• Sonuç bulunamadı

Kentsel Dönüşüm ve Katılım İlişkisi: İzmir Karabağlar Riskli Alanı Örneğ

4. Sonuç ve Öneriler

Kentsel dönüşüm, katılım, Karabağlar Riskli Alanı olmak üzere üç ana eksen üzerine geliştirilen çalışmasının “Sonuç ve Öneriler” bölümü bu üç eksene bağlı ortaya çıkan bulguları, geliştirilen önerileri ele almaktadır.

Çalışmanın ilk odak noktası olan kentsel dönüşüm kavramının, kavramın ortaya çıktığı dönemdeki kullanımından farklılaşarak günümüze kadar geldiği görülmüştür. Literatürde kentsel dönüşümün üst başlık olarak kullanıldığı sınıflandırmalar yapıldığı gibi, kentsel yenilemenin içerisinde yer alan bir yöntem olarak kullanıldığı sınıflandırmalar da

mevcuttur. Dönüşümün “başka bir biçime girme, başka bir durum alma, şekil değiştirme” anlamı gereği çalışmada, kentsel dönüşüm kavramı; kentsel alanların başka bir biçime girmesi, şekil değiştirmesi olarak, bütün kentsel müdahale yöntemlerinin üst başlığı olarak değerlendirilmiştir.

Kentsel dönüşüm kavramı içerisinde yer alan kentsel müdahale biçimlerinin ise birbirinden keskin hatlar ile ayrılmadığı sonucuna varılmıştır. Kentsel müdahale biçimleri kimi zaman birbirini takip eden uygulamalar, kimi zaman ise birlikte kullanılan uygulamalardır. Örneğin, kentsel temizleme yapılan bir alan daha sonra kentsel geliştirme uygulamalarına konu olmaktadır. Karabağlar Riskli Alanı örneğinde görüldüğü üzere alanın bir kısmında kentsel yenileme yapılması planlanırken, alanın diğer bir kısmında kentsel geliştirme uygulanmaktadır. Kentsel müdahale biçimlerinin uygulanması sonrası çoğunlukla uygulama alanı ve çevresinde soylulaştırma gözlemlenmektedir.

Kentsel dönüşüm kendiliğinden gerçekleşebilecek bir olgu olmakla birlikte dışarıdan müdahaleler ile de gerçekleşebilmektedir. Kentsel dönüşümün kamu yönetimi politikası olarak ele alınıp yasal altyapısının oluşturulması dönüşümün dışarıdan müdahaleler ile gerçekleştirilmesine örnektir.

Çalışmanın ikinci odak noktası olan ve insan haklarının gelişim süreci içerisinde üçüncü kuşak haklar içerisinde tanımlanan kent hakkı ve katılım, 1968 yılında Lefebvre’nin ‘Kent Hakkı’ çalışması ile birlikte tanımlanabilir hale gelmiştir. Salt bireysel hak veya politikalar değil aynı zamanda kolektif hak ve politikalar kent hakkı olarak tanımlanmaktadır. Günümüzde kent hakkı kavramı; kentte mevcut kaynaklara erişim hakkına ek olarak Harvey’in de belirttiği üzere var olanı değiştirme hakkını da içermelidir.

İnsanları farklılıkları ile sınıfsal olarak değerlendiren görüşler yerine farklılıkları kentte çeşitlilik unsuru olarak ele alan görüşler günümüzde yaygınlaşmıştır. Toplumdaki bakış açısının değişimi ile birlikte vatandaşlar ve kent sakinleri gibi kentte yaşayanlar dışında kentleri geçici süre kullananlarında kent haklarına sahip oldukları kabul edilmiştir. Bu nedenle kent hakkının ve katılımın sağlanması için yapılacak çalışmalarda; kentleri geçici süre kullananlar ve toplumun her kesiminin, her sınıfının ele alınması gerekmektedir. Katılım ikircikli yapısı gereği uygulamalarda hem olumsuz hem olumlu sonuçlar ortaya çıkarabilmektedir. Katılım kavramı kullanılarak güçlülerin toplumun güçsüz kesimlerine baskı kurması, bireysel çıkarların ön plana çıkarılması riski bulunmaktadır. Planları, uygulamaları halka benimsetmek, halkın ihtiyaçlarını doğru tespit edilebilmek ise katılımın olumlu sonuçlarındandır. Her ne kadar geçmişten günümüze gelindiğinde planlama pratiği esnekleşse de, katılım konusunun bu esnek yapıdaki planlama içerisine hangi seviyede ve nasıl dahil olacağı kesin hatlara sahip değildir. Planlama kuramlarının değişimi ile birlikte plancıların kendilerini algılayış biçimleri ve rolleri değişmiş ve

planlamada katılım kavramının uygulanış biçimlerinde farklılıklar oluşmuştur. Kentsel dönüşüm uygulamalarında; planlamanın teknik değerlendirildiği, siyasal mücadelelere konu edildiği veya aşağıdan yukarı müzakereci bakış açısına sahip olduğu farklı planlama kuramlarının hangisine göre katılım kurgulanırsa kurgulansın planlama ilkeleri gibi vazgeçilemez noktalar bulunmalıdır.

Farklı katılım yöntemlerinden hangisinin uygun olduğu çeşitli parametreler ile belirlenebilirken uygulamalar sonrası katılımın sonuçları, Sherry Arnstein’ın katılım merdiveni gibi çeşitli değerlendirme yöntemleri ile ele alınmaktadır.

Çalışmanın örnek alanı ve üçüncü odak noktası Karabağlar Riskli Alanıdır. Karabağlar Riskli Alanı, Türkiye’de 6306 sayılı Kanun kapsamında ilan edilen dördüncü Riskli Alandır. Yasanın çıkmasından yedi ay gibi kısa bir süre sonra Riskli Alan ilan edilen bölge, İBB’nin hazırlamış olduğu, günümüzde yürürlükte olmayan 1/25.000 İKBNİPR’da Sağlıklaştırma ve Yenileme Program Alanı içerisinde kalmaktadır. Dönüşüm alanlarının ilan edilmeden yapılacak çalışmaların öncesinde, amacın belirlenmiş olması ve kullanıcıların bu amaç doğrultusunda bilgilendirilmesi ve görüşünün alınması gerekmektedir. Karabağlar Riskli Alanının ilanı üst ölçekli bir plan kararını temel almakla birlikte; riskli alan ilanı öncesi kullanıcıların bilgilendirilmesi ve görüşlerinin alınması gerçekleşmemiştir.

Karabağlar ilçesinde nüfus yoğunluğunun fazla olduğu alanlarda yapı ölçeğinde dönüşüm, nüfus yoğunluğunun düşük olduğu yerlerde alansal dönüşüm gerçekleşmektedir. Karabağlar Riskli Alanı, Karabağlar ilçesinin nüfus yoğunluğu en düşük mahallelerinden oluşmaktadır. Nüfus yoğunluğunun az olması dönüşüm uygulamalarını kolaylaştırıcı bir etmendir. Alanın nüfus yoğunluğunun en az olduğu Uzundere Bölgesinde ilk planların hazırlanmış olması, projenin en kolay uygulanabilir noktadan başladığını göstermektedir. Dönüşüm alanında yer alan mahallelerdeki yapı yoğunluklarına bakıldığında farklı yapı yoğunluklarındaki mahallerin bulunduğu görülmektedir.

Farklı yapı yoğunluklarına sahip dönüşüm alanlarında farklı uygulamalar gerçekleştirilmelidir. 540 hektarlık Karabağlar Riskli Alanının yaklaşık 101.4 hektarı için onaylanan NİP ve UİP kararları incelendiğinde alana ek bir yoğunluk getirilmektedir. Boş alanda getirilen bu yoğunlukların yapılaşan alanlarda da getirilebileceği öngörülürse 540 hektar gibi büyük bir kent parçasının nüfus yoğunluğunun artması bütün kenti etkileyecek ölçüdedir. Karabağlar ilçesi nüfusu eğimi değişmeyen bir artışa sahipken getirilen yoğunluklar ile birlikte nüfus değişim oranları farklılaşacaktır. İzmir’e göç eden nüfus yapısına bakıldığında ise ortanca yaş nüfusunda artış yaşanacağı öngörülerek uygulamalar gerçekleştirilmelidir.

İBB’nin yetkisinde bulunan iki kentsel dönüşüm ve gelişim alanına komşu olan Karabağlar Riskli Alanında planlama çalışmaları bu iki alandan bağımsız yürütülmektedir.

İBB’nin kendi dönüşüm alanlarındaki planlama çalışmaları da Karabağlar Riskli Alanı’nı gözardı ederek hazırlanmaktadır. Bu üç birbirine komşu dönüşüm alanının birbirlerinden bağımsız planlanması, bu projelerin noktasal, kent bütününü parçalayan uygulamalar olduklarını göstermektedir.

Karabağlar Riskli Alanında ilan sonrası yaşanan belirsizlikler, toplum psikolojisinin yıpranmasına (riskli alanda yaşayanlar, alan ile ilgili çalışanlar…) ve kentsel dönüşüm projesine karşı itirazların artmasına neden olmuştur. Dönüşüm proje takviminin olmaması, planlama etap sınırlarının değişimi, dönüşüm alanında organizasyon yapısının sürekli değişmesi (görev değişimleri, yetki ve sorumluluk değişimleri, yeni kurum/ kuruluşların sürece dahil olması), aynı alan için tekrar eden planlama çalışmalarının yürütülmesi belirsizlikleri oluşturan etkenlerdir. Ek olarak Karabağlar Riskli Alanı için öncelikli belirlenen hedef stratejiler ile çıktı sonuçları birbirini tutmamaktadır. Alanda bütüncül planlama çalışmalarının yürütüleceği ve uygulamaların etaplar halinde yapılacağı belirtilmiştir. Oysa gelinen en son durumda, 540 hektarlık alanın sadece 101.4 ve 74.34 hektarlarında planlar hazırlanıp onaylanmıştır. Genel olarak değerlendirildiğinde belirsizliklerin, uygulama tekrarlarının, sosyal etkileri dışında ekonomik etkileri de bulunmaktadır. Ekonomik etki olarak; dönüşüm süreci aksamakta, zaman, para ve emek kaybı ortaya çıkmaktadır.

Karabağlar Riskli Alanı kentsel dönüşüm projesinde katılımı ele alındığında katılım süreçlerine yönelik idare tarafından herhangi bir eylem planı hazırlanmadığı görülmektedir. Karar vericiler, uygulayıcılar ve diğer paydaşlar arası iletişim zayıflığı bulunmasının dışında dönüşüm projesinde paydaşlar ve görevleri tanımlanmamıştır.

Kentsel dönüşüm alanında kullanılan katılım yöntemleri; uzlaşma süreci, bilgilendirme süreci, planlama süreci olarak üç başlık altında toplanmıştır. Kentsel dönüşüm projesi kapsamında idarece veya kentsel muhalefet tarafından kullanılan katılım yöntemleri Sherry Arnstein’ın katılım merdivenin farklı basamaklarında yer almaktadır.

Müşavir firmanın alandaki yüz yüze görüşmeleri merdivenin en alt basamağı manipülasyona denk gelmektedir. Bu görüşmelerde, insanlar ikna edilmeye çalışılarak uzmanlaşma tutanaklarını imzaları amaçlanmıştır. Müşavir firma tarafından açılan kentsel dönüşüm uzlaşma bürosu danışma kurulu niteliğindedir. Müşavir firma çalışanları öğüt veren ve ikna eden kişi vasfında bu bürolarda çalışmıştır.

Basın yoluyla yapılan bilgilendirmede kullanılan söylemler vatandaşın iyi hissetmesini sağlamaya yönelik olmakla birlikte önerilen uygulamanın en iyi yol olduğuna değinilmektedir. Bu nedenle bu katılım yöntemini terapi katılım basamağında değerlendirebilir.

Basın yoluyla yapılan bilgilendirme, basın aracılığıyla uzlaşmanın kolaylaştırılması, bilgilendirme toplantıları, dilekçe hakkının kullanımı gibi yöntemler ise katılım merdivenin bilgilendirme basamağındadır. Bilgilendirme basamağında kullanılan medya, broşür, posterler Karabağlar Riskli Alanı kentsel dönüşüm projesinde de kullanılmıştır.

6704 sayılı Kanun ile birlikte elektrik, su aboneliğinin verilmesi, 6306 sayılı Kanun’da 2981 sayılı Kanun ile ilgili maddesinin değiştirilmesi, yatıştırma-gönlünü alma katılım basamağına örnek oluşturmaktadır. Alandaki toplam 16052 hak sahibinin 2016-2018 yılları arasında %7’si muvafakat vermiş, %7 içerisinden sadece %5’inin başvurusu geçerli olmuştur. Muvafakat veren mahalleler yapı yoğunluğunun ve özel şahıs mülkiyetinin fazla olduğu mahallelerdir.

Kentsel dönüşüm amaçlı kurulan derneklerin mekânsal yer seçimleri ile gerçekleştirdikleri etkinliklerin konumları ve 6704 sayılı Kanun kapsamında muvafakat verilen mahallelerin karşılaştırılması sonrasında gecekondu alanlarının yoğunlaştığı, tescil dışı alanların bulunduğu Karabağlar Riskli Alanının güneydoğu-güneybatı aksında kentsel muhalefetin yoğunlukta olduğu söyleyebilir.

Kentsel muhalefetin kendi içerisinde yaptığı toplantılar katılım merdiveninin danışma kısmının gerçekleştirilmesi için potansiyel oluşturmaktadır. Ancak gerçekleşen toplantıların sonuçları idare ile resmi olarak paylaşılmamıştır. Toplantı sonuçlarının idare ile paylaşımının kentsel dönüşüm sürecinde ne kadar etkili olacağı tartışmalı olmakla birlikte, sadece medya aracılığıyla kamuoyu çalışmasının yürütülmesi bu potansiyelin kullanımını engellemektedir.

Karabağlar da görülen kentsel muhalefetin baskı oluşturma adına organize olma derecesi yüksektir. Ek olarak Türkiye’de kentsel dönüşüm konusunda kurulmuş ve kurumsallaşmış mahalle dernekleri, mahalle birliklerinden ve çeşitli meslek odaları ile siyasi parti örgütleri, bağımsız avukatlardan teknik yardım alınmaktadır.

İller Bankasının uygulama aşamasında mülk sahipleri ile yaptığı görüşmeler uygulamada ortaklıkları ortaya çıkarmaktadır. Her ne kadar alanın planlama sürecinde paydaş grupların talep ve istekleri yeterince/ hatta hiç değerlendirilmese de; alanın 101.4 hektarındaki uygulamalar, uygulama aşamasına gelindiğinde ortaklıkların kurulabileceğini göstermiştir. Sonuç olarak; Karabağlar Riskli Alanı kentsel dönüşüm projesinin farklı evrelerinde farklı katılım basamaklarında yer alan yöntemler kullanılmaktadır. Uygulama aşamasında katılım merdiveninin işbirliği/ortaklıklar kısmına geçiş görülmekle birlikte genel süreçte katılımın olmaması veya göstermelik katılımın olması görülmektedir.

Kişileri planlamaya, karar almaya dahil etmeme sonucu kutuplaşmaların oluşması üretken tartışmaların olanaksızlaşması, mutlak güçsüzlük, düş kırıklığı, güvensizlik ve kızgınlık

duygularının artması mümkündür. Karabağlar Riskli Alanı kentsel dönüşüm projesinde de; mutlak güçsüzlük, düş kırıklığı, güvensizlik, kızgınlık gibi duygular ile toplumsal kutuplaşma yoğun olarak görülmektedir.

Farklı çıkar gruplarının kendilerine yönelik kazanım sağlama çabalarında katılım uygulamalarını kullanmaları kutuplaşmayı artırmaktadır. Mevcut yapılaşmanın sağlıklı ve depreme dayanıklı olduğunu savunan gruplar bulunmakla birlikte alanın genelinin acil bir şekilde dönüşmesi gerektiğini savunanlar da vardır. Diğer bir örnek; üst ölçekli plan kararları, jeolojik ve jeoteknik etüd raporlarına istinaden ağaçlandırılacak alan plan kararı verilen bölgenin aslında heyelan riski içermediğini savunanlara karşı heyelan riski olan bölgenin sınırlarının daha geniş olduğunu savunan grupların bulunmasıdır. Alan içerisinde 2981 sayılı kapsamında tapularını alamadıkları için itiraz eden gruplar olduğu gibi bölgenin riskli alan ilan edilmesinden önce 2981 yasa kapsamında devir işlemlerini yapıp Hazineden tapularını almış kişiler de bulunmaktadır. Örneklerinin çoğaltılabileceği her grup, seslerini duyurabilmek için farklı yöntemler uygulamaktadır. Dava açanlar bulunduğu gibi, basın açıklaması yapan, dilekçe hakkını kullanan insanlarda bulunmaktadır.

Dönüşüm projesinde; askı süreci, hak sahipliliği görüşmeleri gibi yasal mevzuatın zorunlu tuttuğu katılım yöntemleri uygulanmakla birlikte, talep üzerine (bilgilendirme toplantıları) gerçekleşen katılım yöntemleri de bulunmaktadır. İçerik, zaman, katılımcı sayısı vb. açıdan uygun olmayan katılım yöntemlerinin kullanılması, katılım süreçlerinde başarısızlık yarattığı gibi dönüşümün etkin ve verimli gerçekleşmesini de engellemektedir. Karabağlar Riskli Alanı kentsel dönüşüm projesinde salt mekânsal çözümler sunulmakta ve dönüşümün ekonomik boyutu ele alınmaktadır. Gerçekleştirilen dönüşüm projesi genel itibariyle; sosyal, çevresel ve yasal-yönetsel boyuta (katılım boyutu) yönelik çalışmalar içermemektedir.

Planlama etap sınırları ile proje takviminin belirsizliği, yaşayan halk ve ilgili diğer aktörlerin kentsel dönüşüm projesine olan güvensizliklerinin artışına neden olmaktadır. Proje dönüşüm sürecinin gün geçtikçe uzaması yaşayan halkta tedirginlik yaratmakla birlikte, riskli alan ilanı sonrasında her türlü imar ve yapılaşma işlemlerinin durdurulması alanın daha da köhneleşmesine sebep olmaktadır.

İnsan haklarının kapsamında yer alan kent hakkı içindeki katılım hakkının sağlanması zor ve emek isteyen bir uğraş olmakla beraber Dünya’da gerçekleştirilen uygulamalar da görüldüğü üzere imkansız değildir. Daha fazla katılımın mutlaka iyi olacağı varsayımı yanlış olmakla birlikte; ülke genelinde afet riskini öne çıkararak hızlı dönüşümün gerçekleştirilmesi amaçlanarak katılım gibi emek isteyen konular gözardı edilmekte veya göstermelik katılım seviyesinde gerçekleştirilmektedir. Oysa Karabağlar Riskli Alanı özelinde de görüldüğü üzere katılımın kurgulanmaması, projenin beklenen hızda gerçekleşmesinin önünde önemli bir engel oluşturmaktadır.

Kaynaklar

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Hizmetleri Genel Müdürlüğü, (2013). İzmir İli, Karabağlar İlçesi Sınırları İçinde Kalan Bir Kısım Alana İlişkin Halihazır Harita, Plana Esas Jeolojik- Jeoteknik Etüt, Hak Sahipliliği Tespiti ve Gayrimenkul Değerleme, Master Plan, İmar Planı, Kentsel Tasarım Projesi ve Uzlaşma Süreci II. Aşama Alan Kullanımına İlişkin Stratejiler ve Dönüşüm Modeli Teknik Raporu,(yayımlanmamış).

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, (2015). 05.06.2015 Onay Tarihli İzmir İli, Karabağlar İlçesi Riskli Alan 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı Açıklama Raporu. Ankara

İzmir Altyapı ve Kentsel Dönüşüm İl Müdürlüğü,(2012). İzmir-Karabağlar İlçesi, 1-A No.lu Öneri Riskli Alan Açıklama Raporu, (yayımlanmamış).

İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB), İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanlığı Nazım Plan Şube Müdürlüğü, (2009). 1/25.000 Ölçekli Kentsel Bölge Nazım İmar Planı Revizyonu Plan Açıklama Raporu. İzmir

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Şube Müdürlüğü, (2016). İzmir’de Kentsel Dönüşüm (yayımlanmamış).

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü,(2012). İzmir Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçinde; Kentsel Dönüşüm Alanlarına İlişkin Analiz, İzmir,(yayınlanmamış).

Mersin, O. ve Şahin, N.,(2009). 1999’dan Günümüze İzmir’de Afet Yönetimi, İzmir Afet Riskini Azaltma Sempozyumu İzmir’de Afet Riskini Azaltma Eylem Planı Çalışmaları, 7-8 Aralık 2009, İzmir.

Özdemir Güneş, S. (2018). Kentsel Dönüşüm ve Katılım İlişkisi: İzmir Karabağlar Riskli Alanı Örneği. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Yıldız Teknik Üniversitesi/Fen Bilimleri Bilimler Enstitüsü, İstanbul.

URL 1

Türk Dil Kurumu, Büyük Türkçe Sözlük, Dönüşüm, http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_ bts&arama=kelime&guid=TDK.GTS.59f05d2a083884.05459377, 25.10.2017

URL 2

Türk Dil Kurumu, Büyük Türkçe Sözlük, Katılım,

h t t p : / / w w w. t d k . g o v. t r / i n d e x . p h p ? o p t i o n = c o m _ b t s & a r a m a = k e l i m e & g u i d = T D K . GTS.59e21c40bbe833.63375109, 13 Ekim 2017.

URL 3

Konak Belediyesi,(2017). Geçmişten Bugüne Konak, http://www.konak.bel.tr/sayfa/gecmisten-bugune- konak, 09 Ekim 2017.

URL 4

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Temel İstatistikler,

http://www.tuik.gov.tr/UstMenu.do?metod=temelist, 28 Ekim 2017. URL 5

İzmir Büyükşehir Belediyesi, (2007). 2 Boyutlu Kent Rehberi, http://cbs.izmir.bel.tr/2DREHBER/, 08 Kasım 2017. URL 6

http://www.izmir.bel.tr/HaberDetay/7497/tr, 11 Aralık 2016. URL 7

Emlakmedya.net, (2011). Afet Öncesi Riskli Bölgeler ve Kentsel Dönüşüm,

http://www.emlakmedya.net/haber/afet-oncesi-riskli-bolgeler-ve-kentsel-donusum-yeniprojeler-3.html, 02 Mart 2017.

URL 8

İzmir Kent Rehberi, İzmir 2023 Kentsel Dönüşüm Projeleri,

http://www.izmirde.biz/?Syf=15&cat_id=622&baslik_name=xLBaTcSwUiBQUk9KRUxFUsSw, 02 Mart 2017. URL 9

İzmir Gündem Gazetesi,(2012). İşte “9 koldan” Kentsel Dönüşüm,

http://www.izmirgundemgazetesi.com/Iste9koldanKentselDonusum.html, 02 Mart 2017. URL 10

Nuhoğlu İnşaat-Alt ve Üst Yapı İnşaat- Aybar İnşaat- İLBANK, (2017). Yenitepe İzmir, http://www.yenitepeizmir. com.tr/, 29 Mayıs 2017.

URL 11

Nuhoğlu İnşaat, (2017). Yenitepe İzmir, http://www.nuhogluinsaat.com.tr/tr/konut-projeleri/yenitepe-izmir, 15 Ekim 2017.

URL 12

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, (2014). İzmir Karabağlar İlçesindeki Hak Sahiplerine Duyuru, http://www.csb.gov.tr/turkce/index.php?Sayfa=haberdetay&Id=13419, 27 Ekim 2017.

URL 13

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, (2014). Karabağlar İlçesi Mahalle Muhtarları Kentsel Dönüşüm hakkında İl Müdürlüğümüzü ziyaret ettiler,

https://www.csb.gov.tr/ller/zmr/ndex.php?Sayfa=haberdetay&İd=14547, 16 Ekim 2016. URL 14

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, (2014). Karabağlar Cennetçeşme ile ilgili, https://www.csb.gov.tr/ller/zmr/ndex.php?Sayfa=haberdetay&İd=15543, 16 Ekim 2016. URL 15

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, (2014). Karabağlar İlçesi 540 Hektarlık Riskli Alan ile İlgili Karabağlar Kaymakamlığının Düzenlemiş Olduğu Bilgilendirme Toplantısı,

https://www.csb.gov.tr/iller/izmir/index.php?Sayfa=haberdetay&İd=16104, 16 Ekim 2016. URL 16

İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü,(2014).İl Müdürümüz Sn. Selahattin Varan Görevine Başladı, http://www.csb.gov.tr/iller/izmir/index.php?Sayfa=haberdetay&Id=11793, 16 Ekim 2016.

URL 17

Limontepe Kentsel Dönüşüm Derneği,(2015). Karabağlar Kentsel Dönüşüm, http://karabaglarkentseldonusum. blogspot.com.tr/ ,06 Şubat 2017.

ALT UZMANLIK