• Sonuç bulunamadı

YAPAY ZEKÂ; MUHASEBE VE FİNANS DÜNYASINA ETKİLERİ Ali ANTEPLİ 1

BİLDİRİLER/ PROCEEDINGS

YAPAY ZEKÂ; MUHASEBE VE FİNANS DÜNYASINA ETKİLERİ Ali ANTEPLİ 1

Öz

Bilim dünyası günümüzde yapay zekâ ile bilgisayarlar teknolojilerini daha da ileri boyutlara taşıyarak düşünen ve karar verme yeteneklerine sahip olan robotların gelişimi için çalışmaktadırlar. Dünyayı sosyal, ekonomik, politik ve teknolojik değişim ve dönüşüme uğratan ve uğratmaya devam edecek olan yeniliklerin her alanda etkisini göstermesi beklenmektedir. İktisadi aktörlerin yapısal olarak etkileneceği ve değişimin kaçınılmaz olacağı bu süreçte, çalışan bireylerin ve mesleklerin değişimden etkileneceği öngörülmektedir. Muhasebe ve finans dünyası bu hızlı gelişmelerden en çok etkilenecek sektörlerin başında gelmektedir. Aslında emareleri 1990’ların sonunda internet alanındaki gelişmelerle başlayan ve bilgi teknolojilerinin gelişmesi öncülüğünde hız kazanan ve gün geçtikçe toplumsal, ekonomik ve siyasal ilişkileri daha da çok etkileyen yeni bir endüstri çağının eşiğinde durulmaktadır. Endüstri 4.0 olarak isimlendirilen bu çağ, nesnelerin interneti, bulut bilişim, siber fiziksel sistemler ve yapay zekâ teknolojilerinden oluşan bir değerler bütünüdür. Bu çalışmanın amacı, bilgisayar teknolojilerinin gelişiminin ulaştığı zirvenin yani yapay zekâ çalışmalarının özellikle muhasebe ve finans sektöründe yarattığı ya da yaratacağı etkilerini araştırmaktır. Bu bağlamda bilgisayar teknolojilerinin gelişimi, endüstri 4.0 ve yapay zekâ konularının gelişim süreçleri incelenmiş, gelecekte muhasebe ve finans sektörüne muhtemel etkileri konusunda değerlendirmeler yapılmıştır. Veri sayısının çok fazla ve karmaşık olduğu muhasebe ve finans dünyasının iş süreçlerinin yapay zekâ gelişmelerinden etkilenmesi öngörülen alanların başında olacağı düşünülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Yapay zekâ, muhasebe finans, bilgisayar.

Artificial Intelligence; Effects on Accounting and Finance Abstract

Nowadays, the scientific world is working with artificial intelligence to improve the development of robots that think and make decision-making capabilities by taking their technologies to a more advanced level. It is expected that social, economic, political and technological changes and innovations that will and will continue to affect the world will have an impact in every field. In this process, where economic actors will be affected structurally and change will be inevitable, it is foreseen that working individuals and professions will be affected by the change. The world of accounting and finance is one of the sectors most affected by these rapid developments. In fact, it is on the verge of a new industrial age, whose signs started with the developments in the internet in the late 1990s and accelerated by the development of information technologies, and which increasingly affected social, economic and political relations. This era, called Industry 4.0, is a collection of values consisting of the Internet of Things, Cloud Computing, Cyber-Physical Systems and Artificial Intelligence Technologies. The aim of this study is to investigate the effects of artificial intelligence studies, which are the last stage of the development of computer technologies, in the accounting and finance sectors. In this context, the development of computer technologies, industry 4.0 and artificial intelligence issues have been examined with literature review and the possible effects on accounting and finance sector in the future have been evaluated. It is thought that the financial and accounting sector, which has a large number of data, will be one of the most demanding areas of artificial intelligence.

Keywords: Computer, artificial intelligence, Accounting, Finance.

1 Dr. Öğretim Üyesi, Selçuk Üniversitesi, Beyşehir AA İşletme Fakültesi, Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik, ali.antepli@selcuk.edu.tr

44

Giriş

Günümüz bilişim teknolojilerinin ulaştığı son nokta dijital çağ olarak adlandırılmaktadır.

Dijital Çağı, eski bilgilerin, yöntemlerin, araçların, düşüncelerin yerine; yeni teknolojilerin, yeni kavramların, yeni süreçlerin ve hatta yeni bir dünyanın kapılarını açan bir çağ olarak ifade edilebilir. Bilgi çağı, enformatik çağ, bilişim çağının ötesinde bir kavram olarak günümüz teknolojisinin ulaştığı son noktadır. Bilgiye ulaşma yollarının farklılaştığı, insan zevk ve tercihlerinin değişime uğradığı; eşsiz bir kolaylık, verimlilik ve etkinlik sunacak bir süreç gerçekleşmektedir. Dijital çağın getirdiği\getireceği bu fırsatların temelinde endüstri 4.0’ın bileşenleri önemli yapı taşları olarak bu süreci destelemektedirler.

Endüstri 4.0 ya da 4. Sanayi Devrimi, birçok çağdaş otomasyon sistemini, veri alışverişlerini ve üretim teknolojilerini içeren kolektif bir terimdir. Bu devrim; nesnelerin interneti, internetin hizmetleri, bulut bilişim teknolojileri, akıllı fabrikalar, siber-fiziksel sistemler ve yapay zekâ teknolojileri gibi alt bilenlerden oluşan bir değerler bütünüdür. Söz konusu bu gelişmelerin etkisiyle, üretim ortamında her bir verinin toplanmasına ve iyi bir şekilde izlenip analiz edilmesine olanak sağlayacağı için daha verimli iş modelleri ortaya çıkacaktır. İktisadi aktörlerin yapısal olarak etkileneceği ve değişimin kaçınılmaz olacağı bu süreçte, çalışan bireylerin ve mesleklerin değişimden etkileneceği de öngörülmektedir. Muhasebe ve finans dünyası bu hızlı gelişmelerden en çok etkilenecek alanların başında gelmektedir.

İşletmelerin finansal ve finansal olmayan verilerinin kayıt ve analiz edilerek raporlanması gelecekte daha da hızlı ve karmaşık bir duruma dönecektir. Bu süreçten sorumlu olan şirket yöneticileri ve mali işlerden sorumlular, endüstri 4.0 ile değişen iş yöntemlerine uyum sağlayacak yeni donanımlara sahip olmalıdır. Nesnelerin de birbirleriyle iletişime geçmesi sonucu muhasebe işlemlerinde emek gücünün azalması ile geleneksel muhasebe yaklaşımı da bir değişim sürecine girecektir. Kaydedilen bilgi işletmelerde büyük veri tabanları oluşturmaktadır. Kullanılabilir anlamlı bilgiye erişmek ve bilgi kullanıcılarına zamanlı ve faydalı bilgi sunmak bir uzmanlık işidir. Bu nedenle teknolojiyi kullanabilen, sistem tasarlayıcısı muhasebe mühendislerine ihtiyaç vardır(Erturan, ve Emre, 2018, s. 187).

Ekonomik faaliyetlerin ölçülmesini ve raporlanmasını sağlayan günümüz muhasebe mesleğinin fonksiyonlarının bu gelişmelere ayak uydurabilecek bir dönüşüm geçirmesi ve değişmesi kaçınılmazdır. Muhasebe meslek mensuplarının bu gelişmelere uyum sağlayabilmeleri için şimdiden gerekli çalışmaların planlanması ve uygulanması gerekmektedir.

Üniversitelerde okutulmakta olan ders müfredatları ve meslek odalarının eğitim çalışmaları dijital çağın gereksinimlerine cevap verebilecek nitelikte olmalıdır.

Yapay zekâ yani AI (artificial intelligence), en kısa açıklamasıyla, makinelerin karmaşık problemlere insanlar gibi çözümler üretmesini sağlayan endüstri 4.0’ın en popüler teknolojisi olarak bilim dünyasında önemli bir konuma sahiptir. İlk Amerikalı bilgisayar bilimcisi John

45

McCarthy tarafından, 1956 yılında Dartmouth Konferansı'nda ismi ortaya atılan bu disiplin, bugün robotik süreç otomasyonundan gerçek robotiklere kadar her şeyi kapsayan bir terim olarak kullanılmaktadır.

Yapay zekâ, çeşitli algoritmalar vasıtasıyla; bilgiyi anlayabilen ve işleyebilen, öğrenme kabiliyeti olan, olaylar arasında ilişkiler kurabilen ve kendi başına karar verebilen, planlama ve muhakeme yapabilen, kısmen de olsa düşünebilen ve problemleri öğrenerek sahip oldukları bilgileri kullanarak çözebilen bilgisayar sistemleridir. Yani yapay zekâ; insan gibi, bazen insandan daha hızlı ve zekice düşünen sistemlerdir. Yapay zekâ teknolojinin muhasebe ve finans dünyasında, zamandan tasarruf, daha hızlı bilgiye erişim, maliyetlerin ve hataların azaltılması gibi önemli gelişmelere yol açacağı beklenmektedir.

İnsanların zenginliği, daha az insanla daha fazla üretmemizi sağlayan teknolojilerin kümülatif etkisi olarak anlaşılmalıdır. Oysa Endüstri Devrimi'nden önce yaşam standartları, insan kası için mekanik gücü ikame eden teknolojilerin yayılmasına daha az bağımlıydı.

Makinelerin yükselişi, işçilerin teknolojik ilerlemelere karşı isyan etmelerine neden oldu.

Endüstri Devrimi'ni yapan teknolojiler, öncelikle çalışanların yerine geçiyordu; Ancak bu sefer, siyasal iktidar, mekanizasyondan kazanmayı bekleyenlerle kesin bir şekilde güçlendi.

Çoğunlukla, işçiler siyasi güçten yoksundu, bu yüzden davaları umutsuzdu (Frey, 2019).

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte ortaya çıkan yeni cihaz ve ürünler insanların gündelik hayatında giderek daha fazla yer almaya başlamıştır. Günümüzde insanlar hem iletişim kurabilmek hem de günlük hayatlarının gereksinimlerini daha pratik bir şekilde karşılayabilmek adına birçok teknolojik cihaza ihtiyaç duymaktadırlar. İlerleyen teknolojinin insan hayatına daha fazla müdahil olmasının sonucu olarak birçok alanda makineler insanların yerini almış, insan gücü yerine makine kullanımı ve otomasyon giderek yaygınlaşır olmuştur.

Bu güç değişimi bilim ve sanayi dünyasının hem daha ekonomik ve küçük boyutlu hem de daha işlevli cihazlar ortaya çıkarması kaçınılmaz olmuştur. Bugün gelinen noktada, yeni teknolojiye sahip cihazların çevresel değişkenleri otomatik algılayacak şekilde çok işlevli olmaları amaçlanmakta ve bunun yegâne yolu ise bu cihazların sensörlerle donatılmasından geçmektedir.

Yapay Zekâ

“Tarihte üç büyük olay vardır. Bunlardan ilki kâinatın oluşumudur. İkincisi yaşamın başlangıcının olmasıdır. Üçüncüsü de yapay zekânın ortaya çıkışıdır.” MIT Bilgisayar Bilimleri laboratuvar yöneticilerinden Edward Fredkin yapay zekânın önemini böyle vurgulamaktadır.

Yapay zekâ, insanın düşünce yapısını anlayarak, benzerini ortaya çıkaracak bilgisayar işlemlerini geliştirmeye çalışan bir teknoloji olarak tanımlanır. Yani programlanmış bir bilgisayarı düşünmeye sevk etme çabasıdır. Yapay zekâ ile bilgi edinme, algılama, görme,

46

düşünme ve karar verme gibi insan zekâsına özgü yeteneklerin robotlar tarafından yapılabilmesi hedeflenmektedir.

1950'de matematikçi Alan Turing tarafından geliştirilen Turing Testi, yöntemin tartışmalı olmasına rağmen bir bilgisayarın insan gibi düşünebileceğini belirlemek için kullanılmıştır.

Dünyaca ünlü satranç şampiyonu Garry Kasparov’u 1997’de yenen IBM satranç programı Deep Blue, buna en güzel örnektir. Satranç tahtasındaki parçaları tespit edip tahminlerde bulunabilen yapay zekânın hafızası yoktur ve geçmiş deneyimleri gelecekteki etkinlikler için kullanamaz.

Kendi ve rakibinin olası hareketlerini analiz edebilen ve en stratejik hareketi seçebilen Deep Blue, bir oyuncuya verilen 3 dakikalık süre içerisinde ortalama 540 hamle hesaplayabilmektedir.

İdealize edilmiş bir yaklaşıma göre yapay zekâ, insan zekâsına özgü olan, algılama, öğrenme, çoğul kavramları bağlama, düşünme, fikir yürütme, sorun çözme, iletişim kurma, çıkarımsama yapma ve karar verme gibi yüksek bilişsel fonksiyonları veya otonom davranışları sergilemesi beklenen yapay bir işletim sistemidir. Bu sistem aynı zamanda düşüncelerinden tepkiler üretebilmeli (eyleyici yapay zekâ) ve bu tepkileri fiziksel olarak dışa vurabilmelidir.

Yapay Zekâ, bir sorunun tanımı bilinirken çözüm yöntemi (algoritması) bilinmediğinde, doğru ve verimli bir çözüm yöntemini çıkarımsayan, öğrenen, ya da keşfeden, insanlar tarafından üretilen sistemlerin bütününe verilen isimdir. Kısaca yapay zekâ, algoritma üretebilen otomatik sistemlerdir (Köroğlu, 2017).

Zekânın ne anlama geldiği ve ne kadarının ölçülebildiği konusunda görüş birliği sağlanamamıştır. Yapılan tanımlamaların ortak bir cümlesi olarak, zekâyı beynin bilgiyi alıp, hızlı ve doğru analiz etmesi olarak tarif edebiliriz. Şuur, bilinçaltı, ruh gibi açık uçlu ve soyut bir kelime olması itibariyle zekânın evrensel bir tarifi yapılamamıştır (Pirim, 2006, s. 82).

Yapay zekânın kronolojik tarihçesi;

- 1943-McCulloch & Pitts: Beynin Boolean devre modeli - 1950-Turing’in “Bilgi işleyen makineler ve zekâ”

- 1956-Dartmaouth Görüşmesi: “Yapay zekâ” ismi ortaya atıldı.

- 1952-1969-IBM satranç oynayabilen ilk programı yazdı. YZ konusundaki ilk uluslararası konferans düzenlendi.

- 1950ler-İlk YZ programları, Samuel’in konrol edici programı, Newell ve Simon’ın mantık teoristi, Gelernter’ın geometri motoru.

- 1965-Robinson’un mantıklı düşünme için geliştirdiği tam bir algoritma

- 1966-73-YZ hesapsal karmaşayla karşılaşır. Sinir ağları araştırmaları hemen hemen kaybolur.

- 1969-79-Bilgiye dayalı sistemlerin ilk gelişme adımları - 1980-YZ Endüstri haline gelir

- 1986-Yapay sinir ağları tekrar popüler olur.

47