• Sonuç bulunamadı

3.3 İslam Kalkınma Bankası Perpektifi

3.3.6 İslam Kalkınma Bankası’nın Sosyal Politika Stratejileri

Sosyal Politika Stratejileri toplumsal değişimi yakalayabilecek olan uluslararası kuruluşların olması gerektiğini düşünmektedir. Yapıcı hedefler belirlenmeli stratejik hamleler yapılmalıdır. Bunu yapamayan mekanizmalar yoksullukla mücadelede etkili

olmamaya mahkumdur. Toplumun beklentilerini karşılayabilen ve belirli bir vizyona sahip olan sosyal politikalar uyumlu olmalı ve ayrıştırıcı olmamalıdır. Bu politikaların uyumlu olması hem beşeriyete hem de İKB gibi uluslar arası kuruluşlara da pozitif etki sağlayacaktır.

Genel anlamda strateji bir kurumun güttüğü siyasete uygun olarak seçtiği hedeflere ulaşmak üzere aldığı her alandaki tedbirler ve her türlü aracın kullanılması olarak ifade edilmektedir.(Laurausso, 1981:566)

İslam Kalkınma Bankası’nın stratejik planları önemlidir. Strateji planda önemli olarak görülen üç önemli madde ortaya konulmaktadır. Yoksulluğu azaltma, üye ülkelerinin ortaklıklarına yönelik destekler ve İslami Finans’ın geliştirilmesidir. İKB Çok Taraflı Geliştirme Girişimine de katılmıştır. Banka bu manada Afrika ülkeleri ile ilişkilerin arttırılmasına odaklanmıştır. Afrika İktisadi Birliği gibi kurumlara kaynaklar sağlamıştır. Kalkınma fırsatları bu manada Türkiye gibi ülkelerle ortak işbirlikleri halinde sağlanmıştır. 2002 yılında Burkina Faso’da yapılan Guvernörler toplantısı bu açıdan önemli bir adımın atılmasına neden olmuştur. İslam Kalkınma Bankası ağır yoksul ülkelere de özel programlarla kaynaklar sağlamaktadır. Ağır Borçlu Yoksul Ülkeler programı bu manada önemlidir. 2004 yılında 7 adet Afrika ülkesine katkı sağlamıştır. Çok Taraflı Kalkınma Bankaları ile birlikte bazı özel işbirlikleri yapılmıştır. İslam Kalkınma Bankası doğal afet konusunda da bazı destekler vermektedir. Mesela deprem bölgelerinde Türkiye’ye katkı sağlamıştır.

Bütünüyle bir kalkınma planı oluşturulmadan önce sosyal politika stratejilerinin belirli ayaklarının oluşturulması gerekmektedir. Sosyal politika önerileri beşeri gelişme yaklaşımını içerecek şekilde olmalıdır. İç çatışma ve husursuzluğun olduğu bir ortamda sosyal politikadan söz etmek anlamsız olacaktır. Devletin vatandaşlarına ve İKB gibi uluslar arası kuruluşların sorumluluklarını yerine getirdiği düzlem sosyal politikalardır. Sosyal politikanın kısa dönemde etki verebilecek stratejilere ihtiyacı bulunmaktadır. Mesela Afrika’da yaşanan eğitim sıkıntısı sadece bölgenin yöresel yapısından kaynaklanmamakta olabilmektedir. Bu nedenle İKB okulların yapılmasına yönelik altyapı yatırımlarınada ağırlık vermiştir. Sosyak politika alanı ve sosyal haklar çeşitlendirilmelidir. Sadece formel sektöre yönelen bir sosyal politika anlayışı yetersiz kalacaktır. Toplum

merkezi odaklı projeler toplumsal ağlar kurmayı ve insanlara destek vermenin önünü açacaktır. Göçün meydana getirdiği farklı toplum yapısı, jeopolitik hassasiyetler gibi etki gücü olan makro güçlerde sosyal politika stratejilerinin oluşturulmasında iKB’ye düşen görevlerden biridir.

Kaynak: (http://www.isdb-pilot.org/, Erişim Tarihi: 01.03.2016) Şekil 14. Türkiye İslam Kalkınma Bankası Stratejik Çerçeve

Şekil 14’de görüldüğü üzere Türkiye’nin ve İslam kalkınma Bankası’nın Kalkınma hedefleri çerçevesinde stratejik bir çerçevesi oluşmuştur. Bu çerçevenin oluşması önemlidir.

İslam Kalkınma Bankası’nın oluşturduğu stratejiler aşağıdaki alt başlıklarda ayrıntılı olarak ele alınmıştır.

Üyeler Arasında İşbirliğini Teşvik; Üyeler arasındaki işbirliği İslam Kalkınma Bankası tarafından önemli bir amaç olarak görülmektedir. Stratejik amaçlarda da bu konu önem

verilen konulardan bir tanesi olmuştur. İhracat ve ithalat finansmanı haricinde özel fonlar aracılığıyla da kaynakların aktarılması sağlanmıştır. Banka’nın hesaplarından ayrı bir hesap sistemine sahiptir. Bir nevi yarı özerk bir yapısı vardır.

İslami Finans Sektörünü ve Finans Kurumlarını Teşvik; İslami Bankacılık İslam Kalkınma Bankası için çok önemlidir. Sistemin güçlendirilmesine yönelik çeşitli uygulamalar yapmaktadır. İslami Bankacılık pratik ve gelecek vaat eden bir sistemdir. Bugün İngiltere gibi gelişmiş batı ülkelerinin bile bu konuya sahip çıkması konunun önemini ortaya koymaktadır. Bu sistem ile kaynaklar transfer edilebilmekte ve yatırımlar hemen hemen dünya’nın her yerine rahatlıkla taşınmaktadır. Bu manada uluslararası bir mekanizmanın meydana getirilmesi hedeflenmektedir. Merkez Bankalarına da bu meselenin anlatılması önemlidir bu manada yapılacak işbirlikleri bu sistemin tabana oturtulmasını sağlayacaktır. Rekabetçi bir dünya düzeni mevcuttur. Bu sistemde var olabilmek finansal anlamda güçlü ve akıllıca yapıların çeşitlendirilmesi ile olabilecektir. Krediler, kar ortaklıkları, leasing gibi konular Banka’nın araçlarındandır. Geleneksel kaynaklar çeşitli yollar ve programlar ile yerlerine ulaştırılmaktadır. Murabaha ve sukuk sistemleri bunlardan yalnızca birkaçıdır. Üye ülkelerde İslami Bankalar kurulması İslam Kalkınma Bankası’nın önemli önceliklerinden bir tanesidir. Mesela Türkiye’de kurulması gündemde olan MEGABANK bu manada önemlidir. Endonezya’da bu banka’nın ortaklarından biri olacaktır. Çeşitli İslam Bankaları ile finans kurumlarına özsermaye desteği İKB tarafından sürekli sağlanmaktadır. Entegrasyon, şeffaflık, uzmanlık gibi önemli temalar bu doğrultuda dikkat edilen hususlardır. İslam Kalkınma Bankası ayrıca işbirliği yaptığı kurumlara İslam Ekonomisi alanında danışmanlıkta sağlamaktadır. Sektöründe görüşleri ile birlikte bir mutabakat sağlanmasına yönelik adımlar atmaktadır. Ayrıca akademik çalışmalarında desteklenmesini sağlamaktadır.

Uluslararası Kuruluşlarla İşbirliği; İslam Kalkınma Bankası genel vizyonu doğrultusunda çeşitli ortaklıklar kurmaktadır. Stratejik planıyla uyumlu bir görüntü çizmektedir. Üye ülkelerin gelişmişlik düzeyini koordineli bir şekilde ilerletmektedir. İslam İşbirliği Teşkilatı’na da açık bir şekilde destek olmaktadır. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın diğer kuruluşları ile entegre bir yapıda faaliyetlerini sürdürmektedir. AR-Ge gibi alanlarda çeşitli işbirlikleri yapılmaktadır. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın daha etkin olarak faaliyetlerine devam etmesine yönelik çeşitli kaynklar sağlamaktadır. 21. Yüzyıl toplumunu

şekillendirmeye yönelik ticaret, eğitim, sağlık ve okuma yazma gibi alanlarda destekler vermiştir. İİT’nin çeşitli altkuruluşlarıının toplantı ve raporlarını takip etmektedir. Bu toplantılarda özel müdahalelerin oluşturulup uygulanmasına dönük kararlar alınmaktadır. Ulusal Kalkınma Kuruluşu ile etkili çalışmalar yapmaktadır. İKB finansal araçlar noktasında özel sektöre kolaylıklar sağlamaktadır. Finansman araçlarının kolaylaştırılması Banka’nın operasyonlarında hızlı olmasını sağlamaktadır. Kalkınmaya dönük çatı kuruluşlarla işbirliği yapmaktadır. Dünya Bankası, Avrupa Kalkınma Bankası, Afrika Kalkınma Bankası ve Asya Kalkınma Bankası ile görüş alışverişinde bulunmaktadır. Bu bağlamda bölgesel gruplarla işbirliği için ilgili bankalardan insiyatif sağlamıştır.

Bilim, Teknoloji ve İnsan Kaynaklarını Geliştirme; İslam ülkelerindeki bilim ve teknoloji düzeyi maalesef düşüktür. İKB’de bu noktada hassas bir çalışma içerisindedir. Bilim adamlarına destekler sağlanmaktadır. İhtisas noktasında çeşitli burslar sağlanmaktadır. Bu tecrübe ve bilgi aktarımı şeklinde de olmaktadır. 2003 yılından itibaren Bilim ve Teknoloji Ödülünü vermeye başlamıştır. Yeni Araştırma Destek Programında ise; insan kaynaklarını ilerletmeye yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Beyin göçüne karşı stratjiler belirlenmektedir. Tekniş İşbirliği Programı nitelik bakımından insan kaynakları konusunun ilerletilmesine yönelik olan bir programdır. Çevre, Finans, Tarım ile Eğitim gibi konularda çalışmlar yapılmaktadır. Bilim ve Teknoloji Burs Programı ise yine insan kaynaklarını ilertmeye yönelik ancak bu ülkelerin en az gelişen 20 ülke içinden seçilmesine riayet edilmektedir. Yüksek Teknoloji Merit Burs Programı nitelikli insan kaynağı sağlamaya ve bilimsel ve teknolojik altyapıya yönelik çalışmalar yapmaktadır. Ayrıca üye olmayan ülkelere de burs sağlama, yoksul ancak başarılı olan Müslüman gençlere destek sağlama gibi konularda teşvikler sağlanmaktadır. Yüksek katma değerli alanlara dönük teşviklerin olmasına özel olarak önem verilmiştir.

İslam Kalkınma Bankası ve Eğitim; İslam Kalkınma Bankası aynı zamanda bir eğitim kuruluşudur. Mesela Bilgi Yönetim Programı bu alanda yaptığı çalışmalardan sadece bir tanesidir. 2005 yılında başlatılan bu programdaki esas husus Banka’nın bilgiye dayalı olan bir örgüt haline getirilmesidir. Sistematik bilgi birikimi ilerletilecek ve bu bilgi ve tecrübe birikimi Dünya’nın hizmetine sunulacaktır. İKB tarihi yaşananları saklamak amacıyla veri sistemi oluşturmuştur. Bu sistem sözlü yayınlara sahiptir. Özellikle Banka’nın yaptığı icraatlerdeki önemli isimlerin sözleri kayıt altına alınmaktadır.

İKB’nin yukarıdaki stratejik adımlarda da belirttiği üzere Banka’nın uyguladığı Sosyal Politika Stratejilerinde çok yönlü bir sistemin oluştuğu açıkça görülmektedir. Aslında Banka SWOT analizinide doğru birşekilde tanımlamıştır. Fırsatlar; İşgücü piyasasına erişememe, hareketlilik problemleri ve zaman sınırlaması. Yetenekler; sağlık ve eğitim gibi kamu hizmetlerine erişememe. Güvenlik; ekonomik risklere karşı savunmasızlık, sivil ve bölgesel şiddet. Güçlendirme; Ulusal, toplum ve hane halkı düzeyinde söz hakkı ve yetkisi olmayanlar.

İslam Kalkınma Bankası Sosyal Politikalar bağlamında Yoksullukla Mücadele Politikalarına önemli bakış açıları getirmektedir. Dolaylı ve doğrudan yapılan yoksullukla mücadele politikaları ile makroekonomik istikrar ve iş hacmi politikaları birbirini sürükleyici nitelikte olmaktadır. Dar ve Geniş Anlamda bir dizi süreç geçiren Sosyal Politika olgusu toplumsal yoksulluğun azaltılmasında da önemli bir etkiye sahiptir. Çünkü sosyo-ekonomik hak ve özgürlüklerin olmadığı bir alanda sosyal politikanın işlevselliğinden söz etmek çok zordur. Sosyal eşitlik, vatandaşlık ve adalet gibi kavramların hedeflerde yer alması ve yoksullukla mücadelenin bu doğrultuda yapılması gerekmektedir. Yoksullukla mücadele eden aktörlerin aralarındaki ilişkilerin köklerinin tahrip edilmeden rasyonel stratejilerin oluşturulması şarttır. Bugüne kadar tecrübe edilen doğrudan ve dolaylı yoksullukla mücadele poltikalarının entegre olarak olumlu taraflarının uygulanmaya devam edilmesi olumsuz taraflarının ise yeni bir dönüşüme tabi tutulması gerekmektedir. Mesela uygulanan bazı nakit transferlerin düzenli olmaması toplumda yıkıcı bir tahribat oluşturmaya yetebilecektir. Bu nedenle sürdürülebilir stratejiler elzemdir. İKB’nin oluşturduğu kaynakların ve projelerin bitmesinden sonrada bunların ilgili ülke tarafından desteklenmeli ve uygulanmaya devam ettirilmelidir.

Yoksulluk meselesinde yoksulluğu azaltmak ve arttırmak konusu var. Yoksullukla ilgili politika üretmedeki temel ayrım şudur. Bir doğrudan yoksulluk politikaları var bir de dolaylı yoksulluk politikaları var. Doğrudan siz ne yaparsınız sosyal güvenliği sağlarsınız düzgün bir işe ya da gelire erişimi arttırırsınız. Bunları yapamıyor iseniz doğrudan gelir desteği verirsiniz ya da bazı şeyleri ayni veya nakdi olarak ödersiniz veya bunları ödeyecek bir yapabilirlik kazandırırsınız bunun ucu bucağı çok açık. Bir de dolaylı olan politikalar var. Dolaylı olarak sizin yaptığınız her politika aslında dolaylı olarak yoksulluğa pozitif veya negatif bir katkısı oluyor.(Y.Y)

Türkiye’nin 2002 süreciyle beraber yoksulluğun düşmesinin hangi sosyal politika stratejilerinden kaynaklandığının iyi araştırılması gerekmektedir. Bu İKB’nin bundan

sonraki adımlarınıda tayin edecektir. İKB ve Türkiye arasındaki sosyal politika temelli uygulamalar yoksullukla mücadelede pozitif anlamda katkı sağlamıştır. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin sosyal politika temelli bir yapıyı içinde bulundurması ve attığı adımların o yönde olması eşitsizliğin azalmasına ve toplumsal dönüşümün hızlanmasına neden olmuştur. Yoksulların bu mekanizmayla daha hızlı bir şekilde yükselmeleri sağlanmıştır. Büyüme ve gelir dağılımı odaklı politikalar istikrarında oluşmasına öncülük etmiştir. Genel refah düzeyinin altında olan ve sosyal olarak dışlanmış bireylere İKB ve Türkiye’nin yaptığı sosyal politika stratejileri bir alan açmıştır. Aslında Türkiye’nin gelişmekte olan ülke statüsüde bu değişimlerin oluşmasına yardım etmiştir.

Türkiye’de 2002 ile 2014 yılı arasında 4.3 dolarla yaşayan nüfus %28’lerden %2 küsürlere kadar düştü çok ciddi bir azalış bu azalışın üçte ikisi makro ekonomik istikrardan ve iş hacminin artmasından geliyor geriye kalan üçte biri doğrudan yoksulluk politikalarından geliyor. Türkiye bu alanda başarılı bir örnek.(Y.Y)

Gelişmekte olan ülkelerde yukarı doğru hareketliliğin fazla olduğu, bu yüzden bu ülkelerde yoksulluğun büyük bir kısmının geçici yoksulluk olduğu, kronik yoksulluğun ise daha az olduğu yapılan ampirik çalışmalarda kanıtlanmıştır. (Baulch ve Hoddinott, 2000:11). Bu manada Sosyal Politika Stratejileri ülkelerin kendi iç dinamiklerininde bir göstergesi olmalı ve uyumlu bir fonksiyonellik kazandırılmalıdır.

Yoksullukla mücadeleyi etki altına alabilecek stratjilerin ve politikaların devamlılığı şarttır. Çünkü içsel ve dışsal birçok olumsuz konjonktür hem ülkeleri hem de İKB gibi uluslar arası kuruluşları olumlu ve olumsuz manada etkileyebilmektedir. Sistematik Sosyal Politika Stratejileri bu noktada önemlidir. Mesela yoksul insanlar için hazırlanmış Gini katsayısı ve Sen Endeksi’nin göz ardı edilmesi toplumdaki politikaların dengesiz olmasına neden olacaktır. Fırsat eşitsizliğinin giderilmesi için zorunlu reformlar uygulanmalıdır. Böylece dezavantajlı bireyler ön planda olabilecektir.

Eğer düzgün kredi imkânları arttırılıp işsiz insanlar KOBİ kurup girişimci olabiliyorsa, eğitim imkânları veya fırsat eşitliğiyle ilgili bir şeyler yapılıyorsa, ulaşım ağı arttırılıp üreticilerin ya da tarımsal alandaki küçük işletmelerin ürünleri dışarıya ürettirilebiliyorsa, uluslararası sağlık koruması sağlanıyorsa bunların hepsi yoksullukla mücadele stratejileri ve politikalarıdır.

İslam Kalkınma Bankası Binyıllık ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini içeren düşünceyi büyük oranda kabul etmiştir. Binyıllık Kalkınma Programları aynı zamanda

İslam Kalkınma Bankası 2020 hedefleriyle uyumlu bir yapı içerisindedir. İslam Kalkınma Bankası yoksullukla mücadele faaliyetlerini 6 ana stratejik faaliyet doğrultusunda günün şartlarına uygun olarak gerçekleştirmektedir. Yoksulların gelişmesi için teşvik edilmesi, ekonomik kalkınmada kadınların karşı karşıya olduğu bariyerlerin ve sorunların ele alınması, beşeri kalkınmaya özellikle sağlık koruması ve eğitime özel önem gösterilmesi, yoksullar için sosyal güvenlik korumasının sağlanması, kamu hizmetleri düzeyinin yükseltilmesi, insan ve üretim kapasitesinin geliştirilmesi, üye ülkelerin tam mülkiyet sisteminin ve taahhütlerinin geliştirilmesine destek olunmasıdır.