• Sonuç bulunamadı

1.9. Toplumsal ve Siyasal Dönüşüm

1.9.1.2. Toplumsal Dönüşüm

Toplumlar, insanlar gibi gelişme ve değişme gösteren bir özelliğe sahiptir. Toplumlar hiçbir zaman durağan bir şekilde kalmamıştır. Bu değişmeler değişik zorlamalar neticesinde meydana gelmiş ve insanlardaki değişimlere paralel olarak ilerleme göstermiştir.

Berelson ve Steiner’e göre toplumsal değişme tanımı şu şekildedir:

“Her ne kadar hayatta her şey değişmekte ise de, bu terim (toplumsal değişme) yalnızca toplumun yapısındaki temel ve geniş değişmeleri belirtir: ailenin örgütlenişindeki, hayat kazanma yollarındaki, dinsel davranışlarındaki, insanlar tarafından benimsenen değerlerdeki ve kullanılan

73

Gökçe, Birsen, Türkiye’nin Toplumsal Yapısı ve Toplumsal Kurumlar, Savaş Yayınevi, Ankara, 2006, s.9.

74 Kongar, Emre, Toplumsal Değişme Kuramları ve Türkiye Gerçeği, Remzi Kitabevi, Đstanbul,

1999, s.56.

75

teknolojideki değişmeler. Terim, toplumun temel kurum ve örgütlenişindeki kaymaları belirler.”76

Yapılan diğer tanımamalarda Ginsberg toplumsal değişmeyi “toplumsal

yapıdaki değişme, yani, toplumun büyüklüğünde, parçaları arasındaki kompozisyon ya da dengede örgütlenme şeklinde meydana gelen değişme” diye tanımlarken;

Boskoff ise “ toplumsal yapıdaki değişme, belli toplumsal sistemlerin yapı ve

fonksiyonlarında meydana gelen önemli değişmelerdir.77” şeklinde benzer bir tanım

getirmektedir.

Toplumsal değişim kavramının arkasında insan toplumlarının tümünü biçimlendiren iki temel çelişki olan insan-doğa ve insan-insan çelişkisi yatmaktadır.

Đnsanlar ilkel toplumlar halinde yaşadıkları dönemde doğaya karşı yaşam savaşı vererek hayatta kalmaya çalışmışlardır. Bu durum insan-doğa çelişkisini teşkil etmektedir. Üretimin başlaması ve toplumların doğayla olan savaşında aktörlerin yer değiştirdiği ve artık doğanın yaşama savaşı verdiği dönemde ise mülkiyet gibi kavramlarında ortaya çıkması ile insan-insan çelişkisi ortaya çıkmaya başlar. 78 Toplumsal gelişmede teknolojik ilerlemelere bağlı olarak insanlar arası etkileşimlerin değişmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır.

Bir değişimim toplumsal değişim diye adlandırılabilmesi için değişimin olduğu toplumdaki etkilerinin çok büyük olması, toplumun tüm kesiminde gerçekleşmesi, süreklilik arz etmesi ve geniş bir zaman dilimine içerisinde gerçekleşmesi gerekmektedir. Moda, hayat ya da çalışma alanlarındaki değişmeler geçici olup toplumsal değişim kapsamına girmeyen küçük ölçekli değişmelerdir.79 Ancak günümüzde değişimin zaman aralığı teknolojik etmenlerden dolayı daha kısa olmaktadır.

Toplumsal bağlamda değişmeler ilk olarak toplumların birbirleri ile olan etkileşimleri doğrultusunda kültürel bağlamda başlar. Her ne kadar bazı toplumlar kapalı olarak kabul edilseler de tamamen dışa kapalı bir toplum örneğine rastlamak

76 Kongar, a.g.e., s.55. 77 Kongar, a.g.e. s.55. 78 Kongar, a.g.e. s.23. 79

oldukça zordur. Toplumsal bir zorunluluktan doğan bir başka toplulukla yapılan en küçük etkileşim bile toplumlar arasındaki türlü alışverişlerin olması neticesinde değişim gibi bir sonucu beraberinde getirmektedir.80

Toplumsal değişimler genel olarak zorunlu olsun ya da olmasın dış etkenlerin etkisi altında şekillenmektedir. Toplum dışındaki aktörlerin etkileri bilinçli ve planlı olabileceği gibi dolaylı yollardan da olmaktadır. Bilinçli ve planlı olarak toplumsal yapıyı değiştirmek isteyen güçler eski tarihlerde fetihler ve devrimler yoluyla faaliyet gösterirken günümüzde kitlesel haberleşme araçlarını kullanılarak bazı değerlerin aşındırılması ya da topluma aşılanmak istenen yeni ideolojilerin topluma empoze edilmesi şeklinde bu değişimi sağlamaya çalışmaktadır. Bu eylemler toplumun tümünü değiştirmekten çok istenilen amaca yönelik bir nevi kamuoyu oluşturma

şeklinde olmaktadır.

Toplumsal değişim manevi kültür ve maddi kültür kavramları81 bağlamında

şekillenmektedir. Burada maddi kültür derken o toplumun kullanmış olduğu araç gereçler, giyim tarzları ve yapı şekilleri kastedilmektedir. Kısacası maddi kültür derken günümüze bakan yönü ile teknolojik gelişim ve değişimleri kastetmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır.

Manevi kültür derken ise o topluma ait maddi olmayan unsurlar kastedilmektedir. Đnanışlar, gelenekler, tabular ve normlar manevi kültürün unsurlarını teşkil etmektedir. Kendi tarihimize baktığımızda dinin toplumsal yaşantımıza yaptığı etkiyi açıkça görebilmekteyiz. Kısaca değinecek olursak göçebe bir hayat yaşarken yerleşik bir konuma geçişimizden tutun da daha birçok değişimin dini yaşantının toplumumuzda değişmesi nedeniyle başkalaştığını görmekteyiz. Ancak günümüze bakan yönü ile dinin toplumsal değişmedeki rolü geçmişe nazaran daha az etkiye sahiptir.

Özet olarak toplumsal değişim mutlak manada bir toplumun ilerleme kaydettiğini belirtmediği gibi gerilemiş olması sonucunu da doğurmamaktadır.

80 Eserpek, a.g.e., s.2.

81 Maddi ve manevi kültür kavramları için bkz. Kongar, Emre,

Toplumsal değişme bir sosyal çözülme olmadığı gibi kalkınma, modernleşme ve çağdaşlaşma anlamına gelmemektedir.82

1.9.1.3. Siyasal Değişme

Siyasal değişme kavramı toplumsal değişmeyle paralel olarak değişim göstermektedir. Đnsan siyasal bir varlık olduğu gibi toplumlarda siyasal varlıklardır. Devlet sistemlerinin ortaya çıkması ve de gelişen dünyada artan nüfusa bağlı olarak devlet idaresinin belirli bir sistematiğe göre kurgulanması ihtiyacı siyasal faaliyetlerin artmasına neden olmuştur. Toplumların yaşam biçimleri ve toplumsal değişime etki eden maddi ve manevi unsurları siyasal yapının oluşmasına etken en önemli unsurlardır.

Siyasal yapı, toplumların sahip oldukları maddi ve manevi kültür çerçevesinde şekillenmektedir. Toplumların yapıları incelendiğinde salt bir siyasal yapının olmayışı ve farklı coğrafyalarda yaşayan ve farklı inanışlara sahip topluluklarda siyasal yapıların farklılıklar göstermesi bu durumu özetlemektedir.