• Sonuç bulunamadı

UZUN DÖNEMDE EKONOM K BÜYÜMEYE ETK S

D. stihdam

II. UZUN DÖNEMDE EKONOM K BÜYÜMEYE ETK S

Uzun dönem, istemde ortaya ç kan de/i ikliklere, sunumun ayak uydurabilmesi için üretim kapasitesinin artt r lmas na yetecek kadar bir süreyi kapsamaktad r.324 Uzun dönemde ilk etkisi, hanehalk yoksullu/unu artt rmak olan325 çocuklar n çal t r lmas n n nüfus, e/itim, sa/l k, istihdam, gelir da/ l m ve dolay s yla ekonomik büyüme üzerinde çe itli etkileri bulunmaktad r.

322 Fikret enses, Yoksulluk, s. 321. 323 Galli, s. 9.

324 Pekin, s. 70. 325 Galli, s. 3.

A. Nüfus

çsel büyüme teorisinde belirtildi/i üzere, artan nüfusun niteliklerini artt racak

yat r mlar n yap lmamas , uzun dönemde, Malthus’un nüfus teorisini

do/rulamaktad r. Özellikle yoksul ve ekonomisi tar ma dayanan ülkelerde, e/itim yat r mlar n n ve teknolojik geli menin yeterli olmamas , nüfus art n n ki i ba na dü en geliri azaltmas na neden olmaktad r.326 Uzun dönemde, üretime kat lan çal an say s n artt raca/ ndan nüfus art n n ekonomik büyüme üzerinde olumlu etkisi olabilece/i dü ünülmekle beraber, özellikle yetersiz e/itim ve sa/l k yat r mlar nedeniyle niteliksiz i gücünün varl / , nüfus art n n ki i ba na gayri safi yurtiçi has lay olumsuz etkilemektedir. Gelirin, geliri yaratan ve onlar n bakmakla yükümlü olduklar insan say s ndan çok daha fazla insan taraf ndan payla m , hem üretim art olmad / ndan ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyecek hem de yoksullu/u artt racakt r.327 K sacas , uzun dönemde, özellikle geli mekte olan ülkelerde, nüfus art , e/itim ve sa/l k yat r mlar yla desteklenmedi/i sürece, ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyecektir. Genç nüfusunun yüksek oldu/u bu ülkeler, gençlerini e/ittiklerinde, ekonomik büyümeyi sa/lay p, geli mi ülkelere yakla acaklard r.328

Nüfus art n n kontrol edilebilmesinin yolu da ekonomik büyümeden geçmektedir. E/itim ve sa/l k imkanlar geli tirilmeden, h zl nüfus art n n azalt lmas mümkün olmamaktad r. Ekonomik büyüme ile daha çok e/itim ve sa/l k imkan na kavu an nüfusun art e/ilimi duracak ve bu sayede temel sebebinin kontrol edilemeyen h zl nüfus art oldu/u belirtilen329 yoksulluk azalacakt r.330

326 Ertu/rul Delikta , “Malthusgil Yakla mdan Modern Ekonomik Büyümeye”, Ege Akademik Bak

Dergisi. C.: 1, Sa.: 1, Ege Üniversitesi, BF, zmir, 2001, s. 52.

327 Stephan Klasen, Population Growth, Economic Growth and Poverty Reduction in Uganda: Theory

and Evidence, Discussion Paper Series, No: 125, University of Goettingen, Goettingen, 2005, s. 3.

328 Mehmet Karagül, “Be eri Sermayenin Ekonomik Büyümeyle li kisi ve Etkin Kullan m ”, Ak.Ü,

BF Dergisi. C.: 1, Sa.: 5, Antalya, s. 82-83.

329 A. Y lmaz Gündüz, “Türkiye’de Yoksullukla Mücadele Üzerine Bir nceleme”, Elektronik Sosyal

Bilimler Dergisi. C.: 5, Sa.: 16, (www.e-sosder.com), 2006, s. 34-35.

330 Ay e Meral Uzun, “Yoksulluk Olgusu ve Dünya Bankas ”, CÜ, BF Dergisi., C.: 4, Sa.: 2, Sivas,

ekil 3: Dünyada Nüfus Art H z (1990-1999)

Kaynak: Soubbotina, s. 19.

ekil 4: Ki i Ba na Gayri Safi Yurtiçi Has la Art Oranlar (1990-1999)

Kaynak: Soubbotina, s. 19, 24. % 3’den fazla % 2,5 - 3 % 2 - 2,4 %1 – 1,9 % 1’den az Veri yok % 3’den

Yukar daki iki ekilden de görülece/iz üzere, nüfus art n n ekonomik büyümeye etkisi geli mekte olan ve geli mi ülkeler aras nda farkl l k göstermektedir. Geli mi ülkelerin tümünde nüfus art oran dü üktür ve ekonomik büyüme oran , nüfus art oran ndan yüksektir. Özellikle Afrika ba ta olmak üzere, geli mekte olan ülkelerde ise, yüksek bir nüfus art ve bu art tan daha dü ük oranda bir ekonomik büyüme söz konusudur. Bu noktada, h zl nüfus art n n, sermayenin k t bir kaynak durumunda oldu/u geli mekte olan ülkelerde, ekonomik büyümeyi olumsuz etkiledi/i söylenebilir.331 Bu sebeple, geli mekte olan ülkelerde ya am kalitesinin artt r lmas ve s n rl do/al kaynak kullan m n n azalt lmas için nüfus art n azaltacak politikalar benimsenmelidir.332 Bu yap lmad / takdirde, nüfus art n n k sa dönemde bile yol açt / açl k ve hastal k gibi olumsuzluklara, uzun dönemde ortaya ç kacak ucuz i gücü dolay s yla i sizlikte eklenecektir.333 Tüm bunlar n sonucu olarak, yoksulla an aileler bu durumlar ndan kurtulman n tek yolu olarak çocuklar n çal t rmak zorunda kalmaktad rlar.

Ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkisi olan334 nüfus art , daha önce belirtildi/i üzere çocuklar n çal t r lma nedenlerinden biridir. Ancak, çocuklar n çal t r lmas , k sa dönemde aile gelirine yapaca/ olumlu etki335 d nda, gelece/in ucuz i gücünün olu turulmas d r. E/itim olanaklar ndan yararlanamayan çal t r lan çocuklar, kalifiye olamamalar ndan dolay , yeti kinliklerinde ya i siz kalacak ya da sürekli olarak niteliksiz i lerde çal arak, çal an yoksul s n f na dahil olacaklard r.

Sonuç itibari ile nüfus art , ailelerin yoksulluklar ndan kurtulabilmeleri için çocuklar n çal t rmalar n beraberinde getirmekte; ancak k sa dönemde aile gelirini olumlu etkisi olan çocuk çal t r lmas uzun dönemde ailenin yoksullu/una neden olmaktad r. Ya lanan ebeveynlerin i gücü piyasalar nda yer bulamamalar n n yan nda çocukluklar nda çal m olan yeti kinler de örgün ve mesleki e/itim 331 Bocuto/lu, Berber, Çelik, s. 374.

332 Sarah W. Sugarman, Population Growth and Developing Countries: Limiting Population Growth

Through Social Policy, Reed College, Oregon, 2002, http://www.reed.edu/~sugarmas/population Growth.pdf, (13.06.2006).

333 Kothare, s. 3. 334 Klasen, s. 10. 335 Galli, s. 2.

alamad klar ndan ço/unlukla çok az bir ücret kar l / nda i bulabilmekte,

dolay s yla ailenin yoksullu/u artmaktad r. Bu durumdaki ki ilerin de

yoksulluklar ndan dolay çocuklar n ayn kendi çocukluklar nda oldu/u gibi çal t rmalar muhtemeldir. Böylelikle, ku aklar aras geçi yaln zca çocuk çal t r lmas nda de/il ayn zamanda yoksullukta da görülmektedir. Nitekim, yoksulluktan kurtulabilmek için çocuklar n çal t r lmalar n n sonucu yine yoksul kalmakt r. Tüm bunlardan dolay , çocukluklar nda çal t r lm olan niteliksiz i gücü sebebiyle, üretim art s n rl bir ekilde gerçekle ecek ve ekonomik büyüme azalacakt r.

Nüfus art n n uzun dönemde ekonomik büyüme üzerinde olumlu etki yapmas nda teknik yeniliklerin ve ölçek ekonomisinin büyük önemi vard r. Teknolojik yeniliklerle sa/lanan verim art , nüfus art n n piyasa hacmini geni letmesi ile birle ince ekonomik büyüme sa/lanacakt r. Bu noktada piyasan n hacimsel geni lemesinin uzmanl / artt raca/ ve bu sayede ulusal ölçekte ç kt n n artaca/ kabul edilmektedir. Bununla birlikte, nüfus art ancak iyi planlad / sürece ve kurumsal ve siyasi de/i ikliklerle birlikte, geli mekte olan ülkelere katk sa/layabilir. Yoksulluk ve daha da kötüsü açl / n söz konusu oldu/u geli mekte olan ülkelerde, bunun nedenlerinden birinin nüfus art oldu/u belirtilmekle birlikte, yetersiz devlet politikalar n n, yoksulluk ve açl / n ortaya ç kmas nda, nüfus art ndan daha fazla etkisi bulunmaktad r.336

B. E%itim

E/itim ve çocuklar n çal t r lmas birbirine ba/l d r.337 Temel e/itim al nmaks z n, yüksek beceri gerektiren meslekleri edinmek oldukça güçtür. Bununla birlikte, bu tür meslekler edinebilmek için temel e/itimde geçen y l say s tek ba na yeterli de/ildir. Belki bundan daha da önemlisi al nan e/itimin kalitesidir. 336 Emmanuel Anoruo, Habtu Braha, “The Impact of Population Growth on Botswana's Economic

Growth”, Journal of Sustainable Development in Africa. Vol: 5, No: 2, North Carolina, 2003, s. 120-121.

337 Madhura Swaminathan, Economic Growth and the Persistence of Child Labor: Evidence from an

Çocuklar n e/itim almalar yerine çal t r lmalar , ailelere geçici bir rahatl k sa/lamakla beraber, uzun dönemde niteliksizlikten dolay aileye sa/lanan katk giderek azalacakt r.338

Daha öncede belirtildi/i gibi ebeveynlerin e/itim durumlar , çocuklar n çal t r lmalar nda önemli rol oynamaktad r. E/itimli ebeveynlerin yüksek gelir elde ettikleri i lerde çal abilmeleri nedeniyle çocuklar n çal t rmaya gerek görmemektedirler. Ancak, bunun tersi söz konusu oldu/unda, çocukluklar nda e/itim almam olan yeti kinlerin, çal t klar i lerin onlara geçimleri için yeterli gelir sa/lamamas nedeniyle çocuklar n çal t r lmalar gündeme gelmektedir. Bu durum ise, yeti kinlerin kar la t klar durumla, gelecekte çocuklar n n kar la mas sonucunu do/urmaktad r. Aile gelirine katk sa/lamak için çal t r lan çocuklar, e/itimlerine devam edemediklerinden dolay , uzun dönemde nitelikli i gücüne dahil olamayacaklar ve ald klar dü ük ücret dolay s yla yoksullukla kar kar ya kalacaklard r. Böylelikle, çocuklar n çal t r lmas uzun dönemde e/itimsizlik ve yoksullu/a neden olmakta ve sonuçta çocuklar n çal t r lmas sürmektedir.339 Bu nedenle, ebeveynlerin e/itimli olmas n n, çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r lmas nda önemli bir etken olaca/340 beklenmekle birlikte, çocuklar n çal t r lmas gibi ebeveynlerin e/itimsizli/inin temelinde de yoksulluk yatmaktad r.

Uzun dönemli analizde, e/itimin bireyin gelece/e yapt / bir yat r m oldu/u göz önüne al nmal d r. Bu yönüyle, di/er yat r m türlerinin oldu/u gibi e/itimin de maliyeti ve getirisi söz konusudur. Bu yat r mdan beklenen getiri, daha yüksek gelir sahibi olmak, daha iyi ko ullarda çal mak ve ya amakt r. E/itim yat r m n n maliyeti ise, (i) okul harc ve e/itim malzemelerine yap lan harcamalar gibi do/rudan maliyetler ve (ii) i gücü piyasas nda çal mak yerine e/itim al nmas nedeniyle kaybedildi/i öngörülen gelirle ilgili f rsat maliyetidir. Al nan e/itim süresinin art ve bunun yan nda e/itim kalitesi, e/itim sonras çal ma ya am nda bu iki 338 A.k., s. 1526-1527.

339 Uma. S. Kambhampati, Raji Rajan, “Economic Growth: A Panacea for Child Labour?” World

Development. Vol.: 34, Issue: 3, Great Britain, 2006, s. 436.

maliyetinde üstünde gelir elde edilmesini beraberinde getirmektedir. 341 Bu noktada, çocuklar n e/itilmek yerine çal t r lmalar n n temelinde uzun dönemde bertaraf edilebilecek e/itim maliyetinden ziyade yoksullu/un yatt / görülmektedir.

E/itimin ekonomik büyüme üzerinde do/rudan ve dolayl etkileri

bulunmaktad r. E/itim, ilk olarak i gücünün niteli/ini artt rarak, hanehalk gelirinin yükselmesini sa/lamaktad r. çiler aras nda e/itim düzeyi artt kça al nan ücrette artmaktad r. Bu do/rudan etkinin yan s ra hanehalk nda annenin e/itimi de geli mekte olan ülkelerde çocuklar n sa/l / n olumlu etkileyerek, ekonomik büyümeyi dolayl yoldan artt rmaktad r. Daha sa/l kl çocuklar n, di/erlerine nazaran okul ya amlar nda daha fazla ba ar elde etmeleri ve sonuçta nitelikli i gücüne kat lmalar olas d r. Bunun yan s ra e/itimli ebeveynlerin aile planlamas ile ilgili mant kl karar alma e/ilimleri daha yüksek oldu/undan, toplumdaki geni aileler azalacakt r. Az çocuklu aileler, her bir çocu/un e/itimi ile daha fazla ilgilenebileceklerinden, çocu/un okuldaki verimlili/i de artm ve bu sayede çocu/un gelecekte nitelikli i gücü olarak çal t r lmas mümkün olacakt r. Tüm bunlar da ekonomik büyümeyi do/rudan veya dolayl yoldan artt rmaktad r. 342

Temel e/itimden yoksun olunmas , piyasalardaki ve daha karma k hale gelen ihracattaki de/i ime uyum sa/lanmas n güçle tirmektedir. Küreselle me sürecinde ülke ekonomilerinin bütünle ti/i, piyasalar n kurals zla t / , i gücü göçünün artt / ve teknolojik de/i imlerin bunlara e lik etti/i bir yap da, e/itim tüm bu de/i imlerden olumsuz etkilenilmesini olanakl k lmaktad r. Dolay s yla, e/itimsizlik, tüm bu de/i iklikler kar s nda ki isel gelirin azalmas na yol açacakt r. Böylelikle ekonomik büyüme de artt r lamayacakt r.343

341 Biçerli, s. 232-234.

342 Brian G. Dahlin, The Impact of Education on Economic Growth: Theory, Findings, and Policy

Implications, Duke University, Durham, 2002, http://www.duke.edu/~bgd3/bgd0202.pdf, (16.06.2006), s. 4-6.

343 Don Adams, Education in Developing Asia (Vol.: 1). The University of Hong Kong, Hong Kong,

Sonuç itibari ile e/itim ve ekonomik büyüme aras nda uzun dönemde pozitif bir ili ki bulunmaktad r. E/itim yat r mlar , ekonomik büyümenin en önemli unsuru olan insan n niteli/ini artt rd / ndan, uzun dönemde ekonomik büyümeyi de olumlu etkilemektedir.344 Ancak, çocuklar n çal t r lmas n n, gelecekte nitelikli i gücü içinde yer almalar n sa/layacak olan e/itimden yoksun b rakmas , yeti kinliklerinde de dü ük ücretli i lerde çal p yoksullukla kar kar ya kal nmas na neden olmaktad r. E/itimsizlik, çocuklar n gelecekte yüksek ücretli i lerde çal malar n engellemektedir.345 Böylelikle, çocuklar n çal t r lmas dolay s yla ekonomik büyümeyi sa/layacak üretimi gerçekle tirecek nitelikli i gücünün yeti mesi engellenmektedir. E/itim yat r mlar , herkesin adil bir biçimde yararland / hale gelmedikçe, sadece elit bir kesime yarar sa/layacak ve ekonomik büyüme sa/lanamamas n n yan nda sosyal kutupla may da artt racakt r. Oysaki, e/itimle hedeflenen çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r larak, bütünle en bir sosyal yap da, nitelikli i gücü ile ekonomik büyümeye ula makt r.346

C. Sa%l(k

Çal anlar n kar la t klar hastal klar içinde en çok yayg n olan meslek hastal klar d r. Bu hastal klar, ya lar ndan dolay çocuklar yeti kinlere nazaran daha kötü etkilemektedir. Meslek hastal klar çal t r lan çocuklar aras nda da oldukça yayg nd r. Ya , ruhsal gerilim, i yeri, çal ma süresi, i yo/unlu/u, i in biçimi ve beslenme al kanl klar çocuklar n meslek hastal klar yla kar la malar na neden olan faktörler olarak s ralanmaktad r. Ast m gibi solunum rahats zl klar da özellikle tehlikeli i lerde çal t r lan çocuklar aras nda göze çarpmaktad r.347

344 Babatunde, Adefabi, s. 18.

345 Mojibur Rahman Doftori, Educat on And Child Labour in Developing Countries: A Study on the

Role of Non-Governmental Organisations in Bangladesh and Nepal, (Doctoral Dissertation), Department of Social Policy, University of Helsinki, Helsinki, 2004, s. 73.

346 Mark Gradstein, Moshe Justman, Education, Social Cohesion and Economic Growth, Discussion

Paper, No: 99-16, Monaster Center for Economic Research, Ben-Gurion University of the Negev, Beer Sheva, 1999, s. 17.

Belirtildi/i üzere, çocuklar n çal t r lmalar , sa/l klar n olumsuz etkiledi/inden, ülkelerin uzun dönem ekonomik büyüme performanslar da olumsuz etkilenmektedir. Çocuklar n tehlikeli i lerde ve hijyenik olmayan ko ullarda çal t r lmalar , uzun dönemde sa/l klar n ve yeti kin i gücü olarak verimliliklerini olumsuz etkileyecek olan k s tl e/itim almalar , uzun dönemde ekonomik büyümenin sa/lanamamas n beraberinde getirmektedir. Bu nedenle, özellikle tehlikeli i lerde çocuk çal t r lmas n n ortadan kald r lmas ile sa/l /a yap lan kamu harcamalar ve e/itim programlar , sadece çocuklar n sa/l klar na olumlu etki etmekle kalmayacak, ayn zamanda çocuklar n sa/l kl hale gelmesi ve i gücü

verimlili/inin artt r lmas yoluyla uzun dönemde ekonomik büyümeyi de

sa/layacakt r.348

Uluslararas bir sorun oldu/u geni çapta kabul gören çocuklar n

çal t r lmas n n, çocuklar n sa/l klar üzerinde olumsuz etkileri bulundu/u aç kt r. Önemli olan özellikle en kötü biçimlerde çocuklar n çal t r lmas n n, onlar n geli imlerini iddetli bir biçimde kesintiye u/ratt / n n anla lmas d r. Bu nedenle çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r lma gereklili/i, çocuklar n sa/l / na olan etkisinden ba/ ms zd r. Bir di/er ifade ile sa/l k aç s ndan olumsuz sonuçlar olmasa bile çocuklar n çal t r lmas kabul edilebilir bir tutum de/ildir.349 182 say l UÇÖ Sözle mesinde de belirtilen çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r lmas na öncelik verilmesi hedefi, ekonomik olmaktan ziyade insani bir hedeftir. Çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r lmas n n sa/layaca/ ekonomik kazançlar, çocuklar n sa/l / nda meydana gelen geli imle ortaya ç kmaktad r.350

Çal ma ko ullar n n, çal t r lan çocuklar n bedenlerinde de/i me ya da sapmalara yol açarak, çocuklar n normal büyüme ve geli imlerini olumsuz yönde etkilemesi, çocuklar n çal t r lmalar n n ortadan kald r lmas için yeterli bir nedendir. Bununla birlikte, çocuklar ruhsal geli imlerinde ortaya ç kan 348 Galli, s. 9.

349 Anaclaudia Gastal Fasa, Health Benefits of Eliminating Child Labour, ILO/IPEC Working Paper,

International Labour Office, Geneva, 2003, s. 36, 46.

350 ILO, Investing in Every Child: An Economic Study of the Costs and Benefits of Eliminating

olumsuzluklar, fiziksel olumsuzluklardan daha önemsiz de/ildir; ancak fiziksel geli imde ortaya ç kan sapmalar n tespiti daha kolay oldu/undan, öncelikle dikkate al nmaktad r. Sonuç itibari ile küçük ya larda çal ma ya am na sokulan çocuklar, geli imlerini tam anlam yla tamamlayamazlar. Ku kusuz çal t r lma, çocuklar n fiziki geli imlerinin yan s ra ruhsal geli imleri de olumsuz etkilemekte ve gelece/in yeti kin i gücü hasar görmektedir.351

Bu noktada, küçük ya taki çocuklar n geli iminin önemli bir rol oynad / ve yoksullu/un olumsuz etkiledi/i, insani geli iminin ku aklar aras süren bir süreç oldu/u unutulmamal d r. Bu geli ime engel olunmas , uzun dönem ekonomik büyüme üzerinde önemli rol oynamakta ve büyümeyi azaltmaktad r. Bu geli ime engel olan unsurlar aras nda, küçük ya taki çocuklar n ya amlar boyunca sa/l k, e/itim ve gelirlerini artt racak olan beslenme ve sa/l k durumlar da yer almaktad r. Sa/l k ve beslenmenin yeti kin gelirine e/itim vas tas yla dolayl etkisi, sa/l / n yeti kin verimlili/ine do/rudan etkisinden daha yüksektir. Öte yandan çocuklar n beslenmelerinin ve sa/l klar n n geli imi, yeti kinliklerinde de sa/l klar n n, ya am kalitelerinin ve ortalama ya am beklentilerinin artmas n sa/lar. Küçük ya lardaki çocuklar n sa/l klar n n iyi olmas , uzun dönemde sa/l / n ekonomik büyüme üzerindeki olumlu etkisini göstermektedir. Her bak mdan sa/l kl olunmas , ekonomik büyümeye katk sa/lamaktad r.352 Böylelikle çocuklar n çal t r lmas n n ortadan kald r lmas yla ekonomik büyümeye ula lmas mümkün olmakta ekonomik büyüme sa/lanmas da çocuklar n çal t r lma oranlar n dü ürmektedir. Aile gelirindeki art ve sa/l kl olma durumunu da içeren ya am standartlar n n yükseli inin çocuklara atfedilen ekonomik de/eri azaltmas sayesinde çocuklar n çal t r lmas da ortadan kalkm olacakt r. Bir di/er ifade ile ula lan ekonomik büyüme, çocuklar n çal t r lmas n ortadan kald racak en önemli faktördür.353 Çocuklar n çal t r lmalar n n ortadan kald r lmas n n uzun dönemde ekonomik 351 Duyar, Özener, s. 189-194.

352 David Mayer, The Intergenerational Impact of Health on Economic Growth, Health Research to

Achieve the Millennium Development Goals Forum, No: 8, Mexico City, 16-20 November 2004, Global Forum for Health Research, Geneva, 2004, s. 9.

353 Nardos Kebreab Tesfay, Child Labour and Economic Growth, (A Thesis of Master of Arts),

Gelecek Ku ak

büyümeyi artt rmas ve sa/lanan ekonomik büyümenin de çocuklar n çal t r lma oranlar n azaltmas iki de/i ken aras ndaki kar l kl ili kiyi göstermektedir. Bu ili ki a a/ daki ekilde gösterilmektedir.

ekil 5: Ku aklar Aras Geli im ve Gelir li kisi

Kaynak: Mayer, s. 3.

Yukar daki ekilde aç kland / üzere, çocuklar n geli imleri için yap lacak harcamalar, uzun dönemde onlar n sa/l kl ve e/itimli birer yeti kin olmalar n sa/layaca/ ndan, aile gelirlerinde art görülecektir. Sa/l kl yeti kinlerin üretkenlikleri sayesinde, gelecek ku a/a bir öncekinden daha fazla kaynak aktar labilmesi de ekonomik büyümeyi gerçekle tirecektir. Bu sayede sa/l /a yap lan yat r m uzun dönemde kazanç olarak geri dönmekte ve bir sonraki ku ak için daha fazla yat r m yap lmas imkan n do/urmaktad r.354

D. stihdam

Üretim sürecinde enformel sektörün 1980’lerde ba layan büyüme e/iliminin günümüze de/in devam etmesi ve küresel ölçekte tar m d aktif i gücünün tahmini olarak dörtte birinin geçimini enformel nitelikteki i lerden sa/lar duruma gelmi 354 Mayer, s. 3.

Çocuk Geli imi Hanehalk Gönenci: • Gelir • E/itim • Sa/l k • Gelir • E/itim • Sa/l k E/itim Sa/l k

olmas günümüzde istihdam n yap s n göstermektedir. Enformel ekonomik faaliyetlerin yoksullar n geçinmek için yöneldikleri geleneksel i lere indirgenemeyece/inden dolay , formel ve enformel ekonomi bir kar tl k içinde de/il, tam tersine bir eklemlenme ve ba/ ml l k ili kisi içinde de/erlendirilmekte ve enformel ekonomi kapitalist üretim ili kilerinin özgül bir formu olarak tan mlanmaktad r. K sacas , enformel ekonomi az geli mi likten kaynaklanan geçici bir bozukluk ve bir sapma de/il, kapitalizminin yeniden yap lanmas n n do/urdu/u özgül bir üretim ili kileri biçimidir.Bu nedenle, formel ekonomiyle enformel ekonomiyi birbiriyle kar tl k içinde de/il, birbirini tamamlayarak ve besleyerek paralel geli im seyri izleyen bir bütünlük çerçevesinde de/erlendirilmektedir. Enformel ekonomi içinde sadece geleneksel say labilecek pazarc l k, seyyar sat c l k vb. faaliyet alanlar nda de/il, ayn zamanda iç pazara ve ihracata dönük üretimde bulunan tekstil ve konfeksiyon gibi sektörler de çal anlar da içermektedir.355

Ulus devletlerin do/rudan yabanc yat r mlar çekmek amac yla ba vurduklar finansal serbestle me, kurals zla t rma ve serbest bölgelerdeki uygulamalar , kendi ekonomilerinin ve giderek i gücü piyasalar n n enformelle me süreci içine girmesiyle sonuçlanmaktad r. Bu sürecin sonucu, enformel ekonominin geni lemesi de/il, enformelle me yönünde formel/enformel ayr m n n ortadan kalkmas d r. Bu nedenle, formel ve enformel aras ndaki ayr m istihdam biçimlerinin tart lmas için yararl olsa bile, bu tart ma esasen yapay hale gelmektedir.356

Yap sal uyum programlar n uygulamaya koyan hükümetlerin ve kurumlar n enformel ekonomiye kar tutumlar da de/i mi tir. Ba lang çta enformel sektörün geni lemesini s n rland rma iste/i, yerini belirli bir ho görüye, hatta destekleme iste/ine b rakm t r. Küresel olarak yoksullukla mücadele etmek ve enformel sektördeki ekonomik ko ullar ve çal ma ko ullar n formel sektöre yak nla t rmak için enformel sektörde verimlilik ve gelirleri art rma gere/i üzerinde dü ünce birli/i sa/lanm görünmektedir. Buna göre, geli mekte olan ülkelerde enformel ekonomi 355 Cem Özatalay, “Elman n Öteki Yar s : Enformel Sektör çileri”, Tes- Dergisi. Sa.: 2006-2,

Tes- , Ankara, 2006, s. 59.

büyümeye en az iki yolla do/rudan katk yapacakt r. Birincisi, enformel çal anlar n