• Sonuç bulunamadı

2.3. REFAH EKONOMİSİ

2.3.2. Yeni Refah Ekonomisi

2.3.2.1. Pareto Optimumu

Pareto, refah ekonomisinin temelini oluşturan Pareto optimumu ve Pareto iyileşme kavramlarını Manual of Political Economy (1971) adlı çalışmasında ortaya koymuştur. Pareto optimum bu çalışmada daha öncede değinildiği gibi, bir bireyin faydasını azaltmadan bir diğer bireyin faydasının arttırılamadığı durumu ifade eder.

Refah ekonomisinin bir diğer önemli varsayımı olan Pareto iyileşme kriteri ise, hiçbir bireyin faydasını azaltmadan en az bir bireyin faydasını arttıran durumu ifade eder (Pareto, 1971: 261). Buna göre kaynak dağılımındaki herhangi bir değişme, hiçbir bireyin faydasını azaltmadan en az bir bireyin faydasını arttırıyor ise sosyal refah artmıştır. Pareto (1971) bu kriterler yardımıyla, Walras (1874, 1877)’ın genel denge analizini kullanarak, piyasa mekanizmasının bireysel ve sosyal refahı nasıl arttıracağını ortaya koymuştur.

Pareto optimumu esas itibariyle eşitsizlik ile ilgili değildir. Toplumu oluşturan bireylerden bir kısmının zengin, bir kısmının ise yoksul olması Pareto optimumuna engel değildir. Çünkü Pareto optimumun oluşması için gerekli olan şart kaynak kullanımında etkinliğin sağlanmış olmasıdır. Bu nedenle toplumun oluşturan bireylerden çoğu yoksul olsa bile, ekonomide etkinlik şartı sağlanmışsa sosyal refah en yüksek düzeye ulaşmış demektir. Diğer yandan yoksulların refahı azalmadan, zenginlerin refahındaki her artış sosyal refahı da arttırmaktadır. Toplum için istenen sosyal refaha ulaşmanın yolu ise tam rekabet koşullarının geçerli olduğu bir piyasadaki veri bir gelir dağılımına sahip olmaktır (Barr, 1992: 747). Buna göre tam rekabet koşullarını bozan eksik rekabet, dışsallıklar, kamu malları, eksik bilgi, ölçeğe göre artan getiri ve temizlenmeyen piyasaların varlığı, kaynak dağılımında etkinliği bozacağından Pareto optimumuna ulaşılmasını engellemektedir. Pareto optimumuna ulaşmak için kaynak dağılımının optimum olmasını ve tam rekabet piyasasının oluşmasını engelleyen bu değişkenlerin ekonomide bulunmaması gerekmektedir.

Bu gerekli şartlar altında Pareto optimumun gerçekleşmesi için üç koşulun sağlanmış olması gerekmektedir. Bu koşullar tüketimde (mübadelede) optimum, üretimde optimum ve genel optimumdur. Tüketimde optimum nihai üretimin bireyler arasında maksimum sosyal refah sağlayacak şekilde dağıtılmasını ifade eder. Buna göre, bireylerin gelir düzeyi, gelir dağılımı ve bireylerin zevk ve tercihleri veri iken, bir bireyin refahını azaltmadan bir diğer bireyin refahının arttırılamadığı bir dağılım tüketimde optimumu ifade etmektedir.

Maksimum sosyal refahın nasıl elde edilebileceğini göstermek için toplumun sadece iki bireyden (A, B) oluştuğunu, bu iki kişinin fayda düzeylerinin birbirinden farklı olduğunu ve üretim miktarları belli olan iki malın (X, Y) tükettiklerini varsayalım.

Bu varsayımların yanı sıra bireylerin istedikleri malı istedikleri ölçüde mübadele etmekte özgür olduğunu, bireylerin refahının sadece mübadele etkileri mallara bağlı olduğunu ve sosyal refahın bireysel refahların artan bir fonksiyonu olduğunu farz edelim. Bu şartlar altında tüketimde optimumun sağlanması için A ve B bireyinin, X ve Y malları arasındaki marjinal ikame oranlarının (MRS) birbirine eşit olması gerekmektedir. Bireylerin X ve Y malı tüketim bileşimleri biliniyor iken, eşitlik sonsuz sayıda tüketici için geçerlidir. Yani;

MRSa = MRSb =...= MRSn eşitliği gerçekleşmektedir.

İki malın iki birey arasındaki başlangıç dağılımı biliniyor iken, bu eşitliğe göre, iki malın iki tüketici arasında dağıtılması halinde, bir bireyin durumunu kötüleştirmeden diğer bir bireyin durumunu iyileştirmek mümkün değildir.

Pareto optimumun gerçekleşmesi için gerekli olan bir diğer koşul üretimde optimum koşuludur. Üretimde optimum girdi bileşiminde etkinlik ve çıktı bileşiminde etkinlik koşullarından oluşur. Girdi bileşiminde etkinlik ekonomideki mevcut üretim faktörleri ile maksimum üretim yapılabilmesi için faktör kullanım oranlarının optimal olmasıdır. Faktör kullanım oranının optimal olması, mevcut üretim faktörleri veri iken, herhangi bir malın üretiminde azalma olmaksızın, bir diğer malın üretimi arttırılamadığı bir durumu ifade etmektedir.

Girdi bileşiminde etkinliği açıklamak için ekonomide emek (L) ve sermaye (K) olmak üzere sadece iki üretim faktörünün kullanıldığını ve bu üretim faktörlerinin

birbirleri yerine ikame edilebildiğini varsayalım. Ayrıca bu iki üretim faktörünün miktarının bilindiğini ve ekonomide sadece iki malın (X, Y) üretildiğini farz edelim. İki üretim faktörünü kullanarak üretilebilecek X ve Y malı bileşimlerinin bilindiği bir durumda, mevcut üretim faktör bileşimini değiştirerek mallardan birinin üretimi azaltılmadan, diğer bir malın üretim miktarı arttırılamıyorsa girdi bileşiminde etkinlik sağlanmış olmaktadır. Böyle bir durumda üretim faktörlerinin ikame oranı olan marjinal teknik ikame oranı (MRTS) birbirine eşit olmaktadır. Bir başka anlatımla ekonomideki tüm mallar için tüm faktör çiftleri arasında MRTS değerleri birbirine eşittir. Yani;

MRTSx = MRTSy =...=MRTSz gerçekleşmektedir.

Üretimde optimum koşulunun diğer gereği olan çıktı bileşiminde etkinlik, ekonomide üretilen ürün bileşiminin tüketici tercihleri ile uyumlu olması anlamına gelmektedir. İki üretim faktörüyle (L, K) üretilebilecek iki mal (X, Y) bileşiminin bilindiği bir durumda, bu bileşimi gösteren eğrinin eğimi olan marjinal dönüşüm oranı (MRT), bir maldan bir birim daha fazla üretmek için diğer maldan ne kadar vazgeçilmesi gerektiğini gösterir. Ekonomide iki tüketici (A, B) varken bu tüketicilerin tercihlerine göre oluşacak MRT’nın, tüketici MRS’nına eşit olduğu durum çıktı bileşiminde etkinliğin sağlandığını göstermektedir. Marjinal dönüşüm oranı veri iken bu eşitlik sonsuz sayıda tüketici için geçerlidir. Yani;

MRT= MRSa = MRSb =………= MRSn gerçekleşmektedir.

Pareto optimumun son koşulu genel optimumdur. Genel optimum tüketimde ve üretimde optimumun sağlanması ile oluşur. Tüketimde ve üretimde optimum için sayılan varsayımlar altında, genel optimum toplum tercihlerine göre üretilen malların (girdi dağılımında etkinlik), üretim faktörlerinin hangi orandaki bileşimleri ile üretileceğini (çıktı bileşiminde etkinlik) ve üretilen malların toplumdaki bireyler arasında nasıl dağıtılacağını (tüketimde optimum) gösterir. Buna göre, malların üretiminde kullanılan faktörlerin miktarları değiştirilerek, bir malın üretimi azaltılmadan bir diğer malın üretimi arttırılamıyor iken, malların tüketiciler arasındaki dağılımı değiştirilerek, bir bireyin bile durumunu kötüleştirmeden bir diğer bireyin refahı arttırılamıyorsa, Pareto optimumu yani genel optimum sağlanmış demektir. Bu durumda ekonomideki bireylerin mallar arasındaki marjinal ikame oranı, marjinal dönüşüm oranına eşit olmaktadır.