• Sonuç bulunamadı

1.4. Mennonit Kilisesi’nin Resmi Olarak Kuruluşu ve Mennonitliğin

1.4.4. Rusya’ya Yayılması

Mennonitlerin zulümden uzak, rahat ve istedikleri gibi dini özgürlük ve çalışma alanı buldukları yer Rusya olmuştur. Rusya’ya gelen ilk Mennonitler, Alman Mennonitleridir. Mennonitlerin Rusya’ya göçü, 1763 yılında prensipsiz, zalim ve dikkate değer bir politik öngörüşünün olduğu bilinen Muhteşem II. Catherin’in yönetimi sırasında meydana gelmiştir. II. Catherin, yönetimi boyunca imparatorluk sınırlarını Türkiye’ye rağmen Karadeniz ve Hazar denizine kadar genişletmiştir. Bu bölgelerin

355 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 187. 356 Dyck, Cornelius J., a.g.e., s. 153. 357 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 188- 190.

yarı vahşi ve göçebe olan Türkler ve Tatarlar tarafından iskân edildiği kaydedilir. Kendisi de bir Alman olan II. Catherine, güney Rusya’yı mazlum Almanlarla doldurmuştur. II. Catherine, 1763 yılında Alman kolonilere ilk davetiyeyi gönderdiği zaman, onlara dini yaşam özgürlüğü ve bedava ulaşım sağlayacağını vaat etmiş ve vaadini de yerine getirmiştir. Bununla da kalmamış kendi okullarını, kiliselerini, yerel yönetimlerini, fabrika ve diğer endüstriler için ödenek vermeyi ve askerlikten muaf olmalarını kabul etmiştir.358 Aynı zamanda 165 akrelik (667731m2) bir çiftlik tarlası

vermiş ve dini özgürlükle birlikte ekonomik olarak tam bir düzene girene kadar vergi almamıştır.359

Rusya’ya göç eden Moravyan Mennonitleri de 1763 yılında Saratov sınırı yakınlarında Müslümanlarla sınır bir yere yerleşmiştir. 1786 yılında ise II. Catherine, Batı Prusya Mennonitleri için bir davetiye göndermiştir. Birkaç yıl boyunca II. Catherine, Türkiye’ye ait olan Azak denizi (Kırım) ele geçirmiştir. Taurien’den de beş yüz bin akrelik (2023428211m2) araziyi almıştır. II. Catherine’in amacı, bu yerlerde

Mennonitlere ait olacak olan çiftlikler oluşturmaktır. Zaten Mennonitler de dini ve ekonomik özgürlük elde edebilecekleri bu fırsatı kaçırmak istememiştir. Fakat Prusya hükümeti, endüstiri açısından birçok gelir elde ettiği Mennonitleri vermek istememiştir. Bu yüzden ilk göçü, fakir Mennonitlerin gerçekleştirmesine izin vermiştir.360

1786 yılında II. Catherine’in, Mennonit göçmenlerine karşı samimi davranmasının sonucu olarak daha birçok Mennonit, Rusya’ya göç etmiştir. Daha önceki uygulamalara benzer bir şekilde Mennonitlere, kendi ilişkilerinde serbestiyet verilmiş ve onlar yerli halktan ve diğer yabancılardan ayrı tutulmuştur. Bu ayrıcalıkla Mennonitler, kendi dinlerini, eğitimlerini ve sosyal yaşamlarını düzenlemiştir. Mennonitler, daha önceden Danzing ve Prusya’da yaşarken çalışkanlıkları ve verimlilikleri ile bilinmektedir. Aynı şekilde Mennonitler, Rusya’da da bu verimliliklerini devam ettirmiştir. Askeri görevlerden muaf tutulmalarıyla birlikte, bira ve sirke mayalama, konyak damıtma ve bunların ticareti ile ilgilenme konularında da ayrıcalık sahibi olmuşlardır. Rusya, bu açıdan Mennonitlere örnek çiftçi gözüyle bakmaktadır. Bazı Mennonitler, Chortitza’da oluşturulan ilk koloni için 1788 yılında

358 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 147- 148. 359 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 213. 360 Hartzler, J. S. Kauffman, Daniel, a.g.e., s. 107.

Danzing’den yola çıkmıştır. Toplam olarak elli kişiden oluşan sekiz aile, Dubrovna’ya varmıştır. Rusya’nın Türklerle savaşta olması sebebiyle Dubrovna’da kalmışlardır.361

Yine aynı yıl, Prusya’dan iki yüz aile Chortitza’ya doğru yola çıkmıştır. Ancak Türklerle Rusların savaşının devam etmesi üzerine gidecekleri yere bir yıl sonra varmışlardır.362

1789 yılında Flemiş ve Frizyan Mennonitleri de Chortitza’ya göç etmiştir. Bu göç edenler otuz altı aileden oluşur. Ancak bu aileler Chortitza’daki Mennonitlere katılmamış, kendilerine ayrı bir kilise kurmuştur. Daha sonra buradaki topluluğa eklenen göçmenlerle birlikte, Dubrovna’daki Mennonit nüfusu 228 aileyi bulmuştur. Bundan sonra yeni gelen 400 ailelik koloni ile göçmenler, Chortitza kolonisini büyütmüştür.363

Mennonitlerin 1789 yılında Chortitza’ya yerleştirilme sebebi olarak Türklerle olan savaş gösterilse de asıl sebebin, Prens’in Mennonitleri kendine ait bölgeye yerleştirmek istemesi olduğu belirtilir. Mennonitler, Chortitza’ya vardıkları zaman buranın kayalık, verimsiz olduğunu görünce, Prusya’ya geri dönmek istemiştir. Ancak geri dönüşün mümkün olmadığını anlayınca, burayı mesken etmişler ve araziyi ıslah etmişlerdir.364

II. Catherine 1796 yılında ölmüş, yerine oğlu I. Paul geçmiştir. Mennonitler kendilerine tanınan ayrıcalıkların ellerinden alınmasından korkmuşlar ama korkulan olmamış, hatta 1803 yılında 342 aile Prusya’dan Molotschna’ya göç etmiştir.365

Chortitza’ya ilk yerleşenlere, Eski Koloni denilmektedir. Çünkü bu koloni Rusya’ya yerleşen ilk Mennonitlerdir. Rusya’daki ikinci yerleşim yeri The Molotschna olup, tam olarak 1804 yılında kurulmuştur. Bu bölge, Molochnaya nehrinin Azov denizine aktığı yerlerin hepsini kapsamaktadır. Güney Rusya’da olan en geniş kolonidir. Yine bu bölge, bugün Ukrayna olarak bilinen yerdir. Bu yeni koloni, eski koloniden yerleşim konusunda ve çiftçilik konusunda büyük bir yardım almıştır. Ayrıca Molotschna, Chortitza’dan daha verimli topraklara sahip olup şehirlere ve deniz kasabalarına daha yakındır. Bu yüzden ikinci koloninin, tarımsal ve endüstriel mallarını buralarda satması

361 Dyck, Cornelius J., a.g.e., s. 169- 172; Ens, Adolf, “The Tie That Binds: Prussian and Russian

Mennonites (1788- 1794)”, Journal of Mennonite Studies, Vol. 8, 1990, s. 42.

362 Hartzler, J. S. Kauffman, Daniel, a.g.e., s. 107.

363 Dyck, Cornelius J., a.g.e., s. 169- 172; Ens, Adolf, a.g.m., s. 42. 364 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 215.

daha kolay olmuştur. Bu yüzden Molotschna Mennonitleri, Chortitza’dan daha zengin bir hayat yaşamıştır.366

Eski koloni Mennonitleri fakir kişilerden oluşurken, Molotschna kolonisi zaten Prusya’dan gelen varlıklı kişilerden oluşmaktadır. I. Paul, annesinin ibadetlerini özgürce yerine getirebilme, askerlikten muaf tutulma, yargı ve sivil alanda zorunlu çalışmadan muaf olma konularında Mennonitlere gösterdiği ayrıcalığı tanımıştır. Yine I. Paul, Mennonitleri endüstri, dokumacılık, içki mayalama gibi iş alanlarında yaptıkları üretimden dolayı, on yıl boyunca vergiden muaf tutmuştur. Bütün bu ayrıcalıkları duyan birçok Prusyalı Mennonit de bu refah ve zengin hayatı yaşamak için Rusya’ya göç etmiştir. Böylece 1803- 1804 yıllarında 300 aile, 1808 yılında 99 aile, 1818 yılında da 215 ve daha fazla aile Rusya’ya göç etmiştir. Mennonit göçlerinin artması sebebiyle yeni gelen Mennonitlere, yeni yerleşim yerleri açılmıştır.367

Mennonitlerin Rusya’da yerleştirildikleri yerler, genel olarak ağacın dahi olmadığı geniş boş arazilerdir. Mennonitler yerleştikleri bu yerlere bolca meyve ağaçları dikmiş ve çiftçilik yapmaya başlamıştır. Ektiklerinin başında gelen nebat ise buğdaydır. 1820 yılında Halbstadt’da elbise ve diğer manifatura yapımına başlamışlardır. Mennonitlerin yaşadıkları köylerin sayısı on sekiz olup nüfusları 2.888’i bulmuştur. Tarım ile uğraşanların yanısıra, iki saatçi, dokuz tornacı, dokuz fıçı yapıcısı, seksen sekiz doğramacı, yirmi altı marangoz, on altı demirci, kırk dokuz dokumacı, bir boyacı, yirmi beş terzi, yirmi ayakkabıcı, birkaç değirmenci, biracı ve daha diğer meslekleri yapanlar da bulunmaktadır. Eski kolonide dört yüz yetmiş altı hane, iki kilise, yirmi iki yel değirmeni, bir su değirmeni, üç buğday değirmeni, iki içki imalathanesi ve bir bira fabrikası vardır. Her iki koloni de ağaçsız olan yerleşim yerlerini çeşitli meyve ağaçlarıyla donatmış olup koyun ve sığır yetiştiriciliği de yapmıştır.368 Her kasabada

yirmi ila kırk ev bulunan, birçok kasaba kurulmuştur. Bir köyün yerleşim düzeni basit bir şekilde planlanmıştır. Kilise ve okullarını köy merkezine yakın yere inşa etmişlerdir. Kasabanın sonlarına doğru evler ve evlerin de yanına ambarlar inşa etmişlerdir. Kasabanın etrafı ise tarlalarla çevrilidir. Birçok kişi Mennonitleri, kendi hükümeti olan demokratik bir oluşum diye tanımlamıştır. Çünkü her köy, kendisine bir başkan ve

366 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 215- 216. 367 Hartzler, J. S. Kauffman, Daniel, a.g.e., s. 108. 368 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 155- 156.

asistan seçmiştir. Bu seçim çiftçiler tarafından yapılmaktadır. Bu kişilerin görevi, yollar, eğitim ve fakirlik konuları ile ilgilenmektir. Koloni hükümeti denilen bu otorite, kanunlar, ateş ve güvenlikten sorumludur. Kıdemliler ve papazlar da dini konuları yönetmekle görevlidir. Ancak hükümet ve kilise konuları birbirleriyle çok yakından ilgili olduğu için sık sık ciddi problemler ortaya çıkmıştır.369

Zamanla her iki kolonide de zenginler gittikçe zenginleşmiş ve iktidarı ellerinde tutmuş ve fakirler de fakirliklerini korumuştur. Bu durum hem aile hem de sosyal açıdan memnuniyetsizliklere ve bölünmelere yol açmıştır. Liderleri olan Cornies, bu durumu üretimi arttırmakla düzeltmeye çalışmışsa da başarılı olamamıştır. Sonuç olarak yerleşim dışından arazileri kiralama veya satın alma ortaya çıkmış ve göçler meydana gelmiştir. Son çare olarak Rus hükümetinden yardım istenmiştir. Rus hükümeti artan nüfus dolayısıyla, yerleşim yerlerini daha küçük arazilere bölmeye karar vermiştir. Bu karar her ne kadar biraz sorunu hafifletse de Amerika’ya toplu göçler meydana gelmiştir. Amerika’ya olan toplu göçler neticesinde, Mennonitler ciddi bir sorun yaşamamıştır.370

Rusya’da kalan Mennonitler, çalışkanlıkları sayesinde endüstri alanında gelişim göstermiş ve zenginleşmiştir. Bu zenginlik ve refah yaşam, beraberinde materyalizm ve dünya hayatını getirmiştir. Bu durumun Rusya Mennonitlerinin birçoğunun başına geldiği belirtilir.371 Buna ek olarak, Mennonitler arasındaki ilk

anlaşmazlık, 1812 ve 1820 yılları arasında baş göstermiştir. Anlaşmazlık konusu ise kilise disiplini ve Mennonitler arasından sulh hâkimi olarak görev yapanların, kendi Mennonit kardeşlerine karşı aşırı sert bir tutum içinde olmaları üzerinedir. İlk bölünmeler tam bu sırada ortaya çıkmış ve küçük topluluk anlamında Kleine Gemeinde diye adlandırılan grup kendini göstermiştir.372 Bu grup fikirleriyle pek rağbet

görmemiştir. Kleine Gemeinde, Mennonitler arasındaki ahlaki hoşgörüyü desteklememektedir. Bu sebeple Kleine Gemeinde cemaati, küçük bir topluluk olarak kalmış ve birçoğu Kanada ve Amerika’ya göç etmiştir.373

369 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 222. 370 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 157- 158. 371 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 218. 372 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 162.

1836 yılında sadece Molotschna ilinde 10.000 sakin bulunmaktadır. Burada oturan Mennonitlerin çoğu zenginleşmiştir. Yüzyılın ortalarına doğru Volga bölgesinde oturanlar da aynı şekilde zengin hale gelmiştir.374

1847 yılında Rus Mennonitlerin, Kuzey Amerika’ya göçü meydana gelmiştir. Mennonitlerden üç kişi devamlı yerleşim yeri kurmak için önden gitmiştir. Bundan sonra düzenlenen yerleşim planına göre diğer Mennonitler de göç etmiştir. Özellikle Oklahoma, Manitoba ve Kansas şehirlerindeki açık arazilere yerleşim yerleri kurmuşlardır.375

Alman Mennonitler, Güney Rusya’da imparatorluk tarafından özel muamele görmüştür. Mennonitlere kendi yerel yönetim hakkı tanındığı gibi kendi resmi işlemlerini yürütme hakkı da verilmiştir. Bir nevi otokrasi içinde demokrasi ile hayatlarını özgür bir şekilde sürdürmüşlerdir.376 Ayrıca kendi kurumları mevcut olduğu

gibi kendilerine ait ceza verme hakkında sahip bir sulh hâkimleri de bulunmaktadır. Suçlular için en çok kullanılan ceza yöntemi kamçılama olmuştur. Yönetim işleri ile okul işleri kilisenin kontrolü altındadır. Kıdemlilerin de idareye yardımcı olmaları istenmiştir. 1850 yılında Kilise Konsili olarak bilinen bir kuruluş ortaya çıkmıştır. Bu kuruluş, kolonideki en yüksek kilise otoritesi olarak kabul edilmektedir. Rahip olmayan kişiler bu kuruluşun toplantısına asla katılamaz. Kilise konsillerinde, en çok güce sahip olan kimseler ise kıdemlilerdir. 1883 yılında Güney Rusya Mennonit Genel Konferansı eski kilise konsili yönetimine son vermiştir. Okullar ile ilgili meseleler de yerel topluluğa bırakılmıştır.377 Daha önceleri ise okul yönetimini Rusya devleti idare

etmekteydi. Mennonitlerin eğitim seviyesi kalitesizdi. Evlerde oluşan sınıflarda okuma, yazma, aritmetik ve Kutsal Kitap öğretiliyordu. Ezberlerini yapmayan öğrencilere fiziksel olarak ceza veriliyordu.378

Okullarda ilk öğretmenlik görevini üstlenen kimseler işçiler ile kıdemlilerdir. Okul ile iş yerleri birbiri ile bağlantılı bir şekilde yürütülmüştür. Öğretmenlerin görevi, öğrencilere ayakkabıcılık, marangozluk gibi meslek kazandırmaktır. Okuma ve yazma öğrenme süresi ise birkaç yılı bulmaktadır. Bunların dışında okulda öğrenilmesi

374 Hartzler, J. S. Kauffman, Daniel, a.g.e., s. 108.

375 Melton, J. Gordon, Melton’s Encyclopedia of American Religions, Gale, Cengage Learning, Eighth

Edition, USA, 2009, s. 439.

376 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 218. 377 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 159.

amaçlanan en önemli şeyler, Almanca ve dini bilgilerdir. Kendini öğretime adayan birkaç öğretmen de olmuştur. Bu öğretmenler sayesinde eğitim seviyesi yükselmiştir.379

Bununla birlikte lisanslı ve eğitimli öğretmenler de görev almıştır. Çalışma programları düzenlenmiş ve test kitapları hazırlanmıştır. İlk lise Ohrloff’da kurulmuştur. Burası Mennonit kolonileri için öğretmen eğitme kurumu olmuştur.380 Dersler arasında Rusça

dersleri eklenmiştir. İşçi sınıfı için akşam dersleri ve okuma kursları yapılmıştır. Birçok köyde ve ilde yeni okullar açılmış, öğrenim daha kaliteli hale getirilmiştir. Fakir öğrencilere burs imkânı sağlanmış ve okuldan mezun olanlara cemaatte iş imkânları sağlanmıştır. Buna ek olarak öğretmen ve misyoner yetiştiren okullar da açılmıştır.381

Bununla birlikte sadece kızlara özel okullar da inşa edilmiş ve böylece kızlar da özgür eğitim almıştır. Kız okullarının öğretmenleri hem erkek hem de bayandan oluşmuştur. 19. yüzyılın sonlarında da genç Mennonitler, Rusya ve Avrupa’daki üniversitelere gönderilmiştir. Mennonitlerin eğitim sisteminden etkilenen Rusya, kendi vatandaşları için Mennonit okulllarına benzer eğitim sistemi uygulamıştır.382

1860 yılına gelindiğinde, Molotschna kolonisi elli köye ulaşırken, Chortitz kolonisi on sekiz ve Bergthal kolonisi de beş köye çıkmıştır. Mennonitlerin nüfusu toplam 30.000 civarında olup, sahip oldukları arazi miktarı yedi yüz bin akredir (2832799495 m2).383

Mennonit Brethren cemaati, 1860 yılından bu yana sistemli bir şekilde büyümüştür. Molotschna’da yedi yüz dört kiliseleri bulunmaktadır. Chortitz ve Kırım’da da birçok kilise kurulmuştur. Fakat Rusya hükümeti, Mennonitlerin Alman kökenli olmalarından ve kendi ırklarını özenle muhafaza etmelerinden rahatsız olmuştur. Bu sebeple 1870 yılında Rus Çarı, Ruslaştırma programı uygulamıştır. Bu programa göre, Mennonitlerin yerel otoriteleri ellerinden alınmıştır. Almanca konuşma ve Almanca ibadet etme Mennonitlere yasaklanmıştır. Mennonitlere ait bazı okullar ve kiliseler kapatılmıştır. Diğer okullar ise Rus vesayetine geçmiştir. Askeri hizmetten muaf tutulma hakkı kaldırılmıştır. Mennonitlerin özgürlükleri karşılığında toplu miktar ödeme yapmaları istenmiştir. Bu yüzden Mennonitler, diğer Mennonit cemaatlerin

379 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 160.

380 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 226. 381 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 160- 161. 382 Leowen, Harry; Nolt, Steven,a.g.e., s. 227. 383 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 156.

Amerika’da rahat yaşadıklarını bildikleri için Amerika’ya göç etmeye karar vermiştir.384

Böylece 1870 yılında Mennonitlerin Rusya’ya olan göçleri azalmaya başlamıştır.385

İmparatoriçe Catherine ve onun varislerinin Mennonitlere tanıdıkları özel haklar ve özgürlükler bilinmektedir. İmparatorların Mennonitleri askerlikten muaf tutmalarına karşılık olarak Mennonitler, Kırım ve Japon savaşlarında askeri transfer servisinde, yaralıların bakımında, hastane servisinde görev alarak, devlete büyük yardımları olmuştur. Mennonitler beş bin yaralıya evlerini açmıştır. Fakat bu yardımlar sırasında birçok genç Mennonit hayatını kaybetmiştir. Durumun ciddileşmesi üzerine Mennonitler hükümetten özel haklar talep etmiştir. Fakat savaş bakanı, düşman tarafından herhangi bir saldırı söz konusu olduğunda, soruşturma açabileceklerini söylemiştir. Bu cevap karşısında memnun olmayan Mennonitler, göç etmenin tek çözüm olacağını düşünmüştür. İlk olarak Afrika veya Sibirya’ya gitmeyi düşünmüşlerse de386 sonunda Amerika’nın en uygun yer olacağına karar vermişlerdir. Çünkü Amerika, birçok milletin barındığı en iyi sığınak yeri olarak görülmektedir. Rusya devleti Mennonitlerden elde ettiği endüstriyel faydalardan mahrum kalmamak için onlara hastane, trenyolu, fabrika ve orman bölgelerinde imkânlar sunabileceklerini teklif etmiştir. Ancak bu şartlar Mennonitlere çok ağır gelmiştir.387 Ayrıca Mennonitler, bu yerlerin de askeri sisteme bağlı olarak çalıştıklarını bildikleri için ve askeri sistemle herhangi bir bağlantıda olmak istemediklerinden dolayı bu talebi kabul etmemiştir. Rusya hükümeti Mennonitlerin göç etmemesi için onları yıldırmaya çalışmıştır. Bunun üzerine Mennonitler de göç etmek için propaganda yapmaya başlamıştır. 1873 yılında on iki kişilik bir grup, Batı Kanada ve Amerika’ya yerleşim yerlerini araştırmaya gitmiştir. Böylece Mennonitler, küçük gruplar halinde göç etmeye başlamıştır. Amerika’da yaşayan Mennonitler, Rusya’dan gelen kardeşleri için ekonomik ve sosyal yardım yaparak, onların göçlerini kolaylaştırmıştır.388

Mennonitler, 1874 yılında Amerika’ya toplu göç etmiştir. Daha sonra Mennonitler Kuban, Cherson, Varşova, Samara, Türkistan ve Sibirya’da da kilise kurmuştur. Bu yılda Amerika ovalarına ve Kanada kırlarına göç eden Mennonit

384 Melton, J. Gordon, a.g.e., s. 439; Leowen, Harry; Nolt, Steven, a.g.e., s. 184, 231- 232; Smith, C.

Henry, a.g.e., s. 168- 182.

385 Hartzler, J. S. Kauffman, Daniel, a.g.e., s. 108. 386 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 170- 171.

387 Hartzler, J. S. Kauffman, Daniel, a.g.e., s. 108. 388 Smith, C. Henry, a.g.e., s. 172- 173, 182.

nüfusunun 18.000 olduğu belirtilir.389 Artık 1880 yılında hükümet, Mennonitlerin kendi

mal varlıklarıyla birlikte ve vergi ödemeden Amerika’ya göç etmelerine izin vermiştir.390

1910 istatistiklerine göre, Mennonitler yaşadıkları yerlerde çocuklarını rahatça okula gönderebilmiştir. Bu okulların arasında üniversite ve yüksek enstitüler de bulunmaktadır. Okula giden çocuk sayısı 15.000’dir. 1917 yılında meydana gelen devrim sebebiyle Çar, Mennonitlerin diğer insanlarla eşit haklara sahip olmasını sağlamıştır.391