• Sonuç bulunamadı

Eğitimin bireyleri toplumsal yaşama hazırlamada ve toplumsal yaşama adapte etmede önemi büyüktür. Bu açıdan bakıldığında eğitim, aynı zamanda bireyleri siyasal yaşam konusunda bilinçlendirerek bireylerin yaşadıkları toplum için bilinçli birer fert olmalarını sağlar. Böylece onların etkin yurttaşlar olmaları için temel siyasi bilgilere sahip olmalarını da mümkün kılar. Vatandaşlık eğitiminin önemli bir unsuru olan siyaset bilgisi bireylerin haklarını, görevlerini ve sorumluluklarını yerine getirebilme bilgi ve becerisini ayrıca siyasal süreçler, devlet, hükümet, seçimler vb. konular hakkında bilgi sahibi olmayı da içerir.

2.4.1. Siyaset Eğitiminin Gerekliliği

Siyaset kurumunun işleyişi ve kalıcılığını ancak eğitim kurumları sağlayabilir. Günümüzde eğitim ve öğretimin düzenlenmesi, yürütülmesi, geliştirilip yaygınlaştırılması ve denetlenmesi gibi işlerin yapılıp yerine getirilmesi devletin görevleri arasındadır. Buna karşılık mevcut düzenin isteğine uygun vatandaşlar yetiştirmek de eğitimin görevidir (Tezcan, 2015, s.81).

Siyasetle ilgili temel bilgi, beceri ve davranışlara sahip bireylerin yetiştirilme sorumluluğu eğitime düşmektedir. Siyasi açıdan bakıldığında eğitimin en önemli işlevi, bireylerin siyasetle ilgili konularda topluma katılmasıdır. Topluma etkili, aktif ve katılımcı vatandaşlar kazandırılmasında siyaset eğitiminin önemi oldukça büyüktür. Birey, aldığı eğitim sayesinde yaşadığı ülkenin siyasi düzenini ve yapısını öğrenir; bu düzenin nasıl işlediğine dair bilgi sahibi olur. Bunun sonucunda da birey siyasete daha fazla ilgi duyar. Bundan dolayı aktif ve katılımcı vatandaşlar yetiştirilmesi için okullarda bilinçli siyaset eğitiminin verilmesinin önemi büyüktür.

2.4.2. Siyaset Eğitiminin Yararları

Son yıllarda vatandaş kavramına yeni bir anlam yüklenmiş; aktif ve demokratik vatandaş kavramı ortaya çıkmıştır. Bu yeni kavrama beraberinde birçok anlam yüklenmiştir. Bunların başında etkin ve demokratik vatandaşın demokrasinin ve insan haklarının korunup sağlanmasında görevli olmasıdır. Demokrasinin getirdiği anlayışı ve tutumları içselleştirmiş etkin ve demokratik vatandaşlar devlete ve topluma karşı olan sorumluluklarının bilincindedir. Örneğin uğradığı haksızlıkları ortadan kaldırmak için nereye, nasıl başvuracağını bilen bireyler etkin vatandaşlardır. Bu bilince sahip vatandaşların yetiştirilmesi için etkili siyaset eğitimine ihtiyaç vardır.

Vatandaşlık kapsamı içerisinde en büyük zorluğun siyaset okuryazarlığı olduğu ifade edilmektedir (Davies ve Sylvia, 2004, s.41-58). Etkin vatandaş yetiştirilmesinde bilinçli siyaset eğitiminin yarar ve kazanımlarını şu şekilde sıralamak mümkün olur (İnan, 2016a, s.43):

• Siyasetin, toplu yaşamın getirdiği zorunlu sosyal bir etkinlik olunduğu fark edilir.

• İnsanların bir soru ya da sorun karşısında farklı düşünebileceği ve farklı çözüm yolları önerebileceği gerçeği fark edilir.

• İnsanların farklı çözüm önerileri ve tercihlerindeki belirleyici rollerin, inançların, değerlerin, insanların dünyaya bakış açılarının kişisel karakterin olabildiği anlaşılır.

• Toplumsal sorunlar karşısında çözüm üretebilmek için tek yolun insanların mahkûmiyetten kurtarılıp çoğul tercihler ortaya koyabildiği öğrenilir.

• İktidarı (gücü) etkilemek için, politikaya, yönetime katılmanın gerekliliği ve zorunluluğu fark edilir.

• Yönetimi etkilemek için bireysel veya grup taleplerinin oluşturulması öğrenilir.

• Çatışmacı fikirlerin uzlaşabildiği genel noktaların neler olduğu fark edilir.

• Çevremizde, ülkemizde ve dünyamızdan haberdar olmamıza ve insanlıkla ilgili duygudaşlığın gelişmesine imkân verir.

• Bireyin, toplumun bir parçası olduğu fark edilir, bu yolla diğerkâmlık duygusu güçlenir.

• Ülke siyasi sistemi hakkında genel bilgilere sahip olunur.

• İşleyen siyasi sistemin ve yönetim sisteminin bilinmesi kolaylaşır.

• Olgu ve değerler arasında ayrım yapılmasına imkân tanır.

2.4.3. Çocuk ve Siyaset Eğitimi

Siyaset eğitimi ilk olarak ailede başlar ve sonraki süreçlerde okulda gelişir. Bunun içindir ki bu gelişme sürecini başlatabilecek bireylerin yetişmesinde büyük rol oynayan aile kurumunun önemi oldukça büyüktür. Ailenin siyasi konulara ilgi duyması, ailede siyasetle ilgili konuşmaların yapılması, aile ortamında demokratik tutum sergilenmesi ve çocukların fikirlerini rahatça söyleyebilmesi gibi hususlar çocukların siyasete karşı olumlu duygular beslemesini sağlar. Aileler, çocuklarını devletin görevleri hakkında bilinçlendirmekle birlikte devlet ve vatandaşlık ilişkisi konusunda düşünmeye yönlendirmelidir. Örneğin “Devlet neler yapar?”, “Vergimizi vermezsek neler olabilir?”, “İnsanlar bizden farklı düşündüklerinde onlara karşı tutumumuz nasıl olmalı?”, “Her devlet ülkesinde yaşayan insanların güvenliği konusunda sorumlu olduğuna göre güvenliğin en iyi şekilde sağlanması konusunda devlet neler yapabilir?” gibi soruları çocuklarına yöneltmelidirler. Ayrıca çocukların, devlet ve vatandaş arasındaki ilişkinin boyutları üzerinde düşünmesini sağlamak gerekmektedir.

Toplumun siyasal yönden bilinçli bireylerden oluşabilmesi için siyaset eğitimi oldukça önemlidir. Siyaset eğitiminin en önemli boyutlarından biri de demokrasi eğitimidir. Demokratik vatandaşlığın temeli, okul öncesi ve ilkokul düzeylerindeki demokratik ortamlarda yatar (Seefeldt, Castle ve Falconer, 2005, s.311’den aktaran Sezer, 2015). Siyasi farkındalık bu temel çerçevede oluşur. Çocuklar için siyaset okuryazarlığı, çocukların temel siyaset kavramlarını tartıştıkları; güncel sorunların nedenlerini bulmaya çalıştıkları ve bu sorunlar hakkında kendi görüşlerini dayanaklarıyla ortaya koydukları bir süreçtir. Öğrencilerin ülkelerindeki olayları yorumlaması, devlet kurumları ve bu kurumların görevleri hakkında bilgi sahibi olması, siyaset yapan kişilerin toplumdaki rolleri, siyasetçilerin nasıl seçildiği, vatandaşların seçim sürecindeki vatandaşlık görevleri, ulusal ve uluslararası güncel olan siyasi konular hakkında görüş sahibi olma gibi konular siyaset okuryazarlığının alanına girer.

Çocukların siyasetle ilgili öğrenmeleri gereken konular üzerinde yapılan araştırmalardan aşağıdaki sonuçlar çıkarılabilir (Seefeldt, Castle ve Falconer, 2015’den aktaran Sezer, 2015, s.311):

1. Siyasetle ilgili öğrenmeler, erken çocukluk döneminde başlar ve bu gelişim süreci devamlılık gösterir.

2. Siyasetle ilgili ilk kazanılan kavramlar yönetime katılım ve siyasi kimlik kavramlarıdır.

3. Çocuklar siyasi yönetimdeki figürleri bilmelidirler. 4. Duygular siyasetle ilgili bilgilerden önce gelişir.

5. Çocukluk döneminin sonuna doğru çocuklar farklı siyasi rolleri ayırt edebilir ve temel siyaset bilgilerini sentezleyebilirler.

Çocuklar; erken çocukluk dönemlerinden itibaren izledikleri televizyon kanalları, internet ve diğer medya araçları vasıtasıyla siyasetle ilgili haberlere ister istemez maruz kalırlar. Bu nedenle de siyasetle ilgili konularda düşünür, sorular sorar, kendilerince yorumlar yapar ve düşündüklerini paylaşmak isterler. Ayrıca konuyla ilgili bilgi edinmek ve edindikleri bu bilgileri kullanmayı isterler. Tam da bu düşünceleri paylaşma noktasında aile ve okul devreye girer.

Erken yaş dönemlerinde siyasetin karşılıklı diyaloglar şeklinde konuşuluyor olması çocukların toplumsal sorunlara karşı farklı çözüm önerileri getirmelerini, kendi düşüncelerini deliller neticesinde ifade edebilmelerini ve böylece kendilerine güvenmelerini sağlar. Bununla birlikte çocukların siyasi görüşlere karşı yanlış yönlendirmeye maruz kalmaları engellenir. Böylece küçük yaşlardan itibaren korkudan uzak bir şekilde siyasetle konularında yorum yaparken kendi akıl ve irade güçlerini kullanabilmeyi öğrenirler. Aile ortamında siyasetle ilgili konuların demokratik bir şekilde konuşulması sonucunda çocuklar kendilerine değer verildiğini fark eder ve çocukların özgüveni artar. Çocuklar, kendilerine inanıp güvenirse çocukların medeni cesareti artmış olur ve toplumda siyaset meselelerinde kendilerini rahat bir şekilde ifade edebilirler. Bunun neticesinde bulundukları ortamlarda kendilerini doğru bir şekilde ifade edebilmeyi öğrenirler. Çocukların siyasi konuları öğrenmelerinin belirleyici faktörleri parti ve seçim konularıdır. Ailelerin seçim dönemlerinde oy kullanmaya giderken çocuklarını seçim ortamına götürmeleri ve çocukların o ortamı görmeleri kafalarında belli bir şablon oluşmasını sağlar. Oluşan bu şablon sayesinde oy kullanmanın ne anlama geldiği, yönetimde etkili liderlerin (figürlerin) kimler olduğu, parti kavramının ne olduğu ve buna bağlı olarak siyasi kimlik kavramlarına ait bilgiler zihinlerinde yer edinir.

Siyasetle ilgili temel bilgilerin öğretiminden önce siyasete karşı olumlu bir tavrın sergilenmesi, çocukların siyaset konularında korkulacak bir durum olmadığını görmelerini ve siyasete karşı ılımlı olmalarını sağlar. Siyasete karşı oluşturulan olumlu ve olumsuz duygular, siyasetin sevilip sevilmemesi siyasetle ilgili bilgilerin çocuğun bilinçaltına yerleşmesinden çok daha önce gelir. Aile ortamında erken yaş dönemlerinden itibaren

siyasetle ilgili söylemlerde olumlu tutumların sergilenmesi, çocuğun siyasete karşı olumlu duygular geliştirmesini de beraberinde getirir. Bu duyguların devamlılığı okulda verilen bilinçli ve olumlu siyaset eğitimiyle sağlanır. Okul, çocuğun önceden getirdiği bilgiyi eleştirel bir şekilde ele alabilmesini, kendi düşüncelerini geliştirebilmesini, diğer kişilerin düşüncelerini değerlendirebilmesini ve kendisinden farklı görüşlere saygı duymasını sağlar.

Matthew (2006)’ya göre çocuğun doğal merakının değeri bilinmelidir. Çocuklar her şeyi merak eder ve sorarlar. Gerek aileler gerekse öğretmenler çocuklara siyaset üzerinde düşünmeleri için çeşitli sorular sorarak onları düşünmeye sevk edebilir. Bu sayede çocukların eleştirel düşünme becerisi gelişir ve bunun neticesinde çocuğun yorumlama becerisi de artar. İnan (2016, s.38)’nın bugüne kadar yaptığı çalışmalarından varsayım olarak çıkarttığı ve olası birçok sorunun yer alacağı ilgi çekici soru listesi şöyledir:

• Siyaset, tartışma demek midir?

• Siyasette tartışma zorunlu mudur?

• İnsanlar neden birlikte göç eder?

• Belediyeler neden çöp toplar?

• İnsanlar, (siyasi) görüşlerinden dolayı neden tartışır?

• Neden farklı inançlara sahibiz?

• Kız ve erkekleri, neden çoğunlukla farklı iş kollarında görürüz?

• Hükûmet, neden olmak zorundadır?

• İnsanlar, neden seçimlere katılmalıdır?

• Neden güçlü/zengin ve zayıf olanlar vardır?

• Neden siyasi partilere ihtiyaç duyarız?

• İnsanlar, neden örgütlenmek zorundadır?

• İnsanlar, tepki için neden yürüyüş yapar?

• Düşünmek yasaklanabilir mi?

• Hükümetin karşısında muhalefete neden gerek vardır?

• İnsanlar, neden internette siyasetle ilgili öfkeli yazılar yazarlar?

Yukarıdaki sorular ve benzeri sorular üzerinden oluşturulacak bir tartışma ortamı öğrencinin siyaset bilgisinin artmasını sağlar. Aileler ve öğretmenler siyasetle ilgili çocukların kafa yordukları, merak ettikleri ve sormaktan çekindikleri sorular üzerinde dururlarsa çocuklar siyasetin korkulacak bir unsur olmadığını görebileceklerdir. Bunu yaparken DSPR’nin düşünme biçimleri dikkate alınırsa siyaset ile ilgili tartışmalar belli bir

sisteme dayandırılmış olur. DSRP’nin düşünme kuralları şöyledir (Cabrera ve Colosi, 2009’dan aktaran Sezer, 2015, s.303-304):

Ayırt Etme: Bir kavramı ele alırken o kavramın ne olduğunun ve ne

olmadığının tanımını yapmak.

Sistemler: Bir sistemin bölümlerini ve o sistemin başka bir sistemin bölümü olup olmadığını anlamak.

İlişkiler: Bir kavramın diğer bir kavramla ilişkisi olup olmadığını belirlemek,

kavramlar arasında ilişki varsa bu ilişkinin nasıl olduğunu açıklamak.

Bakış Açısı: Kendi görüşünü dile getirmek ve başkalarının farklı görüşlere

sahip olabileceğini düşünmek.

Sorgulama, gerekçeli düşünme, kanıtları değerlendirme ve çıkarımlarda bulunma gibi zihinsel eylemler felsefi düşüncenin özelliklerindendir (Akkocaoğlu ve Akkoyunlu, 2016, s.99). Bu nedenledir ki siyaset eğitiminde ele alınan konuların öğretiminde soyut/felsefi düşünme biçimleri önemlidir. Siyasetle ilgili temel kavramlar, toplumda yaşanan günlük siyasi anlaşmazlıklar çocuklar için siyaset eğitiminin içeriğini oluşturur. Bu konular hakkında çocuklara sorular sorularak tartışma ortamı başlatılmış olunur ya da bu sorular ve konular bir metin içinde verilebilir. Bu metinler de gazete haberlerinden alınabilir. Ele alınan sorular veya konular, gazete haberine göre farklı tartışma teknikleri kullanılarak öğrencilere öğretilmeye çalışılır.