• Sonuç bulunamadı

Hazırlık Eksikliği Alt Ölçeğinden Aldıkları Puanları Yordamasına İlişkin Bulguların Tartışması ve Yorumu

Bu araştırmadan elde edilen bulgular, ortaokul 8. Sınıf öğrencilerinin sosyo-ekonomik düzeyi, özsaygı düzeyi ve kariyer gelişimi yükseldikçe kariyer kararı verirken daha az hazırlık eksikliği hissettiğini göstermiştir. Öğrenciler kariyer karar verme sürecinin başında karar verme konusunda isteksiz olabilmekte, kararlarını sürekli erteleme ve değiştirme olarak tanımlanan genel kararsızlık yaşayabilmekte veya işlevsel olmayan bir takım düşünceler, inançlar nedeniyle zorluklarla karşılaşabilmektedir.

Bu araştırmaya katılan 8. sınıf öğrencilerinde, benlik saygısı yükseldikçe hazırlık eksikliğinden kaynaklanan kariyer karar verme güçlükleri azalmaktadır. Bu durum benlik saygısı yüksek bireylerin motivasyon düzeyleriyle açıklanabilir. Benlik saygısı yüksek bireyler bir kariyer kararı verme durumunda kendi isteğiyle karar durumuna hazırlanabilir ve etkili bir karar vermek için gerekli sorumlulukları almaya gönüllü olabilir. Benlik saygısı yükseldikçe bireylerin içsel motivasyon düzeylerinin artması beklenir. Nitekim Topçu (2015) üstün ve normal zeka düzeyine sahip öğrencilerin içsel-dışsal motivasyon düzeyleri ve benlik saygısı düzeyi arasındaki ilişkiyi araştırdığı çalışmasında, öğrencilerin benlik saygısı düzeyi ile içsel motivasyon düzeyi arasında pozitif yönde, dışsal motivasyon düzeyi arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğunu bulmuştur. Sonuç olarak, benlik saygısı yükseldikçe bireylerin bir duruma yönelik içsel motivasyon düzeyi artacağından, bireylerin kariyer karar vermeye istekli olacakları, dolayısıyla hazırlık eksikliğinden kaynaklanan güçlüklerle daha az karşılaşacakları söylenebilir. İçsel motivasyona sahip bireylerin, bir karar verdiğinde çevresel faktörlerden ve dış baskılardan daha az etkilenmesi, hedeflerine odaklanarak kişisel memnuniyeti için çabalaması beklenir.

Diğer yandan bireyin dış dünyayı ve olayları değerlendirmedeki hatalı yaklaşımlarını ifade eden akılcı olmayan inançlar, hazırlık eksikliğinden kaynaklanan kariyer karar verme güçlüğü nedenlerindendir. Benlik saygısı yüksek kişilerin hazırlık eksikliğinden kaynaklı

99

kariyer karar verme güçlüklerini daha az yaşaması, kariyer karar verme süreci öncesinde yaşanan akılcı olmayan inançlarla açıklanabilir. Bireyin benlik saygısı yükseldikçe karar durumuna ilişkin akılcı olmayan inançlardan daha az etkilenmesi beklenmektedir. Benlik saygısı düştükçe bireylerin şans faktörüne inanmaları, çabalarının anlamsız olduğunu düşünmeleri söz konusu olabilir. İlgili literatür incelendiğinde akılcı olmayan inançların bireylerin mesleki benlik saygısı (Hamarta ve Demirbaş, 2009; Çakır, 2014); stresle baş etme tarzı (Hamarta vd, 2009); benlik değeri (Coopersmith, 1967; Çörüş, 2001; Kuyucu, 2007) ile ilişkili olduğu görülmüştür.

Araştırmadan elde edilen bulgular sosyo-ekonomik düzey ile kariyer karar verme güçlüklerinin hazırlık eksikliği alt boyutu arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğunu göstermiştir. Diğer bir ifadeyle sosyo-ekonomik düzeyi yüksek öğrenciler, kariyer kararı alırken sosyo-ekonomik düzeyi düşük öğrencilerden daha az hazırlık eksikliği hissetmektedir. Bu durum sosyo ekonomik düzeyin, bireylerin imkanlarını, fırsatlarını, algılarını, içinde yetiştikleri ailenin tutumlarını ve karşılaştıkları uyaranların çeşitliliğini etkilemesiyle açıklanabilir. Ek olarak sosyo ekonomik düzeyi düşük kişilerin daha fazla dışsal denetim eğilimli olması (Gencer, 2008) nedeniyle, bu bireylerin başarı ve başarısızlıklarını kendi dışındaki şans, kader gibi güçlere yüklemeleri, olayların sonuçlarını değiştirmede bir etkilerinin olmadığına inanmaları söz konusu olabilir. Dolayısıyla sosyo ekonomik düzeyin düşmesiyle birlikte artan dıştan denetim eğiliminin etkisiyle, bireyler kariyer kararı alırken çabalarının anlamsız olduğu, karar durumunda kendi dışındaki güçlerin daha etkili olduğu, doğru bir kararın şans eseri verilebileceği gibi mantıksız inançlara sahip olabilir. Böylece bu araştırmanın bulgusuyla paralel olarak, sosyo ekonomik düzey, bireylerin kariyer karar verme hazırlık sürecinde mantık dışı inançların etkisiyle daha fazla güçlük yaşamasına neden olmaktadır.

Kariyer karar verme durumunda olan bireyler herhangi bir karar vermek için çabalamak istemeyip, zamanla doğru kararı vereceğini düşünebilirler. Bu bireylerin kariyer karar verme konusunda motivasyon eksikliği yaşadığı söylenebilir. Kariyer kararı vermek için isteksiz davranmanın nedenleri, kariyer kararının önemini kavrayamamış olmak, etkili bir karar verebileceğine inanmamak, karar verirken destek alacağı birilerinin olmaması vb. olabilir. Düşük sosyo ekonomik düzeyden bireylerin genel olarak anne babalarının eğitim düzeyi düşüktür; bu bireylerin ebeveynleri eğitim düzeylerinin düşmesiyle birlikte daha otoriter ve koruyucu tutumu benimsemişlerdir (Şahin ve Özyürek, 2008; Aile Araştırma

100

Kurumu, 1995 ); aşırı otoriter ve koruyucu anne baba tutumu ile yetişen bireylerin ise algıladıkları sosyal destek düşüktür (Çeçen, 2008). Bireylerin algıladıkları sosyal destek ile motivasyon arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki vardır; yani yakın çevresi tarafından daha fazla desteklendiğini hisseden kişilerin motivasyon düzeyleri yükselmektedir (Can vd., 2009). Sonuç olarak, sosyo ekonomik düşük bireylerin kariyer kararı vermede motivasyon eksikliğinden kaynaklanan kariyer karar verme güçlüklerini daha yoğun yaşamaları beklenebilir.

Bu araştırmada 8. sınıf öğrencilerinin kariyer gelişimi, kariyer karar verme güçlüklerinin alt boyutlarından sadece hazırlık eksikliğini anlamlı düzeyde yordamıştır. Kariyer gelişimi yüksek öğrenciler kariyer karar vermede daha az hazırlık eksikliği hissetmiştir. Bireylerin meslek yaşamını, bu yaşamdaki rollerle ilgili kendilerini anlama süreci olarak da tanımlanan kariyer gelişimi (Zunker, 2000), bireyin yaşam dönemleri içinde yerine getirmesi beklenen gelişim görevlerinin, yaşam rollerinin bir kombinasyonunu ifade etmektedir. Ortaokul 8. Sınıf öğrencilerin içinde bulundukları gelişim dönemi göz önüne alındığında, Ginzberg vd. (1951) ne göre, ilgiler, yetenekler ve değerlerin kariyer seçim sürecindeki önemini fark etmesi, bir kariyer seçimi yaparken dikkat edilmesi gereken faktörleri fark etmesi, tercih yaparken subjektif faktörlerden gerçek koşullara doğru yön değiştirmesi(ilgi, yetenek, değer, kişilik özellikleri vb. faktörleri göz önünde bulundurması) beklenmektedir.

Mesleki olgunluk bireyin içinde bulunduğu gelişim dönemine uygun mesleki gelişim görevlerini yerine getirmeye ve yaşına uygun karar vermeye hazır olmasıdır (Savickas, 1984). Ayrıca King (1989) mesleki olgunluğun bireyin kendisine uygun ve gerçekçi kariyer tercihleri yapabilmesi olarak tanımlamaktadır. Araştırmada kariyer gelişimi yüksek öğrencilerin, kariyer karar vermeye daha istekli, karar verirken başkalarının onayından çok kendi yetenekleri, ilgileri, ihtiyaçları doğrultusunda hareket eden, kariyer karar verme süreci ile ilgili daha gerçekçi beklentilere sahip olduğu görülmüştür. Bu bulgunun literatürle paralellik gösterdiği belirlenmiştir. Polat (2015) lise öğrencileri ile yaptığı araştırmada mesleki olgunluk ile karar stratejilerinden kararsızlık boyutu arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki buluştur. Ayrıca mesleki olgunluk düzeyi yüksek öğrencilerin daha fazla mantıklı karar stratejisini kullandığı görülmüştür (Akıntuğ ve Birol, 2011; Blustein, 1987; Satan, 2014; Oğuz, 2008). Aynı zamanda mesleki olgunluk düzeyi düşük öğrenciler

101

daha fazla mesleki kararsızlık yaşamaktadır (Çakır, 2003; Kuzgun, 2003; Akıntuğ ve Birol, 2011).

Mesleki olgunluk kavramının kendini kabul (Kutluğ, 2007) ve olumlu benlik algısı (Gülbahçe, 2007) ile pozitif yönde ilişkili olduğu bilinmektedir. Kendini kabul kavramı, bireyin benlik saygısı ve özgüveni ile birlikte, kendi benliğine karşı geliştirdiği olumlu tutumu ifade etmektedir. Bireyin benliğini beğenmesi, kendine saygı duyması, gelecekteki hedeflerine ulaşmak için yeteneklerine inanması, kaygılardan kurtulmuş olması psikolojik yönden sağlıklı olduğunun göstergesidir. Bireylerin mantıklı ve doğru kararlar alabilmesi için kendine güvenmesi ve saygı duyması son derece önemlidir. Sonuç olarak mesleki olgunluk ve benlik saygısı düzeyi yüksek bireylerin kariyer karar verme hazırlık aşamasında daha az zorluk yaşadığı bulgusu önceki araştırmalar tarafından desteklenmiştir. Kariyer karar verme sürecinin hazırlık aşamasında akılcı olmayan inançlardan kaynaklanan güçlükler yaşanmaktadır. Mesleki olgunluk düzeyi yüksek bireylerin kendisine uygun kariyer tercihlerine yönelmesi, kendisini ve kariyer seçeneklerini gerçekçi bir şekilde değerlendirmesi beklendiğinden, bu kişilerin kariyer kararı verirken daha az hazırlık eksikliği hissettiği söylenebilir. Bu bulguyu destekler nitelikte Hamamcı ve Çoban (2007) mesleki olgunluk ve mesleki kararsızlığın akılcı olmayan inançlarla ilişkisini araştırdığı çalışmasında, meslek seçimine ilişkin akılcı olmayan inançların mesleki kararsızlık ve mesleki olgunlukla ilişkili olduğunu bulmuştur.

5.3.Ortaokul 8. Sınıf Öğrencilerinin Kariyer Gelişimleri, Benlik Saygıları ve Demografik Özelliklerinin Birlikte, Kariyer Karar Verme Güçlükleri Ölçeği’nin Bilgi Eksikliği Alt Ölçeğinden Aldıkları Puanları Yordamasına İlişkin Bulguların Tartışması ve Yorumu

Araştırmadan elde edilen bulgulara göre öznel akademik başarı algısı ve benlik saygısı yüksek olanlar ile lise tercihine karar vermiş olanlar kariyer kararı verirken daha az bilgi eksikliği hissetmiştir. Kariyer karar verme durumu ile karşı karşıya olan bireyler süreçteki adımlar hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığından, kendisini tanımadığından, mevcut kariyer seçeneklerini ve bu süreçte ek bilgi edinme yollarını bilmediğinden zorluk yaşayabilirler. Araştırmacılar ergenlerin kendileri, kariyer alternatifleri ve üst öğrenim kurumları hakkında yeterli bilgiye sahip olmamaları nedeniyle kariyer karar verme güçlükleri yaşadığını bulmuştur (Bacanlı, 2006; Çakır, 2003; Julien, 1999). Hangi tür liseyi

102

tercih edeceği konusunda bir karar vermek durumunda olan 8. sınıf öğrencileri, lise tercihi yaparken hangi özellikleri dikkate almaları gerektiğini, kendi özellikleri ile seçeceği lise türünün özelliklerini nasıl uzlaştıracağını ve bu süreçte takip etmesi gereken aşamaları bilmeyebilir. Bu durum da uygun bir kariyer kararı vermelerini engelleyerek kariyer karar verme güçlükleri yaşamasına neden olabilir.

Bireylerin kendini tanıması; yetenekleri, ilgileri, mesleki değerleri, beklentileri, ihtiyaçları konusunda bilgi sahibi olması kariyer karar verme sürecinin başında son derece önemli olup, gelecekte aldığı karardan memnun olup olmamasını etkileyen faktörlerin başında gelmekte, kendine ilişkin farkındalığının gelişmemiş olması ise kariyer karar verme güçlüklerine neden olmaktadır (Gati vd., 1996; Mau, 2001; Super, 1990). Benlik saygısı yüksek bireylerin benlik algısı gelişmiştir, benliği hakkında yeterli bilgiye sahiptir. Bu bireylerin benlik hakkındaki bilgi eksikliğinden kaynaklanan güçlüklerle daha az karşılaştığı söylenebilir. Sonuç olarak benlik saygısı yüksek bireylerin kariye karar verme sürecinde daha az bilgi eksikliği yaşadığı bulgusu önceki araştırmalarla tutarlıdır.

Bu araştırmadan elde edilen bulgular öznel akademik başarı algısı yüksek bireylerin kariyer kararı verirken daha az bilgi eksikliği yaşadığını göstermiştir. Bu durum bireylerin gelişmiş problem çözme becerileriyle açıklanabilir. Nitekim yapılan araştırmalar öznel akademik başarı algısı yüksek bireylerin problem çözme becerilerinin gelişmiş olduğunu göstermiştir (Yıldırım, Hacıhasanoğlu, Karakurt ve Türkleş, 2011). Problem çözme becerisi yüksek kişilerin gerek akademik gerek sosyal hayatta daha başarılı oldukları

belirlenmiştir(Şahin vd., 1993; Elliot vd., 1990; Serin ve

Derin, 2008). Karar verme ve problem çözme becerilerinin birbirleriyle yakından ilişkili olduğunu belirten araştırmacılardan Naftel, Driscoll, Elios ve Ierardi (1993), etkili problem çözme ve karar verme becerisi geliştirebilmek için gerekli kriterleri belirlemişlerdir. Sonuç olarak problem çözme aşamaları hakkında bilgi sahibi olup etkili bir şekilde uygulayan bireylerin karar verme sürecinde de aynı başarıyı göstereceği düşünülebilir. Öznel akademik başarı algısı yüksek bireylerin problem çözme ve karar verme becerileri gelişmiş olduğundan, daha az bilgi eksikliğinden kaynaklı kariyer karar verme güçlüğü yaşadığı söylenebilir. Böylece bu bulgunun dolaylı olarak desteklendiği görülmüştür. Ayrıca akademik başarı algısı yükseldikçe benlik saygısı yükselmekte, bireyler yeteneklerine, ilgilerine, kişilik özelliklerine, değerlerine, ihtiyaçlarına yönelik olumlu bir tutum geliştirmekte, dolayısıyla benlik hakkındaki bilgi eksikliğinden kaynaklanan kariyer karar

103

verme güçlüklerini daha az yaşamaktadır. Benliği hakkında olumlu düşünen ve kendini yeterince tanıyan bireylerin mevcut kariyer seçeneklerini daha gerçekçi şekilde değerlendireceği söylenebilir. Gürbüz (2009) öğrencilerin benlik saygısı düzeylerinin, akademik başarı düzeyine göre anlamlı bir şekilde farklılaştığını, akademik başarı düzeyleri yüksek olan öğrencilerin benlik saygılarının, akademik başarı düzeyi düşük/orta olan öğrencilere göre daha yüksek olduğunu bulmuştur.

Kariyer karar verme sürecinde bireylerin ek bilgi elde etme yolları, kendini tanıma, kariyer seçeneklerin hakkında bilgi toplama gibi faaliyetler için istek ve motivasyona ihtiyaç vardır. Blustein (1989) motivasyonun kariyer karar verme ile anlamlı düzeyde ilişkili olduğunu ifade etmiştir.Benlik saygısı yüksek bireylerin bu görevler için gerekli motivasyona sahip olduğu söylenebilir. Bu istek ve motivasyona sahip olmayan benlik saygısı düşük öğrencilerin ise, kariyer kararını erteleme ve zamanla en doğru kararı vereceğine inanma durumları söz konusu olabilir.

Kariyer karar verme süreci bağlamında düşünüldüğünde yüksek sosyo ekonomik düzeyden gelen bireylerin kariyer ile ilgili daha fazla uyaranla karşılaştığı, kariyer alternatifleri ile ilgili bilgilere daha kolay ulaştığı söylenebilir. Bireyler çeşitli ortamlarda kendini gözlemleme ve değerlendirme fırsatı bulduğunda, kendilerine ilişkin daha gerçekçi bir algıya sahip olacaklar, en uygun seçeneğe karar verme ve ek bilgi edinme yolları konusunda bilgi sahibi olacaklardır. Sosyo ekonomik düzey ile benlik saygısı arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmalar, sosyo ekonomik düzeyi düşük bireylerin benlik saygısının da düştüğünü göstermiştir (Karadağ, Güner, Çuhadar ve Uçan, 2008; Baybek ve Yavuz, 2005). Gürsoy (2006) yaptığı araştırmada sosyo ekonomik düzey yükseldikçe ergenlerin benlik tasarımı puanlarının da anlamlı derecede yükseldiğini bulmuştur. Dolayısıyla benlik saygısı yüksek bireylerin kariyer seçenekleri hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğu, bilgi eksikliğinden kaynaklanan kariyer karar verme güçlüklerini daha az yaşadığı söylenebilir. Lise tercihine karar vermiş öğrencilerin kariyer kararı alırken daha az bilgi eksikliği hissettiği bulunmuştur. Kariyer kararı vermiş bireylerin daha az bilgi eksikliği yaşaması, kariyer karar verme süreci, ek bilgi edinme yolları ve kariyer seçenekleri hakkında bilgi sahibi olduğu, kendilerini yeterince tanıdığı anlamına gelebilir.

104

5.4.Ortaokul 8. Sınıf Öğrencilerinin Kariyer gelişimleri, Benlik Saygıları ve