• Sonuç bulunamadı

1.5. YOLSUZLUĞUN ETKİLERİ

1.5.2. Yolsuzluğun Sosyal Etkileri

Literatür incelendiğinde, yazarların sosyal refah, insani gelişim, cinsiyet farklılıkları ve girişimcilik gibi değişkenlerle yolsuzluk arasındaki ilişkiyi araştırdıkları görülmektedir. Yolsuzluk ve sosyal refah arasındaki ilişkiyi inceleyen Nas vd. (1986), çalışmalarının ilk bölümünde Pareto optimumun yardımıyla oluşturulan bir grafik kullanmışlardır. İkinci bölümde ise, yolsuzluğun net sosyal ve direkt maliyeti, sosyal refahı ihlal edenin sosyal kaybı ve yoz davranışlar gibi değişkenlerle oluşturulan bir maliyet fonksiyonu kullanılmıştır. Çalışmada, Pareto optimumun yardımıyla ile oluşturulan genel denge modeli Şekil 1.15’te gösterilmiştir.

Şekil 1.15: Yolsuzluk ve Sosyal Refah Genel Denge Modeli

A Gelir Düzeyinin Faydası

U'A

F

P'

UA W2

.

Q P W1

W0

UB U'B B Gelir Düzeyinin Faydası

Kaynak: Nas vd., 1986:112

Şekilde, UAUB faydanın A ve B gibi iki gelir düzeyi arasında dağıtılabileceği sınırı, U'AU'B aynı dağılımın en yüksek toplumsal gelir düzeyini göstermektedir. W0, Bergson-Samuelson sosyal refah fonksiyonunu, W1 ve W2 sosyal refahın en yüksek olduğu durumda, toplumsal refah dağılım kararının en yüksek düzeylerini yani Bergson-Samuelson sosyal refah fonksiyonunun en yüksek düzeylerini göstermektedir. P ve P' Pareto optimumu ve sosyal refah ölçüsü arasındaki eşzamanlı tatmin edici dağılımları ifade etmektedir.

Şekle göre, toplumun adil bir refah dağılımı gerçekleştirebilmesi için PP' boyunca hareket etmesi gerekmektedir. Toplum, P noktasında dengede iken, refah düzeyindeki değişim için dört farklı durum söz konusu olabilir. Birinci durum, toplumsal refah seviyenin arttırılması istenmesine rağmen (örneğin W0 dan W1 refah düzeyine geçme), yasal sistemin buna izin vermemesidir. İkinci durum ise, yasal sistem toplumun refah seviyesini arttırmasına olanak verirken, bürokratik engellerin ortaya çıkmasıdır. Bu iki durumun geçerli olduğu toplumlarda, yolsuzluk sayesinde yasal veya bürokratik engeller aşılarak, belirtilen gelir düzeylerinin refah seviyesi en yüksek seviyeye yani P' noktasına çıkarılabilir.

Toplumsal denge P noktasında iken, ortaya çıkabilecek üçüncü durum, toplumun refah seviyesinin arttırılmasını tercih etmiyor olmasıdır. Dördüncü durumda ise, toplumsal refah düzeyinin artması Pareto optimumunu bozacak biçimde gerçekleşmektedir. Bu noktalar şekilde F ve Q noktalarıyla gösterilmektedir. F noktasında, A gelir düzeyi gelir dağılımında ve fayda paylaşımında avantajlı iken, Q noktasında, B gelir düzeyi bu konuda avantajlı konuma geçmektedir. Toplumlar son iki durumdan birinde bulunuyor ise, Yolsuzluk toplumsal refahın azalmasına neden olacaktır. Çünkü refah düzeyinin arttırılması için yolsuzluğun kullanılması durumunda, toplum, refah seviyesinin yükseltilmesini önemsemediği için veya refah seviyesinin yükseltilmesi Pareto optimumunu bozacağı için, genel denge bozulmuş olacaktır.

Böylece, toplumların içinde bulunacağı duruma göre, yolsuzluk refah düzeyini arttırıp azaltabilmektedir.

Çalışmanın ikinci kısmında yolsuzluğun net sosyal maliyeti, yolsuzluğun direkt maliyeti, sosyal refahı ihlal edenin sosyal kaybı ve yoz davranışlar gibi değişkenlerin kullanılmasıyla bir maliyet fonksiyonu oluşturulmuştur. Buna göre, toplumu oluşturan bireylerin göstereceği davranışlar yolsuzluğun maliyetini etkileyecektir. Bireylerin daha çok yoz davranışları tercih etmesi yolsuzluk düzeyini arttırarak sosyal refahı azaltırken, bireylerin daha çok yoz olmayan davranışları tercih etmesi, yolsuzluk düzeyini azaltarak refahın artmasına katkı sağlayacaktır.

Bir diğer çalışmada Akçay (2006), insani gelişmişlik düzeyi ile yolsuzluk düzeyi arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Yazar bu iki değişkenin ilişkisini, Şekil 1.16’yı kullanarak açıklamaya çalışmıştır. Şekle göre, yolsuzluk düzeyinin artması ile

ekonomik büyüme oranı düşecek, bunun yanında hükümetin eğitim ve sağlık harcamaları azalacaktır. Ekonomik büyümenin düşmesi ile, ülkenin kişi başına geliri azalarak, bireylerin yaşam standartlarının düşmesine neden olacaktır. Sağlık harcamla- rının azalması ile insanların hayat beklenti düzeyleri düşecek, eğitim harcamalarının azalması ise, ülkede insani sermaye birikiminin azalmasına neden olacaktır. Sonuç olarak, ülkedeki insani gelişmişlik ve kalkınmışlık düzeyi düşmüş olacaktır.

Şekil 1.16: Yolsuzluk ve İnsani Gelişmişlik

Daha az kişi Daha düşük Düşük büyüme başına gelir yaşam standardı

Yolsuzluk Daha az sağlık Daha düşük Daha düşük harcaması hayat beklentisi insani gelişmişlik Daha az eğitim Daha düşük

harcaması insani sermaye birikimi

Kaynak: Akçay, 2006:35

İnsani gelişmişlik ve yolsuzluk arasındaki ilişkiyi incelemek için ekonometrik bir model oluşturan yazar, bu modelde ekonomik özgürlük, demokratik değişim, insani gelişim indeksi ve kentleşme gibi değişkenleri kullanmıştır. Elde edilen bulgulara göre, modelde yer alan diğer değişkenlerin kontrol edilmesi durumunda, insani gelişim ile yolsuzluk arasında negatif yönlü bir ilişki bulunmaktadır. Buna göre, yolsuzluk düzeyi yüksek olan ülkelerde, insani gelişim düzeyi azalmaktadır.

Graeff ve Mehlkop (2003), çalışmalarında yolsuzluk ile nüfus artışı ve yüksek okula kayıtlı öğrenci sayıları arasında negatif yönlü bir korelasyon olduğunu belirtmiştir. Cinsiyetin, bireylerin rüşvet alıp verme ve yolsuzluktan etkilenme davranışları üzerindeki etkisini araştıran Alatas vd. (2009), kadınların yoz davranışlardan kötü yönde etkilendiklerini ve bu nedenle, yolsuzluğa karşı, erkeklere göre daha az toleranslı olduğunu ortaya koymuşlardır. Ayrıca, çalışmada ele alınan ülkeler olan Avustralya, Hindistan, Endonezya ve Singapur için, kadınların yolsuzluğa karşı erkeklere göre farklı ve değişik şiddette tepki verdikleri belirtilmiştir. Rant

kollama davranışı ve girişimcilik ilişkisini araştıran Avnimelech vd. (2011), yolsuzluğun girişimcilik üzerinde negatif yönlü etkili olduğunu belirtmiştir.