• Sonuç bulunamadı

123

duygusal, zihinsel yönden sağlıklı gelişim sergilemesi471 hem de toplum içindeki istikbali için gerekli olan unsurlardandır.

Zinaya yaklaşmayın, zira o bir hayasızlıktır ve çok kötü bir yoldur.472 ayetindeki uyarı, hayasızlık olarak nitelendirilen zina ile insanın her yola sapabileceğini ortaya koymaktadır. Nizâmî, bireyin bu davranışa yönelmemesi için ona götüren yolların kısıtlanması gerektiğini, onur ve hayâdan yoksun, hedefe götüren her yolu mubah sayan kişilerle ilişkiyi kesmeyi istemiştir. Bunun yanı sıra Nizâmî, okuyucusuna sevginin şehvetten ayrı bir duygu olduğunu da iletmeye çalışmıştır. O bu hayasızlığı düşünmenin bile kişinin ismetine halel getirebileceğine değinmiştir.473

Son söz olarak helal ve haram konusunda Nizâmî’nin sabırla davranıp hırsının kurbanı olmadan kendisini koruyan kişinin gerçek tabiatına uygun davranması gerektiğini savunduğunu görebiliyoruz. Şair, bu konuda özellikle ilahi emirlere uygun davranmanın önemli olduğunu savunarak bu yönde bilinç oluşturarak bu bilince uygun bir anlayışa dayalı bir eğitim ortamı oluşturmayı gerekli görmüştür diyebiliriz. Helal ve haram gibi değerlerin eğitiminde Aslında Nizâmî özellikle ilahi mesajların uygulanmasını istemiştir. Nizâmî, ahlaki olmayan ve imanı zedeleme tehlikesi bulunan davranışlardan uzak durarak inanç konusunda sağlam ve güçlü bir anlayışı ortaya çıkaracak bir eğitim ortamı oluşturmanın gerekliliğini savunmuştur.

124

Nizâmî felsefesinin temel ilkelerinden biri olan iyilik ve yardımlaşma şair tarafından insanların güven ve huzur içinde yaşamasını sağlayacak önemli değerlerden sayılmıştır. O, insana sunulan yaşam süresinin belli olmadığına dikkat çekerek ona verilen hayatı verimli hale getirmek için iyiliklere yönelmesi gerektiğini söylemiştir.

Nizâmî, insanoğlunun hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayacağını sandığını; buna karşın dünyanın fâniliğini görüp iyilikler yapmayı, birilerine yararı dokunarak hayat sürmeyi önermiştir.474 Sonuç itibarı ile iyilik ve yardımlaşmanın mutlulukla alâkası olduğunu söyleyen şair, hayatta bu erdemlerin kalbi huzura kavuşturacağını ve mutluluk saçacağını anlatmıştır. Nizâmî, paylaşmanın önemli olduğunu ifade ederek iyiliğin altın gibi hep değerini koruyacağını beyan etmiştir.

Berbezekten bir fayda yox…qızıl tapsan ver möhtaca Ömrün boyu qızıl kimi hem qoca ol hem de cavan475

Nizâmî, toplumsal zorlukların insanlara yüklediği görevler sayesinde yardımlaşmanın gerekliliğine vurgu yaparak onun ahlaki bir prensip olduğunu ifade etmiştir. O, içtimai hayata önem veren İslam dininin de bu konuyu farklı şekillerde ele aldığını belirtmiştir. Kur’an’da yardımseverlik; infak, sadaka, ihsan, zekat, merhamet, cömertlik kavramları ekseninde anlatılmaktadır. Sonuç itibarı ile birbiriyle bağlantılı olan bu kavramlar iyilik ve yardımlaşma erdemlerini konu edinmekte ve bireylerin huy edinmesine yönlendirmektedir.

Nizâmî, bireyin niyetlerinden ve yaptıklarından Tanrının haberdar olduğunu anlatmıştır. O, kötülüğün ve kötülükten sakınma yeteneğinin insan fıtratında var olduğunu, onun şekillenmesinde bireyin mükellef olduğunu ifade etmiştir.476 “…İyilik ve takva hususunda yardımlaşınız, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayınız”477 uyarısı yardımlaşmanın insanın kendi elinde olduğunu, onu hangi yönde uygularsa ona sahipleneceğini beyan etmiştir.

Araştırmalar yardımlaşmanın insan duygu ve düşüncelerini etkilediğini ortaya koymaktadır. Bir araştırmada iki ayrı grup insan üzerinde deney yapılarak bir gurubun olumlu eylem, diğerinin ise olumsuz eylem düşünmesi istenmiştir. Deney sonrası o

474 Gencevî, Lirika, 1983, 88.

475 Gencevî, Lirika, 2004, 129.

476 Gencevî, İsgendername (Şerefname, İqbalname), 1982, 18.

477 el-Mâide 5/2.

125

insanlardan yardım etme eyleminde bulunmaları istenerek olumlu fikir yürüten grubunun buna daha çok meyilli oldukları gözlenmiştir. Harvard Üniversitesinden Michael Norton, gelirinden başkaları için harcama yapanların bunu yapmayanlara kıyasla daha çok mutlu oldukları tespitinde bulunmuştur. 130 ülkedeki verileri inceleyen araştırmacı kendisinden bir şey veren kişilerin mutlu olduklarını, bunun insan doğasında var olan evrensel bir değer olduğunu belirtmiştir.478 Başkalarının yararına içtenlikle hareket eden bireylerin bu eylemlerinin sağlıklarına da olumlu katkıları olduğunu gösteren pek çok tıbbı araştırma bulunmaktadır.479

Nizâmîye göre iyilik ve yardımlaşmanın faydalarının hem ihtiyaç sahibi hem de ona yardım eden açısından bakıldığında çok yönlü olduğu görülmektedir. İhtiyaç sahibinin ihtiyaçları karşılanırken duyduğu memnuniyet ve Tanrıya duyduğu şükranlık bunlardan biridir. Diğer taraftan yapılan iyilik, yardıma koşan kişinin bu dünyada mutlu ve huzurlu olmasını temin etmekle birlikte kendisine uhrevi yönden fayda sağlamakta, bu erdemler bireyin günahlarına kefaret olmaktadır.480 Çünkü İslami anlayışta da kişinin kendisi için yaptığı hayrın Allah katında karşılık bulacağı ve Allah’ın iyiliği seçenlerin yanında olacağı bildirilmiştir.481 Nizâmî de bu hususta iyilik ve yardımlaşmaya yönelen insanların aslında Tanrı tarafından görevlendirildiklerini aktarmıştır. O, insanların olay ve olgulara iyilik penceresinden bakması gerektiğini, böyle olduğu takdirde bireyin dikeni gül, düştüğü kuyuları da taht olarak görebileceğini beyan etmiştir. Aslı güzel olan şeylerin garez ve kinle yapıldığını düşünmek tüm güzelliklerin olumsuz olarak nitelendirilmesine sebep olacağını bu durumun da kötülükleri beraberinde getireceğini ifade etmiştir.482

Nizâmî, insanın yaşayacağı zorluklarda sığınacağı tek yerin Allah olacağına dikkat çekerek, O’ndan istenilen yardımın karşılıksız kalmayacağını hatırlatmıştır.483 O

478 Cassie Mogilner-Michael I Norton, “Time, Money and Happiness”, Current Opinion in Psychology 10(2016), 12-16.

479 Stephen G. Post, “İt’s good to be good: 2011 Fifth annual scientific report on health, Happiness and Helping Others”, International Journal of Person Centered Medicine 1/4(2011), 814-829.

480 el-Bakara 2/271.

481 el-Bakara 2/110; en-Nahl 16/128.

482 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 248-251.

483 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 183.

126

yalnızca Allah’tan istemek gerektiğine484 vurgu yaparak O’nu bırakıp kendi gibi birisinden yardım dilenenleri yolundan sapmışlarla aynı görmüştür.485

Şair, kişinin yaşadığı gibi öleceğini, yapılanların karşılıksız kalmayacağını, kötülüğü tercih edenin kötülük içinde boğulacağını, iyilik yapanın iyiliğinin, kötülük yapanın kötülüğünün kendisini bulacağını nakletmiştir.486 İslam dini öğretilerinde de zerre kadar hayrın ve şerrin karşılıksız kalmayacağı487 bu nedenle yapılan her türlü iyiliğin karşılık bulacağı bildirilmiştir. “Bir yarım hurma veya bir güzel sözle olsun ateşten korunun.”488 buyuran Hz. Peygamber de Allah’ın rızası gözetilerek yapılan yardımlaşmanın, iyiliğin önemli olduğunun mesajını vermiştir.

Nizâmî, her fırsatta insanın fıtratına uygun yaşamasının önemli olduğuna dikkat çekerek insanı insan yapan sıfatlardan birinin de iyilik olabileceğini ortaya koymaya çalışmıştır.489 İyilik,karşılaşılan zorluklar karşısında insana sunulmuş bir mertebedir ve kişinin kalbinin saflık derecesini belirlemektedir. Ancak kişinin başkaları hakkında hep olumsuz tavır sergilemesi veya yapılan her iyiliğin arkasında herhangi bir çıkarın olduğunu düşünmesi, onun kendi fıtratına aykırı davranarak insan olma vasfından uzaklaştığını göstermektedir.490 Özellikle Nizâmî’nin şiirlerinde telkin ettiği iyiliğin veya yardımlaşmanın istenmeden yapılmış olması gerektiğidir. Çünkü karşıdakinin gururunu kırarak, inciterek, yüzünü kızartarak yapılan iyiliğin hiçbir faydasının olmadığını söyleyebiliriz. Görülmektedir ki Nizâmî, iyilik ve yardımlaşma gibi değerleri insan olmanın gerektirdiği niteliklerden saymıştır. İyilik ve yardımlaşma konusunda doğru bir bilincin kazandırılmasını, dünyevi ve uhrevi menfaatlerin oluşmasını sağlayan ilkelere uyma şartına bağlamıştır. Nizâmî, iyilik ve yardımlaşmayı, değerlerin teoriden çıkıp pratiğe dönüşmesi olarak görmektedir diyebiliriz. Ona göre iyilik ve yardımlaşma konusunda doğru bir anlayışın oluşmasında değerler eğitiminin üstlendiği görevin önemini kavrayabilmek gerekir. Bu yüzden şair cömertlik, yardımlaşma, iyilik gibi değerlerin önemine değinerek insanları cimrilik, açgözlülük gibi insani vasıflara yakışmayan amellerden uzaklaştırma gayretinde olmuştur.

484 el-Fatiha 1/4; Ayrıca bkz. Heç kəs: «Köməksizəm» deməsin gərək, Köməksiz olana Allahdır kömək!

Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 183.

485 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 248.

486 Gencevî, Yeddi Gözel, 2004, 42.

487 el-Zilzâl 99/7-8.

488 Buhârî, “Edeb”, 34; “Zekat”, 10;

489 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 158; Gencevî, Sirler Xezinesi, 2004, 130.

490 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 250.

127

Gencevî’ye göre bu dünyada değer biçilmeyen tek şey; karşılık beklemeden, Allah rızası için yapılan iyilik ve yardımlaşmadır. “Mallarını gece gündüz, gizli ve aşikâr olarak verip yoksulları doyuranların ecirleri, Rableri indindedir ve onlara ne korku vardır, ne hüzün”491, “Allah sevgisiyle yiyeceklerini miskine, yetime ve esire verir, onları doyururlar.”492 ayetlerinden hareketle Nizâmî düşüncesinin özünü oluşturan manevi değerlerin temelinde dini inancın etkili olduğu varsayımında bulunulabilir.

Çünkü, “Bir şey öyrederem dinlesen eger, Könlün heç ağlamaz güler her zaman, Xoşbextlikden üzün gülen zaman, bir Yoxsula şey verib, onu sevindir” mısraları bu gerçeğe işaret etmektedir.

Düşüncelerini Kur’an’ın ifadesiyle dile getiren Nizâmî, insanların iyilik ve takva (birr) hususunda yardımlaşması493 gerektiğine eserlerinde çokça değinmiştir. İyilik ve yardımlaşmada Allah’ın rızasıyla birlikte insanların rızasının da önemli olduğuna değinen şair, her ikisinin rızasını gözeten kişinin mutlu olacağını belirtmiştir. Ayrıca sosyal dayanışmayı sağlayacak iyilik ve yardımlaşma gibi değerlerin toplumun huzuru için önemli olduğuna vurgu yapmış, kötülüklerden korunmanın yolu olarak da iyiliğe dikkat çekmiştir. Bunun yanı sıra“Bacarsan hamının yükünü sən çək, / İnsana ən böyük şərəfdir kömək. Sən də əldən düşüb yorulsan əgər,/ Sənin də yükünü bütün el çəkər.”494 mısralarıyla insanın yücelmesinin yolunu başkasının derdine derman olmada gören şair, büyük olsun küçük olsun yapılan her türlü iyiliklerin bir gün kişinin kendisine döneceğini söylemektedir.495

Nizâmî’nin felsefesinin temel değerlerinden sayılan iyilik, yardımlaşma ve dayanışma İslam dininin esas özelliklerindendir denebilir. İslami anlayışta kişinin ibadetlerle birlikte iyilik yapmakla yükümlü olduğu görüşü savunulmakta496, sosyal dayanışmanın sağlanması için yardımlaşmanın, paylaşmanın önemli olduğu düşünülmektedir. Çünkü İslam’daki kurban ibadeti, sadaka ve zekat müessesi toplumsal denge ve huzurun sağlanmasında önemli rol oynamaktadır. Sonuç olarak düşünce dünyasının oluşmasında İslami anlayışı benimseyen Nizâmî’nin, sosyal çatışmaları

491 el-Bakara 2/274;

492 el-İnsân 76/8.

493 el-Mâide 5/2.

494 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 61.

495 Hidayet Vahdet Sultanzade - Muhsin Nağısoylu, Nizâmî İnciler, çev. Orhan Tan (Ankara: T.C. Kültür Bakanlığı Yayınları, 1991), 27.

496 el-Bakara 2/177.

128

engelleyecek, toplumun maddi ve manevi açıdan güçlenmesini sağlayacak iyilik ve yardımlaşma gibi değerlerle ilgili görüşlerinin günümüze ışık tutan yönlerinin olduğu görülmektedir.