklar n çal t r lmas n n ekonomik büyümeyi

etkileyebilece/i ve k sa dönemde olumlu olsa bile, uzun dönemde olumsuz etkilerin a/ r basabilece/i varsay m na dayanmaktad r.

Tezin ilk bölümü kavramlara ayr lm ve çocuklar n çal t r lmas ile ekonomik büyüme aç klanmaya çal lm t r.

kinci bölümde çocuklar n çal t r lmas n n gerekçeleri, biçimleri ve sonuçlar ara t r lm t r. Bu bölümde, çocuklar n çal t r lmalar n n ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel gerekçeleri incelenmi , çal ma biçimlerine yer verilmi ve çocuklar n çal t r lmas nedeniyle ortaya ç kan sorunlar saptanmaya çal lm t r.

Üçüncü bölümde, çocuklar n çal t r lmas n n k sa ve uzun dönemde ekonomik büyüme üzerindeki etkileri ara t r lm t r. Bu amaçla nüfus, e/itim, sa/l k, istihdam ve gelir da/ l m de/i kenleri incelenmi tir.

Dördüncü ve son bölümde ise, çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r lmas için ulusal ve uluslararas düzeyde geli tirilen mücadele yöntemleri ve bu yöntemlere kaynakl k eden UÇÖ’nün Çocuklar n Çal t r lmas n n Ortadan Kald r lmas Uluslararas Program çerçevesinde bir de/erlendirme yap lm t r.

(15)

B R NC BÖLÜM KAVRAMLAR

I. ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASI KAVRAMI

Çocuklar n çal t r lmas , küresel ölçekte yayg n, karma k ve çok yönlü bir olgudur. Bunun yan s ra, güvenilir bilgi ve nicel analiz eksikli/i, sorunla etkili mücadele yollar n n geli tirilmesini daha güç hale getirmektedir. Uzun y llardan beri, çocuklar n çal t r lmas n n nedenlerine, konunun önemine, yap s na ve sonuçlar na ili kin bilgi eksikli/i, dünyan n her yerindeki milyonlarca çocuk ve ergeni etkileyen bu olguya kar koyacak, durduracak ve ortadan kald racak etkili çal malar n gerçekle tirilmesindeki önemli bir engeldir.1

Çocuklar n çal t r lmas endüstri devrimi öncesine kadar giden, günümüzde son derece yayg nla m bir sorundur.2 Çocuklar n çal t r lmas n n bir sosyal sorun olarak ortaya ç kmas endüstri devriminin bir sonucu olmas na ra/men, çocuklar n çal t r lmas daha önce de görülmekteydi. Küçük ya taki çocuklar, baz ev i lerini yap yor; tar msal faaliyete kat l yor ve bir sanat ö/reniyorlard . Bunlar do/al kar lanmaktayd ve çocuklar n ekonomide bir rol oynay p oynayamayacaklar tart lm yordu. Ancak, 18. yüzy lda ngiltere’de sanayi üretiminde çocuklar n çal t r lmaya ba lanmas yla durum tamamen de/i ti.3Gerçekten endüstri devrimiyle birlikte çocuklar n çal t r lmas n n niteli/inde ve niceli/inde önemli bir de/i im olmu tur. Bu geli meler mekansal olarak de/erlendirildi/inde, gerek zamanlama

1 ILO, Report on the Results of the National Child Labour Survey in the Dominican Republic.

International Labour Office, Costa Rica, 2004, s. vi.

2 Nükhet Hotar Ba argan, Burcu Kümbül, “Çal an Çocuk Sorununa Aileleri Aç s ndan Bir Bak ;

zmir li Örne/i”, Türkiye’de Çal an Çocuklar Semineri. Devlet statistik Enstitüsü (D E), Ankara, 29-31 May s 2001, s. 141.

3 Peter Dorman, Child Labour in the Developed Economies, ILO/International Programme on the

Elimination of Child Labour (IPEC) Working Paper, International Labour Office, Geneva, 2001, s. 3.

(16)

gerekse nitelik aç s ndan farkl l klar gösterse de hemen her toplumda rastlan lan bir sorun olmu tur.4

Çocuklar endüstri devriminden önce de çal t r lmas na ra/men, üretime kat lmalar n n bedensel güçlerinin kald ramayaca/ a/ rl kta olmas , çocuklar n geli imlerine zarar vermi tir. Endüstri devrimi ile birlikte çocuklar, kütle halinde fabrikalarda en a/ r ve y prat c ko ullar içinde çal maya zorlanm lard r.5 Endüstrile menin ilk a amalar nda, birçok ülkede çocuklar n çal t r lmas nda bir sak nca görülmemi tir. Bu dönemde, çocuklar n çal t r lmas na ili kin baz ara t rmalarda, geli imin bu a amas nda çocuklar n çal t r lmas na özel bir ihtiyaç duyuldu/u belirtiliyordu. Çocuklar n çal t r lmas na ili kin bilgilerin artmas yla, ortak bir uzla ya var lmas çok zaman almad .6

Çocuklar n çal t r lmalar , dünya gündeminde en üst s rada yer almas gereken ve ivedi çözüm bekleyen bir sorundur. Milyonlarca çocuk fiziksel, zihinsel, e/itsel, sosyal, duygusal ve kültürel geli imlerine zarar veren ve hem ulusal yasalara hem de uluslararas standartlara uygun olmayan ko ullarda çal maktad r.7 Her ülke ya çocuklar çal t rarak ya da üretiminde çocuklar n çal t r ld / ürünleri ithal etmek yoluyla bir ekilde bu süreçte yer almaktad r. Ayr ca, çocuklar n çal t r lmas sadece geli mekte olan ülkelerde de/il, ayn zamanda birçok geli mi ülke de geçerlidir.8

2004 y l itibari ile yap lan tahminlere göre, dünyada 5-14 ya aras ndaki 190,700 bin çocuk gelir getirici bir faaliyette bulunmaktad r. Bu tahmine 4 Faruk Sapancal , “Küreselle me Ba/lam nda Çocuk stihdam ve Önlenmesine Yönelik Çabalar”,

Çimento veren Dergisi. C.:16, Sa.:4, Çimento Müstahsilleri verenleri Sendikas (CM S), Ankara, Temmuz 2002, s. 18-19.

5 Cahit Talas, Toplumsal Politika. mge Kitabevi Yay nlar , Yay n No: 14, Ankara, 1990, s. 46. 6 Bjørne Grimsrud, Millennium Development Goals and Child Labour, Understanding Children’s

Work: An Inter-Agency Research Cooperation Project. International Labour Office, Unicef, World Bank Group, 2003, s. 4.

7 Nejat Kocabay, “ Uluslararas Çal ma Örgütü Çocuk çili/inin Sona Erdirilmesi Uluslararas

Program (IPEC)”, Türkiye’de Çal an Çocuklar Semineri. D E, Ankara, 29-31 May s 2001, s. 27.

8 Line Eldring, Sabata Nakanyane, Malehoko Tshoaedi, Child Labour in the Tobacco Growing

Sector in Africa, Conference on the Eliminating Child Labour: Establishing Best Practise in Tobacco Farming. International Union of Food, International Tobacco Growers’ Association, British American Tobacco, Nairobi, 8-9th October 2000, s. 7.

(17)

bak ld / nda, an lan ya grubundaki tüm çocuklar n yüzde 15.8’inin gelir getiren bir faaliyette bulundu/u görülür. 5-17 ya grubunda gelir getirici bir faaliyette bulunan çocuk say s n n ise 317.400 bin oldu/u tahmin edilmektedir.9 Bununla birlikte çocuklar n gelir getiren bir i te çal malar , En Az Çal ma Ya na ili kin 138 say l (1973) ve Çocuklar n Çal t r lmas n n Kabul Edilemez En Kötü Biçimlerine ili kin 182 say l (1999) UÇÖ sözle melerine göre ortadan kald r lmas gereken çocuk istihdam ile denk tutulmamaktad r.10

Çocuk istihdam n n, çocuklar n gelir getiren bir faaliyette bulunmalar ndan daha dar bir kapsam bulunmaktad r. 12 ya ve daha büyük çocuklar n hafif i lerde haftan n birkaç saati çal malar ve 15 ya ve üstündekilerin tehlikeli olmayan i lerde çal malar çocuk istihdam kapsam na girmemektedir.11 2004 y l itibariyle yap lan tahminlere göre, dünyada 15 ya n alt nda 165.800 bin çocuk çal an n bulundu/u tahmin edilmektedir. Çocuk istihdam en çok 5-17 ya grubunda görülmektedir. Bu ya grubunda 217.700 bin çocuk çal t r lmaktad r.12 A a/ daki tabloda dünyada çal t r lan çocuklara ili kin say sal verilere yer verilmektedir.

Tablo 1: Farkl Ya Gruplar nda Çal t r lan Çocuklara li kin Tahminler

(2004)

Ya/ Gruplar( Çocuk Nüfusu Gelir Getirici Bir / Gören Çocuklar

Çal(/t(r(lan

Çocuklar Tehlikeli /lerde Çal(/t(r(lan Çocuklar

5-17 1.566.300.000 317.400.000 217.700.000 126.300.000 5-14 1.206.500.000 190.700.000 165.800.000 74.400.000 15-17 359.800.000 126.700.000 51.900.000 51.900.000 Kaynak: ILO, Child, s. 6.

9 ILO, The End of Child Labour: Within Reach. Report of The Director-General, Global Report

under the Follow-Up to the ILO Declaration on Fundamental Principles and Rights at Work, Report I (B), International Labour Conference, 95th Session 2006, International Labour Off ce, Geneva, 2006, s. 6.

10 ILO, Every Child Counts: New Global Estimates on Child Labour. International Labour Office,

Geneva, 2002, s. 9.

11 ILO, Every, s. 10. 12 ILO, Child, s. 6.

(18)

A. Tan(m(

Birle mi Milletler (BM) Çocuk Haklar Sözle mesi (1989) ve Çocuk

stihdam n n En Kötü Biçimlerinin Ortadan Kald r lmas na li kin 182 say l UÇÖ Sözle mesi’ne göre, 18 ya ndan küçük her birey çocuk olarak tan mlanmaktad r. 5 ya ndan küçük bir çocu/un bir i te çal acak13 veya e/itime ba layacak durumda olmad / genellikle kabul gördü/ünden, çocuklar n istihdam konusunda yap lan çal malarda 5 ya ndan büyük çocuklar dikkate al nmaktad r.14

138 ve 182 say l UÇÖ sözle meleri ile BM Çocuk Haklar sözle mesinde çocuk istihdam ve çocuk istihdam n n en kötü biçimlerinin uluslararas yasal tan mlar yap lm t r. Ad geçen üç sözle me, i veya faaliyetin çocuk ve çocu/un geli imi üzerindeki etkisine ba/l d r. Bir i in çocuk istihdam olarak kabul edilebilmesi için çocu/un sa/l / na, fiziksel, zihinsel, tinsel veya sosyal geli imine zarar verir nitelikte olmal d r. Buna ek olarak, zorunlu e/itim ça/ ndaki çocuklar n da e/itimlerine engel olmas gerekmektedir.15

Sonuç olarak, çocuklar n çal t r lmas onlar n sa/l klar na, fiziksel, zihinsel, tinsel ve sosyal geli imlerine zarar veren; onlar e/itim hayat ndan uzakla t ran ve her türlü e/itimden yoksun b rakan; onlar erken ya ta okuldan ayr lmaya veya e/itimleri devam ederken ayn zamanda gelir getirici bir i te çal maya zorlayan; onlar için çok uzun süreli ve çok a/ r i lerde çal t r lmalar olarak tan mlanmaktad r.16

13 Bununla birlikte bu ya grubundaki çocuklar n da yeti kinler taraf ndan istismar edildikleri veya

cinsel tacize maruz kald klar görülmektedir.

14 ILO, Child Labour: A Textbook for University Students. International Labour Office, Geneva,

2004, s. 29.

15 Bjørne Grimsrud, What Can Be Done about Child Labor? An Overview of Resent Research and

its Implications for Designing Programs to Reduce Child Labor. Social Protection Discussion Paper, Number: 0124, The World Bank, Washington, 2001, s. 1-2.

16 Samuel Grumiau, Child Labour in Albania. International Confederation of Free Trade Unions

(19)

B. Unsurlar(

Ekonomik büyümenin sa/lanmas için çal larak üretimde bulunulmas gerekmektedir. Özellikle geli mekte olan ülkelerde yeti kinlerle birlikte çocuklar n da üretime kat lmalar bir zorunluluk olarak görülmektedir. Ancak, yeti kin ve çocuklar birbirlerinden ay ran özellikler bulunmaktad r. Bu özelliklerden ilki, e/itim ve sa/l k göstergesi olarak kabul edilen takvim ölçüsü yani ya t r. Bunun yan nda, çocuklar n çal t r ld / ndan söz edebilmek için çocuklar n gelir getirici bir i le üretime kat lmalar gerekmektedir. Aksi takdirde, hafif ev i leri gibi rutinler, çocuklar n çal t r lmas anlam na gelmemektedir. Nitekim çocuklar n bu tür faaliyetlerde bulunmas me ru görülmektedir. Bunun d ndaki çal malar ise, ortadan kald r lmas gereken bir sorunun kökeni olarak görülmektedir.

1. /e Al(nmada En Az Ya/

Ya , genellikle bir çocu/un tan mlanmas nda kullan lan, onun 18 ya ndan küçük çocuklar için belirlenen haklardan ve koruma hükümlerinden (BM Çocuk Haklar Sözle mesi, 182 say l UÇÖ Sözle mesi) yararlanmas n sa/layan ve istihdama kabulde en az ya olan 15’in belirlenmesinde (138 say l UÇÖ Sözle mesi) kullan lan uluslararas bir ölçüttür.17

18 ya ndan küçük kimse sa/l / n tehdit eden veya zararl faaliyetler içeren i lerde çal t r lmamal d r. Tam zamanl olarak çal lacak bir i e giri te en az ya geli mekte olan ülkeler için 14 ve di/er ülkeler için 15 olarak belirlenmi tir. Her ne

durumda olursa olsun tam zamanl çal ma zorunlu e/itim ya n n

tamamlanmas ndan sonra söz konusudur. Hafif i lerde çal mada en az ya , geli mekte olan ülkeler için 12 ve di/er ülkeler için 13’tür. Bu ya taki bir çocuk, okuluna engel olmayan ve sa/l / n tehlikeye dü ürmeyen ev i leri d ndaki i lerde çal abilmektedir. Ayr ca mesleki e/itime de ba layabilmektedir. 12-13 ya ndan

17 ILO, Combating Child Labour: A Handbook for Labour Inspectors. International Labour Office,

(20)

küçük çocuklar i gücü piyasas nda faaliyet göstermemekle birlikte, ebeveynlerinin gözetiminde, sosyalle me süreci kapsam nda say lan ve e/itim ve sa/l klar na olumsuz etkisi bulunmayan ev i lerini yapabilirler.18

Ya ölçütü göz önüne al nd / nda çocuklar n çal t r lmas , (i) bir günde kaç saat çal ld / na bak lmaks z n, 15 ya n alt ndakilerin gelir getirici herhangi bir i te çal t r lmalar19 veya (ii) 18 ya alt ndakilerin istismar edilerek, tehlikeli veya ya lar na uygun olmayan, e/itimlerine veya sosyal, fiziksel, zihinsel, ruhsal ve ahlaksal geli imlerine zarar verecek i lerde çal t r lmalar20 olarak tan mlanabilir. Buna göre, bir i te en az çal ma ya ndan küçük çocuklar n çal t r lmas ise, istihdam kavram içinde de/erlendirilir.21

2. Gelir Getirici Bir / Görülmesi

Çal yor olma, çocuk istihdam ile denk tutulmamaktad r. Gelir getiren faaliyet, piyasada bir ücret kar l / yap lan tüm üretim i leri ve bir ücret kar l / olmadan piyasa d nda yap lan belli türdeki üretim i lerini kapsamaktad r. Böylelikle gelir getirici bir i görülmesi, kar l / nda herhangi bir gelir elde edilip edilmedi/ine bak lmaks z n, formel veya enformel ekonomide ve kentte veya k rda gerçekle tirilebilen faaliyet veya meslek olarak tan mlanabilir. Çocuklar n bir akrabalar n n yürüttü/ü i lerde bir gelir elde etmeden gerçekle tirdikleri faaliyetler de gelir getirici bir faaliyet görme olarak de/erlendirilir. Ayr ca, ba kalar n n ev i lerinde herhangi bir biçimde çal an çocuklar n da gelir getiren bir faaliyette bulunduklar kabul edilir. Bununla birlikte, kendi ev i lerini yapan çocuklar n gelir getiren bir faaliyet gördükleri söylenemez.22

18 Bjørne Grimsrud, Child, s. 2.

19 Klaus Günther, Child Labour in Kyrgyzstan: An Initial Study, Draft Working Paper, ILO,

Bishkek, 2001, s. 8.

20 F.M. Orkin Head, Child Labour in South Africa, Department of Labour South Africa, 2000, s. 1. 21 ILO, A Future without Child Labour. Global Report under the Follow-up to the ILO Declaration

on Fundamental Principles and Rights at Work, Internat onal Labour Conference 90th Session, Report I (B), Internat onal Labour Off ce, Geneva, 2002, s. 10.

(21)

Bu anlamda, kendi evlerindeki i leri yapan çocuklar n faaliyetleri gayri safi yurt içi has lan n hesaplanmas için BM Ulusal Hesaplamalar Sistemi’nde tan mlanan üretim çevresinin23 d nda tutulurlar. Yap lan tahminler, gelir getiren faaliyetlerde çal mayan çocuklar kapsamamaktad r. Uluslararas çal ma standartlar / nda, çocuklar n kendi evlerinde gördükleri ev i leri için istisnalar sa/lanm t r. Bununla birlikte, çocuklar n bu faaliyetlere harcad klar zaman önemlidir. Baz durumlarda, okula kay t veya devaml l k tehlikeye dü mektedir.24

3. Me/ruiyet

Çocuk istihdam , do/as veya yo/unlu/undan dolay çocu/un e/itimine, sa/l / na ve geli imine zarar veren i lerde çal t r lmas olarak tan mlanm t r. Bu bak mdan çocuklar n kendi istekleri ile çal t / n veya çocuklar n çal t r lmas n n me ruiyet ta d / n söylemek olanaks zd r.25

Bu kapsamda, çocuklukla ba/da mayan bir ekilde, çal mak için çok küçük olan çocuklar n, dü ük ücretlerde uzun saatler, sa/l /a zararl , fiziksel ve zihinsel geli imi olumsuz etkileyen ko ullarda, ailelerinden ayr larak ve e/itimden mahrum b rak larak çal t r lmalar yer almaktad r. Çocuk istihdam , çocukta telafisi mümkün olmayan zararlara neden olabilmektedir. Bu nedenle, uluslararas ve ulusal yasalara ayk r d r.26

Bununla birlikte, tüm i ler çocuklara zarar vermez. Küçük ya lardaki birçok çocuk ev i lerinde yard mc olmakta, basit i ler yapmakta veya ailelerinin tar m i lerinde veya i yerlerinde ebeveynlerine yard m etmektedirler. Bu sayede çocuklar 23 Üretim çevresi, (a) mal veya hizmet üretiminde kullan lacak mal ve hizmetlerin üretimini de

içeren, üreticilerinden ba ka birimlere sa/lanan veya sa/lanmas tasarlanan bireysel veya toplu tüm mal ve hizmetlerin üretimini; (b) üreticilerin kendi tüketimleri veya sermaye birikimleri için kendi hesaplar na yapt klar mal ve hizmet üretimini; (c) ev sahipleri taraf ndan yap lan konut hizmetleri ve ev i lerinde ücret kar l / çal larak gerçekle tirilen hizmet üretimi gibi üretimleri içermektedir. Bilgi için bkz.: BM, System of National Account 1993, http://unstats.un.org/unsd/ sna1993/glossform. asp?getitem=453, (15 Mart 2006).

24 ILO, Every, s. 30.

25 Atalay Yörüko/lu, De/i en Toplumda Aile ve Çocuk. Özgür Yay nevi, stanbul, 1997, s. 227. 26 ILO, Combating, s. 3.

(22)

gelece/in i çileri ve toplumun yararl birer üyesi olarak ihtiyaç duyacaklar deneyimi kazanmaktad rlar. Dikkatle izlendi/inde hafif i lerin, çocuklar n sorumluluk almay ö/rendikleri ve becerilerinden gurur duyduklar sosyalle me ve geli im süreçlerinin önemli bir parças oldu/u görülmektedir. Bu tür i ler risksiz de/illerdir. Ancak, bunlar çocuk istihdam olarak de/erlendirilmemektedir.27 Çocuk veya ergenlerin sa/l klar n ve ki isel geli imlerini etkilemeyen veya e/itimlerine engel olmayan i ler olumlu olarak görülmektedir. Ev i lerinde, okul d ndaki ve tatil sürelerinde ailenin i yerindeki çal ma ile veya cep harçl / kazanarak aileye yap lan yard mlar bu i lere örnektir. Bu tür i ler, çocuklar n geli imine ve ailenin gönencine katk da bulunmakta; deneyim ve beceri kazand rmakta ve ya amlar boyunca toplumun üretken birer üyesi olmalar na yard m etmektedir.28 Belirtilen i ler, çocuk istihdam kapsam nda de/erlendirilmemektedir.29 Ancak, birçok çocuk say lan bu olumlu etkilerden uzakta, büyüme ve geli imlerine engel olacak, çocuk istihdam kapsam ndaki i lerde çal t r lmaktad r.30

II. EKONOM K BÜYÜME KAVRAMI

Klasik ekol sonras nda ekonomistler, üretim, da/ t m, tüketim gibi temel ekonomik faaliyet alanlar n kavramsalla t rm lar ve büyüme ve ulusal zenginlik kavramlar n ulusal gelir muhasebe sistemleri içinde ölçülebilir hale getirmi lerdir. Bir ekonominin büyüyüp büyümedi/ine, makroekonomik muhasebe sistemlerinin temel kategorisi olan gayri safi yurtiçi has lan n (GSY H) reel de/i imleri izlenerek karar verilir. Belirli bir dönem içinde reel GSY H artm sa, ekonomik büyüme gerçekle mi tir. Ayr ca has la, ürün anlam na geldi/inden, daha çok ürün anlam nda, ulusal zenginlik artm demektir.31

27 Ayn kaynak (A.k.) s. 3. 28 ILO, Textbook, s. 16. 29 ILO, Future, s. 9.

30 IPEC/ILO, Child Labour: An Information Kit for Teachers, Educators and their Organizations,

Book I: Children’s Right and Education. IPEC/ILO, Geneva, 1998, s. 2.

31 E. Ahmet Tonak, “ ktisadi Büyüme, Uluslar n Zenginli/inin Artmas m Demektir?”, Küresel

Düzen: Birikim, Devlet ve S n flar. (Derleyenler: Ahmet H. Köse, Fikret enses, Erinç Yeldan), leti im Yay nlar , Yay n No: 912, stanbul, 2003, s. 143-144.

(23)

Ekonomik büyüme insanl k tarihinde son 200 y lda güçlü bir e/ilim olarak ortaya ç km t r. Endüstri devriminden bu yana dünyan n hemen her bölgesinde ki i ba na üretim ve gelir önemli art lar göstermi , ancak ayn dönemde daha h zl büyüyen ülke ya da bölgelerle daha yava büyüyenler aras nda ciddi farklar ortaya ç km t r. Bu nedenle de 1800 y l na k yasla bugün dünyan n hemen her ülkesinde ortalama gelir çok daha yüksektir, ancak ortalama gelirler ülkeler aras nda çok daha e itsiz bir da/ l m göstermektedir. 1800 y l nda dünyan n en vars l ülkeleri ile en yoksul ülkelerindeki ki i ba gelirler aras ndaki fark be e bir düzeyinde idi. Son iki yüzy lda dünyada ki i ba na gelir yakla k olarak sekiz kat artm , ancak en yüksek gelirli ülkelerle en dü ük gelirli ülkeler aras ndaki ortalama gelir fark altm a bir düzeyine kadar yükselmi tir.32

A. Tan(m(

Ekonomik büyüme, ekonominin yap sal özelliklerinin ve uzun dönemli performans n n sonucunu özetleyen bir göstergedir.33 Gayri safi yurtiçi has ladaki net art la ölçülen ekonomik büyüme, mal ve hizmet üretim kapasitesindeki geli imdir.34 Bu geli im, (i) üretim teknolojisinin ilerlemesi, (ii) i gücü verimlili/indeki art veya

(iii) kapasite kullan m ndaki art tan kaynaklanabilir. Her üç durumda da üretim

artaca/ ndan ekonomik büyüme sa/lan r.35

Ekonomik büyüme, bir ülkenin sahip oldu/u k t kaynaklar n miktar n artt rarak veya onlar n kalitelerini iyile tirerek üretim imkanlar s n r n geni letmesi

32 evket Pamuk, “Kar la t rmal Aç dan Türkiye’de ktisadi Büyüme, 1880-2000”, Küresel Düzen:

Birikim, Devlet ve S n flar. (Derleyenler: Ahmet H. Köse, Fikret enses, Erinç Yeldan), leti im Yay nlar , Yay n No: 912, stanbul, 2003, s. 383.

33 Fatma Do/ruel, A. Suut Do/ruel, “Türkiye’de Büyüme ve Makroekonomik stikrar”, ktisadi

Kalk nma, Kriz ve stikrar. (Derleyenler: Ahmet H. Köse, Fikret enses, Erinç Yeldan), leti im Yay nlar , Yay n No: 920, stanbul, 2003, s. 401.; Robin Bade, Michael Parkin, Foundation of Macroeconomics. Pearson Education, Inc., Boston, 2004, s. 346.

34 lker Paras z, Ekonomik Büyüme Teorileri (Dinamik Makro Ekonomiye Giri ). Ezgi Kitabevi,

Bursa, 2003, s. 10.

(24)

veya üretim teknolojisini ve kurumsal çerçeveyi de/i tirerek daha yüksek üretim düzeylerine ç kmas olarak tan mlanabilir.36

Bireylerin ekonomik büyümenin sa/lad / gönenç art ndan ne ölçüde yararland klar n ise ki i ba na dü en gelir göstermektedir.37 Ekonominin büyüme h z n gösteren gayri safi yurtiçi has ladaki net art , ülkeler aras ndaki ekonomik güç dengesinde meydana gelebilecek de/i imler hakk nda bilgi vermesine ra/men, ya am düzeyindeki de/i imleri göstermez. Ya am düzeyi, net gayri safi yurtiçi has lan n nüfusa bölünmesi ile bulunan, ki i ba na dü en gayri safi yurtiçi has ladaki net art a ba/l d r. Bu orana ba/l olarak, gayri safi yurtiçi has ladaki net art n ya am düzeyini de/i tirip de/i medi/i sonucuna ula l r. 38 Di/er bir ifadeyle, ki i ba na gelir art büyümenin bir sonucudur.39 Ekonomik büyüme kavram , üretimden çok insanlar n ya am düzeyindeki farkl l / ön plana ç karmaktad r.40 Ancak, ç kt daki art olarak tan mlanan ekonomik büyüme, gelirin daha e it da/ l m n sa/layacak herhangi bir etkiye sahip de/ildir.41

Ekonomik büyümeden söz edebilmek için ülkedeki mal ve hizmet üretiminde reel bir art olmas gerekmektedir.42 Çünkü, nominal de/erle üretimde gerçek de/i menin yan s ra fiyat de/i imlerini de içermektedir. Bu nedenle, gayri safi yurtiçi has ladaki reel art bulabilmek için enflasyon etkisi bertaraf edilmektedir.43 Ayr ca büyüme, ülke ekonomisindeki say sal de/i imlerle ilgilidir. Ekonomik, sosyal, kurumsal ve di/er yap lardaki say ile ölçülemeyen de/i iklikleri dikkate 36 Besim Üstünel, Ekonominin Temelleri. Dünya Yay nc l k, stanbul, 2003, s. 58.

37 Ahmet Salih kiz, Kay td Ekonomi ve Türkiye’de Ekonomik Büyüme Üzerine Etkileri,

(Yay mlanmam Doktora Tezi), Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), Sosyal Bilimler Enstitüsü (SBE), zmir, 2000, s. 94.

38 Ansel M. Sharp, Charles A. Register, Paul W. Grimes, Economics of Social Issues. New York,

2004, s. 234.

39 Hasan At lgan, Vergilemenin Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkileri: Türkiye’deki Durumun

Analizi, (Yay mlanmam Doktora Tezi), DEÜ, SBE, zmir, 2003, s. 1.

40 lker Paras z, ktisad n ABC’si. Ezgi Kitabevi, Bursa, 2000, s. 238.

41 Mehmet Türkay, Geli me ktisad : Ekonomik Büyüme Merkezli Yakla m n Yükseli ve

Gerilemesi, (Yay mlanmam Doktora Tezi), Marmara Üniversitesi (MÜ), SBE, stanbul, 1994, s. 54.

42 Sami Güçlü, ktisada Giri . Sakarya Üniversitesi (SÜ), ktisadi dari Bilimler Fakültesi ( BF)

Yay nlar , Yay n No: 5, Adapazar , 1994, s. 151.

(25)

almaz. Bu tip de/i iklikler kalk nma kapsam nda de/erlendirilmektedir.44 Kapsam itibari ile daha geni olan ekonomik kalk nma, ekonomik de/erlerin nicelik ve nitelik bak m ndan de/i mesini ifade etti/inden ekonomik büyümeyi de kapsamaktad r. Ekonomik büyüme olmaks z n kalk nman n gerçekle tirilmesi dü ünülemez. Bununla birlikte, ekonomik büyüme kendili/inden ekonomik kalk nma sonucunu vermeyebilir.45

B. Unsurlar(

Ekonomi tarihinde, ekonomik büyümeyi sa/layan unsurlara ili kin olarak bir görü birli/i sa/lanamam t r.

Merkantilist dü ünceye göre, ihracat ve nüfus art n n büyümeyi sa/layan en önemli faktörlerdir. Bir taraftan talebi, di/er taraftan i gücü arz n artt ran nüfus art yla, mal ve hizmetlerin maliyetleri dü mekte ve ihracat te vik edilmektedir. Katma de/eri olu turan tek verimli faaliyet alan n n tar m oldu/una inanan fizyokratlar ise, büyümeyi tar msal ürün art olarak görmü lerdir. Fizyokratlar, sermaye birikiminin temelini olu turan tar mda üretim art n , dolay s yla büyümeyi h zland rabilmek amac yla teknolojik geli meyi te vik etmi lerdir.46 Bir bak ma büyüme iktisad say lan47 klasik iktisat teorisine göre, sermaye birikimi, teknik bulu lar, teknik yeniliklerin üretim sürecine uygulanmas ve nüfus art gibi etmenler ürünü olu turur. Büyümeyi ise, nüfus, dolay s yla emek faktöründeki ve sermaye birikimindeki art ile teknolojideki yeniliklerin üretime uygulanmas belirler.48 Neo-klasik iktisat teorisine göre, ekonomik büyüme d sal faktörler taraf ndan belirlenir. Toplam üretimin sermaye miktar , istihdam miktar ve teknoloji 44 Ersan Bocuto/lu, Metin Berber, Kenan Çelik, Genel ktisada Giri . Derya Kitabevi, Trabzon,

2003, s. 350.

45 Cahit anver, Bütçenin Ekonomik Büyümeye Etkisi ve Türkiye Örne/i, (Yay mlanmam Yüksek

Lisans Tezi), stanbul Üniversitesi ( Ü), SBE, stanbul, 1995, s. 8-9.

46 brahim Dursun, Ekonomik Özgürlükler-Ekonomik Büyüme li kisi: Teorik ve Uygulamal Bir

nceleme, (Yay mlanmam Doktora Tezi), DEÜ, SBE, zmir, 2002, s. 75-76.

47 Gülten Kazgan, ktisadi Dü ünce veya Politik ktisad n Evrimi. Remzi Kitabevi, stanbul, 1993, s.

87.

48 Kaya Ard ç, “Liberal Ekol: Klasik ktisat”, ktisat’ n Dama Ta lar , Ekoller-Kavramlar- z

B rakanlar I. stanbul Üniversitesi ktisat Fakültesi Mezunlar Cemiyeti ktisat Dergisi.. stanbul, 2001, s. 44.

(26)

düzeyine ba/l oldu/u neo-klasik teoride istihdam ve teknolojik geli me unsurlar sabit kabul edildi/inden, üretim miktar k sa dönemde sermaye stokuna ba/l d r.49

çsel büyüme teorisinde ise, ekonomik büyümenin (i) sermaye birikimi, (ii) devletin küçülmesi, (iii) ekonominin d ticarete ve yabanc yat r mlara aç lmas , (iv) mülkiyet haklar n n güvence alt na al nmas ve iyi i leyen bir hukuk sitemi, (v) düzenlemeler ve denetimler arac l / yla verimli sektörlere a/ r yükler yüklenilmemesi ve (vi) insana yönelik yat r mlarla sa/lanaca/ belirtilmektedir.50

Klasik iktisat teorisinde belirtildi/i üzere, büyüme için elveri li davran özellikleri, toplumsal ve kültürel çevre, siyasi yönetim, teknik yenilik yap lmas ve uygulanmas na elveri li artlar ve piyasan n yeterli geni li/i gibi etkenler gerekmektedir.51 Çal mada buna uygun olarak, ekonomik büyümenin unsurlar , büyümenin ba l ca iki aktörü oldu/u söylenen i letme ve devlet üzerinde yo/unla larak52, (i) sermaye birikim modeli, (ii) kamu harcamalar ve (iii) gelir da/ l m olarak belirlenmi tir.

1. Sermaye Birikim Modeli

Kapitalist ekonomilerde sermaye birikimi zaman zaman t kan kl /a u/rar ve ekonomiler krize girer. Krizin yaratt / ortam bir yandan sistemin kendini sürdürmesini, yeniden üretmesini tehdit ederken, di/er yandan sistemde yap sal de/i ikliklere yol açarak, sermaye birikiminin t kan kl klar n giderme ve ekonomik canlanma ko ullar n yaratabilmektedir.53

Tipik özellikleri sürekli ve tam süreli çal ma, deneyim ve bilgiye dayal ücret art , olumsuz i ko ullar na ve i güçlü/üne ba/lanm prim ve tazminatlar, düzenli 49 Suat Hayri entürk, “Ekonomik Büyümenin Sa/lanmas nda Finansal Sistemin Rolü”, ktisat,

letme ve Finans Dergisi. Y l: 20, Sa.: 237, Ankara, 2005, s. 118.

50 Dursun, s. 83-84. 51 Kazgan, s. 90.

52 Hakan Arslan, “Küreselle menin Emek Üzerindeki deolojik Etkileri ve Seçenek Sorunu”,

Küreselle me, Emperyalizm-Yerelcilik- çi S n f . (Derleyen: E. Ahmet Tonak), mge Kitabevi, Ankara, 2004, s.183.

53 Hacer Ansal, Esnek Üretimde çiler ve Sendikalar: Post-Fordizm’de Üretim Esnekle irken çiye

(27)

çal ma saatleri, çal ma süresinin toplu sözle me ile belirlenmesi, hafta tatilleri ve y ll k ücretli izin, i çilerin sendikalarda kollektif temsili olarak s ralanabilen 19. yüzy l kitle üretim sistemi fordizm,54 i) kitle üretim tekni/inin, verimlilik art n sürekli k lacak yeni teknolojilerin uygulanmas n olanakl hale getirecek esneklikte olmamas ; ii) emek süreci üzerinde artan denetim, i in yo/unla t r lmas ve üretim ak n n yaln zca bir a amas nda sürekli ayn i i yapan i çinin üretim üzerindeki bilgi ve denetimini kaybetmi olmas (yabanc la ma) nedeniyle u/rad / nitelik kayb n n, özellikle nitelikli i çilerde yol açt / tepkiler (i i yava latma, grev, i devams zl / , vb.); iii) piyasan n standart kitlesel tüketim mallar na doymas nedeniyle artan üretkenlik ve ücretler ile tüketim aras ndaki dengenin bozulmas ndan dolay krize girmi tir.55

Kriz, köklü ve genel bir yeniden yap lanma ile a labilece/inden, üretim tarz n n kendini ayakta tutabilmesini sa/lamak, yani sermaye birikiminin geni leyerek sürmesinin önündeki engelleri a may sa/layacak ya da engelleri a maya katk da bulunacak biçimde, toplumsal ili kilerde, süreçlerde, yap larda ve kurumlarda dönü üm gerekmektedir.56 De/i imin ilk boyutu, ekonomik büyüme döneminin 1970’li y llarda t kanmas ve bu t kan kl / n yaratt / bunal m ko ullar n n üstesinden gelebilmek için geli mi ülke ekonomilerinin önce üretimde yeni teknolojilerden yararlanarak yeniden yap lanma süreci içine girmeleri, bunun yetersiz kald / alanlarda ise üretimin yeniden örgütlenmesi olmu tur. Bu de/i im ileti im, bili im ve ula t rma teknolojilerindeki geli melerle desteklenmi , giderek artan ileti im olanaklar , sermaye ve mal ak mlar n küresel boyuta ta m t r. Yeni üretim örgütlenmesi beraberinde yeni emek süreçlerini getirirken, eme/in ekonomik sistemdeki göreli konumunda önemli de/i imler ya anm t r. Üretimin örgütlenmesi ve emek süreçleri ile ortaya ç kan yeni üretim ili kileri ve bu ili kilerin sürdürülmesi için gerekli olan birikim rejimi ise farkl ölçeklerdeki yeni düzenleme

54 lker Belek, Esnek Üretim Derin Sömürü. NK Yay nlar , Yay n No: 20, Kayhan Matbaac l k,

stanbul, 2004, s. 23.

55 Sabahattin en, Ta eronluk (Alti verenlik) ve Endüstriyel li kilere Etkileri. an Ofset, stanbul,

2002, s. 155-156.

(28)

mekanizmalar n ortaya ç karm t r. Yeni üretim ve birikim biçiminin temel özelli/i ise esnekliktir.57

Günümüzde sermaye birikimi çokuluslu a/ i letmede katma de/erin, bilgiye dayal üretim sürecine, yani ürün ve süreçte yenili/e dayand / ; kaynaklar n kullan m n n küresel ölçekte planland / ; ürün ve hizmet piyasalar ile faktör piyasalar n n küresel düzeyde örgütlendi/i; kurumsal ba/lam n serbest piyasa ko ullar n ve devlet müdahalesi için asgari bir rolün üstünlü/ünü savunan yeni liberal ideolojiyle uyumlu k l nd / bir model ile sa/lanmaktad r. Sermaye birikim süreci için küresel düzeyin seçilmesi rekabetin uluslararas nitelik kazanmas na neden olmu tur. Sermayenin küresel ak c l / n (niceliksel esnekli/i) sa/lamak için uluslararas ticari engeller kald r lm ve finans piyasalar gibi, i gücü piyasalar da kurals zla t r larak uluslararas ticaret ve do/rudan yabanc yat r mlar te vik edilmi tir. Bu süreçte, esnek üretim ve i organizasyonu çokuluslu i letmelere yenilikçi stratejilerle insan kayna/ n n bilgi ve becerisini art rmak için yeni teknoloji sektörlerinde yat r m yapma, i gücü maliyetlerinin azalt lmas stratejisiyle ba/ ms z çal ma, ta eronluk ve d kaynaklardan yararlanma olana/ tan maktad r.58

Bu yeni süreçte üretimin küresel ölçekte sermaye lehine örgütlenmesini sa/layan yeni bir uluslararas i bölümü yap s olu turulmu tur. Bu tür bir uluslararas i bölümü emas çerçevesinde çevre ülke üretimlerini ve üreticilerini uluslararas sermayenin ç karlar na ve pazar politikalar na tabi k lan küresel meta zincirleri gerçekle mektedir. Burada üretim, çok uluslu i letmelerin ucuz ve kontrol edilebilir eme/e dönük aray lar do/rultusunda eme/in ucuz ve örgütsüz oldu/u çevre ülkelerine kayd r lmaya çal lmaktad r. Çok uluslu i letmeler çevrede kurduklar ili kiler arac l / ile hem üretimin maliyetlerinden tasarruf etmekte, hem de üretimden ve pazar ko ullar ndan do/an tüm riskleri yerel üretim birimlerine ve onlar n çal anlar na aktarabilmektedir. Bu tür bir küresel üretim a/ çerçevesinde 57 Ayda Erayd n, “D Pazarlara Eklemlenmeye Çal an Konfeksiyon Sanayiinde Üretimin

Örgütlenmesi ve Emek Süreçleri”, ODTÜ Geli im Dergisi. Sa.: 27 (1-2), Orta Do/u Teknik Üniversitesi, Ankara, 2000, s. 93-94.

58 Tijen Erdut, “ gücü Piyasas nda Enformelle/me ve Kad n gücü”, Çal ma ve Toplum Dergisi.

(29)

çok uluslu i letmeler, üretimlerini kendi ç karlar do/rultusunda planlama ve yönlendirme ans n elde ederken, bu esnekli/e ve güce sahip olmayan çevre ülkelerine üretimin tüm maliyeti ve riski yüklenmektedir.59

A/ i letme, ana i letmenin bir üretim projesini gerçekle tirmek için aralar nda kaynaklar tahsis etti/i, olu turdu/u ve kendisiyle özde le tirdi/i çok say da küçük ve orta boy i letmenin faaliyetinin e güdümünü sa/lad / ve i bölümüne dayand rd / bir organizasyon türü olarak ortaya ç km t r. A/ olu umu, i letmelerin özellikle imalat a amas na ili kin etkinliklerinin üretim maliyetlerinin dü ük oldu/u ülkelere d salla t r lmas yla sa/lanmaktad r. Avrupa ve ABD’de konfeksiyon i letmeleri ta eron a/lar n Asya ve Latin Amerika’ya a amal olarak yaym ve ili gibi orta gelir düzeyine sahip ülkelerdeki giysi üreticileri üretim sürecinin emek yo/un a amalar n Asya’daki geli mekte olan ülkelere d salla t rarak gelirlerini artt rm t r.60

Çevre ülkelerinden merkez ülke piyasalar na uzanan meta zincirlerinde nihai ürün fiyat n n büyük k sm n merkez ülkelerinde olu an katma de/er te kil etmekte; merkez ülkelerinde pazarlanan mallar n piyasa de/erinin çok az bir k sm çevre ülkelerindeki as l üreticilere tahakkuk etmektedir. Örne/in Güney Afrika’dan Avrupa’ya ihraç edilen konserve eftalinin de/erinin yüzde 43’ü Güney Afrika’ya ödenmekte; az geli mi ülkelerde üretilen kahvenin Amerika Birle ik Devletleri (ABD)’ndeki fiyat n n yüzde 10’u; Banglade ’te üretilen gömleklerin ABD piyasas ndaki fiyat n n yüzde be i üreten ülkede kalmakta; El Salvador’da 18-19 sente dikilen gömleklerin tanesi ABD’de 12-20 dolara, Çin’de fabrika sat fiyat 2 dolar olan oyuncaklar ABD’de 10 dolara sat lmakta; stanbul ve Denizli’de çok uluslu i letmelere konfeksiyon üretimi yapan ta eron i letmeler piyasa de/erinin yüzde 20-25’ini kazanmaktad r. hracata dayanan büyüme stratejisini benimsemi çevre ülkeleri aras ndaki yo/un ihracat rekabeti, faktör fiyatlar n bast rmay 59 Tülin Öngen, “Küresel Kapitalizm ve Sermayenin Yeni Hegemonya Stratejileri”, Küreselle me

Ko ullar nda Kapitalizm ve Sendikal Hareket. Türkiye Petrol Kimya Lastik çileri Sendikas (Petrol- ) 2000-2003 Y ll / , Petrol- Yay nlar , Yay n No: 85, stanbul, 2003, s. 36-37.

60 Zeki Erdut, “Çal(/ma Ya am nda Esneklik ve Türkiye”, Çal ma Hayat nda Esneklik Semineri.

(30)

gerektirmektedir. Buna kar l k, merkez ülkelerinin fason üretimi yapt ran çok uluslu i letmeleri, sektöre rakiplerin giri ini engelleyebildikleri için ve i letme sermayesi, teknoloji ve pazarlama bilgisi alanlar ndaki egemenlikleri sayesinde kendi sat fiyatlar n kolayca belirleyebilmektedirler. Bunun sonucunda ekonomisini d a açan ve dünya ticaretindeki pay artan çevre ülkelerinin dünya gelirindeki pay ayn

ekilde artmamaktad r.61

Çokuluslu sermayenin üretim maliyetini bask alt na alarak ve i gücü sunumunu art rarak üretimi i gücü maliyetlerinin dü ük oldu/u ülkelere do/ru ta mas geli mi ülkelerde i gücünün katma de/er içindeki pay n azaltmaya yöneliktir. Geli mi ülkelerde az say da i in yarat ld / veya hiç yarat lmad / sermaye yo/un ve/veya beceri yo/un yüksek bir ekonomik büyüme ya anmaktad r. siz kalanlar n ço/u için yeni i ler enformel ekonomide yarat labilmektedir. Bu nedenle, yüksek verimlilik ve yüksek ücretlerle büyüme yakla m övülürken, geli mi ülkelerde bile i gücünün tamam ekonomik büyümeden benzer biçimde yararlanamamaktad r. A/ r borç yükü alt ndaki geli mekte olan ülkelerde ise, ekonomik krizler ve istikrars z bir ekonomik büyüme ya anmaktad r. Geli mekte olan ülkelerde ta eron i letmelerin ihraç piyasalar için üretim yapmalar ve serbest bölgelerde tan nan vergi ve i yasas muafiyetleri sayesinde büyük bir direni le kar la lmadan i gücünün pay ndan sermayeye aktar lan katma de/er geli mi ülkelere transfer edilmektedir. Ekonominin her iki katman nda da say lar giderek artan i sizlerin son çare olarak enformel i gücü piyasas nda i bulabilmeleri söz konusudur. Çünkü her iki katmanda da i gücünün farkl düzeylerde yarat lan katma de/er içindeki pay sermayenin pay na göre geriletilmi olmaktad r. Yarat lan katma de/er miktar n n de/i medi/i hallerde bile sermayenin pay artarken, çokuluslu i letmenin a/ nda yer alan farkl bölgelerdeki i gücü aras nda olu an rekabet sonucunda sermayeye gelir transferi yap lm olmaktad r. Bu anlamda, ekonomik

61 Cem Somel, “Meta Zincirleri, Ba/ ml l k ve E it Olmayan Geli me”, ktisadi Kalk nma, Kriz ve

stikrar. (Derleyenler: Ahmet H. Köse, Fikret enses, Erinç Yeldan), leti im Yay nlar , Yay n No: 920, stanbul, 2003, s. 562-563.

(31)

büyüme ile ba/da mad / dü ünülen enformel ekonominin hem geli mi , hem de geli mekte olan ülkelerde h zla geni lemesi a rt c de/ildir.62

2. Kamu Harcamalar(

Devletin varl / n n temelini olu turan toplumsal ihtiyaçlar n giderilmesi için devletin baz mal ve hizmetleri sa/lamas gerekmektedir. Bunu sa/layabilmek için gerekli olan girdilerin tümü, harcamay zorunlu k lmaktad r. Nitekim devletin istihdam etti/i sürekli ve süreli personel ücretleri, özel kesimden sat n ald / veya kendi üretti/i mal, malzeme, araç, gereç gibi girdilere yapt / ödemeler bu zorunlulu/un bir sonucudur. Toplumsal hizmetlerin yerine getirilmesi yan nda ça/da devletin yüklendi/i ekonomik görevler de giderek önemli harcamalar olarak kar m za ç kmaktad r. Gelir da/ l m n düzeltme, tam istihdam gerçekle tirme, ekonomik kalk nmay sa/lama gibi amaçlar n devleti sürekli olarak mal ve hizmet al m na yöneltti/i bir gerçektir. Devletin kamusal mal ve hizmet üretimi için yapt / harcamalar olarak tan mlanan kamusal harcamalar, devletin belirli hedeflere ula mak için kulland / araçlard r.63

Kamu harcamas , ekonominin devlet taraf ndan kontrol edilebilmesi için önemli bir araçt r. Ekonomik büyümenin sa/lanmas nda kamu harcamalar n n iki yönlü etkisi bulunmaktad r. Öncelikle, kamusal yat r mlar sermaye birikiminin sa/lanmas nda bir faktördür; ayr ca kamu harcamalar kamu hizmetleri, e/itim, sa/l k ve sosyal güvenlik gibi piyasa ekonomisinde aç k b rak lan bo luklar da doldurmaktad r. Bununla birlikte, kamu harcamalar n n gelir kayna/ n olu turan vergiler, vergi mükelleflerinin kazançlar n do/rudan azaltmaktad r.64

62 T. Erdut, Enformelle me, s. 26-27.

63 Engin Ataç, vd., Kamu Maliyesi. Anadolu Üniversitesi (AÜ) Yay nlar , Yay n No: 1464,

Eski ehir, 2003, s. 71.

64 Mahn Vu Le, Terukazu Suruga, The Effects of FDI and Public Expenditure on Economic Growth:

From Theoretical Model to Empirical Evidence, Graduate School of International Cooperation Studies Working Paper Series, No: 2, Kobe University, Kobe, 2005, s. 2.

(32)

Klasik iktisat teorisinde i) ülkenin güvenli/inin, ii) adaletin ve iii) özel sektörün girmedi/i alanlarda kamu yat r mlar n n sa/lanmas olarak belirlenen temel kamu görevlerinin günümüzde i) kamu düzeni ve güvenlik, ii) ulusal savunma, iii) e/itim, iv) ula m ve ileti im, v) sa/l k, çevre koruma ve merkez bankas için yap lan harcamalar olarak geni letilmesi mümkündür. Kamu harcamalar n n temel ekonomik gerekçesi, d sall klar ve piyasa ba ar s zl klar n telafi etmek, kamu mallar sa/lamak ve yeniden da/ l m yoluyla sosyal güvenli/i sa/lamakt r. Temel fonksiyonlar n ötesinde kamu müdahalesi sadece i) savunma, çevre korumas , altyap gibi kamu mallar n n yetersiz üretimi, ii) kamu sa/l / ve e/itim gibi pozitif d sall klara sahip mal ve hizmetlerin yetersiz üretimi, iii) elektrik ve su gibi do/al monopollerle yetersiz üretim ve a r fiyatlama, iv) emekli ayl / ya da sa/l k ve i sizlik güvencesi gibi sosyal hizmet arz n n yetersizli/i ve v) g da ürünlerinin ve ilaçlar n kalitesi ile ilgili bilgi gibi piyasa sürecinden etkilenen baz gruplar için mevcut bilginin yetersizli/i durumlar nda ortaya ç kan piyasa ba ar s zl klar nda hakl görülmektedir.65

Kamu faaliyetlerinin büyüklü/ü, kamu harcamalar n n gayri safi yurtiçi has ladaki pay ile ölçülmektedir ve temel kamu harcamalar ekonomik büyümeyi artt rmaktad r. Ancak, bu pay n büyümesi, harcamalar n giderek daha az verimli alanlara yönlenmesine yol açmakta, dolay s yla ekonomik büyüme oran yava lamakta hatta dü mektedir. Bu noktada, temel kamu harcamalar ile ekonomik büyüme aras nda azalan verimler yasas n n geçerli oldu/u söylenebilir.66

Kamu harcamalar n n yaratt / d sall k türüne göre farkl l k gösteren ve bu harcamalar n bile imini olu turan e/itim, sa/l k, sosyal güvenlik ve alt yap harcamalar n n ekonomik büyüme üzerinde olumlu etkisi bulunmaktad r67:

65 N sfet Uzay, “Kamu Büyüklü/ü ve Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkileri: Türkiye Örne/i

(1970-1999)” Erciyes Üniversitesi (EÜ), BF Dergisi. Sa.: 19, Kayseri, 2002 s. 152.

66 Süleyman Ulutürk, “Kamu Harcamalar n n Ekonomik Büyüme Üzerine Etkisi”, Akdeniz

Üniversitesi (Ak.Ü), BF Dergisi. Sa.: 1, Antalya, 2001, s. 137.; Peter Sjöberg, Government Expenditures Effect on Economic Growth: The Case of Sweden 1960-2001, Bachelor’s Thesis, Lulea University of Technology, Sweeden, 2003, s. 6.

67 Muhsin Kar, Sami Taban, “Kamu Harcama Çe itlerinin Ekonomik Büyüme Üzerine Etkileri”,

Ankara Üniversitesi (An.Ü), Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) Dergisi. Sa.: 58-3, Ankara, 2003, s. 152.

(33)

lk olarak, e/itim personeli ve e/itim donan m na yap lan ödemeleri kapsayan e/itim alan ndaki kamu harcamalar n n, bireylerin verimlili/ini artt rarak ve

yarat c l / n harekete geçirerek ekonomik büyümeyi h zland rmas

beklenmektedir.68 E/itime kat l m ve e/itimde geçen y llar ile ekonomik büyüme aras nda uzun dönemli bir ili kinin saptand / Nijerya’da yap lan bir ara t rmaya göre, iyi e/itimli i gücünün ekonomik büyüme üzerinde pozitif ve önemli bir etkisinin bulunmaktad r.69 1965-1998 y llar aras nda 87 ülkenin verilerinin incelendi/i bir di/er ara t rmaya göre, e/itim do/rudan ekonomik büyümeyi te vik etmekte ve ayr ca dolayl olarak e itlik ve uyum sa/lamay artt rmaktad r.70 Daha fazla ve daha iyi e/itim dünyada h zl ekonomik büyümenin ön ko uludur. E/itim ekonomik büyümeyi te vik etmekte ve i gücünün etkinli/inin artt r lmas , demokrasinin geli tirilerek daha iyi yöneti im ko ullar n n sa/lanmas , sa/l k kalitesinin artt r lmas ve e itli/in sa/lanmas gibi birçok kanal arac l / yla insanlar n ya am de/erlerini artt rmaktad r.71

Ayr ca, yeti kin kad nlar n e/itimi sa/l k maliyetlerini de azaltmaktad r. Kad n n öncelikli rolünden dolay , e/itimli bir kad n ailenin sa/l kl olmas n sa/layacakt r. Bu nedenle, kad nlar n e/itimi ekonomik büyüme sürecinde önem ta maktad r. Çünkü nüfusun sa/l kl olmas i gücü verimlili/ini artt rmakta ve bu sayede yüksek ücretlere ve gayri safi yurtiçi has laya ula lmaktad r.72 Artan sa/l k harcamalar , bireylerin ya am süresini ve beklentisini artt rmakta, uzun ya ama

68 A.k., s. 153.

69 Musibau Adetunji Babatunde, Rasak Adetunji Adefabi, Long Run Relationship between

Education and Economic Growth in Nigeria: Evidence from the Johansen’s Cointegration Approach, Regional Conference on Education in West Africa: Constraints and Opportunities Dakar, Senegal, Cornell University, Centre de Recherche en Economie Appliquée (CREA), Ministèrede l’Education du Sénégal, November 1st - 2nd, 2005, s. 18.

70 Thorvaldur Gylfason, Gylfi Zoega, “Education, Social Equality and Economic Growth: A View

of the Landscape”, CESifo Economic Studies. Vol. 49, No:4, Institute for Economic Research, Munich, 2003, s. 557, 577.

71 Thorvaldur Gylfason, “Natural Resources, Education, and Economic Development”, European

Economic Review. No: 45, 2001, s. 851.

72 Richard M. Scheffler, Health Expenditure and Economic Growth: An International Perspective,

Occasional Papers on Globalization, Vol.: 1, No: 10, University of South Florida Globalization Research Center, Florida, 2004, s. 5.

(34)

beklentisi de özel sermaye birikimi kararlar n pozitif etkileyerek ekonomik büyümeyi artt rma potansiyeline sahiptir.73

Sosyal bar n sa/lanmas na katk da bulunarak ekonomik geni lemeye neden olmas beklenen sosyal harcamalar, be eri ve fiziki sermaye yat r mlar n artt r c bir yap n n olu mas na yol açar. Bu tür harcamalar, bölgesel, etnik ve gelir da/ l m ndaki farkl l / ve sermaye olu umunu olumsuz etkileyen toplumdaki bölünmü lü/ü ve istikrars zl / azaltmaktad r. Ayr ca devletler, bu harcamalar vatanda lar n gönencini artt rmak için de üstlenebilmektedirler. Di/er bir ifadeyle, yoksullu/un azalt lmas ve sosyal gönencin iyile tirilmesi özünde do/ru bir politika olmas n n yan s ra ekonomik büyümeye de katk da bulunmaktad r.74

Sosyal güvenlik harcamalar , sosyal uyum ve siyasi istikrar geli tiren toplumsal sözle menin bir bölümü veya i göremez durumdaki ki ilere gelir sa/laman n bir yoluysa ve yahut altyap ve insana yap lan yat r mlarda te vik sa/l yorsa, yat r m n verimlili/i ve düzeyi üzerinde de olumlu etki yapabilir. 20’si Ekonomik birli/i ve Kalk nma Örgütü (OECD) üyesi toplam 81 ülke verisinin kullan ld / bir ara t rma sonucuna göre, sosyal güvenlik ve büyüme aras nda pozitif bir ili ki bulunmaktad r.75 Nüfusun ve bu nüfus içinde e/itimsiz ki i say s n n yüksek oldu/u ve bu nedenle ekonomik büyüme sa/lanamayan geli mekte olan ülkelerde sosyal güvenlik kapsam n n artmas , bu sorunlar n çözümünü sa/layabilmektedir.76

Özel sektör aç s ndan d sall k olarak de/erlendirilen kamu altyap yat r mlar , özel sektör yat r mlar n kolayla t rmakta ve karl l / n artt rmakta dolay s yla sermaye birikimine de katk da bulunmaktad r.77 Altyap yat r mlar , özel üretim maliyetlerini dü ürmekte; özel yat r mlara gösterilen bu kolayl klar da kar oranlar n n 73 Kar, Taban, s. 154.

74 A.k., s. 154.

75 Giorgio Bellettini, Carlotta Berti Ceroni, “Social Security Expenditure and Economic Growth”,

Research in Economics. Vol.: 54, Issue: 3, Veneto, 2000, s. 250, 266.

76 Jie Zhang, Junsen Zhang, “How Does Social Security Affect Economic Growth? Evidence from

Cross-Country Data”, Journal of Population Economics. Vol.:17, Issue:3, New York, 2004, s. 496.

(35)

artmas n sa/lamaktad r.78 Özellikle ileti im, nakliye ve enerji alanlar ndaki altyap yat r mlar n n büyüme üzerinde önemli etkileri bulunmaktad r. 1960-2000 aras nda 121 ülkenin verileri kullan larak yap lan bir ara t rmaya göre, altyap varl / n n uzun dönemde ekonomik büyüme üzerinde pozitif etkisi bulunmaktad r.79

3. Gelir Da%(l(m(

Küreselle me süreci ile birlikte ya anan gelir da/ l m e itsizli/inin art , ülke içindeki gelir e itsizli/inden çok, ülkeler aras ndaki gelir e itsizli/inden kaynaklanmaktad r. Ülkeler aras ndaki gelir da/ l m ndaki de/i im ekonomik büyüme oranlar na ve ülkelerin kendi aralar nda gerçekle tirdikleri ticaretin niteli/ine ba/l olarak de/i mektedir. Geli mekte olan ülkeler ekonomik büyümelerini büyük ölçüde d kaynakla ya da d borçlarla gerçekle tirebilmektedirler. Bu anlamda genelde etkin kullan lmayan d borçlar geli mekte olan ülkelerin birço/unda ekonomik krizlere neden olmaktad r. Bu durum hem ekonomik hem de sosyal yap y olumsuz etkilerken, gelir da/ l m da bozulmaktad r.80

Ekonomik büyüme ve adil gelir da/ l m , geli mekte olan ülkelerin gerçekle tirmek istedikleri ekonomik politika amaçlar içinde en önemli iki amac n olu turmaktad r. 1980’li y llar n ortalar na kadar, bu iki amaç aras nda tercih yap lmas zorunlulu/u vurgulan rken, bir yandan da h zl bir ekonomik büyümenin gerçekle tirilmesi için gelir da/ l m ndaki bozulmaya katlan lmas gerekti/i belirtiliyordu. H zl ekonomik büyüme için yüksek düzeyde tasarrufun ön ko ul oldu/u, bunun için de gelirin marjinal tasarruf e/ilimi yüksek olan vars llar n elinde

78 Susan Randolph, Zeljko Bogetic, Dennis Heffley, Determinants of Public Expenditure on

Infrastructure: Transportation and Communicat on, The World Bank Policy Research Working Paper, No: 1661, The World Bank, Washington, 1996, s. 1.

79 César Calderón, Luis Servén, The Effects of Infrastructure Development on Growth and Income

Distribution, The World Bank Policy Research Working Paper, No: 3400, The World Bank, Washington, 2004, s. 4, 26.

80 Hasan Ejder Temiz, Küreselle menin Sosyal Boyutlar ve Türkiye. Birle ik Metal çileri

(36)

toplanmas gereklili/ine inan l yordu.81 Eme/in gelirden ald / pay n maliyet etkisinin ön plana ç kar ld / neoklasik teoriye göre de gelirin sermaye lehine da/ l m ve eme/in gelirden ald / pay n dü ük olmas yat r m e/ilimini artt rmaktad r. Dolay s yla, gelirin emek aleyhine da/ l m ticarete konu olan sektörlerde kar beklentilerini ve buna ba/l olarak yat r mlar artt racakt r.82 Ancak, ekonomik büyüme sa/lanmas için gelirin topluma adil bir ekilde da/ t lmay , yoksullu/un artmas na neden olacakt r. Üretim faktörlerinin mülkiyet da/ l m n n e itsiz oldu/u durumlarda sa/lanacak büyümede bu e itsizliklerin yoksullu/u artt r c etkisi devam edebilece/i unutulmamal d r.83

Nitekim an lan yakla m eme/in istem etkisini göz ard etmektedir. Oysa ekonomide h zland ran ilkesi olarak adland r lan bu etkiye göre, gelirin emek lehine da/ t lmas efektif talebi artt racak ve ücretlerin milli gelir içindeki pay n n artmas yat r mlar artt r c etki yaratacakt r. Bu nedenle, ücretlerin azalmas yat r mlar ve dinamik bir büyümeyi engelleyecektir. Ücret paylar ndaki azalma kar paylar n artt racakt r. Ancak, buna ba/l olarak toplam üretimin artmas , artan kar pay n n yat r mlarda yarataca/ art n, ücret paylar n n azalmas ile ortaya ç kan tüketim azal ndan daha yüksek oranda olmas na ba/l d r. Benzer ekilde, ücretlerin azal ile ortaya ç kacak talep azal , karl l / n yarataca/ yat r m art ndan daha yüksek olursa, toplam üretimde bir azalma söz konusu olacakt r. Böyle bir durumda, ücretler aleyhine bir da/ l m n yat r mlar artt raca/ beklentisini terk etmek gerekir. Bu, günümüzde uygulanan yap sal uyum politikalar n n bölü üm ile ilgili aya/ ndan kamu harcamalar ile ilgili aya/ na kadar birçok politika ile ilgilidir. Bir di/er politika önerisi ise, ücretler ile rekabet gücü ili kisinin de/i tirilmesidir. Bu durumda, ücret azalmas ile dü ürülen maliyetler iç talebi daraltmakta, ihracat art ise bu azalmay telafi edememektedir. Bu durumda, dü ük ücretlere dayanan bir d 81 Kemal Ba , “Ekonomik Büyüme, Gelir Da/ l m , E/itim ve Nüfus Art li kileri: Türkiye

Örne/i”, Hacettepe Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimle Fakültesi Dergisi. C.: 19, Sa.: 1, Ankara, 2001, s. 49.

82 Nurhan Yentürk, “Birikimin Kaynaklar ”, ktisadi Kalk nma, Kriz ve stikrar. (Derleyenler: Ahmet

H. Köse, Fikret enses, Erinç Yeldan), leti im Yay nlar , Yay n No: 920, stanbul, 2003, s. 492.

83 Fikret enses, “Yoksullukla Mücadelenin Neresindeyiz?: Gözlemler ve Öneriler”, Küresel Düzen:

Birikim, Devlet ve S n flar. (Derleyenler: Ahmet H. Köse, Fikret enses, Erinç Yeldan), leti im Yay nlar , Yay n No: 912, stanbul, 2003, s. 321.

(37)

rekabet gücü artt rma politikas na de/il, nitelikli i gücüne ve verimlilik art lar na dayanan bir politikaya gereksinim duyulmaktad r.84

(38)

K NC BÖLÜM

ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ GEREKÇELER , B Ç M VE SONUÇLARI

I. ÇOCUKLARIN ÇALI TIRILMASININ GEREKÇELER

Çok say da çocu/un evde, tarlada, küçük ve orta ölçekli i letmelerde ve sokakta üretime kat lmas n n farkl ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel nedenleri bulunmaktad r.85 Çocuk çal t r lma oran n n az oldu/u geli mi ülkelerde çocuklar cep harçl klar n artt rmak ve tar mda özellikle ekim ve hasat zamanlar nda ihtiyaç duyulan yard m sa/lamak üzere çal maktad rlar. Geni çapta çocuk çal t r lmas n n görüldü/ü az geli mi ülkelerde ise, çok çe itli gerekçeler bulunmaktad r ve sosyo-ekonomik ve kültürel gerekçeler kar l kl olarak birbirini beslemektedir.86

A. Ekonomik Gerekçeler

1. Ekonomik Büyümenin Sa%lanmas(

Yeni liberal politikalar, büyüme ve birikimin ihracata dayal politikalar yoluyla sa/lanaca/ n ve bunu sa/layacak yabanc yat r mlar çekebilmek için de i gücü piyasas n n uygun ko ullar içermesi gerekti/ini savunmaktad r. Bu ko ullar, i gücü maliyetlerinin ve i gücü piyasas nda korunmaya yönelik önlemlerin asgari düzeyde tutulmas d r.87 gücü maliyetlerinin dü ük tutulmas sonucu hanehalk gelirinin azalmas , ailelerin geçinebilmesi için çocuklar n n çal t r lmas n zorunlu

85 smail Bayer, Bülent Piyal, “Çocuk gücü: De/erlerimizi Koruyal m, Gelece/i Destekleyelim”,

Mercek Dergisi. Y l: 2, Sa.: 6, Türkiye Metal Sanayicileri Sendikas (MESS), stanbul, 1997, s. 133.

86 Elias Mendelievich, “Child Labour”, International Labour Review. Vol.: 118, No: 5, Geneva,

1979, s. 560.

Referanslar

Benzer Belgeler

Sivil Havacılık ĠĢletmeciliği Bölümünde, hem birinci hem de ikinci öğretim lisans programı, Uçak Mühendisliği Bölümünde ise sadece birinci öğretim

içindeydi. Bu nedenle, sözkonusu stratejik zemin üzerinde oluflan Ameri- kan-Rus ittifak›n›n içinde o da yer al›yordu. Dolay›s›yla, bölgede bir Ame-

Necmettin Erbakan Üniversitesi Ereğli Eğitim Fakültesi 2010-2011 öğretim yılında Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, Bilgisayar ve Öğretim

Necmettin Erbakan Üniversitesi Ereğli Eğitim Fakültesi 2010-2011 öğretim yılında Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü, Bilgisayar ve Öğretim

[r]

Bu stratejiler; web site tasarımı ve içeriği, arama motoru optimizasyonu, dizin ayrıştırılması, ters bağlantıların kullanılması, çevrimiçi (online) reklâmcılık

Necmettin Erbakan Üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunun 46’ncı ve 47’nci maddeleri, 124 sayılı

Bu amaçlara ulaşmak için Fakültemiz, verilmekte olan derslerin ve içeriklerinin bilimsel araştırmalara temel teşkil edecek kaliteye ulaştırılması ve sürekli