• Sonuç bulunamadı

Koşullu (şartlı) salıverme, mahkûm olduğu hapis cezasının belli bir kısmını infaz kuru-munda çeken hükümlünün, kalan cezasını toplum içinde çekmesini öngören bir kurum-dur. Koşullu salıverilme, hapis cezasını infaz sırasında bireyselleştirmekte, hükümlüyü yeniden sosyalleşmeye özendirmektedir. Zira koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için cezanın belli bir kısmının infaz kurumunda çekilmesi yeterli olmayıp, hükümlünün iyi hâlli olması da gerekir. Cezaevinde kendisine uygulanan programların gereklerine uygun davranan hükümlü, kalan cezasının toplum içerisinde çekilmesine hazır hâle gelmektedir.

İşlediği suç ve mahkûm olduğu ceza ne olursa olsun, cezadan beklenen amaca ulaşabilmek için, mahkûmların belli bir zaman sonra gün ışığına çıkma umutlarının olması gerekir.

Koşullu salıverilmeden beklenen sonucun elde edilebilmesi için hükümlünün infaz kurumunda iyileştirme programına tabi tutulması kadar, salıverildikten sonra denetime tabi tutulması da gerekmektedir. Koşullu salıverilmenin rutinleşmesi, iyi hâlli hükümlü

Hapis cezasının ertelenmesi sonucunda denetim süresi yükümlülüklere uygun ve herhangi bir kasıtlı suç işlenmeden geçirilirse, ertelenen hapis cezası infaz edilmiş sayılır.

Ceza Hukuku

154

olup olmadığına bakılmaksızın cezaevinde geçirmesi gereken süreyi dolduran herkesin bu kurumdan yararlanması ve salıverildikten sonra etkin bir denetimin yapılmaması hâlinde bu müessese kendisinden beklenen amacı gerçekleştiremez. Böyle bir uygulama serbest bırakılan hükümlünün kısa bir süre sonra yeniden suç işleyerek cezaevine dönmesine en-gel olamaz.

Koşullu salıverilmeden yararlanabilmenin iki koşulu vardır: a) mahkûm olunan hapis cezasının belli bir kısmının infaz kurumunda geçirilmesi, b) kurumdaki infaz süresinin iyi hâlli olarak geçirilmesi, gerekir.

Koşullu salıverilmeden yararlanabilmek için mahkûm olunan hapis cezasının belli bir kısmının ceza infaz kurumunda çekilmesi gerekir. Buna göre ağırlaştırılmış müebbet ha-pis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, müebbet haha-pis cezasına mahkûm edilmiş olanlar yirmidört yılını, diğer süreli hapis cezalarına mahkûm edilmiş olanlar cezalarının üçte ikisini infaz kurumunda çektikleri takdirde koşullu salıverilmeden yararlanabilirler (İnfaz K., m. 107/2). Çocuğa karşı işlenen bir suçtan dolayı ağırlaştırılmış müebbet ha-pis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz dokuz yılını, müebbet haha-pis cezasına mahkûm olanlar ise otuzüç yılını infaz kurumunda çektikleri takdirde koşullu salıverilmeden ya-rarlanabilirler (İnfaz K., m. 108/8, 1). Yine TCK’nın 102. maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan cinsel saldırı suçundan, 103. maddesinde tanımlanan çocukların cinsel istis-marı suçundan, 104. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında tanımlanan reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan ve 188. maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında da koşullu salıverilme süreleri farklı düzenlenmiştir. Bu suçlardan dolayı ağırlaştırılmış müebbet ha-pis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuzdokuz yılını, müebbet haha-pis cezasına mahkûm olanlar otuzüç yılını, süreli hapis cezasının ise dörtte üçünü infaz kurumunda iyi hâlli olarak çektikleri takdirde koşullu salıverilmeden yararlanabilirler (İnfaz K., m. 108/9, 1).

Ancak bu suçların failinin çocuk olması hâlinde koşullu salıverilme süreleri bakımından olağan süreler (İnfaz K., m. 107/2) uygulanır (İnfaz K., m. 108/10).

Koşullu salıverilme süresinin hesaplanmasında, hükümlünün onbeş yaşını doldurun-caya kadar infaz kurumunda geçirdiği bir gün, iki gün olarak dikkate alınır (İnfaz K., m.

107/5).

Belirtmek gerekir ki infaz kurumunda geçirilmesi gereken süreler bakımından İnfaz Kanunda çeşitli özel durumlar da öngörülmüştür. Örneğin suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek ya da örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçtan dolayı mahkûmiyet hâlinde infaz kurumunda geçirilmesi gereken süreler daha uzun tutulmuştur. Örneğin bu tür suçlardan dolayı süreli hapis cezasına mahkûm olanlar, cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda çektikten sonra koşullu salıverilmeden yararlanabileceklerdir (İnfaz K., m. 107/4). Yine mükerrirlerin ve bazı suç faillerinin koşullu salıverilmeleri için infaz ku-rumunda geçirilmeleri gereken süreler de daha uzun tutulmuştur (bkz. İnfaz K., m. 108).

Bazı suçlardan mahkûm olanların koşullu salıverilmeden hiç yararlanamayacakları ka-bul edilmiştir. Buna göre TCK’nın İkinci Kitap, Dördüncü Kısım, “Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar” başlıklı Dördüncü Bölüm, “Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Kar-şı Suçlar” başlıklı Beşinci Bölüm, “Milli Savunmaya KarKar-şı Suçlar” başlıklı Altıncı Bölüm altında yer alan suçlardan birinin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi dolayısıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde, koşullu salıverilme hüküm-leri uygulanmaz (İnfaz K., m. 107/16).

Kişinin tek mahkûmiyetinin bulunduğu hâllerde koşullu salıverilme süresi yukarıda belirlenen şekilde hesap edilir. Ceza hukukunda “kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır” kuralı geçerlidir. Bu kural gereğince hükmedilen her bir ceza bağımsızlığını korur ve kişinin birden çok suçtan ceza mahkûmiyetinin

bulunma-7. Ünite - Yaptırımlar ve Milletlerarası Ceza Hukuku

155

sı hâlinde, her bir suçtan dolayı hükmedilen ceza ayrı ayrı infaz edilir. Bununla birlikte infaz kurumunda uygulanan iyileştirme programlarından bir sonuç alınabilmesi, hü-kümlünün topluma dönme ümidinin canlı tutulabilmesi için, birden fazla hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde de hükümlülere koşullu salıverilmeden yararlanma imkânı verilmesi gerekir. Nitekim İnfaz Kanunu’nda bu imkan hükümlülere verilmiş ve fakat infaz kuru-munda geçirilmesi gereken süre daha uzun tutulmuştur. Buna göre birden fazla ağırlaştı-rılmış müebbet hapis cezasına veya ağırlaştıağırlaştı-rılmış müebbet hapis cezası ile müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde otuzaltı, birden fazla müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde otuz, bir ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla otuzaltı, bir müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde en fazla otuz, birden fazla süreli hapis cezasına mahkûmiyet hâlinde ise en fazla yirmi sekiz yıldır (İnfaz K., m. 107/3).

Koşullu salıverilmeden yararlanılabilmesi için mahkûmun kurumdaki süreyi iyi hâlli olarak geçirmesi gerekir. İyi hâlin tespiti disiplin kurulunun görüşü alınarak cezaevi ida-resi tarafından saptanır (İnfaz K., m. 89). İyi hâlin tespitinde hükümlünün cezaevindeki kurallara uymadaki özeni, işlediği suçtan dolayı pişmanlık duyup duymadığı, dışarı çıktı-ğında tekrar suç işleme eğilimi gösterip göstermediği araştırılmaktadır.

Koşullu salıverilmenin uygulanabilmesi için hükümlünün talebine veya rızasına gerek yoktur. Koşullu salıverilmenin şartlarının gerçekleşmesiyle yetkili mercilerin kendiliğin-den bu kararı vermeleri gerekir. Koşullu salıverilme konusunda karar verecek merci, hük-mü veren mahkeme, hükümlü başka yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemedir. Bir hükümlünün koşullu salıverilmesi hakkında ceza infaz kurumu idaresi tarafından hazırlanan gerekçeli rapor, hükmü veren mahkemeye, hükümlü başka yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemeye verilir. Mahkeme, bu raporu uygun bulursa hükümlünün koşullu salıverilmesine dosya üzerinden karar verir. Mahke-me raporu uygun bulmadığı takdirde gerekçesini kararında gösterir. Bu kararlara karşı itiraz yoluna gidilebilir (İnfaz K., m. 107/11).

Koşullu salıverilen hükümlü cezasının kalan kısmını özgür ortamda, toplum içinde çekmeye devam edecektir. Ancak koşullu salıverilen hükümlünün tabi tutulacağı bir de-netim süresi vardır. Bu süre İnfaz Kanunu’nun 107. maddesine göre infaz kurumunda geçirilmesi gereken sürenin yarısı kadardır. Süreli hapislerde denetim süresi hak ederek tahliye tarihini geçemez. Hükümlü denetim süresinde infaz kurumunda öğrendiği mes-lek veya sanatı icra etmek üzere, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı mesmes-lek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılabilir. Onsekiz yaşından küçük olan hükümlüler, denetim süresinde eğitimlerine, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir kurumda devam ederler. Hâkim denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişi de görevlendirebilir. Bu uzman kişi cezası ertelenen hü-kümlü için görevlendirilen uzman kişiye ait görevleri yerine getirir. Ancak hâkim, koşullu salıverilen hükümlünün kişiliğini ve topluma uyumdaki başarısını göz önünde bulundu-rarak; denetim süresinin denetimli serbestlik tedbiri uygulanmadan veya herhangi bir yü-kümlülük belirlemeden geçirilmesine karar verebileceği gibi, denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasını veya belirlenen yükümlülükleri denetim süresi içinde kaldırabilir (İnfaz K., m. 107/8, 9, 10).

TCK’nın 102. maddesinin ikinci fıkrasında tanımlanan cinsel saldırı, 103. maddesinde tanımlanan çocukların cinsel istismarı, 104. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkrasında ta-nımlanan reşit olmayanla cinsel ilişki suçlarından dolayı hapis cezasına mahkûm olanlar hakkında, cezanın infazı sırasında ve koşullu salıverildikleri takdirde denetim süresi için-de infaz hâkimi tarafından aşağıdaki tedavi veya yükümlülükleriçin-den bir veya bir kaçına karar verilecektir: a) Tıbbi tedaviye tabi tutulmak, b) Tedavi amaçlı programlara katılmak,

Ceza Hukuku

156

c) Suçun mağdurunun oturduğu ve çalıştığı yerleşim bölgesinde ikamet etmekten yasak-lanmak, d) Mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan yasakyasak-lanmak, e) Çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan yasaklanmak, f) Çocuklar hakkında ba-kım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanmak. Bu tedavi ve yükümlülüklere karar vermek bakımından hâkime takdir yetkisi verilmemiştir. Ayrıca belirtmek gerekir ki, yukarıda belirtilen suçların failinin çocuk olması hâlinde sözü geçen tedavi ve yükümlülüklere karar verilemez.

Koşullu salıverilen hükümlü denetim süresini yükümlülüklerine uygun ve iyi hâlli olarak geçirdiği takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır. Buna karşılık koşullu salıverilen hü-kümlünün denetim süresinde hapis cezasını gerektiren kasıtlı bir suç işlemesi veya ken-disine yüklenen yükümlülüklere hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde koşullu salıverilme kararı geri alınır (İnfaz K., m. 107/12). Denetim süresi içinde işlenen kasıtlı bir suçtan dolayı koşullu salıverilme kararının geri alınabilmesi için, bu suç-tan dolayı hapis cezasına mahkûm edilmesi de gerekir (İnfaz K., m. 107/15, bent a). Ko-şullu salıverilmenin geri alınması da ancak mahkeme kararıyla mümkündür. Mahkeme kararını dosya üzerinden verir ve bu kararlara karşı itiraz yolu açıktır. Koşullu salıveril-menin geri alınması kasten işlenen suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm olunmasından kaynaklanıyorsa, geri alma kararını hükmü veren ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi verir. Hükümlünün bağlı tutulduğu yükümlülükleri yerine getirmemesi ne-deniyle geri alma kararı verilecekse, bu karar koşullu salıverilme kararına esas teşkil eden hükmü veren ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi veya koşullu salıverilme kararını vermiş olan mahkeme tarafından verilir (İnfaz K., m. 107/15).

Koşullu salıverilme kararının geri alınması hâlinde hükümlünün; a) sonraki suçu işlediği tarihten itibaren kalan cezasının aynen, b) yükümlülüklerine aykırı davranması hâlinde, bu yükümlülüklere uymama tarihi ile hak ederek salıverilme tarihi arasındaki süreyi geçmemek koşuluyla takdir edilecek bir sürenin, ceza infaz kurumunda çektiril-mesine karar verilir. Koşullu salıverilme kararının geri alınmasından sonra aynı hükmün infazı ile ilgili bir daha koşullu salıverilme kararı verilmez (İnfaz K., m. 107/13).

Hapis Cezasının Özel İnfaz Şekilleri

İnfaz Kanununun 110. maddesinde hapis cezası bakımından bazı özel infaz usulleri ön-görülmüştür. Bunlar hafta sonları infaz, geceleri infaz ve konutta infazdır. Bu usullerin hangi hâllerde uygulanabileceği anılan maddede ayrıca bir açıklamayı gerektirmeyecek açıklıkta belirlenmiştir. İnfaz Kanunu’nun “Özel infaz usulleri” başlıklı 110. maddesi şu şekilde düzenlenmiştir:

“MADDE

110-(1) Hükmü veren mahkeme veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkeme, altı ay veya daha az süreli hapis cezasının;

a) Her hafta cuma günleri saat 19.00’da girmek ve pazar günleri aynı saatte çıkmak sure-tiyle hafta sonları,

b) Her gün saat 19.00’da girmek ve ertesi gün saat 07.00’de çıkmak suretiyle geceleri, Ceza infaz kurumlarında çektirilmesine karar verebilir.

(2) Mahkûmiyete konu suç nedeniyle doğmuş zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesine dair hukukî sorumlulukları saklı kalmak üzere;

a) Kadın veya altmışbeş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları altı ay, b) Yetmiş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları bir yıl,

c) Yetmişbeş yaşını bitirmiş kişilerin mahkûm oldukları üç yıl, veya daha az süreli hapis ce-zasının konutunda çektirilmesine hükmü veren mahkemece veya hükümlü başka bir yerde bulunuyorsa o yerde bulunan aynı derecedeki mahkemece karar verilebilir.

7. Ünite - Yaptırımlar ve Milletlerarası Ceza Hukuku

157

(3) Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesi kararı, infaza başlandıktan sonra da verilebilir.

(4) Cezanın özel infaz usulüne göre çektirilmesine karar verilenler hakkında koşullu salıveril-me hükümleri uygulanmaz.

(5) Bu infaz usulünün gereklerine geçerli bir mazeret olmaksızın uyulmaması hâlinde, cezanın baştan itibaren infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.

(6) Bu madde hükümlerine göre verilen kararlara itiraz yolu açıktır.”