• Sonuç bulunamadı

3. İBN EBÎ İSBA‘IN YAŞADIĞI DÖNEM, ŞAHSİYETİ,

3.1. İbn Ebî İsba‘ın Yaşadığı Dönem

3.1.3. Kültürel Durum

Eyyûbîler ve Memlükler, ilme ve bilime önem vermiş, bunun geniş sahalara yayılmasına vesile olmuşlardır. Eyyûbîlerin ve Memlüklülerin başta sultanları, melikleri, emirleri ve üst düzey yöneticileri ilmi çalışmalara öncülük edip buna teşvik etmişlerdir. Bu dönemdeki yöneticiler, bizzat ilmi münazaralar düzenlemiş, bunlara eşlik etmiş ve bu münazaralarda söz sahibi olmuşlardır.31

Eyyûbî ve Memlükler dönemi sultan ve melikleri, birçok farklı sanat dalına merak duymuştur. Örneğin Selâhaddîn Eyyübî, edebiyata, hadise ve Kur’ân dinlemeye önem vermiş, divanlar ezberlemiş ve ilmi meclislerde bulunmaya gayret etmiştir. Sultan Selâhaddîn’in, kimya ve sihirbazlık bilgisine hâkim olduğu da rivayet edilir. Melik Kamil ise, edebiyata ilgi duymuş ve şairler arasında söyleşi yaptırmıştır. İlim ehliyle ilgilenmiş, onlarla oturup kalkmış ve onlarla münazaralarda bulunmuştur. Özellikle hadis dinlemekten hoşlanmış ve bazı zor fıkıh ve nahiv sorularına vakıf olup, insanları imtihana tabi tutmuştur.32 Memlükler dönemi yöneticiler, miras aldıkları ilmi çalışmaları, sekteye uğratmadan daha da ileriye taşımışlardır. Yöneticiler, ilme, âlime ve dine olan bağlılıklarını güçlü tutmuşlardır. Bunlar işlerini ve icraatlarını bilginlerin refakatinde gerçekleştirirlerdi. Âlimlerin görüşlerini

31 İbn Kesîr, el-Bidâye, XIII, s. 5-6.; İsmail Yiğit, "Memlükler", DİA, XII, s. 90-97.; Ramazan Şeşen, "Eyyûbîler", DİA, XII, s. 20-31.

32 İbn Kesîr, el-Bidâye, XIII, s. 5-6.; Muhammed el-Hanefî, Bedâ’i‘u’z-zuhûr, I, s. 267; Makrîzî, es-Sülûk, I, s. 301; Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s.19-21; Ramazan Şeşen, "Eyyûbîler", DİA, XII, s. 20-31.

önemser ve ona göre hareket ederlerdi. Âlimlerin muvafakat vermediği işleri yapmazlardı. Âlimler de, devlet erkânını uyarır ve gerektiğinde eleştirirlerdi. Kısaca, Memlükler, Eyyûbîlerden aldıkları bilim sermayesini ileriye taşımayı başarmışlardır.33

İslam tarihinin eğitim ve öğretimdeki en parlak dönemlerinden biri, Eyyûbîler dönemidir. Eğitimin merkezini teşkil eden yerler; cami, tekke-zaviye, medrese ve üniversitelerdir. Eğitimin temeli bu yerlerde atılırdı. Âlimler, öğrenciler ve ilim talipleri burada toplanırdı. Buralarda, Kur’ân, hadis, sarf, nahiv, felsefe, riyazî, tabii, tıp, tasavvuf ve belâgat gibi birçok ders okutulurdu.34

Eyyûbîler döneminde, başta Mısır ve Dımeşk olmak üzere, birçok belde ilim merkezi haline gelmiştir. Mısır’da Eyyûbîler döneminde faaliyet gösteren birçok üniversite mevcuttu. Bunlardan bazıları önceki dönemlerden miras kalan, bazıları ise bu dönemde inşa edilen üniversitelerdir. Örneğin, Atîk, Amr b. Âs, el-‘Asker, İbn Tolun, Ezher, Karâfe ve el-Hâkim Üniversitesi hem cuma namazının topluca kılındığı, hem de eğitim ve öğretim amacıyla birçok dersin okutulduğu külliye şeklindeki üniversitelerdir. Eyyûbîler, bazen eskileri restore

33 Mahmûd Rızk Selîm, ‘Aṣru selâṭîni’l-Memâlik ve netâcühü’l-‘İlmî ve’l-edebî, III, Maṭba‘atü’n-Nümûẕeciyye, Kâhire, t.y. s. 20; Muhammed el-Hanefî,

Bedâ’i‘u’z-zuhûr, I, s. 318.;Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s.19-21.; İsmail Yiğit,

"Memlükler", DİA, XII, s. 90-97.

34 Makrîzî, Ebu Muhammed (Ebû Abbâs) Takıyyüddin Ahmed b. Ali, el-Mevâ‘iẓ

ve’l-i‘tibar bi-ẕikri’l-ḫıṭaṭ ve’l-âṡâr, II, nşr. Mektebetü’ṡ-Ṡekâfeti’d-Dîniyye, bs. 2,

Dârü’l-Emîn, Kâhire, 1987, s. 278; Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 19-21; İsmail Yiğit, "Memlükler", DİA, XII, s. 90-97; Ramazan Şeşen, "Eyyûbîler", DİA, XII, s. 20-31.

etmiş bazen de yeni üniversiteler inşa etmiştir. Eyyûbîler döneminde mevcut üniversitelerin sayısı 130’u bulmaktadır.35

Üniversite ve camilerde, Kur’ân, hadis, dört mezhep fıkhı, dil bilgisi, edebiyat gibi birçok farklı ilim dalından dersler okutulurdu. Buralarda, her halkaya bir müderris eşlik ederdi. Aynı şekilde buralarda kütüphaneler mevcuttu. Öğrenciler bu kitaplardan istifade ederdi. Eğitimin yapıldığı yerlerden birisi de medreselerdi. Gerek Eyyûbîler tarafından, gerekse daha önce inşa edilen bu medreselerin sayısı, sayılamayacak derecede fazladır. Yusufiye, Kamhiyye, Salâhiyye, Sâlihiyye, Âdiliyye, Kâmiliyye Zâhiriyye ve Mansuriyye medreseleri bunlardan bazılarıdır. Bu medreseler, büyük şehirlerin yanı sıra en ücra meskenlerde dahi faaliyet vermekteydiler. Buralarda, Kur’ân, hadis, dil bilgisi, edebiyat ve dört mezhebin fıkhı okutulurdu. Bazı medreseler ise, bir ilim dalının uzmanlık alanı olup, buralarda sadece belli ilimler okutulurdu. Medreselerin yanı sıra, Dârü’l-Hadis ve Dârü’l-Kur’ân denilen fakülte şeklinde yapılar da, bu dönemde sıkça rastlanılan eğitim kuruluşlarıdır. Eyyûbîler dönemi eğitim kuruluşlarındaki öğretici ve öğrenciler devlet tarafından himaye edilirdi. Medreselerin ihtiyaçlarını karşılamak için vakıflar kurulmuş her türlü masraflar buradan karşılanırdı.36

35 Makrîzî, el-Mevâ‘iẓ, II, s. 245-251; Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 19-21; İsmail Yiğit, "Memlükler", DİA, XII, s. 90-97; Ramazan Şeşen, "Eyyûbîler",

DİA, XII, s. 20-31.

36 Makrîzî, es-Sülûk, I, s. 308; Abdülkâdir b. Muhammed Nuaymî, ed-Dâris fî

târîḫi’l-medâris, I, haz. İbrâhîm Şemsüddîn, Dârü’l-Kutubi’l-‘İlmiyye, I-II, Beyrut, 1988, s.

Memlükler dönemi, Eyyûbîler dönemi gibi İslam medeniyetinin en parlak dönemlerinden biridir. Moğolların ve haçlıların İslam beldelerini yıkıma uğrattığı bir dönemde kurulan Memlük devleti, birçok ilim insanının sığınağı olmuştur. Memlüklerin iki büyük şehri Mısır ve Şam, İslam dünyasının en önemli ilim merkezlerindendi. Memlükler, Eyyûbîler döneminden kalan eğitim merkezlerinin sayısını daha da çoğalttılar. Şam’da yüz altmış, Mısır’da yetmiş beş civarında medresenin bulunduğu rivayet edilir. Buralarda Kur’ân, hadis, sarf-nahiv, edebiyat, fıkıh ve diğer beşeri ilimler okutulurdu.37

Memlüklerde eğitim üniversite, medrese ve mescitlerde yapılırdı. Bu yerlerin yanı sıra, tekke-zaviye, Ribat ve Hanikalarda eğitim yapılırdı. Bu yerler, ilk zamanlar sofi ve ihtiyaç sahiplerinin ibadet ve sığınma yeriyken daha sonraları eğitim merkezi haline dönüştürülmüştür.38 Memlükler döneminde gelişen kültürel durumla birlikte, birçok âlim yetişmiş ve birçok ilim dalı en parlak dönemini yaşamıştır. Bu dönemde yapılan çalışmaların başında, Kur’ân ve buna bağlı tefsir ile ilgili çalışmalardır. Bu dönemde, birçok âlim bu ilimle şöhret bulmuş ve ele aldıkları eserler, asırları aşıp günümüze dek ulaşmayı başarmıştır. Eyyûbî ve Memlükler döneminde, Fahreddîn er-Râzî’nin (606/1210) Mefâtîḥu’l-gayb (et-Tefsîrü’l-kebîr diye de bilinir) ile Kur’ân’ın

37 Muhammed Alî Sultânî, en-Nakdü’l-edebî fi’l-karn’ṡ-ṡâmin el-hicrî beyne’ṣ-ṣafdî

ve mu‘âṣırîh, Dârü’l-Ḥikme, Şam, 1974, s. 61; İsmail Yiğit, "Memlükler", DİA, XII,

s. 90-97.

38 Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 21-23; İsmail Yiğit, "Memlükler",

icazıyla ilgili ele aldığı Nihâyetü’l-îcâz fî dirâyeti’l-iʿcâz’ı, İbn Münîr Nâsirüddîn el-Cezzamî el-İskenderânî’nin (683/1284) Tefsîrü’l-Ḳur’ân’ı, Bedrüddîn Muhammed b. Bahâdır ez-Zerkeşî’in (694/1295) Tefsîrü’l-Ḳur’ân’ı (Meryem süresine kadar tefsir edilmiştir.), İbn Mulkîn Cemâlüddîn Ebî Abdillâh Muhammed el-Belhî’nin (698/1299) Tefsîrü’l-Ḳur’ân’ı, İbn Ebî İsba‘ın (654/1256) Bedî‘u’l-Ḳur’ân ve Beyânü’l-burhân fî i‘câzi’l-Ḳur’ân’ı Kur’ân ilmiyle ilgili meşhur çalışmalardır.39

Eyyûbî ve Memlükler döneminde yapılan en önemli çalışmalardan biri ise, hadis çalışmalarıdır. Bu dönemde, kurulan Dârü’l-Hadis’lerde birçok âlim yetişmiştir. Bu âlimlerden ve eserlerinden en önemlilerinden bazılarını aşağıda zikretmeye çalıştık:

İbn Salâh eş-Şehrezûrî’nin (643/1246) Muḳaddimetü İbni’ṣ-Ṣalâḥ’ı, Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Şeref en-Nevevî’nin (679/1280) Riyâḍü’ṣ-ṣâliḥîn’i, Ebû Şâme el-Makdisî’nin (665/1267) el-Muḥaḳḳak min ‘ilmi’l-uṣûl fîmâ yete‘alleḳu bi ef‘ali’r-Resul’ü, İbn Şeddad el-Mevsılî’nin (632/1234) Delâilu’l-aḥkâm’ı, İbn Kudâme el-Makdisî’nin (620/1223) Ḳın‘atü’l-erîb fî tefsîri’l-garîb min ḥadîsi Resûlilâh ve’ṣ-ṣahâbe ve’t-tâbi‘în’i (el-Muḫtaṣar fî garîbi’l-ḥadîs), İbn Abdüsselâm es-Sülemî’nin (660/1262) Bidâyetü’s-sûl fî tafḍili’r-Resûl’ü, İbn Esîr Mecdüddîn el-Mübârek b. Esîrüddîn el-Cezerî’nin (606/1210)

39 Geniş bilgi için bkz. Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 25.; Yavuz, Yusuf Şevki, “Fahreddin er-Râzî”, TDV İslâm Ansiklopedisi, XII, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 1995, s. 89-95; İsmail Durmuş, "İbn Ebü’l-İsba‘", DİA, XIX, s. 467-468.

Câmi‘u’l-uṣûl li-eḥâdîsi’r-Resûl’ü ile en-Nihâye fî garîbi’l-ḥâdîs ve’l-es̱er’i bu dönemde hadis ilmiyle ilgili ele alınan en önemli çalışmalardandır.40

Eyyûbî ve Memlükler döneminde rağbet gören ilimlerden biri de dil ve nahiv ilmidir. Bu alanda pek çok âlim yetişmiş ve kıymetli eserler ortaya koymuştur. Onlardan bir kısmı şunlardır:

İbnü’l-Enbârî Ebû Berekât Kemâlüddîn Abdurrahmân’nın (577/1181) Nüzhetü’l-elibbâ fî ṭabaḳâti’l-üdebâ ile el-İnṣâf fî mesâ’ili’l-ḫilaf’ı, Ebû Bekâ Muhibbüddîn Abdullâh el-Ukberî’nin (616/1219) et-Tibyân fî i‘râbi’l-Ḳur’ân ile et-Telḳîn fî’n-naḥv’i, Burhânüddîn Nâsır b. Abdisseyyid b. Alî el-Mutarrizî’nin (610/1214) el-Muğrib fî tertîbi’l-mu‘rib’i ile el-Miṣbâḥ fi’n-naḥv’i, İbn Hâcib Ebû Amr Cemâlüddîn Osmân’ın (672/1274) el-Kâfiye, eş-Şâfiye ve el-Emâli’n-naḥviyye’si, İbn Mâlik Ebû Abdillâh Cemâlüddîn Muhammed et-Tâî el-Endülüsî’nin (672/1274) Tuḫfetü’l-mevdûd fi’l-maķṣûr ve’l-memdûd ile

40 Geniş bilgi için bkz. Kadir Ayaz, Hadis ilimlerinin Tedrîsâtı açısından Osmanlı Dârulhadisleri, Osmanlı Araştırmaları/ The Journal of Ottoman Studies, XLVII (2016), 39-68; Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 21-28; M. Yaşar Kandemir, “İbnü’s-Salâh eş-Şehrezûrî”, TDV İslâm Ansiklopedisi, XXI, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul 2000, s. 198-200.; M. Yaşar Kandemir, “Nevevi”,

TDV İslâm Ansiklopedisi, XXIII, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul 2007, s.

49-51.; Tayyar Altıkulaç, “Ebû Şâme el-Makdisî”, TDV İslâm Ansiklopedisi, X, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 1994, s. 233-235.; Casim Avcı, “İbn Şeddad”, TDV İslâm Ansiklopedisi, XX, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 1999, s. 374-376.; Ferhat Koca, “İbn Kudâme, Muvaffakuddin”, TDV İslâm

Ansiklopedisi, XX, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 1999, s. 139-142.; H. Yunus Apaydın, “İbn Abdüsselam, İzzeddin”, TDV İslâm Ansiklopedisi, XIX, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 1999, s. 284-287.; Ali Osman Koçkozu, “İbnü’l-Esir, Mecdüddin”, TDV İslâm Ansiklopedisi, XXI, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, İstanbul, 2000.s. 28-29.

el-Elfiyye’si bu asırda dil ve nahiv ile ilgili ele alınan önemli eserlerden bazılarıdır.41

Eyyûbî ve Memlükler döneminde dikkat çeken çalışmalardan biri de, ansiklopedi ve tarih alanında yazılan eserlerdir. Onlardan bazılarını burada zikretmeye çalıştık:

Yâkût el-Hamevî Ebû Abdillâh Şihâbüddîn Yâkût’un (626/1229) Mu‘cemü’l-büldân’ı ile Mu‘cemü’l-üdebâ’sı, İbn Esîr İzzüddîn Alî eş-Şeybânî el-Cezerî’nin (630/1233) el-Kâmil fi’t-târîḫ’i, İbn Cevzî Ebû Ferec Cemâlüddîn Abdurrahmân Bağdâdî’nin (597/1201) Muntaẓam fî târîḫi’l-mülûk ve’l-ümem’i, Cemâlüddîn Alî b. Zâfir b. Hüseyn Ezdî’nin (613/1216) Bedâ’i‘u’l-bedâ’ih’i, Abdülvâhid el-Merrâküşî’nin (621/1224) el-Mu‘cib fî telḫîsi aḫbâri’l-Mağrib’i, İbn Ebbâr el-Kudâî’nin (658/1260) Kitâb el-Ḥuleti’s-siyerâ’sı, Sıbt İbn Cevzî’nin (654/1256) Mir’âtü’z-zamân fî târîḫi’l-a‘yân’ı bu dönemde tarih ve ansiklopedik alanında derlenen çalışmalardan bazılarıdır.42 Eyyûbî ve Memlükler döneminde önem verilen ilim dalından biri de, bölgenin tarihi ve coğrafi yapısı ile sosyo-kültürel durumu ile ilgili çalışmalardır. Muhammed b. Abdülazîz el-İdrisî ‘in (649/1251) Envâru ‘ulüvvi’l-ecrâm fi’l-keşf ‘an esrâri’l-ahrâm ile Abdüllatîf

el-41 Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 25-26; Geniş bilgi için bkz. “Enbârî, Kemâleddin”, “Ukberî”, “Mutarrizî”, “İbnü’l-Hâcib, “İbn Mâlik et-Tâî” adlı DİA’ın gerekli maddelerine bakınız.

42 Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 26-27. Geniş bilgi için bkz. “Yâkût el-Hamevî”, “İbnü’l-Esîr, İzzüddîn”, “İbnü’l-Cevzî, Ebü’l-Ferec”, “Alî b. Zâfir”, “Abdülvâhid el-Merrâküşî”, “İbnü’l-Ebbâr”, “Sıbt İbnü’l-Cevzî” adlı DİA’nın gerekli maddelerine bakınız.

Bağdâdî’nin (629/1232) el-ifâde ve’l-i‘tibâr bimâ fî Mıṣr mine’l-Âs̱âr adlı çalışmaları, dönemin değerli eserlerindendir.43

Eyyûbî ve Memlükler döneminde parlayan ilimlerden biri de, belâgat ve tenkit çalışmalarıdır. Bu alanda, eser veren pek çok âlim yetişmiştir. Bu eserlerin bazılarını şöyle özetleyebiliriz:

es-Sekkâkî’nin (626/1235) Miftâḥu’l-‘ulûm’u, İbn Esîr Ebû Feth Ziyâüddîn Nasrullâh eş-Şeybânî el-Cezerî’nin (637/1240) el-Mes̱elü ‘s-sâ’ir fî edebi’l-kâtib ve’ş-şâ‘ir’i, el-Câmi‘u’l-kebîr fî ṣınâ‘ati’l-manẓûm mine’l-kelâm ve’l-mens̱ûr’u, el-Bedî‘i ve Risâletü’l-ezhâr’ı, İbn Ebû Hadîd’in (655/1257) Şerḥu Nehci’l-belâga’sı, Muzaffer b. Fazl el-Alevî’nin (656/1258) Naḍratü’l-iğrîẓ fî nuṣrati’l-karîḍ’i, İbn Ebî İsba‘ın (654/1256) Taḥrîrü’t-taḥbîr fî ṣınâ‘ati’ş-şi‘r ve’n-nes̱r’i ile Beyânü’l-burhân fî i‘câzil’-Ḳur’ân’ı belâgat alanıyla ilgili telif edilen çalışmalardan bazılarıdır.44

Eyyûbî ve Memlükler döneminde pek çok şair şöhret kazanmış ve bütün dünyada ün salmıştır. Bunlardan bazıları şunlardır: Ömer b. el-Fâriz (632/1235), İbn Senâülmülk (608/1212), İbn Matrûh (649/1251) Bahâüddîn Zehîr (656/1258) ve İbn Ebî İsba‘ (654/1256)’dır.45

43Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 26. Geniş bilgi için bkz. “İdrisî Muhammed b. Abdülazîz”, “Abdüllatîf el-Bağdâdî” adlı DİA’nın gerekli maddelerine bakınız.

44 Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 26-27.; Geniş bilgi için bkz. “Sekkâkî”, “İbnü’l-Esîr, Ziyaeddin”, “İbn Ebü’l-Hadîd”, “İbn Ebü’l-İsba‘” adlı DİA’nın gerekli maddelerine bakınız.

45Hamûd Yûnus, en-Naḳd ‘inde İbn Ebî İṣba‘, s. 27.; Geniş bilgi için bkz. “İbn Senâülmülk”, “İbn Matrûh”, adlı DİA’nın gerekli maddelerine bakınız.

Eyyûbî ve Memlükler döneminde, insanlara edebi bir üslup ve anektotla anlatma biçimi olan makamat türü çalışmalar revaç bulmuştur. Harîrî’nin (516/1122) Maḳâmât’ı bu türün en güzel örneklerinden biri olmuştur. Harîrî’nin bu çalışması büyük bir ilgi görmüştür. İnsanlar kitleler halinde Maḳâmât’a yönelmiş, bunu ezberlemiş ve taklit etmişlerdir.46

Eyyûbî ve Memlükler döneminde önemli filozoflar yetişmiştir. İbn Meymun el-Kurtubî (601/1204), Abdüllatîf el-Bağdâdî (629/1231) ve Seyfeddin el-Âmidî (631/1233) bu dönemdeki meşhur düşünürlerden bazılarıdır.47

İbn Ebî İsba‘ döneminde, İslami ilimler hakkında yapılan çalışmalar, İslam tarihinde yapılmış en önemli çalışmalardır. Bu dönemde Kahire ve Dımaşk bölgenin en önemli ilim merkezini oluşturmuştur. İslam diyarlarının Moğol ve Haçlıların istilasına uğradığı bir dönemde, Eyyûbî ve daha sonra kurulan Memlükler devleti, ülkelerini terk etmek zorunda kalan âlimlerin sığınağı olmuştur.