• Sonuç bulunamadı

Yüksek Seçim Kurulu’nu Ortaya Çıkartan Dinamikler

1.2. Yüksek Seçim Kurulu

1.2.1. Yüksek Seçim Kurulu’nu Ortaya Çıkartan Dinamikler

Cumhuriyet Türkiye’sinin temellerinin atıldığı 1923 yılından 1946 yılına kadarki zaman diliminde Türk siyasi tarihi birçok seçim29 deneyimi yaşamıştır30. Bu

27 Yılmaz, s. 110. 28 Yılmaz, ss. 110-111. 29

1923’den 1946 yılları arasında, 1923 de dahil olmak üzere toplam altı genel seçim gerçekleştirilmiştir. Bu seçimler, 1923, 1927, 1931, 1935, 1939 ve 1943 genel seçimleridir.

19 dönemde yapılan seçimlerin iki ortak noktası bulunmaktaydı. Bunlardan ilki, kısa süreli çok partili hayata geçiş denemeleri yaşanmış olsa da, 1946 yılına kadar çoğulcu demokrasiden uzak tek parti (Cumhuriyet Halk Partisi) iktidarının hakim olması, ikincisi ise bu yıla kadar yapılan seçimlerin yönetimi ve denetiminin, 20 Temmuz 1908 tarihli İntihab-ı Mebusan Kanun-ı Muvakkatı hükümlerine göre yapılmasıdır31.

14 Aralık 1942 tarihinde 4320 sayılı “Mebus Seçimi Kanunu”’nun kabulüyle, Cumhuriyetin ilanından bu Kanunun kabulüne kadarki zaman zarfında, dördü Atatürk döneminde olmak üzere 5 genel seçim ve yine üçü Atatürk döneminde olmak üzere 4 yerel seçimin yönetimi ve denetiminde uygulanan İntihab-ı Mebusan Kanun-ı Muvakkatı mülga edilmiş oldu32. Cumhuriyet Halk Partisi’nin tek parti olarak katıldığı 28 Şubat 1943 Genel Seçimleri, Mebus Seçimi Kanunu’nun yönetimi ve denetiminde gerçekleştirilen ilk genel seçim olma özelliğine sahiptir33.

30

1923 ile 1950 tarihleri arasında yapılan seçimlerin ayrıntıları için bkz., Yavuz Atar (a), Türkiye’de Seçim Sistemlerinin Gelişimi ve Siyasi Hayat Üzerindeki Etkileri, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Konya 1990, ss. 114-125. ; Kenan Olgun “Türkiye’de Cumhuriyetin İlanından 1950’ye Genel Seçim Uygulamaları” Atatürk

Araştırma Merkezi Dergisi, Sayı: 79, Mart 2011, ss. 1-35. ; Erdal Aydoğan, Tansu

Barış Mahmutoğlu, “Mustafa Kemal Atatürk Döneminde Yapılan Seçimler ve Karakteristik Özellikleri”, Tarihin Peşinde Uluslararası Tarih ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, Sayı. 10, 2013, ss. 113-145.

31

Erol Tuncer (a), Osmanlı’dan Günümüze Seçimler (1877-1999), Toplumsal Ekonomik Siyasal

Araştırmalar Vakfı (TESAV), Ankara 2002, s. 78. ; Tarhan Erdem, , Anayasalar ve Seçim

Kanunları, Milliyet Yayınları (No:7), İstanbul, Temmuz 1982, ss. 135-137. ; Emine Yavaşgel,

Temsilde Adalet ve Siyasal İktidar Açısından Seçim Sistemleri ve Türkiye’deki Durum,

Ankara, 2004, s. 157. ; Ahmet Yeşil, “Türkiye’nin Seçim Deneyimleri Işığında Temsilde Adalet mi Yönetimde İstikrar mı?”, Türkiye Günlüğü, Bahar 2009, Sayı. 97, s. 126. ; Hüseyin Murat Işık, Yeni Anayasa Tartışmaları Işığında Yüksek Seçim Kurulu, Stratejik Düşünce Enstitüsü, Ankara, Mayıs 2012, s. 9. ; Abdullah Atila Bingöl, “Yüksek Seçim Kurulu ve Yüksek Seçim Kurulu Kararlarının Demokratik Seçime Etkileri”, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara, 2007, s. 70. ; Mehmet Alkan, “Osmanlı’dan Günümüze Seçimlerin Kısa Tarihi”, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı, Görüş Mayıs 1999, ss. 48-61. ; Yılmaz, s. 71.

32

Yılmaz, s. 81, ; Bingöl, s. 70. ; Işık, ss. 9-10. ; Aydoğan, Mahmutoğlu, s. 140. ; Bülent Özgül, Seçim ve Seçim Sistemleri, Türkiye’deki Seçim Sistemi Uygulamaları ve Bir Model Önerisi, Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi, Isparta 2002, ss. 100-105.

33

Abdullah Dinçkol, “Türkiye’de Parlamento Seçimleri”, Hukuk Araştırmaları, Cilt: 7, Sayı: 1-3, 1992-1993, ss. 105-107. ; Olgun, s. 20. ; Özgül, ss. 105-107. ; Alkan, s. 52.

20 Mebus Seçimi Kanunu, getirdiği hükümler34 itibariyle beklentilere cevap vermekten çok uzak bir kanun olmuştur. Kanunun uygulamaları, bazı yazarlar tarafından ancak totaliter rejimlerde görülebilecek uygulamalar olarak nitelendirilmiştir. Özellikle seçim sistemine kazandırdığı açık oylama, gizli sayım garabetinin yanında seçimlerin hükümetin yönetimi ve denetiminde yapılacak olması bunun en önemli ispatı mahiyetindedir35. Her ne kadar beklentileri karşılayamasa da Cumhuriyet tarihinin ilk seçim yasası olması bakımından önemlidir36.

4320 Sayılı Mebus Seçimi Kanunu’nun demokrasiyle bağdaşmayan ruha ve hükümlere sahip olması ve sorunlar karşısındaki yetersizliği yasama organını yeni kanun yapmaya sevk etmiştir. Bu anlamda 5 Haziran 1946 tarihinde 4918 sayılı yeni “Milletvekili Seçimi Kanunu”37 kabul edilmiştir. Çiçeği burnunda yeni Seçim Kanunu, kabulünden yaklaşık 46 gün sonraki 21 Temmuz 1946 Genel Seçimlerine uygulanmıştır. Kanun, ikinci seçmenlik kurumuna (müntehibi sani) son vererek seçmenlerin temsilcilerini doğrudan doğruya seçebilme imkanını getirmiştir. Adayların seçimlere katılabilmeleri için bir siyasi parti listesinde olma zorunluluğu ortadan kaldırılarak, adayların bağımsız olarak seçimlere katılabilmelerinin önü açılmıştır. Bu gelişmelere ilave olarak, ilk kez uzun yıllar tek parti olarak iktidarda bulunan Cumhuriyet Halk Partisi dışındaki siyasi partilerin de38 seçimlere

34

Seçimlerde iller esas alınacak, her il bir seçim bölgesi oluşturacaktır ( md. 1). Her 40 bin nüfus 1 milletvekili seçecektir (md. 2). Birinci ve ikinci seçmen olabilmenin şartları (md. 7), Türk olmak, 22 yaşını bitirmiş olmak, Kamu hizmetlerinden yasaklanmış olmamak, Kısıtlı olmamak, Yabancı devlet vatandaşlığı iddiasında bulunmamak, Yabancı bir devletin resmi hizmetinde olmamak. Milletvekili olma şartları 10. maddede sayılmıştır. Yabancı devletlerin resmi hizmetinde bulunmamak, Ağır hapis cezasıyla veya hırsızlık, dolandırıcılık, emniyeti suistimal ve hileli iflas suçlarından biriyle mahkum olmamak, Kısıtlı olmamak, Yabancı devlet vatandaşlığı iddiasında bulunmamak, Kamu hizmetlerinden yasaklanmamış olmak, Türkçe okuyup yazma bilmek, 30 yaşını doldurmuş olmak.

Seçimler iki dereceli olacaktır (md. 18). En fazla ikinci derece seçmenin oyunu almış olanlar milletvekili seçileceklerdir (md. 39). (Özgül, s. 106. ; Murat Güvenir, “Seçim Sistemleri ve Ülkemizdeki Uygulama”, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, Sayı. 37/1, 1982, s. 235). 35 Yeşil, s. 126. 36 Özgül, s. 106. 37 http://www.tbmm.gov.tr/tutanaklar/KANUNLAR_KARARLAR/kanuntbmmc028/kanuntbmmc028/ kanuntbmmc02804918.pdf (15.11.2013). 38

1946 yılında çok partili siyasa yaşama katılan partiler, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milli Kalkınma Partisi (MKP), Demokrat Parti (DP), Liberal Demokrat Partisi (LDP), Türkiye İşçi ve Çiftçi Partisi (TİÇP), Yalnız Vatan İçin Partisi (YVİP), Sosyal Adalet Partisi (SAP), Çiftçi ve

21 katılmasına olanak sağlamıştır39. Bu olumlu gelişmelere rağmen, seçimlerin gizliliğinin sağlanamaması ve seçimlerin denetiminin yürütmeye bırakılmış olması Kanunun ciddi handikaplarını oluşturmaktaydı40.

1946 yılında çıkartılan Milletvekili Seçimi Kanunu’nun seçimlerin işleyişine dair getirdiği sınırlı yeniliklere ek olarak, 1948 yılında 5258 sayılı Kanunla “gizli oy, açık tasnif” ilkesinin getirilmesi, siyasi iktidarın seçim işleyişinin bu ilkenin benimsenmesiyle güvenceye kavuştuğu yönündeki düşüncesi, muhalefet partilerini tam anlamıyla tatmin etmemişti41. Bu tatminsizliğe bir de, 1946 seçimlerinde istediği gelişmeyi ve demokratikleşmeyi bulamayan, diğer yandan da toplumun demokratikleşme ve insanca yaşama gereksinimleri konusunda daha özgür adımların atılması düşüncesinde olan sivil toplum kuruluşlarının42 tatminsizliği de eklenince, iktidar çok fazla bir direnç gösteremeyerek, toplumun endişelerini bütünüyle ortadan kaldırmak amacıyla 1950 seçimleri için yeni bir kanun yapılacağına dair açıklamada43 bulundu44. Yüksek Seçim Kurulu’nun adeta ayak sesi mahiyetinde olan bu açıklama, seçim yarışında yer alan yarışmacı tarafları ve bu yarışmanın sonucunun belirlenmesinde asli unsur olan ülke vatandaşlarının

Köylü Partisi (ÇKP), Türk Sosyal Demokrat Partisi (TSDP), Türkiye Sosyalist Partisi (TSP), Türkiye Sosyalist İşçi Partisi (TSİP), Sosyalist Emekçi ve Köylü Partisi (SEKP), Ergenekon Köylü ve İşçi Partisi (EKİP), Arıtma Koruma Partisi (AKP), İslam Koruma Partisi (İKP), Yurt Görev Partisi (YGP). http://dosyalar.hurriyet.com.tr/fix98/75yil/06ekl.htm (15.11.2013).

39

İlk çok partili seçimlere, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yanı sıra Milli Kalkınma Partisi (MKP), Demokrat Parti (DP), Liberal Demokrat Partisi, Türkiye İşçi ve Çiftçi Partisi, Yalnız Vatan İçin Partisi katılmıştır. (Tuncer, s. 320).

40

Ahmet Haluk Ülman (a), “Seçim Sistemimiz ve Başlıca Siyasi Partilerimiz”, Ankara

Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, Cilt. 12, Sayı. 2, 1957, s. 42. ; Mustafa Çufalı,

Türk Parlamento Tarihi TBMM VIII Dönem (1946-1950) I. Cilt Döneme Genel Bakış, Yasama Faaliyetleri ve Parlamento Kararları, TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları No. 146, Cilt. 1, 2012, ss. 1-3. ; Tuncer, s. 79. ; Yılmaz, ss. 83-84. ; Işık, s. 11. ; Güvenir, ss. 235-236. ; Özgül, s. 106.

41

Bingöl, s. 70. 42

Bu dönemde en etkin sivil toplum kuruluşu, 18 Ekim 1946 tarihinde Mareşal Fevzi Çakmak ve arkadaşları tarafından kurulan “İnsan Haklarını Müdafaa Cemiyeti” olmuştur. (Çufalı, s. 5). 43

Söz konusu açıklama, “1950 seçimlerinin hiçbir vatandaşın yüreğinde şüpheye yer

bırakmayacak en teminatlı bir şekilde yapılması için ilmin ve tecrübenin telkin edeceği tedbirlerden faydalanmak suretiyle yeni bir kanun hazırlanacaktır” şeklindedir.(TBMM Tutanak

Dergisi, C. 24, Sayı: 161, 1950, s. 3). 44

22 iradelerinin sandığa gerçek bir şekilde yansımasını sağlayacak faaliyetleri, şaibeden ve hukuksuzluklardan kurtaracak olan tarihi önemi haiz bir açıklamadır.

Yukarıda ifade edilenler bağlamında, seçimlerin yönetim ve denetimine ilişkin yasal denemelerin, seçimlerin doğru, adil, tarafsız ve şaibesiz bir biçimde yapılmasını sağlamaktan çok uzak olduğunu görmekteyiz. Bu çalışmaların sonuçsuz kalması, seçimlerin güvenliği üzerindeki tartışma ortamını daha da kuvvetlendirmiş ve etkinliği yüksek çözüm yolları arama faaliyetlerine girişilmiştir. Çözüm arayışları meyvelerini 1950 yılında bugünkü anlamda seçim teşkilatına ilişkin ilk düzenlemenin gerçekleştirilmesiyle vermiştir45.