• Sonuç bulunamadı

Merhamet ve şefkat Nizâmî’nin eserlerinde en çok vurgu yaptığı değerlerin başında gelmektedir. Kişiyi faziletli yapan bu nitelikler, onu yücelten vasıflardan birisidir. İnsanın iyiye yönelmesi olarak görülen fazilet, ahlaklı olmanın gerektirdiği niteliklere sahip olmaktır. Faziletli olmak, merhametli ve şefkatli olmak, ahlaki yönden üstün mertebeye ulaşmak, iyilik, doğruluk, yücelik ve büyüklük insan olgunluğunun göstergesidir. Nasıl bir insan olmalıyız sorusuna yönelik ortaya koyacağımız değerler, bireyin kişiliğini oluşturan unsurlardır. Kişiyi faziletli kılan merhamet ve şefkat gibi değerlerin kişiyi mutluluğa ulaştıracağı mesajını veren Nizâmî, Torpağa mərhəmət xeyirdir, inan, / Lütf etsən gül verər, zülm etsən tikan.289 mısralarıyla bu gerçeğe işaret etmiştir. Aslında Nizâmî’nin, hızla değişen ve karmaşık bir dünya düzeni içerisinde kendine yer bulmaya çalışan insanoğluna vermiş olduğu mesajların temelinde yer alan değerlerin kişinin kendini kontrol altına almasını sağlayacak unsurlardan olduğunu savunabiliriz.

Mərhəmət sayəni kəsmə üstümdən, Bil ki, bir acizəm, bir qəribəm mən.

Tanrılıq lütfündən mənə də göndər.

Qaranlıq gecəmi gündüzə döndər.290

Merhametin yüksek derecesi olarak değerlendirilen şefkat, olgun insanın özelliklerindendir.291 Görüldüğü gibi Nizâmî, merhametini umduğu Allah’ın yardımına muhtaç olan insanoğlunun, gerçek mutluluğunu temin edecek merhamet, şefkat gibi değerlerle kendini bilmeye, tanımaya ve öğrenmeye itecek çaba içerisinde olmasını istemiştir. Şefkat ve merhametin asıl kaynağının kalp olduğuna işaret eden şair, Özünü dərk edənin öz könül vaizi var/ Ən gözəl öyüdləri qulağına pıçıldar292 mısralarıyla kalbinin sesine kulak verenlerin mutluluğa ulaşmasının kolay olacağını açıklamıştır.293 Merhamet ve şefkatin evrensel bir özellik taşıdığını ifade eden Nizâmî, bu niteliğin

289 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 185.

290 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 173.

291 Hayati Hökelekli, Psikoloji, Din ve Eğitim Yönüyle İnsani Değerler (İstanbul: Dem Yayınları, 2013), 189.

292 Gencevî, Sirler Xezinesi, 2004, 175.

293 Gencevî, İsgendername ( Şerefname, İqbalname), 1982, 17.

87

kalbin Yaratanı ile irtibatından doğduğunu beyan etmiştir. Ona göre, Allah’a olan yakınlık; merhamet, şefkat gibi özelliklerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Kişiyi hem zihin, hem davranış hem de duyuşsal olarak bütüncül şekilde güçlendirme amacı taşıyan değerler, onun mutluluğa ulaşmasına da vesile olmaktadır. Nizâmî’nin de, Xasiyyetin eger xoş olsa, inan / Hem burda, hem orda xoşbext olarsan294 mısralarında belirttiği üzere bireyin iyi yönde bir karaktere sahip olmasının iki dünyada da mutluluk getireceği belirtilmiştir. Gencevî’ye göre merhamet ve şefkatin, kişiyi üstün bir ahlaka ulaştıracak imkanlar sunduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca şefkat ve merhameti Allah’ın bir vasfı olarak nitelendiren Nizâmî’nin,

Qoy, içim mərhəmət şərbətlərindən, Qəzəb badəsini mənə vermə sən.

Qəzəbin layiqsə əzəldən bizə, Rəhmin də düşmüşdür qismətimizə.295

Mısralarıyla, şefkatli ve merhametli bir Allah tasavvuru oluşturarak, kişiyi sağlam ve güçlü kılacak, ihtiyaçlarına cevap verecek, korkulardan uzak ruhsal yönden rahatlatacak anlamlı bir eğitim ortamı oluşturmayı hedeflemiştir. Başkalarının durumu karşısında duyulan şefkat hissi, acıma anlamına gelen merhamet296 kelimesi Yaratıcının sahip olduğu sıfatlardan olup, insanda tecelli eden ahlaki bir değerdir. “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz”297 ve “Yaratan rahmeti yüz parçaya böldü, onun doksan dokuzunu kendine ayırdı sadece birini yarattıklarına sundu.”298 hadisleri bu gerçeğe işaret etmekte, Allah’ın merhametinin bireylerin diğer varlıklara olan merhametine bağlı olduğunu ifade etmektedir. Merhamet ve şefkat Tanrı’nın insana vermiş olduğu bir duygudur. Buna örnek olarak Hz. Peygamber, kendi çocuklarını sevip öpmeyen bir bedeviye, Tanrı’nın kendisinden şefkat ve merhamet duygusunu esirgediğini söylemesi bunun bariz örneğidir.299 Gencevî’ye göre de şefkat sahibi denildiğinde insanların aklına ilk gelen varlık Yüce Yaratıcıdır. Çünkü O’nun insana gazabı yanında merhametini hiç eksiltmediği görülmektedir. Bu yüzden halifesi olan insanoğluna gazabını dizginleyip

294 Gencevî, Hüsrev ve Şirin, 2004, 317.

295 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, s. 17.

296 Doğan, Doğan Büyük Türkçe Sözlük, 1185.

297 Buhârî, “Tevhid”, 2, “Edeb”, 27; Müslim, “Fedail”, 66; Tirmizi, “Birr”, 16.

298 Buhârî, “Edeb”, 19, “Rikâk”, 19; Tirmizi, “Daavat”, 107-108.

299 Buhârî, “Edeb”, 18.

88

Hak’tan aldığı rahmet ışığında sorumlularına şefkatte bulunmayı emretmesi O’nun lütfunun büyüklüğünü göstermektedir.300 O, imana ulaşmış kimseleri, zulmet kuyusu olarak adlandırdığı taş kalplilik, kin, nefret ve başka kötü duygulardan kalbini arındıran bireyleri şefkati ile kendisine merhem olanlar olarak değerlendirmiştir. Bu durumu insanı insan yapan ahlaki değerler arasında sıralamıştır.301

Çocukluk döneminde sevgiye dayalı olarak ortaya çıkan şefkat, bireyde özgüven duygusunu ve olumlu düşünme yetisini geliştiren bir niteliktir. Bu değerin kazanılmasında en etkili unsur çocukların kendilerine rol model olarak aldıkları ebeveynleridir. Ebeveynlerle özdeşleşerek oluşan şefkatin kişilikte iyilik ve olgunluk oluşturduğunu görmekteyiz.302 Nizâmî, edinilen bu duygunun bulaşıcı olduğunu aynı ortamda bulunan kişiden de aynı davranışı görme olasılığının yüksek olduğunu belirtmiştir.303 Psikolojik anlamda ele alacak olursak şefkati tüm yönleriyle bilmek gerekir. Çünkü, birey şefkatli olmak için sevgi, korku, acı, nefret duygularının etkisini kabullenmeyi hazmetmeyi başarabilmelidir.304 Bu durum merhamet ve şefkatin toplumsal hayatta yansıması olarak kendini göstermesidir.305 Nizâmî, merhamet umanların merhamette bulunmalarını, kişinin yaşattığı her eylemde sağlıklı düşünceye sahip bireylerden de aynı tepkiyi göreceği uyarısı ile empati kurmasını istemiştir.

Merhameti kişinin en çok ihtiyaç duyduğu ahlaki değerlerden biri olarak gören Nizâmî, şefkat ve merhamette bulunamayanların ahlakını kötü huylarla kuşattığından Rabbinin merhametinden mahrum kalacağını belirtmektedir.306 Bu düşünceyi Dərdlərdən, qəmlərdən azad bir ürək / Özgənin dərdini hardan biləcək307 mısraları ile dile getiren Nizâmî, zorluk sıkıntı görmeyen birinin başkasının halinden anlamasının mümkün olamayacağını, yaşayan birinin ise kendisini karşıdakinin yerine koyarak, severek ve isteyerek yardım edebileceğini belirtmektedir.

Netice itibariyle Nizâmî, merhamet ve şefkat gibi değerlerin bireyin sağlıklı bir kişilik geliştirmesinde önemli bir etkiye sahip olduğunu ortaya koymaya çalışmıştır.

İlettiği mesajlar doğrultusunda evrensel olarak nitelendirdiği bu değerlerin bir eğitim

300 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 17.

301 Gencevî, İsgendername (Şerefname), 2004, 320.

302 Mehmet Zeki Aydın, Ailede Ahlak Eğitimi (İstanbul: Timaş Yayınları, 2009), 240.

303 Gencevî, Xosrov ve Şirin, 2004, 43.

304 Hökelekli, Psikoloji, Din ve Eğitim Yönüyle İnsani Değerler, 200.

305 Mehmet Şanver, Kur’an’da Tebliğ ve Eğitim Psikolojisi (İstanbul: Pınar Yayınları, 2004), 98.

306 Gencevî, Sirler Xezinesi, 2004, 93.

307 Gencevî, Leyli ve Mecnun, 2004, 80.

89

yelpazesi içinde tüm yönüyle ele alınırsa her dönemde katkı sağlayabileceğini bildirmiştir.